27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14ŞBAT1997 CUMA CUMHURİYET SAfFA HABERLER İbPihim Şalıin yint kayıp • VKARA (Cumhuriyet Bürou)- Susurluk soruşarmasını yürüten İstanbl De\let Güvenlik Ma.ikmesi (DGM) Başss'cıliğı'nın hakkında gıyab tutuklama karan ' verdij eski Özel Harekât Daı-ei Başkanvekili - Ibrah-n Şahın kayıplara 'kanşt. Emnıyet • yetkillerinden alınan bilgıy; göre. emniyet güçiei. Şarun'ın önceki gece iörülduğü adreste incelene yaptılar. Polısler adrese bulunan Sinan Yıl(Jnm, Ali Tekin ve Yüce Tekin'ı bilgılenne baş\ırmak üzere gözaltına aldı. Bu kişiler daha sona serbe t bırakıldı. Sefam Tektaş serbest • LICE(AA)- Diyaıoakır'ın Lice ilçesinde 1.5 a\ önce teröristler tarafndan kaçınlan beledıye başkanı Behçet Tek.taş'in kardeji Selam Tektaş serbest bırakıldı. Alınan bilgıye göre Selam Tektaş. Lıce- Bingöl yol aynmında serbest bırakıldı. Selam Tektaş. İlçe Jandarma Bölük K.omutanhğı'na gelerek ifade verdi. Gazeteci Mazhar Aras öldü • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazeteci ve fotoğraf sanatçısı Viazhar Aras. Ankara'da geçirdiği kalp krizi sonucu yasamını yitirdı. Gazeteciliğe 1958 yılında başlayan Aras, Ekspres, Yenı Tanin. Başkent, Belde gazetelennde çaiiştı. GazetecilerCemiyeti üyesi ve sürekli basın kartı sahibi olan Mazhar Aras, son olarak aralık ayı içinde "Dünden Bugüne Demirer isimli bır sergi açmış ve Cumhurbaşkanı tarafından takdıredilmişti. Gazeteciler Cemıyeti Başkanı Nazmi Bilgin. "'Birustayı daha ölümsüzlüğe yolcu ettik. Usta sanatçı. örnek insan Aras, eserlenyle yaşatılacaktır" dedi. Gecikmeli bayramlaşma • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan îsecmettın Erbakan. Şeker Bayramı nedeniyle Başbakanlık çalışanlanyla gecikmeli olarak bayramlaştı. Başbakanlık'ta gerçekleştirilen törende. Erbakan. 500'ün üzerinde çalışana •"Bayramınız mübarek olsun'" derken özel tim ve korumalar başta olmak üzere birçok çalışan da Erbakan'ın elini öptü. ANAP lideri Yılmaz, Sincan olaylannı ve şeriatı Cumhuriyet'e değerlendirdi 6 RP'nin engeli devlet'Totaliter rejim özlemi içindeler' ANAP Genel Başkanı Yılmaz, Refah Partisi"nin, demokratik yollarla iktidara geldikten sonra totaliter bir rejim oluşturan Nazi Almanyası ve Çekoslovakya benzeri bir tehlike oluşturduğunu söyledi. Yılmaz, "RP, devleti ve güvenlik güçlerini amaçladıklan şeriat düzeninin karşısmda bir engel olarak görüyor" dedı. 'Demokrasi bizim için araç' "Erbakan'ın açıklamalan, 'Demokrasi bizim için bir araçtır* diye beyanat veren belediye başkanlannın sözlerini ortaya koyduğunuz zaman RP'nin normal Siyasi Partiler Yasası'nda öngörülen çalışmalan ifa etmediği. buna ilaveten bir yoğun güç oluşturma gayreti içinde olduğu görülüyor. Bu tür örnekler geçmişte de yaşandı." ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Y ılnıaz. Na- zi Almanyası. Çekoslovakya ve bazı eskı Doğu Bloku ülkelennde. özel güçler oluş- turma çabasındaki siyasi partilerin, demok- ratik yollarla iktidara gelerek bir totaliter yönetim oluşturduklannı belinerek, "RP de Türkiye için böyle bir tehlike oluşturu- yor. Devleti, güvenUk güçlerini amaçlan karşısmda engel olarak görüyor" dedı. RP'nın "vetiştirdiği canavaria halk arasın- da sıkışOğmı" kaydeden Yılmaz. rejim kar- şıtı ginşimlere karşı toplumsal hareketın "askeri müdahalegibikolaycıçözüınleride reddettiğine" dikkat çekti. ANAP lıden Yılmaz, Sincan olaylan. RP"nın şeriat yanlısı çıkışlan ve yoğun si- lahlanma ıddıalan ıle ilgılı gelişmelen Cumhuri\et"e değerlendirdi. Yılmaz'ın. sorulara verdığı yanıtlar şö>le: - RP'nin son günlerdeki çıkışlan vesilah- lanma iddialan ile ilgili gelişmelen nasıl de- ğerlendiriyorsunuz? - RP'nin özel güçler oluşturduğu fiilen bilinıyordu, Kayseri olaylan ıle patlak ver- dı. Aynca Erbakan'ın bır beyanı olmuştu "Kanlı nvı kansız mı geleceğimiz belü ol- maz" diye. Ondan sonra, belediye başkan- lannın çeşıtli beyanlan oldu. Bır tanesı. "Demokrasi bizim için bir araçtır" diye be- yanat vermişti. Bütün bunlan ortaya koy- duğunuz zaman RP'nin normal Siyasi Par- tiler Yasası'nda öngörülen çalışmalan ıfa Uğur Mumcu ' Sürpriz tanık' bilmecesi ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Adalet Bakanı Şevket Kazan. gazetemız yazan Uğur Mumcu'nun katledildiği cinayeti aydın- latabılecek bılgılere sahıp olduğunuaçıkladığı 'sürp- riz tatuğın' ifadesının alı- nıp alınmadığını bılmedı- ğını söyledi. Kazan. A.A. muhabirlerının Mumcu su- ıkastı soruşturmasıyla ılgı- li sorulannı yanıtlarken U O konuda bir açıklama yap- ma noktasındadeğiliın. Ar- kadaşlarunız çalışmalannı sürdüriiyoıiar. ifadesinin alınıp alınmadığını bilmi- yorum ve daha sormadım. Sormamaya çalışıvorum" dedı. Kazan. kuşkulu bir uçak kazası sonucu yasamını yi- tiren Jandarma Genel Ko- mutanı Orgeneral Eşref Bidis soruşturmasıy la >lgı- libırçalışmayapılıpyapıl- madığınaılişkinbırsoruya da şu yanıtı verdr. "EşrefBitlis dosyası üze- rinde bir çalışma vapacak- sa. Milli Savunma Bakan- lığı >apacak. O bizim konu- muz değil." ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART etmediği, buna ilaveten bır yoğun güç oluş- turma gayreti içinde olduğu görülüyor. Bu tür örnekler geçmişte de yaşandı. Nazı Al- manyası'nda, kömünist ülkelerde. Çekos- lo\akya'da yaşandı. Bu şeylere tevessül eden siyasi partiler, demokratik yollardan iktidara geldiklen za- man bır daha iktıdardan gitmezler. Devle- ti de kullanarak totaliter yönetımler oluş- tururlar. Şimdi RP de Türkıye için böyle bir tehlike oluşruruyor. Eğer RP şu anda iktidann büyük ortağı olmasaydı bu- nu daha soğukkanlı karşıla- mak mümkün olabilirdı a- ma. RP'nin iktıdann büyük ortağı olması. küçük ortağı- nı da bilinen nedenlerden dolayı rehin almış olması bu tehlikeyı Türkiye'nin gün- demınin en onemlı mesele- lerinden birisi haline getin- yor. Çünkü bunu dev letteki kadrolaşmayla da beraber düşünmek lazım. RP'nin, şimdiye kadarki bütün hü- kümetlerden çok daha -ken- di bakaniıkiannda özellikle- yoğun bır kadrolaşma içinde olduğu