Katalog

21 OCAK 1997 SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER Basın taslağıRP .güdününde • ANKARA (Cumhuriyet . Bün)suı - Yalan haber ve "devlet.n ıtiban" gerekçesiyk basıaı kısıtlarr.a3a onay veren DY"P, rafa kaldınlan çalışmayı hiikûmet ortağı RP'nin îûdûmüne bıraktı DYP Griıp Başkamekıli Al: Rjz^a Göniıl, taslak metninir ' Adalet Bakanı Şevket 'Kazan'ın öniinde olduğunu ^bildirdi. Gekcek gûnlerde 'Kazan'la tiraraya geleceklennı kaydeden Gönül, "Taslağın ,\!ec!is'e hükcümet tasarısı olarak mı teklif olarakmı gönderilecegi, bu görüşmenin ardından belirlenecek"' dedi. Savcı Cebeci'ye soruşturma • ŞANLIURFA (Cumhuriyet) - Duruca Köyü'nde bir süre önce ,ölen S.A. adlı çocuğun cesedinin otopsı yapılmak üzere mezardan çıkanlması olayıyla ilgili olarak yaptığı basın açıklamasında. kendisini suçlayan Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna'ya tepki gösteren Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcısı Atilla Cebeci hakkında Adalet Bakanlığı tarafından soruşturma başlatıldı. Cumartesi Anneleri davası • İZMtR (AA) - Cumartesi Anneleri 'nden 10 kişinin, Izmir Konak Alanı'nda bir • süre önce basın açıklaması yaparken uyanda bulunan polise direndiklen .gerekçesiyle yargılanmalanna başlandı. ızmir 13'üncü Asliye Mahkemesi'nde gerçekleştirilen duruşmada gözaltına alındıktan sonra 'tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan sanıklann, "Toplantı ve Gösteri Yüriiyüşü Kanunu'na muhalefet etmek" suçundan 3 yıla kadar ağır bapisleri istendi. PKK'lilerle çatişma • DfYARBAKIR (Cumhuriyet) - Diyarbakır'ın Hazro ilçesıne bağlı Kırmataş Köyü'nde korucular arasında nöbet tartışması t nedeniyle çıkan silahlı 'çatışmada. Ali Didikçi ile ÎMehmet Didikçi adlı köy koruculan ile S.D. adlı bir kız çocuğu öldü. Mardin'in Savur ilçesinde de bir grup teröristin açtığı taciz ateşinde, polis memuru Yunus Kurt ile jandarma er Nuri Tavşanoğlu şehit oldu. Öte yandan PKK'nin Van şehir komitesini oluşturmak isteyen biri Iranlı 27 terörist yakalandı. Özden: Şahin değiliz • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Kıbns gerginliğini değerlendirirken, "şahin ya da kartal olmayı" hedeflemediklerini belirterek "Yaşamsal olduğu zaman da savaştan geri kalmayarak gücümüzü göstermek zorundayız" dedi. Dün Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan'ı ziyaret eden Özden, ziyaretinin diğer nedeninin de Milli Savunma Bakanlığf nın Atatürk ilkeleri konusundaki özenli tutumu olduğunu belirtti. .Yerine hapis ^atma iddiası • İZMİR(AA)-Eski Çeşme Turban Müdürü Sabri Ba>Taktar"ın, "adam yaralamak" suçundan kesınleşen 1 yıl 3 aylık hapis cezasını. "para .karşılığı ikna ettiği, -kendisine benzeyen bir •feaşka kişiye çektirdiği" -iddiasıyla ilgili soruşturma •sürerken. halen aranmakta olan sanıklann fotoğraflan, "tzmir polisince tüm illerin °emniyet ve jandarma birimlerine dağıtıldı. Eski milletvekili Kartal öldü • ANKARA (AA) - Eski .milletvekili ve Türkiye -Noterler Birliği eski başkanlanndan Mehmet Kartal dün vefat etti. 1938 yılında İÜ Hukuk t-akültesi'nden