Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 KASIM 1997 PAZARTESİ
HABERLER
Balık avlama
yarışı
• tstanbul Haber Servisi -
'Boğaziçı Geleneksel Balık
Avı Yanşması'na katılan 101
balıkçı bır buçuk saatte,
ancak 7 kilo 350 gram balık
avlarken yanşmacılardan
Ahmet Sümbül. 1 kiloyla
birinci oldu. Beşiktaş
Belediye Başkanı Ayfer
Atay, 7. kez gerçekleştınlen
balık avlama yanşmasının
asıl amacının amatör
balıkçılığı desteklemek ve
deniz kirliliğine dikkat
çekmek olduğunu vurguladı.
Yazıişleri
müduplepine af
• ANKARA (AA) -
Genelkurmay Başkanlığı
Askeri Mahkeme Kıdemlı
Hâkimliği'nin. Resmi
Gazete'nin bugünkü
sayısmda yayımlanan
duyurusunda, "'Devnmcı
Proletarya Dergısı" sorumlu
yazıişleri müdürü Naile
Tuncer, '"Yeni Ülke
Gazetesi" sorumlu yazıişleri
müdürü Bülent Aydın, "Yenı
Politika Gazetesi" sorumlu
yazıişlen müdürü Badıyel
Kıran ve "Militan Gençlik
Dergisi" sorumlu yazıişleri
müdürü Süleyman Baş
hakkında. "halkı askerlik
hizmetinden soğutma
yolunda neşriyatta
bulunmak" suçundan açılan
davalann, " 12 Temmuz
tarihine kadar sorumlu
müdür sıfatıyla ışlenen
suçlara ilişkin dava ve
cezalann ertelenmesıne"
ilişkin kanun gereğince, 3 yıl
süreyle ertelediğı bıldırildı.
Belediyelerin
kredisi
• ANKARA (LBA)-
Sayıştay Başkanhğî'nın
raporuna göre. RP'li Ankara
ve Istanbul Büyükşehir
Belediyesi'nın. uluslararası
fınans kuruluşlanndan
bulduğu dış kredılen.
Hazine'nin ödediği ortaya
çıktı. Rapora göre Hazine,
Ankara ve tstanbul
büyükşehir beledıyelerine ait
1994. 1995 ve 1996 yıllanna
ait toplam 1 mılyar 208
milyon 356 bin 953 dolarlık
borcu ödedi Raporda.
"Belediyelerin Hazine
garantıli dış kredılerini,
öncelikle belediyelerin
ödemesi gerekirken bu
kredilerin gen ödemesinin
yüzde 21.4'ü Hazine
tarafından ödenmıştir"
denıldi.
Lojman bakımına
14 trilyon
• ANKARA (UBA)-
'Kemer sıkmaya kamudan
başlanacağını" açıklayan
ANASOL-D hüküme'tı. bir
yandan tasarruf tedbirleri
uygularken dıger yandan da
1998 bütçesinde, bakanhklar
ve bağlı kuruluşlann lojman
kira bakım ve onanmı ıçın
14 trilyon 100 milyar lıra
ödenek ayırdı. Lojman
ödeneğinde aslan payını 12.5
trilyon lira ile ordu alırken
Dışışlen Bakanlığı 1 trilvon
lira ıle ikıncı sırada yer aldı.
Dışişlen Bakanhğı'nı 370
milyar lira ile Millı Eğıtım
Bakanlığı izledi.
6 TİKKOİU
•••_••• •••_•••
olduruldu• TOKAT (AA) - Tokat'ın
Topçam kırsalında. güvenlik
kuvvetlerince sürdürülen
operasyonlar sırasında çıkan
çatışmada yasadışı TKP-
ML/TÎKKO örgütü üyesı
ikisi kadın 6 terönst
öldürüldü.
Yolsuzluk tepkisi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türk Telekom
bürokratlanna yönelik
yolsuzluk savlan, kurum
çalışanlanmn tepkisıne yol
açtı. "Bir grup Türk Telekom
Çahşanı" imzasıyla dün
yapılan açıklamada. "Cengiz
Bulut, Şevkı De\elioğlu.
Cengiz Anık, Mustafa
Horata, Güven Bezaz. Veli
Bettemir gibı yolsuzluklan
ortaya çıkanlmış bürokratlar
görevlerinde kaldığı sürece
bizler de şaıbe altındayız,
bizler de vurguncuyuz. bizler
de kan emicıyiz" denıldi.
Siyasi partilerden dokunulmazlığın sınırlandırılması için milletvekillerine çağrı
'Temiz toplmıı sağLanacak'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP
dışındaki partiler dokunulmazlığın sınır-
landınlması için milletvekillerine çağn
yapı'yorlar. ANAP Genel Başkan Yardım-
cısı Abdülkadir Baş. milletvekili doku-
nulmazlığının smırlandınlarak temiz top-
lumun mutlaka sağlanacağını ve siyasetin
kirlilikten artndınlacağını belirtirken "Bu-
nun önünde kimse direnmemeli, herkes
elinden gelen gayreti göstermetidir" dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet
Gölhan da dokunulmazlıklann sırurlandı-
nlmasına ilişkin yapılacak ikinci tur oyla-
mada riski azaltmak için hayır anlamına
gelen kırmızı pullan ceplerine koyacakla-
nnı bildirdı.
Abdülkadir Baş, dün ANAP Genel
Merkezi'nde düzenlediği basın toplantı-
sında, hükümetin halka verdiği sözü tuta-
rak milletvekili dokunulmazlığma ilişkin
yasa tasansını TBMM'nin gündemine ge-
tirdiğini ve tartışmaya açtığını belirtti. Ba-
zı siyasi partilerin tasanya karşı anlaşılma-
sı zor davranışlar gösterdiklerini kaydeden
Baş, "Halka ayn. oy kabinesinde ayn ta-
vırlan halkın dikkatinden kaçmamjşür.
Türkiye mutlaka temiz topluma geçecek,
CHP cenel Sekreteri Adnan Keskin
'Çalan da, çaldıran da memnun'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin,
hükümetin, usulsüzlüklerin üzerine gi-
deceğini söylemesine karşın, s»mut
hiçbir adım atmadığını söyledi. Kes-
kin, dokunulmazlıklann, hükümetin
buusulsüzlüklerle olan bağlannlan yü-
zünden kaldınlamndığını ileri sürdü.
Keskin, kamu kaynaklannın usul-
sûz işlemlerle, kişi ya da şirketlerin
özel hesaplanna aktanlmasını kamu-
oyuna sürekli olarak duyurmalanna
karşın, bunlarla ilgili hiçbir işlem ya-
pıknadığını belirtti. Usulsüzlükleri ya-
panlann hâlâ görcvlerinin başında ol-
duğunu kaydeden Keskin, "Bu Tûrld-
ye'ye özgü bir yönetim tara. Çalan
memnun,çaldıran memnun" dedi. Zi-
raat Bankası'nın bedelsiz ithalat uy-
gulamalanyla ilgili olarak, haksız ka-
zanç sağlamaya yönelik girişimlerinin
bilindiğine dikkat çeken Keskin, he-
nüz bir işlem yapılmamasını üzüntüy-
le karşıladıklannı belirtti.
siyaset Idrtilikten annacaktır. Bunun önün-
de kimse direnmesin. Herkes elinden gelen
gayreti göstermetidir" dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Meh-
met Gölhan, dokunulmazlıklann sınırlan-
dınlmasuıa ilişkin yapılacak olan ikinci
tur oylamada riski azaltmak için hayır an-
lamına gelen kırmızı pullan ceplerine ko-
yacaklannı bildirdi. Gölhan, "İthamlara
karsı en iyi önlem bu" görüşünü savundu.
Gölhan, mılletvekillerinin zırhlanna do-
kundurmamalannın Meclis'in yara alma-
sına neden olacağmı belirterek "O zaman
seçinı kaçnulmaz olur" diye konuştu.
tlk rur oylamadan sonuç çıkmamasınm
kendisinde hayal kınkhğı yarattığını kay-
deden Gölhan, "Meclis, halkın bekkntisi-
ne yanıtveremedi. Halk,riişvet,hırsızhk ve
yolsuzluk konusunda tahammûlü kahna-
dı" görüşünü dile getirdi.
Istanbul Bağımsız Milletvekili Cevdet
Selvi, dolandmcılık, hileli iflas gibi suçla-
ra yönelik dokunulmazlığın kaldınlması-
na karşı çıkıp ret oyu veren milletvekille-
rinı eleştirdi. Selvi. "Dolandıncıhğın do-
kunulmazhğı olmamalı. Dokunulmazlık
suurlandınlmah ki çetelere, soygunlara bu-
laşanlara daha rahat ulaşabiİelun" dedi.
Hileli iflas, zimmet, riişvet gibi suçlar-
dan milletvekillerinin kendilerini doku-
nulmazlıkla konımaya çalışmalannm top-
lumda kuşku yarattığını belirten Cevdet
Selvi, temiz toplum için önce Meclis'in te-
mizlenmesi gerektiğini vurguladı. Selvi,
halkın dokunulmazlıklann sınırlandınl-
masını istediğini, ilk oylamada bunun sağ-
lanamamasının. halkla Meclis'in birbirin-
den ne denli uzak olduğunu gösterdiğinı
söyledi.
Erbakan'a sunulan rapor: Kayıtlarda büyük düşüş var. Böyle giderse olay biter
Refah'ta imam-hatip şaşkırdıgı
• RP'li 80 il teşkilatınca hazırlanan ve
Erbakan'a sunulan raporda, imam-hatip
liselerine kayıtlann olağanüstü oranda
düştüğü belirtilerek "Böyle giderse
imam-hatip olayı sona erer" denildi.
ANKARA (ANKA)- 8 yıl Erbakan'a sunulan rapor
kesintisiz temel eğitimin RP'de şök etkisi yarattı. Imam-
uygulanmasına ilişkin 80 il hatip liselerine kayıtlann
teşkilatınca hazırlanan ve büyük oranda düştüğü
Genel Başkan Necmettin belirtilerek "Böyle giderse
imam-hatip olayi bıter" denilen
raporda, bazı öğretmelerin
derslerde ateizmi savunduklan
ve karma eğitim nedeniyle
erkek öğrencilerin kız
öğrencilere tacizde
bulunduklan iddıalan da yer
aldı. RP Genel Merkezi'nde 8
yıl kesintisiz zorunlu temel
eğitimin uygulanmasını
izlemek amacıyla oluşturulan
komisyon. 80 ilden gelen
bilgilerden oluşturduğu raporu
Erbakan'a sundu. Raporda, 8
yıllık kesintisiz eğitim
uygulamasının, yasa
çıkanlırken hedeflenen
beklentinin de üzerinde başan
sağladığı kaydedildi. "Anayasa
Mahkemesi'nden iptal karan
çıkanlamazsa ve bir an önce
müdahale edihnezse Türkive'de
Kapatma davası
Erbakan
umudunu
kesti
ANKARA (Cumhııriyet
Bürosu) - RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan, Anayasa
Mahkemesi'ndeki davadan
umudunu keserken parti
örgütlerine, "Kapaülmaya
hazıriıkh olun" talimatını verdi.
RP Genel Başkanı Necmettin
Erbakan, Anayasa
Mahkemesi'nde yaptığı sözlü
savunmanın ardından önceki
gün il başkanlan, dün de
MKYK. üyeleri ile bir araya
geldi. Erbakan, yaptığı
toplantılarda, partisi
hakkındaki kapatma davasına
değinerek "hukuki açıdan
kapatma karan verilmesinin
mümkün olmadığT görüşünü
yıneledı. RP lıderi, kamuoyu
önünde, "partisinin
kapanlamayacağınr ısrarla
savunurken parti içi
toplantılarda "istenilmeyen bir
sonuçla karşdaşılabileceği"
mesajını verdi. Erbakan,
önceki gün partisinin il
başkanlan ve il müfettişleri ile
yaptığı toplantıda. RP'nin
kapatılmasının kendileri
açısından hiçbir şey ifade
etmeyeceğinı savundu.
Anayasa Mahkemesi'nin
kapatma karan vermesi
durumunda "Tabelalan
boyayarak partinin baş harfini
değiştirip yola devam
edeceklerini'' söyleyen
Erbakan. il başkanlanna
"Hazır olun tabelalan
boyamanız gerekebüir"
uyansında bulundu.
Başbakan Mesut Ydmaz, İzmirii işadamlanna verdiği yemekte, İzmir'in DYP'B Belediye Başkanı
Burhan Özfatura'nuı kendisini tehdit ettiğini söyledi (Fotoğraf: AA)
Ozfatura, Yılmaz'ı tehdit etti
'Elektrik ihalesiyle ilgili ters karar verirseniz İzmir 'e giremezsiniz'
tZMÎR (Cumhuriyet Ege Bü-
rosu) - Başbakan Mesut Ydmaz,
önceki gece İzmirii işadamlarının
verdiği yemekte. tzmir Anakent
Belediye Başkanı Burhan Özfa-
tura'nın, elektnk dağıtım ihale-
siyle ilgili olarak kendinı tehdit
ettiğini söyledi.
Ozfatura'nın kendisine "Eğer
ters bir karar verirseniz lzmir'e
giremezsiniz" dediğini belirten
Yılmaz, tZMAŞ'ın teklifinin kö-
tü olduğunu anımsatarak "Bu
şardarda ihale Waranılma71 gere-
kirseiptal ederiz" dedi. Başbakan
Yılmaz önceki gün de Bursa'da
yaptığı konuşmada, "Susurluk
kazasıyla ortaya çıkan devlet çe-
tesi' icine girdikçe ne kadar ka-
ranhk bir iş olduğunu, ne kadar
hukukdışı bir iş olduğunu daha iyi
görmeye başladun" dedi.
Susurluk olayının üzerine gitti-
ği için ölümle tehdit edildigini bil-
diren Yılmaz, tehditleri ciddiye
almadığını, çete olayını çözmek
için kararlılıgının daha da arttığı-
nı söyledi. Başbakan. "Bu olayı
aydınlatmayan, bundan sonra da
benzer olaviara girisebilecek kişi-
lere gerekli gözdağı \ermeyen bir
devlet, hukuk dcvleti olamaz" gö-
rüşünü savundu.
Başbakan Mesut Yıhnaz, dün
Izmir'de Tahtalı Barajı AntmaTe-
sisleri açılış törenine katıldı ve
Pancar Baraj Evleri'nin tapulan-
nı dağıttı. Ererji ve Tabii Kaynak-
lar Bakanı Cumbur Ersümer'le
birlikte geldiği lzmir'de partisine
yeni gireceklerle ilgili düzenle-
nen törene de katıldı. Yılmaz, öğ-
leden sonra tzmır Adnan Mende-
res Havaalam'ndan Roma'ya ha-
reket etti.
imam-hatip olayuun sona
ermeye doğru gittigi''
vurgulanan raporda şu saptama
ve iddialara yer verildi:
# Yasayla imam-hatip
okullannın orta kısımlan
kapaüMıği için otomatik olarak
liselere kayıtlar da birdenbire
olağanüstü boyutlarda düstü.
Önümüzdeki yıllarda bu
düşüşlerin daha da artacağı
mudakur.
# Imam-hatıplere
kayıtlann düşmesindeki en
önemli etkenlerden biri de
bu okullann potansiyel
suçlu ilan edilmesidir.
Psıkolojik olarak yaratılan
bu hava. ailelenn okullara
öğrenci göndermekten
çekinmeleri sonucunu
doğuruyor.
9 Kayıtlaruı düşmesinde
orta kisımlann
kapanlmasının yanı sıra
mezunlann artık Dahiyat
fakülteleri dışında diğer
yüksekokullara
ahnmayacağı kavgısı büyük
rol ojnuyor. .\ileler
çocuklannı ilahiyat dışında
okullara gidemeyecekleri
için imam-hatiplere
kaydetmekten çekiniyorlar.
Bu >il bir tek din bilgisi
öğretmeninin atamasııun
yapümaması 'da ilahiyat
fakültelcrinin işle\ini zaten
ortadan kaldınyor.
9 8 yıl kesintisiz eğitim
dıne ve ınançlara karşı
hareketler için de teşvik
edici oldu. Bazı okullarda
öğretmenler öğrencilere
ateizmi ve din düşmanlıgını
anlatıyorlar. Okullar
dinsizlik ve ateizmin
öğretildiği kurumlara
dönüştü.
9 tmam-hatiplerin orta
kısımlannın kapatılması
nedeniyle başlanlan karma
eğitim göz göre göre ahlak
yozlaşmasuıa sebep oluyor.
Karma eğitim nedeniyle
erkek öğrenciler laz
öğrencilere tacizde
bulunuyor. Aikler de bu
şartlarda çoculdannı bu
okullara emanet edemez
dunıma geldiler.
Raporda; imam-hatip
mezunlan, aileler, bu
alanda faaliyet gösteren
sivil örgütlerle birlikte
uluslararası bir eğitim
toplantısı yapılması önerisi
de getirildi.
Nüfusu arttırarak fazla ödenek almak için 'akla hayale gelmeyecek' yöntemlere başvuruyorlar
Belediyekmlepromosyonlıı niifus scıyımı kampanyası
• Bazı belediyeler,
vatandaşların
"doğduklan yerde"
yazılmalarını
sağlamak için "cazip
kampanyalar"
düzenliyor.
• Kınkkale
Belediyesi, 30
Kasım'da il dışında
yazılanlann su
aboneliklerini iptal
edecek.
• Karaağaç
Belediyesi,
kamyonlarla beldeye
taşıyacağı tanm
işçilerine yevmiye
verecek. Kıyı
belediyelerin umudu
yazlıkçılar.
ANKARA (AA)- Belediyeler, 30
Kasım'da yapılacak genel nüfus tes-
pitinde, nüfuslarını olduğundan fazla
göstererek, lller Bankası'ndan daha
fazla ödenek alabilmek için "akla-ha-
yafcgehneyecek" yöntemlere baş\r
ur-
maya başladılar.
Bazı belediyeler. 30 Kasım'da va-
tandaşlann "doğduklan yerde" yazıl-
malarını sağlamak için "cazip'' kam-
panyalar (ulaşım-yeme içme bedava)
düzenlerken, bazılan da "doydukian
yerde" yazılmalan için "karşıönlem-
ler" alıyorlar.
Isparta'nın Çetince Beldesi Beledi-
yesi, başka yörelerde yaşayan hemşe-
rilerinin, 30 Kasım'da Çetınce'de ya-
zılmalannı sağlamak amacıyla, 27-
28 Kasım'da beldeye Isparta. Eğirdir
ve Antalya'dan "ücretsizotobüssefer-
leri" düzenleyecek. Sayım için bel-
deye gelecek Çetincelilerin tüm gi-
derleri de belediye tarafından karşıla-
nacak. Içel'in Tarsus ilçesinin, il sta-
tüsüne kavuşması için yoğun çaba
gösteren Tarsus Belediyesi de nüfus
sayımı öncesinde "çabşma yapan"
belediyelerden... Tarsus Belediyesi,
yerel gazetelere ilan vererek, Tarsus-
lulan 30 Kasım'da ilçede olmaya ça-
ğırdı.
Antalya'nın Kaş ilçesine bağlı Ka-
saba köyü muhtan Mustafa Öâıen ise
Kasaba'nın ilçe olması ve tller Ban-
kası'ndan ödenek alması için nüfus
tespiti öncesinde Antalya'da yayımla-
nan yerel gazetelere ilanlar verdi.
Büyükşehir olmak için sırada bek-
leyen Manisa'da ise belediye, kent
merkezinin nüfusunun 200 bini aş-
ması için hazırladığı afış ve pankart-
larla nüfus tespihnin önemini anlatı-
yor ve Manisalılardan ilde sayılmala-
nnı istiyor. Şanlıurfa Belediyesi, ilde
yaşayan bir kişinin belediyeye 6 mil-
yon lira maliyeti olduğunu hesapladı.
Şanlıurfa'da ikamet eden herkesi, 30
Kasım'da ilde yazılmaya çağıran be-
lediye, vatandaşlara, "Yaaunayan her
kişi için 6 milyon lira daha az ödenek
alaeagi7_ Mutlaka yazıhn" çağnlan
yapıyor. Ordu Belediyesi de, afişler
hazırlayarak Ordululan 30 Kasım'da
kenttesayılmayaçağırdı. Samsun'un
Bafra ilçesi belediyesi ise kentin ana
cadde ve sokaklarını, üzerinde "30
Kasım'da Bafra'daol" yazılı pankart-
larla donattı. Kahramanmaraş'ta be-
lediye. vatandaşlan nüfus sayımı ko-
nusunda bilgilendirmek ve il için ta-
şıdığı öneme dıkkati çekmek için 50
bin adet broşür bastırdı. Belediye, ay-
nca kentin ana caddeleri ile belediye
otobüslenne "uyana" nitelikte afîş
ve pankartlar astı. Pankartlarda, 30
Kasım'da "evde" ve "eksUöiz" yazıl-
manın vatandaşlık görevi olduğu be-
lirtiliyor.
Kınkkale Belediyesi ile Zongul-
dak'ın Devrek ve Gülcebey ilçe bele-
diyeleri, vatandaşların nüfus sayımın-
da başka yerlerde yazılmalarını önle-
mek için "karşıönlemler" aldılar. Kı-
nkkale Belediyesi, nüfus sayımında
başka yerlerde yazılan su aboneleri-
nin aboneliklerinin iptal edilmesini
kararlaştınrdı. Devrek ve Gülcebey
ilçe belediyelen ise "sayım günü ma-
zeret bfldirmeden Bçeden aynlan su
abonelerine" para cezası uygulaya-
cak. İlçe dışına çıkan su abonelerine
aynca su faturalan yüzde 10 zamlı ta-
hakkuk ettirilecek.
Akşehir Belediyesi, 30 Kasım'da
ilçe dışına giden ve su borcu bulunan
abonelerin sulannı kesecek ve 6 ay.
süreyle açmayacak. Belediye, aynca
emlak ve çöp vergisi borcu olanlan ic-
raya verecek. Tokat'ta muhtarlar, ilde
ikamet edip 30 Kasım'da başka yer-
lerde sayılanlann muhtarlıkla ilgili
"iştemlerini yapmama" karan aldı.
BÎZBİZE
ERDAL ATABEK
Oğretmenlep...
Öğretmenler, yeminli üç mesleğin birinde çalışan in-
sanlardır. Ötekiler hekimler ve hemşirelerie din adam-
landır. Yeminli meslekler ınsanla doğrudan uğraşan
mesleklerdir. Öğretmenler insanı yetiştirir, hekimler
(ve hemşireler) insanı yaşatır, din adamlan onun ruh
huzurunu sağlar. Onun için de yeminli ve kutsal mes-
leklerin insanlan sayılmışlardır.
Meslek yeminı şunlan kapsar Hayatnı bu mesle-
ğe adayacağına, mesleğini uygularken dil, din, renk,
ırk, düşünce nedeniyle aynm yapmayacağına, mes-
leğini insanın kötülüğü için kullanmayacağına, öğren-
diği sırlan kımseye söylemeyeceğine, para karşılığın-
da kötü uygulama yapmayacağına ant içilir.
Gerçekten de mesleğini seven bir öğretmen, çek-
tiği sıkıntılar ne olursa olsun mesleğini bırakamaz, bı-
rakmak zorunda kaldığı zaman da burnunun direği
sızlar. "Insan yetiştirmek" bir meslek, bir iş değildir,
biryaşam biçimidir. "İnsanı yaşatma"', "insanı huzu-
ra kavuşturma" da öyledir, bir yaşama biçimidir. In-
sanlar bu mesleklen seçerken bu denli mesleğin sa-
np sarmalayacağını bilmez. Ama bir süre sonra anlar
ki artık bu mesleği yapmaktan vazgeçemeyecektir. Bu
nokta onlann sömürüye açık olduklan noktadır. Öğ-
retmenlik yapmak için yaşama rahatlığından vazge-
çerler; aldıklan ücret hiçbir zaman yetmeyecektir, iş
çoktur, sürekli sabır ister, sürekli anlayış ister. Bunla-
nn hepsi doğrudur, ama öğretmenlik bir kez kana iş-
lemiştir, bırakılamaz.
Gerçek bir eğitim istiyorsanız öğretmenı iki baskı-
nın dışında tutmanız gerekir: 1. Öğretmen siyasal ik-
tidarlann kararlanyla gördükleri baskılann dışında kal-
malıdır, 2. Öğretmenler para baskısından kurtanlma-
lıdır. Bunlar yapılmadıkça hiçbir öğretmen huzurlu bir
çalışma ortamında olamaz, bu da öğretmenin asıl gö-
revindeyaratması gereken verimliliği düşürür. Demek
ki öğretmenler, kendi çalışmalannda özdenetime sa-
hipolmalıdııiar, dışandan kumandanın yollan kesilme-
lidir. Öğretmenler, devlet memuru olmamalı, başka ve
özerk bir statüye kavuştumlmalıdır. Öğretmenin bir
memur olmadığı, bir sanatçı olduğu kabul edilmeli ve
meslek kurallannın dışında hiçbir bağın baskısı altın-
da tutulmamalıdır. Bir de, öğretmene yaptığı işin öne-
mine, yaşama standardına, ülkenin ekonomik duru-
muna uygun bir ücret verilmelidir, bu ücret gerçekçi
biçimde yükseltilmelidir ki öğretmenin gözü para ka-
zanmakta olmasın.
Türkiye, buniann her ikisinin de tersini yapmıştır.
Öğretmenleri kendi siyasal yandaşlan yapmak is-
teyen siyasal ıktidarlarbunu başaramadığı öğretmen-
leri oradan oraya sürmüş, meslek isteklerini sonuna
kadar kırmıştır. Pek çok öğretmen mesleğinden so-
ğutulmuş, başka işler yapmak zorunda bırakılmıştr.
Öğretmen ücretleri de her zaman memur ücreti sa-
yılmış, memur ücretlerinin talihsizliğini öğretmenler
de yaşamak zorunda bırakılmıştır.
Şimdi, kimler, hangiyüzle "Oğretmenler Günü"nü
kutlamaktadır?
Şimdi, nasıl olacak da "öğretmenlerden kendisini
yetiştirmesini, yeniden eğitilmesini, öğrenciyepeda-
gojikyaklaşımda bulunmasını" isteyeceksiniz? Böy-
le yapan, böyle davranan, mesleğine saygı duyan öğ-
retmenlere neler yaptınız, nasıl davrandınız ki başka-
lanndan da bunlan istiyorsunuz?
Bir ülke, öğretmenlerini siyasal iktidartârni ö&şkısın-
dan ve parayla karşılanabilecek gereksinmelennbas-
kısından kurtaramazsa hangi hakla doğru ve çağdaş
bir eğitim isteyebilir?
Sorun buradadır ve şimdiye kadar çözümü için atıl-
mış adımlar sadece başka yollan göstermek olmuş-
tur. "Istemeyenaynlsın", "beğenmeyen başkaişyap-
sın". Öğretmenler de öyle yapmışlardır. Pek çok de-
mokrat öğretmen resmi görevlerinden aynlmış, özel
okullar ya da dershaneler açmışlardır. Böylece "özel
eğitim sektörü" genişlemiştir. Halen görevde olan öğ-
retmenlere de, öğrencılerine özel ders vermelerine
göz yumularak, çeşitli yollarla ek para kazanma yol-
lan açılarak olanak sağlanma yoluna gidilmiştir. Böy-
lece de resmi eğitim hizmetleri sessiz sedasız özel-
leştirilmiştir. Ama eğitimin hiçbir biçimde çağdaş bir
eğitim olması için yapılması gerekenler yapılmamış-
tr. Ezberci eğitim yerli yerindedir, okullardaki otokra-
fk yapı değişmemektedir, öğrencilerin anne babala-
n gene her şeyi okuldan beklemektedir.
Eğitimi düzeltmek mi istiyorsunuz? Öğretmenlere
ne yapılması gerektiğini sorun, söylediklerini tartışın
ve öğretmenlere eğitime katılma hakkını verin. Bu-
radan bir başlayın bakalım, arkası nasıl gelecek? Siz
de görün, biz de görelim.
Adana'da konustu
Demirel: Meclis'i
tahrip etnıeyeliın
ADANA (Cumhuriyet
Güney tlleri Bürosu) - Mil-
lervekılli dokunulmazlığı-
nı "çetrefılli bir konu" ola-
rak değerlendiren Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel.
"Parlamento bunu tarnşı-
yor. .\ma istenilen bir şeyi
vapmadığında pariamen-
to>u topa rutmayalım. Dev-
leti, MecHs'i tahrip etmeye-
bm" dedi.
Adana Güçbirligi Vak-
fı 'nın düzenlediği toplantı-
ya konuşmacı olarak katı-
lan Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel. "2000'e
Doğru Türkiye" yi anlattı.
Türkiye'nin birçok sorunu
bulunduğunu dile getıren
Demirel, buna karşın
20001i yıllarda Türki-
ye'nin ekonomik büyüklük
açısından dünyanın 10 ül-
kesinden biri olacağını
kaydetti Türkiye'nin bır
terör sorunu olduğunu
anımsatan Demirel bu ko-
nunun hükümetleri aştığını
kaydederken, son günlerin
tartışma konusu millene-
killi dokunulmazlığı hak-
kında ise temkınli konuştu.
"Sij'asi alanlarda suya sa-
buna dokunmak istemiyo-
rum. Çünkü bir şeyler söy-
lediğimdt' Başkanhk siste-
mi ıstıyor" diyetopatutulu-
yorum" diyen Demirel,
Türkiye'nin mutlaka Mec-
lis'ini muhafaza ederek si-
yaseti düzeltme yollannı
araması gerektiğini dile ge-
tirdi. Mılletvekilli doku-
nulmazlığının çetrefıllı bir
konu olduğunu kaydeden
Demirel, sözlenni şöyle
sürdürdü:
" Dokunuhnazüldann sı-
nırlandınlması lazun diye-
lim. ama benim şikâyetinu
biz bir konuyu ele alip dev-
leti kötülüyoruz. Bu yanbş.
Her şeyieleştirelinı ama ku-
rurnlanmızı muhafaza ede-
lim. Türkiye bu düzeye ko-
lay gehnemiştir. Onlan bir
daha aramaya gitmeyetim.
Siyasi kurumlan. parla-
men toyu avakta rutarakça-
hşürabOiriz."
Milletvekillenni seçenin
halk olduğunuve milletve-
killerinin düzeyinin de hal-
kı yansıttığını anımsatan
Demirel, üç defa müdaha-
leye uğrayarak kapatılmış
bir Meclis'te cesaretle iş
yapmanın kolay olmayaca-
ğını ifade etti. 2000'li yıl-
lara giderken dünyada bir-
takım kavramlann değişti-
ğini de belirten Demirel,
Türkiye'nin bu süreçte
"müdafaa etmesi gereken
en önemli varüğuun hiir ve
serbest olmaya devam et-
mesi" olduğunu söyledi.
Demirel, devletin hangi şe-
kilde olursa olsun halkına
vermesi gereken hizmetle-
ri ise "güvenlik, eğitim,
adalet, savunma ve sosyal
güvenBk" diye sıraladı.