25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17EKİM1997CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER •• Universitede 'Yabancı' Denetimi... Prof. Dr. FERHAN YİbREKlAÎTb MtmariıkFakultes, Y ÖK, unıversıtelenn bı- tadoğu" sandıklan Türkıye'de kış oldu- lımsel açıdan denetlen- mesı gerektığını duşu- nerek harekete geçmış bulunmaktadır Bızde, bıze gore artık değen- nı yıtırmış "bilimsel" sozcüğu yenne "entetektüeT sozcuğunu koyarak bu gı- nşımı desteklemek ısterdık <\ncak YÖK'un Türk universıtelerini değer- lendırmek ıçın bır Ingılız kurumunu ki- ralamış olması bızı bu destekten alıkoy- maktadır Modern Turk unıversıtelen geçen yetmış yıla >akın sure sonunda bugun üçuncu kuşak (nesıl) oğretım üyelen ıle çalışmaktadır Uç kuşak geçtığı halde ünıversıtelenmızın kendı kendını de- netleme duzeyme ulaşamamış oldugu, bu yabancı denetimine sığuuna ıle ılcn surülmuş olmaktadır Ancak bu dogru olamaz Bu, unıversıtelenmızde hıç "beyin" olmadığınm ılen sürulmesıdır kı, kabul edılemez tnsan bevnımn en onemlı ozelhğı, onun kendını ızleme yeteneğıdır Aynca üç kuşak sonra ken- dı sorunlanmn ayırdına varamadığını ılen surmek ne ınsan onuru ne de ulu- sal onur ıle bağdaşır Turk ünıversıtele- nnde beynını kullanma kışısel \e ulu- sal onurunu koruma kapasıtesıne fazla- sıyla sahıp pek çok kışı vardır Ancak bunlann azinlıkta olduğu bır gerçektır Yıne de 35 yıllık deneyımımızden son- ra unıversıtelenmıze koyduğumuz asıl tanı, yonetme meraklısı olanlanmızda bu nıtelıklenn genellıkle eksık olduğu- dur Turkûnıversıtelennı denetlemeye so- yunan Ingılız "oryentalist" bakışı once kendı Bntısh Councıl'ıne onlann "Or- ğunu, dolayısıyla kışlık gıysının Turkı- ye de normal bır şey olduğunu oğrete- rek, onlardan burs alarak tngıltere'ye gıden Türk oğrencılere, kışlık gıyım ıçın ek ödeme yapmaktan kurtarmayı akıl edebılmesı gerekır (YÖK de önce Ortadoğu Teknık Unıversıtesı'mn bu oryentalıst adını değıştırmelıdır) Şımdı YOK aracılığıyla bıze de uy- gulanmak ıstenen bu denetrm mekanız- ması-ecaba tngıltere'de nereden çıktı9 Belkı de Ingılız fırmalan globalleşır- ken hızla uçûncü dûnyalaşan, yanı ken- dı ulkesınde kolonı halkına donuşen - yoksullaşan Ingılız halkının artık ünı- versıtelerde okuyacak maddı gucü kal- maması nedenıyle- boşalan unıversıte- lennı kapatmak, devletı eğıtım gıbı en kutsal görevınden kurtarmak (') ıçın bır aracı olarak ortaya çıkmıştır Bızde du- rumun tam tersı olduğunu, yanı ünıver- sıtelenmızın onune okumak ısteyen yüz bınlenn yığıldığını unularak aynı mode- lı benımsememızın nedenlennı açıkla- mak gerekır Türkıye'de unıversıte sorunu, bızce aydın'lık (entelektuellık) sorunudur Ancak aydın kışı, kıtap okuyan, tıyat- roya gıden, akşamlan bara uğrayan de- mek değıldır Aydın kışı, yaşamı merak- Ia ızleyen kışıdır Aydın kışı kendı so- runlannı ancak kendısının gorüp yıne ancak kendısının çözmesı gerektığını bılen kışıdır Aydın, yaşamın erdem savaşımı oldu- ğunu ve özdenetımın en önemlı yargı- lama aracı olduğunu bılen kışıdır Ay- dın, bılmedığını bılen, var olanla yetın- meyıp yenı bılgıyı arayan kışıdır Aydın, genel kabul görmüş görüşlere karşı ara- yiş içinde olan ve azınlık göruşlennın oluşturduğu eleştırel genlırrun, toplum- lann gelışmesındekı başlıca etken ol- duğunu bılen kışıdır Aydın, aklını kul- lanabılen kışıdır Aydın. toplumsal ul- külen (ıdeallen) olan kışıdır, bır ayağı holdıngde olan gızlı part-tıme'cı opor- tunıst değıldır Aydın olmak ahlak (etık) sahıbı ol- maktır Unıversıtelenmızın,herşeyıbıl- dığını sanan ve bıldığını "yöneticilik" aracılığıyla dayatmaya ya da "danış- manhk" aracılığıyla satmaya meraklı "sofi"lere değıl Sokrat'lara gereksmımı vardır Bızde unıversıteler, günumuzde bız- ce bilim uretme değıl, once gerçek bi- lim adamı uretme çabasında olmalıdır Yanı once kadrolannı aydın kışılerden oluşturmahdır Kadrolar, "önemli" sa- nılan %4 arkadaş"lardan değıl "değerli" kışılerden oluşmahdır bnıversıtelen- mız aynca öğrencılennı de, meslek ada- mı olmaktan önce bırer aydın kışılık yapmak zorundadır Unvan alma ama- cıyla bılım dıye ûretılenlen ızlerken boyle olduğu görüluyordu Bu son yabancıya denetfctme olayın- dan sonra bunun böyle olduğu ıyıce an- laşılmıştır Bu aşamada olan bır ulkede sayısal yayın değerlendinne kesınlıkle yanlış sonuç verecektır Atakoy'un en büyük konutlannı bırer odalı üç hane- ye bolerek Türkıye'nm konut sorununa çözüm uretme savı yabancı dergıde ya- yımlansa mı Turkıye ıçın ıyıdır, yayım- lanmasamı9 Bu tur bilimsel (') çalışma- lan yayımlatacak yabancı yayın bulmak çok kolaydır Bilimsel sözcuğunü kul- lanmamamızın bır nedenı de, bılımın tıcaretının, hem de yeryuzu çapında ya- pıldığını gorüyor olmamızdır "Yabuz Doğu İçinGeçertiDipkuna" kavramı bır "Bad" buluşudur Belkı "Yalnız Doğu fçin GeçerüYayın" kavramı da vardır v e belkı de "Yalnız Doğu Içın Geçerh De- netim" kavramı da voldadır Bız ozerk universıte kanunu 1750'> ı de yaşavarak görduğumuz ıçın dıyoruz kı, sorun aydın ahlakı sorunudur, obur herşey kılıf olarak kullanılmaktadır Bu açıdan gelışmemış kurumlarda -unıver- sıte dahı olsalar- ıç demokrasının olum- lu sonuç vereceğı duşuncesı bızce ha- yaldır Çan eğnsı butün gucü ıle çalış- makta, seçımlen "ortalama" kazan- makta, sonuçta gızlı part-tıme'cılar, ço- ğunluktakı gızlı-part tıme'cılann ovla- n ıle yonetıme gelebılmektedırier Şım- dıye kadar kendılennı YOK karşıtı ola- rak lanse edenlenn tngılızın yapacağı denetlemenın raportorluğunu -unvan- lanna bakmadan- gule ovnaya ustlen- melen, sorunun ne sorunu olduğunu bır kez daha göstermektedır Ataturkçu geçınenlenn onun en onemlı ozellığının her turlu olumsuz koşul altında dahı kendı sorununu ken- dısının çozmesı olduğunu bılmemelen de unıversıtelenmızdekı sorunun ne ol- duğunu gosteren bır başka örnek ol- maktadır ITÜ Mimarük Fakültesi Mimarfak Bolumu oğretım uyeteri YOK'un Turk üniversıtelennı Ingilizlere denetietme çalışmasının pilot oiarak seçtiğı bolum- lerden bırinin mensuplan olarak Ingı- liz denetçınin sorulannı vanıdamak uze- re yanlı çağn alrruşlardır Bu çağnnın bır başka uzucu yanı da, sorgulamanın Ingılızce olacağının belırnunesidir. Tur- kıye acaba Ingılız L luslar Topluluğu'na girmiş de haberimiz mi obnamıştır? Bu yabancı denetımının arkasında uluslararası akreditasyonamacıvatıyor- sa, mımarlık açısından durum daha da uzucu olmaktadır tngıltere'detekbaşa- nlı mımarlık okulu olan Archıtectural Assocıatıon'ın, RIBA'nın akredıtasyon denetımnıe karşı ozellıkle kurulduğunu yonetıcılenmız nıye bılmemektedırler9 Yonetıcılenmız, mımarlıkta katı müfre- dat dönemının çoktan bıttığını, bına ta- sarlama sorununun Neufert'e (*) sığan "kullanışü-sağlam-güzer uçlusunun çok otesıne geçtıgını bılmıyorlarsa ne- >ı denetlıyorlar9 Mımarlık eğıtımınde oğretmen-oğrencı aynmının kalmadı- ğını, artık onemlı olanın canlı bır aydın- laraozgu ortam yaratmak olduğunu bıl- meyenler yazı (makale) sayarak nereye varacaklardır9 Guçlü bır olasılık ola- rak, bazı denetlenenlenn yayınlannın, denetleyenlenn yayınlanndan çok ol- ması durumunda ne olacaktır9 Gızlı part-tıme cılar, doner sermayede bır mıktar gostenp açıktan unvan satanlar varsa bunlar ne olacaktır0 Kendı çocu- ğu ıçın aradığı bınncı nıtelığı (kalıteyı) kendısıne guvenen oğrencılenne verme çabası jjostermeyenler varsa ne olacak- tır9 YOK'un 25 oğrencıye bır oğretım uyesını yeterlı gorduğu ozel unıversıte- ler ne olacaktır9 Mımarlık eğıtımınde tahtadan anlatılan ya da stüdyoda oğ- rencıye "tashflT yaparak venlen dersın artık zararlı olduğunu, bır uluslararası vvorkshoptakı on günlük çalışmasının asıl yaran sağladığını ancak Batılılar söyledığınde mı gorecekJer9 Ya Batılı- lar da bılmıyorsa ne olacak9 Kendi sorununu başkasına bulduran ve çozdüren zıhnı\etten ülkeye ve tophı- ma ne yarar gelebilır ki? Bunun sonu- cu, ancak ulkenın ve toplumun kokmyal- leşmesi olmaz mi? (*) Neufert adnla bılınen -pek çoğuna gore- temel mımarlık bılgısı htabı Ödemede Gecikmeye Aşın Faiz... C E L A L \JLi\jtjrihtanbulBarosu Avukatlanndan E konomık ve sosyal dengeyı uzun sü- redır sarsan, sıyasal ıktıdarlar tarafin- dan hukümet programlannda ındın- leceğı soz venlen, fakat her defasın- da azgınlaşarak yukselen bır enflas- yon gerçeğını yaşamaktayız Enflas- yonun, çalışanlar ve yoksul halk kesımı uzennde- kı olumsuz etkısının yadsınamaz onemı yanında bırdeparaborçlanndakı yıkıcı etkılennden sozet- mek zorundayız Yıllıkenflasyonunvuzde 100'ler- de seyrettığı donemlerde odemede gecıkılen para borçlannda yılhk yasal faizin yuzde 30 tutulması- nmyarattığıhaksızlığı, adaletsızhğı, kım yadsıya- bılır^ Devlet, 6183 sayılı Kamu Alacaklannın Tahslli Yasasf nın 51 maddesını sık sık değıştırerek ver- gı borçlanndakı gecıkmeler ıçın aylık yuzde 15'e kadar faız tahakkuk ettınyor Hem de yasaya kov - duğu, "her ay için ayn ayn" hukmu ıle, her ay ış- leyen faıze ıkıncı ay yenıden faız ışletıyor Buna benzerhukumler, öburkamu kuruluşlan ıçın de ge- çerlı ISKJ, Aktaş, TEK, Turk Telekom abonelen- ne vergı gecıkmesıne benzer bır faız uygulaması- nı surdurmekteler Vatandaşın vatandaştan vatandaşm devletten alacağma >iızde 30 devletın ve obür kamu kuru- luşlannm vatandaştan alacağına yuzde 180 (heray ıçın ayn ayn kuralı ıle vuzde 200 u buluyor) faız uygulayan bu- devletın, hukuk dev letı ya da sosy al devlet olduğundan soz edebılır mısınız 9 Aylık yuzde 15 faızın bır zamanlartefecifaizi ol- duğunu unutanın öncedevlet olması affedılemez bır aymazlıkür Tefecı faızı almak, yasalara, orf ve âdete ve de hukukun temel ılkelenne aykın ıken, bunu devletın yapması, hem de kamu erkını kul- lanması hoş görülemez Devletın vergı borçlan ıçın aldığı her ay ıçın yuzde 15 faız, bır yasa uy- gulandığı ıçın belkı yasal'dır, ama hukuk'sal değıl- dır Bu yasallık bıçımseldır Devletın kendı alacağmı enflasyondan koruma- ya kalkarken bencıl davranması ve hatta koruma- nın otesınde tefecı faızı ıle katmerh kazanç sağla- ması yasal olamaz Örfve âdet kurallan, hukukun temel ilkeleri ve hatta shal haklar çığnenmış olur "Faize faiz yasagı n nı (îkardığı yasalarla delen yo- netım, aynı zamanda faızın anaparayı geçemeye- ceğı kuralını da çığnemektedır "Kamu (amme) alacaklannda, gecikme zammı diye anılan temer- rut fiuzkri, Haane'nın alacaklannı zamanmda tah- sü edip banka hesaplanna vadeü yanrsa kü kaza- nabüeceğı faiz geüruıL." (1) elde etmek, bu bıçım- deenflasyonuntorpusundenkurtulmak "Vergiy'ü- kumlulennin Hazine alacağmı körüve kullanma- malaruu ve ilaveten^. Tkaret Yasası 57-10'a daya- h haksız rekabetin de onlenmesı maksadıvla" (2) çıkardığı bu yasalarla eşıtlığı zedelemekte ve bır tüccardan bekledığı basireti kendısı gostermemek- tedır Yenı hukumetın odemede gecikme halınde uy- gulanacak, yasal faizi yuzde 30'dan yuzde 50'yeçı- kardığı ve bu uygulamanın 1998 yıh başından ıtı- baren geçerlı olacağı bılınmektedır Enflasvon yuksek seyrettığı surece >asal faızın aynlıldar ve eşıtsızlıkler yaratmayacak bır duzeyde tutulması gerekır Devlet alacaklannda yuksek faız, yurttaş alacaklannda düşük faız ikileminden vazgeçmek hukuk devletının olmazsa olmaz koşullanndan bı- ndır (Devlet kuruluşlan kamulaştırmalarda el at- ma tanhınden ıtıbaren yuzde 30 yasal faız vermek- tedırler Yasal faız yuzde 30 olduğu ıçın mahkeme- ler de "bedel arünmı davalannda" aynı oranda fa- ıze hukmetmektedırler) Devletın butun kurumlannda vatandaştan alma- yı sürdurduğû aylık yuzde 15 faız uygulamasından ıvedı olarak vazgeçılmelıdır Borçta dırenmeye (te- merrude) duşen kesım, ozellıkle yoksul ve dar ge- lırh kesımdır Dargelırlı vatandaşlanmızın sırtın- dan tefeci faiz alarak varlığını surdurmek devlete yakışmaz Bu arada Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nin 13.0Z1997 gun ve E. 95W58, K. 97/810 sayılı ka- ranmnyıllardırBorçlarKanunu'nun 105 madde- sı kapsamındakı yorumlamayı olumlu bır bıçımde değıştırdığını soylemek sevınç vencı Borçlar Ka- nunu 105, borcunu zamanında ödemeyen kusurlu borçluya alacaklının faızle karşılanmay an zararla- nnı gıdenneyı duzenleyen bır yasa maddesıdır Bugune değın uygulamada yargıtay ancak zarann kanıtlanması halınde kusurlu borçlunun bu zara- n gıdereceğını kabul eden Yargıtay normal faızle karşılanmayan alacaklar ıçın fiili karineden soz ederek aynca zarann ıspatına gerek duyulmaması gerektığı yolunda bır karar vermıştır Bunun sonu- cu olarak mahkemelenn takdır ettığı yasal faız, eğer bir Idmsenin alacağuu karşdamıyorsa vede ge- cikme borçlunun kusunından doğmuşsa bu v atan- daşlanmız genel hukuk mahkemelennde açacak- lan bır dava ıle munzam (aşkın) zararlannın gıde- nlmesını ısteyebıleceklerdır Gecikme,başkacabır zarara neden olmamışsa salt enflasvon oranında ek faiz talep edılebıkcektir. IştebıryandaBakanlarKurulu nun 1998 yılı ba- şından ıtıbaren uvgulanacağını soyledığı gecikme faızlen ıçın yasal yuzde 50 faız, obur yanda Yar- gıtay'ın BK 105 maddesı kapsamındakı venı yo- rumu enflasyonıst gıdışın zorlaması sonucu van- lan geçıcı rahatlamalardır Toplumu ve sosyal den- geyı bıraz rahatlatacak olan bu kararlartrt yanında koklü değışımler de gerekmektedır Hukuk devle- tı ve çağdaş olmak ıstıyorsak beklemeden kamu alacaklan ıçın uygulanan yuzde 15 aylık faızı yuz- de 7, ya da en çok yuzde 8'lere çekrnek zorunda- yız Enflasyon oranı kadar faız, sosyal dengenın, eşıtlıgın gereğıdır Fazlası ve an haksızhk, adalet- sızlık eşıtsızhk "Somut olayda hukuk kuraüanna dayanarak vardığınızı sandığınız sonuç ya da çozum, akıl ve mantığa, hakkanivete, gereksinmelere. boy lece hu- kuka güveninize ters duşuyorsa hukuktan değü, kendı hukukçuluğunuzdan kuşku duymalısınız.'" (3) (1) (2) Prof Dr Hayrı Domamç (5) Ord Prof Dr Schwarz Henkel Şımdi Persi1,3 ay boyunca gelınnın bır kısmını Turkıye Egttım Gonuliulen Vakfı'na aktarıyor. Sız de aldığınız her Persıl ıle eğitıme katkıda bulunacaksınız. Persıl, tıiketıcısıyle el ele, eğıtıme katkıda bulunmaktan büyuk mutluluk duymakta. Çünku beyaz bır gelecek ıpn egıfim, bürtJn (ocuklann hakki! Bü KAMPANYAYA PERSİLLE SİZ DE KATILIN! PENCERE Şeriatçımn Parmağı Acır mı?.. Refah Partısı nın Anayasa Mahkemesı'ndekı davası uç noktada tartışılıyor 1) Demokrası açısından 2) Yururiuktekı yasalanmız açısından < 3) Sıyasal açıdan • 1) Kımılen dıyorlar kı ) "Demokrasılerde partı kapatılmaz " Federal Almanya Anayasası'nın 21 'ıncı mad- de 2'ncı fıkrası yazıyor "Programları veya üyelennın tutum ve davra-' nışlan dolayısıyla ( ) anayasa düzenıne halel getırmek veya Almanya Federal Cumhunyetınır) varlığını tehlıkeye sokmak veya ortadan kaldır- mak eğılımınde olan partıler anayasaya aykın- dır Bunlann anayasaya aykmlıklan hakkında ka- rar vermekyetkısı Anayasa Mahkemesı'ne aıt- tır" Alman Anayasası açık seçıktır, "partı üyelen^ nın tutum ve davranışlan" kapatma karan ıçın yetıyor Avrupa'nın gobegındekı hukuk boyle • 2) Yururluktekı yasalar açısından Refah Partı- sı'nın durumu ne9 82 Anayasası Madde 68, fıkra 4 j "Sıyası partılenn ( ) eylemlen ( ) demokra-i tık ve laık cumhunyet ılkelenne aykın olamaz " Olursa ne olur'' Yargıtay Başsavcısı dava açar, anayasanın 69'uncu maddesı yazıyor "Bır sıyası partının 68'ıncı maddenın 4'ûncü fıkrası hukumlenne aykın 'eylemlen'nden ötürü temellı kapatılmasına, ancak onun bu nıtelıkte- kı fııllerın ışlendığı bır odak halıne geldığının Anayasa Mahkemesı'nce tespıt edılmesı halın- de karar venlır" > Ikı Refahlı Beledıye Başkanı (bın Kaysen Bü-> yukşehır Beledıye Başkanı Şukru Karatepe» ıkıncısı Sincan Beledıye Başkanı Bekir Yıldız) la- ıklığe aykın tutumları nedenıyle bırbırı ardından yargılanıp ceza mahkemelennde hukum gıydı- ler Bunlara eklenecek daha bır dızı Refahçı'nın eylemlen var RP Genel Başkanı Erbakan'ın davranışlan ve sozlerı meydanda Turkıye bır 'kanun devletı' ıse Refah kapatıl- maktan kurtulamaz • 3) Sıyasal açıdan Refah'ın kapatılması yarar- lı mı olur, sakıncalı mP Bu soru da tartışılıyor Çunku Refah kapatılırsa kurulacak yenı part hazırmış, oylann yuzde 20'sını alan bır partı ka- patılamazmış, sıyasal sakıncaları doğaımış... ı a) Hukuk devletı başka ı b) kanun devletı başka c) Sıyaset başka Eğer bır yasa maddesı, sıyasal sakıncalar do- 1 ğuracak dıye uygulanmazsa, bu ışın yapıldtğı üM •kede 'kanun devletı' yok demektır m • -^ Dıyorlar kr "Refah Partısı'nın kapatılmasını askerter /sft- yor, sıvıller ajet oluyoriar" Ertuğrul Özkök, Humyet'tekı koşesınde dun yazdı Başsavcı Vural Savaş'ın açıkladığı gıbı Refah'a uygulanacak 68 ve 69'uncu maddeler- dekı ılgılı fıkralar askerienn urunu değıl, sıvıllenn 1995'te yaptıklan anayasa değışıklığıyle duzen- lendı . Refah'ın ışı zor "Şenatın kestığı parmak acımaz" derier; Cum- hurıyet yasaları uygulanırsa şeriatçımn parmağı acır mı? İSTANBUL 1. ŞULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1997/220 Vası Hastalıği sebebıyle Zıynetı Yenısey mahkeme- mızce 17 9 1997 tanhınde 1997 220 esas 1997'346 karar sayılı ılamı ıle vesayet altına alınmış olup, ken- dısıne Ismaıl Hakkı Tan ve Nurdan Yenısey vası ta- yın edılmıştır tlanolunur 30 9 1997 Basm 43954 Cumhuriyet Kitap Kulübü'nden SONBAHAR KİTAP ŞENLİĞİPazartesı hanç hergun saat 10 00-19 00 Değişik İndirimler Ucuz Fiyatlar Taksim Sergı Salonumuza gelin indirim için ayırdığımız bölümden kıtaplarınızı seçin Adres Istıklal Cad (Aksanat karşısı) Taksım-istanbul Tel 252 38 81/82
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle