Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 NİSAN 1997SALI * • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
istanbul
Edirne
Ç&nakkale
Kbcaeti
Izmir
Manısa
Aydm
Denızli
Y
PE
Y
Y
PE
PB
PB
PE
6
11
6
12
15
16
15
12
Sinop
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Konya
Eskişehir
Sıvas
Y
Y
Y
Y
Y
PB
PB
Y
12
18
19
17
9
12
9
11
Zonguldak Y 10 Antalya PB 15 Kars
Adana
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkârı
Van
PB
PB
Y
B
Y
Y
K
K
2ü
19
16
17
14
16
8
8
K 10
Yurdun kuzey ve doğu
kesımlen çok bulutlu,
Marmara'nın doğusu,
Karadenız, Iç Anado-
lu'nun kuzeydoğusu,
Doğu Anadolu'nun ku-
zey ve doğusu ıte Gü-
neydoğu Anadolu'nun
doğusu yağışlı geçe-
cek. Yağışlar yağmur
Batı Karadenız'ın ıç ke-
sımleri ıte Doğu Anado-
lu'nun doğusunda kar
şeklınde olacak.
Londra
Paris
Roma
Beriin
Amsterdam
Madrid
Sofya
Brüksel
PB
PB
Y
Y
PB
A
Y
PB
1b
17
19
9
10
25
12
12
Budapeşte Y 12 Münih
Atına
Mılano
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Belgrad
Viyana
Bonn
PB
PB
B
B
A
Y
Y
PB
19
22
12
2
12
10
9
14
ö^,Taşkent
Tatran
Kahıre*
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
A
PB
B
PB
PB
PB
A
/
19
16
14
22
15
23
20
Şam B 18
Aç.k Sıslı B ü l u 1 L k Çok bJİutlu ı Yağmuru Karlı S u l u k a f Gök gurüHfflü
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Şu manzaralar TV'lerde izleniyor. Adam uzanmış
asfalta yatıyor. Saralı veya kalp hastası. Bir işçi
emeklisi, maaş kuyruğunda banka öniinde ölmüş,
üzerine gazeteier örtülü.
Dönüp bakan yok!
On beş - yirmi yıl önce böyle miydik? Bu denli
duyarsız, tepkise miydik?.. Ne oldu bize?
Ya halkımızın temsilcileri? Toplumdaki duyarsız-
lık gıderek siyasetçilere de bulaşıyor. Ya da tersi, si-
yasetçilerdekıduyarsızlıktoplumasiniyor. Ülke, RE-
FAHYOL'la ıçinaen nasıl çıkacağımızı kestiremedi-
ğımiz bir yolda ilertiyor.
Kuşku yok; çözüm, parlamentodan geçiyor. "Sa-
bııia beklememız" öğütlenıyor.
Parlamento aracılığıyla selamete çıkabilmek içın
anahtar durumunda olan DYP'de "birpatlama bek-
lentısi" dalga dalga yayılıyor.
Ve kurban olduğum siyaset, bayrama girıyor.
Bayramdan önce "olumlu 'birşeyler' oluşacağı-
nı" umanlar, parlamentoda başlayacak çözüm ara-
yışlarının en azından on gün tatıle çıktığının artık bi-
lincinde.
Umutlar başka bahara kalıyor.
Oysa, Refahlılar ne kadar dua etseler, yalvanp ya-
karsalar Tann'ya, akrep ve yelkovanlar durmuyor.
Hızla 20 nisanla 30 nisan arasındaki önemli olayla-
ra doğru koşuyor.
26 nısanda toplanacağı söylenen MGK'ye. Ge-
nel Sekreter Orgeneral llhan Kılıç'ın, "28 şubat ka-
rariannın ne ölçülerde uygulandığım" irdeleyen bir
rapor sunacağı bildiriliyor.
Sorular, sorular
•28 şubattan iki ay sonra 18 maddelik öneri pa-
keti üzerinde görüşmeler, kuşkusuztartışmalaraçıl-
ması bekleniyor. Takkeli yine "içeride suspus " olup
her söylenene lebbeyk diyecek mi, yoksa "dışan-
da" tam tersine söylemlerle kafalan mı kanştıracak?
