Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 MART 1997 CUMARTESİ
8 DIŞ HABERLER
F
eminizm uzun yıllar boyunca erkek egemen dünyada
erkeğe karşı eşitlik savaşımı verdi. Yorucu oldu bu
savaş. Hâlâ da sürüyor. Ancak çok da yol alındı. Önce
seçme hakkı kazanıldı. Sonra yavaş yavaş erkeklerin "av
alanma" politikaya doğru kayıldı. Bugün ise feminizm
özellikle Batı'da hızla dallara aynlıyor. Sorunlannm çoğunu
çözen Batılı feministler post feminizme doğru kayarak arük
kadırı hareketinin kadının kendini ifade etmesi biçimine
dönüşmesini istiyorlar. En yeni akım ise ekofeminizm.
A BD'de ve Avrupa'da tabandan başladı kadın hareketi,
ZA aydmlardan ve hükümetlerden tam destek gördü.
JL A Güçlendi, kurumsallaştı. Hatta kurumsallaşmayı bile
aştı, uzmanhk alanlanna aynldı. Asya ve Afrika'da ise uzun
yıllar sömürge ülkesi olmanın belki de tek avantajını kullandı
kadınlar. Lisan sorunlan olmadığı için Batılı kadm örgütlerinin
desteğini aldılar. lslam dünyası kadınının ise diğer
hemcinslerine oranla işi hep daha zor oldu. Buna karşın güçlü
bir hareketi oldu Müslüman kadmın. ÖZLEM YÜZAK
'Biz kadınız, lıîz de varız
9
K^ADIN HAREKETÎ KURUMSALLAŞMAYI BÎLE AŞTI
ABD'nin feministleri
erkelderikorkutuyorABD'de 1970'li yıllann başında
yaygınlaşan kadın hareketi bugün artık
bütünüyle kurumsallaşmış hatta
uzmanhk alanlanna aynlmış durumda.
Kadın gruplan tek bir konu üzerinde
uzmanlaşıyorlar ve o konuda
çalışmalannı yürütüyorlar.
ABD'de tecavüz konusu ve aile içi
şiddet konulan hala güncel.
Son yıllann kamuoyunu ve kadın
gruplannı en meşgul eden konusu ise
işyerinde kadına yönelik cinsel taciz.
Bu sözün rastgele sarfedilmesi bile
Amerikan erkeklerini korkuyla
titretmeye yetiyor.
Zira, işyerlerinde ve akademik
çevrelerde en ufak imalı bir bakış ya da
söz hemen erkeklerin yargı önüne
çıkmasına neden oluyor.
ABD'nin bir önemli özelliği kadm
hareketlennin hem tabandan hem de
aydın çevrelerden yürütülüyor olması.
Birçok ünıversitede kadın çalışmalan
programlan yürütülüyor.
Kurumsallaşma kadın hareketlennin
ivmesini oldukça kesmiş bir durumda,
ancak George Bush ve Ronald
Reagan'm başkanlık seçimlerini
kazanmasıyla uzun bir süre iktidan
elinde tutan Cumhunyetçiler
döneminde, radikal dinci muhafazakar
gruplann sayılannın hızla artması
özelikle de bu gruplann kurtaja karşı
düşmanca tavırlan kadınlann yeniden
birleşmeye itti.
Uzmanlar günümüz ABD'sinde kadın
hareketlerine ıvme kazandıran en önemli
unsuru kürtaj konusu olarak
tanımlıyorlar. ABD'deki uluslarası
alanda çalışmalar yapan ve kalkınmakta
olan ülkelerin kadınlanna destek veren
pek kadın kuruluşu bulunuyor.
Ömeğın Kadınlar İçin Dünya Fonu
(Global Fund for Women) adındaki
kuruluş, diğer ülkelerin tabanında
çalışmalar yürüten kadın kuruluşlanna
parasal destek veriyor ve projelerine
katkı sağlıyor. ABD'de ve özelikle de
Kanada'da kadının pozitif bilim ve
teknolojide daha fazla temsil
edilebilmesi için kadın gruplan büyük
bir uğraş veriyorlar.
Bu konuda uluslararası koalisyonlar var.
Kanada'da özellikle kız çocuklann bilım
ve teknoloji de uzmanlaşmalanna
yönelik çeşitli programlar ve teşvikler
bulunuyor.
Kadın ve erkeğe biçilen toplumsal roller
ders programlannda değiştirilmeye
çalışılıyor.
EDENSEL GÜÇ FARKIOKULLARDA GÎDERÎLÎYOR
Avrupa'nın kızlarına
Uzak Doğu sporları
Kadınlann özgürlük ve eşitlik mücadelesinde batılılar başı çekiyor.
Örgütlü kadın hareketlennin A\Tupa'da
yaygınlaşması 1970'li yıllann başında
başladı. Erkek egemenliğıne karşı tabanda
başlayan bu hareket en küçük köylerde bile
kadın gruplannın kurulmasına yol açtı.
Kadm hareketınde özellikle 1980'li yıllann
ortalanndan ıtibaren güçlü bir kurumlaşma
başladı. Uzmanlar kurumlaşmanm bu denlı
güçlü olmasının bir nedenini de aynı
dönemde Avrupa'da ekonomık bir refahın
yaşanmasma bağhyorlar. Gerçekten de
milli gelirin sürekli artış gösterdıği bu
ortamda sosyal dev let anlayışı ıçınde bir
çok hükümet kadın örgütlenne büyük
kaynak aktardı. Avrupa kadın hareketi.
bugün artık iyice kurumsallaşmış durumda.
Tabii kurumsallaşmanın olumsuz etkileri de
görüldü. 199O'lı yıllann başında Sovyetler
Birliği'nin çöküşü ıle Avrupa'nın da
ekonomik bir kaosa sürüklenmesi ve bunun
sonucu olarak kadın gmplanna aktanlan
paranın kesılmesi ile anti-feminist hareketın
aynı döneme rastlaması kadın hareketinin
hızinı biraz kesti. Özellikle aile içi cinsel
taciz konusunda şimdiye kadar saklı
tutulmuş açıklamalann en kutsal kurum
olarak kabul edilen aile kurumunu derinden
sarsmasından ürken hükümetler "aile içinde
cinsel taciz yoktur* şeklinde haberler yazan
kadınlara parasal destek verdiler. Bunun da
ötesinde kadm hareketınde yalnızca
Avrupa'ya özgü alanlar var. Örneğin kadın
cınselliğı. Cinsellığin erkekler tarafindan
tanımlandığını ileri süren Avrupah
feministler "Kadm, cinsel ldmHğini kendi
tanımlasın" görüşü ile harekete geçiyorlar.
Öyle kı kadın cınselliği bütün Avrupah
feministler tarafindan çözülmesi ve yeniden
tanımlanması gereken bir konu olarak
kabul görürken, daha muhafakazakar olan
ABD'de yalnızca radikal feministler bu
konuya el atmış durumdalar. Avrupa'daki
kadın hareketleri içinde yine tabandan
başlayıp giderek güçlenen bir diğer konu da
son derece yaygın olan "Kadın erkekle eşit
Bir tek bedensd güç farkı var" olgusunu
kırmak. Kadın gruplannın başanlı lobi
faalıyetleri ve kadınlan örgütlemeleri
sonucu bugün kadınlar ve kız çocuklan
özellikle Uzak Doğu sporlanna yönelmiş
bulunuyorlar. Bu konuya ömek olarak ta
Berlin'de okullarda yalnızca kız
çocuklanna yönelik Uzak Doğu spor
dersleri konması ve seçilen pilot okullarda
öğretilmeye başlanması gösterilebilir.
ABD'de olduğu gibi Avrupa'da da kız
çocuklann teknik alanlara kaydınlması için
çeşitli projeler geliştiriliyor.
Mahallelere kadar yayılan programlarla 18
yaşın altındaki kız çocuklara
marangozluktan, demirciliğe kadar geniş
bir yelpaze içinde kadınlara biçilmış olan
geleneksel mesleklerin dışında meslekler
öğretiliyor.
J~İERKESİNHESABIBAŞKA
Türkiye'de_
feministler
kullanılıyor'Uluslarası kadın hareketleri
içinde ne yazık ki Türkiye'nin
adı pek geçmiyor. BM Kadın
Kalkınma Fonu'nda da görev
almış, Türkiye'deki kadın hare-
ketlerini uluslarası platformlara
yayma girişimini yürüten Kadı-
nın tnsan Haklan Projesi adlı
kuruluşun yetkilileri Pı-
nar ve İpek llkkaracan, Türki-
ye'den uluslararası kadm kuru-
luşlanna herhangi bir talep gel-
mediğini ileri sürüyorlar.
Pınar ve tpek tlkkara-
can, "Türkiye'de kadın hare-
keti 3 akimın, milliyetçi-
lik, dincilik ve Kemalizmin et-
kisi altında. kadının yalnız-
ca kadın olarak haklan-
nın korunmasımn mücadele-
sinin veriJemiyor" diyorlar. Bu
yetkililere göre, "Türk feminist-
leri ne yazık ki her üç kesim ta-
rafından da kullanılıyor.
tslam ülkelerinde gide-
rek yaygınlaşan köktendinci-
lik bu ülkelerin pek çoğundaka-
dın hareketlerinde güçlenmele-
re yol açmasına karşın Türki-
ye'de kadın hareketle-
ri tüm enerjilerinı laikliğin ko-
runmasma harcar oldular. ts-
lamcılarda kadını kendi amaç-
lan doğrultusunda kullanıyor-
lar. Türban isebunun en açık ör-
neğı."
8 Marthn isim annesi Clara Zetkin
Neden8Mart? . .
140 yıl önce, ABD'nin Ne<fr York kenti bir
başkaldınya tanık oldu.
8 Mart 1857'de. 40 bin dokuma işçisi kadın,
ağır iş koşullan,
12 saatten fazla günlük iş saati ve düşük
ücretlere son diyerek direniş bayrağını
açtılar. Amerikan polisi ile kadın işçiler
arasvnda o gün çatışma çıktı.
Olaylar sonucu çıkan yangında 154 dokuma
işçisi kadın yaşamım kaybettı.
1910 yılında Alman Sosyal Demokrat
Parti'nin önderlerinden Clara Zetkin
40 bin dokuma işçisi kadının başkaldınsını
unutmayıp. Danimarka'nın Kopenhang
kentinde düzenlenen 11. Enternasyonal'de
8 Mart'ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü
ûlarak kutlanmasıriı söyledi.
1957 yılında ise Birleşmiş Milletler,
8 Mart'ı "Kadın Haklan İçin BM Günü"
olarak kabul etti. 8 Mart böylesi
bir süreçle tüm dünya kadınlannın
kutladığı enternasyonal
bir güne dönüştü.
SYA VEAFRlKA
Somurgecılığın
doğurduğu
kadın hareketi
Müslümanfeministlerşeriatçılann hedefilslam dünyasmda kadının özelliği, yorumu her ül-
keye göre farklılıklar gösteren Kuran'ın kurallan çer-
çevesinde. içinde bulunduğu toplumun gelenekleri-
nin de etkisiyle yogrularak kalıplara sokulması ve yö-
netilmesi. Afrika'nın birçok ülkesinde yaygın ola-
rak kız çocuklara "sünnet" uygulaması diğer Müs-
lüman ülkeleri şaşkınlığı uğratırken, kadının örtün-
mesi ile ılgili fetvalar ülkeden ülkeye farklılıklar gös-
teriyor. lslam dünyasının kadınlan diğer hemcinsle-
rine kıyasla çok daha denn sorunlarla karşı karşı-
ya. Dinın giderek artan oranlarda siyasal yaşamın içi-
ne kaülması ve köktendinciliğin giderek yayılma-
sı ise hem kadının özerklığini hem de insan haklan-
nı bü>ük tehdit altına ahyor.
Kadınlar, sokakta serbestçe dolaşmaktan seya-
hat etme özgürlüğüne, çalışma ve eğitim özgürlüğün-
den. doğanın kendisine verdiği en büyük güçler-
den biri olan doğurganhğınm ve üretkenliğinin so-
rumluluğunu taşıma hakkına bile sahip olamıyor. Ka-
dmın tüm bu baskılarla karşı karşıya olduğu bu or-
tamda bile güçlü kadın hareketleri ve kadın örgütlen-
meleri bulunuyor. Ancak tslam dünyasmdakadın ha-
reketinı Batı'daki kadın hareketlerinden farklı kı-
lan önemli bir özelliği hem hükümetleri tarafin-
dan kesinlikle destek görmemeleri hem de kökten-
dinci gruplann tehdit ve saldınlanna hedef olmala-
rı. Bu nedenle daha da güçlü bir ses çıkarabil-
mek için müslüman toplumlarda kadm hareketle-
ri uluslarası bir dayanışma içinde bulunuyor. Ka-
dm hareketleri içinde en belirgin olanı ise aralann-
da Türkiye'nin de bulunduğu 26 ülke kadını-
nın bir araya gelerek oluşturduklan "İslam yasalan
alünda yaşayan kadınlar" (WUML)kuruluşu. Kuru-
luş bu ülkelerde ve bu ülkelerin dışında yaşayan Müs-
lüman kadınlann sorunlannı ele ahyor ve diğer ör-
gütlerle de temasa geçerek destek sağlıyor. 1984 yı-
lında kurulan kuruluşun bugün dünya çapında güç-
lü bir ıletişım ağı bulunuyor. Bu kuruluş radikal is-
lamcı gruplann özelilkle de Hizbullah'ın ölüm teh-
ditleri altında faaliyet gösteriyor.
