Katalog

24 KASIM 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 8 yıllık eğitime geçilmesine karşın Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da eğitim reformu sözde kaldı 3 lıîıı okul öğretmensizYUSUFZJYAAY 24 Kasım Öğretmenler Günü, öğret- menlerce buruk kutlarurken Türkiye gene- linde yaklaşık 60 bin, tstanbul'da da 4 bin öğretmen açığı bulunuyor. Eğitimreformuniteliğindelci 8 yıllık ke- sintisiz temel eğitime geçilmesine karşın, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde terör nedeniyle 3 bine yakın okul, öğret- mensizlik nedeniyle kapalı bulunuyor. Bölgeye atanan öğretmenlerin yûzde 30'unun göreve başlamazken yüzlerce okulda öğretmen yetersizliği nedeniyle dersler boş geçiyor. Türkiye genelınde yaklaşık 60 bin öğretmen eksiği ise bütün çabalara karşın giderilemıyor. Türkiye'nin en büyük kenti tstanbul'da toplam 2 bin 500 okulda l milyon 800 bin öğrenciyi eğiten 52 bin öğretmen bulun- masına karşın, halen 3 bin 500'ü branş, 600'ü de sınıf öğretmeni olmak üzere top- lam 4 bin 100 öğretmen açığı bulunuyor. Öğretmen açığı bulunan okullarda veli- lerden toplanan katkı paylanyla tutulan, birçoğu pedagojik formasyonu olmayan vekil öğretmenler ile bu okullann kadro- lu öğretmenleri fazla çalıştınlarak dersler dolduruluyor. Ülkenin birçok okulunda 70-80 kişilik kalabalık sınıflarda özveriyle eğitim ver- meye çalışan öğretmenler, Istanbul'da farklı sosyo-ekonomik düzeydeki semt- lerde bulunan okullarda zor koşullarda gö- rev yapıyor. Oturduklan yere uzak semt- lerdeki okullanna gitmek için ulaşım sı- kıntısı çeken binlerce öğretmen, maaşla- nndan önemli bir miktannı sarf ettikleri yol giderlerinin karşılanmasım istiyor. Bu durumdaki öğretmenler, Güneydoğu'daki yoksulluk koşullannı aratmayan tstan- bul'un varoşlanndakı okullarda görev yaptıklannın dikkate alınarak özel hizmet tazminatı verilmesini isterken aylık 600 bin lira olan lojman ödentisinin de tstan- bul'daki koşullargözönüne alınarak en az 30 milyon liraya çıkanlmasmı istiyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmen sayısındaki artışta hedeflediği noktaya bir türtü ulaşılamıyor. Okul öncesi eğitimde 9 bin 464 öğretmen görev yaparken bu sa- yının 35 bine, ilköğretimin birinci kade- mesindeki 232 bin 607 öğretmenin 275 bine, ikinci kademesindekilerin de 62 bin 68'den 104 bine çıkanlması hedefleniyor. Bakanlık, genel liselerde 64 bin 700 olan öğretmen sayısını 97 bine, mesleki ve tek- nik liselerdeki 64 bin 700 öğretmen sayı- sını da-176 bine yükseltmek istiyor. Öğ- retmensiz okullar, bütçe uygulamalan ve yatınmlann yetersizliği, hedefiere ulaşıla- madığını gösteriyor. Örgütlenme mücadelesi suruyor İstanbui Haber Servisi - Türkiye 'deki öğretmenleri temsil etmek amacıyla 1965 'te kunılan Türkiye Öğretmenler Sendikasf yla (TÖS) başlayan örgütlenme mücadelesinde bugüne dek binlerce öğretmen sürgün edildi, kademeleri durduruldu. maaş kesimi ve görevden alınma gibi çeşıtli cezalara çarptınldılar.Türkiye'de anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan memur sendikalannın önündeki engeller devam ediyor. Öğretmenlerin örgütlü sendikası Eğitim-Sen'e üye çok sayıda öğretmen, il içi ve il dışı "sürgüne" göndenldi. Bu öğretmenlerden 70 bini soruşturmadan geçirildi, 60 binine 1/8 ile 1/30 arasında değişen oranlarda maaş kesimcezası verildi, 500'üne 1 ile 3 yıl arasında kademe durdurma cezası, 100'üne 2 ile 18 ay arasında hapis cezası verildi. 2 bin öğretmen hakkında sendikal faaliyetleri nedeniyle lüzum-u muhakeme karan verilirken 50'sinin yöneticilik görevi iptal edildi. 8 yıldır yasallaşma mücadelesi veren Eğitim-Sen, toplu sözleşme düzenine geçilmesini bekliyor.TÖS, 70 bini aşkın üyesine rağmen yurt çapındaki 535 şubesiyle 197 l'de yapılan anayasa değişikliğiyle kapatılmış, öğretmenlerin sendika kurması yasaklanmıştı. Bunun üzerine aynı yıl DernekleT Kanunu kapsamında Türkiye Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği (TÖB- DER) kurulmuştu. Yurt genelinde 470 şubesi ve 70 bin üyesi olan TÖB-DER de 12 Eylül askeri darbesiyle kapatılmıştı. Günümüzde ise 1990'da kunılan Eğitim-tş ve Eğit-Sen'in 1995'te birleşmesiyle ortaya çıkan 120 bin üyeli Eğitim-Sen, yasallaşmanın yanı sıra eğitim emekçilerinin sendikal mücadelesini veriyor. DTPÜsküdar&çe OrgntüKadnı Komisyonu üyeieridün VaKdebağ Mustafa Necati BeyÖğretmen Huzurevi'ne moral rivaretinde bulımdu. ÖğretmenJer Gûnü nedeniyle huzurevrade kaian öğretmenlere birer buket çiçeğin de armağan edüdiği zryaret arasmda parti üyeleriyle öğretmenler arasında duyguhı anlar yaşandı. Şarkıa Ersen, mini bir konser verdiği ziyarette öğretmenlerin istek şarkılannı da tektekyerine getirdi. (Fotoğraf: GÜNDUZ iMŞtR) £Lğitimcilerin özlük talepleri Oğretmerüer, özlük ve sosyaJ haklaria Ugüi takp- lerinin bir türlü gerçekleştirilmemesinden yalo- nryoıiar. Öğretmenlerin bu talepieriarasmda her beş yıla bir yıl fîiK hizmet tazminatı verilmesi, si- cil puanlanrun her yıl açıklanması, 6 ayda bir ve- rilen kadameilerleınesiniıı tümöğretmenlere uy- gulanmastnın yanı sıra 12 Eylül'de<görevden uzaklaştûrdarak cezalandmlan öğretmenlerin göreve dönmesi de yer ahyor. Öğretmenler ayn- ca yılda bir kez sağhk taramasından geçirihne- yi, doğum izuıleıinin iki yıl ücretti olmasuu, ço- cuk yardımlannın enflasyona göre dûzenlenme- sini; konut edinme, döner sermayeden pay ahna, ğ p y ] ş ş da veriurmm^Mpor ve izjıüepdeiîcrettenkesin- ti yapümaması gibi istelderde de bohunıyoriar. ECumhuriYet kitap kulübü ÇAĞ PAZARLAMA A.Ş. "KİTAP KURDU" OLDUĞUNUZ ARTIK BELGELENMELİ "CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'nün kimı olanaklanndan yararlanmak içın üye olmak, üye olunca da ceplerde kart taşımak gerekıyor. Yani bir anlamda ınsan "KİTAP KURDU" oldu mu, bu olgusu "Kıtap Kurtlan" kulübünce belgelenmelı. Belgelenmesı ıçin ise üyelik ilk koşul. Hem "Cumhunyet Kitap Kulübü" lyice yenilendı. Artık üyelere telefonla sıpanş verme ve istenilen kitaba kısa süre içinde ulaşma olanağı sağlanıyor. İstenilen kıtap "ÇAĞDAŞ YAYINLARI"ndan yayımlanmışsa %20, başka bir yayınevınin ise %10 ındınm yapılıyor. Her ay, Türkıye'de piyasaya çıkan yapıtlann tam lısteşı, bir öncekı ay etkınliklennden haberlerte üyeye ulaştınlıyor. •CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ' sımdilik Istanbul'da hem Taksim, hem Cağaloğlu sergi salonlannda, Adana'da ve de Izmir lleri (Konak), Temmuz (Kemeraltı), Aydın (Kıpa/Bornova) kitabevlerinde "Indirimlı Kitap Kampanyası' ve "Resım Sergisı" gibi etkinliklen "Soylesı", "Dinletı", 'Imza" gibi günler bırbmnı ızlıyor. Yıllık kıtap kataloğu adreslere bedelsız olarak postalanıyor. ALLEGRO TOUR yurt ıçı ve yurt dışı tur rezervasyonlanndan %7; uçak bileti siparişlerjnde %4 ındınm sağlıyor. ÖZEL ACIBADEM HASTANESİ ise "CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ" üyelerine tanı ve sağaltımda %10 indirim uyguluyor. llende uygulanacak benzeri yararlar, aynca sürece katılıyor. •CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ'ne üyelik, aşağıdakı formun doidurulup gönderilmesiyle tamamlanacak, "Kitap Kurdu" kartınız hemen gönderilecek. EĞİTİM EMEKÇİSİNE VERİLEN SÖZLER TUTULMADI Öğretmenler buruk ÜYELİK FORMU Üye No:(Yenileyenler için) Adı Soyadı: Adresi: Posta kodu: Kent: Telefon/Faks: Cinsiyeti: Doğum tarihi: Medeni durumu:.. Eğitim durumu: Mesleği: (Öğrenci ya da Öğretmen ise) Okul adı: Okul numarası: (Lütfen işaretleyiniz) UYE ÖĞRETMEN/ÖĞRENCİ YENİ ÜYE 5.000.000 TL YENİLEME 3.000.000 TL 2.500.000 TL 1.500.000 TL * Işaretlediğim tutarı kredi kartı hesabımdan alınız. CviSA D E U R O C A R D nMASTERCARD Kart no: Son kullanma tarihi: * Işaretlediğim tutarın banka dekontunu adresinize/faksınıza göndereceğim. Çağ Pazarlama A.Ş.'nin: D Iş Bankası Cağaloğlu Şb.405543 r~ı Akbank Nuruosmaniye Şb. 1571801 ÜH Yapı Kredi Bankası Çemberlitaş Şb. 32529 D Kalkbank Cağaloğlu Şb. 39035380 * Işaretlediğim tutan posta çeki hesabına gönderdim. PTT Çek No: • 666322 Çağ Pazarlama A.Ş. Hesabı Cumhuriyet Kitap Kulübü Cağ Pazarlama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 (34334)Cagaloğlu-İstanbul Tel:(212)512 05 05 Faks:(212)512 48 30 EBRUTOKTAR ANKARA - 8 yıllık kesin- tisiz temel eğitimle yükü ağırlaşan toplumsal ve eko- nomik kalkuımamızın loko- motifı eğitim emekçileri, 24 Kasım Öğretmenler Gü- nü'ne yine buruk giriyor. Hü- kümetın "öğretmen maaşla- nna büyük ardş" vaadi de yerine getirilmezken 8 yıllık kesıntisiz temel eğitimi sa- vunan 6 öğretmen soruştur- maya alınarak cezalandınldı. Bugün 24 Kasım Öğret- menler Günü. Atatürk'ün başögretmenliği üstlendiği günün anısına düzenlenen kutlamalar, yıne "öğretmen- lik mesleğjnin kutsalltğını" vurgulayarak kuru vaatler düzeyinde kalacak. Oysa 8 yıllık kesintisiz temel eğitim ve 2000'li yıllarda eğitimde çağı yakalama konulannda kendilerinden çok şey bekle- nen öğretmenler, Avrupalı meslektaşlanndan çok daha ağır koşullarda görev yapma- ya çalışıyor. Hükümetin sık sık değişen politikalanmn kurbanı olan öğretmenlik mesleğınin standartı da sü- rekli olarak düşürülüyor. Es- ki Milli Eğitim Bakanı Meh- met Sağlam döneminde, tüm fakülte mezunlanna öğret- menlik kapısırun aralanma- sıyla, şeriatçı El Ezher Üni- versitesi ve Açıköğretim Fa- kültesi'ni bitiren, pedagojik formasyonu bulunmayan binlerce insan, eğitim siste- mindeki çarpık çarka "flaç" diye yutruruldu. Planlı öğret- men yetiştirme sistemi daha da çarpıklaştınlarak eğitim fakültelerindeki kontenjanlar gereksinime göre düzenlenmedi. Eği- tim-Sen Yönetim Kurulu üyeleri Çetin Akarsu ve tbrahim Ka>gısız taranndan hazırlanan raporda, Türkiye'deki öğret- men yetişürme sorununa dikkat çekildi. Raporda, Türkiye'de fen-edebiyat fakül- tesi mezunlannm eğitim fakültelerince düzenlenen pedagojik formasyon kurs- lanndan geçtikten sonra sınıf öğretme- ni olarak atanmasının yanlış olduğu vur- gulandı. Raporda, sınıf öğretmenliğinin branş öğretmenlerine göre daha fazla uzmanlık istediğine işaret edilirken "Sı- nıf öğretmeninin çok özel bir pedagojik formasyonla yetişmiş olması gerekir. Oy- sa ki e^tim fakültelerinde \erilen peda- Tüm yurtta kutlanıyor 'Ulusumuz size şükran borçlu' Haber Merteri-24 Kasım ÖğretmenlerGünü tüm yurtta düzenlenen etkinliklerle kutlanryor. Milli Eği- tim Bakanı Hikmet lluğb», Türkiye'yi çağdaş uy- garlık düzeyine taşıyan öğretmenlerin üstlendikleri sorumluluğun. her geçen gün daha da büyük önem kazandığım belirtti. 24 Kasjm Öğretmenler Günü dolayısıyla bir me- saj yayımlayan Uluğbay, öğretmenlerin, her zaman ülkenin yannlannı şâdÛendirenmimarlar olarakbü- yük özveri ve kendıni adamışlık anlayışı ile Türki- ye_'ye hizmet edegeldiklerini vurguladı. Ataturk'ün a Oğretmenfer,gelecekkuşaklarsizineseriııİ20İacak- nr" sözü ile bu önemli ve onurlu görevi öğretmen- lere verdiğini belirten Uluğbay, "Sirier de Cumhu- riyetöğretmenleri obnabifinci Be bn onurtugörevib&- yûk bir özveri \e kj\ ançla yeriae getiregeidiniz. Ulu- sıamızsazfere her zaman şükran borçhıofanoştur" de- di. Demokrat Türkiye Partisı lideri HüsaınettHi Cin- doruk, öğretmenlere geçmişte olduğu gibi bugün ve yann da büyük ihtiyaç olduğunu belirtti. Eğitimciler Birliği Sendikası tarafından düzenle- nen "Öğretmeae Saygı Yürüyüşü" adı alttnda İstan- bui Sultanahmet Meydam'ndan Cağaloğlu'ndaki Ü Milli Eğitim Müdürlüğü'ne kadar yürüyen öğret- menler ise grevli-toplusözleşmeli sendika hakkı is- tediler. tl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açık- laması yapan Eğitım-Bır İstanbui Şube Başkanı Şev- ket Sezer, eğitimin temel unsuru olan öğretmenin huzursuz, dert küpü ve çile yüklü olduğunu söyledi. Küçükçekmece Belediyesi de, 24 Kasım Öğretmen- ler Günü dolayısıyla şehit 7 öğretmenin ailesine pla- ket verdi ve para yardımında bulundu. Atatürk KüJ- türMerkezi'nde düzenlenen törende konuşan Küçük- çekmece Belediye Başkanı Nurettia Şen, Türkiye'yi 21. yüzyüa taşıyacak çocuklan yetiştiren tüm eğitim emekçilerini kutladığını söyledi. gojik fonnas>on kurslarrvia öğretmen- lik vapmak olanakszdır" denildi. Öğ- retmenlerin çok iyi bir eğitici olması ge- rekliliği vurgulanan raporda, "Oğret- menler. aynı zamanda yeterli alan bflgi- si ve genel kültüre sahip oünalılar" de- nildı. Raporda, hizmetiçi eğitimin, öğ- retmenlerin bu niteliklere kavuşturul- ması açısından önemli olduğuna dikkat çekilirken Türkiye'de bu konuda gerek- li çalışmalann yapıbnadığı belirtildi. Hizmetiçi eğitimin, 550 bin öğretmenin yılın 12 aymda eğitimini sağlayacak şe- kilde planlanması gerekliliğine dikkat çekilen raporda. "filerde hizmetiçi eği- tim merkezleri, flçelerde hizmetiçi eği- tim şubderi açıhnah" öneri- sinde bulunuldu. Eğıtim-Sen Genel Sekreteri Cemal CnM tarafından hazırlanan rapor- da, öğretmenlerin sorunlan şöyle özetlendi: -Kaübmcıhk; Pek çok ül- kede, öğretmenlerkendi alan- lanyla ilgıli karar süreçleririe katılabilirken Türkiye'de eği- tim emekçileri kendı meslek- lerineyabancılaştınlıyor. Öğ- retmenlerin doğal tepkilerini dile getirmelerine izin verme- yen hükümet, soruşturma sü- recini başlatıyor. Adıya- man'da öğretmen ölümlerini protesto için siyah kurdele ta- kan 6; Sinop, Kars, Balıke- sir'de siyasi partilerle ilişkdsi olduğu gerekçesiyle 30; Bin- göl'de piknik düzenledikleri gerekçesiyle 25; Çorum'da 8 yıllık kesintisiz temel eğitim istedikleri için 6, izinsiz il dı- şma çıktıklan gerekçesiyle onlarca öğretmen soruştur- maya alındı. - Çahşma koşullan: Öğret- menler, hâlâ ilkel ve sağlıksız koşullarda karatahta ve tebe- şirle eğitim vermeye çalışı- yorlar. Büyük kentlerde 80- 100 kişiye ulaşan sınıflarda, öğrencilerin sorunlanna çö- züm bulabilecek zamanı bu- lamıyor. Kapalı bir mekânda 1 saat kalan insanın 4 metre- küp havaya gereksinimi var- ken kalabalık sımflarda eği- tim vermeye çabşan öğret- menler, 1 metreküpün altına düşen havayla meslek hasta- lıklannm gölgesinde yaşıyor. Yapılan araştırmaya göre öğ- retmenlerin yüzde 75'i faran- jit, bronşit ve kalp rahatsız- lıklan gibi meslek hastalıkla- nna yakalanıyor. Öğretmen ücretleri: Özel dersler, sa- ati 1 -1.5 milyon lira arasında değişirken devlet okullanndaki ek ders ücretleri ile ancak 4 ekmek alınabiliyor. Şu anda sa- ati 134bin lira olan ekders ücretleri, yıl- başında yapılan yüzde 160'lık artışla 348 bin liraya ulaşırken yine özel ders ücretlerinin yansı bile etmiyor. Yüzde 30'luk Ocak zammı, ek gösterge, eği- tim-öğretim tazminatı ve ek ders ücret- leriyle sağlanan yüzde 18'lik ek arüşla yeni başlayan bir öğretmenin maaşı 48 miiyon İiradan 88 milyon liraya ulaşır- ken bu artışlar da öğretmenlik mesleği- nin toplumsal statüsünü yükseltmekten uzak görünüyor. AYDINLANMA EMRE KONGAR Hunflngton ve Yeni Dünya Diizeni 21. yüzyılda dünyayı, farklı dinlere dayalı uygar- lıklar arası çatışmaların belirleyeceğini düşünen Huntington'un, geçen hafta anlatmaya başladı- ğım tezleri şöyle sürüyor: Yerel savaşlarda, genellikle de Müslümanlar ile Müslüman olmayanlararasındaki savaşlarda, "ak- raba ülkeyi tutma" eğilimi ortaya çıkmakta, bu eği- lim bu tür savaşlann tırmanma tehlikesini yarat- makta, bu ise onları durdurmak için merkez ya da lider ülkelerin çabalannı arttırmalanna yol açmak- tadır. Batı uygarlığının varlığını sürdürmesi, Ameri- ka'nın Batılı kimliğini yeniden onaylamasına ve Batılılann, uygarlıklannın evrensel değil, tek ve bi- ricik (unique) nitelik taşıyan bir uygarlık olduğunu kabul ederek, onu Batılı olmayan toplumlardan gelen saldınlara karşı yenilemek ve korumak için birieşmelerine bağlıdır. Uygarlıklar arası bir dünya savaşının önlenme- si, dünya liderierinin, küresel politikalann çok uy- garlıklı niteliğini kabul etmelerine ve bu niteliği sür- dürmek için işbirtiği yapmalanna bağlıdır. Bu noktada Huntington'un dünya banşının ko- runması konusundaki önerilerini de üçe indirge- mek olanaklıdır Birinci olarak, her uygariığın lideri ya da merke- zi olan ülke, öteki uygarlıklaria olan çatışmalara ka- nşmaktan kaçınmalıdır. Bir başka deyişle, uygarlıklar arası nüfuz alan- lan dikkatle çizilrneli ve bu alanlara titizlikle riayet edilmelidir. İkinci olarak, uygarlıklann iç içe geçtikleri kan- şık bölgelerde, lider ya da merkez ülkeler birlikte hareket etmeli ve farklı uygarlıklardaki ülkelerin birbirleri ile çatışmalannı engellemelidir. Üçüncü olarak, bütün uygarlıklardaki insanlar, öteki uygarlıklaria ortak olan değerierini, kurum- lannı ve davranışlannı belirlemeye çalışmalıdırlar. Çünkü asıl savaş, uygarlıkla uyuşturucu vb. özel- liklerie belirlenen barbariık arasında olacaktır. • • • Bütün bu çözümlemeleri sırasında Huntington, birden çok uygariığın etkisinde olan ülkeler için "bölünmüş ülkeler" diyor. Meksika, Latin Amerika ve Batı uygariıkları ara- sında bölünmüştür. Eski Yugoslavya, Batı, Islam ve Slav Ortodoks uygariıkları arasında bölünmüştür. Güney Afrika, Batı ve Afrika uygarlıklan arasın- da bölünmüştür. Keşmir, Islam ve Hind uygarlıklan arasında bö- lünmüştür. Türkiye, Islam ve Batı uygariıkları arasında bö- lünmüştür. Rusya, Slav-Ortodoks ve Batı uygarlıklan ara- sında bölünmüştür. • • • Huntington bu görüşleriyle 21. yüzyıldaki yeni emperyalizmin kültürel temellerini atmak istemek- te, fakat pek de başarılı olamamaktadır. Batıuyga*9«iMMİerleVm^vrensel olmadığı- nı; bunfarfrryrtıışu«"Çatı'ya ö2^ü olduğunu söy- leyerekdünyariipae^kalan kışmını "farklı" Han et- mektedir. Sosyat psikolojinin en basit kuralına göre "fark- lılık" duygusu, yani "onlar" ifadesi, "biz" duygu- sunun zorunlu besleyicisidir. Huntington, "Batı dışındaki uygarlıklan", "fark- lı" ilan ederek ve zaman içinde ne kadar modern- leşirlersemodernleşsinler, bufarklılıklannı koruya- caklannı söyleyerek Batı uygarlığı ile insanlığın ge- ri kalan kısmı arasına kesin bir "aynmcı çizgi" çiz- mektedir. Huntington özet olarak "Siz farklısınız, farklı ka- lın. Bize bulaşmayın" diyor. Bunun ardından da hissedilen, ama işitilmeyen bir başka varşayım var: "Batı kendi kendine yeter. Sizin düşmanltğınız sayesinde kendi kendini de yenileyecektir. Dün- yanın sınırlı olanaklannın kullanılmasında ise siz- ler ancak bizim uygun göreceğimiz ölçüde pay- laşım sürecine katılabilirsiniz. Modernleşme ve benzeri süreçlerle bize benzediğinizi ve sofraya eşit koşullaria oturacağınızı sanıyorsanız aldanı- yorsunuz." • • • Yine yerimiz bitti. Huntington'un son derece ilgi çekici ve hem Is- lam âlemini, hem de Türkiye'yi yakından ilgilendi- ren görüşlerini sizlerie paylaşmayı gelecek hafta sürdüreceğim. Medya notu: 19 Kasım akşamı ana haber bül- teninde, Kanal D'nin yetenekli spikeri Serap Ha- rnm, "Canbazlar insanın ağzını yüreğine getiri- yor" dedi. 16 Kasım günü Milliyet'teki başyazısın- da da Güneri Cıvaoğlu, Arthur Miller ile Henry Miller'i birbirine kanştırmış ve Henry Miller'in Ma- rilyn Monroe ile evli olduğunu yazmıştı. Medya- daki yanlışlar artık gittikçe Serdar Turgut'un ihti- sas alanına girmeye başladı. e-posta: Emre.Kongar @ raksnet.com web sayfası: http://remzi.comttr/yazar.html Onlemler arttırıldı Karadeniz'de OHAL'e doğru ANKARA (LiBA)-Ka- radeniz Bölgesi'nde son yı1larda yaşanan terör olaylan nedeniyle alınan onlemler arttınlıyor. Böl- ge halkına silah dağıtılır- ken yerel yöneticiler de Doğu ve Güneydoğu Ana- dolu'da devam eden olağa- nüstü hal uygulamalannı andıran yöntemlere başvu- ruyor. Ordu'nun Aybastı llçe- si Kaymakamı Yaşar Ka- radeniz, yayımladığı bir genelgeyle, yöredeki 10 yaylaya çıkışı yasakladı. Kaymakam Karadeniz. genelgesinde, Hoşkadem, Kuzköy, Belen. Beylerli, Alacalar ve bağlı mahalle- lerin yaylalan ile Yelve, Borka, Erikalan ve Söbe- çukuru yaylalarmın boşal- tılmasını istedi. Karade- niz'in genelgesinde, bo- şaltılacak yaylalardaki pa- tates ve benzeri ürünlerin hasadmın da kaymakam- lık iznine bağlı olarak ilçe jandarma komutanlığınm bilgisi ve gözetimi dahilin- de yapılacağı, tüm yayla- larda da b ş için her ne su- retle olursa olsun yiyecek bırakılmayacağı belirtildi. Ordu Cumhuriyet Baş- savcısı Hasan Turan Ya- vuzyılmaz da yayımladığı bir genelgeyle, mahkeme- lerde 24 saat görev yapa- cak personelin sağlanma- sı için nöbetçi memurluğu kurulmasmı istedi.