Şaibe Hanım, askerleri "memnun edebilmek
için" hangı manevralara girişecek acaba? Bu nok-
tada bir anımsatma yapmadan geçmeyelim: Şa-
ıbe'nin kısıtlı bir grupla "kimi generalleh emekliye
ayırmayı planladığı" ve bu planın "birisi tarafından"
kâğıda dökülüp Genelkurmay'la Cumhurbaşka-
nı'na gönderildiği, artık -DYP'nin yalanlamalarına
karşın- kesinlik kazanıyor.
Biliyoruz, doğrulan yanıtlamaz, ama yazar ya da
sıyasetçı bıri çıkar, Şaıbe'ye şu soruları sorabilir: (B)
planı diye adlandırdığınız generalleri emekli yoluy-
la "fasfiye'yi içeren iki sayfalık yazı "bir yerlerde"
önünüze konuldu mu konulmadı mı? Böyle birdav-
ranışa karşı nasıl tepki gösterdiniz? Şöyle yanıtlar
verebılirsiniz: (a) Yazılanı okuyup yalan diye karşt-
lacfığınızı söyteyebilirsiniz. (b)'Okumadan yalan ol-
duğunu ifade ettiğinizi duyurabilirsiniz.
Kuşkusuz; yıllardıryazdıklarımız; Şaibe'nin "kol-
tuk uğruna yapmayacağı şey olmadığı" her çevre-
de vurgulanryor.
Bugünlere nasıl geldiğimiz, ayn bir konu, ayrı bir
sorun.
REFAHYOL'un çökmemesi için Şaibe elinden ne
geliyorsayapmayı sürdürecek. Hemen her gün "re-
zaletin bini bir para". Umurunda bile değil Şa-
ibe'nin.
'Hac şovu ekranlara taşındı. Ilk kez havaalanla-
rında bâkan milletvekili, ola ki başbakan, ihramla-
ra bürünerek uçağa biniyor.
Kamu personeli sınavlarında inkılap tarihi alanın-
daki sorular kaldırılıyor.
Talim Terbiye'nin, Atatürk Şiırleri Antolojisi'ndeki
kimi şiirleri "aşırı övücü" diye çıkardığı bildiriliyor.
Arafat'ta kürsü bulacağı söylenen Takkeli TC
Başbakanfnın konuşmasını Islamı kesimin sadık
özel TV'leri "naklen vermeye" hazırlanıyor.
Şaibe'de çıt yok!
REFAHYOL gıder diye sağda solda...
Umut ganı!
Maşallah, maşallah...
Emeklîlerin maaş
çilesine çözüm
AıNKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Memur emekli
maaşlannın. Ziraat
Bankası dışındaki tüm
bankalar kanalıyla
ödenmesi için çalışma
başlatıldığı bildirildi.
Maliye Bakanlığı'ndan
yapılan açıklamada,
emeklilerin maaş
kuyruğu çılesinın sona
srrnesi içın aylık
ademelerinde tüm
bankalann aracı banka
olarak hizmet vermesinin
planlandığı belirtilerek,
"Emekli SandığTndan
ayük almakta olan emekli,
dul ve yetimlerin maaş
ödemeleri sırasında
karşılaştıklan sıkuıu ve
yakınmaların ortadan
kaldınlabilmesL, banka
önlerindeki yığılmalann
giderilebilmesi amacıyla
yeni bir ödeme sistemi
üzerinde çalışmalar
yapılmaktadır" denildi.
OYS CEVAP
ANAHTARI
MATEMATİK
1-
2-
3-
4
5-
6-
7-
8-
9-
10-
11-
12-
13-
|4
15-
16-
17-
18-
19-
70-
E
C
D
C
A
A
B
D
D
C
D
A
E
C
C
A
B
C
C
B
21-
22-
23-
24-
25-
26-
27-
28-
29-
30-
31-
32-
33-
34-
35-
36-
37-
38-
39-
40-
B
E
C
A
C
B
B
C
A
C
E
B
E
C
B
D
D
C
D
C
41-
42-
43-
44-
45-
46-
47-
48-
49-
50-
51-
52-
D
D
D
D
C
D
B
A
E
E
D
E
sınırı
74 milyon
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkiye
Kamu-Sen'ın yaptığı
araştırmaya göre, 4 kişilik
bir ailenm yoksulluk sının
mart ayında 74 milyon 436
, biıt liraya yükseldi.
Araştırmada,
yılbaşından itıbaren asgari
geçım standardında yüzde
18.32'lik bir artışın olduğu
saptanırken;
4 kişilik bir ailenin temel
gıda maddeleri için de 24
milyon 720 bin lira harcama
yapması gerektiği
belirlendi.
Özden: Kimse lıııkııkıııı iistünde değil
• Anayasa Mahkemesi Başkanı
Yekta Güngör Özden, partilerde lider
sultası olduğunu, partilerin
muhalefetteyken açtıklan davayı
iktidara gelince beğenmediklerini
savundu.
İstanbul Haber Servisi - Anayasa Mahkemesi
Başkanı Yekta Güngör Ozden. anayasal ılkeler
ve ulusal ılkelerin bir bütün olduğunu, devletı
hukuksuz. hukuku da devletsız bırakmamak ge-
rektiğıni belirterek "Hukuku,yargıyı,adaletisay-
mayaniar "Halka hizmet. hakka hızmettır'lafinin
arkasınasığınmasınlar. Hukuk devletinin olduğu
yerde hiç kimse Anayasa Mahkemesi'nin karar-
lannı sav saklayamazveyargı kararianıun üzerin-
de değildir " diye konuştu.
Özden, Anayasa Mahkemesi'nin 35. kuruluş
yıldönümü nedeniyle Anayasa Mahkemesi ve
Marmara Cniversitesi Hukuk Fakültesi'nin or-
taklaşa düzenlediği Anayasa Hukukçulan Top-
lantısı'na katıldı. Özden. toplantıda yaptığı ko-
nuşmada, dıni kullanıp ülkeyi 70 yıl öncesine
gen götürmek isteyenlenn bulunduğunu ıfade
ederek "Bu boş yere zaman kaybıdır. Yazık olu-
yor bize, biz bunlara layık değiliz. Laiklik evren-
sel bir ilke, anayasal bir nitetik ve anayasal bir kav-
ramdır" dedi. Özden, Atatürk'ün Türkıye'yi sa-
dece askeri bir savaş değil. bir medeniyet savaşı
vererek kurduğunu; Türkiye'de yaşayan Müslü-
manlann. dünyanın her yenndeki Müslümanlar-
dan daha özgûr olduklannı belirterek insanlann
anayasayı beğenmeseler bile ona uymakla yü-
kümlü olduklannı söyledi.
Özden. çetelerden söz ediliyorsa. insanlann
can güvenligı yoksa, siyasi kadrolaşmalar ve gö-
revden almalar yaşanıyorsa hukuk devletinden
Yekta Güngör O/den, Anayasa Mahkemesi'nin 35. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen toplantıda yaptığı ko-
nuşmada. çetekrden söz ediliyorsa, insanlann can güvenliği yoksa, siyasi kadrolaşmalar ve görevden almalar yaşa-
nıyorsa hukuk devletinden söz edilemeyeceğini belirttL (Fotoğraf: KÜBlLAY TUNTÜL)
söz edilemeyeceğını belirterek adaletin ideolojı-
sinin yalnızca adalet olduğunu vurguladı.
Özden. "Hukukdevletininolduğunu da.olma-
dığını da söyleyemem. Özlediğimiz, hukuk devle-
tidir. Anayasa Mahkemesi üyelerini kim seçerse
seçsin, bizi seçenlere diyet borcumuz yoktur. A-
ma insanlar önce işleyişi bilip sonra eleştirsinler.
Öğüt vermek kolay. örnek oimak zordur'* dedi.
Özden, partilerde lider sultası olduğunu. partıle-
nn muhalefetteyken açtıklan davayı iktidara ge-
lince beğenmediklerini savunarak şöyle devam
etti: "Devlet kimsenin babasının malı. çiftliği
çöplüğü değildir. Günümüzde padişahhğa öze-
nenler var. Hk Meclis'tc kafasında sank olanla-
ruı beyinleri aydınlıktı. şimdi ise kafasının içine
sank takanlar \ ar. Laikliği savunmak siyaset yap-
mak değildir. Demokrashi partiler \c seçimier-
den ibaret görmemek gerekir. Hukuk devleti her
istediğini yapamayan devlettir. Türkiye'nin yü-
rekli savcılara, yargıçlara ih-
tiyacı var, iktidara göre deği-
şenlere değil. Ben de bu ana-
yasayı savunmuyorum ama
uyguluyorum. Susnıak sanık-
lann hakkıdır, hukukçulann
değü."
