Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 KASIM1997CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
'Küçük Balıklar'dan yıllar sonra yönetmen-senarist Banş Pirhasan'ın görkemli dönüşü
yüzeyim, sen havada uçV
Belirsizbirzaman diliminde, sıkıyö-
netimin ilan edildiği, komando giysili
askerlerin bonısunun öttüğü, bir baskı
ve şiddet rejiminın hüküm sürdüğü, sa-
vaşa her an gırdi girecek, karanhk, kas-
vetli bir Orta Avrupa ülkesinde, denizin
kıy ısındaki bir sınır kasabasında göste-
ri yapan, gezginci bir sirkteyiz. Siz bak-
mayın adının Iaola Sirki olduğuna, kü-
çüklü büyüklü vahşi hayvanlann yer al-
madığı, dolayısıyla sirkten çok, ip cam-
bazı, palyaço, atbinici, ateş yiyen, alev
püskürten jonglör, bıçak atıcı ve hilkat
garibelerinden oluşan bir panayır cam-
bazhanesindeyiz demek, belki daha
doğru olur aslında. Derme çatma kara-
vanlarda toplu olarak yaşayan, çalışan,
gösteriye çıkan, kötü koşullarda kader
birliği etmiş büyûk bir aile gibi takılan
sirk çalışanlanndan genç cambazın, tel
üstünde, neredeyse seyirciyi de ortak
ettiği, heyecan vencı yürüyüşüyle baş-
ltyor Tsta Beni Öldürsene'.
tshak (meraklısınm, bırkaç yıl önce-
sinden. Daniel Day- Lewb'in çocuklu-
ğunu oynadıgı, trlanda yapımı 'Sol Aya-
ğun'dan hatırlayacağı Ingiliz oyuncu
Hugfa O'Conor) adındaki bu genç cam-
bazla onu bebekliğinden beri yetiştiren
ustası büyük (H)Abib'in (KarohEper-
jes)ilişkisi üstûne yoğunlaş.ıyor. Küçük
yaşta ustasının eiine düşmüş, hayatının
bahanndakı Ishak, hassas, narin, doğa-
üstü sezgılere sahip, bir çeşit hayal âle-
minde yaşayan. çok duygulu bir deli-
kaniı. Ip üstünde gösteri yaparken geç-
mişin anıiannın gözünde canlanıver-
mesine ve bir anda dalıp gitmesine en-
gelolamayanıshak'ı.yereçakılmaktan
son anda bileğini yakalayan ustası kur-
tanyor.Her an tetikte olması, kendini
bütünüyle dengesini ayarlamaya ver-
mesi gereken bir cambazın hayale ka-
pılmasının ölüme davetiye çıkarmak
anlamına geldiğini vurgulayan ustası-
nın dedilderi, çiçeği bumunda genç ak-
robatın bir kulağından girip ötekinden
çıkıyor.
Üstelik sirk elemanlanndan yaşlı, kör
balıkçının (Tuncel Kurtiz), kafesinde
açsusuzbıraktığı,pisliktenkokan, mu-
radını ancak kınk dökük kelimelerle
güç bela ifade edebilen, tannnm çok
acı çeken bir kulu' olan, yeniyetmelik-
ten daha çıkamamış gencecik, körpe bir
denız kızına tutuluyor Ishak ve firsatı-
nı buldukça gidip gidip kir pas içinde-
kı genç kıza yediriyor, içiriyor, yıkıyor,
gızli gızJi.
qı= Muhteşem Abib^lshak cambaz ikili-
sinin ağ kurmadan yaptığı ölümcül nu-
maralannı, gele gide, gele gide kışlaya
çevirdikleri sirki sürekli gözaftında tu-
tan haşin albayla (David Harries) asker-
MSUNGUÇAPAN
Usta Beni Öldürsene
Yönetmen-Senaryo:
Banş Pirhasan / Kamera:
Jürgen Jürges / Müzik:
Peter Ogi / Oyuncular:
Hugh O'Conor, Julia
Brendler, Karoly
Eperjes, Tuncel Kurtiz,
Meltem Cumbul, Haluk
Bilginer, David Harries,
Heinz Kraethkamp,
Hale Soygazi, Cem Ozer
/ Türk- Alman- Macar
ortak yapımı, 1997
leri de alkışlıyor. Öte yandan sirkteki 18
yaş üstü erkekleri olası bir savaş için or-
duya almaya hazırlanan albayla asker-
leri, idam mangasından bir kurşuna diz-
me eylemi sırasında firar edip sirke sı-
ğınmış, öldürmektense öldürülmeyi gö-
ze almış, Yahudi asıllı bir askeri anyor-
lar fellik fellik.
Ustam ve babam...
Sirkin bıçkın bıçak atıcısı olan kıs-
kanç kocası Aron'a (son sıralarda her
önemlı Türk fılmmde karşımıza çıkan,
usta aktör Haluk Bilginer) nişan tahta-
lığı yapan, alımlı, fettan ama iyi yürek-
li kansı Katya (Mehcm Cumbul), tesa-
düfen bulup konıduğu genç firari aske-
ri, herkese dilsiz, palyaço kardeşi gibi
tanıtıyor, aslında bütün sirk ahalisinin
canını riske atarak.
Iaola Sirki'nin sunucusu ve tüm ça-
lışan1an, panayırdan bütün kazanılan
parayı, uzaklarda, metresini yılanlı ka-
dına yediren ve 3 gün içinde, uzaklar-
dan gelerek elemanlannı sıkıyönetim
rejimindeki ülkeden gemiyle kurtara-
cak olan. feleğin çemberinden geçmiş,
rüşvetle her kapıyı açan patron Ru-
pert'in (san peruİdu, hinoğlu hın bir
Cem Özer) dönüşünü bekliyorlar sabır-
sızca, çünkü hepsi can derdinde. Ko-
nuşma dışinda, bildiğı tüm akrobası nu-
maralannı öğrettiği, bütün deneyimini
aktardığı, yıllardır hem analık hem ba-
balık hem de hocalık ettiği, geleceği
için fena halde kaygılandığı çırağının,
deniz kıziyla ilgilenmesi, yanm akıllı
kıza gösteriler yapıp eğlendirmesi ve
onu tıkıldığı kafesinden kurtanp kaçır-
mak ıstemesı, Abıb Usta'nın canını sı-
kıyor bittabi.
JConuşarak kendini ifade etme gibi
içki içmesıni de öğretmediği çırağını,
panayırdan çıkanp nezih bir yemeğe
götürüyor, delikanlının sevişmeyi öğ-
renebileceği geçkince bir fahişenin
(Hale Soygazi) kollanna itiyor onu ama
nafile. Ishak, deneyimli kadının, por-
nografik desenlerle donatılmış, zevk
yuvası odasından kadının parfümlerini
alıp götürüyor, denizi görmemiş deniz
kızı sevdiceğı mis gibi koksun diye. Us-
tayla çırağın (ya da babayla oğulun),
kuşaklararası uyumla, çatışmadan nasi-
bını alan ılışkisinin nihai bir yol aynmı-
na vardığı filmin fınalinde, yine ip üs-
tüne çıkıp kılıç numarastnı sergiliyor
muhteşem Abib-tshak ikilisi.
Seyircinin zannettiğinin tersine bu
kez, genellikle ölecek olanın yüzünde,
üçgen şeklindeki bir ölüm lekesini gö-
rür gibi olan, sezgisi güçlü. genç çıra-
ğını. eski kulağı kesiklerden, yaşlı cam-
baz ustası bile kurtar(a)mıyor bu özgür-
lüğe açılan, etkileyici finalde. Ve gidip
kör balıkçıdan satın aldıgı deniz kızını,
onca arzuladığı denizine kavuştunıp su-
lara salıyor Abib Usta, sirk elemanlan
gemiyle, savaşsız, baskı sız başka bir ül-
keye doğru nihayet yola çıkarken...
Şairlikle adını duyurup yazdığı se-
naryolarla sinemaya bulaşan ve ilk yö-
netmenlık denemesi 'Küçük Balıklar
Üstüne Bir Masal'dan yaklaşık on yıl
kadar sonra ikinci uzun fihniyle karşı-
mıza çıkan Banş Pirhasan, bu kez her
bakımdan başanlı bir iş çıkarmış. Ma-
car, Alman, tngiliz, Türk oyunculan ve
teknik kadroyu bir araya getıren, çoku-
luslu bir ortak yapım nitelığınde, Türk
fılminden çok bir Avrupa fılmi gibi du-
ran 'Usta Beni ÖMürsene', yönetmen,
senarist Banş Pirhasan'ın, Bilge Kara-
su'nun masal gibi bir hıkâyesinden
esınlenerek, yurtdışında nice engeli gö-
ğüsleyerek, 2-3 yılda ve 2-2.5 milyon
Amerikan Dolan'na mal ettiği, sıradı-
şı bir yapıt sonuçta.
Enınde sonunda birinin düşeceği, ay-
nı ipte oynamaya çıkmış, usta- çırak i-
ki cambazın odağına yerleştirüdiği, ça-
tısı oldukça yalın ve sağlam çatılmış
fîlmin görsel düzeyi, ünlü Alman ka-
meraman JürgenJürges'in ustalığından
kaynaklanan bir mükemmelliğe eriş-
miş. Görselliğinin yanı sıra, başanlı
oyunculugu, rol dağıtımı, mekân kulla-
nımı, müzik çalışması, montajı, ışığı ve
teknik düzeyiyle de yerli fılmlerden
alabildiğine farklı duruyor.
Özetle 'Usta Beni Öldürsene', sine-
macı Banş Pirhasan'ın hanesine kuş-
kusuz artı olarak yazılacak, ilgiyle iz-
lenen, incelikli, özenli bir çalışma. An-
talya'da sadece en iyi senaryo Altın Por-
takalf ylaödüllendirilen 'Usta Beni Öl-
dürsene'yi, arkasında yine sevgi, arzu,
tutku, güç, baskı, vs. ekseninde geçen
ve çadır tiyatrosu-deniz kızı muhabbe-
ti yapan bir film bırakrruş olan sevgili
Yavuzer Çetinkaya da görse çok sever-
di sanınz.
Hem deprem hemyanardağEleşhrmenlerce yerden yere vurul-
masına karşın, Nero kompleksini tat-
min ettiği geniş seyircı kıtlesince, bü-
tün dünyada çok tutulan ve beyazper-
deye demir attığı 1970'li yıllardan
1980'lere kadar sürdükten sonra orta-
dan silinen, daha doğrusu uykuya dal-
mış görünen felaket Fılmleri türünü,
199O'lı yıllarda yeniden hortlaüp can-
landırdı Hollywood. Günümüzde
'Twister'. 'Dante YanardağT, 'Günış>
ğı', vb gibi, ünlü oyuncularla harman-
lanmış özel efekt bombardımanı halin-
deki, gişeye oynayan, parlak aksiyon-
macera üstün yapırnlannın en son uzan-
tısı. fılm başlar başlamaz neredeyse
toprağın da ayaklaraltında altırıda güm-
bürdemeye başladığı 'VoJcano'.
Aslında geçen mevsim 'Twister-Hor-
tum'la aynı dönemde gösterime çıka-
cakken gişe rekabetı nedenıyle son an-
da vizyonu ertelenen '\Wcano', türün
bütün bildik klişelerini bir araya getire-
rek tezgâhlanmış, görsel efektlerle des-
teklenmiş, Amerikan sınemasına özgü
bir teknik beceriyle aktanlmış, kızgın
bir 'lav şenliğT baştan sona.
Kuşkusuz en azından yanm yüzyıl
ötemizin refahını yaşayan, ABD-Kali-
fomiya'nın ünlü eğlence metropolü
'Metekler Kenti'nin altı fokur fokur
kaynıyor 'Volcano'da. Adı 'Vokano'
olan fîlmde, Los Angeles caddelerin-
den rrmak gibi, önüne geleni silip sü-
pürerek akan lavlar bu kez bir volkanın
kraterinden değil de yerin altından püs-
kürüp, insanoğlunun kazdığı delikler-
den yeryüzüne çıkıyor.
Yerbilimcilerce yaygın bir hareket-
lenmenin saptandığı Los Angeles'ın al-
tındaki fay tabakasından kaynaklanan,
küçüklü büyüklü depremler sonucun-
da, gazaba gelmiş mağmanın kustuğu
ve kızgın buharlar, dumanlar ve yoğun
ısı eşliğinde irili ufaklı ateş toplan sa-
çarak dipten vuran lavlann, yeralünda
sıkışıp kalmış metro vagonlannı, kur-
tancılanyla bırlikte yalayıp yuttuğu,
yüzeye çıkarak Los Angeles sokaklan-
nı, binalannı kapladığı filmin cingöz
senaristleri, hem deprem hem de ya-
nardağ gibi, yoğun ateş ve dehşet saça-
rak kitle halinde ölümlere yol açacak i-
ki doğal afete bel bağlamışlar bu kez.
Anlatılan hikâyenin 'iyi' kahraman-
lanyla bu kez 'kötü adam' rolünü üst-
lenmiş doğal felaketin mücadelesinde,
inandıncılık öğesı gitgıde *yerse' bo-
yutlanna gerilerken, başlangıçtakı o ür-
pertıci lav dehşetiyle seyirciyi avucuna
alıvermiş bildik felaket fılmi atmosfe-
ri dag^fek iyıce tekdüzeleşiyor.
Yansından itibaren ikna ediciliğini
yitinp sonuna doğru hatın sayıhr bı-
çimde irtifa kaybeden 'Vfoteano', artık
seyrettiğinin inandıncı olup olmadığı-
nı pek de önemsemeyen, gardı düşmüş
seyircinin kafasını darmaduman eden,
monoton bir ateş ve lav kaosuna dönü-
şüyor. Çok sayıda karakterin boy gös-
terdiği filmde tatilde olmayı umarken
ele vererek kınlan camlarm yağmur gi-
bi yağdığı. cehenneme dönüşmüş, ade-
ta kocaman bir tost makinesinde kızar-
tılan kentin sokaklanndan denize doğ-
ru akıtmayı başanyorlar sonunda lav ır-
maklaruıı. Tabıi kızını da kurtanyor üs-
tübaşı küllere bulanmış baba. yağmur-
lufinalde... Helikopterlerle lavlaraüst-
ten tonlarca su döküldüğü ya da metro-
VOlcano / Yönetmen: Mick Jackson / Senaryo:
Jerome Armstrong, Billy Ray / Kamera: Teo Van De
Sande / Müzik: Alan Silvestri / Oyuncular: Tommy Lee
Jones, Anne Heche, Gaby Hoffmann, Keith David,
Don Cheadle / 1996 ABD (Özen Film)
kendmı doğaya karşı venlen dehşeten-
gız bir mücadelenın göbeğinde bulan
ve bir yandan hastaneye gönderdiği kı-
zının (Gaby Hoflfmann) durumunu me-
rak ederken öte yandan da çevresinde-
kileri örgütle^p paniğe kapılmayarak
afete set çekmeye çalışan. deneyimli
bir acil servis şefi kahramanımız Mike
Roark'u Tommy Lee Jones oynuyor.
Mike Roark'umuz, gözükara, çıtıpıtı,
akıllı bir sismolojistle (Anne Heche) el
da, fedakâr kurtancı bir mühendisin
kavrulduğu gibisinden dandik sahneler
de içeren '\Wcano', deprem, yanarda-
ğı, vb doğal felaketlere ilişkin, malum
bılgi kınntılannı da yineleyerek oyala-
yıcı olmayaçalışan, beylik bir aksıyon-
felaket seyirliğı. Paralel montaja başvu-
rarak anlatılmış fılm, ortalık cehenne-
me dönüşünce herkesin kendi derdini
unutup birbirine yarduncı olması ge-
rektiğini vurgulayıp 'fedakârkk, yar-
dımseveriik, hepimiz birimiz, birimiz
hepimiz için' gibisinden, göz yaşarücı
mesajlara bağlanıyor tabıi ki.
Kendini hıssettiren doğal afetin olu-
şum öncesi durum tasviri, ölümcül, zor
durumlarla karşı karşıya kalan kahra-
manlann sunumu, afetin harekete geçip
ortalığı birbinne katmasınıntüm aynn-
tısıyla verilmesi ve herhangi bir şekil-
de noktalanan afet sonrası bir dünyanın
bizi beklediği final gıbı, bölümlerden
bütünlenen türün değişmez reçetesıni
bır kez daha uygulayan 'Vbteano', tek-
nolojinin emrine koşulduğu Hollywo-
od yaklaşımının ve temaşa zevkinin
ürünü, sığ ama gösterişli, cehennem-
den sıcak tablolar sunma iddiasını taşı-
yan bir felaket fılmi.
Gösterişli olduğu kadar da kafa ütü-
leyici ve sıcak aynı zamanda. Hollywo-
od'a özgü bır beceriyle, göz alıcı efekt-
lerle kotanlmış, içine beylik gerilim ve
aksiyon öğesı de katılmış 'Volcano',
lavlann, ateşın. dehşetin üstümüze bol-
ca boca edildiği, beylik bır felaket fıl-
mi özetle. Türün meraklısı. yine de il-
ginç bulabılir ama bize 'deja vu' duy-
gusundan öteye pek bir şey vermedi bu
volkansız '\btcano'.
YENİ BAŞLAYANLAR
En İyi Arkadaşım Evlenlyor
Yönetmenliğini PJ. Hogan'ın yaptığı 'En
İyi Arkadaşun Evleniyor' isımlı filmin
başrol oyunculan Julia Roberts, Dermot
Mulroney, Cameron Diaz ve Rupert
Everett Filmde biri kadın, diğeri erkek iki
eski dostun öyküsü anlatılıyor. Julıanne ve
Michael 28 yaşına dek kimseyi
bulamazlarsa birbirleriyle evleneceklerine
söz veriyorlar, ama 28 yaşına geldiklerinde
Michael'in evlenme teklifi ettiği kadın bir
başkası oluyor. Julianne ise ancak o zaman
sahip olduğu en iyi şeyin elinden uçup
gitmekte olduğunu anlıyor.
Yüzyüze
Yönetmenliğini John Woo'nun yaptığı
'Yüzyüze'nin başrol oyunculan John
Travolta, Nicolas Cage, Joan ADen, Gina
Gershon ve Dominkjue Svvain. Filmde terör
karşıtı bir grubun başkanı olan ajan Sean
Archer ile psikopat terörist Castor Tory
arasında yaşanan kovalamaca anlatılıyor.
Tam anlamıyla Woo'nun çizgisini yansıtan
bir action filmi.
Pream wlth tne flshes
Yönetmenliğini Fmn Taylor'ın yaptığı
filmde başrolleri David Arquette. Brad
Hunt ve Cathy Moriarty paylaşıyorlar.
Filmde hayattan vazgeçmiş, depresif ve
tatminsiz Terry'nin öyküsü anlatılıyor.
Terry tam intihann eşiğine gelmişken
ortaya çıkan Nick, aniden filmin gidişatını
değiştiriveriyor. Terry ve Nick hayatta o
güne dek yapamadıklan her şeyi yapmaya
soyunan bir ikili oluşturuyorlar.
'En İyi Arkadaşım Evleniyor'
ÎDSO 'nun solisti
Alain Lefevre
KüHür Servisi - Fransız
asıllı Kanadalı piyanıst
Alain Lefevre, îstanbul
Devlet Senfoni Orkestra-
sı'nın bugün ve yannkı
konserlerinde Beettao-
ven'ın "lmparator" baş-
lıklı 5 nolupiyano konçer-
tosunu seslendırecek.
Bugün 19.00 ve yann
11.00'deAKM Büyük Sa-
lon'da gerçekleştırilecek
konserlerin şefı Tadeusz
Strugala. Konserlerde ay-
nca ABD'de yaşayan bes-
tecimiz Kamran Ince'nin
2.senfonisi "Bizans'mDu-
şüşü"nün Türkiye'de ılk
seslendirilişı yapılacak.
12 yıl önce Avrupa'dakı
ilk konserini istanburda
veren Alain Lefevre, daha
sonra tüm dünyada verdi-
ği konserlerle aranan bır
piyanıst olmuş, pek çok
ödül almış ve Kanada hü-
kümetinin sanatelçısı ola-
rak tumeler yapmış.Halen
ABD'nin Memphis ken-
tinde yaşayan besteci
Kamran Ince tarafmdan
Eylül 1993 veOcak 1994
arasında bestelenen eser,
Albany Senfoni Orkestra
tarafmdan ısmarlanmış,
ilk seslendirilişi Mart
1994'te Albany, NY'de ya-
pılmış. Kaydı Polygrara'
Raks'tan çıkan eserin ko-
nusu, 1453'te Osmanlı
Türklennin Bizans'ı fet-
hetmelen üzerine. Beş ana
bölüm üzerine kurulu
olan, arasız çalınan eser-
deki bölüm başlıklan, iki
yıl süren kuşatma sırasın-
dakı olaylar zıncırini tasvir
ediyor.
Hadi OMürsene Canikom, BBT'de
• KürtürServisi- Ölümünün ikinci yılında usta
mizahçı Aziz Nesin'in anısına seçılen 'Hadı
Öldürsene Canikom' isimli o>r
un Bakırköy Belediye
Tiyatrolan'nda sahneleniyor. Yönetmenliğini
Pekcan Koşar'ın yaptığı oyunda Meral Çetinkaya,
Gül Onat ve Pekcan Koşar rol alıyor.
Jack Benny'nin kemanı satıldı
• Kültür Servisi - Kırk yılı aşkın bir süre boyunca
pek çok fılm ve televizyon dızisinde Jack Benny'e
eşlik eden kemanı Sotheby Müzayede Salonu'nda
yaklaşık 85 bin dolara satıldı. Ünlü komedyen 19.
yüzyıl Fransız yapımı kemanını aktörlüğünün
dışında da çalarak bır kez Başkan Harry Truman'a,
bir kez de Richard Nixon'a eşlik ermişti
Ulusat Kilap ÖtUilteri verildi
• Kültür Servisi - Amerika'da verilen Ulusal Kitap
Ödülleri sahiplerini buldu. Charles Frazier,
Amerikan sivil savaşmdan sonra evine dönen bir
Amerikalı askerin öyküsünü anlattığı 'Cold
Mountain' adlı kitabıyla kurgu roman dalında.
Joseph Ellis ise 'Amencan Sphinx: The Characterof
Thomas Jefferson" adlı kitabıyla ödüle layık
görüldü. Şiir ödülünü VVillıam Meredith kazanırken,
genç yazarlara verilen ödül 'Dancıng On The Edge'
adlı kitabıyla Han Nolan'ın oldu.
Harvey Keltel'dan Vıetnamlı
çocuklara yardım
• Kültür Servisi - Vietnam
Savaşı'ndan bu yana bu ülkede
çekilen ılk Amerikan filmde
rol almak üzere Vietnam'a
giden ve çekimler sırasında
sürekli Vietnamlı çocuklarla
ilgilenerek sohbet eden Harvey
Keitel, ülkesine döndükten
sonra 'Vietnamlı Çocuklar Fonu'na 25 bin dolar bağışta
bulundu. Tony Bui'nin yönettığı "Three Seasons" adlı
fılm Vietnam Savaşı sırasında yaşadığı bir aşk
sonucunda dünyaya gelen kızını aramak için Vietnam'a
dönen Amerikalı bu- askerin öyküsünü konu alıyor.
Asiammor Yunanistan'da
• Kültür Servisi - Asiaminor, 'Selanık-Avrupa
Kültür Başkenti' etkinlikleri kapsamında cumartesi
ve pazar günleri iki konser verecek. Kamil Erdem
(bas), Tahir Aydoğdu (kanun), Yahya Dai (saks,
flüt), Turay Dinleyen (keman), ve Zafer
Gerdanh'dan (davul) oluşan topluluğun üçüncü
albümleri 'Kedi Rüyası' bu hafta çıktı. Asiaminor 6
Aralık'ta Denizli'de, 12 Aralık'ta da Ankara
Sakhkent'te konserler verecek.
Andersen'in bilinmeyen bir
yapm bulundu
• Kültür Servisi - Danımarka'da 19. yüzyılda yaşayan
ünlü yazar Christian Andersen'in, bugüne dek gün
ışığına çıkmamış bir yapıtı bulundu. Andersen'le ilgili
bir ev ödevi hazırlayan ortaokul öğrencisı bır kız,
ödevini yapmak için babasından yardım isteyince,
bugüne kadar gizli kalmış bir yapıt da ortaya çıktı.
Danimarka haber ajansı Ritzau'nun haberine göre,
kızına yardım etmek isteyen baba, büyük büyükannesi
oğlunu kaybettığınde, Andersen'in el yazısıyla yazıp
acılı anneye verdiği 'Frederik'in Annesine' isunlı şiin
ha&rladı. Habere göre, 1836 yılında kaleme alınan
şıirde, evlat acısı ile yanan annenin, tesellıyi Hz. tsa'da
araması gerektıği teması işleniyor.
Uzmanlar şiirin gerçekten Andersen tarafmdan
yazıldığını ve her zaman olduğu gibi, yazann bu şiirde
de ruhun ölümsüz olduğunu ışledığinı vurguluyorlar.
Odense Üniversitesi Hans Chnstian Andersen
Enstitüsü yetkılilen ise ılk kez okul dergisinde basılan
şiirin, çok ilginç bir keşif olduğunu behrtiyorlar.
Masallan ile tanınan Andersen'in en ünlü yapıtlan
arasında 'Kibritçi Kız', 'Çirkin Ördek Yavnısu' ve
'Küçük Denızkızı' bulunuyor.
En pahalı albüm Beatles'm
• Kültür Servisi - Beatles'ın özel kapsamlı bir
albümünün fiyatı 3500 dolar olarak açıklanınca
albüm Fransa'nın en değerli diski olma unvanını da
kazandı. Ancak albüme bu unvanı kazandıran şey,
içindeki parçalar değil Fransa için özel olarak
hazırlanmış kapağı. "From Me To You", "Ask Me
Why", "I Saw Her Standing There" ve "Please
Please Me" adlı parçalann yer aldığı albümün
kapağında Beatles üyeleri Fransa'da sandvıç yerken
göstenliyor.