Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 MAY1S 1997 ÇARŞAMBA
12 HABERLER
Şeriatçı
oyununa 8
tutuklama daha
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Izmir Fetih
Sahnesi oyunculan
tarafından sahnelenen 'Bir
Hak Düşmanr adlı oyunun
Kütahya'da
sergılenmesınde, tertip
komitesinde görevli
olduklan belirlenen ve
Ankara DGM
Başsavcılığrnın
talimatıyla gözaltına
alınan 8 kişi tutuklandı.
Oyunla ilgili olarak
tutuklananlann sayısı 39'a
yükseldi.
Yandarbiyev'in
ziyapeti
• İZMİT(AA)-Çeçen
lider Zelimhan
Yandarbiyev. ""Avrasya"
feribotu sanıkJanndan 2
kişinin kaldığı lzmit
Cezaevi'ni ziyaret etti.
Berabenndeki heyetle dün
öğleden sonra karayoluyla
Istanbul'dan İzmit'e gelen
Yandarbıyev. Cezaevi
Müdürü Duran Ceylan ile
bir süre görüştü.
Yandarbıyev ve
berabenndekiler, daha
sonra. 7 Avrasya sanığının
kaldıği BilecikCezaevi'ne
gitmek üzere İzmit'ten
aynldılar.
Vuran'a 69 yıl
hapis istemi
• İstanbul Haber Servisi -
Hürnyet gazetesinin de
yer aldığı Hürnyet Medya
Towers binasına girerek 3
kişıyi varalayan saldırgan
Hüseyın Vuran hakkında,
69 yıla kadar ağır hapis
cezası istemıyle dava
açıldı. Bakırköy
Cumhuriyet Savcısı Hasan
Gölcük tarafından
hazırlanan iddianamede,
Vuran'ın. 'sılahla tehdıt ve
gasp'. 'korku, kaygı veya
panık yaratabilecek
biçımde. her ne amaç ve
nedenle olursa olsun
silahla ateş etmek',
'sılahla adam yaralama",
'yasak bıçak taşıma' \e
'ızrar' suçlanndan
cezalandınlması istendı.
TÜPk-İş'teki
kavga
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yüz kızamcı
suçtan ceza aldığı için
Türk-İş Yönetim Kurulu
karanyla genel mali
sekreterlik görevinden
alınan Demıryol-tş Genel
Başkanı. SSK. Yönetim
Kurulu üyesi Enver
Toçoğlu, yönetimdekilere
"çukur. alçak"
suçlamasında bulundu.
En\er Toçoğlu. genel malı
sekreterlik görevinden
alınmasına karşın dün
Türk-Iş'teki odasına
gelerek. ziyaretçileri kabul
etti.
Milli sporcu
tutuklandı
• İstanbul Haber Servisi -
'Extacy' adlı uyuşturucu
hapla yakalanan. dünya
üçüncüsü \e geçen yılın
Avrupa şampıyonu milli
taekvvon-docu Sedat
Cengiz ile amcasının oğlu
Nedat Cengiz, tutuklandı.
Öncekı gün gözaltına
alınan Cengizler dün
Nöbetçi Mahkeme'ye
sevkedildiler. Nöbetçi
DGM tarafından ifadelen
alınan Cengizler, piyasa
değeri yaklaşık 13 milyar
lira olan toplam 2 bin 600
adet hapla ilgili olarak,
"Uyuşturucu madde satışı
içın teşekkül oluşturmak"
suçundan tutuklanarak
Sağmalcılar Cezaevi'ne
gönderildiler.
Marmaris'te
fidan dikimi
• İZMİR(AA)-
Marmaris'te geçen yıl
temmuz ayında çıkan
yangında kül olan 7 bin
252 hektarlık orman
alanında sürdürülen
ağaçlandırma
çalışmalannda bugüne
kadar bin 110 hektarlık
alana fidan dıkildi. Yıl
sonuna kadar
tamamlanması planlanan
ağaçlandırma
çalışmalannda toplam 1
milyon 250 bin fidan
dikilecek. Orman
Bakanlığı Ağaçlandırma
ve Erozyon Kontrolü
Genel Vlüdürü Jsmail
Özkahraman, "Marmaris
ormanlan 30-40 yıldan
önce eski halıne
kavuşamaz" dedi.
Köy Enstitülü yazarlar, imam-hatip liselerinin Demirel döneminde yaygınlaştığını söyledi
'Devlet diıısefleştirildi'IZMIR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
Atatürk Cumhuriyeti'nin aydınlanma dö-
nemindeki en son ve en önemlı kurumla-
n olan Köy Enstıtüleri'ne alternatif ola-
rak gündeme getinlen ımam-hatip lisele-
rinin Süleyman Demirel hükümetleri dö-
neminde açıldığı ve yaygınlık kazandığı
öne sürüldü. Eğitımci-yazarlar Dursun
Akçam. Mahmut MakaL, Talip Apaydın
ve Eğıt-Der Genel Başkanı MustafaGa-
zaku Köy Enstirüleri'nin kapatılmasıyla
çağdaşlığa yürüyen Türkiye'nin frenlen-
diğini, Atatürk ilke ve devrimlerini yık-
mayı hedefleyen polirikalara zemin hazır-
landığını belirttıler.
Köy Enstitülen'nin kuruluş kanunu-
nun kabul edildığı 1940 Meclisi'ndekı
kuşkulu sorulan "Köy Enstirüleri yalıuz
ve yalnız bize özgü bir modeldir. Düıiya ül-
keİeri örnek alacak" kararlılığıyla karşı-
layan Hasan Âli Yücel'in yarattığı ensti-
• Yazarlar, Köy Enstitüleri'nin kapatılmasıyla
çağdaşlığa yürüyen Türkiye'nin frenlendiğini, Atatürk
ilke ve devrimlerini yıkmayı hedefleyen politikalara
zemin hazırlandığını belirttiler.
tülerin kapatılmasıyla "köylü uyanışı"nın
bilinçli olarak engellendiğı öne sürüldü.
Eğitimci-yazar Dursun Akçam,"Bugün
şeriat geldi diyenlerin derdi. sürdürdük-
leri saltanatın sarsılmasındandır. Şeriat
köyii değil, onların düzenini vuracaktır.
Çünkü, köyün camisi var, Kuran kursu
var, takkelisi, şalvarlısı %-ar. Kö> Enstitü-
leri'nin kapatılmasında, eğitimcilerinin
süründürülmesinde bunlann parmakla-
nndaki kan var. Erbakan'ı günah keçisi
yapmışlar. tek suçlu ilan etmişler. Oysa,
Erbakan iktklar olmadı ve resmen bir ta-
ne bik imam-hatip lisesi açmadı. Köy Ens-
titüleri'ne karşı model olarak dayablan i-
mam-hatip liselerinin çoğu Curnhurbaş-
kanı Süleyman Demirel'in eseridir. Demi-
rel. 30 yılda tam 322 tane imam-hatip li-
sesinin açıuşını yapmışûr" dedi.
Dursun Akçam şunlan söyledi:
"Türkiye Oğretmenler Sendikası
(TÖS) dev rinde Imam-Hatipler Federas-
yonu örgütlendi. Tıpkı Sıvas olav lannda
olduğu gibi bizier de o tarihlerde Kayse-
ri'de vakılmak istendik. Bunlar da Demi-
rel döneminde oldu. Çankaya'ya iftar sof-
ralannı ilk çıkaran da yine Demirerdir.
Bugün de rejimin tek güvencesi ve hami-
si konumunda. Ama çok geç; devlet din-
selleştirildL şeriat temsilcüeri hükümet ol-
du, cihat ilan edildi ve Atatürk devrimle-
ri her yönden saldın altında."
Mahmut Makal da okumuşlar, peda-
goglar ve politikacılann Türkiye'yi bu-
gün haritadan silme noktasma getirdiği-
ne dikkat çekerek Demirel'in ilk başba-
kanlığında Köy Enstitüsü mezunlannın
kıyıma uğramaya başlatıldığmı söyledi.
Eğit-Der Genel Başkanı Mustafa Ga-
zalcı ise tartışılan 8 yıllık kesintisiz eği-
tim modelinin Köy Enstirüleri'yle yıllar
önce yaşama geçtiğini, ancak kapatılma-
lanyla bugün yeterlı temel eğitımden
yoksun 15 milyonluk genç kitlenin yara-
tıldığını vurguladı.
Eğitimci-yazar Talip Apaydın da. al-
ternatif imam-hatiplerde okuyan 1 mil-
yon öğrencinin rejimi karanlığa sürükle-
diğini kaydetti.
1
' î
"MJPBE¥<İTtfıitıilF|Hj^^^^B
DOffHZl S1S
İstanbul Haber Servisi - İstanbul'da sabah saatlerinde etkili oian
yogunsis,deniztrafiğindeaksamalaranedenoldu.Sisnedeniyle
Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerine akm eden
İstanbullular trafîğin kilitienmesine yol açtı. İstanbul Boğazı saat 05.45'ten itibaren yoğun sise karşı önlem almak için her iki yönde
transit gemj geçişlerine kapaoldı. Sisin yoğunluğunu arttırması üzerine saat 11.45'ten sonra Şehir Hatlan'ndaki vapur seferieri
durdu. Saat 17.00'den itibaren sadece Üsküdar-Beşiktaş hatünda seferler yapılmaya başlandı. (Fotoğraf: KADER TUĞLA)
İstanbul'da bulunan Kıbrıslı işadamı 30 mayısta basın toplantısı düzenleyecek
Asil Nadir kimseyle görüşmüyor
tSTANBUL/ANKARA (Cum-
huriyet ) - Kıbnslı işadamı Asil
Nadir. önceki gün İstanbul'a gel-
di. Nadir'in sahıbi olduğu-gazete-
lerde çalışan yüzlerce gazeteci
yaklaşık 7 yıldır alacaklannın
ödenmesı için açıklama beldiyor.
Nadir, "Borçlanmı ödejeceğim,
ondan sonra Türkiye'ye gelece-
ğun"demişti. Ingiltere'nin Türki-
ye Büyükelçisı David Logan. Asil
Nadırin 2 gündür Türkiye'de ol-
duğunu belirterek iadesini ıstedi.
Yaklaşık 8 yıl önce Türkiye'de
Güneş. Günaydın ve Tan gazete-
lerini satın alarak yüksek ücretler-
le gazeteci transfer edıp Babı-
âli'ye gıren Asil Nadir, bir süre
sonra gazete yöneticilerinin bi-
linçsiz yönetimi nedeniylezordu-
ruma düştü. Bu süre içinde birçok
kez gazete yöneticileriyle görüşen
• Nadir'in 30 mayıs günü Svvissotel'de
düzenleyeceği basın toplantısında kendisiyle ilgili
yapılan spekülasyonlara, sahibi bulunduğu
gazetelerdeki yönetici ve çalışanlanyla ilgili tüm
sorulara yanıt vereceği öğrenildi.
Asil Nadir. "çahşanlannın mağ-
durolmamalan için" sürekli para
gönderdiğini bildirmesine karşın
gazetecilerin alacaklan ödenmedi.
Birçok gazeteci mağdur oldu, has-
talandı, öldü, direniş ve grev ya-
pıldı. Daha sonra açılan birçok da-
va sonucu çalışanlardan bir bölü-
mü tazminatlannı alırken büyük
bir bölümü de gazete binalannın
satışını ve Asil Nadir'in Türki-
ye'ye dönüşünü bekledı.
Güneş ve Günaydın çalışanlan.
bugüne dek alacaklannın öden-
memesinden dönemin yöneticile-
nni suçlarken, yöneticilerde çalı-
şanlann mağdur olmasından so-
rumlu kişinm Asil Nadir olduğu-
nu belirttiler.
İstanbul'a gelen Nadir'in din-
lendiği, 30 mayıs günü Swisso-
tel'de düzenleyeceği basın toplan-
tısında kendisiyle ilgili yapılan
spekülasyonlara. sahibi bulundu-
ğu gazetelerdeki yönetici ve çalı-
şanlanyla ilgili tüm sorulara yanıt
vereceği öğrenildi. Nadir'in Gü-
naydın ve Güneş gazetesinde ça-
lışan gazetecilerin tazminatlannın
dışında aynca Güneş'te çalışan
birçok gazetecınin de bir yıllık da
maaş alacağı bulunuyor.
David Logan. dün Dışişleri Ba-
kanlığı'nı ziyaret ederek Nadir'in
Londra yönetimine ıade edilmesi
gerektiğini bıldirdi. Nadir'in ıki
gündür Türkiye"de olduğunu be-
lirten tngilız yetkilıler. 1993'te
hakkında açılan davalar üzerine
lngiltere'yi terk eden işadamının,
bu davalara katılıp. tutukluluk ve
gerekirse hükümlülük süresini
doldurması için lngiltere'ye iade
edilmesi gerektiğini vurguladılar.
Türkiye ile tngiltere arasında
yakın zamanda imzalanan anlaş-
ma, malı suçlardan aranan kişile-
rin karşılıklı iadelerinı öngörüyor.
KKTC ise, Ingiltere'nin resmen
tanımadığı bir ülke olduğu için i-
ade zorunluluğuna tabi bulun-
muyor.
Cindoruk
'Servet
bekçiliği
yapmayın'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Demokrat
Türkiye Partisi(DTP)
Genel Başkanı
Hüsamettin Cindoruk,
DYP'liler içinde geçmişte
beraber mücadele ettikleri
arkadaşlan olduğunu
belirterek,
millervekillerine "Yabancı
ülkelerdeki servetlerin
bekçiliğini yapmayın''
çağnsında bulundu. DTP
Genel tdare Kurulu (GİK)
toplantısında konuşan
Cindoruk, basına yapılan
saldınlar konusunda
İstanbul Valisi Rıdvan
Ventşen ve Emniyet
Müdürü Ramazan Er'i
eleştirerek. bu eylemlerin
kimin tarafından
yapıldığının
bilinmemesinin olanaksız
olduğunu kaydetti.
Cindoruk, bu makamlann
partilerin değil, devletin
makamı olduğunu
vurgülayarak, - — •
1<r
sorumlulann
yakalanmamasının
hesabının ıktidar
değişikliği dunımunda
sorulacağmı belirtti.
Gensoru önergesinin
reddedilmesi dunımunda
hükümetin sadece
anayasal meşruluk
kazanacağını söyleyen
Cindoruk. "Hükümeti
olusturan her iki partiye
de önerim. gensoru
oylaması lehlerine de
çıksa, bu ucubeden
Türki\e'vi kurtarmak için
istifa eüneleridir" dedi.
Cindoruk. DYP içinde
"geçmiste vasaksız
Türkiye için biriikte
mücadele ettikleri
arkadaşlan" olduğunu
belirterek. "Kendilerini
yalnız hissetmesinler. Bu
ocak rutmuştur. Bir tas
çorbamız var. biriikte
içeriz. Çorba da. parti de,
ocak da burada. Boşuna
>-abancı değerierin,
\^ıbancı ülkelerdeki
servetlerin bekçiliğini
yapmasınlar" dedi.
POLİTİKA VE ÖTESt
MEHMED KEMAL
Altın İçin Savaş...
Bergama'da bir altın kavgası var. Bergama sınır-
lan içinde çıkan altını istemiyorlar. insan avucuna dü-
şen altını istemez mi? istemiyorlar. Çadırlanyla gel-
mışler. çadırlan kumnuşlar.
"Sökün çadırian..." diyoriar.
Altın kasabayı zehirliyor.
Altın bir yana, kasaba bir yana...
Ovacık'taki madene son noktayı koyuyorlar.
Altıncılar Bergama'yı terk etsin!..
Siyanürie altından devletin alacağı pay çok küçük.
Sembolik. Ovacık'ta çıkarılacak altının değeri 300
milyon dolan, Mastra'daki altının değeri de 150 mil-
yon doları buluyor.
Vaktiyle madenler içinde en değerli olanı altındı,
bugün (o kadar) değeri yok. Emeğin altınının değer-
li olduğunu söyleyenler vardı, hatta bizim vatan şa-
iri ustat Mehmet Emin Yurdakul iki dize döktür-
müştü, şöyle:
Mın altın hayır kardeş
Sen bu fikri değiştir
Altın devri çoktan geçti şimdi demir devridir
"Madenlerkullanışlanna göre değehendiriliher, al-
tın ayarına göre değıl" demek istiyorlar. Osmanlı al-
tını bir zamanlar "Reşat"t\, sonra "Cumhuriyet" ol-
du. Padişah Reşat borçlanmaya başlayınca, borç-
lardabırbirinın üstüne katlanınca, "Gelsin Reşat" de-
di.
"Siyanür damlaya damlaya çöl olur." Göl değil. .
Köylüler sevinç içindeler:
"Bu hukukun zaferidir, halkın zaferidir. Mahkeme-
ler, demokrasinin tapınağıdır. Danıştay karannı say-
gıyla karşılıyoruz." Maden işi belki burada bitecekti.
Kabıne krizi almış başını giderken, ünlü işadamı
Sakıp Sabancı'dan bir haykınş yükseldi: "Kabine-
de görev alabilirim." Her taze olaya el atmasını bi-
len Sabancı, bakanlıklan boş bulunca el atmayı uy-
gun görmüştü. Bakanlık yapabilir mi yapamaz mt,
orası ayn bir konu!
Şöyle bir demeçle kervana kanşıyordu:
"Şartlargerçekleşirse ve ülkem için verimli olacak-
sa askeriik gibi geçici bir süre çalışınm."
Daha önce liderlerden bıktığını ilan eden Sabancı,
bu kez de meydanı boş bulunca bakanlık istiyor. Ba-
kan olmak hem kolaydır hem zor. Biri kabineyi kurar,
bir bakanlığı da boş tutarsa oradan yavaşça sızıve-
rir. Bir de bakar ki bakan oluvermiş.
Sıra siyanürte altın aramaya gelir. Hiçbir yerde si-
yanürie altın aranmasına izin verilmiyor. Havran ve
daha sonra Bergama'da altın arama yok! Başka il-
lerde de (Eskışehir, Gümüşhane) aranmaz. Ne su ne
hava ne de toprak altın aranmasına izin verir.
Siyanür savaşı anıtlaştı.
Bergamalı köylülerin yedi yıldır verdikleri başannın
simgesi...
BULMACA SEDAT YAŞAYAı\
1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SAĞA:
1/ Sulann akması
ıçuıbırduvara açı-
lan yank 2/ Scr- _
best meslek adam- *-
lannı içinde topla-
yan resmı bırlik...
Balkan Yanmada- 4
sı'ndakıdağkütle-
si. 3/ Beyaz ya da
pembe renkli çi-
çekler açan zehirli
bırağaçcık... Boru 7
sesı 4/ Gelmcık „
çiçeğı 5/Hattatla-
ö
rın kâğıt cılala- q
maktakullandıkla-
rı bıleşım. . Bır nota. 6/ Bır
a\ adı Metin Eloğlu'nun
bır şur kıtabı II Bır yüzey-
de renk dalgalanması sonu- 2
cu görülen parlaklık. 8/ Bır 3
gosterme sıfatı... Lzaklaş-
mak. ara açılmak 9/ Kazak
başkanlanna venlen ad..
Bır nota.
YUKARIDA.N AŞAĞIYA:
1/ Türk halk müzığınde Or-
taveGüneyAnadolu'yaoz- 8
gü uzun hava türii. Baryum g
elementının sımgesı 2/ Ka-
dastro hantalannda parseller topluluğu.. Araba koşumunda at-
lann boyunlanna geçınlen ağaç çember. 3/ Dansoz. 4/ l^ık, ses
ve radyoelektrik dalgalannın karşılaştığı kımı engellen dolana-
rak geçmesi olayi 5/ Divan şıinnin ölçüsü.. Otlak. 6/ Kuzey Ana-
dolu dağlannda yetışen ve kışın yapraklannı dökmeyen. iri ve
mor çıçeklen olan ağaçcık.. Bir ılımız II "Saçlanma ak düştü
sana — bulamadım" (Şarkı). Metallen tutturma işlemlerinde
kullanılan, kalay ve kurşun alaşımldnnm genel adı 8/ Bır müzik
sesını belırtmeye yarayan ışaret . Yüksekte yürümek ıçın kulla-
nılan tahta ayaklık 9/ Küçük kamyon.. Bır bağlaç.
Eğitim-Sen ve İstanbul Tabip Odası'nm panelinde eğitim masaya yatınldı
Çağlar: Oğretiın programları insani değil
İstanbul Haber Servisi - Boğa-
ziçi Üniversitesi Eğitim Fakülte-
si öğTetim üyesi Prof. Dr. Rıfat
Okçabol, var olan eğitim sistemi-
nin ezbere dayandığını belirterek,
"Bu eğitim sisteminin niteUği
Türk-İslam sentezciliği ve cinsryet
avnmcılığına dajalı" dedi. Mar-
mara Üniversitesi Eğıtim
Fakültesi öğretim üyesi
Prof. Dr. Adil Çağlar da
Türkiye'nin 8 yıllık çağ-
daş, kaliteli ve öğretim
bütünlüğü olan bir eğitı-
me gereksinımı olduğu-
nu belirterek."Dünyada
hiçbirde> let Türkiye'de-
ki gibi öğretim program-
lan insani olmayan bir
eğitimle çocuğuna bu
denli acımasız davran-
maz
r
diye konuştu.
Eğitim-Sen tstanbul
şubeleri ve İstanbul Ta-
bip Odası, dün Mecıdiye-
köy Kültür Merkezi'nde
"Zorunlu Eğitim ve Eği-
timin ÎViteliği'" konulu bir
panel düzenledi.
Panelde konuşan Bo-
ğaziçi Üniversitesi Eği-
tim Fakültesi öğretim
üyesi Prof. Dr. Rıfat Ok-
çabol, eğitim sisteminin
sorgulayıcı ve deneysel
yaklaşımı dışlayan ezberci bir nı-
telik taşıdığını savunarak, eğitim
sistemindeki çarpıklıklardan si-
yasetçilerin sorumlu olduğunu
öne sürdü. tnançlann aile içinde
öğretildiğini vurgulayan Okça-
bol, şunlan söyledi:
"Din eğitimi, din hizmederini
vürütecek insanlara verilmelidir.
Dköğretimde dinsel eğitimeyer ve-
rilmesi yanhşür. Bugün eğitim sis-
teminin içinde bulunduğu çarpık-
uklann sorumlusu öğretmenler
değil, siyasetçilerdir."
Marmara Üniversıtesi Eğitim
Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr.
Tarabya Bahar Şenliği başladı
Marmara Üniversitesi Fransızca
Kamu Yönetimi Bölümü Tarabya
Oğrenci Kulübii tarafından
düzenlenen
u
Tarab>a Bahar Şenliği
'97" dün başladı. Şair Suna\ Akın'ın
katıldığı bir şiir dinletisiyle başlayan
şeniik, Özgür Yılmazer ve Timuçin
Okdelen adh öğrencilerin sunduğu
müzik dinletisiyle sürdü.
Çoğunlukla üniversite öğrencOerinin
katıldığı ve 23 mayıs akşamına dek
de\am edecek olan şeniik
kapsamında konserier. dia ve tiyatro
gösterileri, söyleşiler ve açık hava
partileri yer alıyor.
(Fotoğraf: KUBİLAY TÜNTÜL)
Adil Çağlar da 8 yıllık kesintisiz
temel eğitime. var olan ilköğretim
okullanyla geçilemeyeceğini sa-
vunarak, bu okullann diğer okul-
lardan daha başanlı olmadığını
söyledi.
Çağlar. şöyle dedi: "8yılhk ke-
sintisiz, çağdaş, kalitelL eğitim ve
öğretim bütünlüğü olan,
öğretim yöntemleri ba-
kumndan açık bir okul
yaratmahyız. Öğretim
programları yeniden ele
alınıp. çocuğun ruhuna.
bedenine. beklentilerine
engel olan öğretim prog-
ramlan uvgulamaktan
ve öğrencilere her şeyi
öğreten patolojik yakla-
şımdan \azgeçilmelidir"
Boğaziçi Üniversite-
si Eğitim Fakültesi öğ-
retim üyesi Doç. Dr.
Fatma Gök de eğitim
sisteminin. devletin bir
ideolojik aygıtı olarak
"kapitalist sistemin sö-
mürü anlayışını >eniden
ürettiğini" savundu.
Eğitim-Sen Genel
Eğitim Sekreteri Cemal
Cnlfi ise "Eğitim siste-
mimiz ezik, kişiliksi/.
kendini tanımayan bi-
reylerj'etiştiriyor'' dedi.
Ölüm orucunda hay atını kavbeden 12 kişi TİYAD'da aıuldı. (ALPER TURGUT)
Ölüm orucunda ölenler anıldı
İstanbul HaberServisi-Tutuklu Aileleri ile
İnsan Haklan İçin Yardımlaşma Derneği (Tİ-
YAD) üyesi aileler, geçen yıl 20 mayıs günü
başlayan ölüm orucu eyleminin 1 'ıncı >ıldö-
nümünde, hayatını kaybeden 12 kişiyi andı-
lar.
Marmara TİYAD'da bir açıklama yapan
Haklar ve Özgürlükler Platformu (HÖP) söz-
cüsü O)"a Gökbayrak, 20 Mayıs 1996 günü
23 cezaevinde toplam 1500 tutuldu ve hü-
kümlünün açlık grevıne başladığını belirte-
rek, "45 gün sonra ölüm orucu direnişine dö-
nüşen eylem, 27 temmuz günü 12 evladınıızın
yaşamuu vitirmesiyle sona erdi" dedi. Açık-
lamada, devlet içindeki çete, dönemin İçiş-
leri Bakanı Mehmet Ağarve Adalet Bakanı
ŞevketKazan, 12 kişinin ölümünden sorum-
lu tutularak, "Biz cezaevlerinde tımıkhı v«
hükümlülerin aileleri, devletin bizden kopart-
üğı evlatianmızı unutmayacağız, unutturma-
yacağız''denıldi.
Almlanna kızıl bantlar takan aileler, Sakar-
ya Cezaevi'nde çete üyelerinın siyası tutuk-
lu ve hükümlülere saldırdığını ifade ederek
"Cezaevinesevkedflen 5çete üyesi, adli tutuk-
lulan örgütieyerek evlatlanmıza saldırtiyor.
Cezaevi yönetimi de çetenin uygulamalanna
ses çıkarmayBrak destek \eriyor" dedi.