MÜ Rektörü Prof. Dr.
Ömer Faruk Babrel ve Hu-
kuk Fakültesi Dekanı Prof.
Dr. Fehim Üçışıkda yaptıkla-
n konuşmalarda Anayasa
Mahkemesfnın kararlannı
övdüler ve mahkemenin sı-
yasal iktidarlarla ters düşü-
yormuş gibi gösterilmeye ça-
lışılmasını eleştirdiler.
1961 Anayasası Komisyo-
nu üyesi Prof. Dr. Bahri Sav-
cı da Anayasa Mahkeme-
si'nin Türkiye'nin demokra-
tıkleşme sürecinde görevinı
yerine getirdifini söyledi.
Savci, "Türtdye, Anayasa
Mahkemesi'ni bcnimsemiş
ve özümsemiştir. Hiçbir güç
bu kurumu yolundan ala-
maz" dedi.
Prof. Çağatay: Türklerin haccı geçersiz
YUSUF ÖZKAN "TBMM tarihınde ilk kez 5 bakan ve
60'tan fazla milletvekilinin hacca git-
mesinin yankılan sürerken, Başbakan
Erbakan da bir grup milleUekıli, ıle
dün 25. kez "hacı" olmak için Mek-
ke'ye gitti. tlahiyatçılar, Erbakan ve
bazı RP'lilerin birden fazla hacca git-
mesinı "nafileten hac" diye değerlen-
dınrken, Çağatay. yenı bir tartışmayı
başlattı.
Çağatay, birden fazla hacca gitme-
nın bir önemi olmadığını belirterek
bunun Araplara ekonomık katkı dı-
şında fazla bir yaran olmayacağına
ışaret etti.
Çağatay. her çocuğun binlerce do-
lar borçla doğduğu Türkiye'de yurttaş-
lann hacıhklannın geçerlı olmadığını
da söyledi. Haccın. tüm gereksınim-
.ANKARA - Başbakan Necmettin
Erbakan'ın 25. kez yaptığı hac yolcu-
luğuna tepkiler sürerken. ODTÜ ve
Anadolu Universitesi öğretim üyele-
rinden ilahiyatçı Prof. Dr. NeşetÇağa-
tay, yenı bir tartışmayı gündeme ge-
tirdi.
Çağatay, Türkiye'den hacca giden
yurttaşlann hacılığının geçerli olma-
dığını öne sürerek "Türk devleti borç-
lu olduğu için,zengini de gitse kabul ol-
maz. Ülke yoksulken gidip orada pa-
ra saçıyorlar'' dedi. Çağatay, Erba-
kan'ın 25. kez hacca giderek "göste-
riş'" yaptığını belirtırken mılletvekıl-
lerinın hacca gitmesının farz olmadı-
ğını söyledi.
Fezleke
çekmeeede kaldı
• Baştarafi 1. Sayfada
• yasada böyle bir yetkisi olmamasma karşın "inceteme-
ye aldığmı" açıkîayan Başbakanhk Müsteşarı Kadri
Kesldn'in hacca gitmesi nedeniyle bayram sonuna ka-
dar bu konuda bir gelişme beklenemeyeceği belirtildi.
Meclis başkanhğına gönderümedi
TBMM Başkanı Mustafa Kakmii'nin, Susurluk ko-
misyonu raporunun tüm eklerinin başkanlığa sunulması
durumunda fezlekenin de dolaylı olarak kendilerine ulaş-
mış olacağını, bu durumda da Başbakan'dan prosedürü
tamamlamasını isteyeceğini açıklamasına karşın, arasm-
da fezlekenin de bulunduğueUerin Meclis Başkanlığı'na
gönderümemesidikkatçekti. Komisyonun RP"li Başka-
nı Mehmet Elkatnuş m kasıtlı olarak ekleri Meclis Baş-
kanlığı'na göndermediği ileri sürüldü. Elkatmış'm hac-
ca gitmesi, fezlekenin dolaylı olarak da olsa TBMM Baş-
kanhğı'na ulaşmasını ve Kalemli'nin, Başbakan'dan fez-
lekenin durumunu sormasmı da geciktirdi.
Fezleke kria sürecek
t Haccm tamamlanması ve Kurban BayramTndan son-
ra Meclis'in yeniden çalışmaya başlamasryla birlikte
fezleke krizinin tınnanması bekleniyor.
Başbakan'm tikn ısrarlara ve TBMM Başkanı Kaiem-
li'nin talebine karşın fezlekenin Meclis'e göndermeme-
si durumunda, muhalefet partilerinin, konuyu soruştur-
ma önergesine dönüştürebileceği ya da Başbakan hak-
kında bir gensoru önergesi verebileceği belirtildi.
lerin karşılanması ve yükümlülüklerin
yerine getirilmesınden sonra artan pa-
raylagerçekleştırilmesininemredildi-
ğini anımsatan Çağatay, Türkiye'nin
dış borcunun yüksekliğine dikkat çe-
kerek "Tiirkdevleti borçlu olduğu için
giden insan zengin de olsa hacılığı ge-
çerli değiL İ'Ikede bir sürü sorun \ar-
ken. gidip orada alün saçıyortar" diye
konuştu.
Çağatay, ibadetın gizlihğine de dik-
kat çekerek Erbakan'ın, dinı sıyasete
alet ettığını kaydetti. Çağatay. millet-
vekıllenne bir kere bile hacca gıtme-
nin farz olmadığını savunarak "Sen
milletvekilisin. bu halkın oyuyla seçili-
yx)rsua 400 mihon lira maaşahyorsun.
Senin görevin burada. Hacda ne işin
var? Sen önce buradaki görevini yeri-
ne getir, vatandaşın derdine çare ol"
görüşünü dile getırdi Çağatay, bazı
kesimlerin "hacı"lığı ticari unvan ola-
rak kullandıklannı belirtti.
Diyanet Işleri Başkanlığı yetkilile-
n ise Türkiye'nin borcu ile ülkede ya-
şayan insanlann borçlannın bir rutu-
lamayacağını belirterek Türklerin ha-
cıhğının geçerlı olduğunu savundular.
Diyanet yetkilileri, dinen her Müslü-
manın "ömründe bir defa" hacca git-
mesi gerektığıni bildırerek "Dünyada
borcu olmayan ülke yok. Her ülkenin
borcu var. Eğer bir ülkede mülkiyet
hakkı varsa, kişi de o mülkiyeti kullan-
mak durumunda ve devlet de gerekli
müsaadeyi veriyorsa. bu konuda bir
engel olamaz. Hac geçerlidir" görüşü-
nü dıle getırdiler.
Erbakanlar Mekke'de
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş-
bakan Necmettin Erbakan, 25. kez "hacı"
olmak üzere gittiği Mekke'ye eşi. çocukla-
n, damadı, torunlan. kardeşi ve yeğenı ile
onlann eşlerini de götürdü.
Erbakan ve akrabalan, korumalan ile
Başbakanhk görevlileri için uçakta 25 kişi-
lik yer aynlırken RP Gnıp Başkanvekilleri
Saüh Kapusuz, Temel Karamollaoğlu. RP
Genel Başkan Yardımcısı Rıza Llucak. dev-
let bakanlan Nevzat Ercan ve Teoman Rıza
Güneri de aynı uçakla hacca gıtti.
Erbakan'ın uçağıyla İsmail Ağa cemaa-
tinin lideri Mahmut Usta Osmanoğlu ve eşi
de hacca gitti.
Erbakan, RP'liler ıle Dışişleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller tarafın-
dan yolcu edildi.
Erbakan. Asya ve Afrika ziyaretlennin
çok yoğun ohnası nedeniyle Suudi Arabis-
tan'a gidemediklerini belirtirken bu ülkede
hem din görevini yerine getireceğini hem de
bazı yetkililerle temaslarda bulunacağını
söyledi.
Müslümanlann Kurban Bayramı'nı kut-
layan Erbakan, 23 nisandaki TBMM'nin
özel otunımu nedeniyle 22 nisan günü yur-
da döneceğini, bakan ve millervekillerinin
de dönmesini beklediğini belirtti. Erbakan
gazetecilerin, 25. kez hacca gitmesinin mu-
halefet tarafından eleştirilmesini anımsat-
malan üzerine, "Allah keşke birkaç 25 kez
hacca gitnıek nasip etse. Kendilerine de na-
sipetsiri"dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Recaı
Kutan, Erbakan'ın 25. kez hacca gıtmesını
nasıl değerlendirdığinin sorulması üzerine.
modern dünyada ağır yükün altında olan in-
sanlann dinlenmeye ve rehabilitasyona ih-
tiyacı olduğunu belirterek şunlan söyledi:
"Baalan Fransa'ya gider, bazılan da kayak
yapmak için İsviçre'ye. Sayın Erbakan da
Suudi ,\rabistan'a gidiyor. .\küyü şarj et-
mek için bir imkândır. Her yonericinin yüın
belli zamanmda dinlenmesinin yaran var-
dırr
Kutan. "Erbakan için bu tatil mi" sorusu-
nada, "Biryönüyleöyle'%
yanıtını verdi TB-
MM Başkanvekıli Lİuç Gürkan, Başbakan
Necmettin Erbakan ve çok sayıda milletve-
kilinin bir defadan fazla hacca gitmesini
eleştirerek "Hac yerine getirilmesi gereken
dini bir vecibe ise fiyat avantajma konu edi-
lip bir avanta havasuıa sokulmamalıdır. Bir-
den çok hacca gitme ve bu tür avantalar, üst
üste koyup tek bir hac yaran sağlama gay-
retindendir" dedi.
DSP Eskişehir Milletvekili Cevdet Sehi
de bir kez hacca gitmenin farz olduğu, an-
cak yaklaşık 100 bın Türk ailesinin hacca
gittiği düşünülür ve RP'li Şevid Yümaz'm
daha önce hacda yaptığı propaganda dikka-
te alınırsa bir defadan fazla ve topluca hac-
ca gıdişin şova dönük siyasi rant amacı gü-
den bir hareket olduğu kuşkusunun doğdu-
ğunu söyledi. Selvi, bu durumda hacca gi-
denlerin sevap kazanmak yerine günah ış-
lemış olacaklannı savundu.
İstanbul Universitesi lktisat Fakültesi öğrenci kimliğimi
kaybettim. Hükümsüzdür.
BAR1Ş K.4RCIOĞLU
Belediye otobüsleri çarpıştı
İstanbul Haber Servisi - İstanbul
Fatih'te duraktan yolcu alan İETT
otobüsüne. arkadan gelen başka
bir otobüsün çarpması sonucu 12
kışı yaralandı.
Unkapam otobüs durağında Ve-
li Aydm yönetimindeki Vezneciler-
Beşıktaş hattında çalışan 92111 se-
fer sayılı İETT otobüsü. duraktan
yolcu alan Burhan Sevdik'in kul-
landığı Yenikapı-Mecidiyeköy
hattında çalışan 34 BJL 71 plaka-
lı otobüse arkadan çarptı.
Kazada, otobüste bulunan Ay-
nurMeriç(20), SemaGöriicü(2()).
Semra Aytepe (23). Esra Ciroğlu
(22). Müie Genç (23), Yesim Neiş
(22), thsanRüzgar(56). ŞuleKa-
ran (20), Beyza Toksoy (20). Me-
Bke Fora (20). Nebiye Yemse (20)
ve Fatma Girik (20) adlı yolcular
hafif yaralandılar.
Yaralılar, Haseki ve Özel Aksoy
Hastanesi'ne kaldınldılar.
'Ağca Türkiye'ye dönecek'
ROMA(AA)- İtalya'nm Ancona
kentindeki Montecuto Hapishane-
si'nde Papa II. Jean PauTe suikast
suçundan müebbet hapis yatan es-
kı terörist Mehmet Ali Ağca'nın
avukatı Marina Magistreui müvek-
kılinın her şart altında Türkiye'ye
dönmek zorunda olduğunu söyle-
di.
Avukat Magistrelli, şu an Ağca
adına iki yasal girişimi olduğunu;
birinin Italyan Cumhurbaşkanı Os-
car Luigi Scalfaro'ya yapılan af ta-
lebı. dığerinın de Türk Adalet Ba-
kanlığı'na yapılan iade taiebi oldu-
ğunu söyledi.
Avukat Magistrelli, Mehmet Ali
Ağca'nın sağlık durumunun ıyi ol-
madığını ve akciğerlennden tedavi
gördüğünü söyledi. Ağca'ya Al-
parslan Türkeş'in ölüm haberini
kendisinin bildirdiğini kaydeden
avukat, eski terönstin. Türkeş'i ta-
nımadığını ifade ettiğini söyledi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
H Baştarafi 7. Sayfada
97/172 sayılı evrakı çıkardı, "Sayın Balbay, hakkı-
nızda Başbakan Necmettin Erbakan 'ın şikâyet baş-
vurusu var. Yayın yoluyla hakaretten..." dedi.
Konu, 5 şubat tarihli "BirSincan Olayının..." baş-
lıklı yazı. Erbakan dilekçede, yazının şu bölümünün
altını çizmiş:
"Erbakan yüzsüzlüğü ele aldı bağınyor:
- Beni geveze basının figüranı yapmayın."
Hoca dilekçede, "yüzsüzlük"sözcüğünün kendi-
sine hakaret olduğunu söylüyor.
Savcılıkla işimi bitirdikten sonra gazeteye geldim.
5 şubat tarihli yazıyı bir kez daha okudum...
Hoca çok haklı...
Kendime çok kızdım. Ben, Erbakan gibi bir kişi-
ye nasıl olur da yüzsüz derim?..
Şöyle bir sıraladım, Erbakan'ın kaç yüzü var di-
ye... Ikiyle başladım, onlu rakamlara gelince dur-
dum... ipin ucu kaçacak...
Önceki dönemleri bir kenara bırakalım, sadece
son bir yıl bile, Erbakan'ın ne kadar yüzünün oldu-
ğunu gösterir...
Yakından başlayıp gerıye doğru gıdelim...
Israil Dışişleri Bakanı David Levi'ye karşı basın
önünde hiddeti burnunda gemli tay, kapalı kapılar
ardında özel ballı demli çay...
Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından bir
gün "Cumhuriyeti inananlar kurdu, ayağınızı denk
alın", bir gün "Komutanlaha büyük bir uyum için-
deyiz, iki binlere gidiyoruz sağlacakla kalın"...
Komutanlara bir gün "Paşam ne güzel buyurdu-
nuz, ruhumu doyurdunuz", bir gün "Size bu pazar-
da yer yok. Çekin gidin ekşimiş yoğurdunuz"'...
Kendi seçmenine karşı tam bir Amerika-Batı düş-
manlığı:
"Ey Amerika, ayağını denk al, adil düzen geli-
yor... Batı zihniyetiniyok edeceğiz..."
Bu ülkelerin büyükelçilerine karşı malum boşbo-
ğazlığı:
"En rahat bizimle çalışırsınız. Biziyakın zamanda
Birieşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne üye yapa-
caksınız..."
ANAYOL döneminde, Türkiye'nin en tehlikeli ki-
şisi, "Batı uşağı", "gavur gelini" Tansu Çiller...
DRYP döneminde, en uyumlu vatan evladı kıymet-
li hanımefendi...
Bir yüzdür... İki yüzdür...
1996 kışında, iktidara ulaşmak üzere olduğunu
hissedip Bütün partiler bizimle beraberdir. Seçim-
den önce söylediklehmi unutun. Onlann sırtını sı-
vazlayacağız" diyen Erbakan...
1996 ilkbahannda iktidara ulaşamayacağını an-
layınca ANAYOL'u küvezdeki çocuğa benzetip "Bu
çocukölü ddğâr. Gerekirse fanusü parçaîaratariz"
diyebilecek kadar insanileşen Erbakan...
Muhalefette Çekiç Güç için "Bağımsızlığımıza
tehdittir. Defolup grtmel/d/r. Ey Demirel bunu uza-
tıyorsun ama hesap vereceksin" diye Erbakan...
Iktidarda, Çekiç Güç'ün ne kadar lazım olduğu-
nu anlatmak içın basına kapalı oturum düzenleyen
Erbakan...
Devletin öteki organlanndan olumsuz işaretler al-
dıkça. "Egemenlikkayıtsızşartsızmilletindir. Bakın,
kayıtsız şartsız, diyor. Sen kim oluyorsun?" diye
yüklenen Erbakan...
Halk, icraatlara ilişkin toplu gösteriler yapmaya
başlayınca, "Sen sus. Yüzde üçsün. Konuşmaya
hakkın yok" diyecek kadar demokratlaşan Erba-
kan...
Hoca bugün 25. kez hacca gidiyor. Bu kadar gös-
teriş meraklısı bir kişi, hiç yüzsüz olur mu?
Hay benim bilgisayanma virüs soksun...
Ben nasıl böyle bir hata yaptım! Çıldıracağım...
Bir yüzdür... İki yüzdür... Üç yüzdür...
KKTC DE TALİP OLDU
Manavgat suyu
paylaşılamıyor
ANKARA (UBA) - Hükü-
met, Manavgat suyunun ki-
me ve nasıl verileceği konu-
sunda henüz net bir karar ve-
remezken KKTC de Manav-
gat suyu istediğini Ankara'ya
duyurdu.
Mart ayı sonunda ihale sü-
recinin ilk aşaması tamamla-
nan Manavgat suyuna, şu ana
kadar üç firma teklif verdi.
Suyun işletılmesı korfusunda
KKTC ve bölgedeki tunstik
belediyeler devreye girerken
Manavgat suyunun Libya ya
da Israil'e satıhnası konusu-
nun ise şimdilik zora girdiği
belirtiliyor.
Milli Güvenlik Kurulu
toplantısında da suyun KK-
TC'ye verilmesi konusunda
hassasiyetle durulurken KK-
TC'de susuzluk ve buna bağ-
lı olarak kuraklığm ciddi bo-
yutlara ulaşması da hüküme-
ti karar almada zorluyor.
KKTC'nin Güzelyurt böl-
gesindeki tek su kaynağının
kapasitesinin 30 milyon ton,
buna karşıhk harcanan suyun
yıllık 45 milyon ton olduğu-
nu kaydeden yetkililer, şunla-
n söyledi: "Ancak, kapasite
üstü kullanma nedeniyle Gü-
zelyurt'taki bu kaynaktan el-
de edilen su tuzlanmakta ve
kullanılamaz hale gelmekte.
Su konusunda Kıbns Rum
kesimine bağunfa olmak iste-
meyen KKTC yönetimi, Ma-
navgatsuyunu resmen istedi."
REFAHYOL hükümetı ise
satılan suyun parasının tahsil
edilemeyeceği endişesiyle bu
satışa pek sıcak bakmıyor.
Devlet Su Işleri tarafından
hükümete sunulan raporda,
Manavgat suyu projesinin
1998 yılı başında tamamla-
nacağı. suyun KKTC'ye
100-150 ya da 250 bin tonliık
tankerlerîe satılabileceği, her
seferin de yaklaşık iki günde
bitirileceği bildirildi.
Diyaneften
biHik
genelgesi
ANKARA (ANKA) -
Diyanet Işleri Başkanı
Mehmet Nuri Yıhnaz, va-
liliklere ve müftûlûklere
birer genelge göndererek
kardeşlflc, sevgi ve hoşgö-
rü ortamının korunması
için her türlü önlemin alm-
masını istedi. Kuranıke-
rim'de renk, ırk, cins ayn-
mının reddedildiğini, bu
yönde hadisler de bulun-
duğunu anımsatan Meh-
met Nuri Yıbnaz, "Anaya-
sada befirtilen devletin'la-
ik' nheliğinin vatandaşlar
arasında laik-antilaik gibi
bir ayrıma indirgenerek
tophımkesimlerininbirbi-
rine düşürülmek istenme-
si de maksarhdır" dedi.
Diyanet Işleri Başkanı
Mehmet Nuri Yıhnaz,
Kürt-Türk, Alevi-Sünni
aynmına karşı konulması
gerektiğini de vurguladı.