Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
6 KASIM 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
KISA KISA
• PHİLSA. Philip
Morris Sabancı Sigara
ve Tütünciilük Sanayi ve
Tîcaret A.Ş. tarafından
üretilen Malboro 100's,
Marlboro Lights 100's,
Parliament 100's ve
Parliament Special Box
yüzde 11.1 artışla 2S0
bin TL., Marlboro Box,
Malboro Lights Box ise
yüzde 7.1 artışla 225 bin
lirav a çıktı. L&M
Uzun'un fiyatı yüzde 6.7
artış ile 160 bin lira
olurken L&M Kısa ve
L&M Kısa Kutu ise 7.12
artışla 156 bin lira oldu.
* • AKBANK'ın
jflW yılın ilk 9
M\ I | V ayında net kân
X | I }W geçen yıla göre
M f yüzde 158
artarak 64
trilyon 840 mılyar lıraya
ulas,tı. Akbank'ın brüt kân
ise 92 tnlyon 6% mılyar
olarak gerçekleştı. Geçen
yıla göre banka
me\ duatlannın yüzde 124.
aklıflenn yüzde 140.
kullandınlan kredilerin
yüzde 220. özkaynaklann
ise yüzde 169 arttıgı
bıldınldı. Akbank Genel
Müdürü Özen Göksel.
bankanın elde ettıği kânn
tamamen bankacıhk
faalıvetlennden oluştuğunu
belirtirken. ıştırak ve
gaynmenkullcrin
satışlarından 19 tnlyon 615
milyar lira kâr elde
ettiîclennı de açıkladı.
• GARANTİ Bankası
net kârını yüzde 234
artırarak 40 trilvon 215
milyara ulaştınrken,
bankanın brüt kân ise
yaklaşık 48.9 trilvon lira
olarak açıkiandı.
• SÜMER-
BANK Genel
Müdürü Şükrii
Karahasanoğlu.
bankanın
özelleştiril-
mesinın ıkinci
vılını
lamamlaması
nedeniyle bır basın
toplantısı düzenledı.
Karahasanoğlu.
Türkıye'nın özelleştırilen
ilk \e tek kamu bankası
olarak kısa zamanda
önemlı bir yol katettiklerini
dile getirdi.
• tZMİR Ticaret Odası,
ISO 9002 belgesi akiı. İzmir
Ticaret Odası Yönetim
Kurulu Başkanı Ekrem
Demirtaş. ISO 9002
belgesiyle yönetimin
işlcyişteki yükünün
böylelikle ortadan
kaİkacağını belirterek
"Bu belgeye göre prosüdür
neyse. çalışanlar onu
yapacak" dıye konuştu.
• EGS Factonng. geçen
yıl 7 milyon dolar olan
işlem hacmıni bu yılın ilk
10 ayında 100 milyon
dolara çıkardı
• BRİSAnın düzenlediği
bu yıl 9'uncusu
gerçekleştirilen İyileştinne
Konfıransı'nda diin
konuşan Sabancı Holding
Yönetim Kurulu Başkanı
Sakıp Sabancı. "Yerimliliği
bir puan ileriye çekebilirse
bir toplum. enflasyonu 10
Buan aşağı çeker" dedi.
I KOMILÎSU.
Istranca'nın doğal kaynak
su\ unu el değmeden
ambalajlayarak özel
damacanalar içinde
bürolara taşıyor.
• FİSKOBIRLİK.
Zonguldak'ın Aiaplı
üçesindeki nndık
ûreticilerine 780 ton alım
karşılığı 280 milyar lira
ödeme yapn.
• TÜRKİYE Mimarve
Mühendis Odalan Birlığı
(TMMOB) Makine
Mühendisleri Odası
(MMO) Bursa Şubesi
tarafından düzenlenen "5.
Otomotiv ve Yan Sanayi
Sempozyumu" 7-8 Kasım
tanhlennde Bursa'da
gerçekleştinlecek.
• İSTAN-
BUL Sanaji
Odası
Başkanı
Hüsamettin
Ka\ ı, Türkiye'nin dünya
pazanndan daha fazla pay
alması, bunun için de
küçük ve orta boy
işlctmclerin dünya
pazanna daha fazla
girmesi, gerektiğini
söytedi.
• RUSYA
Federasyonu"na 350
milyon dolarlık proje
kredısi açılmasını öngören
protokol çerçevesınde,
Merkezi Klınik Hastanesi
ile 31 No'lu Hastane
Projeleri'ne yönelik
toplam 121 milyon
dolarlık iki kredı
anlaşması, the Bank for
Foreign Ecomomic
AffaırsoftheUSSRıle
Türk Exımbank arasında
imzalandı.
DSP Milletvekili Mümtaz Soysal, özelleştirme ile ilgili gelişmeleri Cumhuriyet'e değerlendirdi
'Devlette yağma egemen'• Soysal,"Öylesine büyük bir hukuksuzluk egemen ki
Türkiye'de, iptal kararlan yerine getirilmiyor. Oysa Borçlar
Hukuku, haksız iktisaplann düzeltilmesine ilişkin hükümlerle
doludur. Bu durum düzeltilmezse, yalnız kamu zarar görmekle
kalmaz, bütün hukuk düzeni çöker ve herkes altında kalır" dedi.
IŞIKKANSU
Mümtazv
Tysal hukuk düzenini eleştirdi.
ANKARA - Kamu İşletmeciliğini
Geliştirme Merkezi (KİGEM) Başka-
nı ve DSP Zonguldak Milletvekilı
Mümtaz Soysal. özelleştırmelere kar-
şı yargının verdiğı iptal kararlannı ve
kamuya aıt tesislerin devir ya da sa-
tışına ilişkin yeni girişımlen değerîen-
dirirken. "Türkiye Cumhuriyeti, Os-
manlı Devleti'nin son dönemine ben-
zer bir yağma. talan ve zayıflatma sü-
reci içindedir" dedi.
Soysal. iptal kararlannın yerine
getirilmemesınin yalnızca kamuya
zarar vermeyeceğini, aynı zamanda bü-
tün hukuk düzeninin çökmesıne yol
açacağını söyledi.
Soysal. Meclis'teki milletvekille-
rinin bu tutuma karşı çıkmalan gerek-
tiğini anımsattı.
Mümtaz Soysal, "Her şcydcn ön-
ceCumhuriyetGazctesi'ne. Türk ba-
sıruna düşen görevi elinden geldiğin-
ceyerinegetirdigi için teşekküretmek
isterinı. Türkiye Cumhuriyeti'ninva-
tandaşlanru aydınlatmak ve btlinclen-
dirmekle sorumlu olan en geniş anla-
mıyla medya bu görevi yerine getirnû-
yor ya da çok eksik bir biçimde geti-
riyor. Bazen de bu görevi yerine geti-
renleri zor durumda bırakmak. işle-
rini güçjeştirmek gibi bir ödev yükle-
niyor. Orneğin. son zamanlarda ön
ptanaçıkmışolan enerji santrallannın
işletme hakkımn devrini alahm. Bir ke-
re niçin işletme hakkı sözü ediliyor?
Çünkü, Anayasa Mahkemesi çok ön-
ceden açıkça dedi ki,'Enerji üretımı
ve dağıtımı satılamaz." Asıl şündi ya-
pılan olay sauştan ibarettir. Çünkü,
zaten teknokojik ömrii 20 yılda dola-
cak olan bir santrakn işletme hakkı-
DI devretmekle onu satmak arasında
hiçbir fark yoktur. 20yıl sonra bu sant-
ralın kamu bakınundan hiçbir değe-
rikalmayacakur. Tanı tersûıe kamu bu
santrallann işley işi sırasmda kuruluş-
lan için ahnmış olan dış ve iç borçla-
n, santral mühendislerinin maaşlan-
nı ödemeye, başlamış olan yatınmla-
n bitirmeye devam edecektir. Bu açı-
dan bakınca,Sayın Başbakan'ıngeçen-
lerde büyük törenlerle gidip Ke-
merköy'deki,zaten tarhşmak bir sant-
ratan arrtma tesisinin temelini atmışol-
ması ilginçtir. Bu en azından baa tah-
minlere göre 100 milyon dolar, bazı
tahminlere göre de daha fazlasını ala-
cak olan bir yaünm. O santral saol-
mış durumda ama, sanlma işlemi ya-
pılmadı. Böylece yabnmı TEAŞtara-
fından sanştan önce yapılmış oldu.
Şimdi o yatınmı devlet tamamlaya-
cak. Santrah alan da oradan para ka-
zanmaya devam edecek."
Enerji santral satışlannın. kamu çı-
kannı gözeten ciddi bir gınşjmden
çok, kamu bütçesine iki yılhk geçici
bır kaynak bulma amacını taşıdığına
dıkkat çeken Soysal. "Çünkü. saüş-
tan elde edikn 1 milyar 200 müyon
dolarlıkkaynak karşdığında dev let20
yıl için yaklaşık 9 milyar dolarlık bir
gelirden vazgeçmektedir" dıye konuş-
tu. Soysal. sözlennı şöyle sürdürdü:
'Davalan kazanacağız'
"Aslında bu santral sabşlan için de
dava açacak olan işçi sendikalanna
biz KİGEM olarak teknik yardım ve-
receğiz. Bu davalar da kazanılacak.
Çünkü. çok büyük olasılıkla işletme
hakkımn devri diyerek. sozleşmeleri
Danıştay denetiminden geçirmemeye
kalkışacaklar. Oysa yapılan iş, anaya-
sa gereği böyle bir denetimi zorunlu
kılan bir imtiyaz sözleşmesidir. Fakat
şu var. Türkiye'de dava kazanmak
yetmiyor. Oy lesinc büyük bir hukuk-
suzluk egemen ki Türkiye'de, bu ka-
rarlar yerine getirilmiyor. Oy sa Borç-
lar Hukuku. haksız iktisaplann düzel-
tilmesine ilişkin hükümlerle doludur.
Bu arada başka işlenıler yapüdı ya da
başkasma de\ redildi gibi bahaneler-
le körii niyetli devûierk kaçmak da
mümkün degüdir. Hukuk. bu duru-
mun düzeitUmesini gerektiriyor."
Ozelleştirme, yargıyı
aşmaya çalışıyor
(Cumhuriyet Büro-
su) - Anayasa Mah-
kemesı'nın iptal et-
tıği hükümler uya-
nnca gerçekleştiri-
len özellei}tırme ıp-
tallen. ıdan sorum-
luluğu bulunması-
na karşın hukuka ay-
kırı ışlem yapan
Özelleştirme Idare-
si Başkanlığı'nın
yargıyı aşma çabalannı gün-
deme getirdi. Anayasa Mah-
kemesi "nin 8 Ağustos 1997 ta-
nhinde Resmi Gazete'de ya-
yımlanan gerekçeli karanna ve
KlGEM'in uyarısına karşın
ÖlB. ışlemleri gen almazken,
yerel mahkemelerin de iptal
kararlanyla zor durumda kal-
dı. KİGEM Genel Sekreten Ü-
ter Ertuğrul'un ıdareye gön-
derdıği yazıda. iptal edılen hü-
kümlerle gerçekleştınlen iş-
lemlerin yasal dayanağının or-
tadan kalktığı vurgulandı.
Lıman-lş Sendikası'nın,
Anayasa Mahkemesfnin iptal
karan çerçevesınde yerel mah-
kemenin de satışını iptal ettiği
Hopa Lımanf yla ilgili olarak
17 Temmıız 1997 tarihinde Ho-
• Türkiye Maden- pa Cumhuriyet Baş-
İş Genel Başkanı savcıhgı'na suç du-
Hasan Hüseyin
Kayabaşı ve Hava-
Iş Genel Sekreten
Mustafa Yağ^ı,
özelleştirilen
kuruluşlar için
karşı platform
oluşturacaklannı
açıkladılar.
yunısunda bulundu-
ğu öğrenıldi. Suç
duyurusunda Türki-
ye Denizcılik tşlet-
melen A.Ş. Lıman
Daire Başkanı Ne-
dimÖzcaaTDt'den
Kamil .\nkan. Park
Denizcılik Hopa Li-
man tşletmesı AŞ
lşveren vekili ve
Hopa Lıman lşletmesi Müdü-
rü Dursun Seheri. Fuat Miska-
vi ve Turgay Ciner yer alıyor.
Suç duyurusunda, yerel mah-
kemenın önce yürürlüğü dur-
durma karan verdiği. buna kar-
şın sanıklann yargı karanna ve
anayasaya aykın suç işlemeye
devam ettikleri belırtilerek ka-
mu davası açılması istendi.
Suç duyurusunda, devır iş-
leminın. "Başbakanhk Genel-
gesi'ne ve Özelleştirme Yasa-
sı'ndaki mallann değerinin 3
klas kuruhış tarafindan belir-
lenmesi" hükümlenne ve iha-
lenın şeffaflık ilkesine aykın
olduğu belırtilirken. 27 Hazi-
ran 1997 tarihi atılarak
u
düz-
mece devir" gerçekleştinldiği
savlandı.
Ekmek küçüldü, fiyat yükseldi
Ekmek enflasyonun ağzında
Ekonomi Servisi - Fınncılar, 225
gramlık ekmeğe bu yılın dördüncü
zammını yaptı. Yanndan itibaren 35
bin liraya satın almaya başlayacağı-
mız ekmeğin fiyatı, son 5 yıl için-
de yüzde 2.592 arttı. Beş yıl önce 300
gramı bin 300 liradan satılan ekme-
ğin. 225 gramının 35 bm liraya sa-
tılmayabaşlanmasıyla, fiyatı 27 kat
artmış olacak.
Son bir yıl içinde Istanbul'da yüz-
de 133 oranında fıyat artışı gören ek-
meğin gramajı. yıllar içinde küçül-
dükçe küçüldü. 1980 yılında birki-
logramını 25 liraya aldığımız ek-
meğin, 1992'de 300 gramını bin 300
liraya aldık. Bugün ise ekmeğin gra-
majı 225, fiyatı ise 35 bin lira.
Temel tüketim maddelerinın ba-
şında gelen ekmeğe yapılan her zam-
da tepki gördüklerini belırten Istan-
bul Fınncılar Odası Başkanı Fahri
Ozer, bu zammın hem geç yapıldı-
ğını hem de yeterli oranda olmadı-
ğını ifade etti.
225 gramlık ekmeğin maliyeti-
nin, 29 bm 803 lira olduğunu belir-
ten Özer. bakkal ve bayilerin. fınn
sayısınm çok, pazann ise dar olma-
srndan dolayi fınncılan birbırine dü-
şürerek 7 ile 10 bin lira kâr aldığını
söyledi. Özer. fınncıya yeterli oran-
da kâr kalmadığını kaydetti.
Fınncı kânnın bin 795 lira (yüz-
de 10) olduğunu belirten Özer, bak-
kal ve bayi kânnın, yüzde 15 üze-
rinden 4 bin 192 lira yaptığını vur-
guladı. Özer. KDV'nin 279 lira ola-
rak hesaplandığmı ıfade ederek 50
kilogramhk çuval una isabet eden iş-
çilik gıderinin ise 2 milyon 718 bin
304 lira olduğunu kaydetti.
İŞÇtNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Değişim
MESS'in düzenlediği ve çok kalabalık bir bilim in-
sanı, gazeteci, ışveren, sendikacı katılımı ile gerçek-
leştırilen "Değişim" başlıklı seminerin içeriği üzenne
haber programlarına yansıyan kimi görüşlere kafam
takıtdı. Toplantrya katılmış programcı gazetecı ve MESS
sözcüsü özetle, dünyada yaşanan büyülü(!) değışım-
den örnekler venyorlardı.
BırzamanlarsavaşmışVietnamlıgençlerin. kasaba-
larından çıkmıyarak ABD'de kullanılan bılgisayarlara
katkılarından söz ediliyordu. Gerçi ben Vıetnamlı genç-
lerın hangı koşullarda, hangi ücretler karşılığı çalıştık-
lan, yarattıklan degerlerden ne kadar pay aldıklan, ka-
sabalarından çıkamamanın nasıl bir kader olduğu..
sorgulanmadan sadece ABD'de kullanılan bılgısayar
üretiminde çalışmalannın bir büyük değişim olarak al-
gılanmasını pek anlayamadım. ama geçelim.
Bızim işçı-işveren ilişkilerınde yaşanmakta olan bü-
yük değişıme bir göz gezdinelım. Ben, bulunmadığım
toplantıyı aktaranlann yalancısıyım, işçı-işveren taraf-
lar "DGM'yı ezdik sıra MESS'te" sloganı ile geçmiş-
te yapılan kavgalı dönemı aşmanın, uygar ılışkilerde
buluşmanın keyfini çıkarmışlar.
Öncelıkle işveren örgütlerinin ve siyasi partilerin he-
men hemen bütün etkınliklerinde gazetecilerin, bilim
ınsanlannın hoş tutulması, buna yönelik çok büyük har-
camalann yapılması, bütçelerde pay aynlması da her
şeyın medyatik, etkileme üzenne yaşandığı bir çağ-
da, eşyanın tabiatına uygun bir durum.
Bu ilişkılerin bir uzantısı olarak gazeteciler, bilim ın-
sanlan bıraz etkı altında kalıp sermayeden, siyasal
güç odaklanndan yana taraf oluyorlarmış.. Eh, o ka-
dar büyük emek ve harcamalann bir karşılığı, o kadar
da kusur kadı kızında olsun.
MESS'in "değişim" toplantısının buolağan nitelik-
lerinin hiçbırı "işçi-ışveren taraflar, bırbirleri ile kavga-
lı olmadan, birbirtennin haklanna, varlığtna saygılı ola-
rak gerçek değışımin sımnı yakaladılar. Işyerenin ba-
şansı sağlanmadan ışçi hakkımn elde edilemiyeceği,
işçı hakkı verilmeden de işletme verımınin elde edi-
lemiyeceği...'' görüşünde buluşmalan kadar anlamlı
değil. Ama ne buluşma ve de ne değişim?
Türkiye'de değişımi yakalamış özel sektörümüzün
tamammda çalışan sendikalı ışçi sayısı ıkı-üç yüz bı-
ni geçemiyor. Milyonlarla ışçının çalıştığı işletmelerin
kapısındag içeriye sendika giremiyor. Kayıtlı ekonomi-
de, sendıkasız çalıştınlan 4.5 milyon kadar işçinin ya-
nında, kayrtsız ekonomide, kara üretimde çalıştınlan-
lar daha da fazla, 6 milyonu aşıyor.
Sahı bu tabloda ışçi ve ışveren taraflar, lüks bir ote-
lin, daha çok tatil amaçlı toplantı salonlanndan baş-
ka nerelerde, nasıl buluşabıliyortar da değişimin sım-
nı yakalıyorlar dersıniz? Nerede ise simgesel kalmış
toplu pazarlık düzeninin geçerli olduğu bir avuç işye-
rinde bıle taşeronlaşma, sendikal kimlığin sıfırlanma-
sı olgusu yaşanırken değişim mucizesi(!) nasıl ger-
çekleştirilıyor?
Doğrudur günumuz sendikacılık hareketinin artık
••MFSSVezme/c"gibi bır ıdeolojik hedeflerı yok. MESS'İ
ışçıler ezmıyor, ama MESS işyerlennde sendikalı ışçı-
nın bırakılmaması, toplu pazarlık düzenınden kaçış
gibi sermaye cephesındekı ideolojik değişim hedefı ne-
deni ile, ışkolunda çalışan toplam ışçi sayısı ile oran-
landığında, durmadan üye kaybedıyor.
Işçi sendıkalarında ise değişim mucizesi, örgütlen-
mede, sendikal güçlenmede gerçekleştirilemeyınce,
sendikalızmde, sendikal hedeflerde ufuk göremeyen
uyanık sendikacılar, değişimi kendı özel yaşamlann-
da yakalamayı seçıyorlar. Işçılıkte, ışçi sınıfına adan-
mış bir yaşamda hayır göremeyince, değişim Jagur-
lar, Mercedes'ler, kirlı yollardan elde edilen özel ser-
vetter üzennden gerçekleştirilıyor.
Hepsi değil elbette, ama en büyük ve en ünlü baş-
kanlann yasa gereği yapılmış özel mal beyanlan, sen-
dikacılık yaşamına profesyonel olarak atıldtklan yıllar-
dan bu yana kendilerinın, bınnci dereceden akraba-
larının geçirdıklen değişim üzerine bır sorgulama açıl-
sa? İşçinin kasasından. sendikadan alınan ücretle
sağlanan servetlere bır göz atılsa...
Çok büyük bir işçi somürüsü üzerine oturtulmuş ser-
mayenin kazanç düzeninde, hertüretık değerinı yıtır-
miş, işçilik ve sendikal degerlerden kopmuş, kıriilik ba-
tağında yüzen sendikacıdan kim hesap sorar? Bu dü-
zen çantayla haraç alan harçlıkçılardan, sendika pa-
rasını spor kulüplerıne ipotek ettırenlerden sendika
başkanı ıster kı, ışçi hakkımn gaspında sesleri soluk-
ları çıkamaya.
Işçi-işveren ilişkılennde yakalanan değişim mucizesin-
den umalım kasıt bu olmasa.
Sanayi Bakanı Yalım Erez'den aykın sesler
' Vergi reformu hikâye' nvüm
R.J.REYNOLDS REKLAM ve PAZARLAMA A.Ş
Erez. vergi ödemeyenden şikâyetçi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sanayi ve Ticaret Bakanı \ahm Erez, enf-
lasyonun, siyasetçilerin kararlılığıyla
önlenebileceğini vurgularken vergi re-
formunun "hikâye" olduğunu söyledi
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Koordi-
natörlüğü'nde Türkiye Kimya Sanayı-
cileri Derneği ve Istanbul Kimyevi Mad-
deler ve Mamullen Ihracatrı Birliği'nce
organıze edilen "4. llusal Kimya Sana-
yi Kongresi" Ankara'da başladı. Kong-
renın açılışına katılan Sanayi ve Tica-
ret Bakanı Yalım Erez, enflasyonun 20
yıldan beri Türkiye'de konuşulduğunu,
ancak herkesin bu konuda kendısinin ne
yapması gerektiğini sormak yerine, kar-
şı taraftn ne yapacağına baktığını be-
lirtti. Erez, "Enflasyonuönkyecekolan,
siyasetçinin kararhlığıdır. Ancak siya-
setçi durduğu yerde elini. maşayı kuDan-
madan ateşe uzatmaz. Siz *maşa olma-
ya" hazır nusınız? Eğer haarsanız, siya-
setçi o maşayı. sizi tutarak. ama enflas-
yondan geiecekfaturayı, kesünlerin hep-
sine eşit dağıtmak şartıyla gereğini ya-
pabilir" dedi.
Enflasyonun ancak "frene basıla-
rak" önleneceğıni söyleyen Erez, şöy-
le devam etti- "Biz frene birden basa-
nz, ama birden basüğımız zaman hepi-
ntan kafası gider cama vurur. Hatta ba-
zılannızın kafası camdan dışan çıkar.
Onun için frene yavaş yavaş basacağız."
Maliye Bakanlığı'nın vergi reformu
çalışmalanna değinen Erez. •'Bugün as-
lında üzerinde çok konuşulan vergi re-
formu falan hep hikâyedir. Türkiye'de
vergi kanunlannda önenüi bir eksik ol-
duğunu zannetmiyorum. Hiçbir kanu-
numuzda eksiklikyoktur" dedi.
Yurttaşlann, toplanan verginın doğ-
ru kullarulmamasının hesabını siyaset-
çilere sormadığını belirten Erez. Tür-
kiye"de kımsenin vergısini doğru verme-
diğini, yüksek enflasyonda herkesm bir
girdabın ıçine gırdiğini kaydetti.
DUYURUÜrünlerimizin perakende satış fiyatları 6 Kasım 1997
Perşembe gününden itibaren aşağıdaki gibi belirlenmiştir.
YENİ FİYAT ESKİ FİYAT
UZUN 250.000.-TL 225.000.-TL
KISA 225.000.-TL 210.000.-TL
LİGHTS UZUN 250.000.-TL 225.000.-TL
Sarıgülle. hükümet icraatlarımn tekstili etkileyeceğine dikkat çekti
'Oyun kuralına göre oynanacak' | Winston
Sa
Sa
CI11
cııı
^7 LİGHTS
UZUN
LİGHTS
KISA
KISA
225
250
225
.000
.000
.000
.-TL
.-TL
.-TL
210.
225.
210.
000.
000.
000.
-TL
-TL
-TL
UZUN 160.000.-TL 150.000.-TL
Ekonomi Servisi - Türkiye Giyım
Sanay icileri Derneği (TGSD) Başka-
nı Turan SangüHe, hükümetın 1998 yı-
lı programıyla ilgili açıkladığı hedef-
leri gerçekleştirmesini istedı. Hükümet
ıcraatlannın tekstil sektörünü büyük
oranda etkileyeceğine ışaret eden Sa-
ngülle. "•Hükümetin. beliriediği he-
defleri yakalaması zor. Enflasyonu yüz-
de 50'ye çekmek başta olmak üzere, sö-
zünü tutarsa biz de onlann çizeceği ro-
tadan gideriz, biz de istenen hedefı ya-
kalaru" dedi. Sangülle, "Oyunu ku-
rahna göre oynayan finnalar, ayakta
kalacak. Gerisi gider" diye konuştu.
Tekstılde kriz tartışmalan devam
ederken TGSD "1997 yılının İlk Do-
kuz Ayında Dünya-Türkiye-Giyim Sa-
nayi" başlıklı araştırmasını tamamla-
dı. Üç aydabır sektör üyelerıni ve ka-
muoyunu bilgılendirmek için rapor-
lar hazırlayan TGSD, Başbakan Me-
sut Yıunaz"a da sunduğu son raporun-
da, bu yılın ilk 9 ayında Türkıye'nın
toplam ihracatının yüzde 16'lık artış
gösterdiğine dikkat çekti. Raporun ta-
nıtıldığı toplanüda konuşan Sangülle,
hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı-
nın yüzde 15'lik artışla. ihracat için-
de yüzde 28.2"lik bir paya ulaştığınm
altını çızdi. Yılın ilk 9 ayında 5.4 mil-
yar dolar giyım ihracatı yapıldığını
belirten Sangülle, yılsonu tahmınınin
7.5 milyar dolar olduğunu ifade etti.
Bu iyimser rakamlara karşın knz
söylentilennin devam ettiğını söyleyen
Sangülle, knz tartışmalannın fırma
bazında yapılması ve sektöre mal edıl-
memesi gerektiğini yıneledı. Raporun
tartışılmasından duyduğu memnuniye-
tı dıle getıren Sangülle. "Sürekli sek-
törün lokomotif olduğu söylenir. Biz
lokomotif miyiz? Vagon muyuz? Ra-
kamlaria birliktedeğeriendirilsin iste-
dik" dıye konuştu.
Sektörün I998'de ıhracata yönele-
ceğini belirten Sangülle, iç piyasada
daralma olacağını belirterek sektörün
bunu ihracatla aşacağını söyledi.
ABD ye yapılan ihracatta kotalann
dolmasıyla birlikte gündeme gelen "ko-
ta krizi'' aşılamadı. Sipanşlenni üre-
temeyen ve ihraç edemeyen çok sayı-
da firma, yasal çözüm bekliyor. Kota-
lann dolması nedeniyle ABD'ye ihra-
cat yapamayan fırmalann güç durum-
dan kurtulması için ABD'yle temasla-
nn sürdüğünü söyleyen Turan Sangül-
le. Dev let Bakanı IşmÇetebi'nin ABD
yolcusu olduğunu söyledi.
Winston KISA 150.000.-TL 140.000.-TL
Winston LİGHTS KISA 150.000.-TL 140.000.-TL
UZUN 130.000.-TL nt
öte*
t0
' 130.000.-TL
KISA 120.000.-TL o
töte*
t0
' 120.000.-TL
UZUN 90.000.-TL 90.000.-TL
KISA 70.000.-TL 70.000.-TL