görülüyor. - RP tabanı merkez sağ yaklaşunı yeterli görmüyor mu? - DYP'nın elındeki bazı bakanlıklarda da RP kadro- laşmasını ararmayacak ölçü- de bir Refah'çı kadrolaşma var. Örneğin Mıllı Eğitım Bakanhğı. Şimdı devlette- ki bu kadrolaşmay ı, RP'nin, söylediğım. mılitan yetıştır- me çalışmalarıyla bırlikte düşündüğümüz zaman, sı- lahlanma olgusunun devlet tarafından daha sıkı denetim altına alınması zaruretı or- taya çıkıyor. Bunun somut şeylen de, pompalı tüfek, bir tek Türkiye'de av silahı ola- rak kabul edilıyor. Aslında avcılara sorarsanız, av açı- sındanözellığı olan bir silah değıl. SÜRECEK Ecevit: Kazan Alevi düşmanıdır ANAP lideri Yılmaz, özür dilemenin yetmeyeceğini söyledi ve bakanm istifasını istedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Sürekli Avdınlık İçin Bir Dakika Karanlık" eylemını eleştınrken, geçmişte Ale\ i kesıme "aile içi dn- sel ilişki" iftırasında kullanılan "raum söndüoynu) ı orlar~ niteleme- sinde bulunan Adalet Bakanı Şe>- ket Kazan' a, koalisy on ortağınm da aralannda bulunduğu sıyasiler sert tepki gösterdi. DSP Genel Başkanı Bülent Ece- vit dün yaptığı yazılı açıklamada. toplumun sımgesel eylemlerle laık- liğe sahip çıktığını vurgulayarak, RP'nin bu eylemlere ve dayanışma- ya gösterdıği tepkinin halka saygı- sızhk \e demokrasiye ınançstzhk olduğunu kaydettı. Ecevit. "Hele Madımak kundakçılannın \e so>- kınmcılannuı gönüllü avukatiığuu üsdenmişolanşimdiki Adalet Baka- nı Sayın Şevket KazaıTın son dere- ce yakışıksız sözleri bu kimsenin bi- Unçaltuıdaki Ale\ i düşmanhğını açı- ğavTirmuştur"dedı. Ecevıt.buzıh- niyetın Adalet Bakanhğı'nda bır gün bıle kalmasının sakıncalı oldu- ğuna dikkat çektı. Laıkhk için ey- lem yapanlann ne yabancı terör ör- gütü liderlennin posterlerinı taşıdı- ğını ne de Nazı gençlen gıbi ünifor- malı mılıtanlarkullandığını vurgu- layan Ecevit şunları söyledi. "Öyleyse RP neden gocunujor, neden korkuyor? Banşçı eylemler- den mi. ıslıktan mı, düdükten mi. mumdan mı korkuyor? Gerçekte RP, bu tür simgesei eylemlerin öte- sinde, demokrasiye, laikliğe ve Ata- türk'e baglı büyükçoğunluğun, sağ- dadasolda da gitgideetkinleşmesin- den korkuyor." ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl- maz. Atatürkçü Düşünce Derneğı Genel Başkanı Suphi Gürsoytrak'ı kabulünde. kırli pazarlık üzerine kurulan şaıbelı hükümete karşı top- lumsal bir muhalefet oluştuğunu söyledi. İktidann "tepkinindemok- ratik suurlar içinde kalması" nı me- tinın farkında olmadığını belırten Yılmaz şunlan dedr. "Adalet Bakanı Kazan. yaptığı benzetmeyle eyleme kaülanlara \e Alevi vatandaşlara hakaretetmiştir. Kazan daha sonra da, olmayan bir mum söndürme geleneğindcn söz ederek. ne kadar sığ bir külrüre sa- hip olduğunu göstermiştir. Böylebir kişinin Adalet Bakanı olması, ada- let açısından talihsizliktir. Bu kadar münasebetsiziikten sonra \dalet Bakanı'nın özürdilemesi deyetmez. Bir an önce oturduğu koltuğu terk etmesi gerekir." Adalet Bakanhğı önüne sıyah çe- lenk bırakmak üzere CHP İl Baş- kanhğı önünde toplanan CHP'hler. "Türkive tran olmavacak. Türkive laiktir laik kalacak. faşist Kazan İran'a. Mollalar Iran'a Kazan isti- fa" sloganlan atarak Güvenpark'a geldı. CHP Ankara Mılletvekıli Yü- maz Ateş. Sıvas Mılletvekıli Mah- mut Işık, Ankara 11 Başkanı Haydar Doğan'ın da aralarından bulunduğu gruba. emnıyet görevlılerince, **ey- lemin yasal olmadığı ve dağılmala- n" uyansında bulunuldu. Güvenlik güçlerı. daha sonra Ateş, Işık ve Doğan'ın Adalet Bakanlığı'na si- yah çelenk bırakmasına izin verdı. Haydar Doğan. Kazan'ı Alevile- re hakaret niteliğı taşıyan "Mum söndüoynuyorlar" sözleri nedeniy- le kınadıklarını belırtırken. özür di- lemek amacıyla daha sonra söyle- dikleriyle de bu sözleri onayiadtğı- nı savundu. "Kazan'ın özrü kaba- hatinden büyük" diyen Doğan. "İç banşa gereksinim duyduğumuz şu günlerde ülkeyi yönetenlerin söz ve davranışlan. sadece despot bir ikö- dar zihniyetini çağnşnrmıyor, aynı zamanda bakan koltuklannın ne denli tehlikeli insanlann elinde bu- lunduğunu da gösteriyor" diye ko- nuştu CHP Genel Sekreter Yardım- cısı Eşref Erdem. *Ülkeyi karanb- ğa sürüklemek isteyenlere bu örüm- cek kafalılara bir çift sözüm var. Akıllannı başlanna devşirsinler. Yoksa CHP olarakgökkubbeyi baş- lanna geçiririz" dedı. Hükümetin küçük ortağı DYP yönetıcıleri de, Kazanın açıklama- lanna sert tepki gösterdıler. Sağlık Bakanı Aktuna. gazetecılerin soru- lan üzenne Kazan'ın açıklamalan- nı "fütursuzeakonuşmalar" şeklın- de değerlendırerek protesto etti. Alevılenn ıncitılmemesı gerektiği- ni ve Sünnıler ıle Alevı yurttaşlar arasında hıçbır sorunun bulunmadı- ğını belirtti ÜZYAZII ORHAN BİRGİT Ankara'nın tanınmış iki ceza avukatı ile ünlü bir gazeteci, Adalet Bakanı Şevket Kazan aleyhınde 500'er milyon lira ma- nevı tazminat isteğı ıle Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvur- dular. Avukatlar, Doç. Dr. Hasan Bı- yıklı ileŞahin Mengü. Gazete- ci de yıllarca kapt yoldaşlığı yap- maktan büyük onur duyduğum arkadaşım İsmet Solak. Dava, Şevket Kazan'ın bir süreden be- rı ülke düzeyınde her gece saat 21 .OO'de süregelen ışıklan sön- dürme eylemi karşısmda gös- terdiği anlamsız tepkinin çok yakışıksız bir yorumu ile yanıt- lanması karşısmda açılıyor. Da- valılar, "kimseye zarar verme- den, çevreyi rahatsız etmeden sadece iktidar mensuplarını si- nirlendıren" ışık söndürme ey- lemi ile "demokratik haklannı kullandıklannı" hatıriatan dava dilekçelerinde, bu eylemleri için Adalet Bakanı'nın "Mum söndü tabırinı kullandığını, bu deyimin halk arasında ahlak dışı ilişkile- ri çağnştırdığını, aslında tarihin en aşağılıkyatanı olarak söylen- diğinı" ileri sürüyorlar. Benim kuşağım. insanlann soy, din ve hele mezhepleri ile il- gilenmeden arkadaşlık kurduk- lan bir dönemin yetiştırdiğı kim- selerdir. Buna rağmen, yıllardır tanıdığım bu üç arkadaşımdan Solak'ın Rumeli bektaşilerinden geldiğini zaman zaman yazıla- rındayerverdiği ıçinbiliyordum. Kazan ile ilgili dava habennden sonra diğer ikı tepki sahıbınin ortak dilekçe hazırlamalarının altında mezhepsel bır neden olup olmadığını öğrenmek ıste- dim. iki avukatın nüfus kayıtla- rındaki "mezhep"bölümünde "sünnı" kaydı varmış. Boylece ayrı iki inanışa bağlı üç Türk yurttaşı, bu inanışlardan birısı- nin bireyleri için uydurulmuş "tarihin en aşağılık yalanı- n/"çağnştıran sözlerinden ötürü Cuhuriyet hükümetinın ellinci Adalet Bakanı'nın yakasına, adalet önünde birlikte yapışı- yorlardı. Bu, her gece saat 21.OO'de ülkeyi karanlıkyüzlerden kurtar- mak ve sürekli aydınlığa kavuş- turmak amacı ile düzenlenen, silahsız, saldınsız, gürültüsüz bir eylemden daha ileriye atılmış bir Sıcak Günlere Doğru adımdır. Bakarsınız, bu üçlü dilekçeyi benzer başka dava dilekçeleri de ızler ve basını susturma tu- zaklannı yasalaştırmaya, top- raklarımızın altındaki tarihi zen- gınliklere karşı bir tür değırmen- lere hücum hareketleri planla- maya, adaletı hallaç pamuğu gi- bı atmaya kalkışan bir sorumsu- za, ağzından çıkanlan kulağının ışıtmesı gereğı, unutamayacağı bir biçımde hatırlatılmış olur. Zaman zaman karamsarlığa kapıhyoruz ama, galiba bizim gi- bi yarım yüzyılı aşan bir düşün- ce savaşımı vermış olanlar için, bugün gelinen aşama hıç de oy- le bır arpa boyu değil. Yarın, başkent sokaklarında kadtnlarımızın öncülüğunde ellı altı sivıl toplum örgütünün dü- zenlediği yurüyüşün de her ge- ce saat 21.00 oldu mu bır yanıp bir sönen ışıklanmız gibi gıderek artan bır taraftarlar hareketinin başlangıcı olmasını umut etmek istiyorum. Belgrad'da ülkenin on dört beldesindeki yerel seçim reza- letini protesto için başlayan si- lahsız, saldınsız, çevreye zarar vermeden düzenlenen biryüru- yüşün sonunda Sırp halkının Miloseviç'in egemen olduğu parlamentoya sahteciliği kabul ettirmesınin anlamını, REFAH- YOL koalısyonuna payanda ol- makta ısrar eden ikı tarafın mil- letvekilleri de acaba çözebıliyor- lar mı? Refahlılar, ne olursa olsun ik- tidarda kalalım da şeriat amaç- lı kadrolaşmamızı tamamlaya- lım ilkesi içinde Çiller dosyaları için tanhi yanılgıya düştüklerinı açık açık söyleyip, üstune Ku- ran'a bıle el basmaktan çekin- meyecek biryere doğru gidıyor- lar. Doğruyolcular'ın mantığı da ortaklanndan farksız bir biçım- de. Protokole dokunmadan, la- ikliğe indırılen her darbeyi içle- rıne sindirebıleceklerini söyler- ken, aslında amaçlannm Çiller için verılen soruşturma önerge- lerinin aklanmasında Refahlı parmakların verdiğı destek ol- duğunu, halktan saklayabıle- ceklerini sanıyorlar. Bu nedenle yarınki başkent yürüyüşünün önemi kuçümsen- memelidir. Hele hele 16 Şubat Pazar günkü Demokratik Sol Parti mıtingi, bence Türkiye'de Atatürk Cumhuriyeti'nin, şerıata da darbeye de karşı korunması için ınanç bırliğı yapan demok- rat duşünceli yurttaşlar ıçın or- tak bir buluşma yeri olmalıdır. Kimse alınıp gücenmesın: ANAP'lı yönetıcılerin hacı-ba- cı matik temızlık tozlarını dağı- tacağım diye Balgat sokaklann- da topladıkları ikı üç yuz kışıyle de CHP'lı dostların. genel mer- kez merdıvenlerıni bıle doldur- mayan balonlu gostericileri, ya da Kızılay Güvenpark'ta kaybo- lan dört-beş yüz yurttaşa dağı- tılan poster ve rozetler ile de ne darbe ısteklılerine ne de şeriat- çılarla, onların maskelı yandaş- larına karşı "laık, demokrat ve çağdaş; elbette dürüst ve na- muslu" ıktıdar için güç birlığı mendireğı kurulmuş olmaz. Dün akşam üstü, DİSK'in, Cumhurbaşkanı'nın katılımı ile kutladığı kuruluşyıldönümunde yanan ateş, Kazan'a karşı açı- lacak davalar ve yarın başkent sokaklarında gerçekleşecek yü- ruyüş. 16 Şubat Pazar günü Ce- lal Bayar Bulvarı'ndakı DSP mı- tinginde toplanmalıdır. O toplanış 18-25 şubat gün- leri arasında, TEDAŞ. TOFAŞ ve Malvarlığı soruşturmalan oyla- maları ile 25 şubatta REFAH- YOL hükümetı için verılmış D- SP+CHP gensorularında izle- necek tutum, özellikle muhale- fet partilerınin milletvekıllerı ka- dar, DYP'lilerin de sorumluluğu- nu ortaya koymaları ıçın bir bir- liktelığin başlangıcı olabilir. Böyle bir bırliktelığe gönül vermış olanlar, oylannı çalan Mi- losevıç'e karşı haftalardır Belg- rad sokaklannda sürdükleri dü- zeyli yüruyüşten çok yararlı dersler alınabılineceğıni unut- madan sokaktaki adamın go- ruşlerinden parlamentoda. ozellıkle DYP'Iİ temsılcılerını ya- rarlandırma becerisıni göster- melıdir. POLİTtKA GUMJJGU HİKMET ÇETİNKAYA Kadın Yüpüyüşü... Refah Partisi ve yandaşları şaşkın... Şeriatçı televizyon kanallan. gazeteleri ve dergileri "Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karan- lık" eyleminden ne denli rahat- sız olduklarını belli eden yayın- laryapıyoıiar... Önceki gece sunucu, karşısına bücürü almış bu eylemi eleştiriyor... Bücür diyor ki: "Vallahi Çankaya 'da filan ışıklarsönüyor, ama katılım yok!" Sunucu; "Eylem devlete mi REFAHYOL'a mı karşı bel- li değil zaten..." Bücür yanıt veriyor: "Çoğunlukla mahalledeki çocuklar katılıyor. Onlar için birkaç dakikahk karnaval bu eyiem tü- rü..." RP'nin gerçek yüzü ortaya çıktıkça şerıata dayalı bır devlet isteyen kesim, şaşkın ördek gı- bı bir yandan "Biz demokrasi istiyoruz" diyor- lar öte yandan "darbe gelmeli" yolunda yayın yapıyoriar... Şeriatçılar hem korkuyorlar hem de Silahlı Kuvvetleri tahrik etmeyi sürdürüyortar... Işte bir şeriatçı gazetenin dünkü manşeti: "Paşaya yargı tokadı..." Kimdır bu paşa? Maltepe ikinci Zırhlı Tugay Komutanı Tuğge- neral Doğu Silahçıoğlu... Ortada hiçbir şey yok... Yalan haberleTürk Silahlı Kuvvetleri'ne saldır- mayı gorev biliyorlar. Onun için de Tuğgeneral Silahçıoğlu'nu hedef gösteriyorlar... Önder Sav'dan Turgut Kazan'a; Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu dan; Av. Ali Günday a ka- dar pek çok kişiyi hedef gösteren bu gazete, ay- nı zamanda şeriatçı terör örgütlerine destek ver- mekletanınıyor... Şeriatçı gazete, Gümüşhane Barosu Başka- nı Av. Ali Günday'ın öldurulmesınde en büyük paya sahıp değil miydi? • • • Türkiye'yi, İran ve Afganistan'açevirmek is- teyen şeriatçıların en büyük korkusu. toplumun yüzde 80 kesıminın demokratik örgütlenme- sidir. Bu yüzden de 'ışıklann söndürülmesi' ey- leminden büyük rahatsızlık duyuyoriar... Sessız çoğunluğa ve özellikle kadınlarımıza bu konuda büyük görev düşüyor... Yann Ankara'da, 'Şeriata Karşı Kadın Yürüyü- şü' gerçekleşecek. Düzenleme komitesı temsil- cilerinden Av. Şenal Sarıhan, 'kadın direncini ve isyanı 'nı simgeleyen bu yürüyüşe tüm kadın- larımızı çağınyor... Av. Sanhan. tüm kadınlanmıza soruyor: "Sevgili kadınlar, okullardan, işyerlerinizden alınıp, eve kapatılmak istiyor musunuz? Erke- ğin kölesi, arkadaşlannızın kuması olmak istiyor musunuz? Aydınlık yüzlerinizi, kara peçelerin arkasına gizlemeye hazır mısınız? Giyıminizi, si- yasi birsembol haline getirmelerine, çağdaş gı- yinme hakkımızın elımizden alınmasına izin ve- recek misiniz? inançlannızı, din istismarcılannın ellerine bırakacak mısınız? Acılaha doğurduğu- nuz çocuklarınızı halkın halkı kırdığı savaşiarda yitirmeye razı mısınız?" Tüm kadınlarımıza sesleniyorum: Av. Şenal Sanhan'ın sesine kulak verin ve ya- rın saat 11 .OO'de Ankara'da Sıhhiye Köprüsü üzerinde birieşip, 'Şeriata Karşı Kadın Yüruyü- şü'nekatılın... ••• Ülkemizin ortaçağın karanlığına sürüklenme- sini, Türkiye'nin Jran. Cezayir ve Afganistan'a dönüşmesinı istemiyorsak. demokratik tepki- lerimizi çoğaltmalı meydanları doldurmalıyız... Ülkemizin gelecegi olan çocuklanmız için ay- dınlık günler düşlüyor, onların yargısız infazlar- da ölmelerını istemiyorsak, demokratik örgüt- lenmeyı sürdürmeliyiz... Ulkemizde "akan kan dursun" diyor; barış, kardeşlık ve demokrasi istiyorsak, demokratik laik hukuk devletinin üzerine düşen gölgeleri kaldırmak için birteşmeli, yüreğimizin derinliğin- den yükselen özgüriük türkülerini çoğaltma- lıyız... Aydınlık geleceğimızi karanlığı seven yara- salara, kan gölünde umut arayanlara. devlet içinde örgütlenençetelereteslımetmeyecegiz... Kadınlarımız bu demokratik örgütlenmenın, tepkilerin birincı halkası olmalıdır. Kadınlarımız, erkeğin kölesi olmaktan kurtulmalıdır... 1923 aydınlanma devriminin mimarı Musta- fa Kemal Atatürk'ün kadınlara verdiği hakkı, 1997'de gerıye almak isteyenlere, bugün An- kara'da şöyle haykırılmalıdır: "Defolun kara yobaz çeteleri!.." Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hıkmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR HİKMET ÇETİNKAYA AŞIK KADINLAR SOKAĞI Once ba<ısiılar. Solu<suz kaldılar bı r sure Erkek. KaOının elıne dokundu sonra Daşın onune eğdı usulca Bır zaman tjnelınden geçıyor gıbıydıler Belkı bıraz da duş yorgunüydijlar Kadır ıÇ'ndeKi coşkuyu dışa vuramıvordu Gozlerını kaçınyorüu erkeğin gozlennden . Bırden 'kırmızı mektuplara" dald.. Dedı kı: "Bır çıçeğı bııe yümuşacık dokunuşlara sahıp bır aşkla seven sana ınat. ben çığl'k çıglığa bağırarak dıkenle'ı se'ameyı sürdurecegım..." 300.000 TL (KDV dah Çağ Pazariama A.Ş. Yerebatân Caddesi Saikımsöğüt Sokak No: 9/B Cağatoğiu- istanbul Tel:514 01 95/96 Posta çeki no.: 666322
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle