30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 NİSAN 1997SALI * • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 istanbul Edirne Ç&nakkale Kbcaeti Izmir Manısa Aydm Denızli Y PE Y Y PE PB PB PE 6 11 6 12 15 16 15 12 Sinop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Konya Eskişehir Sıvas Y Y Y Y Y PB PB Y 12 18 19 17 9 12 9 11 Zonguldak Y 10 Antalya PB 15 Kars Adana Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkârı Van PB PB Y B Y Y K K 2ü 19 16 17 14 16 8 8 K 10 Yurdun kuzey ve doğu kesımlen çok bulutlu, Marmara'nın doğusu, Karadenız, Iç Anado- lu'nun kuzeydoğusu, Doğu Anadolu'nun ku- zey ve doğusu ıte Gü- neydoğu Anadolu'nun doğusu yağışlı geçe- cek. Yağışlar yağmur Batı Karadenız'ın ıç ke- sımleri ıte Doğu Anado- lu'nun doğusunda kar şeklınde olacak. Londra Paris Roma Beriin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel PB PB Y Y PB A Y PB 1b 17 19 9 10 25 12 12 Budapeşte Y 12 Münih Atına Mılano Oslo Helsınkı Stockholm Belgrad Viyana Bonn PB PB B B A Y Y PB 19 22 12 2 12 10 9 14 ö^,Taşkent Tatran Kahıre* Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire Y A PB B PB PB PB A / 19 16 14 22 15 23 20 Şam B 18 Aç.k Sıslı B ü l u 1 L k Çok bJİutlu ı Yağmuru Karlı S u l u k a f Gök gurüHfflü G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada Şu manzaralar TV'lerde izleniyor. Adam uzanmış asfalta yatıyor. Saralı veya kalp hastası. Bir işçi emeklisi, maaş kuyruğunda banka öniinde ölmüş, üzerine gazeteier örtülü. Dönüp bakan yok! On beş - yirmi yıl önce böyle miydik? Bu denli duyarsız, tepkise miydik?.. Ne oldu bize? Ya halkımızın temsilcileri? Toplumdaki duyarsız- lık gıderek siyasetçilere de bulaşıyor. Ya da tersi, si- yasetçilerdekıduyarsızlıktoplumasiniyor. Ülke, RE- FAHYOL'la ıçinaen nasıl çıkacağımızı kestiremedi- ğımiz bir yolda ilertiyor. Kuşku yok; çözüm, parlamentodan geçiyor. "Sa- bııia beklememız" öğütlenıyor. Parlamento aracılığıyla selamete çıkabilmek içın anahtar durumunda olan DYP'de "birpatlama bek- lentısi" dalga dalga yayılıyor. Ve kurban olduğum siyaset, bayrama girıyor. Bayramdan önce "olumlu 'birşeyler' oluşacağı- nı" umanlar, parlamentoda başlayacak çözüm ara- yışlarının en azından on gün tatıle çıktığının artık bi- lincinde. Umutlar başka bahara kalıyor. Oysa, Refahlılar ne kadar dua etseler, yalvanp ya- karsalar Tann'ya, akrep ve yelkovanlar durmuyor. Hızla 20 nisanla 30 nisan arasındaki önemli olayla- ra doğru koşuyor. 26 nısanda toplanacağı söylenen MGK'ye. Ge- nel Sekreter Orgeneral llhan Kılıç'ın, "28 şubat ka- rariannın ne ölçülerde uygulandığım" irdeleyen bir rapor sunacağı bildiriliyor. Sorular, sorular •28 şubattan iki ay sonra 18 maddelik öneri pa- keti üzerinde görüşmeler, kuşkusuztartışmalaraçıl- ması bekleniyor. Takkeli yine "içeride suspus " olup her söylenene lebbeyk diyecek mi, yoksa "dışan- da" tam tersine söylemlerle kafalan mı kanştıracak? Şaibe Hanım, askerleri "memnun edebilmek için" hangı manevralara girişecek acaba? Bu nok- tada bir anımsatma yapmadan geçmeyelim: Şa- ıbe'nin kısıtlı bir grupla "kimi generalleh emekliye ayırmayı planladığı" ve bu planın "birisi tarafından" kâğıda dökülüp Genelkurmay'la Cumhurbaşka- nı'na gönderildiği, artık -DYP'nin yalanlamalarına karşın- kesinlik kazanıyor. Biliyoruz, doğrulan yanıtlamaz, ama yazar ya da sıyasetçı bıri çıkar, Şaıbe'ye şu soruları sorabilir: (B) planı diye adlandırdığınız generalleri emekli yoluy- la "fasfiye'yi içeren iki sayfalık yazı "bir yerlerde" önünüze konuldu mu konulmadı mı? Böyle birdav- ranışa karşı nasıl tepki gösterdiniz? Şöyle yanıtlar verebılirsiniz: (a) Yazılanı okuyup yalan diye karşt- lacfığınızı söyteyebilirsiniz. (b)'Okumadan yalan ol- duğunu ifade ettiğinizi duyurabilirsiniz. Kuşkusuz; yıllardıryazdıklarımız; Şaibe'nin "kol- tuk uğruna yapmayacağı şey olmadığı" her çevre- de vurgulanryor. Bugünlere nasıl geldiğimiz, ayn bir konu, ayrı bir sorun. REFAHYOL'un çökmemesi için Şaibe elinden ne geliyorsayapmayı sürdürecek. Hemen her gün "re- zaletin bini bir para". Umurunda bile değil Şa- ibe'nin. 'Hac şovu ekranlara taşındı. Ilk kez havaalanla- rında bâkan milletvekili, ola ki başbakan, ihramla- ra bürünerek uçağa biniyor. Kamu personeli sınavlarında inkılap tarihi alanın- daki sorular kaldırılıyor. Talim Terbiye'nin, Atatürk Şiırleri Antolojisi'ndeki kimi şiirleri "aşırı övücü" diye çıkardığı bildiriliyor. Arafat'ta kürsü bulacağı söylenen Takkeli TC Başbakanfnın konuşmasını Islamı kesimin sadık özel TV'leri "naklen vermeye" hazırlanıyor. Şaibe'de çıt yok! REFAHYOL gıder diye sağda solda... Umut ganı! Maşallah, maşallah... Emeklîlerin maaş çilesine çözüm AıNKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Memur emekli maaşlannın. Ziraat Bankası dışındaki tüm bankalar kanalıyla ödenmesi için çalışma başlatıldığı bildirildi. Maliye Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, emeklilerin maaş kuyruğu çılesinın sona srrnesi içın aylık ademelerinde tüm bankalann aracı banka olarak hizmet vermesinin planlandığı belirtilerek, "Emekli SandığTndan ayük almakta olan emekli, dul ve yetimlerin maaş ödemeleri sırasında karşılaştıklan sıkuıu ve yakınmaların ortadan kaldınlabilmesL, banka önlerindeki yığılmalann giderilebilmesi amacıyla yeni bir ödeme sistemi üzerinde çalışmalar yapılmaktadır" denildi. OYS CEVAP ANAHTARI MATEMATİK 1- 2- 3- 4 5- 6- 7- 8- 9- 10- 11- 12- 13- |4 15- 16- 17- 18- 19- 70- E C D C A A B D D C D A E C C A B C C B 21- 22- 23- 24- 25- 26- 27- 28- 29- 30- 31- 32- 33- 34- 35- 36- 37- 38- 39- 40- B E C A C B B C A C E B E C B D D C D C 41- 42- 43- 44- 45- 46- 47- 48- 49- 50- 51- 52- D D D D C D B A E E D E sınırı 74 milyon ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Kamu-Sen'ın yaptığı araştırmaya göre, 4 kişilik bir ailenm yoksulluk sının mart ayında 74 milyon 436 , biıt liraya yükseldi. Araştırmada, yılbaşından itıbaren asgari geçım standardında yüzde 18.32'lik bir artışın olduğu saptanırken; 4 kişilik bir ailenin temel gıda maddeleri için de 24 milyon 720 bin lira harcama yapması gerektiği belirlendi. Özden: Kimse lıııkııkıııı iistünde değil • Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, partilerde lider sultası olduğunu, partilerin muhalefetteyken açtıklan davayı iktidara gelince beğenmediklerini savundu. İstanbul Haber Servisi - Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Ozden. anayasal ılkeler ve ulusal ılkelerin bir bütün olduğunu, devletı hukuksuz. hukuku da devletsız bırakmamak ge- rektiğıni belirterek "Hukuku,yargıyı,adaletisay- mayaniar "Halka hizmet. hakka hızmettır'lafinin arkasınasığınmasınlar. Hukuk devletinin olduğu yerde hiç kimse Anayasa Mahkemesi'nin karar- lannı sav saklayamazveyargı kararianıun üzerin- de değildir " diye konuştu. Özden, Anayasa Mahkemesi'nin 35. kuruluş yıldönümü nedeniyle Anayasa Mahkemesi ve Marmara Cniversitesi Hukuk Fakültesi'nin or- taklaşa düzenlediği Anayasa Hukukçulan Top- lantısı'na katıldı. Özden. toplantıda yaptığı ko- nuşmada, dıni kullanıp ülkeyi 70 yıl öncesine gen götürmek isteyenlenn bulunduğunu ıfade ederek "Bu boş yere zaman kaybıdır. Yazık olu- yor bize, biz bunlara layık değiliz. Laiklik evren- sel bir ilke, anayasal bir nitetik ve anayasal bir kav- ramdır" dedi. Özden, Atatürk'ün Türkıye'yi sa- dece askeri bir savaş değil. bir medeniyet savaşı vererek kurduğunu; Türkiye'de yaşayan Müslü- manlann. dünyanın her yenndeki Müslümanlar- dan daha özgûr olduklannı belirterek insanlann anayasayı beğenmeseler bile ona uymakla yü- kümlü olduklannı söyledi. Özden. çetelerden söz ediliyorsa. insanlann can güvenligı yoksa, siyasi kadrolaşmalar ve gö- revden almalar yaşanıyorsa hukuk devletinden Yekta Güngör O/den, Anayasa Mahkemesi'nin 35. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen toplantıda yaptığı ko- nuşmada. çetekrden söz ediliyorsa, insanlann can güvenliği yoksa, siyasi kadrolaşmalar ve görevden almalar yaşa- nıyorsa hukuk devletinden söz edilemeyeceğini belirttL (Fotoğraf: KÜBlLAY TUNTÜL) söz edilemeyeceğını belirterek adaletin ideolojı- sinin yalnızca adalet olduğunu vurguladı. Özden. "Hukukdevletininolduğunu da.olma- dığını da söyleyemem. Özlediğimiz, hukuk devle- tidir. Anayasa Mahkemesi üyelerini kim seçerse seçsin, bizi seçenlere diyet borcumuz yoktur. A- ma insanlar önce işleyişi bilip sonra eleştirsinler. Öğüt vermek kolay. örnek oimak zordur'* dedi. Özden, partilerde lider sultası olduğunu. partıle- nn muhalefetteyken açtıklan davayı iktidara ge- lince beğenmediklerini savunarak şöyle devam etti: "Devlet kimsenin babasının malı. çiftliği çöplüğü değildir. Günümüzde padişahhğa öze- nenler var. Hk Meclis'tc kafasında sank olanla- ruı beyinleri aydınlıktı. şimdi ise kafasının içine sank takanlar \ ar. Laikliği savunmak siyaset yap- mak değildir. Demokrashi partiler \c seçimier- den ibaret görmemek gerekir. Hukuk