Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
,15 OCAK1997ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
HeMmterden
saruşturma
tepkisi
• AMCVRA
: (Cumhuriyet Bürosu) -
BaşbakanlıL Müsteşar
Vekili Osmın Kadn
Keskın'in, hekımlerin
Başbakanlık onıinde
düzenledıği protesto
-gösteriiinde "kendisıni
-muhatap kaoul etmeyen"
-Ankara Tahp Odası
, yöneticileriyle Türk
Tabiplen Bırliğı(TTB)
yöneticıieri hakkında
soruşturma açılmasını
ı istemesi tepkilere neden
-oldu TTB Merkez
-Konseyi. soruşturma
-isteminı "demokratik
kitleörgütlenni susturma
girişımi" olarak
değerlendirdı. ATO da. bu
kararla temel demokratik
4hukuk kurallannın hiçe
isayıldığını bıldirdi. Sağlık
Bakanı Yıldınm Aktuna.
.hekimlerin eyleminin
.demokratik bır tepki
^olduğunu \e suç unsuru
taşırnadığıni belirtti.
Katemli'den
Kamalak'a
uyarı
ÎM ANKARA
(Cumhurhet Bürosu) -
TBMM Başkanı Mustafa
Kalemlı. RP
Kahramanmaraş
Milletvekilı Mustafa
, Kamalakı. "Meclıs
askerin gölgesınde"
,yönündekı açıklaması
rnedeniyle uyardı.
Kalemlı. >aptığı yazılı
açiklamada "Hıçbırkişi
ya da kurum Yüce
Meclis"ın üstünde
değildir. Bundan en ufak
* kuşku duymak ya da
kuşku yaratıcı beyanlarda
bulunmak cumhunyetin
ve demokratik
rejımimızin temel ilke ve
felsefesiyle bağda^maz"
dedı.
a zam kaynak
paketinde'
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Necmettın
Erbakan. Türk Silahlı
Kuvvetleri|TSK)ve
polislere verilen ek maaş
artışının, dıger kamu
personeh için "hayali"
olarak nitelendirilen
kaynak paketlenne baglı
olduğunu açıkladı. Resmi
Gazete'dedün
yayımlanarak yürürlüğe
gıreceği belırtilen
polislere ek zam
açıkJanmadı Başbakan
Erbakan, dün RP grup
toplantısında yaptığı
konuşmada. tnemura ek
zam \ermek ıçın kaynak
paketlerinden gelecek
bütçe dısı gelırleri
bekledıklenni belirtti.
LevvisTÜBA
şeref üyesi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
"Modern Türkıye'nın
Doğuşu" gibi Türkiye
üzerine yapıtlanyla da
tanınan Prof. Dr. Bernard
Levvis, Türkiye Bılımler
Akademısı (İÜBA) şeref
üyelığine seçıldi.
TÜBA'dan yapılan
açıklamaya göre. şeref
iüyeliklenne seçilen diğer
bilım adamlan da şöyle:
Prof. Dr. Bozkurt Güvenç
(sosyal antropolog.
Hacettepe Ünıversıtesi
emeklı öğretim üyesi).
Prof. Dr. Orhan Öztürk
(psıkıyatr. HÜ emekli
öğretım üyesi), Prof. Dr.
Dilhan Eryurt
(astrofizikçi. ODTÜ
emeklı öğretım üyesi).
Akademinin asli üyeliğine
de HÜ Biyofizik Dalı
ögretim üyesi Prof. Dr.
Pekcan Ungan getınldı.
Eczacıbaşı'na
plaket
• ANKARA (AA)-
Dışışleri Bakanlığı,
llstanbul Kültür ve Sanat
Vakfı Yönetim Kurulu
Başkanı Şakır
Eczacıbaşı'na. kültür ve
sanat alanında
Türkiye'nin tanıtımına
Vaptığı katkılardan dolayı
'"Ustün Hizmet Plaketi"
Verilmesını kararlaştırdı.
Bakanlıktan alınan bilgiye
göre. plaket.
Eczacıbaşı'na yarın
dûzenlenecek bır törenle
venlecek. Dışışleri
Bakanlığı'nca ihdas
edilen "Üstün Hizmet
Plaketi", Türkiye
Cumhuriyeti'nin
uluslararası alanda
tajııtılması. dış
polıtıkasının başanyla
uygulanması hizmetlerine
karşılık bir takdir ifadesi
olarak veriiiyor.
İHD yöneticileri 3 hükümlü için özel af istemiyle Cumhurbaşkanı Demirel'e başvurdu
Cezaevinde ölümü beldiyorlar• İnsan Haklan
Derneği yöneticileri
ile avukatlan, S.Ç..
'Reşit Kayran ve Polat
İyit hakkında
anayasal hakkı olan
özel affı kullanması
için Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'e
başvurdular.
HÜLYATOPCL
Değişık cezaev lennde
bulunan \e çogunlukla
akcığer kansen olan siyasi
suçlardan turuklu ya dâ
hükumlü 3 kişi cezaevinde
ölümü bekliyor. İnsan
Haklan Derneği
yöneticileri ile avukatlan.
S.Ç.. Reşit Kayran ve Polat
İyit için anayasal hakkı
olan özel affı kullanması
için Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel'e
başvurdular.
Cezaevlerindekı sağlıksız
koşullar bazı tutuklu ya da
hükümlülerin ölümcül
hastalıklara yakalanmasına
neden oluyor. Geçen yıl
ölümcül hastalıklar
yüzünden Tuncay Altaş.
Süleyman Özer. Mustafa Kaya, Yunus
Yaman ve NaziriÇalışkan yaşamını
yitırdi. Çalışkan tahliye edildikten bıra>.
Mustafa Kaya ise bır hafta sonra öldü.
Içinde bulunduğumuz günlerde de üç kişi
Yaşamahakkuukorumayadavet
Cezaevlerinde yaşanan örgüt içi infazlara dikkat
çeken İnsan Haklan Oerneği (İHD) İstanbul Şubesi.
demokratik kitle örgütierini ve aydınlan. "yaşama
hakkuu konımaya davef etti. Yaşama hakkıy la iigili
basın açıklamasına. İHD İstanbul Şube Başkanı
Nimet Tannkulu, HADEP Genel Sekreteri Mehmet
Satan. Bayrampaşa Cezaevi'nde "ajanlık" iddiasıyla
öMürüIen TKP-ML/TtKKO üyesi Hasan Hüseyin
Er'in ağabeyi Mustafa Şahin Er ve avukat Eren
Keskin kankb. Örgüt içi infazlann arttığını belirten
Tannkulu. "Kısa bir süre içinde. Bayrampaşa'da
Hasan Hüsevin Er, Ankara Merkez Kapab
Cezaevi'nde Fatma Özyurt, Ramis Şişman. Ulaş
Şahintörk ile Buca Cezaevi'nde İbrahim Sertel'in
örgüt arkadaşlan taranndan öldürülnıesini, insan
haklan ihlali olarak göriivonı/. İHO olarak 'yaşama
hakkını korumava davet' isimli metni imzaya
açacağız" dedi. (Fotoğraf: ALPER TURGÛT)
cezaevinde ölümü bekliyor. Halen Ankara
Merkez Kapalı Cezaevi'nde bulunan 12
yıl 6 aya hükümlü 16 yaşındaki S.K.'nin
hastalığı karaciğer sirozu. 1994 yılından
berı bu cezaevinde bulunan S.K.'nın en
fazla 2 ay daha ya^ayabıleceği belirtıliyor.
Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde
bulunan Reşit Kayran ıse 35 yaşında ve
18 yıla hükümlü. Kanser hastası olan
Kayran da gün say ıvor.
Polat İyit de dığer ikı
hükümlü gibı ölümü
bekleyenlerden .. 3 Mayıs
1996 tarihinde tutuklanan
İyit, Bayrampaşa
Cezaevi'nde akciğer
kanserine vakalanmış.
Halen 2 NÖ'lu DGM'de
yareılanıyor. Adli Tip
Kurumu 25 Aralık 1996
tanhinde verdiğı raporda,
"ölümcül hastalığa
yakalanan İyit'in ne kadar
yaşabüeceğini söy lemenin
münıkün olmavacağım"
ıfade edıyor.
İyit'ın avukatı Mihriban
Kırdök geçen günlerde
mahkeme hevetine bu
raporu sunarak
müvekkılının tahliyesinı
istedi. Mahkeme heyeti ise
"her ne kadar ölümcül
rahatsızhğı olsa da
tutukluların devlet
hastanelerine sev klerinin
mümkün olabilecegini"
belirterek tahliye istemini
reddettı. DGM'nın bu
karan üzerine lyit'in ailesi
ve avukatlan "Polat tyit'e
özgürlük" kampanvası
başlattılar.
İHD yöneticileri de S.K..
Reşit Kayran ve Polat İyit
içm Cumhurbaşkanı
Süleyman Demırel'e başvurdular
İHD'liler. avukatlar ve bu kişilerin
aılelen. Demirel'ın anayasal hakkı olan
özel affı kullanarak bu kişilerin tahliye
edilmesini bekliyorlar.
Cazetecilik ilkeleri tartışılıyor
Tarayla haber
güveni zedeler'
• Gazeteci ve iletişim uzmanı Dr. Hıfzı Topuz,
televizyon programcılığı açısından bakıldığında
para ile konuşturma olayının yadırganmaması
gerektığini, ancak yöntemin pek çok tehlikeyi içinde
banndırdığını; Prof.Dr.Ünsal Oskay ise "her şeyin
tıpkı bir fahişe gibi aşkın hem nesnesi, hem satıcısı,
hem kurbanı olarak yaşandığını" dile getirdi.
İstanbul Haber Servisi-Ga- kanızmalan içinde alınması
zetemızın. "Habere para vi-
rüsü bulaşti" başlığı ile gün-
deme getirdiğı kışılenn para
karşılıgı konuşturulmasıyla il-
gili tartışma sürüyor.
Gazeteci ve iletişim uzma-
nı Dr. Hıfn Topuz. telev izyon
programcılığı açısından bakıl-
dığında olayın yadırganma-
ması gerektiğinı ancak yönte-
min pek çok tehlikeyi ıçmde
banndırdığını: Prof.br.l'nsal
Os-kay ise "herseyin tıpkı bir
fahişe gibi aşkın hem nesnesi.
hem satıcısı. hem kurbanı ola-
rak yasandığını" dıle getırdı.
Times'tan Andrew Finkel. pa-
rayla konuşturma yöntemınin
basının güvenılırliğıni zede-
leyebıleceğine dikkat çektı.
Haluk Şahin'ın kendısıne yö-
nelık eleştinlenni yanıtlayan
Can Dündar-Haluk Şahin,
•Parayla haber vayımlanırsa
gazetecılık bıter, fahışelık
başlar' diye vazmışü. Olavlar
kendisini haklı çıkardı. Haluk
Hoca'vla a>nı görüşü pavlaşj-
TOrum" dedı. Gazeteci ve ile-
tişim uzmanı Dr. Hıfzı Topuz,
Fadime Şahin olav ının med-
yadakı yansıtıhşbıçiminı •'re-
alir> şo\ çeşidemesi"olarak
değerlendırdi. Olaya teleuz-
yon programcılığı açısından
bakıldığında bunun yadırgan-
maması gerektiğinı bıldıren
Topuz. özetle şöyle konuş-
ru:
u
O\
r
unun kuralı böyle, iz-
le> ici kazanmak ve rekiam al-
mak için milyariar harcamak
zorundasınız. Amaç gündemi
canlı tutmak değil mi?"
Hıfzı Topuz. Fadime $a-
hin'ın konuşmasıyla önemlı
gerçeklenn açığa çıktığını. bu
yöntemle konuşmasına bir iti-
razı olmamakla birlikte. pa-
rayla konuşturulan kişinin gü-
venılirliğıne şüphe ile bakmak
gerektığini. uygulamanın
yaygınlık kazanması tehlıke-
sı içerdığını. Batı'da da benzer
yöntemîer kullamlmasına
karşın bizde ödendiği açıkJa-
nan rakamlann çok yüksek ol-
duğunu: ayrıca. finansmanı
güçlü medya tekellerinin, ga-
zetecılik becerisine ihtiyaç
duymaksızın parayla haber
kaynaklanna ulaşma dönemı
başlatacakları gibi çekincele-
ri olduğunu bildirdi.
The Times'ın Türkiye mu-
habıri Andrevv Finkel. Fadime
Şahin'in para karşılıgı konuş-
masını"kişinin anılannı para
karşıhğı" satmak olarak de-
ğerlendirdığıni söyledı. Bu
çerçevede kalması koşuluyla
olayı normal karşıladığını ifa-
de eden Finkel,"Ancak. tatsız
bir şey. Para karşıhğı konuşan
kişinin açıklamalanna kuş-
kuyla bakılır \e basının gü>«-
nilirliğini zedeler" dedi Kin-
ke!. konunun basının kendi
içinde tartışılması ve bir ön-
lem ahnacaksa, bunun yasa-
larla değil, basının kendi me-
gerektığını kaydettı.
Marmara Üniversitesi tle-
tjşunfakültesi Öğretım Cy,«i.
si Prof. Dr. Ünsal Oskay, bü-
tün bu ilişkilen. 19. yüzyıl or-
talannda şaır Charles Baudea-
laire'ın Kari Vlarx kadar bı-
limsel olmasa da çok çarpıcı
bır şekilde görerek ıfade ettı-
ğı şu sözlenni aktararak de-
ğerlendırdi:
"Şimdi her şey. kardeşçe bir
fuhuşa dönüştü. Herşey para-
ya dönüştirse hayat buluyor.
Ve her şey tıpkı bir fahişe gibi
aşkın hem nesnesi. hem satıcı-
sı. hem kurbanı olarak yaşanı-
yor." Prof. Oskay. Türkıye'de
hiç değilse aydınlann yaşadı-
ğımız olayları bıraz daha de-
rinden okuyup ırdelemelerı
gereken bir dönem yaşandığı-
nı behrterek. "Bizde şimdilik
bu derinlikten çok "Alı okul-
lanndan' mezunlann sayısal
artışıyla yetinen bir okur-ya-
zartik merakı devam ediyor"
dedı. Para karşılıgı habercıli-
ğm ahlakı bır sorun olduğun-
dan hareketle tartışmayı de-
nnleştırmek gerektığıne ına-
nan Can Dündar ıse. Haluk
Şahin'ın kendisıne yönelık
eleştırılerıni "ciddiye aJdığı-
nı" söyledı. Bu tartışmanın
açılmasını bıle olumlu buldu-
ğunu belirten Can Dündar.
yaptığı açıklamada. "Mesleld
etik bilincinin oluşumunda.
iletişim üzerine kitaplannı \e
yazılannı yıllardır dikkane iz-
İediğimiz Sayın Haluk Şa-
hin'in de pajı var. îhas Aktaş
olayı patlayıp. 'çek deften ga-
zetecıliğı' tartışması açıldı-
ğında Şahin, 'Parayla haber
> ayımlanırsa gazetecılik biter,
fahişelik başlar' diye yazmış-
tı. Olayiar kendisini haklı çı-
kardı'' dedı.
Mısır'da trafik dehşeti
Türkıye'de olduğu gibi trafik kazalan
büyük küçük rüm ülkelerin sorunu
olmaya devam edivor. Yeni Trafik
Yasası ile trafik kazalannın en aza
indirilmesi hedeflenirken birçok ülke
de benzeri önlemleri almava
hazıriamyor. Ülkemizdeki çok ölümlü
trafik kazalannın bir benzeri dün
Mısır'da yaşandı. Bir yolcu
otobüsünün köprüden uçması
nedeniyle 24 kişi öldü. 32 kişi de
yaralandı. (Fotoğraf: REUTERS)
ÇHD'nin girişimi
Narin'i
tutuklama
karanna
itiraz
• 11 avukat tutuklama
kararının yasalara
aykırı olduğu
gerekçesiyle
İstanbul 5 No'lu
Devlet Güvenlik
Mahkemesi'ne itiraz
dilekçesini dün sundu.
isUuıbul HaberServisi-
Sabancı suıkastının
sanıklanndan Mustafa
Duyar'ın verdiğı ifade
doğrultusunda tutuklanan
avukat Metin Narin için
bır grup meslektaşı.
DGM'ye ıtirazda bulundu.
Çağdaş Hukukçular
Derneği (ÇHD), Halkm
Hukuk Bürosu ve Genç
Avukatlar Gınşımi üyesi
11 avukat. uygulamanın
yasalara aykın olduğu
gerekçesiyle tstanbul 5
No'lu Devlet Güvenlik
Mahkemesf ne itıraz
dilekçesini dün sundu.
A\ ukatlann açıklaması
Dılekçelerin
verilmesınden sonra bir
açıklama yapan avukat
Cemal Yücel. Metin
Narin'in tutuklanmasının
usule ve yasalara aykırı bir
karar olduğunu, "yardım
veyataklıktan"
tutuklanmasına neden olan
tek delılin. Mustafa
Duyar'ın ifadesinde geçen
bir göriişme olduğunu öne
sürdü. Metin Narin'in de
ifadesinde "Mustafa
Duyar'a ev temin ettiği"
ıddıalannı reddettığını
kaydeden avukat Yücel.
"Tutuklama nedeni
oluşmamıştır. Metin Narin
Uahlara kurban edildi.
Suikasta uğray an Sabancı
değil sıradan bir kişi
olsay dı. Narin serbest
bırakılırdı. Meslektaşımız
önümüzdeki günlerde
mahkemeye çıkacak,
tahliye edileceğini
sanıvoruz" diye konuştu.
Bakan Çelik hakkındaki gensoru reddedildî
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Necati Çelik hakkında
SSK sınavında usulsüzlük ve
torpil yapıldığı iddiasıyla verilen
gensoru önergesinın gündeme
alınması. RP ve DYP'lı
milletvekıllerinin oylanyla
reddedildi. Oylamaya katılan
463 milletvekılınden 247'sı ret
oyu verırken 216 milletvekili,
gensorunun gündeme alınması
yönünde oy kullandılar.
Görüşmeler sırasında CHP'liler
ile Çelik ve oturumu yöneten
TBMM Başkanvekili Kamer
Genç arasında tartışmalar
yaşandı. Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Necati Çelik:
CHP Malatya Milletvekili
Ayhan Fırat ve 38 arkadaşınca
verilen gensoru önergesınin ön
görüşmesi sırasında kendisiyle
ilgıli ıddialan yanıtlamaktan
çok. CHP'lı bakanların görev
yaptığı döneme ilişkin
suçlamalarda bulundu.
Başbakan Necmettin Erbakan.
görüşmeler sırasında genel
kurula gelerek Çelik'e destek
verdi. RP'li Musa
aldı. Bazı CHP'liler kürsünün
önüne kadar yürüyerek Genç'e
tepkı gösterirken CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal da
oturduğu yerden Genç'e,
" Yazıklar olsun. o kürsüye
yakışmıyorsun" diye bağırdı.
• SSK sınavında usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla Necati
Çelik hakJanda verilen gensoru REFAHYOL'un oylanyla
reddedildi. Gensoru görüşmeleri sırasında CHP'liler ile
Necati Çelik ve oturumu yöneten Kamer Genç arasında
tartışma çıktı, CHP'H Moğultay'a, konuşması için söz
vermeyen Genç, CHP'lilerden tepki aldı.
Uzunkaya'nın konuşması
sırasında sataşmada bulunduğu
iddasıyla söz isteyen CHP'li
Mehmet Moğolta>'a. kürsüden
konuşması için söz vermeven
TBMM Başkanvekih Kamer
Genç. CHP'lilerden yoğun tepki
Görüşmeler sırasında önerge
sahibi Ayhan Fırat, SSK
sınavına başından beri hile
kanştırıldığını savunarak
Çelik'in sınav ile ilgıli olarak bır
hafta içinde üç kez yalan
söylediğini öne sürdü. Fırat.
"SSK sınav ı adil düzen sınavı
değil. adi düzen sınavıdır" dedi.
ANAP Grubu adına görüşlennı
açıklayan istanbul Milletvekili
Emin Kul da Çelik ve yakın
çalışma arkadaşlarının soyadını
taşıyan 114 kişinin sınavı
kazandığına dikkat çekerek
kazanacakların isimlerinin
önceden bellı olduğunu
savundu. CHP Grubu adına
kürsüye çıkan Grup
Başkanvekıli Nihad Matkap ıse
yapılan hesaplamalara göre bir
sınav kâğıdının 6 sanıyede
değerlendirildiğıni vurgulayarak
"Her ne kadar sayın bakana 'Jet
Necati' diyorlarsa da jet hızıyla
bile bu siirede sınav kâğıdının
okunması mümkün degil" dedı.
DSP İstanbul Milletvekili
Cevdet Sehi ıse "Böyle bir sınav,
Türkiye Cumhuriyeti'nde hiç
göriilmemişfir" diye konuştu.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Manzara-i Umumiye...
SBF fakülte kurulunda, hocamız rahmetli Prof.
Seha Meray ile aynı köşede otururduk. Çok uza-
yan tartışmaların belırlı bır aşamasında hep söz alır-
dı.. Ve hep aynı şeylerı soylerdı:
- Neyı tartıştığımızı anımsıyor muyuz?
Sonra temel öğelerı, yenı baştan teker teker sı-
ralardı. Dağılan tartışmanın hedefine ulaşmasına
önemli bir katkıda bulunmuş olurdu.
Çünkü bir tehlike her zaman vardır: Ağaçlara bak-
maktan ormanı görememek!
Üstelik de bazıları özel bır çaba gösterirler; insan-
lar ağaçlara avanak avanak bakıp da ormanı unut-
sunlardıye...
* • •
Elbette kı Susurluk da çok önemli. Kıbrıs da... A-
maonların önemi, "manzara-iumumiye"n\n (genel
görıinüm) daha da onemlı olduğunu unutturmarm-
lı.
Bakın son ıki hafta içinde neler oldu:
- RP uzantısı Mıllı Gençlık Vakfı. İstanbul Abdi
ipekçı Spor Salonu'nda bır "Fetih Gecesi" düzen-
ledi. Açılan bır pankartı görüntülemek isteyen ga-
zeteciler, dövüldü. TV kameraları ve fotoğraf makı-
neleri kırıldı... Ve de saldın uzerıne içerıye girmek is-
teyen "polislersokulmadı"!
- Başbakan Erbakan, İstanbul Emniyeti için so-
ruşturma açılması emrı verdı... Nedeni. hakkında tu-
tuklama karan bulunan Aczmendı Şeyhi Müsliim
Gündüz'ün 24 yaşındaki Fadime Şahin ile basflıp
yakalanması. Yani polisın gorevıni yapması!
- Sabıka dosyası haylı kalabalık olan.. "Atatürk-
çüyüm diye gelenlenn yuzüne tükürün " dıyen.. kol-
tugunaoturduğu ılkgün, "Türkıye'de iplerpu.Jann
e//r?de"dıyedemeç veren.. kurşun kalemle "sınav"(\)
yaptırıp, yandaşlarını devlete dolduran.. yaşayan
en büyük ışçi önderı Halil Tunç'un SSK'deki göre-
vınden alınması ıçın yırtınan.. ışçılık yapmadan "ış-
çi lıderliğı" yapmış olan.. bir bakan; RP'lı bir bele-
dıye sınırları içmde Atatürk heykelı diktiren bir ge-
neralı "hedef" gosterdi.
- 51 tarıkat ve "cemaat" şeyhi, TC Başbakanlık
Konutu'nda "iftar" yemeğıne çağnldı. Konuklar -ya-
salann ve hatta anayasanın yasaklamasına karşın-
yemeğe sarıklan ve cüppelerıyle katıldılar. (Aczmen-
dıler de DGM'dekı duruşmada sarıklarını ve cüppe-
lerını çıkarmadılar).
- RTÜK uzmanları, şeriatçı TV'lerı suçlayan rapor-
lar hazırladılar. Bu TV'lerın "Arap-lslam külturünü
benimsetmek''ve "kadın- erkekaynmına halkıalış-
tırmak" amacına yonelık yayımlara hız verdıklerıni
vurguladılar. Ama en çok ızlenen TV kanallarına ce-
zalaryağdıranRTUK'ün. buraporlarıdıkkatealma-
dığı ve şeriatçı TV'lere göz yumduğu ortaya çıktı.
- RP'nın. "suç işleyen" milletvekıllerinin dokunul-
mazlıklarının kalkmasına nıçin karşı olduğu anlaşıl-
dı. Cumhuriyet, Meclıs'te en fazla suç dosyası bu-
lunan partinın RP olduğunu sergıledı. Erbakan'ın da
içinde bulunduğu milletvekıllerı ile ılgilı suçlamalar
şunlardı: Halkı din ve mezhep farkı gözeterek kış-
kırtmak... Atatürk'e saldırmak... Görevli memura
hakaret... PKK propagandası...
• • •
• Bütün bunlara karşı, ınsanlartepkisir mi kaldılar?
Elbette ki hayır!
Cumhuriyet tarihinde ilk kez, askeri savcılık bır ba-
kan hakkında "orduya hakaret" davası açtı. Böyle-
ce Çalışma Bakanı Necati Çelik, Sıvas'ta 37 ınsa-
nımızı çıragıbı yakanların avukatı olan. şeriatçı "ün-
lü" Adalet Bakanı'nın da önüne geçti.
Milli Savunma Bakanı. askerlerın tepkısinı dile
getirdiğıne kuşku olmayan bir demeç verdi. Devrim
yasalarının ve Türk Ceza Kanunu'nun "herkese ıs-
tısnasız uygulanması"m ıstedı. "Aksihalde vakıtge-
çebilır, gıdişatı onleyemeyız" dedi. Bir bakanın ağ-
zından, yasaların uygulanmamasının eleştırilmesi,
"sıvıl muhtıra" olarak değerlendirildı.
Demirel'in DYP'Iİ Necmettin Cevheri'ye şöyle
dedığıduyuldu: "12 Mart'ta mazeretın vardı, 12 Ey-
lül'de de... Peki şimdı neyı savunacaksın?" Ve
DYP'Iİ Esat Kıratlıoğiu konuştu: "Tehlike burnu-
muzun ucunda... Bunu seziyorum."
• • •
Işte "genel gorunum" bu!
RP, devleti içten ele geçırme çabasını hızlandın-
yor. Şerıatçılığı ve şeriatçılan yasallaştırıyor. Yasa-
ların onlara uygulanmasını engellıyor. Sivil yadaas-
ker, Atatürk'e sahıp çıkan herkese, bakanının ağ-
zından gözdağı venyor... Ve hatta. polisı suç işle-
nen yere sokmuyor...
Yanı burnunun dikıne gıdiyor!
Çünkü -Yüce Divan korkusu ıçındekı- Tansu Çil-
ler'inhükümeti bozamayacağındanemin.. "Fırsaf's
lyi değerlendırmeye çalışıyor.
Ama korku dağları sarınca; DYP'nın su alan ge-
misini terk edenlerin gıderek çoğalmasının kaçınıl-
mazlaşacağını unutuyor... Ve de "alıştıra alıştıra"
devleti ele geçireceğinı sanarken; kendisıne karşı
alınacaken sert önlemleri bıle, herkesın hoşgörü ile
karşılamaya hazırlandığını göremıyor!
Dimyat'takı pirınç ve evdekı bulgur hesabı...
Karne parası
yine gündemde
tSTANBUL / \NK-\RA
(Cumhuriyet) - İlk ve orta
dereceli okulların varı yıl
tatılıne girmesıne 9 gün ka-
la. okullarda farkli fiyatlar-
la karne parası toplanması-
na yönelık tepkıler yenıden
gündeme geldi. istanbul ll
Mılli Eğıtim Müdürlüğü.
okul müdürlüklerine gön-
derdiğı genelgeyle velıler-
den. belırlenen eğitıme kat-
kı pavı dışında hiçbir ısım
altında para toplanamaya-
cağını bildirdi
istanbul II Milli Eğıtim
Müdürlüğü'nün okul mü-
dürlüklerıne gönderdığı
"basılı belge paralarTna
ıli^kın genelgesınde. spor
kolu. pul. fotoğraf. karne.
dıploma harcı. takdir v e te-
şekkür belgelen ıçınyapıîa-
cak harcamaların, \eliler-
den alınan eğitıme katkı pa-
yından yapılacağı kavdedil-
dı. Genelgede. yoksul öğ-
rencılerın karne ve dıploma
paralannın okullarda topla-
nan genel katkı payından
karşılanacağı belinıldı.
İstanbul 11 Mıllı Eğıtim
Müdürlüğü'nün genelge-
sinde. okul müdürlüklerinin
karneler için 30 bin Iıra.
dıplomalarıçin lOObınlira.
takdir ve teşekkür belgelen
için 15 bin lira ödeyerek bu
belgelen Çapa'daki Milli
Eğıtim Devlet Kitapları
Müdürlüğü'nden edınebıle-
cekleri kaydedıldı.
Velılerın örgütlenerek
paralı eğitıme karşı çıkma-
larını isteyen Eeitım-Sen
Genel Özlük-HukukveTlS
Sekreteri Müslüm Şahin,
"Karneler fahiş fiyatla pa-
zarlanıyor"dedı.
\luslum Şahin. dün yap-
tığı yazılı açıklamada. yan
v ıl tatıli öncesınde karnele-
nn Mıllı Eğıtim Vakfı'nm
belırledıği 30 bin liraya de-
ğil. 250 bin liraya varan fi-
vatlarla satıldığını bildirdi.
Şahin. öğretmenlerin tahsıl-
darlığa zorlandığına dikkat
çekerek "Kayıt paraları.
katkı payları. hizmetli.
elektrik. su, bilgisayar, ısın-
ma giderleri için velilerden
alınan bağış adı alhndaki
paralardan sonra şimdi de
karneler fahiş fiyatla pazar-
lanıvor"dedı.