23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 ARALIK 1997 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER Ulusal Güvenlik Öncelikleri TANJU ERDEM Emekh Amıral M ıllı guvenlık sıva- set belgesınde Turkıye Cumhun- yetı'nın ulusal gu- venlığıne vonelık oncelıklı ıkı tehdı- dın "irtka'" ve "böluculıik" olarak sap- tandığı anlaşılıyor Bu oncelıklenn ısabetle seçılmış ol- duğunu duşunu>oruz Sıyasal Islamın anayasamızın 2 maddesınde yer alan değıştırılemez nıtehktekı ınsan hakla- nna saygılı, Ataturk mılhyetçılığıne bağlı demokratık, laık \e sosyal hu- kuk dev letıne karşı bır duzenı amaçla- dığı, egemen olduğunda ulusal ıştenç v e egemenlığı, çoğulcu demokratık sıs- temı. ulus ve ulusçulukka\ramını ak- lı \e bılımı temel kabul eden araştıncı ozgur duşunceyı evrenselve ulusal hu- kuk ve kultur anlayışını kurumlan> la tasfiyeye yonelık otokratık bır şenat duzenı kuracağı dunyadakj omeklerıy - le belırlıdır Dın bır ınanç ışıdır Dınıtı ve şer-ı kurallann sıyasal, ekonornık, külturel, sos> al yaşantının her anını zo- runlu ve tek seçenek olarak yonlendır- mesı sonuçta ulkelen bolunmeye ve çağın gensınde kalmaya goturmekte- dır Turkıyemızde sıyasal Islamın ana- yasal ve yasal engellere karşın orgut- lendığı, takıyye yontemlenyle amacına enşme doğrultusunda oldukça yol aldı- ğı, devlet kunımlannda kadrolaştıkla- n \ e fiılı ey lemlerde bulunduklan so> - lenebıhr Tum bu gelışmelenn arkasın- da. komunızmle mucadele adına em- peryal guçlenn ulkeyıyanmyuzyıldır yoneten merkez sağ ıktıdarlann ortu- lu ya da açık uygulanan dev let polıtı- kalannm da rollen olmuştur Belgede ongorulen oncelıklı tehdıt- lerden bın de boluculuktur, bolucu te- ror olayıdır Turkıye Cumhunyetı tek (unıter) bır dev lettır Mısak-ı Mıllı çer- çevesınde çızılen sınırlan ıçınde Ana- dolu, jeopolıtık ve jeostratejık bır bu- tundur Avrupa ıle Asya ve Ortadoğu arasında kopru ışlev ı goren bır kav şak noktasıdır Boylesıne onemlı bır ko- num, tanhte değışık kav ımlerın kultur ve uygarlıklann yerleşım. gelışım ve çokuşlenne sahne olmuştur Ulusların oluşum donemınde yaşanan donuşum ve değışımlenn. savaş ve goçlenn son- rasmda Batı Turklen'nın anavatanı ol- muştur Turk ulusu bu topraklarda ya- şamış kav ımlenn bunlann uygarlıkla- nnın mırasçısıdır sentezıdır Başat nı- telığı Turk dılı ve ulusal kultur bırlığı- dır Ulus devlet'ın kurulmasındakı ve geleceğe donuk dınamık ıdeallenn ger- çekleştınlmesındekı muşterek kararlı- lığımızdır Turkıye Cumhunyetı çağ- daş nıtelıklenyle ulusu oluşturan oğe- lenn yerel alt kulturlennı gelıştırmele- nne saygılıdır Bunu ulusun zengınlığı sayar Tum yurttaşlannı ozgur ıradele- nyle eşıt haklara sahıp vatandaşlık hu- kuku ıle donatmıştır Dev let yonetımı zayıfladığında Ana- dolu bırhğının parçalanma tehlıkesıy- le karşılaştığı tanhsel gerçektır Nıte- kım 1 Dunya Savaşı sonunda Anado- lu v e Trakya Turk topraklan empery a- lıst guçlerce bolunmek ıstenmış, Ata- türk'un onderlığınde venlen Kurtuluş Savaşfnın utkusu uzerınde Turkıye Cumhunyetı kurulmuştur Bugun de Yenı Dunya Duzenı'nde (YDD) gelış- mekte olan onemlı konumdakı ulkeler- de mıkromılhv etçı akımlar v e dın, mez- hep avnmları tahnk edılerek, ulus dev- let'e karşı ılımlı Islam desteklenerek ulkeler kargaşaya sokulabılmekte, za- yıflatılarak, parçalanmak ıstenmekte- dır Ataturçuluğun tam bağımsızhk ve ulusal dev let ulkusu bu duzenın kuram- cılanna gore modası geçmış fikırler- dır Ancak bu ulkenın bılınçlı ve er- demlı yurtseverlen YDD'de ulusun ve devletın saygın ve guçlu olarak yennı almasında Ataturkçuluğun bu temel ıl- kelennın şımdı daha da geçerlı olduğu- nu çok ıyı bılmektedırler Turkıye Cumhunyetı bolucu terore karşı guven- lık onlemlennı kararhlıkla surdurur- ken. bolgenın sosyo-ekonomık sorun- lannı aynı oncelıkle çozumleyerek te- rorun bataklığını kurutma durumunda- dır PKK teroru yanında ulkemızde mev cut her turlu ırkçı bağnaz mıllıyet- çı, mezhep aynmı yaratıcı hareketlenn de boluculuk kapsamında değerlendı- nlmesı u>gun olmuştur Ulusal guvenliğe yonelık oncelıkh tehdıtler arasında uygulanan ekonomık polıtıkalann ve dış polıtıkanm yarattı- ğı yaşamsal sorunlann da ele alınması zonınludur Bu sorunlardan bın, ulusal gelınn dağıhmında gıderek artan dengesızlık- tır Bu adaletsız durum sağlıksız şe- hırleşme terorun, ışsızhğın yarattığı goçler gıbı sosyo-ekonomık nedenler- den beslenerek ulkeyı cozumü gûç bır kaosa ıtebılır Cumhun>et rejımı çok yonlu bır saldm ıle karşı karşıya kala- bılır Iç banş bu dunımdan onulmaz ya- ralar alır Bu yonde guvenlık planlamasına gı- dıhrken temelde ekonomık gelışmeyı engellemeden akılcı sağduyuya bılı- me dayalı sosyo-ekonomık onlemlenn alınması ve kararhlıkla uygulanması onemlıdır Bu onlemkr alınırken dev- let harcamalarında ısrahn onlenmesi, vergüerin venmlı kuUanımı, parlamen- ter ve ust burokratlara sağlanan o/Jük haklan ve olanaklarda avncalıklann torpiılenmesu kamu personel kadrola- nnın normalizasyonu, ozelleştırme ko- nusuna bağımsız ve ulusal Turk devle- ti ve ulusunun vararlan açtsından bakıl- ması. emegin kullanımında vasalann u> gulanmasının kontrolu, eğıtımve sağ- lıkta. vatandaş-dev let ılışkılennde sade vatandaşın konınmasu sorunu vumuşa- tabilir: ozel kesımı ozendırebılır; aşın kazanç ve tüketim eğilımlennı kontrol edebilir. Sorunlardan ıkıncısı dış polıtıkaya ılışkındır Turkjye Ulusal guvenlığı ıçın kendısını çevreleyen ulkelerle ıyı ılış- kıler kurma ve devam ettırme duru- mundadır Bunu sağlamanın >olu, ulke dış pohtıkasının gereksınımını ıstıhba- rat ve tehdıt algılamalanyla polıtıka oluşturmave karar alma mekanızmala- nnı etkıleven emperyal guçlenn gudu- munden çıkmaktır Ataturk donemı dış polıtıka ılkelenne ulusal dış polıtıka çızgısıne donuştur Sovyet Rusya'da komunızmın çökûşu bıze şımdı bu ola- nağı vermektedır Turkıye, dış polıtıka- sında hayatı ulusal çıkar v e yararlann- dan hıçbır odun v ermeksızın komşula- nylaguvene saygıya, ışbırlığıne yone- lık ılışkıler kurabılır Bolgesınde bır ba- nş ve ıstıkrar kalesı olarak kendını ge- lıştınrken, sozu dınlenır, etkın bır guç olabılır Gonıluyor kı yakın gelecekte ozün- de YDD kuram ve eylemlenyle besle- nen cıddı tehdıt belırtıleny le karşı kar- şıyayız MGKvehukumetınbutehdıt- len ısabetle saptadığı anlaşılıyor Tum bu sorunlann ve daha bırçoklannın ço- zümlenerek ulusun guvenlık ıçınde sonsuza değın yaşamını surdurmesı, kammızca Ataturkçuluk ılkelennı ozumsemış ulkenın bağımsızlığıve nı- telıklen anayasada belırtılmış Cumhu- nyetı uzenne tıtreyen bır sıyasal gucun genış halk desteğıyle ıktıdar olmasına bağlıdır Bugun huzunle ızledığımız sıyasal, sosyal, ekonomık tabloda, toplumsal ve ınsansal değerler yozlaşmasında bu nasıl mumkun olacak0 ARADABtR MEHMET GÖL tlahnatçı Oğretmen Laiklik Aydınlığı Mustafa Kemal Ataturk'u iaık duşunceye ıten etmenlenn başında dın ıstısmarcılığı, dının-ınan- cın sıyasal çıkarlara alet edılmesı, yanı kısaca dın tıcaretı gelır Dını ve dınsel değerlerı sıyasa pazannda hovar- daca satarak gelır sağlayanlann davranışları Ata- turk u laık duşunceye sevk eden en on nedenler- dendır Ona gore bırey ınanmalı, ınancının gereğını oz- gurce yerıne getırmelıdır Kımse şu ya da bu ınan- cı kabul ettığı ıçın kınanmamalı, kımse de şu ya da bu şekılde ınanmaya zorlanmamalıdır Insan- lan ınananiar, ınanmayanlar dıye ayırmak yanlış- tır Benım gıbı ınanan ya da onun gıbı ınanan, be- nım gıbı ınanmayan ya da onun gıb 1 ınanmayan saptaması doğrudur Benım gıbı ya da onun gıbı ınanmayanı ınançsız kabul etmekyanlıştır Sosyo- lojık anlamda da yanlıştır, dınsel anlamda da yan- lıştır llkçağın unlu duşunuru Demokrifın "Insan sa- yısı kadar Tanrı vardsr" sozu her ınsanın değışık ınanabıleceğının kanıtıdır Ona gore her ınsan Tan- n'yı ayrı algılamaktadır Sızın dınsel degerierınızı kabul etmeyen bır ınsanı "ınançsızdır" dıye nrte- leyemezsınız Musluman olmasa, Hırıstıyan, Mu- sevı ya da başka ınançlardan bıle olsa Sıyasa (sıyaset) pazannda dın satan, ınanç sa- tan, kendı gıbı ınanmayanları kendının sıyasal çız- gısınde olmayanlan kâfır, zındık, dınsız vb gıbı nı- teleyen pazar tellallannın onune nasıl geçerım dı- ye uykulan kaçmıştır Ataturk'un Nasıl ederım de benım yurttaşım ınanç anlamında rahat olur Ca- mısınde kılısesınde, havrasında ozgur olur, kor- kusuz olur Yonelır yuce Tanrı'sına dıye kafa yor- muş, uykusuz kalmış duşunmuştur Bu konudakı olumsuzluklann tek çozgesı (ça- resı) vardır Laıklık 1 Laık duzende hıç kımse sıya- sa pazannda dın satamaz Çunku laık duzen o pazartn altyapısını altust eder Dınsel ve duşunsel ozgurluğun, banşın kardeşlığın, hatta demokra- sının guvencesı laıklıktır Laık duzen guzel yurdumun butun koşelerınde sevınçle karşılanmıştır Ancak çıkarları zedelenen kımı dın ıstısmarcıları bundan rahatsız olmuştur Ataturk un olumunden sonra polıtıka pazannda ınanç pazartayanlar gızlı-açık harekete geçmış- lerdır Ataturk'un devnmlerını kıyısından koşesın- den almışlardır Kendılerını Ataturkçu sayan kımı sozde buyuklerın (') zamanlannda muthış palaz- lanmalar olmuş ve bugunku tehlıkelı boyutlara ulaşmıştır Bugunlere nasıl gelındığıne ornek olmak uzere duyduklarımızı değıl, bızzat gorduklerımızı, yaşa- dıklarımızı sunsak sayfalar almaz Şu dın tıcaret- çısıne bakın1 Yenı ıl olan Osmanıye'nın Kızıldere koyunden Osmanıye'ye gelene değın altı ayrı koy- de bır vakıtte altı kez ıkındı namazı kılan polıtıka- cıyı bılmeyen mı var' Hacdan donenlere bağırıyor- lar Hacılar, memlekette oylar Hoca'ya' 5 Bununta- nığı anam Mercumek'ler yurtdışında kara ses olup Ataturk'e sovenler bılmem ne tankatının ız- be odalannda Allah Allah dıye dovunup çıkar sağ- layanlar insanlarımızı cephelere bolenler, tel'ın namaz- ları kıldıranlar Bu tel'ın namazlarının uzantıları şımdı cumaey- lemcılen olarak meydanlardalar Kuran, ezan camı bayrak edebıyatı yapanlann keşke bunlara saygısı olsa1 ÖĞRENCİME DOKUNMA! 8 unıversıte oğrencısı toplam 96 yıl hapıs cezasına mahkûm edıldı Bu dava 17 Aralık 1997'de Yargıtay'da goruşulecek Bız oğretım elemanlan, burada yargılananın ozerk demokratık unıversıte talebı Aydınlık ve ozgur bır gelecek kurmaya yonelık tasanmlar" olduğuna ınanıyoruz Oğrencılenmızı cezaevlerınde değıl, aıt olduklan ve sahıbı olduklan unıversıtelerde gormek ıstıyoruz ÖCRETIM ELEMANLARI SENDIKASI (ÖES) SATILIK KOOPERATİF HİSSESİ Esenyurt'ta, kaba ınşaatı bıtmış 128 m2 dubleks daıre kooperatıf hıssemı devredıyorum Tel.: 19.00'dan sonra (0.216) 46616 65 Kasıtlı Bilgisizliğin Yaygmlaşması Prof. Dr. KEMAL ÖNEN !L Emekh > ^ 960Mann ortalanna kadar, ' V akademik kurumlarda misti- • si/m anrı-entelektualizm, en- I teiektuelsahteci]ik,sınırsızser- • bestlik ve benzerleri vokru, -^L. oluşması da olanaksızdı. Uni- versitelerde; vuksek du/evü oğretım kurumlan olarak duşun. (tefekkur) bılım uretımi ve oğre- timi, rasyonel tartı^malar v e araştırmalar ve de bunlann sonuçlarını, aktarmak amaçtL Kaba- davıltgın duşun'e >a da sezginin akıTa üstuniu- ğu gozükmezdL Ama artık bu durum yok. Bır- çok unıversıte>e oğrenme ve objektıvıte duş- manlan ırrasyonalıst goruş uretıcılen sızıyorve bilim karşıtı(antısıyantıst)hareketler, daha çok sosval bılımler bolumlerinde olmak uzere, goz- lenebıhvor"(l) Yukandakı ıfadeler kısaltılarak, Montreal'de- kı McGıll Unıversıtesı oğretım uvelennden fel- , şefe profesogn Mark) Bunge>c dittır / İsterrastlaa&,kteretkaenimşeklindfiateunv'a da olmasın ulkemızdekı bir kıstm yuksek oğre- tim kurumunda son vıllarda benzer tutumlar.ir- rasvonalıst heves ve yaklaşımlar, genbkçı hare- ketler gozleniyor. Bunlar akademik ortama yer- leşmeye çalışan bırbılgısızlık turunu(cehaletı) yansıtıyor Mano Bunge'nın doğal (tradısyo- nel) bılgısızlık yanında kasıtlı cehalet (vvıllful ıgnorance) ya da fc post-modern cehalet'" dedığı çeşıdm bazen açık seçık ve bazen de ahmakça bır turu olan "indocta ıgnorantia'" bır kısım yuksekoğretım kurumuna sızabılmiş durumda Tradısyonel bılgısızlık ashnda kaçınılmaz olup, ıster oğretıcı ısterse oğrenıcı olsun tecessusu ıle bunu telafı etmeye uğraşır Bu halıvleanlayış- la karşılanmak gerekır Nıtekım şaınn dedığı gıbı "KJşi noksaıunı bilmek gibi irfan olmazT Buna karşın kasıtlı ya da postmodern denılen bılgısızlık v e bunun bır turu olan "indocta igno- rantia"; oğrenılmesı doğal. gereklı ve de yarar- lı bılımsel konulan ve genellıkle bılımı kasıtlı olarak dışlama onemsememe, gıderek reddet- me şekhnde beiınr Psıkoterapıstın ya da "akıl- şuur" sorunlanna eğıldığını ılen suren felsefe- cınm, deneysel psıkolojı ya da noropısıkolojı Oğretım L\esı oğrenme) ı reddetmesı ya da pozıtıf bılımlere yetennce nuflız edememış bınsının bılım felse- fesıne sovunurken sergıledıklen cehalet bu tur- dendır "İndoctaignorantia" ıçındekıler, bıhm- le "psodobilim" (sahte bı\ım> arasındakı farkı açıkça reddederler Bunlar arasına irras>ona- listlen. genel semiyotikçileri, dinsel fitozofik yo- rumcular ve dogmatikleri v e benzer obur 'obs- kurantist'leri sokmak kabıldır Esasen postmo- dernıstler de kendılennı bazen antısvantıst ola- rak tanımlarlar Mustafa KemaPın akılcılığa yonelık hedefı, en başta doğal (tradısyonel) bılgısızhğe yone- lık rasyonel ve kapsamlı bır cğıtım olup bunun zorunlu ve mantıkı yolu ıse kolayca oğrenılebı- lır bır yazı ve rahatlıkla konuşulup anlaşılabılır bır dıl ıdı "Hayatta en hakiki murşit Uimdir" derken. ıçınde y aşanılan dunya v e toplumlarda- kı gozlem v e geTçeklere dayalı bır goruşu belır- ^ıyor ve de bo^ece, bıldığı ve ıncelediğı Kut «al'la Profan'ı veriı yenne oturtmayT amaçlıyor- du Ataturk un 1933 unıversıte reformununbu kurumdan "indocta ignorantia'yı kaldırmaya yonelık bır yonu de bulunduğu duşunulebılır 1960"h yıllardan ben universiteler kurmaya ve akademik vasalarla duzenlemeler yapmaya vbneük çabalar; bazen objektıflıkten yoksun polıtık. gostermelık veya duygusal, dayanaklı gınşımler ve uygulamalar hahnde ve "sosyal, demografîk baskı ve gereksinimleri karşüama gerekçeleri'' ıle akademik kurumlara "indocta ignorantia"y ı da gıderek artan bıçımde, sızdır- dı BöylecegerçekbilinKÜerin yanındabir kısım şarlatanın da yer, mevld almalanna ve gûç oda- ğı olabümelerine yol açıldı. Bunlar, "akademik özgurluk" maskesı ıle ortulerek ırtıcaı ve ırras- yonalıst gınşımlere ımkân hazırlandı 198O'lı yıllardan ben YÖK otoritarizm'i bem "indoc- ta ignorantia'" \ e hem de şarlatanhğ^ dana da ko- laylaştırdı Popper'ın yıllarca once so> ledığı gı- bı "Otoritarizm ile rasyonalizm bağdaşamaz". Rasyonellik, demokratik yaşamın da kaçınıl- ma/ bir komponent'idir, irrasyonalizmin totali- ter, otonter-kutsal rejimlenn vazgeçüemez be- sin'i oWuğu gibL Akademik >aşama duşunle >aklaşamayan ıçınde yaşama>an oğrencılık yıllanndakı ızle- mmlen ıle yetınerek veya doğru yanlış telkın- lere uyarak harcı âlem sozler ve polıtık nutuk- lar atan zevat ve hatta akademik kurumlara her nasılsa kapak atmış bır kısım kışılergelışıgûzel, gostermelık yuksekoğretım kurumlan kurdur- ma pohtıkasının başlıca sorumlulandır Bu gı- nşımlenn bedelı pahalı olarak odenıvor ve bu duruma neden olanlar akademısven de dekan rektor YOK uyesı başkanı bakan, başbakan, dev let başkanı hatta cumhurba^kanı da olsa goz- lenen budur Bu sağlıksız unıversıteleşme do- nemınde yetışen ve ust duzeylerde yer alan kı- şıler, akademısyenler, sıyasetçılenn ve medya- da yeralanlann bazılan kasıtlı bılgısızlık ve "in- docta ıgnorantia">ı sergıleyen orneklerdır Bazı yuksekoğretım kurumlannın açılması. hâlâ da çok kez ust kademelerden, para-guç odaklanndan v e de sıyasetçılerden gelen v e ob- jektıfhkten, bıhmsellıkten yoksun talimat tel- kin. destekkr, sempati|e^ >* hatta us^V^apalj emirlerle oknuyor mu 9 - ~ ı Bakınız Mustafa Kemal'ın 1924'lerde Iz- mıt'te gazetecılerle yaptığı tanhsel goruşmede hılafetın kaldınlmasına ılışkın Huse>in Cahit Yalçmne dıyorve Mustafa Kemal nasıl yanıtlı- yor H. C. Valçın - "Madem ki oyledir, emir buyu- rumız o makam lagvedilsinr M. Kemal - Ben o adamım kı, ordunun mem- leketı, mılletı muhakkak netıceye goturebılece- ğı noktalarda emır vennm, fakat ılım ve bılhas- sa ıçtımaı ılım sahasına dahıl ışlerde ben kuman- da vermem Devlet buyuklennın katıldığı açılış torenlen, bol keseden ve tartışılabılır nıtelıkte fahn dok- torluk unvanlannın dağıtılması, akademik ku- rumlann nıtelık. duzey ve saygınhğının goster- gesı değıldır Bunlar kışılere gelıp geçıcı "ken- di kendini tatmin" duygusunu sağlar Asıl bu- yuk tehlıke "indocta ignorantia" da dahıl ol- mak uzere kasıtlı bılgısızlığın yaygınlaşması ve >erleşmesıdır (1) The flıght jrom Scıence and Reasen ann nev. york acad Scıences vol 75-1996 s o n e t ı c j krete erıKonusunda en az 2 yıl deneyımlı Ingılızce bılen Excel Word bılgısıne sahıp, Insan ılışkılennde ve organızasyonda başarılı Uluslararası bır medya şırketının Istanbul ofısınde gorevlendırılmek uzere bayan eleman A R I Y 0 R U Z MEDIACOM ISTANBUL llgılenen aûaylann fotograflı ozgeçmışlenr.ı en geç 18 12 1997 tanhıne kadar Maıl Boxes Taksım P K 262 ye veya (0212) 223 82 21 no lu faksa gordermelen nca olunur YEŞIL ELMA Seyahat Acentosı T<Âsm( 2J2] 24? 52 M 24^52 n levenf- 2 2 234 2' 24 2S4 2! 23] YILBAŞI PROGRAMI BUDAPESTE428 Aralık • 1 Ocak 5 gun • 4 gece Malev le ulaşım Transferler OK KonaHama Şehır Tu u Reiberl V H zrnetlerı Dah I ^ ELEMAN Kıtap satışı konusunda deneyımlı bayan eleman aranıyor. Tel.: 252 38 82 ANKARA ASLÎYE 24. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 1994 1071 Karar No 199" 7 543 Davacı llesam vekılı tarafından davalılar Erdogan Aydın ve Ibrahım Yıldız aleyhıne açılan tazmınat davası mahkememızde 2 10 1997 tanh, 1994 1071 esas, 1997 543 ka- rar sayılı ılamı ıle 1- Davanın reddıne 2- 429 000 TL harctan peşın alınan 135 000 nın mahsubu ıle, gerı kalan 294 000 TL harcın davacıdan alınmasına 3- 1 450 000 TL nısbı vekalet uc- retının davacıdan alınarak davalı tbrahım Yıldız'a venlmesıne Ke>fıvetın vasal olarak ılanına Basın 58313 ACLAN URAZ'IN OBJEKTİFİNDEN <i . Mir C m m a r tv s i ö y k m s m «CUMARTESt ANNELERt»FOTOĞRAF \LBbMÜ h e > a z T u r k ç e j n e ı l ı z c e Cumartesı Annelen hâlâ orada, Galatasara\'dalarher cumartesı Butün karanlıklara ınat oğle guneşının altında havatı savunuyorlar Tanklarla, rotahflerle, eroınle, kara paralarla hrletılen hayatlanmızı orada temıze çekıyorlar ÇAĞDAŞ Ö f c YAY1NLAAI Turkocağı Cad 39141 (34334) Cağaloglu Istanbul Tel (0212)514 01 96 Faks(0212)514 01 95 Ulkemızı çağdaş bır geleceğe ulaştırmada eylemlı ve sorumlu olmak ıstıyorsanız bızı arayın' Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeğı - 021Z 252.09.46 Hesap No Yapı Kredı Bankası - Etıler Şubesı 12726-8 CUMHURİYETTEN OKURLARA ORHAN ERtNÇ '_ Sorunlar Demeti ve Komedi Şaheseri Haftayı medyanın zorlayarak, ufurerek sorun duru- muna getırmeye çalıştığı konulann papucunu dama at- tıran gerçek konularla geçırdık Turkıye nın Avrupa Bırlığı'ne alınıp alınmayacağına ılışkın toplantı ve açıklamalar, boyle sonuçlanacağının bılınmesıne karşın herkeste bır hayal kınklığı ve tepkı yarattı Oysa 12 Eylul 1963 gunu ımzalanan Ankara Anlaş- ması ıle o zamankı adıyla Avrupa Ekonomık Toplulu- ğu'na ortak uye olma statusunu kazanmış belırlı su- reçterde belırlı yukumluluklen yenne getırmeyı kabul- Ienmıştık Ama polıtıkalan devlet adına değıl de srya- sal ıktıdarlar adına uygulama alışkanlığımız yuzunden bızler, 12 Mart ıle 12 Eylul'u gerekçe yapan yabancı- lar yuzunden bugunku onur kıncı duruma duştuk Unutmayalım kı duştuğumuz durumda her partının ve ıktıdarın payı var En buyuk pay da REFAHYOL ık- tıdan ıle o ıktıdann Dışışlen Bakanı Bayan Çiller'de Once bız kendımıze bakalım Falih Rrfkı Atay'ın, 1944 yılındayayımlanan bıryazısında, Ataturk'un da- ha Samsun'a hareket etmeden çok once istanbul'da- kı yabancılarla goruşmelerının sonunda soyledığı şu sozler var "Benım kanaatım o ıdı kı ve daıma o oldu kı dûn- yada ınsan dıye yaşamak ısteyenler, ınsan olmak va- sıflarını ve kudretonı kendılennde görmelıdırier Bu uğurda her turlu fedakâhığa razı olmalıdırfar Yoksa hıçbır medenı mıllet, onlan kendı arasında ve safında gormek ıstemez " Kapı onlerınde, bekleme salonlannda tur atmak ye- nne once kendımıze saygı duyar duruma gelelım Ar- kası kendılığınden gelecektır Vergı Reformu Paketı de haftanın onemlı konuların- dan bınydı Herkesın saydam olmasını ısteyen buyuk ışadamlanmızın kendılennm de saydam olmasını zo- runlu kılacak vergı kurallanna karşı çıkmalan dıkkat çekıcıydı Oysa bır suredır emekçılenn karşılaştığı ver- gı adaletsızlığını gundeme getırıp yıllardan ben gor- mezden geldıklen durumu yınelemeye başlamaları kı- mı çevrelerde sempatı yaratmtştı Şımdı akıllarda şu soru var "Acaöa son yıllarda gıttıkçe buyuk gelırlere ulaşan kara paracılar karşısında duştüklerı vergı adaletsızlı- ğıne çozüm bulmak ıçın ışçılen mı kullanmak ıstıyor- lar?" Istersenız bıraz da dalga geçıp haftaya keyıflı gırme- nın yollannı arayalım Cumhurıyet gazetesı zaman zaman şenatçılann, teronstlenn, yenı mandacı ıkıncı cumhunyetçılenn suç- lamalanna hedefolur Bunlan pek decıddıyealmazgu- ler geçenz Bugun değmecegım konuyu da cıddı ol- duğu ıçın değıl, bıriıkte gulmek ıçın anlatmak ıstedım 8 Aralık gunu, şenatçı gazetelerden bınnde "Rapor da çüruk" manşetının altında_şu cumleler yer almıştı "Anayasa Raportoru Yusuf Öztürk'un bır soicu ga- zete ıle yaptığı telefon goruşmesı, hazıhadığı raporun çunık temellere oturduğunu ortaya koydu Raportor YusufÖztürk'un Cumhunyet çalışanlannı da ev adres- lenne^^adar bıldıgı ve onlaria ı,çlı dışlı olduğu ortaya çıktı." Raportorûn, kendısı ıle. göruşen Cumhunyet^ muhabınne, 'Hikmet Çetınkaya'ya da selam soyte- yın' demesı, Cumhunyet ıle olan ılışkısını ve sempa- tısını ortaya koyuyor" 9 Aralık gunlu gazete ıse tam bır mızah şaheserıy- dı "Panıkledıler" başlığı sayfayı enlemesıne kapla- mıştı Altındakı ıkıncı başlık d_a şoyleydı "Anayasa Mahkemesı Raportoru Yusuf Öztürk'un Cumhunyet gazetesı muhabm ıleyaptığt^goruşme bandını ele ge- çırmemız, Raportor Yusuf Öztûrkıle kartel medyası- nı telaşlandırdı" Anlaşılan panıkleyen kendılenydı Hikmet Çetınka- ya'yı hıç ılgısı yokken hedef gostermış olmanın telaşı- na kapılıp aynı gunku bır başka haberde de raporto- rûn "Fikret llkız'e selam soyledığını' yazma zorunlu- ğunu duymuşlardı Kapatılmatehlıkesı ıle karşı karşıya kalan Refah Par- tısı'nı bu yolla kapanmaktan kurtaracaklarını sanma- lan "konuşma bandını ele geçırmelen" ıle eşdeğer bır mantık orneğıydı Cumhurıyet ın hıçbır muhabm Ra- portorle goruşmemıştı Olay aynı zamanda meslek ah- lakına hıç sığmayan bır gazetecılık orneğıydı Acaba bandı nasıl ele geçırmışlerdı Anayasa Mah- kemesı'nın telefonlannı mı dınlemışlerdı, Cumhunyet muhabınnden(') bandı mı yurutmuşlerdı"? O konuya açıklık getırmedıler Koca Ragıp Paşa'nın "Mıyanı guft u gûda" dtye başlayan dızelennı anımsamak ıstedım ama başara- madım Onun yenne aklıma, Onlarkıvenrlafıledûn- yaya nızamat I Bın turlu teseyyup bulunur hanelenn- de" beytı geldı • Bılım Teknık ekımız geçen cumartesı 24 sayfalık bır oylumda, yenı sayfa duzenı ve zengın ıçenğı ıle okur- lanmıza ulaştı Ulkemızın onde gelen bılım adamlan- nın yazıları ve bılım dunyasının onemlı gelışmelennı konu alan çevırılen ıle Cumhunyet, bılım ve teknık ala- nındakı ılk ve tek olma ozellığını 11 'ıncı yılda getıştıre- rek surduımenın kıvancını yaşıyor • Avrupa Bifitğı'nın 2OOO'lıyıllara ılışkın genışlemesu- recının şekıllendığı Luksemburg zırvesını ızleyen Lale Sanıbrahımoğlu, tanhı kararlann perde arkasındakı trafik ve pazariıkları da aktardı • Mıllı Eğıtım Bakanlığı nın, ortaoğretımde koklu de- ğışıklıkler ongoren değışıklık planını Ebru Toktar ha- berleştırdı • Azerbaycan petrol şırketının, daha duşuk malıyetlı Bakû-Basra hattına ılımlı yaklaşması nedenıyle Bakû- Ceyhan hattının uygulanması konusunda doğan olum- suzluğu Serkan Demırtaş yazdı. • Sekız yıl karşıtı şenatçı gostenlere gelen ılk hapıs ce- zasını Kerem llgaz haberieştırdı Ilk gostencılerın ara- sında yer alan Orhan Tutar 20 ay hapıs cezasına çarp- tınldı • DISK'ın Sendıkal Haklar Yuruyuşu'nu Hatıce Tun- cer ıle Alı Er hafta boyunca tum detaylanyla ızleyıp fotoğraflanyla yansıttılar * Devletın kendı unıversıtelen yenne ozel unıversrte- lere para aktarmasını ve oluşan tepkılen "Parayla dıp- loma donemı yaklaşıyor" başlığıyia Asuman Abacı- oğlu haberieştırdı • Termık santrallann ozelleştınlme çabalannın anrjın- dan Yatağan, Yenıkoy veKemerkoy'de ışçılenn tepkı- sını ve eylemlerı Özcan Özgür'le Olcay Akdenız du- yurdu • Onumuzdekı pazartesıye kadar gonlunuzce bır haf- ta geçırmenız dıleğı ve saygılanmızla orhan.ennc ' raksnet.com.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle