27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 KASIM 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tasanya göre zorıınlu tasarruf fonu, Telekom hisselerinin dağıtımıyla tasfiye edilecek Çahşanazorunhı hisseANKARA (CumhuriyetBürosu)-Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Ça- ğan. zorunlu tasarruf fonundaki anapara ve nemalann, başta Türk Telekom olmak üzere özelleştirilecek kamu kurum ve ku- ruluşlannm hisselerinin çalışanlara de\"ri yoluyla tasfiye edileceğini bildirdi. Işsizlik sigortasıyla ilgili yasa taslagın- da bu düzenlemeye yer verdiklerini belir- ten Çağan, "Anapara ve nemayı bu şekffl- de tasfiye ettikten sonra. işverenin yüzde 3'lük, işçinin yüzde 2'lik ve devietin yüz- de 2'lik payıyla işsiztik sigortasını kunıyo- nız" dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çağan, sosyal güvenlik reformunda ek önlemler paketinı Bakanlar Kurulu'na sundu. Çağan, Cumhuriyet'e yapnğı açık- lamada. emeklılik yaşının 70'e çıkanlma- sının bıle sosyal güvenlik kuruluşlannm sorununu çözmeyeceğinı kanıtladıklannı belirtirken "OECD'de 60 vaşta her 5 kişi- den biri emekli olma imkânına sahipken. Türki\e'de demografik \ apı farklı olduğu için 60\aşta 14 kişide bir kişi emekli olma • Nami Çağan, kaba hesapla zorunlu tasarruf fonundaki birikmişlerin ve nemalann dağıtımının Türk Telekom'un devredilecek yüzde 34'lük hissesinin yansından az bir bölümüne denk geldiğini kaydetti. hakkına sahip olur. Türldye 2040 yıhnda Avrupa'nın bugünkü demografik yapısı- na ulaşıyor. Onun için 60 yaş ancak 2040 yıhndaçahşanlar için gelebilir*' dedi. SSK ile birlikte Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nda da yaş sınınnın 50-55 olaca- ğını kaydeden Çağan, sisteme devletin yüzde 10'luk katkısının indirilip yüksel- tilmesi konusunda Bakanlar Kunılu'nun yetkilı kıhnacağını bildirdi. Çağan, aktü- eryal dengenin artık sîatik değil, dinamik olduğunu, kurumun prim gereksiniminin 1996 yıhnda yüzde 33 iken 1998 yıhnda yüzde 36'ya çıkacağını belirterek "Bu ba- kımdan devlet katkmnı esnek tutuyonız" açıklamasını yaptı. Kesintiler fona kaynak Çağan, zorunlu tasarruf fonunun kaldı- nlmasında. "birikmişlerveDemalannda- ğrtunı ik yüzde 3'lük işveren, yüzde 2'lik işçi payının ne olacağı" olmak üzere iki yön bulunduğunu belirterek "Birinci yönüyle flgfli olarak biz memurave işçiye, başta Te- lekomolmak üzereözeDeştirflen kamu ku- rum ve kuruluşlannın kote edilen miktar- lannın çahşanlara verflmesini öngörüyo- ruz. İşsizlik sigortası hakkındaki yasa tas- lağında bunu koyduk" dedi. Kaba hesap- la zorunlu tasarruf fonundaki birikmişle- rin ve nemalann dağıtımının Türk Tele- kom'un devredilecek yüzde 34'lük hisse- sinin yansından az bir bölümüne denk geldiğini kaydeden Çağan, şöyle konuş- tu: "Ozel sektör, yabancı sermaye birbir- lerini yiyorlar. Buçalışanlara çokcazip bir öneridir. Şimdi anapara ve nemayı bu şe- kilde tasfiye ettikten sonra, işverenin yüz- de 3'lük, işçinin yüzde 2'Bk ve devletin de yüzde 2'lik payıyla işsizlik sigortasını ku- ruyoruz. SHP' nin 95'te seçim öncesinde ver- diği tasanya göre çok daha ileri bir tasan oluyor. Daha uzun süreü işsizliködeneği ve- rilebilecek, 6-8-10 ayhk gibi. Toplam yüz- de 7'lik bir kesinti üzerinden çok serbest güzel bir işsizlik sigortası kurulabiliyor. Türkiye'de solun en büyük eksikiiği ne- dir? Sanayi mülkiyetinitabanayayan pro- jeteri üretmemesi. Bundan daha iyi sana- yi mulkiyetini tabana yayan bir proje ola- maz." İşsizlik ödeneği mıktannın, "işsiz kahnan son ayhğının yüzde SO'sinin alnn- da olamayacağına" ilışkin Uluslararası Çalışma Orgütü (ILO) hükmünü anımsa- tan Çağan, "Biz yüzde 55 öngörüyoruz" dedi. Çağan, işsizlik sigortasınm işsiz ka- lınan sürede sağlık yardımlanndan yarar- landırmayı da içerdiğini bildirdi. Nami Çağan, Bağ-Kur kapsamındaki büyük bir kitlenin sağlık hizmetlerinden yararlanamadığına dikkat çekti. Sigorta primlerini yüzde 15 'ten yüzde 20'ye yük- seltirken, sağlık sigortası için de yüzde 12'lik kesinti öngördüklerini kaydeden Çağan, böylece Bağ-Kur kapsamında sağ- lık hizmetlerinden yararlarulmasını sağ- layacaklannı bildirdi. Çağan, prim topla- mada güçlük çeken Bağ-Kur'un tahsila- tını arttırmaya yönelik olarak da ihale ve kredi işlemlerinde sigortalı olduklannı ve prim borçlan olmadığım gösteren belge ge- tirihnesi zorunluluğunun öngörüldüğünü anlattı. Çağan, ek önlemler paketinde, yı- lın 4-6 ayı çalışan 80 bin mevsimlik-ge- çici işçilerin çalışmadıklan sürelerdeki primlerinin devlet tarafından karşılanma- sının öngörüldüğünü bildirirken, böylece geçici işçilerin sosyal güvenlik kapsamın- da emeklilik hakkından yararlanmalannın sağlanacağını vurguladı. Nami Çağan, 1994 yılında sanatçılann emeklilik haklanna ilişkin olarak yapılan düzenlemeden bağımsız çahşanlann ya- rarlanamadığını anımsatarak "Şimdi tümû- nü kapsayacak gibi, Bağ-Kur kapsamın- da olacak bağımsız sanatçılan da kapsa- yan taslağj hazuiadık. Bunu da paketiçin- de getiriyoruz" dedi. Atatürk şiirlerine Talim-Terbiye engeli VUSUFZİYAAY Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu. -Atatürk Şihieri AntotojisT adlı kaynak kıtabın ılk ve ortaöğretim öğrencilerine tavsiyesini uygun görmedi. Kurul. hazırladığı raporda. ünlü şair Behçet KemalÇağ- lar'm kitapta yer alan Ata- türk'le ilgili şiirlennı "tan- nlaşöncıvekaramsarükila- deediri" buldu. Karara tep- ki gösteren, kitabın hazırla- yıcısı Aydın Oy. raporun politikbirbakışaçısı ileha- zırlandığını belirterek "Es- ki Kültür Bakanf nın, Prof. Dr.Semavı Eyıce'yi kapmın önüne koyan zihniyeti kita- bıma onav vermemiştir" de- di. Mılli Egitim Bakanlığı Talim^ve. Terbiye Kurulu, raporunda, Özgül Yayınla- n'ncayayımlanan "Atatürk Şihieri Antolojisi'* adlı kay- nak kitabın 1996 TDK Im- la Kılavuzu'na uygun ya- zılmadığını belirtirken ki- tapta yer alan Behçet Ke- mal Çağlar'a ait iki şiirin içeriğini de ret gerekçesi olarak gösterdi. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Ve- K Kıfaç'ın ımzaladığı 6 Şu- bat 1997 tarih ve 8.08.0.TTK.0.01.04.03/611 sayılı rapomn aynntıh ekin- de, Behçet Kemal Çağlar'ın yazdığı "Atatürk'e Rapor- lardan Parçalar" adlı şiirin, "kişi ve kuruluşlan yıprao- cı ve karamsarİık ifade edi- ci" olduğu belırtildı. Şiir- de, "Profesöıierden yobaz yetişti / Miskinler dönüyor tekkelerine / thniye sınıfi tü- riiyor yine " dizeleri dikkat çekiyor. Talim ve Terbiye Kuru- lu, aynı şairin Atatürk'e hi- taben yazdığı "tzmde" isim- li şiirde de "tannlaş&rma te- ması işlendiği, aşın övgü ve abartıya yer verfldiğmi" öne sürdü. Kurulun ret gerek- çesinde. şiirde yer alan "EceL, alçak eceU ne yûzk kıydı / Fani olmasay dı, o da Tann'ydı / Orçi et-kemik- tionundadışı/Amasema- lara denkti bâlaşı" dizeleri- nın etkili olduğu belirtildi. Kitabın ögrencilere tavsi- yesinin uygun görülmediği kararda, Talim ve Terbiye Kurulu'ndaki "gerid" yapı- lanmanın etkili olduğunu savunan Özgül YayınJan sa- hibi NakiOzgül, Atatürk'ü övmek ve yüceltmenin Ta- lim ve Terbiye Kurulu'nca suç sayıldığını belirtti. Öz- gül, kurulun, Behçet Kemal Çağlar' ın şiirlerini, eğıtilir- lik ve öğretilirlik vasıflann- dan uzak bulduğunu söyle- di. TDK'nin 1996'da ya- yımlanan Imla Kılavu- zu'nun bahane edilerek ki- taba onay verilmediğini sa- vundu. SelamiçeşmePar/a hayatbuluyor Kadıköy Belediyesi, Selamiçeşme Parkı'nı düzenle> ı erek akthitesi ve temizJiği ile halkuı hizmetine sunmak için çahşmalanna başladı. Selamiçeşme projesi kapsamında, yiyeceklerin parkın dışında hazırlandıgu sadece servis yapılacak 5 adet açık büfe. 450 kişilik amfi, yeterü sayıda çocuk o> un aianı, yaklaşık 177 metrekare forum alanı. çiçek gösteri alanJan, 1500 metre uzunluğunda koşu ve bisiklet yolu. sabit oturma gnıplan ve masalann olduğu piknik alanlan bulunuyor. Aynca 57 metrekare yer satrancı yapılacak, bunun yanı sıra 2 adet süs havuzu yeniden düzenlenecek ve 1 futbol sahası ile 3 basketfool ve voleybol sahası yapılacak. Kadıköy Beiediye Başkanı Selami Öztürk, yapüğı açddamada, 120 dönüm olan park alanında kapalı 1 metrekare büe alanın yapümayacağını, mevcut ağaçlann korunarak yeni ağaçlann dildleceğini bfldirdL Başkan Selami Oztürk. park aydınlatması için Türkiye'de ilk kez kullanılacak bir sistem uveulanaca£ da sözierine ekledL (KUBILAY TUNTÜL) Davalara hâkim dayanmıyor İstanbul Haber Servisi - Kamuoyunun ve medyanın ilgisinin yoğun olduğu ve ço- ğunlukla sanık sandalyesinde polislerin olduğu da%alarabakan hâkimler "tarafsız olamayacaklannı' 1 gerekçe göstererek da- valardan çekiliyorlar. Uyuşturucu kaçak- çısı Celal Ateş'in öldürülmesi davasına bakan İstanbul 1. Ağır Çeza Mahkemesi Başkanı Azmi Ulu, Gazi davası hâkjmı Hüseyin tmamoğhı, Göktepe davasına ba- kan Afyon Ağır Ceza Mahkemesi Hâkı- mi Kanül Şerif ten sonra YaşarÖz'ün ser- best bırakılması davasına bakan trfan Ha- cıevhyagil de davadan çekildi. Kamuoyunun yalundan izlediği dava- lara hâkim bulmakta zorluk çekiliyor. Uyuşturucu kaçakçısı Celal Ateş'in Ab- duDaih Sülük ve arkadaşlan tarafından öl- dürülmesi davasına bakan İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Azmi Ulu, "can güvenliği olmadjğuu" belirterek bu dava- dan çekildi. Ulu'dan önce Gazi davasının hâkimi Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hüseyin tmamoğlu da mayıs ayında da- vadan çekilmışti. Bu davada müdahil olan- lara "anüpatiduyduğunu" söyleyen Ima- moğlu, sanık polislerin tarafinı tuttuğunu ifade etti. Gazeteci Metin Göktepe'nin öldürül- mesi davasının görüldüğü Mahkeme Baş- kanı Kamil Şerif de, davayı izleyen çok sayıda kişinin kendisini telefonla aradık- lannı; politikacılann "bulaşmak istedik- lerini" söyleyerek davada tarafsızolama- yacağını ifade etti. Son olarak dün Şişli 1. Asliye Ceza Mahkemesi Başkanı Irfan Hacıevliyagil de Yaşar Öz'ün savcılık yerine Ankara'ya gönderümesi davasından çekildi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Yapı Sektörünün Ege'deki En Büyük Uluslararası Fuan İZFAŞ A Ş. IŞBIRLİĞIYLE yapı endüstri merkezi YAPI'97 İ Z M İ R TlffiKEYBUILD '07KÜLTÜRPARK ENTERMSYONAL FUAR ALANI 19-23^^1997 Ziyaret saatleri 11.00 - 19.30 Seçkin kuruluşlar, veni ürünler... SEKTÖRÜN EN SEÇKİN FİRMALARI YAPI '97'DE... • A B C K Ü L T Û R E Ğ I T I M H I Z M E T L E R İ A Ş -ADNANLARINŞ VETES MALZ-ALUMETA.Ş j ORJİNAL STOfl • AUIPLAN BİLG PflOG SIS • ARDE YAPI MALZEMELERI • ARMIM YAPI ÛRÜNLEFSİ • ARNA INŞAAT • AHTMER ANTİK MERMER İMAL. • ARYİNŞAAT IZOmSYON • AS-EL YAPI ENDÛSTRiYEL MARKET • ASLAN İNŞAAT • ASPER adına HUNTER DOUGLAS YAPI ELEMANLARI • ASTEKNIK MÜH YAPI ve YAL MALZ • AYÇA INŞAAT MALZEMELERI • AYGAZ A Ş • AZARBAUAN INT EXHIBITION • BAYMAK MAKINA • BAZ MUTFAK • BEKSA ÇELIK KORD • BER ONER A Ş PERS GRANİT • BETA ITH IHR INŞ vs TAAH • BETEK BOYA VE KIMYA SANAYI • BETOMIT PREF BETON • BETSAN CAM SERAMIK • BIMEKS DIŞ T1C INŞ. • BLOKSAN • BTM BITÛMLÛ TECRİT MAD • CANPA IZOLASYON MALZ PAZ - CEBSAN ŞİRKETLER GHUBU • ÇAMSAN ORMAN ÜRÜNLERI PA2. • ÇİMEKTAŞ IZMIB ÇIMENTO FABRIKASI • ÇUHADAHOGIU KIMYA • ÇUHADAROĞLU PAZARLAMA • OEK1M PAZ. • DEK-SA MOB DEK İNŞ • OEKOfIL DEKORATIF PROFİL SAN • DELSA • DESAN BOYA VE KIMYA • DOĞA MADENCIÜK • DOGUŞ VANA • DOĞUSAN BORU • EEC YANGIN VE GÜVENLİK SİSTEMLER1 • EFEM DIŞ TIC • EGE INŞAAT MALZ PAZ SAN A Ş • EGE YILD1Z PLASTIK PAZ • ELEKTRIK MÜH ODASI • ELEKTBİK TEK ODASI • ELEKTRON MÜHENDISLIK ELEK END • ELIPS SPOR M A U • ENGINE MÜMESSILLIK MÜH • ENTEGRE HARÇ SAN • ENTERTAN ENTERNASYONAL PAZ • EHOE OIŞ TİCARET • ERIM IZOLASYON • ERTEM TEMİZLIK ENDÛSTRİSİ • ESBAŞ A Ş • ESEN PROFİL • ETİBANK PERLIT IŞLETMELERI MÜDÜRLÛĞÜ • FAMERİT • FAPİ MEKAN • FATİH PANOUR • FIBERPLAST PLASTtK • FORM PAZARLAMA • GENERAL ELEKTRIK • GIMPO YAPI ÛRÜNLERİ ' ERMIŞLER • GÛK İNŞAAT • GÖKSU ELEKTRİK İNŞ. • GRANİT YAPI İNŞAAT DEK • GRETON GRANİT VE PREKAST MALZ. • HAKAN PLASTİK BORU VE PROFtl • HASAT DIŞ TİCARET • HAZER DIŞ TİC • HEPA INŞAAT GIDA ORMAN ÜRÜNLERİ • ILDIZ DONATIM • IŞIKLAR PAZARLAMA • İMP INŞAAT MALZ PAZ VE IMAL • İNŞAAT MÜH OOASI • INTERDEKOR A Ş • İNTERMART İNŞAAT MALZEMELEHİ • İNTEF GRUP MAK İMALATİTHALAT VE PAZARLAMA • INTERJOKER • IZMESA INŞAAT DEKORASYON • İZOCAM • KALE ÇELIK EŞYA • KALETERASİT SIVA • KANATLI İNŞ TUR • KARACA KAIM AYDINLATMA • KLÖBER GmbHİ Co KG • KOSEDAĞ TEL ÛRME ÇİT SAN • KUDRET TUĞLA • LALE MtMARLIK MÜHENDİSLİK • LAMP 83 AYDINLATMA • MAKİNA MÛH ODASI • MARSHALL adına TÛR TANITIM REKLAM HIZ. • MENSIS İNŞAAT DEKORASYON İTH IHP • METESAN MÜHENDİSLİK VE TAAH • MİMARLAR ODASI • MOYAP MODERN HAZ1R YAPI ELEM • MYRA KİTABEVI • NİSAN PROOÛKSİYON • ODİN YAPI MALZEMELERI VE INŞAAT • OLGUN METAL • ONDULİNE AVRASYA İNŞAAT MALZ • ÖZEfl YAPI VE DEKORASYON • ÖZGÜR ATERMIT r BETEKS • Û2KAYNAK KÜLTÜR VE SANAT ÜRÜNLERİ • PANO KÜVET • PROMIM YAPI ELEM DEK İTH İHR • PROMİO ALÜMİNYUM • SANCAK SICHERHEfTSTECHNIK • SCHLÛTER SYSTEMS DIŞ TİCARET LTD ŞT1 • SELHAS AKRİLİK YAPI ELEMANLARI • SERANIT SERAMİK • SINIRTAŞ PREFABRIK BETON • SPK SÖĞÛT PLASTIK ve KALIP • SRK YAPI MALZEMELERI • STİLAS AYDINLATMA • ŞATANA YAYINCILIK • ŞEHİR BOLGE PLAN ODASI • TEK PLASTİK • TEK-SER TEKNİK SERAMIK • TEKAĞAÇ TEKİRDAĞ AGAC SANAYI • TEKAY YAYINCILIK • TEKNİK YAYINCIUK • TEMA • TEPEKNAUF INŞAAT VE YAPI • TİMAŞ TEKNİK IZOLASYON VE İNŞ MALZ • TSE • TÜRK DEMIRDÖKÜM • UBT YAYINCILIK • UZAY SİSTEM PREF ÇELIK KONS INŞ • ÜNAL AHŞAP ÛRÜNLERİ • WERCOP BİMSBLOK YAPI ELEMANLARI • YALTEKS YALITTM MALZ ÛRETİM VE PAZ • YAPI ENDÜSTRİ SAN. / KÖSTER • YAPIZ INŞAAT • YAPSAŞ YAPI • YÛKSEK TEKNOLOJI ENS • ZEMAR YER KAPLAMALARI • ZENON YAPI ENDÜSTRİ yapı endüstri merkezi ULUSLARARASI YAPI MERKEZLERİ BİRLİĞİ (UICB) ÜYESİ • ULUSLARARASI YAPI KONSEYİ (CIB) ÜYESİ • İNŞAAT MALZEMESI SANAYİCİLERİ DERNEĞİ (İMSAD) ÛYESİ Cumhuriyet Cad. 329 Harbiye 80230 İstanbul / Türkiye Tel: (0212) 247 4185 pbx Faks: (0212) 24111 01 e-posta: yem@yetn.net Web: www.yem.net Fuar Aianı Tel: (0232) 48212 70 Bahrî Savcı'nın Öğrettikleri Türkiye'de toplumsal bilimler, araştınmacılar ve öğre- tim üyeteri açısından büyük tehlikeler içerir. Sanıyorum dünyanın diğer ülkelerindeki durum da pek farklı değil- dir. Bu büyük "tehlike", toplumsal bilimcinin "ucuzlaya- bileceği" tehlikesidir. Gerçekten, gündemde bulunan bir "ilginç noktaya" değinen toplumsal bilimci, hemen "popüler" olabiliyor. Kitle iletışim araçlannın spotları ve objektifleri bu ınsana dönüyor. Kimi çevrelenn büyük tak- dir ve övgülen yağarken, kimi çevrelerin düşük düzeyli sataşmalan başlıyor. Insan zayıf bir yaratktır. övgülerden başı dönebilir. 'Ben neymişim bel" gibisinden, temelsiz "hüsnü tevehhüm- lere" kapılabilir. Ama toplumsal bilimciye yönelen "sal- dınlar", ınsani olarak çok daha büyük tehlikeler içerebi- lir. Bu tür saldınlar, farklı düşünceterdeki insanlardan gel- diği zaman, bunu anlamak mümkündür. Adam çok fark- lı bir düşünce yapısı içindedır, çok farklı bir ınanç için- dedir. Elbette saldıracaktır. Ama kimi zaman, sanki benzer şeyleri savunuyor gi- bi görünen insanlann saldınlan gündeme gelebilir. Kimi zaman kıskançlıktan kaynaklanır, kimi zaman cehalet- ten kaynaklanır ve kimi zaman da başka bir takım he- saplann sonucunda ortaya çıkar. Işte toplumsal bilimci bu noktada, çok zor bir tercih- le karşı karşıyadır. Fikir aynlığı perdesinin ardına sığını- larak yaptlan sevryesız eleştırilere karşı ne yapacaktr. Ya- nıtlasa bir türlü, yanıtlamasa bir türlü... Aynı düzeye inerek yanrtlamak da kolay değildir. Hem alışkın olmadığı bir üslupla yazacaktır hem de onayla- madığı bir mantık silsilesı içinde. Aynca yazdıklannın anlaştlıp anlaşılamayacağından da emin değildir. Yapılan saldınlan yanıtsız bıraksa, "Nasıl da sustur- duk..." gibisinden ucuz yığitliklere muhatap olacağının endişesi içinde kalacaktır. Bazen de bu tür eleştiriler; za- ten, "şöhret olmak isteyen" ucuz ve küçük kalemlerden gelir. Bunlara yanıt vermek, kazdıklara tuzağa düşmek- ten başka bir sonuç getirmez. Kısaca söylemek gerekırse, "objektıflerin yöneldiği" toplumsal bilimci zor durumdadır. Aşağıya tükürse sa- kal, yukanya tükürse bıyık... Işte Bahri Savcı Hoca, bu türden toplumsal bilimcı- lerden biriydı. Türk toplumsal bilıminin olduğu kadar, Türk siyasal yasamının ve siyasal örgütlenmelerinin en az 40 yıldan beri içinde vetamgobeğındeydi. Ancak hiçbir za- man "ucuzlamadı". Kendine yönelen en ağır tahrik ve tecavüzler karşısında bile, bir bılim adamının ağırbaşlı- lığını ve bağışlayıcılığını korumasını bildi. Siyasetin ıçindeydı ve "te/aftı. Ama bu taraflıhğı, bi- limsel objektifliğinı gölgelemedı. Ülkesini seven her bi- lim adamı gibi, elbette "doğru" bıldiklerini yaşama ge- çirmeye çalışacaktı. Ya da en azından bu paralelde ça- balayanlara destek olacaktı. Ama bu "çabasını" ve "des- teğini", kimi siyasal amaçları doğrultusunda kullanma- dı. Dahadoğrusu siyasal amaçlan olmadı. Işlevıni ve he- defini doğru ve sağlıklı bir bıçimde saptamıştı. Bu yol- dan şaşmadı. Hedefi; insan haklanna saygılı bir hukuk devleti idi. Işlevi; bu yolda gerekli "malzemeyi sağlamak" ve bu yönde gayret gösteren sıyasetçilere "yol göstermek"ve "ışık tutmaktı". Ve doğrusu. aynı zamanda "öğretim ûyesi" srfatnı taşıyan bir toplumsal bilimci ve "hukuk ada- m/"nın, başka bir işlevının de olmaması gerekırdi. Bah- ri Savcı Hoca, bizim gençliğimızin "idollerinden" biriy- di. Hem yazdıklannı yutarcasına okur hem de siyasal ve toplumsal yaşamdaki mücadelesini yürekten destekle- yerek izlerdik. 1960 sonrasında; Türkiye'de hukuk dev- letini egemen kjlmak için girişılen mücadeiede, Bahri Sav- a'nın çok "mûstesna" bir yeri vardır. Bahn Hoca ve ar- kadaşlannı o günlerde frenleyemeyen egemen güç, in- tikamını 12 Mart sonrasında almak istedi. Düzmece bir- takım iddianamelerte mahkûm etmeye çalıştılar. Oyun tutmadı. "Parmakiıklar arkasında kalma" tehlikesinin, Bahri Hoca gibilerine vız geleceğini çabuk anladılar. Kı- sa bir sürede çıktı dışanya. Başka bazı "sahte kahra- manlaria" kanştınmışlardı Hoca'yı... Fakat aynı egemen güç, 12 Eylül sonrasında daha ağır bir saldınya geçti. Bu kez ekmeğıyie oynamak istediler ve emekliliğine birkaç gün kala, 1402 Sıkıyönetim Ya- sası hükümleri uyannca, görevine son verdıler. Gidinin küçük insanlan... O günlerde askerlerin karşısında bınbir takla atarken, bugün demokratlığı kimse- ye bırakmayan kımılerini gö- rünce, inanın midem buta- nıyor Nasıl bu kadar yüz- süz olabiliyorlar acaba? İn- sanlann unutkanlıklanna na- sıl bu kadar güvenebiliyor- lar?.. Bahri Savcı "Ankaralı" ıdi. Bizler, kendınden bir kuşak sonra gelen öğrencilennin "Istanbullu" olanlanyla, ara- sında beilı bir mesafe vardı. Fakat emeklıliğinı kazandık- tan sonra yerleştıği Istan- bul'da, bu mesafeyi de ken- di ortadan kaldırdı. Zaman zaman birlikte katıldığımız panel vb. türünden toplan- tılarda; bizlere, "meslekta- şı" olmanın sonsuz mutlulu- ğunu ve onurunu bağışladı. Ben şahsen Bahri Sava Ho- ca'dan çok şey öğrendim. Sadece yazdıklanndan ve konuştuklanndan değü, dav- ranışlanndan da bir şeyler öğrenmeye çabaladım. Inanç ve düşüncelenni, kar- şısındakı "muanzlannın" dü- zeysizliğine inmeden anlata- bilme konusunda; siyasetin tam göbeğinde olmakla bir- likte "siyasal ikbal bekleme- me" konusunda; gençlere yolgösterirken, "tahammül- lü" ve "ödünsüz" olmanın çareleri konusunda, büyük katkılan oldu. Ama bu zor işleri ne derecede başarabi- liriz bilmiyorum. Bahri Hoca, "büyük" ho- calar kuşağının son temsil- cilerinden binydi. Bizler feyz aldığımız" bu değerli insan- lann boşluklannı doldurmak- tan çok uzaklardayız. Ama öyle umuyorum ki; Bahn Ho- ca ve Bahri Hoca gibiler, biz- den sonraki kuşaklan da ay- dınlatmaya devam edecek- ler. Not: Bu yazı İstanbul Ba- rosu'nun yayın organı "Ba- ro Gündemi" için kaleme alınmıştı. Fakat Bahri Hoca hakkın- daki görüşlenmı sizlerle de paylaşmak ıstedım. Buna izin ver3n "Saro Gündemi" yönetıcilerine teşekkür edıyorum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle