Katalog

SAYFA CUMHURİYET 20 MAYIS 1997 SALI 10 HABERLER DYP lideri,'Ya başbakanlığımda seçime gidilir ya da ANAP'la hükümeti ben kurarım' mesajı verdi Çîller yetki istiyor MERtHAK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP'de çok sayıda milletvekilı REFAHYOL'un sonaermesı gerektığinı savu- nurken Muğla Milletvekilı Yalım Erez \ e arkadaşları dı- şındakıler. "muhalefetin gen- sorusuna destek vererek hü- kümeti düşürmeye karşr mesajlar \erdı!er. Kararsız- larla doğrudan temasa geçen DYP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı Tansu ÇU- ler'ın. mılletvekillerinı "'Gen- soruya destek vermeyin, baş- bakanlığı aüp ya erken seçime gideceğiz va da benim başba- kanlığımda ANAP'la hükü- raet kuracağız" görüşünü ilettiğı bıldirildı. Çıller. genişletilmiş baş- kanlık divanı toplantısından sonra yaptığı açıİdamada, or- tada alternatif hükümet mo- delı olmadığını ileri sürerek "İşte hükümet budur denen bir alternatifyok. Oradan bu- radan, adeta piyasalar açarak. pazarlar kuruiarak toplanan milletvekilleriyle kurulmak istenen hükü- met modeli vardır. Bu hükümet modelleri 80'lerde de- nenmiştir, vanlış sonuçlar \ermiştir" dıve konuştu. DYP'nın.'; REFAHYOL'unkörükörünetakipçisiol- Ina•''gibı bır tutum ızlemeveceğını savunan Çıller. "DYP'nin ülke\i hükümetsiz bırakmama gibi bir me- suliyeti vardır. D\ P hükümeti bırakacaksa kendi ka- rar verir.'" dedı. DYP, başta İzmir olmak üzere Ege'de sıkıntılı bir süreç yaşıyor Gensoruya en büyük destek Ege'den İZMİR - Gensoru görüşmelerinde REFAH- YOL'un ne ölçüde fire vereceği tartışıhrken DYP içinden "Hayır" oyiannın başta İzmir ol- mak üzere Ege'den gelmesi bekleniyor. Son genel seçimlerde Izmir'den 7 milletvekili çıka- ran DYP'den bugün sadece L'fnk Söylemez'tn gensoru görüşmelerinde hükümet lehine oy kullanacağı belirtiliyor. DYP, başta Izmir olmak üzere Ege'de sıkın- tılı bir süreç yaşıyor. Ege'deki milletvekilleri- nin bir bölümünü yitiren DYP'nin, bu genso- ruda da yeni fîreler vermesi bekleniyor. DYP'de REFAHYOL'a karşı başlayan baş- kaldında fitili ateşleyen kent olan Izmir'in bu tavn, bölgedeki diğer illeri de etkiliyor. Son olarak Devlet Bakanı Işday Saygm"ın bakan- hktan istifa etmesiyle DYP, Izmir'deki gücünü önemli ölçüde yitirmiş oldu. lstifasıyla geniş yankılara yol açan Saygm'm "Gerekirse DYP'den de istifa ederim" açıklaması, örgütte önemli tartışmalan başlattı. Saygın'ın istifası- nı açıkladığı toplantıyı basma girişiminde bu- lunanlan yönlendirdiği söylenen DYP tzmirtl Başkanı Yıktınm Uupınar'a yönelik eleştiri- ler büyüyor. Gensoru öncesi DYP'li millet- vekillerinden farklı tutumlar bekleniyor. RP ile yapılan koalisyondan ötürü geçmişte Meh- met Köstepen,RrfatSerdaroğJu ve Gencay Gü- rün'ü yitiren DYP'nin, elinde kala kala 7 mil- letvekilinden 4'ü kaldı. Kalanlardan REFAH- YOL'a başkaldıran Saygın'ın yanı sıra Turan Armç ile Hasan Denizkurdu'nun da gensoru görüşmelerinde hükümetin aleyhine oy kul- lanması bekleniyor. Manisa'da Tevfîk Diker ile Ayseü Göksoy'u REFAHYOL koalisyonu yüzünden kaybeden DYP. bugün Aydın'da kaygılı birbekleyiş için- de. Bu kentte tsmet Sezgin'in istifasıyla mil- letvekilliği sayısı 2'ye düşen DYP'de Nahit Menteşe ile Ali Rıza Gönüi'ün gensorudaki tavn merakla bekleniyor. REFAHYOL hükü- metine soğuk bakan Menteşe'nin karşı oy ve- rebileceği bildiriliyor. Öte yandan Uşak'ta par- ti içindeki değerlendirmelerde Hasan Kara- kaya'nın, örgüt baskısına karşın REFAHYOL'a karşı oy kullanacağı savunuluyor. REFAHYOL'un sürmesinden tedirgin olduğunu yakın çe\Tesıne dıle getırdıği savunulan DYP Genel Başkan Yardımcısı Necmettin Cevheri de gensoru- nun sonucuna ılişkin tahminini soran gazetecılere. "İhtimaller üzerinde konuşmak doğnı olmaz" kar- şılığını v erdı. Cevheri. gensoruda DYP'nin bütünlü- ğünü koruyup koruyamayacağının sorulması uzen- ne de "DYP'nin bürünlüğü, en az hükümet kadar önemlidir. Çünkü biz partimizi bu işin içinden çıkar- mak arzusundayız" dedi. Gensoruyu atlatabılmek ıçın kurmaylanyla ikı aşamalı plan yapan Çıller. firelerı önlemek için ha- rekete gecti. İO'ar kışilik gruplar halinde milletve- killeriyle yüz yüze görüşmeye hazırlanan Çiller. mu- haliflerle birlikte hareket ettikleri ızlenimi vaygınla- şan lçel Milletvekili Fevzi Ancı. Istanbul Milletve- kilı Cefı Kamhi Tunzm Bakanı Bahattin Yücel ve Afyon Milletvekili Nuri Yabuz'un yakın takibealın- ması talımatını verdi. DYP'nin dün olağanüstü toplanan genişletilmiş baş- kanlık divanında. pazarlığı gensoru sonrasına bırakılan başbakanlık konusu da ele alındı. Çiller'in, kurmaylan- na. "Bu hükümetöyle de böy- le de gitmeyecek. Ben Erba- kan'dan başbakanlık sözü al- dım. ancak ortağımıza şimdi- den tehdhkâr bir tutum sergi- lememiz de doğnı olmaz"de- diği bıldirildı. Toplantıda, ih- raç konusunun da gündeme getirildiği belirtildi. Milli Sa- v unma Bakanı Turhan Tayan da DYP içinde ihanet içeri- sınde olanlar bulunduğunu söyleyerek "Aramızdaki bu hainlerin yapüklanyanlanna kâr kalmavacak" dedi. DYP içinde REFAHYOL hükümetıne karşı çıkan 30'a yakın mılletvekilınin önemli bır bölümü. Erez'le birlikte hareket etmedıklenni dıle ge- tirdiler. DYP yöneticileri. Genel Başkan Yardımcısı Cevhen'nin uzun süredir hükümeti savunmadığını. ancak Erez'i de onaylamadığını v urguladılar.DYPde gensoruya destek vermesıne kesin gözüyle bakılan yada büyük olasılıktanınanbazırmlletvekılleri şun- lar: Yalım Erez, Yıldırun Aktuna. Mustafa Zeydan, Haluk Müftüler. Hasan Denizkurdu, Turhan Annç, Işılay Saygın, Hasan Karakava, Osman Berberoğlu, tlhan Aküzüm, Mahmut Duvan. Cindoruk '4yılm hesabı sorulmalı' İstanbul Haber Servisi-Demok- rat Türkiye Partisı (DTP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk. DYP Genel Başkanı Tansu Çil- ler'in hükümette kaldığı süre bo- yunca ımkânlannı kendı ve çevre- sınin çıkarlamçin kullandığını sa~- vunarak TBMM'de dört yılın hesa- bının sorulmasını istedi. Iktidarda bulunan REFAHYOL hükümeti- nın her ikı partisınin de cumhuri- yet düşmanlığı vaptıklannıbelirten Cindoruk. "Birincisi. keyfi karar- larla kendi ve parti çalışanlannın çıkarian doğrultusunda imkânlan- nı kullandı. İkincisi, hiç çekinme- den Atarürkün kurduğu cumhuri- yet rejimini değiştirmeye çahşıyor" diye konuştu. DTP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk. dün Bahçeiievler Ilçe Merkezi'nde bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda laıklikle çe- hşen bırsiyasi partıyle karşı karşı- ya olunduğunu belırten Cindoruk. "Demokrasi bir bataklık değildir. Bir gül bahçesidir. Halkımız bu- giinkü iktidan gül bahçesi saymı- yor" dedı. Tansu Çillerve Necmet- tin Erbakan'ın Sultanahmet Mey- dam'nda yaptıklan mitingleri eleş- tiren Cindoruk. şöyle konuştu: "Çiller burada bir siyasi konuş- ma yapmadı. Ticari konuştu. San- ki bir holding başkanı gibi konuş- tu. Siyasi parti, hoklinglerie yanş- maz. Türkiye demokrasisi fevkala- de bir sapma gösterdL Çiller, önce yatınmlan vcrdim. son ra kestim di- yor. Teşvik verme vetkisi bankala- ra ait. Demek oluyor ki Çiller. kre- dileri vermek ve kesmek gibi iki önemli işi kendine bağladı. Yüce Meclis dört yüın hesabını sormalı." Devletm ehil bir hükümete bıra- kılmasını isteyen Cindoruk, mil- letvekillerine hükümetin genso- ruyla bitirilmesı konusunda çağn- da bulundu. A C H H Û C i i n i i Muharrem omcunun 12. günü nedeniyle düzenlenen "\şure Gü- A Ş l i r e t r l U l U nü",venibosnaCemevi'ndeyapüdı.AleAİDedesiveCemVakfiGe- nel Başkanı Izzettin Doğan, Kerbela'da ölen Hz. Hüseyin'in uğradığı haksızlıklann yeniden hatırlanması amacıyla bu günü düzenlediklerini söyledi. Hz. Hüseyin'in hay siyetli vaşamın sembolü olduğunu belirten Doğan, "Bugün. zalime boyun egmek istemeyen herkese bir çağn günü. Dünyada her muharrem ayının 12'sini aşure günü ilan edeceğiz. Ha>- siyetli yaşamak isteyen insanlann ortak günü ilan ediyoruz" diye konuştu. Aşure Günü'nde dedeler Kerbela deyişleri söyledi,semah gösterileriyapıldı ve vatandaşlaraaşuredağıtıldı.(Fotoğraf: SAADET LSLU) 4 'ü emekli general olmak üzere 870 kişi CHP 'ye üye oldu 'Laiklik bekâreti mürteciye teslim' İstanbul Haber Ser\isi - CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin. "Vblsuzlukla- nn hesabını vermekten kaçan Şaibe Ha- nım. laiklik bekâretini bir mürteciye tes- lim etmekten kaçınmanııştır'" dedi. CHP Kadıköy İlçe Örgürü'nün, par- tiye 870 yeni üyenin katıhmı nedeniy- le Kadıköy Evlendirme Dairesi'nde dün düzenledıği törene. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin "in yanı sıra, genel sayman İsmet Atalay. tstanbul mılletvekıllen Algan Hacaloğlu. Meh- met Moğultay,parti meclisi üyeleri Bed- ri Baykam, Hasan Aydın. il başkan yar- dımcısı Rüştü Altıner. ilçe başkanlan, parti üyeleri ve yeni kayıt olan üyeler katıldı. Adnan Keskin. törende yaptığı konuşmada. bugün yaşanan sürecin te- mellerinin 24 Ocak 1980 ekonomik ka- rarlanyla alındığını belirterek Osman- h'yı esir alan Düyun-u Umumıye anla- yışının REFAHYOL hükümeti döne- minde oturtulduğunu söyledi. Keskin. REFAHYOL iktidar ortaklannın "bir çıkarzması" içinde olduklannı "yalan- cılığın.yolsuzlugun. hukuksuzluğun her tüıiüsüne başvuran hükümetin. yetme- diğinde çetecilik yaptığmı, basının üze- rine saldırdıgını" iddia erti. Partiye yeni kayıt yaptıran üyelerden emekli Kurmay Albav Şefik Ertem. "cumhuriyete yönelik tehditler başia- yınca, laik cumhurivetin tek savunucu- su konumundaki" CHP've girmeye ka- rar verdiğını anlattı. Ertem. kendısiyle birlikte 4 emekli general ve çoğu albay olan 57 askerin de CHP'ye katıldığını açıkladı. Yeni üvelerden Teknık Öğretmenler Derne- ğı Başkanı CevatÇetinkayadaCHP'nin geçmişteki yanlışlan tekrarlamaktan kaçınması gerektığinı belirterek iktıdar olabılmek için "ciddi bir ekonomik program ortaya koyması gerektiği'" u- vansında bulundu. Kıbrıs Banş konserine saldınHaber Merkezi - Kıbns'ta yaşa- yan toplumlan birbırine kaynaştır- mak için yapılan Burak Kut ile Sa- IdsRouvas'ınbanşkonsenne. ülkü- cü fanatiklenn saldın lan yüzünden gölge düştü. Burak Kut'u konsere götüren otobüs.MHP bayraklan ta- şıyan kişilerin taşlı-sopalı saldınsı- na uğradı. Konserin verıldiğı Yeşil Hat'ta gecmek isteyen Rum fana- tikler ile polis arasında çıkan çatış- mada ise onlarca kişi yaralandı. tkı tarafın ulkücülennce gergin- leştinlen ortam vüzünden yapılıp yapılmayacağına emin olunamayan konser, tatsız bir olayla başladı. Sa- at 21.30'da başlaması gereken kon- ser için akşam 19.30 sıralanndayo- la çıkan Burak Kut'un otobüsüne MHP bayraklan taşıyan bir grup saldın düzenledi. Taşlı-sopalı saldı- n sonucu otobüsün camlan kırıldı. Otobüsün içinde bulunan Burak Kut. konserin organizatöru Ahmet San v e gazeteciler korkulu anlar ya- şarken Kıbns çevik kmvet güçleri saldınya müdahale ettiler. Türk tarafında bu gelişmeler ya- şanırken Rum kısmında durum da- ha gergindi. Rum tarafında olağa- nüstü güvenlık önlemlen alınırken Lefkoşa'da kendi aralarında eğlen- ce düzenleven Rum fanatıkler, kon- sere tepki göstererek banş ve Tür- kiye karşıtı gösterıleryaptı. Elefte- na (Özgürlük) Mevdanfnda Rum Motosikletliler Federasyonu ve 'an- ti işgal örgütleri' tarafından düzen- lenen konser karşıtı eyleme 7-8 bin kişilik kalabalık katıldı. Alternatif konsere dönüşen eylemde bir Türk subayın modeli yakıldı. "İstanbul'u alalım" sloganları atıldı. Motosik- letli bır grubun ara bölgeye gitmek ıstemesi sonucu Rum polısı müda- hale ettı. Kalabalık. dükkânların camlannı kırarak polısle çatıştı. Ça- tışmalarda onlarca kişi yaralanırken polıs gaz bombası kullandı. Zülfü Livaneli'nin Ankara'daki konserini yüzbinlerce kişi izledi ^Türkiye laiktir, laik kalacak' Livaneli'nin konserine kanlan yüzbinlerce yurttaş, sık sık Erbakan ve Çiller'i eleştirirken solda birlik ve laiklik özlemlerini haykırdı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Sanat- çı-yazar Zülfii Livaneü'nin Çankaya Bele- diyesi'nın organızasyonuyla Ankara Hi- podromu'nda verdiği konserde yüzbinler- ce yurttaş, solda birlik ve laiklik istemleri- ni haykırdılar. 19 Mayıs 1919'un yıldönümü. Hipod- rom'da yüzbinlerce yurttaşın katıldığı Liva- neli'nin konserinde coşkuyla kutlandı. Konserin açılışında Atarürk ve silah arka- daşlan ile Kurtuluş Savaşı şehitleri için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu, Is- tiklal Marşı okundu. "Güneşle Geliyoruz" adını taşıyan konserin açılışında konuşan Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşde- len, Atarürk kazanımlannın geriletılmesine izin vermeyeceklerini vurguladı. Laiklik mücadelesinde şeriatçılar ve yobazlar tara- fından katledılen. aralarında Muammer Aksoy, Lğur Mumcu, devnm şehıdi Kubi- lay, Bahriye İ çok, Abdi tpekçi ve Sıvas'ta yakılarak katledılenlerin de bulunduğu ay- dınlann unutulmayacağı yolunda dinleyici- lerden söz alan Taşdelen. "Unutmayacağız. L nutmak yok olmakur. Yok olmayacagız" dedi. Taşdelen'in konuşmasının ardmdan sahneye çıkan Lıvaneli, eski ve yeni şarkı- lanndan oluşan bir konser verdi. Konserde sık sık "Türkiye laiktir, laik ka- lacak. \'ur vur inlesin. Erbakan dinlesin. Çil- ler çetesi, şeriat bekçisL Solda birlik. Çete- ler Mecös'te,öğrencUer hapiste. Türkiye fa- şizmemezardacak" sloganlan atılırken Li- vaneli. "Tarih yazıyorsunuz. Tarihe tanık oluyorsunuz. Sizi bu gece televizyonlardan izleyecek olan vıırdumuzun dört bir yanın- daki solcular. devrimciler, demokradar. yal- nız olmadıklannı görecekler. Ankara HH podromu'nda yaktığuuz ışık, Türkiye'yi bir sol iktidarla bir hukuk devletine taşıyacak- ûr" diye konuştu. Lıvaneli: konsenn orta- sında geceye katılan, aralannda feshedılen SHP'nın Onursal Genel Başkanı Erdal İnö- nü de olmak üzere. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. Genel Sekreter Adnan Kes- kin, CHP milletvekilleri Murat Karayalçın, Ercan Karakaş, Fikri Sağlar ve DSP'li ts- mail Cem, tstanbul Bağımsız Milletvekilı BülentTanla, Bağımsız Manisa Millervekı- li Ayseli Göksoy. Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral.DlSK Genel Başkanı Rıd- van Budak. TESK Genel Başkanı Derviş Günday. BASlSEN Genel Başkanı Yaşar Seyman, Çağdaş Hukukçular Derneğı Baş- kanı Şenal Sanhan. TOBB Genel Başkanı FuatMiras. tiyatro sanatçılan BahadırTok- mak ve Turgay Yıldız'ı Ankara Marşı'nı söylemek üzere sahneye çağırdı. Katılımcılar izleyicilerle Ankara Mar- şı'nı söylediler. Deniz Baykal. solda birlik sloganlan altında yaptığı konuşmasında, Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriye- tı'nin karanlığa gömülmesine ızın verme- yeceklenni, Hipodrom'u dolduran 500 bı- nı aşkın yurf aşın bunun güvencesi olduğu- nu belırtti. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Gökkürenin, gündönümü noktalanndan geçen ikı para- lelındenherbı- ri. 2/ Kimı şey- 4 lerde var oldu- ğuna inanılan şans ve ıyilık kavnağı gızlı güç... Marmara Denizi'nde tu- nstikbırada. 3/ Bir tür hafıf ve ° kaba ayakkabı. 4/ Cl zayıf. 5/ Evcil bır ge- yıİc... Küçük balya. 6/ Uzançalar da denilen plaklan belirtmekte 3 kullanılan kısaltma... Köpek... Bir yağış şek- li. 11 Orta Asya'da yaşa- 5 yan Şamanıst Türkler 6 arasında kimi şeylerden anlam çıkartarak bakı- lan fal... tnsanm algıla- " ma ve yargılama yete- 9 neği. 8/ Altan Erbulak'ın gülmece öykülennı ıçeren bır kıtabı... Bırzaman birimı. 9/Afrika'dabirçöl. '. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir organizmanm ıç ya da dış uyartılara tepki göster- me yatkınlığı. 2/ Bir tümceyi oluşturan bırimlerden her biri.. Çamaşırın azkirli suyu. 3/Felsefede nesnenin kea- dısı... Karakter. 4/Evlıya... Hammaddeyi ışleyipmal üret- me. 5/ Boyacılıkta kullanılan bır çeşıtmıneralyağ... Kat siyumun simgesı. 6/Eskıden şaırlenn kasidelerinde öv'r güsünü yaptıklan kışılerden aldıklan para ya da arma;- ğan... Sayfa çevTesıne çekılen çizgı. 7/Konut... Enerjı. 8^ Bır gösterme sıfatı... Senegal'in başkentı. 9/ Lantan ele»- menrinm simgesı... Ege Bölgesf ne özgü zeybek türü bıj" halk oyunu. ÖR ÜŞ HAŞMET ATAHAN ^ Aydın kişilere ve aydınlık kuruluşlara çağnı i Son günlerde bazı komutanların açıklamalan önç sürülerek demokrasınin çığnendiğı ıddia edıliyor, de^- mokratik rejimin, seçılerek gelen parlamentonur», atanarak gelen bazı komutanlar tarafından tehdic edılmekte olduğu, demokrasi üzenne gölge düşi> rüldüğü dile getirilmeye çalışılıyor... « Demokrasinin üzerine gölge düştüğü, daha dogf rusu demokrasinin karanlığa gomülduğü açık bi gerçektir. Ancak, bunun nedeni, komutanlann söylediği SÖZT ler değil: komutanlan bu sözleri söylemek zorundâ bırakan olumsuz şartlardır... ; Güzel bir halk sözümüz var: "Söyleyene değilsöy\ letene bak!" Söyleyen komutanlardır; bu doğru, anf cak komutanlan bu şekilde söyleten şartlar nelerdiı", biz ona bakalım: ; Demokrasi, 'Halk için, halkla birlikte ve halk taraf fından' yapılan bir yönetim şeklidir. ; Demokrasi, gerçekten seçme ve seçilme özgür^ lüğünün bulunduğu ve bunun gerçekten, özgürc« kullanılabildiği bir yönetim şeklidir. " ] Demokrasi, partilerin çıkarlanna göre keyfi olarak değiştirilen seçim yasalannın değil. halkın çıkarian^ nı ve iradesini yansıtmaya yönelik seçim yasalarının bulunduğu bir yönetim şeklidir. ' Demokrasi; askerlerin. memurlann, ögretim üyei lerinin, sendikalann, demeklerin vb. kuruluşlann stj yasetten yasaklanmadığı; özgürce düşüncelerini diî le getirebıldiği; eleştirilerini. önerilerıni açıklayabildK ği bır rejimdir. ; Demokrasi; bağımsızlığı, özgürlüğü içine sindireî bilen, insan haklanna saygılı, insana değer veren bij rejimdir. ; "Türkiye Cumhuriyeti; demokratik, laik, sosyalbiî hukuk devleti"dir. • Türkiye'de hukuk devleti ne yazık ki. kitaplardaya^ zılı kalmış bir kavramdır. Hukukun üstünlüğü ilkesj ayaklar altındadır. Yargı bağımsız değildir; yargının bağımsızlığı olmadan hukuk devletinden söz edile< mez. Bağımsız olmadığı halde, yargının verdiği karar- laruygulanmamakta. idare, keyfi uygulamalannade' vam etmekte, anayasal suç işlemektedir... Gece yanlan, içişlerı Bakanı, Emnıyet Genel Mü- dürü'nün makamını basarak işgal ederken; yapılari baskın işleminın hukuka ve yasalara aykınlığı mah- kemekaraniletesciledilmişiken; Içişlen Bakanı'nın, Başbakan'ın bu karan tanımaması, hukuku tanıma- ması, halkına ve devlet yönetimine, hukuka karşı saygısızlıktan başka nedir? Kısaca, hukuk devleti kalmamıştır. Sosyal devlete gelince: Binbir yoklukla kurulmuş olan Cumhuriyet Devleti. tüm olanaksızlıklara rağ- men sosyal devlet olma yeteneğini kazanmış ve ge- rekli donanımlannı başarmış iken; sağlık, sosyal yar- dım hizmetleri perişan hale sokulmuş, emekli san- dığı ve işçi sigortalan felç edilmiş, KlT'ler iflas ettiril- miş ve haraç mezat, Türkiye'nin malı mülkü, van yo- ğu satılır ve peşkeş çekilir hale getirilmiş, kısacasos- yal devlet kalmamıştır. Laiklik ilkesi ise, her gün gıttıkçe aşındmlmakta, devletin her kademesınde dinin siyasete alet edilme- sine hız verılmektedir. Yasaklar delinerek tesettür ve türban bakanhk, Başbakanlık makamlanna ulaşmış, devrim yasalanyla yasaklanan mollalar, Başbakan- lık konutlanna davet edilip yemek verilmekte, mad- di/manevi ödüllendirilmekte, tarikat-ticaret-siyaset şeytan üçgeni'nde Türkiye'nin geleceği yok edil- mektedir. Devletin laik temeli kemirilmektedir. Demokratik sistem ciddi biçimde zedelenmiş, devlet içinde, "Gladio" ya da Kontr-gerilla denilen bir örgütlenme ile rejim ciddi bir şekilde çokertilmiş ve devlet kademelerinın hangi yüksek katında du- racağı kestirilemeyecek şekilde; devlet, çetelerir» oyuncağı haline getirilme nski ile karşı karşıya bıra- kılmıştır. Kısaca devletin demokratik temeli kalma- mıştır. Şeriat devleti özlemcilerinin cihat çağrılan ciddi boyutlara ulaşmıştır. Cumhuriyet ordusu karşısına cihat ordusunu çıkartanlar, tehlikeli düzeyde silah- lanarak teşkilatlanmaktadır. Devrim kanunlannın senelerdirişletilmezliğinin ya- rattığı cesaret ve küstahlıkla sarıklı yobazlar, cüppe- li mollaJar kol gezmekte; millı eğitim'ın yerini dinieği- tim almakta, genç körpe beyinleri küçük yaşta cum- huriyet düşmanı, laiklik düşmanı, Atatürk düşmanı, çağdaşlık düşmanı, aydınlık düşmanı, halk düşma- nı, hasta fikirti şeriat özlemcileri zehirlemektedir... Demokrasi, uzlaşma rejimidir. Türkiyemizde uzlaştığımız temel, 'demokratik, la- ik, sosyal ve hukuk devleti' temelidir. Görülüyor ki, bu temeller kısmen kaldınlmış, kıs- • ArkasıU. Sayfada ,