devleti her istediğini yapamayan devlettir. Türkiye'nin yü- rekli savcılara, yargıçlara ih- tiyacı var, iktidara göre deği- şenlere değil. Ben de bu ana- yasayı savunmuyorum ama uyguluyorum. Susnıak sanık- lann hakkıdır, hukukçulann değü." MÜ Rektörü Prof. Dr. Ömer Faruk Babrel ve Hu- kuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fehim Üçışıkda yaptıkla- n konuşmalarda Anayasa Mahkemesfnın kararlannı övdüler ve mahkemenin sı- yasal iktidarlarla ters düşü- yormuş gibi gösterilmeye ça- lışılmasını eleştirdiler. 1961 Anayasası Komisyo- nu üyesi Prof. Dr. Bahri Sav- cı da Anayasa Mahkeme- si'nin Türkiye'nin demokra- tıkleşme sürecinde görevinı yerine getirdifini söyledi. Savci, "Türtdye, Anayasa Mahkemesi'ni bcnimsemiş ve özümsemiştir. Hiçbir güç bu kurumu yolundan ala- maz" dedi. Prof. Çağatay: Türklerin haccı geçersiz YUSUF ÖZKAN "TBMM tarihınde ilk kez 5 bakan ve 60'tan fazla milletvekilinin hacca git- mesinin yankılan sürerken, Başbakan Erbakan da bir grup milleUekıli, ıle dün 25. kez "hacı" olmak için Mek- ke'ye gitti. tlahiyatçılar, Erbakan ve bazı RP'lilerin birden fazla hacca git- mesinı "nafileten hac" diye değerlen- dınrken, Çağatay. yenı bir tartışmayı başlattı. Çağatay, birden fazla hacca gitme- nın bir önemi olmadığını belirterek bunun Araplara ekonomık katkı dı- şında fazla bir yaran olmayacağına ışaret etti. Çağatay. her çocuğun binlerce do- lar borçla doğduğu Türkiye'de yurttaş- lann hacıhklannın geçerlı olmadığını da söyledi. Haccın. tüm gereksınim- .ANKARA - Başbakan Necmettin Erbakan'ın 25. kez yaptığı hac yolcu- luğuna tepkiler sürerken. ODTÜ ve Anadolu Universitesi öğretim üyele- rinden ilahiyatçı Prof. Dr. NeşetÇağa- tay, yenı bir tartışmayı gündeme ge- tirdi. Çağatay, Türkiye'den hacca giden yurttaşlann hacılığının geçerli olma- dığını öne sürerek "Türk devleti borç- lu olduğu için,zengini de gitse kabul ol- maz. Ülke yoksulken gidip orada pa- ra saçıyorlar'' dedi. Çağatay, Erba- kan'ın 25. kez hacca giderek "göste- riş'" yaptığını belirtırken mılletvekıl- lerinın hacca gitmesının farz olmadı- ğını söyledi. Fezleke çekmeeede kaldı • Baştarafi 1. Sayfada • yasada böyle bir yetkisi olmamasma karşın "inceteme- ye aldığmı" açıkîayan Başbakanhk Müsteşarı Kadri Kesldn'in hacca gitmesi nedeniyle bayram sonuna ka- dar bu konuda bir gelişme beklenemeyeceği belirtildi. Meclis başkanhğına gönderümedi TBMM Başkanı Mustafa Kakmii'nin, Susurluk ko- misyonu raporunun tüm eklerinin başkanlığa sunulması durumunda fezlekenin de dolaylı olarak kendilerine ulaş- mış olacağını, bu durumda da Başbakan'dan prosedürü tamamlamasını isteyeceğini açıklamasına karşın, arasm- da fezlekenin de bulunduğueUerin Meclis Başkanlığı'na gönderümemesidikkatçekti. Komisyonun RP"li Başka- nı Mehmet Elkatnuş m kasıtlı olarak ekleri Meclis Baş- kanlığı'na göndermediği ileri sürüldü. Elkatmış'm hac- ca gitmesi, fezlekenin dolaylı olarak da olsa TBMM Baş- kanhğı'na ulaşmasını ve Kalemli'nin, Başbakan'dan fez- lekenin durumunu sormasmı da geciktirdi. Fezleke kria sürecek t Haccm tamamlanması ve Kurban BayramTndan son- ra Meclis'in yeniden çalışmaya başlamasryla birlikte fezleke krizinin tınnanması bekleniyor. Başbakan'm tikn ısrarlara ve TBMM Başkanı Kaiem- li'nin talebine karşın fezlekenin Meclis'e göndermeme- si durumunda, muhalefet partilerinin, konuyu soruştur- ma önergesine dönüştürebileceği ya da Başbakan hak- kında bir gensoru önergesi verebileceği belirtildi. lerin karşılanması ve yükümlülüklerin yerine getirilmesınden sonra artan pa- raylagerçekleştırilmesininemredildi- ğini anımsatan Çağatay, Türkiye'nin dış borcunun yüksekliğine dikkat çe- kerek "Tiirkdevleti borçlu olduğu için giden insan zengin de olsa hacılığı ge- çerli değiL İ'Ikede bir sürü sorun \ar- ken. gidip orada alün saçıyortar" diye konuştu. Çağatay, ibadetın gizlihğine de dik- kat çekerek Erbakan'ın, dinı sıyasete alet ettığını kaydetti. Çağatay. millet- vekıllenne bir kere bile hacca gıtme- nin farz olmadığını savunarak "Sen milletvekilisin. bu halkın oyuyla seçili- yx)rsua 400 mihon lira maaşahyorsun. Senin görevin burada. Hacda ne işin var? Sen önce buradaki görevini yeri- ne getir, vatandaşın derdine çare ol" görüşünü dile getırdi Çağatay, bazı kesimlerin "hacı"lığı ticari unvan ola- rak kullandıklannı belirtti. Diyanet Işleri Başkanlığı yetkilile- n ise Türkiye'nin borcu ile ülkede ya- şayan insanlann borçlannın bir rutu- lamayacağını belirterek Türklerin ha- cıhğının geçerlı olduğunu savundular. Diyanet yetkilileri, dinen her Müslü- manın "ömründe bir defa" hacca git- mesi gerektığıni bildırerek "Dünyada borcu olmayan ülke yok. Her ülkenin borcu var. Eğer bir ülkede mülkiyet hakkı varsa, kişi de o mülkiyeti kullan- mak durumunda ve devlet de gerekli müsaadeyi veriyorsa. bu konuda bir engel olamaz. Hac geçerlidir" görüşü- nü dıle getırdiler. Erbakanlar Mekke'de ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Necmettin Erbakan, 25. kez "hacı" olmak üzere gittiği Mekke'ye eşi. çocukla- n, damadı, torunlan. kardeşi ve yeğenı ile onlann eşlerini de götürdü. Erbakan ve akrabalan, korumalan ile Başbakanhk görevlileri için uçakta 25 kişi- lik yer aynlırken RP Gnıp Başkanvekilleri Saüh Kapusuz, Temel Karamollaoğlu. RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Llucak. dev- let bakanlan Nevzat Ercan ve Teoman Rıza Güneri de aynı uçakla hacca gıtti. Erbakan'ın uçağıyla İsmail Ağa cemaa- tinin lideri Mahmut Usta Osmanoğlu ve eşi de hacca gitti. Erbakan, RP'liler ıle Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller tarafın- dan yolcu edildi. Erbakan. Asya ve Afrika ziyaretlennin çok yoğun ohnası nedeniyle Suudi Arabis- tan'a gidemediklerini belirtirken bu ülkede hem din görevini yerine getireceğini hem de bazı yetkililerle temaslarda bulunacağını söyledi. Müslümanlann Kurban Bayramı'nı kut- layan Erbakan, 23 nisandaki TBMM'nin özel otunımu nedeniyle 22 nisan günü yur- da döneceğini, bakan ve millervekillerinin de dönmesini beklediğini belirtti. Erbakan gazetecilerin, 25. kez hacca gitmesinin mu- halefet tarafından eleştirilmesini anımsat- malan üzerine, "Allah keşke birkaç 25 kez hacca gitnıek nasip etse. Kendilerine de na- sipetsiri"dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Recaı Kutan, Erbakan'ın 25. kez hacca gıtmesını nasıl değerlendirdığinin sorulması üzerine. modern dünyada ağır yükün altında olan in- sanlann dinlenmeye ve rehabilitasyona ih- tiyacı olduğunu belirterek şunlan söyledi: "Baalan Fransa'ya gider, bazılan da kayak yapmak için İsviçre'ye. Sayın Erbakan da Suudi ,\rabistan'a gidiyor. .\küyü şarj et- mek için bir imkândır. Her yonericinin yüın belli zamanmda dinlenmesinin yaran var- dırr Kutan. "Erbakan için bu tatil mi" sorusu- nada, "Biryönüyleöyle'% yanıtını verdi TB- MM Başkanvekıli Lİuç Gürkan, Başbakan Necmettin Erbakan ve çok sayıda milletve- kilinin bir defadan fazla hacca gitmesini eleştirerek "Hac yerine getirilmesi gereken dini bir vecibe ise fiyat avantajma konu edi- lip bir avanta havasuıa sokulmamalıdır. Bir- den çok hacca gitme ve bu tür avantalar, üst üste koyup tek bir hac yaran sağlama gay- retindendir" dedi. DSP Eskişehir Milletvekili Cevdet Sehi de bir kez hacca gitmenin farz olduğu, an- cak yaklaşık 100 bın Türk ailesinin hacca gittiği düşünülür ve RP'li Şevid Yümaz'm daha önce hacda yaptığı propaganda dikka- te alınırsa bir defadan fazla ve topluca hac- ca gıdişin şova dönük siyasi rant amacı gü- den bir hareket olduğu kuşkusunun doğdu- ğunu söyledi. Selvi, bu durumda hacca gi- denlerin sevap kazanmak yerine günah ış- lemış olacaklannı savundu. İstanbul Universitesi lktisat Fakültesi öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. BAR1Ş K.4RCIOĞLU Belediye otobüsleri çarpıştı İstanbul Haber Servisi - İstanbul Fatih'te duraktan yolcu alan İETT otobüsüne. arkadan gelen başka bir otobüsün çarpması sonucu 12 kışı yaralandı. Unkapam otobüs durağında Ve- li Aydm yönetimindeki Vezneciler- Beşıktaş hattında çalışan 92111 se- fer sayılı İETT otobüsü. duraktan yolcu alan Burhan Sevdik'in kul- landığı Yenikapı-Mecidiyeköy hattında çalışan 34 BJL 71 plaka- lı otobüse arkadan çarptı. Kazada, otobüste bulunan Ay- nurMeriç(20), SemaGöriicü(2()). Semra Aytepe (23). Esra Ciroğlu (22). Müie Genç (23), Yesim Neiş (22), thsanRüzgar(56). ŞuleKa- ran (20), Beyza Toksoy (20). Me- Bke Fora (20). Nebiye Yemse (20) ve Fatma Girik (20) adlı yolcular hafif yaralandılar. Yaralılar, Haseki ve Özel Aksoy Hastanesi'ne kaldınldılar. 'Ağca Türkiye'ye dönecek' ROMA(AA)- İtalya'nm Ancona kentindeki Montecuto Hapishane- si'nde Papa II. Jean PauTe suikast suçundan müebbet hapis yatan es- kı terörist Mehmet Ali Ağca'nın avukatı Marina Magistreui müvek- kılinın her şart altında Türkiye'ye dönmek zorunda olduğunu söyle- di. Avukat Magistrelli, şu an Ağca adına iki yasal girişimi olduğunu; birinin Italyan Cumhurbaşkanı Os- car Luigi Scalfaro'ya yapılan af ta- lebı. dığerinın de Türk Adalet Ba- kanlığı'na yapılan iade taiebi oldu- ğunu söyledi. Avukat Magistrelli, Mehmet Ali Ağca'nın sağlık durumunun ıyi ol- madığını ve akciğerlennden tedavi gördüğünü söyledi. Ağca'ya Al- parslan Türkeş'in ölüm haberini kendisinin bildirdiğini kaydeden avukat, eski terönstin. Türkeş'i ta- nımadığını ifade ettiğini söyledi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY H Baştarafi 7. Sayfada 97/172 sayılı evrakı çıkardı, "Sayın Balbay, hakkı- nızda Başbakan Necmettin Erbakan 'ın şikâyet baş- vurusu var. Yayın yoluyla hakaretten..." dedi. Konu, 5 şubat tarihli "BirSincan Olayının..." baş- lıklı yazı. Erbakan dilekçede, yazının şu bölümünün altını çizmiş: "Erbakan yüzsüzlüğü ele aldı bağınyor: - Beni geveze basının figüranı yapmayın." Hoca dilekçede, "yüzsüzlük"sözcüğünün kendi- sine hakaret olduğunu söylüyor. Savcılıkla işimi bitirdikten sonra gazeteye geldim. 5 şubat tarihli yazıyı bir kez daha okudum... Hoca çok haklı... Kendime çok kızdım. Ben, Erbakan gibi bir kişi- ye nasıl olur da yüzsüz derim?.. Şöyle bir sıraladım, Erbakan'ın kaç yüzü var di- ye... Ikiyle başladım, onlu rakamlara gelince dur- dum... ipin ucu kaçacak... Önceki dönemleri bir kenara bırakalım, sadece son bir yıl bile, Erbakan'ın ne kadar yüzünün oldu- ğunu gösterir... Yakından başlayıp gerıye doğru gıdelim... Israil Dışişleri Bakanı David Levi'ye karşı basın önünde hiddeti burnunda gemli tay, kapalı kapılar ardında özel ballı demli çay... Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından bir gün "Cumhuriyeti inananlar kurdu, ayağınızı denk alın", bir gün "Komutanlaha büyük bir uyum için- deyiz, iki binlere gidiyoruz sağlacakla kalın"... Komutanlara bir gün "Paşam ne güzel buyurdu- nuz, ruhumu doyurdunuz", bir gün "Size bu pazar- da yer yok. Çekin gidin ekşimiş yoğurdunuz"'... Kendi seçmenine karşı tam bir Amerika-Batı düş- manlığı: "Ey Amerika, ayağını denk al, adil düzen geli- yor... Batı zihniyetiniyok edeceğiz..." Bu ülkelerin büyükelçilerine karşı malum boşbo- ğazlığı: "En rahat bizimle çalışırsınız. Biziyakın zamanda Birieşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne üye yapa- caksınız..." ANAYOL döneminde, Türkiye'nin en tehlikeli ki- şisi, "Batı uşağı", "gavur gelini" Tansu Çiller... DRYP döneminde, en uyumlu vatan evladı kıymet- li hanımefendi... Bir yüzdür... İki yüzdür... 1996 kışında, iktidara ulaşmak üzere olduğunu hissedip Bütün partiler bizimle beraberdir. Seçim- den önce söylediklehmi unutun. Onlann sırtını sı- vazlayacağız" diyen Erbakan... 1996 ilkbahannda iktidara ulaşamayacağını an- layınca ANAYOL'u küvezdeki çocuğa benzetip "Bu çocukölü ddğâr. Gerekirse fanusü parçaîaratariz" diyebilecek kadar insanileşen Erbakan... Muhalefette Çekiç Güç için "Bağımsızlığımıza tehdittir. Defolup grtmel/d/r. Ey Demirel bunu uza- tıyorsun ama hesap vereceksin" diye Erbakan... Iktidarda, Çekiç Güç'ün ne kadar lazım olduğu- nu anlatmak içın basına kapalı oturum düzenleyen Erbakan... Devletin öteki organlanndan olumsuz işaretler al- dıkça. "Egemenlikkayıtsızşartsızmilletindir. Bakın, kayıtsız şartsız, diyor. Sen kim oluyorsun?" diye yüklenen Erbakan... Halk, icraatlara ilişkin toplu gösteriler yapmaya başlayınca, "Sen sus. Yüzde üçsün. Konuşmaya hakkın yok" diyecek kadar demokratlaşan Erba- kan... Hoca bugün 25. kez hacca gidiyor. Bu kadar gös- teriş meraklısı bir kişi, hiç yüzsüz olur mu? Hay benim bilgisayanma virüs soksun... Ben nasıl böyle bir hata yaptım! Çıldıracağım... Bir yüzdür... İki yüzdür... Üç yüzdür... KKTC DE TALİP OLDU Manavgat suyu paylaşılamıyor ANKARA (UBA) - Hükü- met, Manavgat suyunun ki- me ve nasıl verileceği konu- sunda henüz net bir karar ve- remezken KKTC de Manav- gat suyu istediğini Ankara'ya duyurdu. Mart ayı sonunda ihale sü- recinin ilk aşaması tamamla- nan Manavgat suyuna, şu ana kadar üç firma teklif verdi. Suyun işletılmesı korfusunda KKTC ve bölgedeki tunstik belediyeler devreye girerken Manavgat suyunun Libya ya da Israil'e satıhnası konusu- nun ise şimdilik zora girdiği belirtiliyor. Milli Güvenlik Kurulu toplantısında da suyun KK- TC'ye verilmesi konusunda hassasiyetle durulurken KK- TC'de susuzluk ve buna bağ- lı olarak kuraklığm ciddi bo- yutlara ulaşması da hüküme- ti karar almada zorluyor. KKTC'nin Güzelyurt böl- gesindeki tek su kaynağının kapasitesinin 30 milyon ton, buna karşıhk harcanan suyun yıllık 45 milyon ton olduğu- nu kaydeden yetkililer, şunla- n söyledi: "Ancak, kapasite üstü kullanma nedeniyle Gü- zelyurt'taki bu kaynaktan el- de edilen su tuzlanmakta ve kullanılamaz hale gelmekte. Su konusunda Kıbns Rum kesimine bağunfa olmak iste- meyen KKTC yönetimi, Ma- navgatsuyunu resmen istedi." REFAHYOL hükümetı ise satılan suyun parasının tahsil edilemeyeceği endişesiyle bu satışa pek sıcak bakmıyor. Devlet Su Işleri tarafından hükümete sunulan raporda, Manavgat suyu projesinin 1998 yılı başında tamamla- nacağı. suyun KKTC'ye 100-150 ya da 250 bin tonliık tankerlerîe satılabileceği, her seferin de yaklaşık iki günde bitirileceği bildirildi. Diyaneften biHik genelgesi ANKARA (ANKA) - Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yıhnaz, va- liliklere ve müftûlûklere birer genelge göndererek kardeşlflc, sevgi ve hoşgö- rü ortamının korunması için her türlü önlemin alm- masını istedi. Kuranıke- rim'de renk, ırk, cins ayn- mının reddedildiğini, bu yönde hadisler de bulun- duğunu anımsatan Meh- met Nuri Yıbnaz, "Anaya- sada befirtilen devletin'la- ik' nheliğinin vatandaşlar arasında laik-antilaik gibi bir ayrıma indirgenerek tophımkesimlerininbirbi- rine düşürülmek istenme- si de maksarhdır" dedi. Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yıhnaz, Kürt-Türk, Alevi-Sünni aynmına karşı konulması gerektiğini de vurguladı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle