Katalog

SAYFA CUMHURİYET 18KASIM1997SALI HABERLER Bahkesir'deki kan davası • BALIKESİR (Cumhuriyet) - Balıkesirspor Başkanlıgı'nı da üstlenen EMKA ortaklanndan Ergün Gür ve ortaklannın otobüs işletmecılığine soyunması ve Misya Tur'u kunnasıyla başlayan 'rekabet' bugüne dek tam 8 can aldı. Gür'e maç çıkışında yapılan son silahh saldın ve Baha Sülün ileOrhan Kılıç'ın öldürülmelennden sonra açıklama yapan Balıkesir Emnıyet Müdiirü İhsan Ünal, kenti şehir eşkıyalanna teslim etmeyeceklerini belirtti. Bugüne kadar meydana gelen olaylar nedenıyle her iki gruptan 48 sılah, 2 el bombası ele geçirildiğini açıklayan Ünal. olaylarla ilgili olarak 22 kişinın tutuklandığını bildirdi. Ağca yeniden sorgulandı • ROMA (AA) - Papa Jean Paul Il'yesuikasl düzenlemek suçundan 17 yıldır cezaev inde bulunan Mehmet Ali Agca, dün Savcı Antonio Marini tarafından 5 saat sorgulandı. Ağca'nın avukatı Manna Magistrelli, Ağca'nın sorgulaması sırasında suikastın Bulgar bağlantılı olduğu iddiasını tekrar ortaya attığını söyledı. Magistrelli, Ağca'nın bu iddiasının ardından yan özgürlûk ve Türkiye'ye iade taleplerine yanıt almanın imkânsız olduğunu bildirdi. Askerden Erdoğana tepki • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-RP'li lstanbul' Büyükşehır Belediye Başkanı Recep Tayyıp Erdoğan'ın 'Atatürk Haftası'na denk gelen dönemde "Kıbns haftası" düzenlemesı askeri çevrelerde tepkiyle karşılandı. Askeri yetkililer. Erdoğan'ın bütün yurtta 'Atatürk Haftası" etkinliklennin sürdüğü bir ortamda Dışişlen Bakanlığı'nın işle\inı yüklendiğini belırttıler. Karatepe'nin cezası • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Şükrü Karapete hakkında verilen 1 yıllık hapis ve 420 bin lira para cezası karannın onanmasını istedi. Başsavcılık teblığnamesınde, RP'lı Karatepe'nin avukatı ile davarnn savcısı Dilaver Kahveci'nin temyız istemini yerinde bulmadığını bildirdi. Yıhnaz'a bombalı saldım olayı • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Başbakan Mesut Yılmaz'a Trabzon'da bombalı saldın hazırlığı ıle ilgili soruşturma sürüyor. Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican. "Sayın Başbakan'ın konuşacağı kürsünün altında bulunan patlaytcı, Samsun Emniyet Müdürlüğü'nün laboratuvannda incelendi \ e patlayıcının bomba değil maytap olduğu saptandı" dedi. 8 yıHık eğitime deştek • İSTANBITVANKARA (Cumhuriyet) - Gıyım Sanayicilen Derneğı (GSD) Eğitim Vakfı'nca Bahçelievler'de yaptınlacak ilköğretim okulu ile hayırsever işadamlan Cemal Kölük ve İsmaıl Kölük'ün yapımına katkıda bulunacağı Bakırköy'deki ilköğretim okulunun protokolleri törenle imzalandı. Protokol töreninde konuşan Vali Kutlu Aktaş, Bahçelievler'de 150 milyar liraya mal olacak 1200 öğrenci kapasiteli okulun gelecek yıl tamamlanacağını söyledı. Eximbank Genel Müdürü Selçuk Demiralp de Mercedes marka makam otomobilinin satışından gelen 11 milyar 574 milyon lirayı 8 vıllık eğitime destek için Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay'a verdi. Gemici'den kıyafet uyarısı • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Devlet Bakanı Hasan Gemıci, 40 ilın sosyal hizmet personehnı. Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda me\ zuata uygun kılık kıyafet kullanmalan konusunda uyardı. Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek, kanuna karşı hile yolunu seçti Araplarla RP propagandası • RP'li Başkan Gökçek, yargı karanyla engellenen 'gezici sağlık hizmeti'ni taşeron vakıf aracılığıyla ve Arap ülkelerinden getirilen doktorlarla sürdürüyor. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)-RP'li Ankara Büyükşehir Be- lediye Başkanı Melih Gökçek'ın, yargı karanyla engellenen "gezici sağhkhizmeti" uygulamasını taşe- ron vakıf ve Arap ülkelerinden ge- tirilen doktorlan kullanarak sür- dürdüğü belirlendi. Idare mahke- mesinın durdurduğu uygulama, RP'ye yakınlığıyla bilinen Hekim- Bir Vakfı aracılığıyla sürdürülü- yor. Ankara Tabip Odası (ATO), 10 pratısyen doktor, 10 dış hekimi, 20 hemşireden oluşan ve yerlerinden alınarak gezici araçlarda görevlen- dirilen doktorlann büyük bölümü- nün Arap ülkelennden geldikleri- ni ve diplomalannın Sağlık Bakan- hğı tarafindan onaylı olmadığını açıkladı. ATO Genel Sekreteri Dr. Cihat Oğan. gerçekleştirilen bu uygulamanın. 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Tarz-ı lcrasına Dair Ka- nun'a aykın olduğunu kaydettı. Yasa, Türkıye sınırlan ıçinde dok- torluk yapabilmek için, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olma ve Tür- kiye'deki birtıp fakültesinden dip- loma alma koşulunu getirirken, ya- bancı üniversitelere ait diplomalar için de Sağlık Bakanlığı'nın ona- yını zorunlu tutuyor. ATO tarafından açılan dava so- nucu, Ankara 10. tdare Mahkeme- si, gezici sağlık hizmetlerinin ana- kent belediyelerinin görevleri ara- sında olmadığını belirterek "geçi- ci görevlendirme adı altında. per- soneiin süreklilik gosterir biçimde calısürüdığı, kamu yaran ve hiz- met gereği Ukeierine ve mevzuata uymadtğı'' gerekçeleriyle işlemin iptalinı kararlaştumıştı. Melih Gökcek'in, doktorlan bi- lim ve hukuk dışı uygulamalarla politik propaganda aracı olarak kullanmasırun yargı yoluyla önlen- diğini belirten Oğan. bu kez de hiz- metlerin, RP'ye yakmlığı ile bili- nen Hekim-BirVakfı'nayıllık 100 milyar lira karşılığında ihale edil- diğini bildirdi. Gezici sağlık hizmetlerinin yal- nızca deprem, sel, savaş gibi ola- ğanüstü koşullarda geçerli olduğu- na ve bu görevin de Kızılay tara- fından yerine getirildiğine dikkat çeken Oğan, "MelihGökcek'inbu uygulaması. RP'nin yasalan, hu- kiıku ve bilimselliği partLsel çıkar- lan doğrultusunda görmezden ge- Bşinin yeni birörneğidir'' dedi. Ge- zıcı araçlarla yapılan sağlık hızme- tınde sağlık personelinin verimsız- leştinldığinı ve olumsuz koşullar- da çalıştınldığını belirten Oğan, bunun gösteri yapmak ve halkı kandırmaya çalışmaktan öteye gı- demeyeceğini söyledi. Oğan, Ana- kent Belediyesı'nin sağlık alanın- da vasalar tarafindan kendisine ve- nlen görevleri gerçekleştirmek için kaynak araması gerektiğı hal- de, görevi olmayan uygulamalarla "anlamsH" harcamalar yaptığını kaydetti. Oğan, "YükJenici fîrmaya 100 milyar hra kaynak aktarma ve RP'nin propagandasını yapma dı- şında hiçbir temeü olmayan bu uy- gulama Refah /jhniyetinin göster- geskfir" dedi. Ankara Anakent Belediyesi Sağlık ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı'nca gezici sağlık hiz- meti için açılan ıhaleye 3 fırma başvurmuştu. Satın Alma Daire Başkanlığı, ilk görüşmede, diğer iki fırmanın çekilmesi sonucu iha- leyi aylık 7.5 milyar lira karşılığın- da Hekim-Bir Vakfi'na verdi. Tarihçi-yazar Cemal Kutay, ibadetin Türkçe yapılmasını savunuyor 'Bugün Türkiye'dedin faşizmi var' AYŞEYILDIRIM "ıbadetTürkçeleşirse, ka- met, hutbe, ezan, nanıaz ve öteld kulluk ödevleriana dü- le yapdırsa, Kuran-ı Kerim Türkçe okunursa, yobaz, bağnaz, din sömürücüsü, üfürükçüsünden şeyhe ka- dar nıhban sınınnın müte- vellileri masum vatandaşı nasü aMatacaklar. avutacak- lar?" dıyor "Atatürk'ün be- raberinde götürdüğü hasret: Türkçe tbadet" kitabının yazan tarihçi Cemal Kutay. Bugün hâlâ tartışılan Türkçe ibadete cumhuri- yetın kuruluşundan 9 yıl sonra geçilmiştı. Mustafa Kemal ıse ilk Türkçe hutbe- yı cumhuriyetin ılanından önce 7 Şubat 1923'te Bur- sa'dakı Zağnospaşa Ca- mıi'nde vermişti. Türkçe ibadet üzenne ya- pılan hazırlıklar sonucu ilk Türkçe Kuran 22 Ocak 1932'de Yerebatan Ca- mii'nde Hafız Yaşar (Okur) tarafından okundu. ilk Türkçe ezan 30 Ocak 1932"de Fatih Camii'nde okundu. Ardından 6 Şubat 1932'de Süleymaniye Camıi'nde Türkçe hutbe okundu. Bu tarihlerden sonra ibadetin Türkçe yapılması tüm Türkiye'ye yayılırken 18 Temmuz 1932'de önce Arap- ça daha sonra Türkçe okunan ezamn sade- ce Türkçe okunması kararabağlandı. Ancak 14 Mayıs 1950"de büyük çoğunlukla iktida- ra gelen Demokrat Parti, ezanrn Türkçe okunmasırun Atatürk'ün devrimlerinden bi- ri olmadığını ileri sürerek 16 Haziran 1950'de "Arapçaezan yasağuıT kaldırdı. 90 yaşındaki Cemal Kutay. yazdığı 173 kıtabın büyük bir bölümünde dile getirdiği gibi "ibadetin Türkçe yaptlmasımn" gerek- lerinı anlatıyor. Arapçanın din dıli olarak kullanılmasınm "Türkiye'de şeriat kadrosu- nun bir tuzağT olduğunu belirten Kutay, amacın ise "Laik çağdaş cumhuriyeti kö- künden yıkmak ve Arap kültür emperyatiz- mine yeni ufuklar açmâk" olduğunu söylü- yor. u Yahu nasü olur da bu suikasnn farkına Cemal Kutay, ibadet Türkçe yapılırsa, yobaz, bağnaz din sömürüsünün ortadan kalkacağına inanıyor. vanruyorsunuz?" diyen Kutay, Türkiye'de Arapça ibadetin "nıhban sınifi" yarattığı- nın altını çızıyor. Türkçe ibadetin irticayı ortadan kaldıra- cağını vurgulayan Kutay, bugün yaşanan "din kargaşasTnın temelinde de Arapça iba- detin yattığını söylüyor. Türkiye'de Arap- çanın arnk dini bir iletişim çerçevesini çok aştığını ve bizim Batı ile olan ilişkilerimizin önüne büyük bir engel olarak yığıldığını an- latan Kutay. şöyle devam ediyor: "Arapçanın din diU olarak benimsenme- si bir kadro yaratb. Ruhban sınifi \aram. Ve bu bizim Ban'ya dönüşümüzün üzerine bir kalegibidikildi. Niçin? Kadrosuvanü. Ve bu kadro bugün kuran kurslannda imam-hatip liselerinde devam ediyor. 1997 senesinde cumhuriyetin kuruluşunun 74. yüında yaşı 50 olan bir başbakan çuayor meydana ve di- yor ki 'Benden önceki iktidar üç senede üç- yüz doksan bılmem kaç saat Arapça okutu- yor' diyor.Göğsünü geregere 'ben altıyüz sa- at okutuyorum' diyor. Yani 'Arapça papağa- nı' yeni nesiUerin devam edeceği vaadL. Ne- yi okutuyorsun? Arapçanın dinle alakası olan bölümünden gayn neyi okutuyorsun? Arapçada teknoloji,felsefi, sosyolojikdünya- nın 2 bin yılının kapanmasından sonraki Arap ümmetinin eriştiğj bir uygarhk de\Tİ- ni bize anlatacak bir dilden mi bahsediyor- sun? Yoksa hurafeler hatta mitokjjiye daya- nan efeaneden mi bahsediyorsun? Senin da- mariannda Türk kanı yok mu ey başbakan efendT Arapçanın sadece bir dine mücerret (so- yut) olarak hizmet değil, Türkiye'de şeriat kadrosunun bir tuzağı olduğunun, şeriatın araçlanndan biri olduğunu sık sık yineleyen Kutay, sözlerinı şöyle sürdürüyor- "Arapçanın kucaklanması ilerki günlerin şeriat hareketinin temel dayanagıdır. İslami sermaye ne demek?. Bu İsİami sermaye te- settürün vasıtast. Bunlann kümelendikleri bazı yerier var. Gidin mimariyi seyTedin. Arap taküdi. Harem selamlık hikâyesL Bu- gün Istanbullular, şehri teslim için böytesine yetişmiş evlaaannız \arken i- mam-hatipli diye ö\ünen in- sanı 15 mnyontuk metropole başkan yaparsamzçekin ceza- rua." Kutay, Türkçe ibadete kar- şı çıkış nedenlerinin de dınle bir ilgisi olmadığının altını çi- ziyor: "Türkçe ibadete gayet tabti karşı çıkarlar. Çünkü Arapça ibadet kendileri için en sağlam hayat garantisi oluyor. İsterseniz şöyle diyelim ^lar- tin Luther'den ev-vel Katolik- lerin Latince inhisan nasıl Av- rupa'da dine dayaiı ve daha çok Brehmenlerde rastianan bir ruhban sınifi hâkimiyeti yaratnuşsa Arapça ibadetin de Türkiye'deTürioariığıüstün- de 1417 senedir bütün bu dev- leöerin üzerinde özellikle te- okratik bir monarşi olan Os- manlı'da yerleşmiş olan üstün- lüğünü bir meslek halinegetir- meleri ve bunun Türkçe iba- dedeeuerinden tamamen kay- bolacagı ama bu kayboluşta da Türk insanının huzurunun çağdaşlaşmasınuı temel vasfi bulunması böylesine gnıpta otanlan bir araya getiriyor ve karşı cıkıyuriar. Bunun katiyen dinsel hiçbir engeli yoktur. tslam şerian asla böyie bir hü- küro vermemiştir. Ne böyle birkesin din hük- mü vanhr kuranda, ne peygamber hadisL ne icma-ı ümmet vanhr -yani fîküierin birtes- mesi- ne de kıyas diye bir hüküm. Hiçbiri >t)k. Arük bu kadar açık bir hakikao Türk milleti anlamalıduf "Bugün Türkiye'de din faşizmi \ardır" di- yen Kutay, Türkçe ibadetle Atatürk'ün laik cumhuriyetine karşı çıkanlann en güvendik- leri dayanaklannı kaybedeceklerini, sömü- rü kaynaklannın ellerinden gideceğini söz- lerine ekliyor. Kutay son kitabı "Türkçetbadefte Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel, Başbakan Mesut Yılmaz. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller. RP Genel Başkanı Netmettin Erba- kan. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, DSP Genel Başkanı BükntEcevit, DTP Ge- nel Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a "açık mektup" yazarak artık Türkçe ibadet için harekete geçmelerini istiyor. Yargı, savcının peşinde • "Yargı bağımsız değildir" dediği için yargılanan Mete Gökiürk hakkında bu kez beraat ettiği davada yaptığı savunma nedeniyle dava açıldı. HAJÜLNEBİLER Yargımn bağımsızlığınm tartışıldığı bir televizyon progranunda, "Yanp bağımsız değfldirn dediği için yargılanan tstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılanndan Mete Goktürk'e bir dava daha açıldı. Mete Göktürk hakkında, televizyon programında konuştuktan sonra "adlryenin manevi şahsiyetmi tahldr ve tezyiT" ettiği gerekçesiyle, Beyoğlu Adliyesi'nde dava açılmıştı. Yargılama sırasında televizyon programında yaptığı konuşmayı sahiplenen ve savunmasında aynı görüşleri yineleyen Göktürk için bir dava daha açıldı. Savunmasında dile getirdiği görüşleriyle yine "adüyenin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif ettiği iddiasıyla açılan davaya, Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bakılacak Cezaevlerinde gerginlık İZMİR (Cumhuriyet Ege Bûrosu)- Cezaevlerinde gerginlik giderek artıyor. Nazilli E Tipi Cezaevi'nde dönüşümlü süresiz açlık grevi sürerken, Aydın E Tipi Cezaevi'nde de 3 'er gün dönüşümlü 15 günlük açlık grevi başladı. Uşak E Tipi Cezaevi'ndeki siyasi tutuklu ve hükümlüler sağlık sorunlannm yani sıra hücre sistemi tedirginliği yaşıyor. Nazilli E Tipi Cezaevi'nde siyasi davalardan yargılanan 76 tutuklu ve hükümlünün başlattıklan dönüşümlü süresiz açlık grevi 18. gününe girdi. Sorunun çözümü için eylemcilerin cezaevi yönetimiyle diyalog girişimlerinden olumlu yanıt alamadıklannı belirten Izmir Barosu avukatlanndan Kemal Bügiç, "Eytemekatılan müvekküierim. cezaevi yönetiminin sorunun çözümü konusunda uzlaşmaya açık adun atmasını istiyor. Sorun çözükmezse eylem, dönüşümsüz süresiz açlık grevine dönüştürülecek. Bir grup avukat arkadasla birükte arabuluculuk gfaişimlerinde bulunacağız'" dedi. SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR oral.calıslana raksnet.com VAN - Ankara'dan henüz ha- valandık. Ankara'dan Van'a bir grup gazeteci, Güneydoğu'da- ki kritik bölgelere gezi yapmak amacıyla askeri bir uçakla yol alıyoruz. Puslu bir Ankara'yı geride bırakarak yolumuza de- vam ediyoruz. Körfez'de gerilimin doruğa tırmandığı koşullarda bölgeyi dolaşacağız. Silahlar, füzeler, savaş uçaklan tartışmalan ara- sında Güneydoğu'da yıllardır kanayan yaraya, bu kez cephe- deki insanlann gözüyle baka- cağız. Genelkurmay'dan böyle bir gezi için davet aldığımda çok heyecanlandım. Defalarca do- laştığım bu bölgeye ilk kez bir resmi heyetle gidecektim. İlk kez, askerlerin ağzından, sü- rüp giden ve binlerce insanımı- Ankara'dan Van'a Doğru zın yaşamına mal olan savaşı yerinde dinleyip değerlendirme olanağı bulacaktım. O bölgenin çektiği acılaraya- kından tanık olan bir gazeteci- yim. Bu acının bir an önce bit- mesini isteyenlerdenim. Iste- mek başka, gerçekleşmesi başka. Çok sayıda gücün ve ülkenin çıkar hesaplan yaptığı bir bölgede kanın durması, is- tikrann sağlanması kolay iş de- öii- Genelkurmay Genel .Sekre- teri Tümgeneral Erol Özkas- nak'la uçakta sohbet ediyoruz. Bir gazeteci arkadaş, "Daha önce çok başvuruda bulun- duk, neden götürmediniz" di- ye soruyor. Tümgeneral Öz- kasnak: "Bölgedeki askerier, dışandan gazeteci, subay gel- mesinden pek hoşlanmazlar. Bu nedenle götürmedik." "Şimdi neden" sorusuna ise şu cevabı veriyon "Bölgedeki çatışmalar eski yoğunluğunu yitirdi. Daha ko- lay hareket edilebiliyor." • • * Uçakta toplam 26 gazeteci- yiz. Çeşitli eğilimlerden, farklı görüşlere sahip insanlarız. Tür- kiye'nin yıllardır süren iç gerili- mi, bizlerin ilişkilerini de etkili- yor. Aynı gazetede yazan kişi- ler arasında bile sert ve uzlaş- maz çatışmalar yaşanıyor. • • • Uçakta başladığım bu yazı, şimdi Van'da orduevinde sürü- yor. Biraz sonra gezimiz ve böl- gedeki son durumla ilgili veri- lecek brifingi izleyeceğiz. Uçakta Tümgeneral Erol Oz- kasnak'la uzun konuşma ola- nağı bulduk. Kuzey Irak'taki son durumla ilgili etraflı bilgiler verdi. Tümgeneral Bekir Uğuıiu, kısa bir hoşgeldin konuşması yaptıktan sonra, bir yaroayın sunduğu "Terörle mücadele- nin neresindeyiz" konulu bir konuşmayı izledik. Van'dan Hakkâri'ye doğru birazdan helikopterlerie devam edecek gezimizde bölgenin en kritik yerterinde dolaşacağız. Brifingde, PKK'yle mücade- lenin aşamalan anlatıldı. Asker- ier, a) Sıkıyönetimden OHAL'e geçişi, b) Körfez Savaşı'nı, c) Sözde PKK ateşkesini kritik aşamalar olarak görüyoriar. Bu aşamalarda görülen zaafların PKK'ye yaradığını belirtiyoriar. Yıne askerierin değeriendir- mesine göre; 1997 yılı PKK açı- sından bir yenilgi yılı oldu. Ülke içindeki eylemleri sınıriı hale geldi. Barzani'yle Kuzey I- rak'ta yapılan ittifakın ordunun inisiyatifini arttırdığı belirtildi. Bu ilginç ve önemli geziyi, ha- reket halindeyken aktarmayı sürdüreceğim. Döndüğümüz- de daha ayrıntılı bir değerlen- dirme olanağı bulacağımı sa- nıyorum. Yann Hakkâri-Çukurca'dan izlenimler aktarmayı umuyo- rum. Baskanlık krizi CHP ile DSP'nin komisyon restleşmesi ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - DSP ile CHP, TBMM Dışışleri Komisyonu Başkanlığı konusunda restleşti. Hükümetin ANAP kanadı 4 komisyonun CHP'ye venlmesıne "evet" derken, DSP Grup Başkanvekılı Ali Ihksoy, "Ehşişleri Komisyonu konusunda taviz vermeyiz, bu görevde Mümtaz Soysal'ı istiyoruz" dedi. CHP Grup Başkanvekili Önder Sav ise, "Pazarük yapmıyoruz, tariflerimizi yaptık, Meclis'i çalıştırmak istiyoriarsa gereğini yapariar" diye konuştu. TBMM ihtisas komisyonlannın yönetimi pazarlığı, DSP ile CHP ilişkilerini yeniden gerginleştirdi. TBMM Başkanlığı'na CHP'li Hikmet Çetin'in seçilmesinin ardından, 4 ihtisas komisyonu başkanlığının da CHP'ye verilmesi gündeme geldı. ANAP bu paylaşıma onay \erirken, DSP'den itiraz geldi DSPlıler "CHP istiyorsa, ghsin RP- DYP ile anlaşsm" diye rest çektiler. DSP Grup Başkanvekili Ali Ilıksoy. "Uzlaşma şansuruz kaJmıyor. lşi sduntrya sokuyortar. DYP ile anlaşacaklarmış, onlan da RP destekleyecek" dedi. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevh'ın dışişlenne bir hız kazandırdığını vurgulayan DSP Grup Başkanvekili Ilıksoy, "Onun bozulmamasuıı istiyoruz. Saym Soysal'ı bu görevde istiyoruz. İstiyorlarsa başka bir komisyonu alabilirler. Ama dayatma olmaz. 4 komisyonu da istiyorum, hükümete de ginnem diyorlar, Pişmansan hükümete gü-" diye konuştu. CHP Grup Başkanvekili Önder Sav ise "pazariık yapmadıklannı, tariflerini ortaya koyduklannı" söyledi. Cem'den Rusya'ya uyarı 'Boğazlar'dan geçiş kolay ANK.-VRA (Cumhuriyet Bûrosu) - Dışişlen Bakanı İsmail Cem. Hazar bölgesi petrollerinin dünya pazarlanna taşınması için öngörülen Boğazlar'dan geçişin sanıldığı kadar kolay olmayacağını belirterek Rusya'ya uyanda bulundu. Bakanlığin 74 trilyon liralık 1998 bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda oybirliği ile kabul edıldi. Boğazlar'dan geçişin uluslararası anlaşmalarla korunduğunu anımsatan Cem, Türkiye "nin de kendi halkını ve çevresini korumak için önlem almasının doğal karşılanmasını istedi. Dışışleri Bakanı Cem, bakanlığının bütçesi ile ilgili olarak TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı konuşmada. Türkiye'nin Azeri ara petrollerinin Bakû- Ceyhan üzerinden taşınması için çalıştığını, Azerbaycan'dan bu konuda siyasi destek ahndığını bildirdi. Boğazlar'ın, Bakü- Ceyhan hattına bir altematif olarak sunulmasının yanlış olduğunu; bu su yollannın, boru hatlannın döşenmesinde bir unsur olmadığını anlatan Cem, "Boğazlar'dan geçiş konusunda Rusya'nın menfaah olduğu kesin. Boğazlar, anlaşmalann konusu. Ancak bu geçişlerle ilgili dünyada nasıl uygulamalar var, biz onlan araşhrdık. ABD. tankerierin güventtkü olmaması durumunda petrol taşryan tankerieri topraklanna 200 milden fazia yaklaştırmıyor. Bir de yüzde 100'lük sigorta sistemi var. Ya da sınırsız sigorta uy gulanıyor. Bizim Boğazlar'dan geçişte ise düşük sigorta uygulanıyor" dedi. Bakanlar Kurulu toplandı Mevsimlik işçiler kadroya almacak ANK\RA (Cumhuriyet Bûrosu) - Bakanlar Kurulu'nda 2 haftadır gündeme alınmayan Milli Güvenlik Kurulu'nca hazırlanan 'Miffi Güvenlik Siyaset Belgesi' yine gündeme gelmezken mevsimlik işçilerin asamalı olarak kadroya alınması görüşüldü. Bakanlar Kurulu, dün Başbakan Mesut Yümaz'ın başkanlığında toplandı. Yaklaşık 4.5 saat süren toplantıda. mevsimlik işçilerin sorunlannın çözümü için öneriler getirildi. Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz. mevsimlik işçiliğin her yıl 1 ay süre uzatılarak 4-5 yıl sonra çalışanın sürekli ışçi yapılmasına yönelik bir çalışma içinde olduklarmı bildirdi. Yılmaz. işçilerin geçmişe yönelik primlerinin ödenerek emekli edilmeleri ve köy hizmetlerinin gereksinimi dışındakilerin diğer bakanlıklara kaydınlması önerileri üzerinde de çalışma yapılacağını belirtti. Toplantı sonunda bir açıldama yapan Devlet Bakanı ve hükümet sözcüsü Şükrü Sina GüreL Devlet Hava Meydanlan Işletmesi'nin. kış aylannda ındırime giderek turizm potansiyelinin artmasını sağlayacağını söyledı. Bazı Yüksek Planlama Kurulu (YPK) kararlannı da açıklayan Gürel. 'TÜBİTAK Ulusal Bilgi Merkezi Projesi' için geliştırme ve destekleme fonundan 400 milyarlık ödenek aynldığını belirtti.