27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyef tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 9 Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya • Yazıışlen Mikiürlen: lbrahim S'ıidız - Dinç Tayanç 0 Sorumlu Müdür: Fikret Ilkiz • 'Haber Merkezı Müduru: Hakan Kara #Görsel Yonetmen. Ffltret Eser Dış Haberler Şinasi Danışoğlu • Istıhbarat Ceogiz Yıldınm • Ekonomı Mehmet Saraç • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman • Nlakaleler Sami Karaören • Düzeltme AbduDah v. ancı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu #Bda-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kurulu tlhan Setçuk (Başkan ı Orhan Erinç, Oktav Kurtböke. Hikmet Çetinkava, Şükran Soner. Ergun Bakı, Dinç Ta>?nç, lbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbav. Hakan Kara. AnkaraTemsılcısi Mustafa Balbav Atatürk Bulvan No: 125.Kat:4,Bakanlıklar-AnkaraTel4195020(7hat). Faks: 4195027 • tzmir Temsılcısı: Serdar Kızık. H Zıva Blv. 1352 S.2 3Tel 4411220. Faks 4419117* Adana Temsılcısı. Çetin Y iğenoglu. İnonü Cd 119 S. No 1 Kau 1, Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Muduıü Dstün Akmen • Koordınator Ahmet Korulsan • Muhasebe Böfcnt Voıer»idare Huse.ii Gurcr • tşletme Önder Çelik • Bılgı- Işlem Naü tnal • Bılgısa\ar Sıstem Mörüvct Çiler • Sanş. Fazikt Kuza MEDYA C: • Yonetım Kurulu Başkanı - Genel Mudur Gûlbin Erduran # Koordınator Reha Işıtman # Genel Mudur Yardımcısı Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 51395 SO-513 8460-61.Faks 5138463 Yayımlavan ve Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basm ve Yayıncıhk A Ş TuÂocağı Cad. 39 41 Cagaloglu 34334 lst PK 246 IsJanbul Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212) 513 85 95 3KASIM1997 İmsak: 5.03 Güneş: 6.30 Ögle: 11.55 tkindi: 14.39 Akşam: 17.06 Yatsı: 18.28 Iş yaşamım 6 yaşında tamyorlap • ANKARA (Cumhuri>? et) - Türkiye'de gelir dağılımındaki aşın bozulma, sosyal güvenlik sisteminin gittikçe daha büyük yaraîar alması gibi nedenlerden dolayı çocuklann çalışma yaşarru içinde yer alma yaşının 6'lara kadar indiği belirtildi. DtSK tarafından yapılan araştırmada, bunun nedeni olarak sosyal güvenlik sisteminin gittikçe daha büyük yaralar alması, gelir dağılımındaki aşın bozulma. örgütlenme haklannın gasp edilmesi gösterildi. Sosyal yardım vakıfları • ANKARA (AA)- Türkıye'de Mayıs 1997 tarihi itibanyla faaliyet gösteren vakıflar arasında, sosyal yardım ve hizmet amaçlı vakıflann ilk sırada yer aldığı belirlendi. 1981 ve 30 Mayıs 1997 tarihleri arasında faaliyet gösteren 3 büı 806 vakıftan bin 340'ını sosyal yardım ve hizmet amaçlı vakıflar oluşturuyor. Eğitim amaçlı 919 vakıf. toplam vakıflar içinde yüzde 22'lik oranla ikinci sırada yer alıyor. Dietrich'in eşyaları satıldı • LOSAJNGELES(AA)- Ünlü Alman aktris Marlene Dietrich'in New York'taki evinde bulunan bazı eşyaları, müzayedede toplam 659 dolara satıldı. Satılan eşyalar arasında, Ernest Hemingway'in iki mektubu. Jean Baptiste Camille Corot'nun ikı yağlıboya tablosu, bir elektrikli çalar saat. bir altın sigara kutusu ve film afişleri bulunuyor. Mavi Melek filmıyle ünlenen sanatçı, 90 yaşındayken, 1992'de Paris'te ölmüştü. Akrepli oda • NEWYORK(AA)- Malezyalı bir yılan oynatıcısı, içi zehirli akrep ka>Tiayan bir odada 21 gün geçirerek bu daldaki dünya rekorunu kırdı. Daredevil Ali Han Şemsuddın adlı Malezyalınm, 4 metrekarelik odada 6500 akreple kaldığı bildiriliyor. Aileden yılan oynatıcısı olan Şemsuddin'in yılanlar tarafından şimdiye kadar 100 kereden fazla ısırıldığı ve zehre bağışıklığı bulunduğu ıfade edildi. Van'da deprem • VAN (AA) - Van'da hafif şiddette deprem meydana geldi. Boğaziçi Cniversitesi Kandilli Rasathanesi yetkililerinden alınan bilgiye göre dün saat 02.26'da Rıchter ölçeğiyle 4.1 şiddetinde deprem oldu. îçme suyu havzalannı kaçak yapılaşmaya açan yönetmelik değişikliğini mahkeme durdurdu ISKI yağması belgelenditstanbul Haber Servisi - tSKİ'nin içme suyu havzalannı "kaçak yapılaşmaya" açan yönetmelik değışikliği Istanbul Bölge ldare Mahkemesi"nce durduruldu. TMMOB Mimarlar Odası Istanbul Büyükkent Şubesi, tSKl Yönetmeliği'nin "içme suyunu korumaya değU, arazi yagmasına hizmet ettiğir 'nin mahkeme karanyla da belgelenmiş olduğunu bildirdi. Mimarlar Odası îstanbul Büyükkent Şubesı'nden dün yapılan yazılı açıklamada, içme suyu havzalannı korumakla sorumlu olan yerel ve merkezi idarelerin buralardaki kaçak yapılaşmayı önlemek yerine, birtakım düzenlemelerle kaçak yapılaşmaya yasal kılıf bulmaya çalıştıklannı öne sürdü. Mimarlar Odası açıklamada. RP'li Îstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ÎSKl'nin söz konusu • Mimarlar Odası îstanbul Büyükkent Şubesi, îstanbul Bölge ldare Mahkemesi'nin karannı tüm İstanbullulann kazancı olarak değerlendirdi. havzalann koruma alanlanndaki "illegal imar sürecini yasaiaştırma" çabasına girdiklennı iddia etti. İstanbul'un içme suyu kaynaklannm ve havzalannın korunmasına yasal dayanak oluşturmak üzere 1984'te çıkanlan "İSKİ İçme ve Kullanma Suyu Temin Edilen ve Edilecek Olan Yüzeysel Su Kaynaklarının Kirlenmeye Karşı Korunması Hakkındaki Yönetmelik"in yenı İSK.I yönetimi tarafından büyük ölçüde değiştinldiği vurgulandı. Değiştırilmış yönetmeliğin 26 Aralık 1995'te Îstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce onaylanıp yürürlüge girdiği belirtildi. Yeni yönetmeliğin yol açtığı ve medyaya da yansıyan en önemli gelişmenin ise kamuoyunda RP"nin kasası olarak bilinen Sülevman Mercümek'ın Sazlıdere Baraj Gölü Havzasfnda kalan 6 milyon metrekarelik imar hakkının yeni yönetmelikten sonra yaklaşık 8 kat arttınlması oldugu ammsatıldı. Mimarlar Odası îstanbul ' Büyükkent Şubesi, yargının böyle bir uygulamayı durduran karannın salt Mimarlar Odası'nın değil tüm İstanbullulann kazanç hanesine yazıldığını vurguladı. Şube. yargıya başvurmalanna neden olan en sakıncalı hükümleri şöyle özetledi: "- Değişiklikle kısa mesafeli koruma alanlan yüzde 3 inşaat emsaii ile yapüaşmaya açılmışb. Bu alanlarda daha önce zirai faaliyetkre bile izin verilmivor. ağaçlandınlması zorunluluğu getiriliyordu. - İçme suyu havzalanrun uzun ve uzun mesafeli koruma kuşaklannda yer alan yerieşik alanlara da yeni ve yüksek imar haklan getirilmişti. Böyielikle kaçak yerieşmeler yeni imar haklanyla ödüllendirilerek teşvik edilmekteydiler. - Orta ve uzun mesafeli koruma kusaklanndald boş alanlann yam ve nüfus yoğunluklan da yeni İskl yönetmeliğiyle bir vandan asgari parsel büyüklüğü küçülrülüp bir vandan da inşaat emsalleri yüksehilerek, büyük ölçüde arttınlmıştır. - Yönetmeliğin Geçki 1. maddesi tüm havza alanlan içinde kaçak ve mevzuata aykın tüm yapılara imar affi getirmişti." K,itap Fuarı 'na ziyaretçi akını Ya>ıncüann ve Fuar Danışma Komitesi'nin işbirliğiyle TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapun AŞ tarafından düzenlenen 16. İstanbul Kitap Fuaru bu yıl da ziyaretçi akınına uğra- dL Yaklaşık 250 yayınevinin katıldığı fuarda. hafta sonu tatilini firsat bilen kitapsever- lerin yoğun ilgisi, zaman zaman fuardaki koridorlarda yaya trafîğinin kilitlenmesine neden oldu. Bu yıl ana teması "ifade \e yayınlama özgürlüğü" olarak belirlenen fuar- da dün aynca, Gençlik KitabevTnin düzenlediği öykü yanşmasında dereceye girenle- rin de ödülleri dağıtıldı. 66 öykünün katıldığı yanşmada, birincüiğe değer eser bulu- namazken Doğu Yücel ve Adem Eryürük başan, Mehmet Batur. Murat Sohtorik ve Ayşe Pınar Köprücü de mansiyon kazandı. (Fotoğraf: İPEK YEZDANİ) Erol Taş 'ın 50 'nci sanatyılı Erol Taş'ın ellinci sanat ydı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel. bakanlar. milletvekil- leri ve sanatçı dostlannm katıldığı bir törenle kutlandı. Halit Kıvanç ve Meltem Cum- buPun sunduğu gecede söz alan DemireL "Ben uygarlığı sanata ve sanatçıya verilen önemle ölçerim" derken Erol Taş'ın bir simge olduğunu belirtti. Gecede aynca Cii- ne\t Arkın. Perihan Savaş, Ediz Hun ve Hülya Koçyiğit gibi sanatçılar ile Milli Savıın- ma Bakanı İsmet Sezgin. Kültür Bakanı İstemihan Talay ve Eminönü Belediye Baş- kanı Ahmet Çetinsaya da söz aldı. Erol Taş bütün sevenlerine teşekkür ederek başla- dığı konuşmasında. bugün için elli yüını doldurmasına karşın amacuım bir kenara oturmak olmadığını. çalışmaya devam etmek istediğini belirtti. (UGüRDEMtR) Öğrencilerden farklı harç alınmasma tepki • Hazırlık bölümünde dil eğitimi alan çeşitli fakülte öğrencilerinin ödedikleri harçlar arasında büyük uçurum bulunuyor. CELALYILMAZ İZMÎR- Türkiye'de ba- zı üniversitelerde öğrenim gören aynı statüdeki öğ- rencilerden ayn harç alın- ması büyük tepki topladı. EgeÜniversitesi'nde(EÜ) bu yıl uygulamaya geçilen yabancı dille eğitim doğ- rultusunda yabancı dil ha- zırlık stnıfinda okuyan öğ- rencilerden alınan harçlar arasındaki uçurumla ilgili olarak EÜ Rektör Yardım- cısı Prof. Dr. Gönûl Öney, katkı paylannın Bakanlar Kunılu'nca "birimöğren- d " malıyetine göre sap- tandığını ve bunu uygula- dıklannı belirterek "ger- çekten de üstünde durula- cak bir konu" dedı. Bakanlar Kurulu'nun 12 Ağustos 1997 tarihli Res- mi Gazete'de yayımlanan "1997-98 öğretim yılında yüksek öğretim kunımla- nnda cari hizmet nudiyet- terine öğrend katkea olarak alınacak katkı paylan üe ikinci öğretim ücretierinin tespitinedairesaslar" ka- ran doğrultusunda saptadı- ğı fakülte bınm öğrenci maliyetlerinin EÜ'de ya- bancı dil hazırlık sınıfı öğ- rencilerine uygulanması gerginlik yarattı. EÜ'den alınan listeye gö- re ıki taksitte alınan "öğ- rend katkı paylan" şöyle: Tıp Fakültesi: 66 mil- yon 240 bin lira. Devlet Türk Musikısı Konserva- tuvan: 66 milyon 240 bin. Dis Hekimliği Fakültesi: 54 milyon 720 bin. Eczacılık Fakültesi: 54 miryon 720 bin. Mü- hendisiik Fakültesi Kimya Böhunü: 86 mflvon 400 bin. Ziraat Fakültesi: 43 mil- yon 200 bin. Su Üriinkri Fakültesi: 34 milyon 400 bin. tktisadi ve 1dan Bi- limler Fakültesi: 34 mil- yon 400 bin. Fen Fakülte- si: 31 miryon 680 bin. lle- tışim Fakültesi 31 milyon 680 bin. Edebiyat Fakülte- si 31 mirvon 680 bin. e-posta : tan @ prizma.net. tr Ankara'da yapılan dil sınavlanna pek çok kişi katılamıyor Kamu çahşanına sınav haksızhğı İZIV1İR (Cumhuriyet Ege Büro- su) - ÖSYM Başkanhğı'nca düzen- lenen Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı'nın (KPDS) yönetmelikte tersi öngörül- mesine karşın Ankara dışında yapıl- maması nedeniyle kamu çahşanlan bu sınaviara katılamıyor. Uygula- manın bir tür "ekonomik ambargo" olduğu öne sürülürken, Izmir Üni- versiteleri Yükseköğretim Eleman- lan Derneği (ÎZÜNİDER) Başkanı Prof. Dr. Hanı/a Bulut, "Suıaviara katümak isteyen çoğu kamu ve üni- versite görevlisi, yol-yiyecek ve ko- naklama harcamalan, bütçeierini aş- tığı için sınav hakkını kullanama- maktadır" dedi. ÖSYM Başkanhğı'nca 21 Eylül 1990 tarih ve 20642 sayılı Resmi Çarşı'da, alışverişiniz süresince sizi kimse rahatsız etmez. Ozgürce dener, seçer, ahrsmız. Ama herhangi bir şey damşmak istediğinizde, satış danışmanları yanınızdadır. Her sorunuzu yamtlamaya, her sorununuzu tam yetkiyle çözmeye hazırdırlar. Gazete'de yayımlanan "Kamu Per- soneli Yabancı Dil Bilgisi Seviyesi'nin tespitine dair esaslar" yönetmeliği doğrultusundaki KPDS başvurulan- nın 3 Ekim'de sonuçlandığını belır- ten çok sayıdaki kamu görev lisi. 40 milyon lirayı bulan harcamalar ne- deniyle bu haklanndan yoksun kal- dıklanm belirttiler. ÖSYM'nın kamu görevlileri için açtığı ve Almanca. Arapça. Bulgar- ca. Çınce, Danimarkaca. Farsça. Fran- sızca, Hollandaca. Ingilizce. İrlanda- ca, lspanyolca, Italyanca. Lehçe. Ma- carca. Portekizce. Rumence. Rusça, Sırpça ve Yunanca dillerini içeren KPDS'ye yönelik yakınmalannı di- le getiren üniversite araştırma ve ka- mu görevlileri şu görüşlere yer ver- diler: "KPDS 7 yıldır Ankara'da tek merkezde yapılıyor. Onbinlerce ka- mu görevlisi bu sınavlardaki puanla- ruıa göre yabancı dil tazminatı al- maya hak kazanıyor. Ancak, ülke- nin çeşitli köşelerinden .Ankara'ya ulaşmak belli düzeydeki ücretlere gö- re olanaksız. 1997 .Mayıs aymdaki KPDS sınavlanna katılıp, bir gece konaklamanın toplam maliyeti 25 milyon lira smınnday dı. Şimdi ise bu rakam 40 mih on lirayi aşıyttr. ÖSYM üniversite seçme ve yerleştirme sı- navlarını nasıl Türkiyc"nin çeşitli merkezlerinde düzenlivorsa. bunu da aynı yöntemle gerçekleştirebilir." ÎZÜNİDER Başkanı Prof. Dr. Hamza Bulut yönetmeliğe uyulma- sını ve diğer kentlerde de sınav yapıl- masını istedi. "Emin ellerdeyimlV '(jırsı ılitn rıhnutli tslt'inivonnn. Evrensel kardeşlik ödülleri Dünya Kardeşlik Birüği Mevlana Yüce \akfi'nın geleneksel ola- rak 1 Kasım'da verdiğJ "E\ rensel Kardeşlikten Dünya Ban- şına Çağn" ödülleri önceki akşam sahiplerini buldu. Tören ön- cesinde "Evrensel kardeşüğin insan bilincineetkisi" konulu pa- nel yapıldı. Ödül verilen dallar ve sahiplcri şöy le: Basm-Yayın dahnda karikatür sanatçısı Turhan Selçuk; Bilim AraşOrma dahnda arkeolog Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal ve ilk Türk Hititoloğu Ord. Prof. Dr. Sedat Alp: Topluma Hizmet daiında işadamı İzzet Baysal \c İstanbul Universitesi Hukuk Fakülte- si Medeni Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmet Sun- gurbey; Edebiyat dahnda Salâh Birsel. Müzik dahnda sufi müziği yapan Kudsi Ergüner; Görsel Sanatlar dahnda fotoğ- raf sanatçısı Ara Güler ve Plastik Sanatlar dahnda İlhan Koman. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN Ya 'Seviyeliler', 'Seviyesiz' ise?.. Bir akşamüstü, 'Kuğulu Park'ta zengin bir ço- cuk kalabalığı; belki mayıs, belki haziran ba- şı: havada, kavak tozları uçuşuyor; yayınevinde oturmuş, Ruhi Su ile söyleşıyoruz. Ârada, koltu- ğunda son long/play'i, çıkar gelirdi; hep öyle al- çak sesle konuşan, hep öyle 'gizli' acılann adamı, yüreğini tam dökememiş! Nasıl yeri geldiyse, ya- şadığımız çok 'saçmalığı' pek güzel ifade eden, o hiç unutamadığım sözünü söyledi; "...bizim dra- mımız ne biliyor musun? Bizde, seviyeliler1 se- viyesiz!" Neredeyse kırk yıl oluyor, Metin'le (Erksan) Ye- şilçam 'serüvenimizin' başlarındayken, Taksim Gezi'sindeki Lilly'nin 'Çay Bahçesi'nde, bir yan- dan insanın içini bayıltan Çigan müziğini dinler, bir yandan da, asıl bizi anlaması lazım geldiğini san- dığımız 'aydın' sınemacılara, neden derdimizi an- latamadığımızı düşünürdük. Şaka değil, sahiden an- latamıyorduk! 'Pembe dizi' atmosferiyle, 'gazino kültürü' arasında bir yerdeydiler; 'egoları' sosyal 'misyonlarını' eziyordu. O yüzden, sonralan, Yıl- maz Güney gibi 'marjınal' bir 'so/cu'nun, en 'kral' filmlerinde bıle, 'beylik' Yeşilçam 'şaö/on'undan çıkmadığını görünce, hiç saşmamışımdır. Peki, o 'şablon'z hiç yüz vermeyen, 'yeni' Türk sineması nerededir? Türkiye'nin, -en önemlisi,- Tür- kiye'de sinemanın 'gerçeğini' anladı mı? Sanmı- yorum: bunun ilk ve tartışılmaz kanıtı, 'seyircisiz- //Vf'tirya, katıldıklan 'u/usa/'festivallerle, oradaya- şadıklan -argo manasında- 'festivaller', 'yabancı- laşmalan'run ağırlığını daha güzel gösteriyor. İki kötü'bir iyi1 etmez!.. Ali Hakan, 'Altın Koza Film Festivali'nden sö- zederken, meselenin vahametini, elle tutula- cak kadar somut birörnekle sergılemiş, adetagö- zümüze sokuyor: "...festivalin toplam para ödülü dokuz milyar civannda!.. en iyi filme 2.5 milyar, en iyi yönet- mene 1 milyar!.. Bu iki ödülü de kazanan 'Ma- sumiyet' filminin maliyeti 10 milyardan fazla!.. Festivalin kapanış yemeğinde şarkı söyleyen Sibel Can'a ödendiği söylenen ücret 34 mil- yar..." "...Festivalde şarkı söylesin diye bir şarkıcı- ya ödenen para, o festivalde en büyük ödülü alan filmin maliyetinin üç katı! Türk Sinemasr- nın halinin, hazin bir işareti!.." (Yeniyüzyıl, 19 Ekim 1997) Gel de, kavak tozlarının uçuştuğu o bahar öğle sonu, Ruhi Su'nun kahırlanıp, içini çekerek. söy- lediklerini hatırlama! Fikir ve sanatın bütün alanla- rında, aynı 'dramı' yaşamaktayız; yaşamaktayız ya, sanınm, en gözle görülür, elle tutulur şekilde 'ya- şadığımız' alan, 'seyir' alanı: ya, Gazino/ Yeşil- çam/Paparazzi üçgenine hapsolmuşuz, ya da, bur- nundan kıl aldırmayan 'seçkin' sinemacının, 'elke- sesinden' beyaz perdeye döktürdüğü 'entel' pa- rabollere! Film festivalleri, bu iki uzlaşmaz, -işin kötüsü, ikisi de bir çeşit 'yabancılaşma' olan - 'uy- gulama'ntn 'yanştığı' alan oluyor; gel gör ki, 'kali- te' iddiasındaki filmlere 'seyirci' getirebilmek için, Gazino/Yeşilçam/Paparazzi 'alt/kültürü'nün 'star- larına' muhtacız! 'Seviye' iddiasındaki bir sinemanın, 'Seviyesiz- liğin' bu mertebesine düşürüldüğü, acaba görül- müş müdür? O neden kullanmasın'? Paris'de, Neuilly yıllan, yâni 196O'lı yıllann ilk ya- rısı! Claude'la tartışıyoruz: bir roman yazmış, 'yeniroman' akımının etkisinde, sık sık, anlatmak istediğini bırakıp, kelime ve cümle parabolleri ya- pıyor; bunun beni rahatsız ettiğini söylediğim za- man, cevabı şu "...görsellik, 'mesaj'ı, romanın elinden almıştır; 'entrika'yı da! Edebiyat, artık kelimelere sığınmak zorunda!.." Farkında olma- dığı neydi? Hiç kuşkusuz, zamanımızın en büyük romancılarının, hem entrikayı, hem tiplemeyi, hem kurgulamayı 'kullanarak', görsellik dozu pekâlâ yüksek, ne güzel romanlaryazdığı!.. Sinema, ro- manı 'kullanmayı'düşünsün de; nrye roman, si- nemayı 'kullanmayı' düşünemesin? 'Yeni'Türk Sineması'nı 'yaratan'genç rejisörle- rin, benzer tavırlan acaba şu mudur? Televizyon, Sinema'nın elinden suspence'i, thriller'i, tiple- meyi ve hızlı montajı aldı; Sinema'ya kalan, sade- ce görüntüdür; görüntü ile yapabileceğimiz para- boller! Bu da, o kadar yanlış, 'yeniroman 'nasıl oku- ru edebiyattan soğuttuysa; 'yeni' Türk Sineması da, aynı maharetle seyirciyi, sinemadan soğutuyor. Neden sinemada, hem hızlı montajı, hem thriller'i, hem suspence'i kullanan, yine de büyük ve be- şeri filmler yaratan, sinema devlerini örnek almı- yorlar?Televizyon, sinemayı 'kullanmayı'düşün- sün de, sinema, televizyonu kullanmayı, ne- den düşünemesin? Estetıkte 'seviye', mutlaka 'abes/saçma/absur- de' olmak zorunda mıdır? Hadi onlar 'abesle ışti- gâlden' hoşlanıyorlar, bunu seyirciden de isteye- mezler ki! http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlrn
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle