Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 MAYIS 1997 SALI
OLAYLAR VE GORUŞLER
'Çağdaş Eğitim'e Yobaz Ayaklanması...
Prof. Dr. CEYAT GERAYMersın Umversıtesı Öğretım üyesı
T
emelde eğıtbılımcılerce lık temel eğıtımden sonrakı ortaoğre-
a>dınlığa kavuşturulmuş
teknık bır uzmanhk ko-
nusu olmakla bırhkte. se-
kız yıllık zorunlu temel
eğıtım konusu ıse sı>asal
bır bovut kazandınldığı ıçın gıderek
uzayan bır yılan oykusune dönuştu
Eğıtım ve bılım çe\relennde uzun yıl-
lartartışıldıktan sonra. Mıllı Eğıtım Şû-
râlannca once beş yıllık zorunlu ılkoğ-
retımın yedı yıllık zorunlu temel eğıtı-
me donuşturulmesı kararlaştınldı Beş
yıllık kalkınma planlannda da ongoru-
len bu önlem, 1973'te çık'anlan 1739
sayılı Mıllı Eğıtım Temel Yasası ıle te-
mel eğıtım, 7 ve 14 yaşlan arasındakı
çocuklann eğıtımı olarak tanımlanmış-
tır llkoğretım okullannı bıtırenlere or-
taokul dıplomasına eşdeğer bır dıploma
venlecek olan ılkoğretım okullannın
amacı, çocuğu ıyı bır yurttaş olarak y e-
tıştırmek onu bır ust oğretıme (y anı, lı-
seye) hazırlamaktır Bu hazırlık, çocu-
ğun hangı lıseye orneğın ımam-hatıp
lısesıne gıdeceğıne çocuğun \e ana-ba-
banın bılınçle karar \ erebılmesı ıçın bır
tur aydınlanma ya da yol gosterme nı-
telığındedır Yoksa, çocuğun yonelece-
ğı lısenın gerektırdığı mesleksel ve tek-
nık bır oğretımın yapılmasını gerektır-
memektedır
Başka bır anlatımla, bu hazırlık, te-
mel eğıtımde ımam-hatıp ya da benze-
n bır meslek ortaokulunun kurulması-
nı, kurulmuşsa \arlığını surdurmesını
gerektırmemektedır Soz konusu yasa
gereğınce butun meslek lıselennın or-
taokullan kapatılmıştır Buna karşın,
ımam-hatıp ortaokullannın \arlığını
surdurmelen sağlanmış, yenılennın
hızla kurulması yoluna gıdılmış olma-
sı duşundurucudur Bu tutum, yasaja
aykındır
Mıllı Eğıtım Temel Yasası, sekız yıl-
tım ıçın çeşıtlı ızlenceler (genel, tek-
nık ve mesleksel programJar) uygula-
yacak olan lıselenn, gençlen hem ya-
şama ve mesleğe hem de yuksekoğre-
tıme hazırlamasını ongormektedır \y-
nı yasanın "Yükseköğrenime geçiş"
başlığını taşıyan maddesınde, oğrencı-
lenn lısede oğrenım görduğü ızlencey-
le ılgılı bır yuksekoğretım kurumuna
gırmesı koşulu ongorulmuştür Bu da
ımam-hatıp hselennın unıversıtenın her
fakulte > a da yuksekokuluna gıremeye-
ceğı anlamına gelmektedır Yasada
açıkça belırtıldığı gıbı, ımam-hatıp lı-
selennın amacı dın hızmetlennde çalı-
şacak gorevlılen yetıştırmektır Oysa
ımam-hatıp lıselennı bıtırenlerden en
çok yuzde 15'ının dın hızmetlennde.
gende kalan buyuk çoğunlugun ımam-
hatıplılde ılgılı olmayan ozel ve kamu-
sal ışyerlennde çalıştığı yapılan araştır-
malardan anlaşılmaktadır Bu lıselen
bıtırenlenn yükseköğrenime geçışte,
yetışme alanlanna en uygun yuksekoğ-
retım kurumlanna (orneğın, ılahıyat fa-
kultesme) gırmesı yasa gereğıdır
YOK ve 12 Eylul asken yonetımı,
ımam-hatıplen genel lıselerle eşdeğer-
lı tutarak, Mıllı Eğıtım Temel Yasa-
sı"nın değındığımız kuralına aykın bır
tutumla, bu lıselen bıtırenlenn dıledık-
len yuksekoğretım kurumlanna gırme-
lenne olanak sağlamıştır Bugün de
ünıversıteye gınşte. bu ayncalık sur-
mektedır
lmam-hatıplılann harp okullarına
alınmalannaılışkınyasaonensınınve-
nlmış olduğunu anımsıyoruz Bır baş-
ka onen de Kuran kurslanna ortaokul
dıploması venlmesıne ılışkındı Bunla-
nn Oğretım Bırlığı Yasası'nın amaçla-
nna ne denlı aykın olduğu açıktır
Yuksekoğrenım gordukten sonra
ımam-hatıplılenn kaymakamlık, yar-
gıçlık gıbı mesleklere gınşte yeğlen-
dıklennı gozlemlıyoruz Bugun kay-
makamlann >aklaşık yansının ımam-
hatıp kokenlı >a da aynı kafaya sahıp
olduğu bılınmektedır Hacca ve umre-
ye gıden hacı valıler (Konya omeğınde
olduğu gıbı) laık ve demokratık cum-
hunyetı, ıllennde tems,ıl etmektedırler
Tıp fakultesını bıtınp de erkek hastası-
na bakmayan turbanlı bayan doktorla-
nn varlığı yadsınamaz Aksı de goz-
lemlenmektedır Bavan hastalan mu-
ayene etmeyen erkek doktorlar da var-
dır Bu v e benzen ornekler çoğaltılabı-
lır Onemlı olan. artık ımam-hatıp lıse-
lennın, genel ve laık oğretım yapan lı-
selenn yennı almalan eğılımı ozendı-
nlmektedır Bırgun. l
*negerek\r
ar"dı-
yerek genel lıselen kaldırıp yenne
ımam-hatıp lıselennı koymak amacı
gudülduğu gozden kaçınlmamalıdır
Sekız > ıllık kesmtısız laık eğıtıme kar-
şı çıkılmasınrn da gensınde aynı amaç
yatmaktadır
KJZ oğrencılenn de ımam-hatıp okul-
lanna alınması, bunlann bırer meslek
okulu olmaktan çıkmış olduğunu gos-
teren bır başka kanıttır Bılındığı gıbı.
tslamda bır ruhban sınıfı bulunmadığı
gıbı. kadınlann dın hızmetlennde çalış-
tınlması da olanaksızdır Kızlann da
ımam-hatıp lıselenne almmasının tek
nedenı. onlara dıne dayalı eğıtım ver-
mek. boylece genel ve laık eğıtımden
yoksun bırakmaktır
Meslek ortaokullannın, bu arada
ımam-hatıp ortaokullannın da kaldınl-
ması sonucunu doğurduğundan. Refah
Partısı. Temel Eğıtım Yasası'nın sekız
yıllık temel oğretıme ılışkm maddele-
nnı uygulamaktan kaçınmaktadır Bu
ortaokullar kapanırsa. lıseye gırecek
duruma gelmış, aynca kışılığı gelışmış,
usu başında, ozgurce meslek seçebıle-
cek duze>e gelmış çocuklann ımam-
hatıplık mesleğıne yonelme, bu lısele-
re gıtme ıstemlennın azalacağından en-
dışe edıldığı anlaşılıyor Boylece, par-
tısını destekleyecek şenatçı-fslamcı ku-
şaklar yetışmesının onu kesılmış ola-»
caktır Bu nedeledır kı temel eğıtımı
beş ve uç ) ıllık ıkı a>n basamağa ayı-
rarak uç yıllık ıkıncı donemde dıne da-
yalı eğıtım venlmesını onermektedır-
İer Bu. ımam-hatıp ortaokullannın ış-
lev mı obur okullara da > aygınlaştırmak
sakıncasını taşımaktadır Boylece te-
mel eğıtım beş v ıllık zorunlu eğıtıme
ındırgenmış olacaktır Ovsa. bırkaç ul-
ke> le bırhkte Turkıye, zorunlu eğıtımı-
nı 9 v e daha çok yıllara çıkarmayan ul-
kelerden bındır
Hukumetın DYP kanadı, kesıntısız
sekız vıllık temel eğıtımden odun ve-
nlmeyeceğını açıklamaktaysa da erte-
sı gun tersını söv leyebılmekte Ote yan-
dan başbakan ve RP sözculen. ımam-
hatıp mezunlan dernek ve vakıflannın
orgutluluğunde oğrencılenn, mezunla-
nn sokağa dokulmelennı sağlamakta-
dır Halen kışkırtıcı demeçlersurdurül-
mekte Kesıntısız temel eğıtımın tam
olarak uygulanmasıyla kendı su kay-
naklannın kesıleceğınden endışe duy-
duklan açıkça gorülmektedır
Dın derslennın erken yaşlarda venl-
mesının gerekçesı olarak on bır. on ıkı
yaşlannı geçtıkten sonra Kuran'ı oğ-
renmenın zorlaştığı ılen surulmektedır
Hatta aynı gerekçe ıle kuçük vaşlarda-
kı çocuklar ıçın ongörulen 2 yıllık okul
oncesı eğıtımde de Kuran ve Arapça
derslennın konulmasını onenyorlar
Boylece. 2—5—3 duzenını ılen surmek-
teler Ama oğrenmeyı zorlaştıran en
onemlı etmenın. Kuran'ın çocuğun
anadılınde yazılmamış olması olduğu-
na hıç değınılmıyor Çok vecız ve ne-
fıs bır \rapça dılle yazılmış olduğun-
dan Kuran' ın Turkçeye çev nlemey ece-
ğı savunulmaktadır 0>sa, Kuran tum
Batı dıllenne çevnlmıştır Turkçe san-
kı Arapça'dan daha az zengın, daha
renksız. "şiiri>et
r
'ı olmayan bır dıl
1
Ku-
ran'ın Turkçeye çevnlmesını ıstemez
bır tutum soz konusu' Çocukluğumuz-
da ezanın Turkçe okunduğu. •'Tann
Uludur!" sozcuklennın hıç de yadır-
ganmadığı, ıçten duvgularla dınlendı-
ğı gunlenmızı ozlemle anımsıyoruz
Genç yaştakı çocuklara, oğrenım
gormelen ıçın, çeşıtlı kaynaklardan oz-
deksel (maddı) destek, olanak ve fırsat-
lar sağlandığı bılınmektedır Vakıfla-
rıvla derneklenyle. tankat yuvasına
çevnlen yurtlanyla, RP'ye oy tabanı
yaratıp, laık, çağdaş Turkıye'yı y ıkmak
amaçlanmaktadır
Dın hızmetlen ıçın meslek adamı ye-
tıştırmek gerekçesıyle kurulan ımam-
hatıp okullannın çoğalması eğıtım
pjanlaması açısından da sakıncalıdır
Ulkedekı nufus artışına, yerleşme du-
zenıne ve gereksınım duyulan camı sa-
>ısına bakarak kaç tane dın hızmetlısı-
ne gereksınme duyulacağını kestırmek
olanaklıdır En ıyımser kestınmle yıl-
da uç bın kışının bu okullan bıtınnesı,
bu gereksınmeyı karşılamaya yeter de
artar bıle Denılecek kı başka alanlar-
da boylesı bır eğıtım planlaması gudul-
muyor, nıçın ımam-hatıpler ıçın yapıl-
sın1
"
Başka alanlarda yapılmaması, bu
alanda yapılmasına gerekçe oluştur-
mazsa da bu, eğıtım dızgemızın onem-
lı bır açmazıdır Yuksekoğretımde de
fakülte, yuksekokul, hatta unıvenste
açarken de bu planlama yapılmıyor
Eğıtım planlaması, ekonomık ve top-
lumsal kalkınma açısından uyulacak
ınsangucu gereksınmelen v e ışlendır-
me (ıstıhdam) olanaklanvla eğıtım
planlamasının kısa, orta ve uzun soluk-
luereklereyoneltılmesınde eşgudume
sokulmasında zorunluluk vardır Son
soz. dının sıyasallaşması ya da sıyase-
tın dıne dayandınlması eğılımı. ulke-
mız açısından demokratık v e laık cum-
hunyetı tehdıt edıcı boyutlar kazanmış-
tır
ARAjDABtR
KAAN ÖĞÜT
İTÜ Matematik Mühendıslıği Öğrencısı
Genç Kuşak Kemalistler
Kemalıstler, uzerlerındekı olu toprağını atıyor
Ne zamandır değerlı hocalarımızın bıreysel çaba-
larıyla ayakta kalmaya çalışan, ardından Muam-
mer Aksoy, Uğur Mumcu gıbı kalpaksız Kuvayı
Mıllıyecılerın kurduğu ADD ıle canlanan Kemalıst
duşunce, artık gençlığı de kucaklıyor
llımlı islamcısından mandacı lıberalıne, ıkıncı
cumhurıyetçısınden kureselleşmecı sosyal de-
mokratma, evrenselcı sosyalıstınekadar, pek çok
kesımm ulusal devlet ve Kemalizmdiışmanlığtn-
da bırleşerek emperyalızmın gonullu maşalığına
soyundukları gunumuzde ışte bu genç kuşak Ke-
malıstler, ulusal bağımsızlık bayrağını yenıden yuk-
seltmeye başladılar bıle
Yenı Kemalıstlerın kımı belırgın tavırlan var En
onemlısı sömüren ve sömürülen uluslar arasın-
dakı çelışkıyı temel alarak bakıyorlar dunyaya. Bu
merkez-çevreci bakış açısı onlara 1930'laröakı
Kadro hareketınden kalıt (mıras) Dunyanın ıçın-
de bulunduğu ve kureselleşme dıye adlandırılan
surecın emperyalizmin yenı bır aşaması olduğu-
nun farkındalar Ama bu tavırlan, bılım ve tekno-
lojıdekı gelışmelen anlayamadıklanndan da değıl;
bu gençlerın onemlıce bır kısmı ulkemızın en ıyı
unıversıtelerınde muhendıslık eğıtımı alıyorlar ve
kımı lıberal koşe yazariarı gıbı bılgısayarlarını yal-
nızca daktılo nıyetıne kullanmıyorlar. Onlar kure-
selleşmenın yanı emperyalızmın asıl hedefının az-
gelişmiş ulusal devletler olduğunu ve Anado-
lu'nun bu hedefın merkezınde olduğunu bılıyor-
lar Savaş stratejılennı, Anadolu uzerıne yapılan ye-
nı Sevr planlannı bozmak uzere hazırlıyorlar. ABD
(CIA) tarafından yurdumuza dayatılan ılımlı islam-
cılık, bolgesel federasyon tezlerıne karşı ulusal
devletı savunmaya kararlılar. Bunu sosyal adale-
te dayanan, halkçı bır devletçılık modelının kuru-
labılmesının de on koşulu olarak goruyorlar.
Genç kuşak Kemalıstler, son tahlılde emperya-
lızmı meşrulaştıran kapitalizm ve sosyalizm gı-
bı evrensel ıdeolojılerın karşısma azgelışmış ulke-
ler ıçın üçüncü ve ulusal karakterii bir seçenek-
le çıkıyorlar Kemalıst ıdeolojının sömürülen çev-
re ülkeleri ıçın bır üçüncü yol olduğu konusun-
da odun vermez bır şekılde ısrarcılar
Onlar, medyanın koşebaşlannı ele geçırmış soz-
de aydınlarımızın "cahılltğınt"yuz\enne vurabıle-
cek guçteler Neolıberal postmodernıst, bılım duş-
manlarının canlarına okudukları gıbı dogmatık
Marksıstlerın kuramlarını da gunumuzun doğa bı-
lımlen ve bılım felsefesı anlayışını temel alarak yan-
lışlıyorlar Genç Kemalıstler Nevvton mekanığının
determınıst anlayışını kullanan Pozıtıvızm, Mark-
sızm gıbı kuramları gunumuzun doğa bılımlenne;
Einstein'ın Gorelılık kuramına Planck'la başlayan
kuantum mekaniğine, Heisenberg ın belırsızlık
ılkesıne dayanarak eleştınyoriar. Determınıstık ta-
nh anlayışının, yanı bugune bakarak dunyanın ge-
leceğının onceden belırlenebıleceğı duşuncesının
ne yazık kı Manc'ı, Fukuyama ıle aynı çızgıye du-
şurduğunu ve somuruyu meşrulaştırdığını duşu-
nuyorlar
Genç kuşak Kemalıstlerın en buyuk ıddıaları
Mustafa Kemal'ın duşunce ve eylem yontemıne
aracısız olarak ulaştıklarıdır Onlar Mustafa Ke-
mal'ın, yaşadığı donemın dogmatık fıkırlerıne kar-
şın, eleştirel akılcı bır bakış açısına sahıp oldu-
ğunu gorebılıyorlar Kemalızmın ıddıa edıldığı gıbı
pozitivist bır yaklaşıma sahıp olmadığını, bunun
olsa olsa Ziya Gökalp'ın Auguste Comte'a da-
yanan toplum yapısı ve sınıflar uzerıne duşunce-
lerınden geldığını, oysa Mustafa Kemal'ın duşun-
ce sıstematığının tarihsel materyalizmden de
pozitivist bılım anlayışından da çok ılerıde oldu-
ğunu soyluyoriar
Bu genç kuşak Kemalıstler şunu da ısrarla vur-
guluyorlar "Kemalızm adına ılen surduğumuzdu-
şunceler konusunda yalnızca Mustafa Kemal'ın
kendısıne hesap venrız, başka hıç kımseye değıl"
Cumhurıyet, ulusal devlet ve Ataturk duşmanlan,
sıkı durun
Çalışma Yaşı ve Sekiz Yıl Zorunlu Eğitim
YASEMtN GÜNGÖR Esh I;
Z
orunlu temel eğıtımın sekız yıla
çıkmasının çocuğa eğıtım açısın-
dan sağlayacağı yararlar belırtı-
lırken. dıkkate alınması gereklı
onemlı başka bır ozellık de eğı-
tım çağındakı çocuğu erken yaş-
ta 'çalışma vaşamı'ndan uzak tutabılmektır
Eğıtımı ıtıbany le meslek seçımınde sağhklı ka-
rar verme yaşına gehnceye kadar, çocuğun eğı-
tım çağında olduğu ve çalışma çağına gelme-
dığı kabul edılmelıdır Bu açıdan zorunlu eğı-
Orrun 8 y ıla çıkanlarak, çocuğun eğUım çağını
14-15 vaşına değın uzatmanın sağlayacağı
olumlu katkrtargorulmelıdır Eğıtım suresının
uzamasına koşut olarak. çocuğun çalışma yaşı
da yukseltılmış olacaktır kı, bu, çocuğu, çalış-
ma yaşamının oluşturacağı çeşıtlı fızyolojık ve
psıkolojıkdokuncadan (zarardan, nskten) uzak
tutabılmek anlamına da gelecektır
Çocuklann erken yaşta çalışma yaşamına ka-
tılmalan, ulkemızın onemlı bır sorunudur Baş-
ta aılelenn yoksulluğu olmak uzere çeşıtlı ne-
denlerle ulkemızde çocuklar. beş yıllık temel
eğıtımın sonrasında çalışma yaşamınaatılmak-
tadırlar Devlet lstatıstık Enstıtusu'nun Ekım
1994'te ılk kez gerçekleştırdığı Çocuk Istıhda-
mı Anketı sonuçlanna göre Turkıye'de 6-14
yaş grubunda bulunan yaklaşık 12 mılyon ço-
cuğun ıçınde çalışanlannoranı yuzde8 5"dır( 1
008 000) Tanm kesımınde çalışan 776 bın ço-
cuk yanında, ımalat sanayunde 108 bın çocuk,
tıcaret kesımınde 52 bın çocuk ve hızmet sek-
toründe 72 bın çocuk çalıştınlmaktadır
Çocuklann çalıştıklan ışler çoğu kez yaşla-
nna uygun olmayan. ağır ve tehhkelı ışler ol-
makta, bu nedenle çocuklar ış kazalan ve mes-
lek hastalıklan açısından dokuncalı çalışma or-
tamı ıçınde ve uzun çalışma saatlen, yetersız
dınlenme gıbı zarararttıncıkoşullaraltında ça-
lıştınlmaktadır Genellıkle ışyerlennde çocuk-
lan bu tûr dokuncalardan koruyucu onlemler
Yrd
alınmamakta olup, çocuklann yaşlan ıtıbany-
le bu dokuncalardan etkılenme oranlan da ye-
tışkınlere gore bırkaç kat daha fazla olmakta-
dır
Çocuklan çahşma ortamının bu zararlann-
dan, olumsuzluklanndan uzak tutabılmenm bır
yolu da. çocuklann eğıtım surelennı uzatmak-
tır Bu nedenle, zorunlu eğıtımın 8 yıla çıkanl-
ması. bu açıdan da onem kazanmaktadır
Turkıye'nın de geçen yıl ıçınde ona>ladığı
BM Çocuk Haklanna Daır Sozleşme'ye gore
bu belgeyı onaylayan ulkeler, çocuklan "Eko-
nomik sömürüye ve her tiiflii tehlikeli işe va da
eğitime zarar verecek >a da sağkğı j a da beden-
sel, zihinsel, ruhsal, ahlaksal ya da toplumsalge-
lişmesi için zararlı olabUecek nitelikte çalıştınl-
masına karşı koruma"yükumluluğu altındadır
Taraf devletler ozellıkle şu onlemlen alırlar
- Işe kabul ıçın bır ya da bırden çok asgan
yaş sının tespıt ederler
- Çahşmanın saat olarak suresı ve koşullan-
na ılışkın uygun duzenlemelen yaparlar
- Bu maddenın etkılı bıçımde uygulanması-
nı sağlarhak ıçın ceza ve başka uygun yaptınm-
lar ongorurler
Ulkemızde yururlükte bulunan 1475 sayılı lş
Yasası kural olarak en az çalışma yaşını 15 ola-
rak belırlemtş ve çocuğun sağlıklı gelışımını,
okulunu. meslekı eğıtımını aksatmadığı du-
rumlarda, kımı hafıf ışler ıçın çalışma yaşının
13'e ınebıleceğını de ıstısnaı olarak kabul et-
mıştır Bu yasal duzenleme, Uluslararası Çahş-
ma Örgutu'nun 138 sayılı Asgan Yaş Sozleş-
mesı'ne de uygundur Ancak lş Kanunu kap-
samı dışında kalan tanm ışlennde ve 507 sayı-
lı Esnaf ve Kuçuk Sanatkârlar Kanunu'na tabı
kuçuk ışyerlennde (uç ve daha az kışının çalış-
tığı) çalıştınlan çocuklar ıçın en az çalışma ya-
şı, Umumı Hıfzısıhha Kanunu gereğınce 12'dır
3308 sayılı Çıraklık ve Meslekı Eğıtım Kanu-
nu ıse, çıraklığa başlama yaşını, "13 >
r
aşının
doldurulmuşolmasrşeklınde belırlemıştır Her
ne kadar çıraklar oğrencı statusunde kabul edıl-
seler de. pratık eğıtımlennı ışyerlennde yaptık-
lanndan. çalışma v aşı 13 'e ınmış bulunmakta-
dır
Ulkemızde çocuklann çalıştınldıklan sek-
torlere ve ışlere bakıldığında, 15 yaşın altında-
kı çocuklann yaşlanna uygun olmayan ağır ve
tehhkelı ışlerde çalıştınldıklan gorülmektedır
lş Kanunu'nun 13 yaşını doldurmuş çocuk-
lann ancak
u
eğitiınlerine engel olmayacak" nı-
tehktekı ışlerde çalıştınlabıleceğını ongormuş
olması bu çocuklann bır yandan da eğıtımle-
nne dcvam etmelen gereğının kabul edıldiği^
nı gostermek^edS ~^
Çocukîann eğıtımlen ıle bırhkte çalışmala-
nnı surdurmeien olanağını sağlamak uzere, çı-
raklık okullan bu alandakı boşluğu doldurma-
ya çalı^maktadır Çıraklık ve Meslekı Eğıtım
Kanunu kapsamındakı ıl ve meslek alanlann-
da çırak. kuramsal eğıtımını çıraklık meslekı
eğıtım merkezlennden almak bunun ıçın haf-
tada 1 gun patronlan tarafından bu merkezle-
re göndenlmek zorundadır Ancak bu kanunun
kapsamı henuz fazla genışletılememış olup. ay-
nca çeşıtlı nedenlerle uygulanamamaktadır
Öte yandan Çıraklık ve Meslekı Eğıtım Kanu-
nu, çıraklan "öğrenci" statusunde kabul etmek-
le onu bır olçude korumak amacıyla hareket et-
mış olsa da çocuğun ışvenndekı asıl kımlığı-
n ın "öğrenmeamacı) la iş gösterilen" ol arak de-
ğıl. ondan "iş, üretim yapması beklenen" kım-
se olarak belırlenmesı gerçeğını değıştırme-
mektedır Bu nedenle, oğrencı statusunde ve-
nlen haklar, çocuğun çalıştınlmasından dola-
vı maruz kaldığı olumsuz etkılen ortadan kal-
dırmaya >etmemektedır
Çocuğu çalışma ortamının yarattığı tehlıke-
lerden en fazla etkılenmeye açık olduklan 12-
15 yaş donemınde korumanın en fazla sonuç
alınabılır yolunun ıse, onlara bu yaş donemın-
de 'eğitim hakkı' tanımak olduğu kuşkusuz-
dur
TARTIŞMA
Türk Gencine Sesleniş
1
9 Mayıs
Gençlık ve
Spor Bayramı.
Atatürk'un
sana verdığı en
buyuk
armağandır Bunun
değennı bıl. sana olan
guvenını sarsma Ata'nın
nutkunu, Inkılap
Tanhı'nı, kafanı ve
kalbını vererek oku O
zaman Turk ulusunun
onun onderlığınde neler
başardığını. nerelerden
nerelere gelındığını daha
ıyı anlar. ona karşı sev gın
ve saygın sınırsız olur
Atamızın, en zor şartlar
altında. ınancını
kaybetmeyıp. ulusuna
guvencının sonsuzluğu
ıle kalbınde vatan
aşkından başka
duşunceye yer
olmadığının bılıncıne var.
onun amaçlannı.
ılkelennı anla Turk
gencı, senın
vatanseverhğını
damarlanndakı asıl kanı
oven en değerlı yapıtı
olan cumhunyeti sana
emanet eden Ata'na layık
ol onun yolunda, onun
ızınde yuru, onun
emellennı gerçekleştır O
zaman sana, senın
yeşerttığın guzel vatanına
saygı, sevgı duyulur, ılen
ufuklar açılır O buyuk
ınsan sana ınanmıştı
Elbet bızler de guvenıyor.
ınanıyoruz
Turk gencı sana ıyı
bayramlar, guzel yannJar,
sonsuz sevgıler
Şevda Gürer
İstanbul
ILAN
T.C.
ANTALYA 2. SLXH HUKUK
MAHKE>IESİ'NDEıN
EsasNo 1996 171
Karar No 1997 731
Davacılar Ayşe Ender Mermercı vd vekılı Av Ay-
doğan Semızer tarafından davalılar Akfıl Holdıng
A Ş vd hakkında açılan ızale-ı şuyudavasınınyapı-
lıp bıtınlen açık duruşması sonunda.
Dava konusu Antalya Merkez Demırcıkara Mahal-
lesı. 12078 ada. 3 parsel sayılı taşınmazın 4370
m2'lık hıssenın. taşınmazda hıssedar davalılardan
Dınçer Gurakamuş'un adresı tespıt edılemedığınden
ılanen teblığ edılmesıne mahkemece karar venlmış
olup. mahkememızın 15 4 1997 tanh ve 1996171
esas 1997 731 karar sayılı karan ıle satış memurlu-
ğunca açık arttırma suretıyle satılacağından adresle-
n tespıt edılemeyen yukanda ısmı yazılı davalı Dın-
çer Gurakamuş tarafından kanunı suresınde temyız
edılmedığınden karann kesınleşeceğı davalıya ılanen
teblığ yenne kaım olmak uzere ılan olunur
16 4 1997
Basın 21352
ILAN
T.C.
KÜÇÜKÇEKMECE
1. ASLÎYE
HUKUK
HÂKİMLİĞrNDEN
Dos>aNo 1996 844
Davacı Safrve Poge tara-
fından açılan gaıplık dava-
sında 28 6 1995 tarıhınde
Adnan Geyık Hu»ev m Aı -
cı \e Muammer Bılbay
ısımlı arkada^lar ıle bırhkte
balık avlamak ıçın denıze
açıldıklarını, davacının eşı
Mumın Poge olumlenne
mutlak gozle bakıldığından
ve kendısının cesedı bulun-
madığından Mumın Po-
ge'nın havat \e mematla-
nndan bılgılen olanların ış-
bu ılan tanhınden ıtıbaren
bır sene iı,erısınde mahke-
memızın 1996 844 \a\ılı
dava dosyasına bıldıımele
n MK'nın 32 maddesı ge-
reğınce ılan olunur
15 5 1997 Basm 21219
BODRUM TURGUTREİSTE
DENİZ KENARI
Ozel Plaj, Yarı Olımpık Havuz, Restaurant, Bar
Market, Moblelı
4 KİŞİLİK APARTLAR
Günlük: 3.3O0.000.- TL.
ODAK TATİL KÖYÜ
(0.212) 587 42 31 - 58744 39
KADIKOY 2. SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
DosvaNo 1997 299 Vesayet
Kadıköy, Selamıçeşme Guzel Sok No 2 D 5 İstan-
bul adresınde ıkamet etmekte olan Fatma Yaşar Kaya
mevcut rahatsızlığı nedenıyle M K 'nın 355 maddesı
uyannca hacır altına alınarak yıne aynı adreste ıkamet
etmekte olan kızlan Zeynep Sureyya Hıç ve Dılek Al-
pav vası tavın edılmıştır
Ilan olunur
Basm 21173
PENCERE
Genç Kuşaktaki İkilem...
Osmanh'da devletın ve dınıp başı tektı, bırdı, aynıy-
dı, padışah halıfeydı
1923'te cumhum/et kuruldu, padışahlık tanhe ka-
nştı, 1924'te halıfelık kaldınldı 1925'te saat ve tak-
vım uluslararası kurallara gore duzenlendı 1341 yı-
lında yaşayan Turkıye kâğıt uzerınde 1925'e atladı
Arada 584 yıl var
Gutenberg'ın matbaasında ılk kıtap yuvarlak sa-
yıyla 1450'de, yanı 15'ıncı yuzyılın tam ortasında ba-
sıldı. Osmanh'da İlbrahim Muteferrika, ılk matbaayı
kurduğu zaman takvım 1729'u gostenyordu
ikısı arasında 2 79 yıl var
Avrupa, dın dogmalannın ağır bastığı medrese oğ-
retımınden, aklın egemenlığıne dayanan bılımsel oğ-
retıme 15'ıncı yuzyılda yoneldı
Turkıye, medrfise oğretımını 20'ncı yuzyılda cum-
hunyetı ılan edene değın yapısında taşıdı
Arada 500 yıl var
•
Osmanlı aydınlan, 19'uncu yuzyılda Avrupa ıle ta-
nışmak olanağını buldular
Aydınlanma yaşanıyordu Avrupa'da. Bu surecın
Ronesans ve Reform'dan daha değışık bır nıtelığı
vardı Ronesans ve Reform, Hınstıyanlık dunyasının
ıç hesaplaşması gıbı gorunuyordu Ronesans res-
samlan kılıselerın tavanlannı susluyor, Reform ıse Pa-
pa'ya başkaldırryı ıçerıyor, her ıkı buyuk olgunun us-
tunde kılısenın kubbesı yukselıyordu
Oysa 'Aydınlanma Devrımı,' kılıse şenatına karşıy-
dı
Özgur ınsan doğuyordu
Demokrasının doğuşu demektı bu1
Çunku ınsan kul olmaktan kurtuluyor, dının 'değış-
mez' kurallanv^la yonetılen toplum, 'değışebılır' yasa-
larla yenı bır duzen kuruyordu Osmanlı aydınlan, Av-
rupa'da Jonturkleştıkçe, yurtlarında dışlanacaklar
halkın gozunde yabancılaşacaklar, 'Con' dıye anıla-
caklardı
Avrupa'da 'yenı ınsan', sanayı devnmıyle altyapı-
sını oluşturmuştu
Turkıye'de bu altyapı yoktu
Osmanlı, tanm toplumuydu, koyluydu çoğunluk,
şenatçı kafa yapısıydı geçerlı olan
Bu sorun nasıl çozulecektı'?
*
Cumhurıyet devnmının oğretmenlere dayanması,
eğıtımı ongormesı, oğretım temelınde/Ayd/n/anma'yı
yakalamayfiçalışması, bılınçlıbıratılımdır Bır yandan
devletçılık yontemıyle fabnkalar açılırken ote yan-
dan genç kuşaklar 'yenı ınsan' kımlığıyle yetışıyordu
Atatürk'un "Büyuk Nutuk" sonunda cumhunyetı
gençlığe emanet etmesı boşuna değıldı
Koy Enstrtulen'nın açılışı 'yenı ınsan 'a yonelışın en
onemlı aşcimalarından bındır Ne var kı sanayı burju-
vazısı oluşmamış bır toplumda ılencı atılımlar, gencı
toplumsal guçlenn elıyle battalanıyordu Ikıncı Dun-
ya Savaşı'ndan sonra geçılen çokpartılı re|imde, fe-
odal guçlen sımgeleyen 'ağa - mutegallıbe' ıkılısının
'ırtıca' ıle ışbırlığınde oğretmenlere sureklı saldınsı,
Aydınlanma'yı durdurmak ıçındı
•
2000'e yaklaşan Turkıye'de nufusun yaklaşık yan-
sı tanm kesımındedır, koyluluk hızlı guçle kent varoş-
lannayığıldı.ağalıkyadaaşıretçılıkDoğuAnadolu'da
suregelıyor, sanayı burjuvazısı -oluştuğunca- laıktır;
ama, bu sorun çozulmuş değıl, endustnleşme, top-
tumsal stntflannı yetennce uretemedı
Aydın'anma'nın eğıtım seferberlığıyle gerçekleştı-
ğını çok ıyı aynmsayan Irtıca," oğretım terazisınlfı Re-
felerını medreseye gore ayartadı; 'yenı ınsan' yenne
'eskı ınsan' genç kuşaklarda çoğahyor
Ustel ık şenatçıhk ya da dıncılık demokrası adınaya-
pılıyor Herkes bılmelıdır kı şerıatçılıkla demokrası
bağdaşamaz, murtecı, elıne ılk fırsat geçtığınde, be-
şıktekı demokrasıyı boğazlayacaktır
Turkıye'nın bugun en buyuk guncel sorunu da -ne
yazık kı- budur
VEFAT
Mustafa Lütfü Bey ve Sabıre Hanım'ın
oğullan ve merhume Ruhsar Cıngı'nın
eşı, 1930 mulkıye mezunu ,
Tıcaret Bakanlığı
Emeklı Müşavır Müfettışı
PERTEV
CINGryı
18.05.1997 gunu kaybettık.
Cenazesı 20 05 1997 Salı günü öğle
namazından sonra Şışlı Camu'nden
kaldınlarak Zıncırlıkuyu aıle
kabnstanında toprağa venlecektır.
AYDIN CINGI
SİBEL CINGI
PERTEV CINGI
ADAISA
ASLİYE 4. HUKUK MAHKEMESİ
Sayı
1996 804 Esas 1997/336
KARAR
Davacı Ibrahım Halıl Atsız vekılı Av Namık Tekın Aral
tajafından davalı Aslı Atsız aleyhıne açılan boşanma da-
vasının yapılan duruşmasında venlen karar geregınce
Mahkememızce venlen 7 5 1997 tanh ve 1996 804 Lsas
ve 1997 336 karar ıle davanm kabulune, Dıyarbaku ılı,
Merkez ılçesi, Fatıhpaşa mahallesı nufusunun cılt 11 /03,
sayfa 9 ve kutuk 246'da evlı olarak nüfusa kayıtlı dıvacı
Mehmet Salıh ve Hatıce den olma 1972 doğumlu tbrahım
Halıl Atsız ıle Davalı Cumalı ve Hacer Kızı 1975 do;|um-
lu Aslı Atsız'ın Turk Medenı Yasasının 134 maddesme
göre boşanmalanna
Taraflann muşterek çocuklan 1994 Dlu Vfehmet Sa-
lıh Atsız ın velayetımn ıstek veçhıle davacı babasına ve-
nlmesıne Davacı babaya venlen çocuğun davalı anne-
nın her dını bayramlann ılk gunlen ıle her şubat avının
bınnden 15'ıne kadar. ayrıcahertemmuzayında30gün
ıstek halınde çocuklannı yanına aldırtarak gormek sure-
tıyle kışısel ılışkı kurmasına
Dava tarıhınde >ururlukte bulunan avukatlık üt ret ta-
nfesıne gore davacı vekılı ıçın takdır olunur 6 000 000
TL Maktu vekâlet ucretı ıle 1 050 000 TL vargı gıden-
nın davalıdan alınarak davacıya venlmesıne daır davacı
vekılının yuzune karşı davalının yoklugunda >asa yolla-
n açık olmak uzere venlen karar davalı, Aslı \v- ız'a ka-
rar yenne kaım olmak uzere ılanen teblığ olunur
14 5 1997
Basm 21068