Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5OCAK1997PAZAR HABERLER Cazeteci Metin Cöktepenin failleri yargı önüne çıkarılmadı Katfller lıâlâ aramızdaHLL^\TOPCL Evrensel gazetesı muhabın Metin Göktepe'nin gözaltında dövülerek öldürii mesinin üzerinden bir yıl geçmesine karşın failleri hâlâ yargı önüne ;ıkanlmadı. Istanbul'da görülrresine karar verilen. ancak güvenhk nedeniyle Aydın'a nakled len dava. son olarak Afyon'a gönderildi. İkinci oturumu 5 şubatta Afyon'ia görülecek davada yargılanan polislerin ifadeleri de henüz alınmadı. Evrensel aazetesi muhabiri Metin Göktepe. 8 Ocak I995'te Üsküdar E Tipi Cezaevi'nde meydana gelen qla>larda yaşamını yitiren Orhan Özen ile Rıza Boybaş'ın cenaze törenlerini izlediği sırada poüsler tarafından gözaltına alındı. Cenaze1 lörenine katılan \e gözaltına alınan diğer insanlann götürüldüğü Eyüp Kapalı Spor Salonu'na konulan Göktepe. ısrarla ''Gazeteci" olduğunu belirtmesine karşın polisler tarafından feci bir şekilde dövüldü. Fenalaştığı halde hastaneye kaldınlmadığı ve burada yaşamını yitirdiği görgü tanıklarının ve polislerin sorgulamalarıyla da kesinlik kazanan Göktepe'nin cesedi daha sonra Eyüp'teki kapalı spor salonu yakınlannda bulundu. Olay lardan sonra açıklama yapan Eyüp Cumhunyet Savcısı Erol Canözkan, Göktepe'nin serbest bırakıldıktan sonra gittiğı çay bahçesinde yaşamını yitirdiğini söyledi. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar ise Göktepe'nin gözaltına alınan kişılerin isimierinin yazıldıgı lıstede olmadığını ifade etti. Ancak daha sonra Metin Göktepe'nin gözaltındayken öldüğünü kabul etti. İçişleri Bakanlığı müfettişlerince yapılan soruşturma sonucu. Metin Göktepe'nin polisler tarafından dövülerek öldürüldüğü bıldirildi. Müfettişlerin hazırladığı rapor. polisler hakkında lüzum-u muhakeme (yargılamanın gereklıliğı ı karannın verilmesi için il idare kuruluna gönderildi. İl idare kurulunun lüzum-u muhakeme karannı vermesinin ardından Danıştay 2. Dairesi'nce, Göktepe'nin öJdürülmesinden sorumlu gösterilen polislerin amirleri hakkında İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Ancak 15 temmuzda yapılmasına karar verilen duruşma, dosyanın güvenlik nedeniyle Aydın'a nakledilmesi nedeniyle yapılamadı. Dosyanın Aydın'a nakledilmesi. Göktepe aılesi, avukatları \e kitle örgütlerince tepkiyle karşılandı. Avukatları. davanın kamuoyunun gündemınden düşürülmeye çalışıldığını ileri sürerken Göktepe'nm annesi Fadime Göktepe. "Oğlum İstanbul'da öldürüidii. polisler de İstanbul'da >argılansın" isteminde bulundu. Danıştay 2. Dairesi'nin onama karanna göre davada emniyet amiri Sevdi Baftal Köse ıle Şuayip Mutluer. Saffet Hızarcı, Fedai Korkmaz, Murat Polat Burhan Koç, İlhan Sanoğlu, Selçuk Bayraktaroğlu, • Göktepe dava dosyası İstanbul. Aydın, Ankara'da Yargıtay ve spor salonlan arasında gidip geliyor. Göktepe'nin ölümünün üzerinden bir yıl geçti, ama failleri hâlâ yargı önüne çıkanlmadı. Anne Fadime Göktepe bir yılın ardından hâlâ öfkeli. hâlâ kararlı... Metin Kuşat. Tuncay Uzun ve Fikret kayacanlar'ın TCY'nin 452 1 ve 463. maddelerını içeren "kastı aşmak suretiy le adam öldiirme / faili belli olmayacak şekilde adam öldiirme" suçlarından 5 ytldan 15 yıla kadar ağır hapıs cezasına çarptırılması istenıyor. İdıiiananıede Göktepe'nın gözaltına alınması enırini \eren Çevik Kuvvet Şııbe Müdürlüğü amirlerinden Mehmet İşbitirene de "göre\i kötüye kullanma" suçundan TCY'nın 228. maddesıne göre 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası \erilmesi gerekıiğı belirtiliyor. Ümraniyc Cczae\ı'ndeki olaylar sirasında ölen Rıza Boybaş ve Orhan Özen'in cenaze törenleri öncesinde gözaltına alınarak Eyüp Kapalı Spor Salonu'nda tutulanlan cop. teknıe ve sopayla dö\düklerı. kötü muamele ettiklerı öne sürülen Eyüp İlçe Emniyet Müdürlüğü Çe% ik Kuvveti'nde görevlı polisler Mehmet Akköse. Ali Dağtekin, Fazlı Şen, Şadık Orhan, Yusuf kulmaç, Şenol Öztürk. Önder Oruç, Yalçın Aydeniz, Ergün Akbalık, İbrahim Özçeİik. Şükrü Keskin. Banş Aktaş. İbrahim Kılınç. İsmail Akgül, Yiicel Karamı/rak. Doğan L'sliin. Alpa> Torun. Ahmet Başkurt. Yolkan Katar. Erkan Yakınlar, Mehmet Yavuz. Erkan Öz, N. Atilla Güngör, Salih Sırh. Osman Dağtı, Nedim Yılmaz. Taner Ö/dil, İsmail Güneysu. Mehmet Ayhan. Mustafa Duru ve Coşkun Öztürk ile emniyet ilçe bürosundaki görevli polislerden Recep Adıgûzel'ın de TCY'nın 254. maddesi uyannca "görevi kötüye kullanmak" suçundan cezalandırılmalan öngörülüyor. Eyüp Kapalı Spor Salonu'nda göre\li emniyet amıri Korkmaz Karaşıhogiu ile olay lan görüntülemek ısteycn at\ muhabıri Mustafa Erdoğan \e kameranıan Tunca> Alpı'yı darp eden komiser yardımcısı Memduh l'\sal hakkında da "görevi kötü>e kullanmak* suçundan 3 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ısteniliyor. Il idare kurulunca haklannda "görevi kötüye kullanmak" gerekçesıyle lüzum-u muhakeme karan verilen polıs memurları Emin Aksoy ve Mustafa Bayrak da aynı suçtan yargılanacaklar. 18 ekimde Ay dın Ağır Ceza Mahkemesi'nde göriilen davaya. aralannda Metin Göktepeyi öldürdügü öne sürülen 11 kişinin de bulunduğu 48 polisten hiçbiri katılmadı. Davayı. Göktepe'nin meslektaşları. demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcileri izlediler. Mahkeme heyeti. kalabalrk olması nedenıyle izdiham yaşanan duruşmanın Aydın Atatürk Kapalı Spor Salonu'nda görülmesine karar verdı. Öğleden sonra Göktepe'nin öldürüldüğü kapalı spor salonu benzeri salonda yapılan duruşmaya Göktepe'nin annesi. ablalan. ağabeylerınden oluşan 13 ki^i müdahıl olarak katıldı. Savcı tyevzat Turgut. başkan Turgut V ıldınm ıle üyeler İdris Bilgin \e Çetin Şahin'den oluşan mahkeme heveti, önce Göktepe ailesini dinledi. Sanık avukatları arasında çeşitli davalardan suçlanan polislerin savunmasıyla ünlenen Necdet Küçüktaşkıner'in bulunması dikkat çekti. Duruşmada 3 I 7 müdahil avukattan 59'u hazır bulundu. Duruşmada söz alan Göktepe'nın annesi Fadime Göktepe. davanın Aydın'a alınmasına tepki göstererek " Failleri neden elini kolunu sallayarak geziyor. Neden açığa alınmadılar" dıye sordu. Göktepe ailesinden >onra, olay günü görev vapan gazeteciler ile avukatlar tanık olarak dınlendi. Tanıklar. Metin Göktepe'nin polisler larafından gözaltına alındığını vurguladılar. Müdahil avukatlar. sanıkların tutuklanmalannı istcdıler. Duruşma sonunda mahkeme heyeti. müdahil avukatlann sanıkların tutuklanmaları istemıni reddetti. Mahkeme aynca. polislerin halen görev yerlerinde olup olmadığının. görevden alınıp alınmadıklannın, başka yerlere tavinlerinin sorulmasını kararlaştırarak davavı 29 kasıma erteledi. Ancak Aydın Cumhunyet Başsavcısı, kısa bir süre sonra Yargıtav a bir yazı göndererek davavı izlemeve gelenlenn duruşmada izdiham varatarak ortamı provoke ertiklerini öne sürdü. Avdın Adliyesi çevresinde çok sayıda okul bulunduğuna dikkat çekilen yazıda. davanın burada görülmesi durumunda davaya katılanlann gösteri vapabilecekleri, ışyerlerine ve okulİara zarar verebilecekleri bildirildi. Aydın Cumhunyet Başsavcısf nın isteği üzerine Yargıtav 10. Ceza Daıresı. Göktepe dosyasını bu kez de Gazi olaylanna neden olduklan öne sürülenlerın de yargılandığı Afyon'a gönderdi. Afyon'a alınan davanın dosyası postada kaldığı ıçin 29 ka^ımda yapılnıası gereken duruşma ertelendi. İstanbul. Aydın'ı dolaştıktan sonra Afyon'a nakledilen davanın 5 şubatta burada görülmesi beklenivor. Sanıkpolislerin davatarıüildolaşıyor Metin Göktepe, Gazi ve simitçi Bayram Duran'm dava dosyalan İstanbul, Aydm, Ankara Yargıtay, Denizli, Trabzon, Rize ve spor salonlan arasında mekik dokuyor Haber Merkezi - Ev rensel gazetesi muhabıri Metin Göktepe'nin sanıklannın yargılandığı dava gibi Gazi Mahallesi'nde 18 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan polislerle. bir gaspçıya benzerliği nedeniyle gözaltına alınan ve götürüldüğü karakolda yaşamını yitiren simitçi Bayranı Duran'ın ölümüne neden olan polislerin yargılandığı dava dosyalan da il il dolaşıyor. Özellikle güvenlik güçlerinin yargılandığı dava dosyalanmn güvenlik nedeniyle başka illere gönderilmesi. bunlann " kamuoyunun gündeminden düşürülrneve çalışılması" şeklinde yorumlanıyor. Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe'nin gözaltında dövülerek ölümüne neden olan 11 kişinin de aralannda bulunduğu 48 polisin yargılandığı dava dosyası. istanbul. A>dın'dan sonra Afyon'a nakledildi. Gazi Mahallesi'nde 12 Mart 1995 tarihinde 18 kişinin yaşamını yitirdiği olaylarla ilgili olarak 20 polis hakkında açılan dava dosyası da Göktepe gibi il il dolaşıyor. Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığf nca başlatılan soruşturmalar sonunda 20 polisin yargılanmasına karar verilmişti. Başsavcılık güvenlik gerekçesiyle davanın başka bir yerde görülmesini istedi. Yargıtav 10. Ceza Dairesi dos>a>ı inceleyerek. davanın Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesine karar verdi. Ancak dosyanın Rize Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilebileceği bildirildi Bir buçuk vıl önce bir gaspçıva benzediği için eözaltına alınan ve Gazi Mahallesi Karakolu'nda yaşamını vıtiren simitçi Bayram Duran'ın dava dosyasının durumu da diğer iki davadan farklı değil. Duranın karakolda ölümünün hemen sonrasında Gazıosmanpaşa Savcılığı. Bayram"ın "eceli>le öldüğünü" belirtti. Işkence yapmakla suçlanan polisler hakkında da takıpsizlik kararı verildi. Duran'ın avukatının itırazı sonucu Beyoğlu 2. Ağır Ceza Mahkemesı. Duran'a işkence yapıldığına ıli^kin delillerin olduğunu v urgulayarak. görevli polis memurları hakkında "'işkence ile ölüme sebebiyet \ermekten" dava açılması istemi ile dosyayı Eyüp'e gönderdi. Eyüp l. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan dava. güvenlik nedeniyle Denizli Ağır Ceza Mahkemesi'ne nakledildi. Denizli Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir yıldır süren davada somut hiçbir gelışme yaşanmadı. Bu davada da sanık polislenn ifadeleri alınamadı. Anne Fadime Cöktepe Metin unutulmadı ama... • "Ne uslanınz ne dururuz" diyor Fadime Göktepe. "Ne yapsalar bizden kurtulamazlar." Gözleri hep. evde Metin için hazırladıklan köşeye dalıp gidiyor. MİKRO ECETEMELKUR.\N Ayakkabılarınkapıönündeçıkarıldığı.hertür- den derdin sobanın etrafında karşılandığı. radyo- nun ve telev ızyonların dantellerle örtüldüğü. Sa- atlı Maarif Takvimi'nin ağır ağır azaldığı. soba- nın boâuk harıltısıy la ısınan namuslu ve küçük bir ev bu. lçınden geçen her şeyi. ölümü bile ılıtabi- lecek sıcaklıku. Camlı vitrinde her alçakgönül- lü evın zengınlıği yaldızlı fincan takımları. kes- me çay bardaklan. danteller. kanavıçeler. Bütün buorta halli eşy acıklann arasında Metin'ın fotoğ- rafları. gerek gülerken gerek ölümden habersiz. Camlı dolabın tam karşısında Metin'ın köşesı. "Bu >ürek susmavacak" atlşi. kehribar tespih. el örgüsü patikler. oyalı yemenıler. heybeler. gelen onur ödülleri... Yaşam. ölümü yener; sevgiyle. Gazeteci Metin Göktepe'nın işkenceyie öldü- rülmesinin üzennden bir yıl geçti. Cocukların oyun oynadığı duvarın üzennden düşüp öldüğü- nü. sandalyeden düşüp can verdiğinı söyleyıver- dıklerinin üzerinden. tam bir y ıl. Annesi Fadime Göktepe, "Sizin için bir yıl" dıyor. zaman y ürek- ten eğrilip geçtiğı uzunlukta çünkü. Cümlelerin teklediği yerlerde. Metin'ın adına sanlıyor. Hep o günü anlatmaya meyilli. "Niçin yani? Metin dikkatsi/lik vapnıamış. Metin yanlış \apmamış, haber almak için gitmiş Metin. Mje öldürüvor- lar?""deyıpgerısını getırenıiyor. "Myebenimgü- leç>üzlüoglumu?"deyıpgözlenni Metın'ınkö- şesine bırakıveriyor. Kirpiklerinde bırkaç damla deniz suyu. Sessizlikte öfkebileyleniyor yenıden ve soruyor anne Göktepe: "Niye ellerini kollannı saliayıp dolaşıyorlar? Katilleri neden bulunamıyor? Bu mu hukuk de>- leti?" Bunlan en çok onun sormaya hakkı var. Yalan- lara kızmakta da en çok o haklı: "Bızde yoktur' dediler. "Bıraktık" dediler. "Görmedık" dediler. 'Duvardan düştü. sandalye- den düştü öldü' dediler. Her şeyi dediler. Ama bir katilleri deyivermediler. Ne zaman divecekkr?" Fadime Göktepe. Metin'inöldürülmesi ile Su-' surluk kazasıyla ortaya çıkan ilişkiler arasında ister istemez bir bağlantı kuruyor. "Ben çok meraklıyım. hep i/Jivonım televiz>o- nu. Bakıyonım. polisler parasını alıp katilleri gör- mezden geliyorlar. İnsanlan kaybediyorlar. Me- tin'i de ka> bedebilirlerdi. Allah mı şaşırdı. kendi- leri mi şaşırdı bilmem. ama Metin'i kaybedeme- diler. Öldürüp attılar. Attıklan >erden dirildi san- ki Metin. İnsanlar ayağa kalktı?" Nıye ayağa kalktı insanlar' "Çünkü. herkes tanıyordu Metin'i. Se\me>eni >oktu. gül vüzlü bir çocuk. Orada binlerce insan duvdu çığliğınu 'Ben gazetecıyim" dediğini her- kes duvdu." Pekı insanlarogündenbugünedeğiştı mi'.' Me- tın'ı unutanlarvarmı'.' Fadime Göktepe. acısıyla yalnız bırakılanlardan mı? "Öldürüldüğü zaman Merin'e herkes acıdı. Acımak vetırmor ki. Ama > ine de yalnız bırakma- dılar. hâlâ geiip gideıier arkadaşlan. Duruşmala- ra da geldiler. Bin insan izledi o duruşmalan. V- ma yine de cskisi gibi değil. Gelen giden azaldı. Herkes işinde gücünde, ne yapsınlar?" Duruşma- lar. "güvenlik nedenhle" oradan oray a taşınan. ta- şındıkça cınayetı unutturmaya çalışan duruşma- lar. Fadime Göktepe. duruşmalara da kızgın. "Hep engellerçıkarmaya çalıştılar. Av dın 'da sa- lona polislersilahla girdiler. Bir sürü si\il polis. gül- düler. küfür ettiler. Çok kişi gelince spor salonu- na aldılar mahkemeyi. Bir a> daha ertelenecek. de- diler. Bin kişi girmiş oraya. bin kişinin sözü geçer- li olmuyor da bir kişinin sözü gecerii olu\or, ben bunu anlayamıyorum. tstedikleri kadar uzatsın- lar. Ne uslamnz ne dururuz. şehitler de öyle. Ne yapsalar bizden kurtulamazlarr Fadime Göktepe. anımsamaktan v e konuşmak- tan yorulunca. sobanın üzerinde bekleyen çay- danlığa gidiyor. Biz. gazeteci değil. çocuğu sayılırız ona göre. "Siz de bana Metin gibisiniz" deyip yemenisının ucuy la gözünü... gözy aşı değı 1, açık denizlerin su- yu. \'aşam. ölümü yener. Sıcak evlerde. sevgiyle. dırençle ve namusla. SIFIR NOKTASII OR.\L ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr RR istanbul'da yılbaşı gecesı alternatıf bir salon toplantısı dü- zenledi. İstanbul Büyükşehir Be- lediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, gecede yaptığı ko- nuşmada, yılbaşını eğlencelerle kutlayan yurttaşları suçladı, bu tür kutlamalar yapanların kendi kültürlerinden ve tarıhlerinden kopuk olduklarını söyledi. istan- bul'da Abdi Ipekçi Spor Salo- nu'nda RP'lilerın düzenledığı toplantının adı "Mekke'nin Fet- hi Gecesi" idi. Tayyip Erdoğan'ı TV ekranla- rında izlerken şaşkınlığımı gizle- yemediğımı ıtıraf etmelıyım. ''Mekke 'nin fethi ile bızım tarihı ve kültüre! nasıl bir bağımız ola- bilır" diye duşündüm. Mekke, Suudi Arabistan'da bir şehır. Hazreti Muhammed, bundan 1400 sene önce Mek- ke'yı Islamiyete inanmayan ak- rabalarının elınden almıştı. Mek- ke'nin ele geçirilmesiyle bizim kültürümüzün ilgisini kurmakta güçlük çekiyorum. Anadolu top- Medyanm 'Son Çağrı'sı raklarında islamiyet çok yenı bir din. Üstelik Anadolu'da gelişen Müslümanlık ile diğer ülkelerde- ki Müslümanlık arasında büyük bir küttür ve uygulama farkları da oluşmuş durumda. Bir Ana- dolu Müslümanı, Suudilerin Muslümanlığını hıçbır şekilde bemmsemez. Keza, iran Şıası ve Irak'taki islamıyetle de bizim topraklarımızdaki İslamıyetın bir ilgısi yok. Kaldı kı Türkiye'deki Müslümaniar ve hatta islamcılar bıle Arap ülkelerindekı anlayışla- rı büyük ölçüde kabul etmezler. Ayrıca Anadolu topraklarında- ki Alevılik de çok farklı bir Mus- lümanlığının ifadesidır. Anadolu, yuzyıllarca bütün katlıamlara rağmen Alevıliğı benimsemek- ten vazgeçmedi. Mevlana ıse Anadolu topraklarındaki çok farklı bir islâm felsefesının söz- cüsü oldu. Ondaki derın hoşgö- rü ve hümanizm, Arap islamiye- tinden çok farklı bir inancın oluş- masını sağladt. Noel kutlamalarının tarihine gelince; Noel kutlamalarının anavatanı Anadolu. Noel Baba. diğer adıyla Santa Klaus Antal- yalı. Hıristiyanlığın kurucusu ve yayıcısı Saint Paul iseTarsuslu, benım hemşerım. Onunla aynı toprakların insanıyız. Saint Pier- re'in de Anadolu topraklarıyla çok büyük bağları olduğunu bı- liyoruz. Anadolu, 1000 yıldan fazla bir süre "Diyan Rum"' adıy- la anıldı. Kendi tarihimiz ve kültürümüz nedır? Yaşadığımız bu toprak- lar, çok farklı kültür ve inançlann geliştiğı zengin bir mozaiğe sa- hip. Bütün bu kültürler süzülerek Anadolu kültürünü oluşturuyor. Bız bütün bunlann mirasçısı ol- mayı becerebilsek, geniş bir uf- ka sahip olabıleceğiz. Dünyanın ılk bilim insanlan. ilk sanatçılan bu topraklarda yetişmış. Bunla- rı benımsemek. üstün bir kavra- yışı ve ileri bir kafayı gerektirir. Refahçılar ne yapıyor? Ana- dolu'daki bütün bu kültürü red- dedıyorlarve Mekke'nin 1400 yıl önce ele geçirilmesıni kendi ta- rihlenne başlangıç sayıyorlar. ileri ve evrensel bir kavrayış böy- le davranabilir mi? Tarsus ve An- talya, Suudı Arabistan'ın Mekke kentinden kültürel, tarihi vecoğ- rafi olarak bize daha yakın değil mi? Bu tarihlerle bizim bir bağı- mız yok mu? Refahçı, Orta Asya'dan Ana- dolu'ya atla gelen göçebeden daha farklı ve zengin bir mıras anlayışını acaba neden kavra- yamıyor? Kaldı ki o göçebe bile yüzlerce yıl kendi Türkmen ge- lenekleriyle Anadolu'da yaşayan kültürleri birleştirmış ve Arap is- lamından çok farklı olan Alevili- ği ortaya çıkarmış. Refahçı, Or- ta Asya'dan atla gelen Türkmen göçebesinden bile geri bir nok- tadan muhalefet yapıyor. Onlar. göçebe Arap kafasını Türkiye'ye monte etmeye gayret edıyor. Üsküdar meydanına ramazan aylarmda kurulan göçebe çadı- rı, onlann ıdeolojık köklerini ve kültür düzeylerıni çok güzel sım- geliyor. Fazla söze gerek yok. Refahçılan sıyasi amaçlan ve hedeflerı nedeniyle bir ölçüde mazur görebiliriz. Pekı bazı medya tekellerının çıkardığı ga- zetelere ne demelı? Doğan gru- buna ait "Son Çağrı" gazetesi Islamcılık propagandası yapıyor. Yılbaşındakı manşeti de "Yılba- şınız batsın" şeklindeydı. Aynı grubun diğer gazetelerı yılbaşı eğlencelen düzenlerken bir baş- ka gazetesinde Arap göçebe kültürünün propagandasını yap- mak ne anlama geliyor? Doğan grubu, bizim Islamcı olmamızı mı istıyor, yoksa hepımızı çeşit- li renklerdekı yayın organlarıyla mı kandırıyor? Yanıtı siz verin. DINÇ TAYANÇ llahi (!) Adalet (!) "Karakuş derler ona... Birgarip kuşturki kimile- ri Anka santr. Yeryüzünde bir arayıştadır ki; yüz binlerce yıl önce yitirdiği oğludur bulacağı... Rast- gele seçer bir ademoğlunu, şöyle bir pençesiyle kavrayıp yükseltmeye girişir... Öylesine baş döndü- rücü yükseltir ki, ademoğlu 'başıma devlet kuşu kondu' diye kıvançlanır... Ardından 'kuş' ki, kimine göre Anka, kimine göre Karakuş, kimine göre 'ila- hi adalet1 , kimine göre Devlet Kuşu'nun aklına bir geliverir 'acep bu tutup da yükselttiğım oğlum mu- dur?' diye... Şöyle bir kaldırırpençesindekini, ba- kar; değil! Tutarbırakırkaldırdığıncayüksekliktenül Düşersin ki, yeryüzünün neresine, nicesine belir-, siz!!! Hükm-ü karakuşı derler buna oğlum; sen seri ol, kendini karakuşun pençesinde yükselmeye terk etme..." Ölüme kavuşmuşluğu, gazeteciliğe başladığım- caeskı babamın, kim bilir nicelerden nerelerde, ne denli eskılerden anlattığı öyküyü duyumsuyorum,' nicesine daha girebileceğimi bilemediğim bir yılırv başmda... Elimin altında. köşebaşındaki 'karaburun/u'yav- ru tekirin yumuşaklığı, sankı yaşam katılığı... Duvardan yana sıramlanmış otlardan hanımeli kokusu burcuyor. fulya kokusu... Yılı çekiyorum ciğerlerime; ciğerlerim acıyor... Acı bir kahvenin '40 yıllık hatırı' geliyor Piyerlo- ti'de Onat Kutlar'ın 'yeni yılı'ndan... Gene o 'ölü- leryokuşu 'ndan aşağıya; öldürülmüşlükten yaşam neşesine kaçıyorum: gene o Yasemın kokusu... Yukanda bir yerlerde dönüp duruyorlar ki, alıcı kuşlarmı. canalıcı kuşlarmı? Karakuş mu, Ankamı, devlet kuşu mu? İlahi (!) adalet (!) mi?.. Yıl dönüyor gecenın yansından tanyerine doğru;' Kutlar bir daha daha koklayamıyor Yasemin koku-. sunu... Karaburunlu tekir yavrusu ki; anası sarman, ba- bası belirsizdir, ellerimın altında yumuşacık hâlâ... Gene de Pıyerloti'de kahve içmeyi düşlüyorum ki, yıllar, yıllar. yıllar öncesınin bir yılbaşı coşkusun- da ve Onat Kutlar'ın 'hatırası'na kahve ıçeceğim günlerı aklıma bile getiremeden. üzerine kuruldu- ğum peykelerdeki yumuşacıklığın 'kedi postu' ol- duklarını öğrenince, eski yılı yenisine kustuğum kahvehanede... Ne Altın Boynuz 'kokuyor', ne insanlar; alıcı kuş ya da karakuş ya da devlet kuşu veya ilahı adalet! Yiten yılla yıtirdıklerimizi düşünüp üzülüyorum... Aynı anda ürküp tırmıcık atıyor elime karaburunlu kedi yavrusu. Ne olduğunu anlayamadan başımı yukarılara kaldırıyorum; yağmur bulutları gibi karakuşlar. Her birinin pençesinde yükseleceğint sanan bir Ademoğlu (ya da Havvakızı)... iç geçirip "bu yıl çok yağmur (!) yağacak" diyorum, "taneleri de farklı irilikte..." Ana fikir: Kuşu devlet ya da devleti kuş sanıp yükselinmez! Ana fikrin ana fikri: Her yükseklikten düşerken bir çığlık çıkar ve kim bilir, belki de "kubbede baki kalan hoş ses" oluverir... Etkinlikler Kitle örgütleri Göktepe'yi anıyor İstanbul Haber Semsi- Metin Göktepe. çeşitli de- nıokratık kitle örgütleri ve parti ler tarafından düzen- lenecek etkinliklerle anıla- cak. Göktepe için düzenle- necek bazı törenler şöyle: -7ocaktaCHPmıllet\e- killeri ile il yönetıcileri sa- at 11.OO'de Eyüp Kapalı S- por Salonu önünde basın açıklaması yapacaklar. - 8 ocakta Emek gazete- si. Evrensel Kültür Merke- zi çalışanlan ile gazeteci- ler. saat 10.30"da Metin Göktepe'nın ailesini ziya- retedecekler. Saat 12.30'da ise toplu halde Gökte- pe'nin mezanna kadar yü- rüyüş yapılacak. - insan Haklan Derneğı İstanbul Şubesi. 10 ocakta saat 19.00 ik 23.30 saatle- ri arasında "Gazeteci Ol- mak" ısımli bir gece dü- zenleyecek. LğurMumeu, Onat Kutlar, Metin Gökte- pe ıle öldürülen tüm gaze- tecilenn anılacağı gece Ka- dıköy Caferağa Spor Salo- nu'nda gerçekleştirilecek. - 11 ocakta Cumartesı Anneleri Galatasaray 'da bu kez Metin Göktepe için oturma eylemi yapacaklar. - 11 ocakta 14.00 ile 18.00 saatleri arasında Çağdaş Hukukçular Der- neği tarafından bir panel düzenlenecek. Türkiye Ga- zeteciler Cenıiyeti'nde ya- pılacak panele TGC Baş- kanı Nail Güreli. İstanbul Barosu Başkanı \ ücelSay- man. Prof. Dr Çetin Özek ile Evrensel gazetesinın es- ki yayın yönetmeni İhsan Çaralan konuşmacı olarak katılacak. - 11 ocakta karikatürist, Ertan Aydm'ın sergisi saat, 18.30 da Evrensel Kültür. Merkezi'nde açılacak. -11 ocakta saat 19.00'da: Evrensel Kültür Merke- zi'nde Metin Göktepe da-, vasını gündemde tutan ka-1 rikatürist Ertan Aydın ile( Cumhuriyet Dergi'nin Ge- nel Yayın Yönetmeni Ipek Çalışlar'ın katılacağı söy-, leşi yapılacak. ' -12 ocakta İHD.ÇHDve; ÇGD temsilcileri Gökte- pe'nin cesedinin bulundu-" ğu Eyüp Kapalı Spor Salo-1 nu önüne saat 13.00'te ka-- ranfil bırakacaklar. î - 18 ocak cumartesi gü- nü Evrensel Kültür Merke- zi 'nde "Basın ve basın ilke- leri" konulu söyleşi ger-I çekleştirilecek. Saaû İ 6.00'da başlayacak etkin-^ 1iğe Oral Çahşlar i1e av ukatj kamil Tekinsürek konuş-^ macı olarak katılacak. -19 ocak pazar günü. öl- dürülen gazeteciler ile ilgi--1 li bir belgesel sunulacak. [ Evrensel Kültür Merke-i zi'ndeki etkinlik saat 1 16.00'da başlayacak. Bel-1 geselden sonra Leman ve Oküz dergılen yazar veçizerleri "Basınözgürlü-' ğüvehalkın haber almaöz-i gürlüğü" konulu söyleşiye- katılacaklar. J TLAN T.C. İSTANBUL 1. ŞIJLH HLKİTK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1996 232 VasıT. Hastalığı sebebiyle mahkememızce vesayet altına alı- nan Mehmet Zıyaettin Haznedar'ın. Cihangir. Anahtar Sokak. Bılım Apartmanı. 8 1 adresinde ıkâmet eden ya- kını İpek Mestan'ın vesayetı altına konulmasına karar verildi. llanolunur. 27.12.19%. Basın: 2