27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9ARALIK1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Avrupa Organize Suçlulukla Mücadele Çalışma Grubu Türkiye üyesi Prof. Dr. Bahri Öztürk 'Çeteleri kara para besByor'• Türkiye'de kara para aklanmasını önlemek amacıyla çıkanlan 4208 sayılı yasanın yetersiz olduğunu belirten Prof. Dr. Bahri Öztürk, "Kara para konusunda ciddi problemler var ve bunlan çözmeye yönelik irade yok. Türkiye'nin kara parayla mücadele etmesinden zararlı çıkacağı sanılıyor" dedi. "Türkiye'de kara pa-HAKANDtRİK İZMIR - "Kara para cenDeti" olarak adlandınlan Türkiye'de bu yöndekı sorun- lan çözmeye yönelik sıyası iradenin bu- lunmadiğı. geçen yıl çıkanlan 4208 sayılı kara paranın aklanmasının önlenmesine dair kanunun uygulanmadığı belirtildi. Yasada kara para tarumının "maksaüı" olarak eksik tutuldugunu ve "çetelerin ka- ra paradan bestendiğini" diîe getiren Av- rupa Organize Suçlulukla Mücadele Çalış- ma Grubu Türkiye üyesi Prof. Dr. Bahri Öztürk, borsadaki dalgalanmalann ve pi- yasadaki iniş çıkışlann kara parayı işaret Ulasım önemsenmiyor ettiğini vurgulayarak' ra vardır ve bu konudakiprobiemierçözül- mek istenmiyor. Nereye bakarsanız bakın Türkiye'de kara paranın izferini görmek mümkündür" dedi. Gümriik birliğinin ardından Avrupa'da mafya, paranın bol olduğu yerlere akın et- ti. Bu bolgelerin başında yeralan Alman- ya'nın özellikle ttaryan mafyasıyla taruş- masından sonra "organize suçhıhık,sokak- taki insana zarar vermeve başladT kanısı yaygınlaştı ve Almanya'nın öncülüğünde Amerika'yı da kapsayan 14 Avrupa ülke- si Avrupa Organize Suçlulukla Mücadele Çalışma Grubu'nu oluşturdu. Bu çalışma grubunun Türkiye üyesi DEÜ Hukuk Fa- kültesı'nden Prof. Dr. Bahri Öztürk. ülke- mizdeki kara para trafığini ele aldı. Çalışma grubunun önümüzdeki gün- lerde yayımlanacak kitapta yer alacak ra- poruna son şeklini veren Öztürk, geçen yıl yasalaşan 4208 sayılı kara paranın aklan- masının önlenmesine dair kanunda kara paranın tanımının altı kalemle sınırlandı- ğını, suçla elde edilen her türlü paranın kara para olarak ele alınması gerektiğini söyledi. 'Mücadete yöntemi yaniış' Bu kanunla birlikte oluşturulan Mali Suçlan Araştırma Kurulu'nun Türkiye'de- kı kara para trafîğini Ankara'dan kontrol etmeye çalıştığmı ve Maliye Bakanlığı 'na bağlı olması nedeniyle siyasi etkilere açık olduğunu kaydeden öztürk, bunun çok bü- yük bir hata olduğunu vurguladı. Mali Suçlan Araştırma Kurulu'nun "gövde ve baş"tan ibaret olduğunu dile getiren Öz- türk, "Bu kurulunavakianyok, koOanyok. Çeşitli yerlerden bilgi akrji sağlanmak su- retiyle mücadele edilecekmiş. Kara parayı medenidümada bö>ietakip etmezkr. Mü- cadele etmek istemiyorsanız, bir kenara oturursunuz. Asd kara parayla aktif olarak mücadele edecek birim, her polis teşkfla- ünda bulunan mali şubelerdir. Bugün ma- li şubeJer,sfyasetçüerin musallat olması ne- deniyle çahşamamaktadırlar. Kara para- nın takibi için öncelikle piyasalar kontrol amna aiınmalıdır. Kayıt dışı ekonomi en düşük seviyeye indirilmeiidir. Bürün mes- lekler disiplin altma ahnmafadır. Örneğin, PKK'nin de el arügı kuyumculuk sektörü 5-6 senedir kendikri istemelerine rağmen kayrt aJüna alınmamaktadır. Neresinden bakarsanız bakın başıboş bir düzen söz konusudur" dedi. Borsa ve piyasadaki ani iniş çıkışlann karapara dalgalanmalan olduğunu öne sü- ren Öztürk, sıcak paranın kara para oldu- ğunu vurguladı. Türkiye'de kara para ol- duğunun altını çizen Öztürk. şöyle konuş- tu: "Kumar sektörüne, uyuşturucu trafi- ğine, rant kavgasına, çek-senet mafyasına, çetelere bakın, bunlann mutlaka beslendi- ği yer kara paradır. Kimse bu parayı nere- den buldun diye sormuyor. Kara para ko- nusunda ciddi probiemler var ve bunlan çözmeye yönelik irade yok. Sorun çözül- mek istenseydi yasa böyle çıkmazdL Tür- kiye'nin kara parayla mücadele etmesin- den zararlı çıkacağı sanılıyor. Tam tersi Turkiye bundan kârfa çıkacakbr. Sıcakpa- ra istikran bozar. Ekonomi en çok istikra- ra gereksinim duyar. Enflasynnist geiişme- ler de kara paracüara çanak tutuyor. Ne- reye bakarsanız bakın kara paranın izferi- ni görmek mümkündür." RP'li belediyeden tüp geçide 1 milyar tstanbul HaberServisi- ts- tanbul Büyükşehır Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Atalay Atilla, tstanbul Bü- yükşehirBeledıyesi'nin 1998 yılı bütçesinin lstanbul 'a hiz- met yerine, RP yandaşlanna peşkeş çekilmek için kullanı- İacağı endişesini taşıdıklannı söyledi. tstanbul Büyükşehir Be- lediyesi'nin, 289 trilyon lira olarak hazırlanan 1998 yılı bütçesi, bugün büyükşehir belediye meclisınde görüşü- lecek. Mecliste çoğunluğu elinde bulunduran RP'lilerin oylanyla bütçenin, hazırlan- dığı gibi geçmesi beklenivor. Bütçenin. 40 trilyon 490 mil- yar.lirası cari giderlere. 99 trilyonu yatınm gıderlerine, 149 trilyon 509 milyar lirası da transfer harcamalanna ay- nldı. Bütçeden bayındırlık hizmetlerine aynlan yaklaşık 83 trilyon liranın 35 trilyon 603 mijvar lirası "yapıtesisve bujuk qnanm giderlerine*. 25 trilyon lirası da lstanbul Metfosu'nun elektromekanik işlerineaynldı. Ulaşım soru- nuna çözüm getirecek olan toplu ulaşım sistemlerinden tramvaya yapılacak yatınm için ise sadece 3 trilyon 691 milyar lira aynldı. Mali transferlere aynlan 107 trilyon liradan, 66 trilyon 280 milyar liranın "yedek ödenek" kalemıne konulmuş olması dikkat çekerken 25 trilyon da altyapı koordinas- yon merkez fonuna aynldı. Bütçeden, dış borç ve dış. borç faız ödemelenne ise 14 trilyon 500 milyar lira aynl- dı. Bütçeyi tstanbul'un te mel sorunlannı giderici ola- rak görmediklenni, RP'lile- rin göreve geldiklennde. ts- tanbul'un ulaşım sorununun birinci öncelikli sorunlar ara- sında olduğunu ve aradan yaklaşık 4 yıl geçmesine kar- şın sorunun hâlâ birinci önce- likli sorun olmaya devam et- tiğini belirten Atalay Atilla, yatınm programıyla, bütçe- den yatınma aynlan kalemler arasında çok büyük farklılık- lar olduğunun ilk değerlen- dirmede görüldüğünü söyle- di. Beiediye yöneticilerinın her yıl. yatınma çok büyük bir kaynak ayırdıklannı söy- lediklerini, ama bunu bütçe- ye yansıtamadıklannı savu- nan Atilla, 66 trilyonluk ye- dek ödenekle ilgilı, "tstanbul Büyükşehir Belediye Başka- nı'nın inisiyatifinde. bütçe ka- Iemleri içcrisinde yer alan berhangi bir fasıla. daha son- ra aktanlabilecek para de- mektir" dedi. Bütün dünyanm tstan- bul'u turizm ve kültür merke- zi olarak. kabul ettiğini, an- cak RP'li yöneümin bu yön- de hiçbir yatınmı olmadığını belirten Atilla daha sonra şunlan söyledi: " Metro çahşmalan çok ya- vaş yürûyor. İşter geciktirile- rek triryonlarca lirahk zarar- lara yol açılıyor. 1/50 binük nâzım imar pianı ha/ırlandı- ğı halde hâlâ alt planlar haar- lanınadı. lstanbul şu anda plansız durumda. Yargı ka- rarlanna uvulmuvor. Bütçe- de, tüp geçide bir milyar lira ay nküğı gözüküyor. Bu sem- bolik bir rakam. Büyüksehir belediyesinin tüp geçidi ger- çekleştinnek diye bir düşün- cesi varsa, sembolik değiL. bu konu>a verilen öneme yakışır bir para aynlmaa gerekir." Dûn sabah DİSK Genel Merkezj önünde toplanan işçüer, "Kar, soğuk, firtına, gelhonız Ankara", "Ankara, Ankara, duy sesimizi, bu gelen DİSK'in ayak sesi", "DİSK işçisi, demokrasi bekçisi", "Çeteler halka h«ap verecek" stoganlarmı atölar. (Fotograf: HATİCE TUNCER) DISK4 Türldye için' yoldâ Istanbul'dan Ankara'ya 'Sendikal Haklar Yürüyüşü'ne CHP'liler de destek verdi tstanbul Haber Servisi-DtSK'in îstanbul'dan Ankara'ya düzenlediği "SendikalHaklar Yürü- yüşü", konfederasyonun Merter'deki genel mer- kezi önünden dün başlatüdı. DİSK Genel Baş- kanı Rıdvan Budak. kendileri için değıl, Türki- ye için yürüdüklerinin bir kez daha altını çizerek "Ankara'ya siyaseti uyarmaya gidiyoruz" dedi. CHP Genel Sekreteri Adnan Kesldn de tstan- bul milletvekilleriyle DtSK'i uğıjrlamaya gele- rek eyleme en üst düzeyde destek verdi. Yürü- yüşü TBMM'de sona erdirmeyi planlayan DtSK, Meclis'te grubu bulunan siyasi partilere başvu- rarak gruplarmda konuşma talebinde bulundu. DİSK Genel Merkezi önünde dün sabah erken saatlerden itibaren toplanan işçiler, "Kar, soğuk, firtma, geoyoruz Ankara", "Ankara,Ankara, duy sesimizi, bu gelen DİSK'in ayak sesT, "DİSK is- çisi,demokrasi bekçisi'', "Çeteter halka hesap ve- recek" şeklinde slogan atülar. 'Halk için yürüyoruz' Yürüyüş öncesi konuşan Budak, yürüyüşün Türkiye sendikal hareketinde bir dönüm nokta- sım oluşturacağını kaydederek "Başı dik bir ül- kenin, başı dik yurttaşlan olmak için yüriiyoruz. DtSK, tarihinde oiduğu gibi, bugün de ülkeye, halkınuza karşı sorumluluk duyuyor, ooun için yürüyonız'' dedi. Budak, Avrupa Sendikalar Konfederasyonu tarafindan hazırlanan ve Türki- ye'yi AB görüşme sürecinin dışında tutmak is- ATLIKÖŞK'TE RESEPSİYON VERİLDİ Sabancı koleksiyonu ABD'de sergilenecek LEYL\ TAVŞANOĞLL tşadamı Sakıp Sabancı, hafta sonunda, Sabancı aile- sine ait Emirgân'dakı "Ath- koşk"te bir resepsiyon vere- rek Hat ve Ferman Koieksi- yonu'ndan seçme eserlerin dünyaca ünlü New York Metropolitan ve Los Ange- les'taki Country Museum of Art müzelerinde sergilene- ceğini açıktadı. Kültür Bakanı tstemihan Talay, Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Tosun Terzi- Yürüyüş yaptılar Iskenderpaşa esnafı Tantan'a kızgın İstanbul Haber Servisi- Fatih Belediyesi tarafindan çıkartümak istenen Iskenderpaşa Halk Pazan esnafi belediye başkanlığına yûriiyerek sorunlanna çözüm bulunmasım istedi. Fatüı Adliyesi'nde 4 mahkemede görülen davalarda, dün 18 dükkân için tahliye karan almdı. Içinde 220 dükkâmn bulunduğu Iskenderpaşa Halk Pazan'nın tahJiyeedilmesi için maMemeyebaş- vuran Fatih Belediyesi, davalan kazanıyor. Fatih 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dün görülen davada, 18 dükkâmn boşaltümasına karar verildi. Diğer dükkân- larla ilgili davalar sürerken Fatih 3. Sulh Hukuk Mah- fcemesi de duruşmayı erteledi. Tahliye karanna sinir- lenen pazar esnafı Beiediye Başkanı Saadettin Tan- tan'ın seçünden önce esnafa iyi davranacağı yolunda sozler verdiğini belirterek "Tantanistifa" sloganlan at- tilar. Daha sonra topluca pazar yerine yürüyen ve ke- penklermi kapatan esnaf, Faüh Belediye Başkanlı- ğı'na kadar yürüdü. Belediye Başkanı Saadettin Tan- ten'ın yurtdışında olması nedeniyle göstericiler Baş- kan Yardımcısı Mustafa Çavusoglu ile görüstüler, Pazaryerini yıkarak yerine işyeri yapılması durumun- da kendilerine de dükkân verilmesini isteyen esnaf, bu konuda yardım istedi. oğJu,Aksanat yöneticisi Gö- rol Sözen, yazar Güngör Uras, gazeteci-yazar Atilla Dorsay; Türk lslam Eserleri Müzesi Müdürü Nazan Öl- çer,antika uzmaru Raffi For- takal gibi isimlerin hazırbu- lunduğu gecede davetlilere Hat ve Ferman Koleksiyonu da gösterildi. Metropolitan ve Los Angeles Country Museum of Art müzeleri yetkililerinin de hazırbulun- duğu gecede Sakıp Sabancı, Athköşk'ün yakın bir gele- cekte Sabancı Üniversite- si'ne bağlı bir müzeye dö- nüştürüleceğini de açıkladı. Eşsiz bir tablo. antika, hat ve ferman koleksiyonuna ev sahiph'ği yapan Atlıköşk za- ten bir süredir fiilen müze olarak konınuyor. Resepsiyon için yeniden kapılan açılan Atlıköşk'teki bilgilendinne seansının ar- dından akşam yemeğine ge- çildi. Sabancı'nın konuklan- na eliyle yemek servisi yap- tığı resepsiyonda, bol bol es- ki eserlerden konuşuldu. Uzmanlar, özel koleksi- yonlardan sergilerin özellik- le New York Metropolıtan Müzesi 'nde açılmasının çok zor olduğunu belirterek Sa- bancı Hat ve Ferman Kolek- siyonu'nun son derece de- ğerli eserlerden oluşması ne- deniyle böyle bir sergınin gerçekleşeceğine işaret edi- yorlar. Bu Yılbaşı TAP VAKFI tebrik kartlarından alın, annelerimiz ve çocuklarımız için yaptıklarımıza destek olun. Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı tebfik'kartlarıns tercih ederek, ülkemizdeki anne ve çocukları/sağîığma yâffllik çabalarımıza ortak olun, katkıda bulunuıf Bu kartlann anne - çocuk sağlığına, hastane, sağlık olağı ve klinikierJibi sağlık birimlerine, gelir olacak, yüzlerk^üldürej<Ctir. Siparişleriniz için TAP VAKFI TÛRKlYt AİL£ SAĞUĞI VE PLANLAMASI VAKFI Ufcıs Mahalfcsi Güzri Konutlar SrtesİA Blok Oa»e Î4 80600 Etiler/ISTANBUL T<H:(0212)257 79 41 Fax.(0212)257 79 43 teyen karann, DİSK'in girişimiyle engellendiği- ni anımsatarak "Siyasetin basaramadığını DtSK başardı. Siyaset alsın, kullansın. Ama kuflanabi- leceginden kuşku duyuyonız" değerlendinnesi- nı yaptı. Başbakan Mesut Ydmaz'a da seslenen Budak şunlan söyledi: "Sayın Başbakan, Udde bir Bizden başka hü- kümetobnaz. Ekonomiyi biz düzeltiriz. düzelte- mezsek asker gelir' lafiıu söylemekten vazgecsin. Darbe.ancakdarbeyapörma beceriksizliğini gös- terirseniz olur. Darbe olsun istemiyorsanız, sosyal adaleti sağla\ın. Türkiye'nin nimetierini adaletli paylaşünn,ne ihtilakikre. ne irticacüara me> dan verin. Hem orada oturup hem de çaresizlik gös- teremesüıiz. Bizbunlariçin yürüyoruz. Türkiye'yi, ne darbecflere, ne çetecilere, ne deirtkacılara bırakabOiriz." Budak'ın bu konuşma- sından sonra DtSK Yöne- tim Kurulu üyeleri, bağlı sendikalar ve şubelerin baş- kanlan, işyeri ve işten atılan işçilerin temsilcilerinden oluşan yaklaşık 500 kişilik grup, polis ekipleri eşliğin- de Merter'deki DİSK Genel Merkezi önünden Davutpa- şa yönüne doğru saat 10.30'da yûrüyüşe başladı. DtSK'in yürüyüşüne, CHP Genel Sekreteri Adnan Kesldn, milletvekilleri Mustafa Kul, Algan Haca- loğlu. Bülent Tanla ve Er- can Karakaş ile CHP Parti Meclisi üyesi Bedri Bay- kam da bir süre katıldı. Yürüyüşte, önceden be- lirlenen güzergâh üzennde- ki bazı işyerlerinin ziyaret edilmesinden sonra Boğaz Köprüsü'nden araçlarla ge- çilerek Otosan fabrikasına gidildi. Fabrikada yûrüyüşe ODP lideri Ufuk Uras ve partı yöneticileri katıldı. Daha sonra yürüyerek Kü- çükbakkalköy'e gelen katı- lımcılar, buradan da yürü- yüşün dünkü bölümünün son durağı olan Bostan- cı'daki Birleşik Metal-Iş Genel Merkezi önüne gel- diler. Metal-lş önünde des- tek için toplanan kalabalık bir topluluğa hıtap eden Rıdvan Budak, yürüyüşün gerekçelerini yineledi. DİSK'in Sendikal Haklar Yürüyüşü'nün bugünkü bö- lümü saat 09.00'da Birleşik Metal-tş Sendikası önün- den başlayarak yol üzerin- deki işyerlennin ziyaret edilmesiyle Kartal'da ta- mamlanacak. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ 'Sağ'ın Demokratlığı 196O'lı yıllann başlanndaydı. istanbul ŞehirTiyat- rasu, Bertolt Brecht'in "Sezuan'ın İyi ınsanı" adlı oyununu sergiliyordu. Oyunun başrolü olan "fahi- şe"y\ de o yıl Türkiye'ye yeni dönmüş olan Ayla Al- gan oynuyordu. Oyunun sonunda; Sezuan'daki en iyi insanın, o küçük fahişe olduğu ortaya çıkacakt. Tepebaşı'nda; inanılmaz bir ihmal sonucu yanan Dram Tiyatrosu'nun, bizleri o günlerde büyüleyen atmosferi içinde oyunu izliyorduk ki; öğrenci olduk- lan iddiasındaki bir grup zorba, tiyatroyu bastı ve oyunu engelledi. Ellerinde sopalar, gözlerinde inanıl- maz bir kin ve nefret vardı. Bcyle bir şey duyulmuş, işitilmiş değildi. Almanya'da Nazilerin, ltalya'da Kara Gömleklile- rin tiyatro bastıklarını kjtaplardan okumuşluğumuz vardı. Ama böyle bir şeyi hiç yaşamamıştık. Bizim "faşolar", işgal ettikleri sahnede bir süre ka- lıp, "komünizmin tehlike ve zanariannı'Ç) anlattıktan sonra, elierini kollannı sallayarak çekip gittiler. O ge- ce oyun yanm kaldı. "Sezuan'ın İyi Insanı" gibi. siyasetle hiçbir ilgisi ol- mayan bu oyunu basmalannın altındaki amaç, "ken- dinigösterme" idi. Aynca bu oyunun, ya da Brecht'in bir oyununun sahnelenmesini. "uygun" bulmamış- lardı. Zira bunlar kendi anlayışlanna göre çok demok- rattılar!.. • • • Kayseri'nin Sayın Belediye Başkanı'nın bir tören sonrasında, "Içim kan ağlıyor... Siz ıçinizdeki kin ve nefreti çoğaltın" gibisinden hezeyanlannı, bir "sûrç- ülisan" olarak kabul etmek mümkündür. Insanlarki- mi zaman amacını aşan konuşmalaryapabilirier. As- lında bunun da bir "bedeli" vardır ama... Bizim süper zekâlı kimi entellerimiz. bu Sayın Baş- kan'ı yere göge sığdıramıyorlar. Şöyle demokratmış, böyle alimmiş... Peki aynı zat, "lstanbul Kanatlanmın Altında" fil- mini Kayseri'deyasaklarken demokrasi adına içi kan ağlıyor muydu acaba? Benim bildiğim, demokrat bir insan, kendi özgür- lüğüne tecavüz olmadıkça, başkalannın yaşam ve beğenilerine tahammül etmek zorundadır. Bir filmi beğenen gider izler, beğenmeyen gitmez. Hatta bir filme gitmemeyi teşvik etmeyi bile anlayabilirim. "Git- meyin, paranıza yazık" diyebilirsiniz. Ama yasakla- mak ne iştir? Bu ne biçim demokratlıktır? • • • Sincan'ın Sayın Belediye Başkanı'nın demokrat olmadığının anlaşılması için, Kudüs Gecesi'ni dü- zenlemesi beklendi, Hamas liderinin resmini astırma- sı beklendi. Yahu adam seçildiğinden beri Sincan'da (bira dahil) alkollü içki satışını engellemek için, ne mümkünse yapıyor. Bundan birkaç yıl önce esnafın feryadı, gazetelere kadar yansıdı. Içkiyi isteyen satar, isteyen alır içer. Bana ne? Ki- me ne? Ama adam kendınde insanlan "terbiye et- me" yetkisi görüyor. "Vere yatınp şeriatı şınngala- yacağım" söylemeye cüret ediyor. Ve başkalan kendisıni "terbiye etmeye" kalkışın- ca, en "hasından" demokrat kesiliyor. Şimdiye kadar akılları neredeydi?.. . • • • • Önümüz ramazan. Bakın nerelerde neler yapa- caklar. "Biz Müslümanlığımızı sadece Müslüman bir çevredeyaşayabiliriz" diye, "çevre koşullannı" iste- dikleri yöne çevirebilmek için nasıl saldırganlaşacak- lar. Ama iğnenin ucu kendilerine dokunduğu zaman, müthiş demokrat kesiliyorlar. Ve bizim süper zekâlı entellerimizden bir kısmı da bunlara inanıyor ve sa- vunmaya kalkıyorlar. Aslında inanıp inanmadıklarından emin değilim. Ama hedefleri ortak olduğu için, belki de ister iste- mez savunma pozisyonuna geçiyoriar. Allah bunla- ra da akıl versin. Yeri doldurulması çok güç olan Bahri Savcı Ho- câmızın, cenaze namazını kılmış, dağılıyorduk. Ya- nıma yaşlıca bir bey yaklaştı. CHP'nin eski milletve- killerindenmiş. Kendini tanıttı ve "Sizi namazda gö- rünce çoksevindim" dedi, "Bizim sosyal demokrat- lanmızdan çoğu, cenaze namazına bile pek yanaş- mazlar". "Hiç öyle şey olur mu?" diye yanrtladım. "Bizim kimlik tanımlamamız içinde Müslümanlık yok mu- dur?" "Ah Hocam, ahh..." dedi ve veda ederek uzak- laştı. Gerçekten bizim sol gruplar içinde, Islamiyeti tü- müyle dışlamak isteyenler de var. Aynı şey, kendini Atatürkçü olarak tanımlamak isteyen kimi insanlar- da da görülüyor. Müthiş yanlış bir şey bu. Gene bu çerçevede yapılan büyük bir yanlışlık, tüm dindarlan şeriatçı olarak görme eğilimi. llhan Selçuk üstadımızınyıllardıryazdığıgibi, "dindar" ol- mak ayn şeydir, "şeriatçı" olmak ayn bir şey. Ama ki- mileri bunu kanştınyor. Bu da müthiş yanlış bir şey. Şeriatçılann ekmeğıne yağ sürmek bu... • • • Fakat son olarak şunu vurgulamak isterim ki; top- lumumuzun dindar insanlan da şeriatçılaria araya mesafe koyma konusunda özenli olmalılar. Şimdiye dek genellikle başardılar bunu. Üniversitelerde gerginlik sürüyor İstanbul Haber Servisi - Üniversitelerde karşıt gö- rüşlü öğrenciler arasında yaşanan gerginlik dün de Mimar Sinan Üniversite- si'nde meydana gelen olayla devam etti. lstanbul Üniversitesi'ndeki öğren- ciler de geçeh hafta mey- dana gelen olaylarda poli- sin tutumunu protesto et- mek için gösteri düzenledı. MSÜ'nünBeşiktaş'taki kampusunda dün saat 15.00 sıralannda üniversi- te binasında namaz kılmak isteyen sağcı öğrencilerle solcu öğrenciler arasında kavga çıktı. Polisin sol gö- rüşlü lOöğrencıyi gözaltı- na aldığı öğrenildi. Gözal- tma alınan öğrencilerden binnin Burak Özgen ol- duğu belirtildi. Öte yandan, tstanbul Üniversitesi Edebiyat Fa- kültesi'nde toplanan yak- laşık 200 kişilik öğrenci grubu da geçen cuma gü- nü okul kantininde afış as- tıklan gerekçesiyle 29 öğ- rencinin gözaltına alınma- sını ve polisin kantine gir- mesine izin verilmesini protesto etti. Grup. alkışlı protestonun ardından olaysız bir şekilde dağıldı. Bu arada İÜ Iletışim Fa- kültesi'nde bir grup öğren- ci, okul bahçesinde mey- dana gelen trafik kazası için protesto gösterisı yap- tı. Fakülte kantininde top- lanan öğrenciler, geçen hafta cuma günü, dekan şoförünün okul bahçesin- de 9 yaşmdakı Gamze Kuş'a çarparak yaralan- masına yol açmasma tepki gösterdıler. Öğrenciler, şo- förün görevden alınması- nı ve okul bahçesine araç girmesine izin verilmeme- sini istediler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle