Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 ARALIK 1997 CUMARTESİ
HABERLER
ayrıcaük• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Memur ve emeldi
maaşlanna yapılacak artışın
yûkseltiimesine yönelik
istemleri bütçe dengelerini
tjozacağı gerekçesiyle
olumsuz karşilayan MaJiye
Bakanı Zekeriva Temizel,
maliye personeline gizli bir
artış yapılmasını sağladj.
"ek ödeme" tutan oranı
yüzde 120'den yüzde 200'e
çıkanldı. Yapılan bu artış ile
Maliye Bakanlığı'nda
çalışan en düşük dereceden
memurun maaşı için 20
milyon lira, en yüksek
dereceden memur için de 44
milyon lira ek artış
getirildiği bildinldı.
Degışıkiiğin 30 Hazıran
1997'den geçerli kılınması
nedeniyle de, ek ödeme
artışının bu tarihten
yürürlüğe gireceği ve maliye
personelinin 6 aylık fark
ödemesi alacağı kaydedildi.
MehmetAğar'ııt
dokunulmadığı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasa
Mahkemesi, DYP Elazığ
Milletvekili Mehmet
Ağar'ın, TBMM'nin yasama
dokunulmazlığının
kaldınlmasıyla ilgili
karannm ıptalı istemiyle
ilgili yaptığı başvuruyu 30
Arahk Salı günü
inceleyecek. Sedat Edip
Bucak'ın başvurusunun ise
ne zaman görüşüleceğinin
belirlenmediği bildirildi.
'Asker de
anayasa yapar'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasa
Mahkemesi Başkanı Yekta
Güngör Özden, "asker
devleti, asker anayasası"
gjbı kavramlara karşı
olduğunu belirterek "Asker
de bu milletin çocuğu. Asker
de anayasa yapar. llk
anayasayı asker yapmışsa ne
olmuş, ne fark eder" dedi.
Özden, dûn Türkiye EmekJi
Subaylar Derneği Başkanı
Emeldi Tümgeneral Sıtkı
Aydmel ile Türkiye Muharip
Gaziler Derneği üyelerini
kabulünde yaptığı
konuşmada, kendisi için yeni
çağın 1923'te başladığını
kaydetti.
Tansuslulan
toplanıyor
İstanbul Haber Servisi -
Içel'ın Tarsus ılçesinın
Fransız işgalinden
kurtuluşunun yıldönümü
Tarsus'ta \e İstanbul'da
kutlanıyor. Tarsus'un
kurtuluşunun 75. yıldönümü
için tstanbul'daki
Tarsuslular bu akşam saat
20.00'de, Sırkecı'deki
Sepetçiler Kasn'nda bir
araya geliyorlar. Tarsuslu
KüJtür Bakanı İstemihan
Talay'ın da davetli olduğu
yemekli toplantıya
Türkiye'nin çeşitlı
yörelerindeki Tarsusluların
katılması bekleniyor.
Geceye. Tarsuslu tiyatro ve
sinema sanatçılan,
gazeteciler, politikacılar da
katılacakJar.
Yiunanistaıı'a
tepfci
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türkjye, Türk
Hava Kuvvetlen 'ne ait savaş
uçaklannın Yunanistan'ın
hava sahasını ihlal ettiği
savlannın doğru olmadığını
belirterek Atına'nın
kamuoyunu yanlış
yönlendirdiğinı bildırdi.
Dışişleri Bakanlıgı'ndan
yapılan açıklamada,
uiuslararası hava sahasmda
eğitim uçuşu yapan 4 adet
F-16 savaş uçağmın, toplam
10 Yunan savaş uçağı
tarafindan önceki gün iki kez
tehlikeli şekilde taciz
edildiği kaydedildi.
Açıklamada, Yunanistan'ın
basın-yayın organlannı
yanılttığı kaydedildi.
Dershanetere
KDV ffldirimi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Özel okullara vergi
muafiyeti ve KDV indirimi
sağlamak üzere "özel
öğretim kurumlan yasa
taslağı" hazırlayan bakanlık,
dershaneleri de aynı
kapsama almayı planlıyor.
Bakanlık, dershanelerde
görev yapan öğretmenlenn
özlük haklannı da
iyileştırerek devlet
okullannda görev yapan
öğretmenlerle benzer sosyal
haklara sahip olmalannı
tasarlıyor.
CHP'li kadınlardan TBMM'ye çağn: Sorunlanmız öncelikle ele alınsın
Kadmlar hak peşmdeIstanbul Haber Servisi-Türki-
ye genelindeki 65 ılin CHP ka-
dın kollan başkanlan, Medeni
Kanun 'da kadımn aile ve toplum
yaşamındaki ikincil konumunu
düzeltecek, demokrasinin eşit-
likçi toplum anlayışını yaşama
geçirecek yasal düzenlemelerin
yapılması ve gerekli uyum ya-
salannın çıkanlması için Meclis
Başkanı Hikmet Çetin ve siyasi
parti Iiderlerine çağnda bulun-
dular. Çağnda, polıtikacılann
"kadınlann kiınlik. Idşilik ve in-
sansal gereksinimlerinin önemü
bir boyutu olan bu konulann TB-
MM'de öncelikle ele aunması"
istendi.
Nüfusun yansını oluşturan ka-
• Türkiye genelindeki 65 ilin CHP kadın kollan başkanlan, Medeni Kanun'da
kadının aile ve toplum yaşamındaki ikincil konumunu düzeltecek, demokrasinin
eşitlikçi toplum anlayışını yaşama geçirecek yasal düzenlemelerin yapılması ve
gerekli uyum yasalannın çıkanlması için TBMM Başkanı Hikmet Çetin ve siyasi
parti Iiderlerine çağnda bulundular.
dınJara nüfus sayımında meslek-
lerinın sorulmadığı, "aile reisi"
kavramının yasalardaki yerini
koruduğu, TBMM'deki kadın
vekillerin sayısının Atatürk'ün
Meclisi'ndeki sayıyaulaşamadı-
ğı Türkiye'de, CHP kadın kolla-
n, yasalarda eşitliğe aykın hü-
kümlerin ayıklanması için kam-
panya başlattı. CHP'li kadmlar
yasalann toplumun gerisinde
kalmasının. demokrasinin ku-
rumsallaşmasını ve gelişmesini
engellediğini anımsatarak ka-
dın-erkek eşitliğinin yasalarla
güvence altına ahnmasını istedi-
ler.
Cinsiyetaynmcılığının toplu-
mun zihninden çıkanlması için
uyum yasalannın TBMM'de ön-
celikje ele almarak çıkanlması-
nı ve yasalardan ayıklanmasını
isteyen CHP'li kadın örgütleri,
bu amaçla TBMM Başkanlı-
gı'na, TBMM'deki 6 siyasi par-
tinin grup başkanlanna ve ka-
dından sorumlu Devlet BakanJı-
ğı 'na da dilekçelerle başvurdu-
lar. CHP tstanbuJ Kadın Kunılu
Başkanı Muazzez Çelebi, dilek-
çe fikrini istanbul kadın kollan-
nın gündeme getirdiğini, 20-21
Aralık tarihlerinde Ankara'da
yaptıklan topiantıda CHP'nin
kadın örgütlerinin kadın kollan
başkanlannın dilekçeye imza
koyduğunu anımsattı. Kadın ve
gençlik kollanmn şu anda yasal
dayanaktan yoksun biçimde, fi-
ili durum yaratarak çalıştıklan-
nı vurgulayan Çelebi şunlan
söyledi:
"Biz bu konuyu Ankara'da
yapnğumz topiandda uzun uzun
tarbstjk vevazdıgımız düekçeier-
de de TBMM'de öncelikle ele
ahnmasını istedik. Mcvcut du-
rumda kadın ve gençlik kollan,
partinin ana organlan arasında
değjSde aitbirimier arasında bu-
lunuyor. Bizler yasal dayanaktan
yoksun biçimdeve fîili durum ya-
ratarak çalışmalanmızı sürdii-
rüyoruz. Bu nedemebaşta Mede-
ni Kanun olmak üzere riim yasa-
larda ve Siyasi Partiler Kanu-
nu'ndagerekJi değişikliklerin ya-
pılması şart"
Zabıtalardan organ bağışı
Türkiye Belediye Zabıtalan Vakfi'na (TÜZAV) üye 198 befechye zain-
tası, dün İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde düzenlenen bir törenie or-
ganlannı bağışladı. fü'nün yeni seçilen Rektörü Prof. Dr. Kemal AJem-
daroğiu ve eski İstanbul Bü> ükşehir Belediyesi Başkanı Prof. Dr. Nu-
rrttin Sözen'in de katddığı törende konuşan fÜ Cerrahpaşa Tıp Fa-
kültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dah Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muzaf-
fer Sanyar, gelişmiş Batı ülkelerinde organ naklinin \iizde 80"inin öJü
insanlann vücutlanndan yapıhrken, Türkiye'de organ naklinin yüz-
de 80"inin sağ insanlardan yapıldığını söyledi. Türkiye genelinde her
yü 3 büı insanın böbrek yetinezliği hastabğına vakalandığını belirten
Sanyar, bu hastalardan büyük bir kısmının organ bağışı yapan okna-
masindan dolayı hayatını kaybettiğini bildirdi (İPEK YEZDANt)
CAP'tan sorumlu Bakan salih Yıldırım
'Terör, kadınlan
olumsuz etkiledi'ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Güneydoğu Anadolu
Projesi'nden (GAP) sorumlu
Devlet Bakanı Saüh Yıkurun,
bölgedeki kadınlann yansının
hanıile olduğunu, bu kesimin
yüzde 78'inin kendı olanakla-
nyla doğum yaptığını bildirdi.
Gönüllü Kuruluşlar (Jlusal
Kadın Sağlıgı Komisyonu (KA-
SAKOM) tarafindan, Devlet
Bakanlıgı 'nın öncülüğunde dü-
zenlenen "Kadın Sağhğı Top-
lannsı". Saghk Bakanı Haliltb-
rahim Ossoj', Mılli Eğitim Ba-
kanı Hikmet Uluğbay, Devlet
Bakam Işılay Sajgın. Salih Yıl-
dınm. milletvekilleri ve valile-
rin katılımıyla dün gerçekleşti-
rildı. Devlet Bakam Yıldınm,
GAP bölgesinde terör ve güven-
lik sorunlan nedeniyle fonksi-
yonel rahatsızlıkJann var oldu-
guna değinerek bundan en çok
etkilenen kesimin kadmlar ve
çocuklar olduğunu söyledi.
Yıldınm, bu nedeıüe bölge-
deki kadınlann çok yoğun ola-
rak âdet bozukJuğu, başağnsı,
migren, ülser, karîn ağnsı, ane-
mi, üst solunum yollan ve akci-
ğer hastalıklanyla karşı karşıya
kaldjğıru bildirdi.
Devlet Bakanı Saygın, Tür-
kiye'de dünyaya gelen her 100
bin bebeğe karşılık, 32 annenin
yaşamını yitirdiğini söyledi.
Sağhk Bakanı Özsoy, dünyada
ölüm oranı en yüksek olan ke-
simin bebekJer ve anneler oldu-
ğuna dikkat çekti. Milli Eğitim
Bakanı Uluğbay da doğumlar-
daki ölüm oranlan düşürülüp
eğitim oranı yükseltılmedikçe
"çagdaşhk" lafinın yalruzca dil-
lerde kalacağını kaydetti.
TBMM Cöç Komisyonu taslak raporu
'Köy boşaltmalar
cebri ve keyfi'ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Doğu ve güneydoğudaki
göçün nedenlerini araştırma ko-
misyonu, bölgede köy boşalt-
malann "cebri ve keyfi" olduğu
sonucuna vardı. Taslak raporu-
nu tamamlayana TBMM Göç
Komisyonu, göç eden yurttaşla-
rm "VTetnam sendromu"' yaşa-
dığı saptamasında bulundu. Ra-
porda, yurttaşlann sosyal gü-
venliğinin sağlanması. bulaşıcı
hastaJıkJara karşı etkin önlemler
ahnması ve yardun-yataklık dü-
şünce suçlanna af getirilmesi
önerisi getirildi.
Doğu ve güneydoğudan göç-
leri araştırma komisyonu taslak
raporunu hazırlarken rapora. en
kısa sürede son biçimi verilerek
yılbaşından sonra Meclis Baş-
kaalığı 'na sunulacağı öğrenıldi.
Köy boşaltmalann "cebri, key-
fi" olduğu belirtılen raporda,
"İnsanlar keyfi olarak yasadık-
lan yerlerden adeta sürüklü"
denildi. Raporda, şimdiye kadar
820 köy ve 2345 mezranın bo-
şaltıldığı toplam 3164 yerleşim
birimine bağlı 57 bin 310 hane-
den 378 bin 335 kişinin göç et-
tiği belirtildi.
Avrupa Insan Haklan Mah-
kemesi'ne bugüne kadar 358
başvuru yapıldığı kaydedilen ra-
porda, bunlardan birinin Tûrki-
ye'nin mahkûmiyetiyle sonuç-
landığı bilgisine de yer verildi.
Raporda, "Devlet zonınlu göçü
engeltemediği göç ettirilenlerin
zarannı karşılamadığı sürete.
bu sorunlann uiuslararası atan-
da sürekli muhatap olacak yap-
ünmlaria karşuaşılacak veakın-
üya girecektir" ıfadesine yer ve-
rildi.
Bakanla celisti
Cezaevleri
Müdürü'nden
hücre
savunması
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Adalet Bakanı Oftan
Sunguriu, cezaevlerinde "hüc-
re" sistemine geçilmeyeceğini
açıkJarken, Ceza ve Tevkif Ev-
leri Genel Müdürü Hüseyin
Turgut "tek kisiük oda" uygu-
lamasını destekJeyen değerlen-
dirmeler yaptı. Genel Müdür
Hüseyin Turgut. "Personel; pa-
ra. kadın, ideolojik yakınhk. teb-
dit gibi sebeplerie ihanet edebB-
mektedir. Halbuki teknoloji,
sağuun bina, tesis, elektronik d-
haziar ihanet etmez" sözleriyle
cezaevlennde planlanan yapı-
lanmanın ışaretini verdi.
Turgut'un, asayişi sağlamak
için "tek kişiük oda sistemine"
geçışı öngören mesajlan dikkat
çekti.
Genel Müdür Hüseyin Tur-
gut'un koğuş sistemine ilişkin
değerlendirmeleri, 18 Ocak
1997 tarihinde dûzenlenen bir
serapozyumda senulaa.bikiiri-
I lerin derlendiğj ve Adale? Ba-
kanlığı Eğitim Dairesi Başkan-
lığı'nca "Türkiye'nnı İnfazRe-
jhni, Sonınlar ve Çözümler"
başlığı ile yayımlanan kitapçık-
ta yeraldı. Koğuşlann isyana ve
ideolojik eğitime uygun oldu-
ğunu kaydeden Turgut, "Türki-
ye'de malum olduğu gibi, koğuş
sistemine dayab cezaevleri var-
dır. Binalar çürüktür, ev tekno-
lojisi ve malzemesi ile yapılmış-
ür. Tuğla ile örüunüşlerdir. Da-
yanıkh ve sağlam değflkrdir"
dedi.
Oda sistemine geçişi sağla-
yacak cezaevierinin yapımını
öngören Turgut şu görüşleri
kaydetti. "IVIevcutkoğuşlankü-
çüKmek, elektronik donannna
önem vennek ülkemizde zaru-
ret haune gelmiştir. Bu, hem ca-
ri masraflan azaltacak ve hem
de emniyeti sağlayacaktır. Bize
400 kişilik olmak üzere en az 10,
en çok İS terörist cezaevi kâfı
gelecektir. Bunun için de 60-70
trihona ihtiyacınuz vandır."
6te yandân Erzurum, Nazil-
li, Çanakkale, Çankın ve Bursa
cezaevlerinde son bulan açlık
grevlerilerine destek vennek
amacıyla Ankara Merkez Ka-
palı Cezaevi'ndeki 140 siyasi
tutukJunun, görevlilere en geç
akşam saat 17.00'de venneleri
gereken sayımlan, grevleredes-
tek vennek amacıyla gece yan-
sma değin uzattıklan öğrenildi.
Yaklaşık 10 gün önce başlayan
eylemlerin süreceği vurgulandı.
mFIRNOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
S3SS2 Medyanın Oktay'a Yaptıklanrak izliyorum. TV kanallarının
karşısında otururken zaman cuklarının Oktay olabıleceğı- dık hakaretlerı yapıyorlar. ra kazanmak için bir süre
zaman öfkeden ayağa kalkıp n i
düşünerek ortaya çıkıyor. DNA testi için haber bülten- sonra bir kısırdöngü başlıyor.
bağırmaya başlıyorum. '"< dinlenildiği anda bile iddi- lerinde anketler mi istersiniz, llk baştaki iyi niyetli çabalar,
Bir TV kanalında ilgi çek- aların çok saçma olmasının, falcılara su falına baktırmalar bir süre sonra insanı kendine
mek amacıyla her gün saç medyanın bol paralı yönetici- mı. Daha fazla izleyici çek- yabancılaştıran bir vahşiliğe
şeklini ve rengini değiştiren 'eri için hiçbir önemi yok. Ar- mek için olmadık şaklaban- dönüşüyor. Kazanılan para
kadın sunucunun, hınzır gü-
t f
k av bulunmuştur, tam bir lıklar yapılıyor. ve ün, eğer sağlam bir attya-
lüşlerle sorduğu'soruların, akbaba ataklığıyla üzerine gi- izledikçe öfkeye kapılma- pı ve dünya görüşü yoksa,
habirelafıuzatmasınınnean- dilmelidir. mak, açgözlü akbaba tutu- çürümeyi de beraberinde ge-
lama geldiğini bildiğim için Özel yaşam kimin umurun- mundanbumeslekadınaye- tiriyor.
öfkem iyice artıyor. Tam an- da? Özel yaşamın dokunul- rin dibine geçmemek müm- Sürekli saç şeklini değişti-
lamıyla merak kaşıyıcı bir mazlığı ve insan haklan kimin kündeğil. Buişferi yapan, şık ren kadın spikeri düşünüyo-
uyanıklıkla sorduğu sorularla umurunda? Onlar yalnızca giyimli, bol paralı çocukların rum. Oktay'ın yaşamını zehir
rating zaferi kazandığını dü- ceplerine girecek dolarların çoğunu tanıyonjm. Düne ka- edecek açgözlü, saldırgan
şünüyor. Konuşurken, göz peşinde. Oktay, bu medya dar, sade mesleğini yerine soruları sorarken acaba nele-
ucuyla yöneticilerine bakıyor, terörünün gücünü bildiği için, getirmek isteyen muhabirler- n yitirdiğinin farkında mıydı?
devam işareti alıyor ve sonra ilk görüşmeye gidiyor. Orada di. Saygılı, dikkatli insanlardı. Ona yön veren yayın yönet-
aynı soruları tekrar tekrar so- çok haklı olarak bu ışi med- Bir anda nasıl bu hale geldi- menini düşünüyorum. Bu çıl-
ruyor. yanın büyüttüğünü söylüyor ler, onu anlamaya çalışıyo- gınlık ve yamyamca yarışma-
Oktay olayı, medyada çü- ve tavnnı ortaya koyuyor. rum. dan kazandıgı paralarla mut-
rümenin nereye vardığını Artık koz medya canavar- Medyanın, insanı çeken lu mu oluyordu?
göstermesi bakımından ibret larının eline geçiyor. Oktay'ın cazibeli bir yanı olduğu ke- Oktay olayı, medyanın içi-
verici. Hangı dürtülerle hare- bütün geçmişini didik didik sin. Hem söhret hem çok pa- ne düştüğü büyük felaketi
ket ettiğini birtürlü anlamadı- ediyorlar. Annesinin kapısına ra getiriyor. Orada ayakta ka- göstermesi bakımından bel-
ğımız bir aile, kaybettiği ço- dayanıyorlarvekadınaolma- labilmek için ve daha çok pa- ki yeni bir uyanışa yol açabi-
lir. En azından bazı meslek-
taşlanmızın aklı başına gele-
bflir. önceki gece Haluk Şa-
hin'in bu konudaki doğru yo-
rumu bir işaret sayılabilir.
Gazetecilik mesleği, ciddi bir
tehlike ile yüz yüze. İnsanla-
nn acılarından, kanlarından
ticaret yapılmaz. O zaman bi-
zim o çok eleştirdiğimiz çete-
lerden ne farkımız kalır?
TV kanallarında çalışan,
gazetelerde çalışan tüm
meslektaşlarıma çağnda bu-
lunuyoaım. Bu gidişe dur de-
mek zorundayız. Insanları bir
süre bu yolla oyalayabilir,
kandırabilir ve bu yolla para
ve ün kazanabiliriz. Ya sonra?
Bu çürümenin sonu nereye
varacak? Geçen gün sanat-
çı Ahmet Uğuriu çarpıcı bir
uyarıda bulundu: "Böyle gi-
derse TV kanallannın yöneti-
cileri, daha fazla ilgi çekebil-
mek amacıyla, cinayetler bi-
le işletebilirter. Bu çılgınlığın
sonu oraya varabilir."
Ne dersiniz?
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
NaHıhan Ateşi...
Öyküyü Pertev Hoca'dan Paris'te dinlemiştim. Ba-
bası Abdurrahmart Naili Bey Mudumu'da kaymakam,
kendisi lise öğrencisi iken, dernek ki 1920'li yıllarda, Nal-
lıhan'dan Mudurnu'ya doğru at sırtında yola çıkan bir
yotcu, besbelli sıkı bir sigara tiryakısı, belki de k/brrt yok-
luğu ya da çakmak taşı ve kavla at üstünde sigara yak-
manın güçlüğünden, sıgaraları birbirineekleyerek Mu-
durnu'ya vardığında, ateşinden yanmak isteyen bir Mu-
dumuluya sigarasını uzatıp şöyle demiş: "Yak bakalım
Nallıhan ateşinden.,."
Pertev Hoca Paris'teki evlerinde bana bu öyküyü an-
lattığında seksenine merdiven dayamıştı... Ama ülke-
sinin yaşamından, insanından, anadilin inceliklerinden,
kendi çocukluk yıllanndan süzülüp gelmiş bu halk ya-
şamı tablosunu dile getirirken, bakışlanndaki ışıltı, se-
sinin titreşimlerindeki saflık ve sevinç bir çocuğunkiy-
di...
TYS ve Truva Folklor Araştırmalan Derneği'nce dO-
zenlenen"/3
isrîevA/a;//Öorafa^'aSayp/"sempozyumu-
na ve derneğın her yıl düzenledıği ödül törenine yaşrtı
ve yaşam yoldaşı Hayrünnisa rlanım'la birlikte Pa-
ns'ten gelen Pertev Hoca, bu yıl 90. yaşını sürmekte...
On yıl önceye göre işıtmesı daha ağır ve yürümesi da-
ha zahmetlı de olsa, bakışlanndaki ışıltı, gür ve berrak
sesinin titreşimlerindeki saflık ve sevinç yine bir çocu-
ğunki... Istanbul'ageldikleri gece "Richmond Oteli'rûn
lobisinde bir nefes almak için koftuklara oturduğumuz-
da, Paris'teki öyküyü hocadan bir kez daha dinlemek
istedim... Aynı canlılık, aynı çocuksu saflık ve sevinç,
aynı anlatma lezzeti...
Sempozyum ve ödül töreni ertesinde, Nevizade So-
kağı'ndaki "Keyif"lokantasında, bırgönül borcunu ye-
rine getirmiş olmanın ve Boratavlar'la birlikteliğin key-
fini çıkanyoruz... Müzık, türküler, fıkralar, muhabbet...
Hayrünnisa Hanım'ın enenisini, zekasını, zariflığini ta-
nımlamaya sözcükler yetmez... Hoca ise yaşam yolda-
şının yanında bu gece azıcık durgun... Belli ki yolculu-
ğun, bir gün önceki coşkulann yorgunluğunu duyum-
suyor... Buna karşılık yüzü dıngın, bakışlan delikanlıca
ışıltılı... Ve dıştaki durgun görüntüye karşın içindeki kı-
pır kıpırlığı sezınlıyorum... Nereden mi? En ufak bir tit-
remesi olmayan parmaklannın zarif hareketiyle pake-
tinden çıkardığı sıgaraları neredeyse Nallıhanlı tiryaki gi-
b/ zincırleme yakmasmdan... Bilıyorum kı Pertev Hoca
alışıldık anlamıyla sigara tiryakısi değildir. Ancak çok ke-
yıfli anlannda ve bütün bir gün içinde en çok birkaç si-
gara tüttürür...
Toplumsal belleğımız güçsüz olduğundan tekrarla-
makta yarar var: 1907 doğumlu Pertev Naili Boratav,
1930'da istanbul Ünıversitesi Edebiyat Fakültesi'ni bi-
tirdikten sonra, 1938'de DTCF'de doçent, 1946'da ay-
nı fakültedeTürk Halk Edebiyatı profesorüdür. 1948'de
görevine son venliyor ve fakültenin bu bölümü kapatı-
lıyor. Görünürdekı neden, sahiplığıni de üstlendiği "Yurt
ve Dünya" dergisınde toplumcu yazılar yayımlıyor ol-
ması. Asıl neden ise kestırmeden söyternek gerekırse,
birkaç yıl önce bir gazetede gördüğüm, 194O'lı yıllar
Türkiyesi'nden bir arşıv fotografıyla özettenebilir. Fotoğ-
raf, Hitter'in propaganda bakanı ve bu anlamda sağ ko-
lu Goebbels'i Sultanahmet Meydanı'ndaki tarihi yapı-
lan gezerken gösteriyor... Bu yıllar, özellikle de savaş
sonrasında, Türkiye'de faşizmin azgınlaştığı dönemdir.
Nâzım Hikmet'm hapıste olduğu, Sabahartin Ali'nin
yaşamına ölümcül tuzağın kurulduğu. Ruhi Su'nun
operadan kovulduğu, ilerici-solcu dernek ve partiterin
kapatHarak yönetıcılennin ve yandaşlannın cezaevleri-
ne W«Wıgı karanlık yıllar... Pertev Naili Boratav'ın (Ni-
yazi Berkes, Behice Boran, Muzaffer Şerif gibi, üni-
versıtenin genç ve seçkın öğretim görevlilenyle birlik-
te)görevine son verildiği, ekmeğinı kazanabilmek ve ça-
lışmalarını sürdürebilmek için ülkeden aynlmak zorun-
da kaldığı dönem...
1930'lu ve 4O'lı yıllarda Türk halk edebiyatı ve folk-
lor incelemeleri afanında temel taşı niteliğinde ürönler
verrniş olan Boratav, yurtdışında da kollan sıvamakta
gecikmedi. ÖnceABD'de bir ünıversitede, sonra Fran-
sa üniversitelerinde çalışmalannı sürdürdü. Türk halk
edebıyatının hemen her alanında, Türkçe ve yabana dil-
lerde, yine temel taşı niteliğinde ürünter verdı. 60 bin
sayfalık bir arşıv oluşturdu...Bugün buarşivülkeyege-
tirilmeyi ve kimilen Türkçeye henüz çevrilmemiş çalış-
malar Türkiye'de veTürkçedeyayımlanmayıbekJiyor...
• • •
22 Aralık Pazartesi sabarıı, bir ikisi dışında medya-
mızın dikkate değer bulmadığı, buna karşılık seçkin ve
ilgili bir topluluk önünde gerçekleştirilen sempozyu-
mun açılış konuşmasında, Pertev Naili Boratav'ı ayak-
ta alkışlanmak üzere sahneye davet ederken söyledi-
ğim sözlen tekrarlarsam, masa/lar ve masal kahraman-
lan günümüzde de variığım sürdürûyor... Ferhad'lar ve
deJinmesi gereken demir dağlar günümüzde de var...
Bugünün Ferhad'lan çalışmalanndan ve ülkesinden ko-
panldıktan sonraki yanm yüzyıllık sürede de demir bir
dağı delercesıne ciitlerce ürün veren ve bugün bir ulu-
sal kahraman kimliğiyle anıtlaşan Pertev Naili Bora-
tav'lardır... Onlar anadilin, halk kültürünün, halk insanı-
nın, folklorun, mizahın, bir ülkenin en temel değerleri-
nin "Nallıhan ateşi"n\, nice güçlüklere, sıkıntılara, ap-
taltıklara, baskı veengellere karşjn, yüreklerinde tüken-
mez bir sevgi ateşi, bir yanardağ gibi taşıyan gerçek
yurtseverterdir...
Bir Düzeltme: Geçen haftaki yazımda andığım "tû-
kenmeyizkırmağile" dizesi Pir Suftan Abdal'ın değil,
XVI.yüzyıldayaşamışşairMuhyinındır.Duzeltır, arka-
daşım, şair Kenan Sanalioğlu na dikkati için teşek-
kürederim.
DinozoRHAFTAL1K Mİ2AH DERGİNİZ
Paniğe gerekyok..
1998 takviminiz
bu çarşamba
Dinozor'da