mezun olan Kartal, 1950-1960 yıllan arasında parlamentoda "milletvekili olarak görev •yaptı. Kartal'ın cenazesi bugün Izmir Bostancı'da kılinacak cenaze namazmın Ardından toprağa verilecek. TÜSİAD'ın hazırladığı "Türkiye'nin Demokratikleşme Perspektifleri" adlı rapor TBMM'de Patronlar değişim îstediANKAR4 (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Sanayicileri ve Işadamlan Derneği (TUSİAD) tarafindan ha- zırlattınlan ve TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'ye sunulduktan sonra kamuoyuna açıklanan "Tür- kiye'nin Demokratikleşme Perspek- tifleri" adlı raporda, Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) anayasal daya- nağından degişik etnik grupların anadilinı ve kültürel isimlerini kul- lanmasına; 12 Eylül darbecilerine yargı yolu açılmasından dine daya- lı eğitimin kurallara bağlanmasına kadarpek çok yasal düzenleme öne- rildi. Raporda, "me\cutsistemin iyi- leştirüroesr amacma dönük oldu- ğu belirtilen köklii değişiklikler is- tendi. TÜSİAD'ın tartışmaya açtığı ra- porda, MGK'nin anayasal kurum olmaktan çıkanlması önerildi. MGK'nin oluşumu ve görevlerine ilişkin anayasanın 188. maddesi ile buna koşut olarak MGK ve MGK Sekreterlif i Yasası'nın yürürlükten kaldınlmasının istendiğı raporda. "TSK'nin savunma alanındaki gö- revleri ve hükumetle işbiriigi, 1960 öncesinde olduğu gibi yasal düzey- de konuşlandınlabüecek bir Milli Savunma Yiiksek Kurulu eliyle ya da benzeri bir kuruluşla sağtanabi- Br" denildi. Raporda. Başbakanlık Krız Yö- netim Merkezı Yönetmeliği'nin ya- sal ve anayasal dayanağı bulunma- dığı ve yan askeri bir rejime yol açma olasılığının yüksek olduğu belirtilerek, derhal yürürlükten kal- dınlması gerektiği görüşü savunul- du. 'Kürtçe yasağı kalksm' Genelkurmay Başkanliğı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağ- lanması istenen raporda. Kürtçe üzerindeki yasaklann kaldınlması ve herkese anadilinde eğitim ve ya- yın hakkı tanınması önerildi. Doğu ve Güneydoğu'da yöre halkı tara- fından konulan yerleşim adlannın da merkezı kararlarla değiştirilme- sinin kabul edilemeyeceği belirtile- rek, "Türkçe olmayan adlar" ibare- sinin yasadan çıkanlması önerildi. Raporda. Radyo ve Televizyon Ya- sası'nda değişiklik yapılarak Türk- çeden başka dıllerde yayın olanağı sağlanması istendi. Düşünce özgür- lüğünün savunulduğu raporda. Te- rörle Mücadele Yasası'nın 8. mad- desinin yürürlükten kaldınlması önerildi. . Raporda, imam-hatip liselerinin ihtiyaca göre sınırlandınlarak, mes- lek lisesi statüsüne ka\-uşturulması istendi. 8 yıllık zonınlu ilköğreti- min herkes için ve istisnasız kabul : »MGK anayasadan çıkanlsın •Genelkurmay, MSB'ye bağlansın •Kürtçede yasaklar kalksın •Kriz Yönetim Merkezi, yan askeri rejim •Anadilde eğitim ve yayın hakkı tanınsın •TMY'nin 8. maddesi kaldınlsın •İmam-hatip liseleri sınırlandınlsın; kız öğrenci alınmasın »Din dersi zorunlu olmaktan çıkanlsın »Din elemanı alımı dışındaki sınavlarda din bilgisi sorulmasın. edilmesi ve imam-hatip liselerinin şikliği yapılarak din derslennin zo- mesı önerildi. Raporda. milletveki- orta kjsımlannın kapatıîması gerek- tiği belirtilirken, kız öğreneilerin i- mam-hatip liselerine ahnmaması görüşü kaydedildi. TÜSİAD. din eğıtimi veren kuruluşlar ile din gö- revlilerinin işe alınması dışmda, hiçbir sınavda din bilgisineyönelik sorular sorulmamasını istedi. TÜ- SÎAD'ın raporunda. anayasa deği- runlu eğitim kapsamından çıkanla- rak isteğe bağlı olarak verilmesi ön- görüldü. Başkanlık sistemi ile ilgili tanış- malara da değinilen raporda, Cum- hurbaşkanı'nın TBMM tarafından seçilmesi uygulamasına devam edilmesi, aneak seçilmesine ilişkin sürenin 30 günden 15 güne indiril- li seçimlerinde tercih esası getiril- mesi, ülke barajının ise >-üzde 5'e indirilmesi savunulurken, belediye başkanlan ve muhtarlann 2 turla se- çilmesi önerildi. Raporda, rektörler ve dekanlann öğretim üyeleri tarafuıdan seçilme- si önerisi gündeme getirildi. Raporda. anayasanın, 12 Eylül darbesinin ardından yönetime el ko- yan Milli Güvenlik Konseyi ve kon- sey yönetiminde kurulan hükümet- ler ve Danışma Meclisi üyeleri hak- kında yargı yoluna gidilemeyeceği ve bu dönem içinde çıkanlan yasa. KHK, karar ve tasarruflann anaya- saya aykınlığının ileri sürülemeye- cegi öngörülen geçici 15. maddesi- nin de yürürlükten kaldınlması is- tendi. DGM'lerin yasal statüsünün yar- gı bağımsızlığı açısından gözden geçirilmesi önerilen raporda, Hâ- kimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin seçiminin yargı organla- nna bırakılması önensı yapıldı. Haüs Komili başkanlığındaki TÜSİAD heyeti demokratikleşme raporunu dün TBMM Başkanı Kalemli"\e verdi. (Fotoğraf: AA) Koıııili: Manzara utanç verîci TÜSİAD Başkanı uyardı: Tartışmaz, çözüm üretmezsek bugünkü siyasal ortamı dahi aranz ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - TÜSİAD Başkanı Halis Ko- mili, son zamanlardaki gelişmele- rin, demokrasi. insan haklan. te- miz siyaset. temiz yönetim ve in- sanlık adına "utanç verici" bir manzara sergiledığini söyledi. Ko- mili. "Türidye'nin içinde bulundu- ğu dunımu tarüşmaktan, çözüm üretmekten kaçarsak,Türkiye, bu- günkü siyasal ortamı dahi araya- cak hale gelebilecektir" dedi. K i l i " D k ŞŞ lann Yükseltiİmesi Paketi'"ni açık- lamak üzere düzenledıği basın top- lantısında, Susurluk olayı, tarikat şeyhleri tarafından kullanılan genç kadınlar. Sabancı Center cinayet- lerinin birinci yıldönümünde fail- lerden birinin teslim olması. Veh- biKoç'un naaşını çalanlann yaka- lanması. gazeteci Metin GJÖkte- pe'nin gözaltında öldürülmesinin birinci yılında hâlâ faillerin yargı önüne çıkanlmaması gibi olaylara dikkat çekti. Her gün yeni bir çar- pıklığın gözler önüne serildiği bir dönemde, insanlann sistemin ku- mmlanna ya da bürününe güveni- ni kaybederken. sistemin kendi çö- zümünü üretebilmesinın şiddetle arzulandığını kaydeden Komili, şunlan söyledi: "Susurluk skandahnın birkaçyıl hapis yatıp çıkacak suçlulann be- lirlenmesiyle kapanması değiL bu süreçte sistemin zaaflannın gide- rilmesi bekleniyor.Çözüm daha ge- niş demokrasidir ve Türk kamu- oyu bu çözümü dinlemeye, tarüş- maya, bunun için harekete geçme- ye hanrdır." Ekonomik ve siyasal demokra- sinin kurumlaşmasının. Türki- ye'nin kendiliğinden ve kesintisiz yaşayacağı doğal birsüreç olmadı- ğıry kaydeden Komîli, "DenK»kra- sinin kurumsallaşması. ancak ül- kenin a> dınlık geleceği için demok- rasinin tek çıkar yol olduğunu dü- şünenlerin arahksız çabalannın bir ürünü olabilir" dedi. Halis Komili, Türkiye'de siya- seti yalnızca kendileri için hak sa- yan kesimler bulunduğunu dile ge- tirirken bunlann, demokratikleş- me konusundaki girişimlerine "Bunlar TL'SİAD'm üzerine > r azi- fedeğü"dıyeceklerini kaydetti. Ko- mili. "Eğer 'Memleketin bunlara ihtiyacı yok. bu senin üzerine va- zife değil, bizi yabancılara şikâyet ediyorlar' demeye başlarsak; tar- üşmaktan, çözüm üretmekten ka- çarsak: kişi veya grup çıkariannm arkasına gİ7Jenirsck: Türkiye, bu- günkü siyasal ortamı dahi araya- cak hale gelebilecektir" dedi. Ağar'ın 'yargıya intikal' gerekçesine sığınarak sorulan yanıtlamaması rahatsızlık yarattı Susıırhık komisyonunda 6 1389 isyanıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet içindeki yasadışı örgütlenmelerle ilgili din- lenen bazı isimlerin "olayuı yargıja intikal ettiği" gerekçesiyle anayasanın 138. madde- sine sığınarak bilgi vermekten kaçmması, TBMM Susurluk Komisyonu üyelerini ra- hatsız etti. Komisyonun RP'li üyesi Bedri Incetahtacı. komisyonun denetim yetkisini kullandığını belirtırken DSP Trabzon Mil- letvekili Hikmet Sami Türk, 138. maddeye sıf ınmanın anayasanın özüne aykın olduğu- nu söyledi. Komisyon üyelerinin. Susurluk skanda- hnın odağmdaki isimlerden DYP Şanlıurfa Milletvekili SedatBucak'a, eski Içişleri Ba- kanı. DYP Elazığ Milletvekili Mehmet Ağar'ın yöntemini kullanmasını engelle- mek için somut olaylarla ilgili çok soru yö- neltmeye hazırlandıklan öğrenildi. Ağar'ın, anayasanın "Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama Meclisi"nde yar- gı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sonı- lamaz, göriişme yapılamaz ve herhangi bir beyanda bulunulamaz"" ilkesini düzenleyen 138. maddeye sığınarak birçok soruvıı ya- nıtsız bırakmasının tartışıldığı öğrenildi. Ahnan bilgıye göre, komisyon üyeleri. yar- gının görev alanma müdahale etmeyecek bi- çimde. tanıklann ya da yasadışı örgütlenme- lerle ilişkileri bulunduğu ileri sürülen kişi- lerin bilgisine başvurulmasına devam edil- Susurluk kaza raporuna itiraz COŞKUNYA.MAN BALIKESİR - Susurluk kazasmın ardından hazırlanan ikinci bilirkişi raporuna Hüseyin Kocadağ'ın avukatı itiraz etti. Mahkeme, hazırlanan iki ayn bilirkişi raporundaki çelişkiler nedeniyle dosyanm Adli Tıp Kurumu Başkanlıgı'na gönderilmesine karar verdi. Susurluk Asliye Ceza Mahkemesi'nde "birden fazia kişinin ölümü ve bir kişinin yaralannıasına sebebiyet vermek" suçundan yargılanan Hasan Gökçe'nin dün yapılan 3. duruşmasında hâkim Yaşar Yetiş, bilirkişi raporunu açıkladı. Hâkim Yetiş, Karayollan 14. Bölge Müdürlüğü mesi konusunda görüş birliğine vardılar. Komisyonun RP'li üyesi Bedri Incetahtacı. komisyonun yargının görev alanına müda- halesinin kesinlikle söz konusu olmadığını belirterek "Biz 138. maddeyi farklı yorum- luyoruz. Kişi ve olayiar hakkında, yargıda bulunmak yerine, iddialan araşûnyoruz. Bu durumda yarguun görev alanına müdahale söz konusu değü"" dedi. Komisyonun. Başmühendisi Recai Öner tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, kazaya kanşan otomobilin, yasal süratin üstünde seyretriğinin anlaşıldığını, gerekli önlemler alınması halinde kazanın meydana gelmeyeceğinin belirlendiğini söyledi. Kocadağ ailcsinın avukatı İhsan Köseoğiu, bilirkişi raporuna itiraz etti ve raporun yeniden incelenmesini istedi. Mahkeme, dosyarun bilirkişi raporlarındaki çelişkilef nedeniyle Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na göndenlmesine karar verdi. Bu arada kazadan yaralı kurtulan Sedat Bucak ile korumalannın ifadelerinin mahkemeye gelmediği öğrenildi. TBMM'nin denetim yetkisini sonunakadar kullanacağını da vurgulayan İncetahtacı, "Saynn Ağar, 138. maddeye dayanarak bazı sorulara cevap vernıedi. ama aslında bence çok şeyier de söyiedi" diye konuştu. DSP Hukuk Kurulu Başkanı Hikmet Sa- mi Türk de dün parlamentoda düzenledıği basın toplantısında, bazı tanıklann anayasa- nın 138. maddesine sığınarak Susurluk Ko- misyonu'na bilgi vermekten kaçınmasını eleştirdi. Anayasanın bu maddesinin anla- mının çok iyı beiirlenmesi gerektiğini vur- gulayan Türk, "Buradayargı yetkisinin kul- lanılmasıyla ilgili bir araşürma söz konusu değil. Aynca Ceza Muhakemeleri Usulü Ka- nunu'na göredava da açılmışdeğil. Açılsa bi- le, TBMM'nin de bu konuyu ele almasına en- gel değil. Komisyonun yargıya kimin suçlu olduğuna dair bir talimat vermesi söz konu- su değü" dedi. Türk. Anayasa Mahkemesi kararlan. anayasanın özü ve bilimsel yapıt- larda, 138. maddenin, TBMM çalışmalan- nı sınırlayacak biçimde yorumlanmadığını vurguladı. Bucak dinienilecek DYP Şanlıurfa Milletvekıli Bucak'ın, Ko- misyon Başkanı Mehmet Elkatnuş'a bilgi vermeye geleceğini ilettiği öğrenildi. Ko- misyon. perşembe günü için de MİT ve Jl- TEM'le ilgili iddialar konusunda eski MİT Müsteşan ve Jandarma Genel Komutanı Or- genera! Teoman Koman. DTP Istanbul Mil- lervekili Necdet Menzir ile komisyona ge- çen hafta bilgi veren eski Özel Harekât Da- ire Başkan Vekili İbrahim Şahin'ın "'yakın arkadaşı" olduğu bildirilen Abdullah Ke- deroğlu'nun çağnlmasını kararlaştırdı. Ko- man'm komisyona gıdip gitmeyeceği kesin- lik kazanmadı. ŞIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr Kızıltoprak'ta büyüyen, ko- lej eğitimi gören zengin kızı Emire'nin, tarikatçı Ali Kal- kancı ile neden evlendiği so- rusuna verilecek cevap; Türki- ye'nin nereye gittiğine de ışık tutacak nitelikte. Genç, güzel, alımlı bir kadın, iki yıl öncesine kadar Kadıköy pazarında li- mon satan bir Cinci Hoca'ya nasıl ve neden kanmıştı? Bu modern ve gelişmiş kadına, hiçbir eğitimi olmayan Cinci Hoca'nın nesi cazip gelmişti? Büyücülük bir gözbağcılık sanatıdır. İnsan, gözü bağla- nınca, gerçekleri görmek yeri- ne hayal görmeye başlar. Son dönemde siyasi Islamın en önemli başarısı; gözbağcılık sanatındaki ustahğı oldu. Göz- bağcılığı en iyi kimler yapabi- lir? Büyücüler, gerçek yerine hurafeleri halkın kafasına so- kabilenler. Erbakan la Cinci Hoca ara- sındaki benzerlik üzerine biraz RP'nin Cinci Hoca'larla Bindiği Araba kafa yorunca her şey daha iyi anlaşılıyor. Erbakan, ulus ça- pında bir büyücü gibi davranı- yor. Islamcı Başbakan, geri in- sanın hoşuna gidecek konuş- malan büyük bir ustalıkla yapı- yor. Örneğin RP liderine göre Amerikalılar, NASA'da, yani uzaya uydu gönderen merkez- de Kuran okuyorlarmış. Kafa- ları bir konuya takılınca da ayetleri açıp bakıyor ve soru- nu çözüyorlarmış. Erbakan, bunlan ciddi ciddi TV ekranla- rında dile getiriyor, Müslüman- lar da ağzı kulaklarında bu pa- lavrayı dinliyorlar. Bu uydurma laflar. ezilmiş insanlann ruhuna mertıem gibi geliyor, mutlu edi- yor. Ağzı kulaklarında bu gerçe- küstü öyküleri dinleyen gari- banlann hiçbirinin aklına; "Bu Kuran bizim elimizde, bütün Müslüman ülkelerde de var, üstelik biz Kuran Vyüzlerce yıl- dan beri okuyup duruyoruz, yi- ne de neden bir adım ileri gi- demiyoruz" diye sormak gel- miyor. Boş ve ruhu okşayan palavraları dinlemek her za- man insanlara cazip gelir. Siya- si islamcılar, bu çaresizliği kul- lanma işini becerdikleri için son dönemde başarı kazandı- lar. Cinci Hoca da Istanbul ça- pında büyücülük yapıyor, in- sanların içindeki cinleri (!) çıka- rıyor. Bunalan yüreklerine te- rapi uyguluyor. Bakıyor ki bu işte büyük bir kazanç var, tica- rete atılıyor, yatırımlar yapıyor. Güzel kadınların birisini aiıp di- ğerini bırakıyor. Gününü gün etmeye bakıyor. Çevresinde taraftarları çoğalınca siyasi ya- şama el atıyor. Cinci Hoca'nın en yakın dostlannın RP'liler olduğu kısa sürede ortaya çıktı. Partinin önde gelen isimlerinden Te- mel Karamollaoğlu nun ço- cukları Cinci Hoca'nın başmü- ritleri. Istanbul'dan Siirt'e ka- dar RP'li belediye başkanları- nın Cinci Hoca ile al gülüm ver gülüm ilişkisi içinde bulundu- ğu, inkâr edilemez şekilde ka- nıtlandı. Cinci Hoca ile RP'liler ara- sındaki ilişki tesadüf olabilir mi? Tayyip Erdoğan'ın Kal- kancı ile görüşmesi, iddia edil- diği gibi sıradan bir görüşme mi? Oyle olmadığı, eldeki bel- ge ve bilgilerle anlaşıldı. Tayyip Erdoğan önce görüşmeyi in- kâr etti. Sonra Cinci Hoca ile üç sa- at makamında görüştüğünü kabul etti. RP'li Belediye Baş- kanı hangi sıradan yurttaşla makamında şimdiye kadar üç saat görüştü acaba? RP'lilerin savunması, gide- rek MHP'lilerin savunmasına benzemeye başladı. MHP'liler, ülkücüler içinden katiller çık- tıkça, "Bizimle ilişkisi yoktur" diyerek işin içinden sıynlmaya çalışırlar. RP'lilerin de Cinci Hoca'larla, büyücülerletam bir işbirliği içinde oldukları iyice ortalığa döküldü. ilişkiyi red- dettikçe yeni bir bulgu ortaya çıkıyor ve ne diyeceklerini şa- şırıyorlar. Türkiye'nin çok ağır siyasi sorunlarına üfürükten yöntem- lerle çözüm bulacağını iddia e- den RP, büyücülerin açtığı ku- yuya düşmek üzers. Cinci Ho- ca'larla işbirliği yaparak iktida- ra yürümeyi RP'liler bir marifet sandılar. Şimdi de hokus po- kusla iktidarı götürebilecekle- rini sanıyorlar. RP'nin Cinci Ho- ca'larla bindiği araba, böyle gi- derse yakında bir kamyona çarpacak gibi görünüyor. POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Suç Duyurusu... Milli Eğitim Bakanlığı nda neler oluyor? Biz bu soruyu sürekli soruyoruz, ancak yanıt ala- mıyoruz... Milli Eğitim Bakanlığı öteden berı 'tarikatçı bir ör- gütlenme' içindedir. Ancak Bakan Mehmet Sağlam döneminde 'tarikatçı yapılanma' giderek ivme ka- zanmaktadır. Bakanlıkta Nakşibendi-Nurcu savaşın- da yeni gelişmeler gözlenmektedir. iki tarikatın sa- vaşında Nurculann bir kanadı galip gelmek üzeredir... Gazetelerimiz ve televizyonlanmız Müslüm Gün- düz'ün Fadime'yle olan aşkını. Ali Kalkancı'nın cin- lerini tartışırken Bakan Mehmet Sağlam'ın 2 bin 200 kişiyi kuraya ve bilgisayar kayıtlarına sokmadan öğ- retmen olarak atadığı ortaya çıkmıştır. Bu atanan 2 bin 200 öğretmenın yandan fazlasının doğrudan Nur- culuğun bir koluyla ilişkisi olduğu anlaşılmıştır... Şimdi burada duralım ve Milli Eğitim Bakanı Meh- met Sağlam'a şu soruyu yöneltelım: "Sayın Bakan, bu iddialarkarşısında niye susuyor- sunuz?" Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam, YÖK Başka- nı olduğu dönemde Nurculuğun 'ünlü koluyla' çok sıkı ilişki içindeydi ve Amerika'ya bir vakfın davet- lisi olarak gitmişti. Bakan Sağlam, DYP kulislennden aldığımız bilgi- ye göre tarikat şevhinin kontenjanından milletve- kili olmuş, daha sonra Milli Eğitim Bakanlığı koltuğu- na oturtulmuştur. Bakan Sağlam, ikide bir "Ben Ata- türk inkılaplarına bağlıyım" dese bile 'devlet içinde örgütlenmeyle' tanınmış tarikat şeytıleriyle çok ya- kın ilişki içindedir... Mehmet Sağlam, YÖK Başkanlığı yaptığı dönem- de Anadolu üniversitelerinde 'tarikatçı örgütlen- me 'nin başını çeken kişi olarak tanınmaktadır. Har- ran Üniversitesi'ndeki 'Nurcu yapılanma'nın, Sağ- lam'ın YÖK Başkanlığı yaptığı sırada ivme kazandı- ğı bilinmektedir... • • • Milli Eğitim Bakanlığf nda tarikatçı yapılanma sü- rerken Kanal D Haberler Genel Yönetmeni Uğur Dündar şeriatçılann korkulu rüyası haline geldi. is- tanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdo- ğan, Dündar'ın karşısına çıkıp tartışmaktan kaçındı. istanbul'un Belediye Başkanı Erdoğan, son gün- lerde tıpkı Melih Gökçek gibi sınırlı ve saldırgan. Gökçek gazetecilik dersi veriyor, Erdoğan ıse televiz- yonculuk. Her iki belediye başkanı RP'nin 'önlene- mez çöküşü'nü gördükçe çıldırıyor... Bir de kendisini JİTEM ajanı olarak tanıtan 'Hakan' kod adlı bir kişi bulunuyor. Bu kişi 2-3 yıldır Kadir Çe- lik'in programına çıkıyor. Kimdir bu Hakan. neyin nesidir? Belki de daha önce ANAP Kocaeli il Başkanı Se- fer Ekşi'den para stzdırmak için kapısını çalan ve kendisini 'JİTEM mensubu' olarak tanıtan, adı dolan- dırıcılık olaylanna kanşan Sabri Özgenç'tir. Muhterem kişi önceki gece 'Yeşil' ya da 'Sakallı' adıyla yıne ekrandaydı. Karşısında ise üç politikacı vardı. Eyüp Aşık, Kamer Genç ve Sinan Yerlikaya... Bu Hakan'ın ruh hastası olduğu kesin. Belki bir dö- nem ajan provokatör olarak kullanılmış bir kişi. Adam açık açık şöyle diyor: "Mehmet Ali Yaprak / ben kaçırdım..." Soruyor Kadir Çelık: "Niye kaçırdın?" ' !".. "Televizyonunda PKKyanlısıyaymlaryapıyordu.:." Mehmet Ali Yaprak canlı yayına telefonla katılıyor... Diyor ki: "Bu adam sahtekâr ve yalancı..." Doğru!.. Mehmet Ali Yaprak ülkücü kökenlidir ve ANAP'lı- dır. Oğlu Gazıantep'te ANAP il Yönetim Kurulu üye- sidir. Yaprak Televizyonu milliyetçi yaymlar yapmak- tadır. Hakan, Yeşil ya da Sakallı, Mehmet Ali Yaprak'ı uzaktan yakından tanımamaktadır. Bu, konuşma- sından da anlaşılmaktadır. Öyleyse kimdir bu adam? Cumhuriyet savcıları ni- çin harekete geçmemektedir? Güvenlik güçleri Ha- kan, Yeşil ya da Sakallı'yı niçin yakalamamaktadır? Kendisine 'jandarma subayı' havasını veren ve tum Silahlı Kuvvetleri zan altına sokan bu ajan provoka- töre niçin hoşgörü gösterilmektedir? • • • 'ÖzgürKocaeli' gazetesi yazarı Galip Ataman kö- şesinde soruyor: "Arapça lisan kursu mu, kaçak Kuran kursu mu?" Kocaeli İlim Yayma Cemiyeti tarafından kaçak olarak yürütülen 'Arapça Yatılı Lisan Kursu' adı altın- da açılan Kuran kursu, yerel yöneticiler tarafından destekleniyor... 70 kız, Kullar'daki 'Emine Furuncu Arapça Yatılı Li- san Kursu'nda dil mi öğrenıyon'ar, yoksa laik de- mokratik cumhuriyeti yıkma dersi mi alıyoriar?.. Milli Eğitim kadrolarını 'tarikatçılara' teslim eden REFAHYOL hükümeti, Kocaeli nde 'şeriatagiden yo- lu' açmak mı istiyor? Neredesiniz laik demokratik cumhuriyeti korumak- la görevlı cumhuriyet savcılan? Bir yurttaş olarak hem kendisini JİTEM ajanı diye tanrtan 'Hakan' kod adlı kişi hakkında, hem Milli Eğitim Bakanı hakkında, hem de Kocaeli'ndeki 70 kız çocuğunu banndıranlar hakkında Cumhuriyet Sav- cılığına suç duyurusunda bulunuyorum!.. Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya uı Planet.com. TR Atruş kampı bugün kapatılıyor I Haber .Merkezi - PKK'nin üç yıl önce Kuzey Irak'a göçe zorladığı kişilerin banndığı Atruş kampı bugün kapanıyor. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği. Atruş kampı ile ilgili yükümlülüklerine bugün son vererek BM bayrağını ındirecek ve gıda yardımını durduracak. Okuyan: RP devleti işgal ediyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Sekreteri Yaşar Okuyan. koalisyonun bü>ük ortağı RP'ye bağlı tüm kurumlarda gerçekleştirilen kadrolaşmayı eleştirirken "RP. çeşitli kurumlara kendi militanlannı yerleştirerek işgal harekâtı başlattı" dedi. Susurluk çetesine tarikatlar çetesinin eklendiğini belirten Yaşar Okuyan, Türkiye'nin giderek çeteleşmiş bir ülke haline geldiğini söyledi. Yargıtay'da seçim • ANK.ARA(Cumhuriyet Bürosu)- "largıtay Birinci Başkanvekilliği'ne 13. Hukuk Dairesi Başkanı İsmet Arslan seçildi. Yargıtay'dan dün yapılan yazılı açıklamada. Yargıtay Büv-ük Genel Kurulu'nda yapılan seçim sonucunda açık bulunan birinci başkanvekillığine, !3. Hukuk Dairesi Başkanı İsmet Arslan'ın getirildiği bildirildi Kumarhane tasansı sunuldu • ANKAR,\(ANKA)-Tunzm Bakanı Bahattin Yücel. kumarhanelerin kapatılmasına ilişkin yasa tasansının Başbakanlığa sunulduğunu söyledi.