Erkelderin6
av alanuuv doğru
Parlamentoda kadm yüzdesi
Politika deymce ilk akla
gelen "para w güç." Her iki
unsur da yüzyıllar boyunca
erkek egemenliğinde olduğu
için doğal olarak politika da
şimdiye kadar erkeklere öz-
gü "av alanı" niteliğtni konı-
du ve kadınlar bunun dışın-
da bırakıldı.
Seçme hakkını çeşitli mü-
cadelelerden sonra kazanan
kadın bugün siyaset yaşa-
mında kendi alanmı geniş-
letmek için yoğun çaba har-
cıyor. Parlamentolarda ka-
dınlann hem nıtelik hem de
nicelik olarak belli bir düze-
ye ulaştığı ülkelerde bu hak-
kı kazanmalan hiç de kolay
olmadı. Özellikle Kuzey
Avrupa ülkeleri bu konuda
son derece bilinçli bir uğraş
verdiler. Işte birkaç örnek:
isveç'te 1991 seçimlerinden
önce parlamentoda kadın sa-
yısını arttırmak isteyen ka-
dın gruplan son derece güç-
lü lobi faaliyetleri başlattı-
lar. Ülkedeki bütün partiler-
le pazarlığa oturarak bir yan-
dan genış bır ideolojik kam-
panya başlatırken br yandan
da ayn bir kadınpartisi oluş-
tunna tehdidinde bulundu-
lar.
Kadın gruplannın bu giri-
şimi etkili oldu. Başta Sos-
yalist Parti olmak üzere bir-
çok parti kadın kotalannı
yükseltnler.
ABD'de 1985 yılmda De-
mokrat Parti'nin kadm aday-
lannı desteklemek üzere bir
kadının girişimi ile oluştu-
rulan "Emily's List" (Emi-
20. yüzyılın önemli kadın liderleri
Baskaniar:
Arjantin: îsabel Martincz de Peron
Bolivya: Lidia Gueiler
Haiti: Ertha Pascal-Trouillot
trlanda: Mary Robinson
Nikaragua: Violeta Chamorro
Filipmler: Corazon Aguino
Yugoslavya: Milka Planinç
Başbakanlar:
Bangladeş: Halide Ziya Rahman
Kanada: Kim Campbell
Fransa: Edith Cresson
Hindistan: lndıra Gandi
Israil: Golda Meir
Pakistan: Benazir Butto
tngiltere: Margaret Thatcher
ly'nın Lıstesi) adlı bir kam-
panya sayesinde kadın parla-
menterlenn sayısı giderek
artıyor. Dünya nüfusunun
yansını oluşturan kadınlann
parlamentolarda eşit temsil
hakkını istemeleri bugün
Avrupa Konseyi'nin temel
politikalanndan biri. İslam
dünyasmda ise siyasal ya-
şamda kadın, erkeklerin ken-
di amaçlan dogrultusunda
kullandıklan bir araç konu-
munda.
Birçok lslam ülkesinin
parlamentosunda kadınlar
var. Ancak kadınlann parla-
mentoya kabul edilmesi
"göz boyamadan başka bir-
şey değıl". Mısır'da femi-
nistler parlamentodaki ka-
dınlan "sessiz azmlıklar"
şeklinde tanımlıyor.
Zira kadın parlamenterler,
siyaset. din, cinsellik ve ben-
zeri duyarh konularda asla
konuşmuyorlar. Mısır öme-
ği Iran hatta Türkiye için de
geçerli. .
Okyanusya
0 : 15 15 20 26 30
KadntennyüzbesilZj'987 • • 1994
Yeni akım
6
ekofemîrazııı'
Feminist hareketin bir kolu olarak ortaya
çıktı ekofeminizm. Ekofeminizm doğanın
egemenlik altına alınışının, kadınlann ege-
menlik altına ahnmasına bağlı olduğunu ve
her iki egemenliğin de onadan kaldınlma-
sı gerektiğini öne sürüyor.
Kadm ve Dünya adlı ekofeminist kadın
yıllığının yaratıcısı Rus yazar Tatyana Mo-
monova da "Bir kadın olduğuma göre eğer
çevTe kirtenmesi kadınlann sağlığını etkili-
yorsa >cni kuşaklann da sağlığı etkileniyor
demektir. Bizdoğanın >asamasını ve nefes al-
masınıtemel aüyoruz. Yoksafeminizmin an-
lamıkalmaz" şeklinde konuşarak kadm ha-
reketi ile çevre arasındaki bağlantıyı tanım-
lıyor. Kadmın çevre ile içiçe geçmiş oldu-
ğunu ve üretkenlik yapısı gereği doğaya da-
ha saygılı olduğunu ileri süren ekofeminizm
ekonomi teorileri de geliştiriyor. Ekofemi-
nistler. tüketımin gerekli düzeyde yapıl-
masmı ve eşit dağıtımı savunuyorlar ve
kolektifbirüretim öneriyorlar. Ekofeminist-
ler aynca doğayı daha koruyucu bir kalkm-
ma modelinin mücadelesini veriyorlar.
Dînozorlar ve post feminisder
Post modern bir çağda, feminizmin de bir
"post"unun olmaması düşünülemezdi.
Günümüz feministleri mizahi bir bakış
açısına göre dinozorlar ve post feministler
olarak ikiye aynlıyorlar. Pek çoklannca da
feminist saflarda bir TniNa
Atıya da feminizmin yuvasına sızmış bir
casus olarak görülüyor post feministler.
Post feminizmbatılı feministlerin ortaya
attığı bir akım. Batıdafeminizmin
gündeme getirdiği pekçok sorun bugün
halledilmiş durumda.
Batılı feministler ise hareket olarak
kendilerini yenıleyememekten
yakınıyorlar. Post feministlere göre
bugün artık kadm hareketi kadmın
kendini ifade etmesi ve ortayakoyması
biçimine dönüştü. Bir post feminist,
kendi düşüncelerini şu sözlerle yansıtıyor:
-Sürekli savaşıp bir şeylerin kazanılmaya
va ispatianmaya çalışıldığı feminizmden
sonra bu akım Ki okhı." Dinozorlar ise
kadının insan olarak haklannı elde
etmeleri için daha katedecek uzun bir
yollan olduğunu savunuyor ve
feminizmden asla ödün vermıyorlar.
Çoğunluğunu gelişmek-
te olan ülkelerin oluşturdu-
ğu Güney Asya ve Kuzey
Afrika ülkelerinin en
önemli özelliği kadın hare-
ketinin kırsal kesimden
başlaması. En küçük köy-
lerde bile kadm kolektifle-
rinin kurulduğu bu ülkeler-
de kadın hareketleri olduk-
ça güçlü. Köylerde kadınlar
kooperatifler oluşturuyor
ve kendi ürettiklerini kendi-
leri satabiliyorlar. Bu ülke-
lerin en büyük avantajı bir
dönemin sömürge ülkeleri
olduklan için batı lisanının
onlar için sorun olmaması.
Bu ülkelerden kadın ha-
reketleri ile ilgili çarpıcı ba-
zı ömekler ise şöyle:
Hindistan: Kadın hareket-
lennin en güçlü olduğu ül-
kelerden biri. Kadınlann
oluşturduklan SEWA adın-
da ve ünü dünya çapındabir
kuruluş var. Kuruluşun
özelliği kayıt dışı ekonomi-
nin içinde parça başı iş ya-
pan kadınlann oluşturduk-
lan ülke çapında son dere-
ce güçlü ağ. Kuruluşun ka-
dırdann iş başına aldıklan
paranın belli bir standardın
altına düşmemesi ve kadın-
lann becerilerini arttuTna
konulannda son derece ba-
şanh uygulamalan bulunu-
yor.
Pakistan: Pakistan'da kök-
tendinciliğin yükselmesi
kadın hareketine ivme ka-
zandırdı. Bugün siyasal ya-
şam içinde de etkin rol alan
Pakistanlı feminist kadınla-
nn en büyük başanlanndan
biri de ülkeye sırf kadınlara
kredi veren, iş sahibi olma-
lannı destekleyen bankala-
nn kurulmuş olması.
Zimbatrvve: Zimbabvve'nin
bağımsızlık savaşında ka-
dınlann etkin bir katılımı
oldu. Savaş kazanıldıktan
sonra omuz omuza çarpış-
tıklan erkekleri kendilerine
"tamam artık evlerinize"
tavnnı sergilemeye kalkm-
ca bir anda tüm Zimbabwe-
li kadınlar müthişbir örgüt-
lenmeye girdiler ve kesin-
likle tavız vermediler. Bu-
gün kadınakarşı şıddeti ön-
lemek amacıyla bütün köy-
lerinde kadın gruplannın
olduğu Zimbabwe'de ka-
dınlar radikal feminist ulu-
sal programlar hazırlayıp
hükümetekabul ettinyorlar.