29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
,15 OCAK1997ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER HeMmterden saruşturma tepkisi • AMCVRA : (Cumhuriyet Bürosu) - BaşbakanlıL Müsteşar Vekili Osmın Kadn Keskın'in, hekımlerin Başbakanlık onıinde düzenledıği protesto -gösteriiinde "kendisıni -muhatap kaoul etmeyen" -Ankara Tahp Odası , yöneticileriyle Türk Tabiplen Bırliğı(TTB) yöneticıieri hakkında soruşturma açılmasını ı istemesi tepkilere neden -oldu TTB Merkez -Konseyi. soruşturma -isteminı "demokratik kitleörgütlenni susturma girişımi" olarak değerlendirdı. ATO da. bu kararla temel demokratik 4hukuk kurallannın hiçe isayıldığını bıldirdi. Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna. .hekimlerin eyleminin .demokratik bır tepki ^olduğunu \e suç unsuru taşırnadığıni belirtti. Katemli'den Kamalak'a uyarı ÎM ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - TBMM Başkanı Mustafa Kalemlı. RP Kahramanmaraş Milletvekilı Mustafa , Kamalakı. "Meclıs askerin gölgesınde" ,yönündekı açıklaması rnedeniyle uyardı. Kalemlı. >aptığı yazılı açiklamada "Hıçbırkişi ya da kurum Yüce Meclis"ın üstünde değildir. Bundan en ufak * kuşku duymak ya da kuşku yaratıcı beyanlarda bulunmak cumhunyetin ve demokratik rejımimızin temel ilke ve felsefesiyle bağda^maz" dedı. a zam kaynak paketinde' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Necmettın Erbakan. Türk Silahlı Kuvvetleri|TSK)ve polislere verilen ek maaş artışının, dıger kamu personeh için "hayali" olarak nitelendirilen kaynak paketlenne baglı olduğunu açıkladı. Resmi Gazete'dedün yayımlanarak yürürlüğe gıreceği belırtilen polislere ek zam açıkJanmadı Başbakan Erbakan, dün RP grup toplantısında yaptığı konuşmada. tnemura ek zam \ermek ıçın kaynak paketlerinden gelecek bütçe dısı gelırleri bekledıklenni belirtti. LevvisTÜBA şeref üyesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Modern Türkıye'nın Doğuşu" gibi Türkiye üzerine yapıtlanyla da tanınan Prof. Dr. Bernard Levvis, Türkiye Bılımler Akademısı (İÜBA) şeref üyelığine seçıldi. TÜBA'dan yapılan açıklamaya göre. şeref iüyeliklenne seçilen diğer bilım adamlan da şöyle: Prof. Dr. Bozkurt Güvenç (sosyal antropolog. Hacettepe Ünıversıtesi emeklı öğretim üyesi). Prof. Dr. Orhan Öztürk (psıkıyatr. HÜ emekli öğretım üyesi), Prof. Dr. Dilhan Eryurt (astrofizikçi. ODTÜ emeklı öğretım üyesi). Akademinin asli üyeliğine de HÜ Biyofizik Dalı ögretim üyesi Prof. Dr. Pekcan Ungan getınldı. Eczacıbaşı'na plaket • ANKARA (AA)- Dışışleri Bakanlığı, llstanbul Kültür ve Sanat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Şakır Eczacıbaşı'na. kültür ve sanat alanında Türkiye'nin tanıtımına Vaptığı katkılardan dolayı '"Ustün Hizmet Plaketi" Verilmesını kararlaştırdı. Bakanlıktan alınan bilgiye göre. plaket. Eczacıbaşı'na yarın dûzenlenecek bır törenle venlecek. Dışışleri Bakanlığı'nca ihdas edilen "Üstün Hizmet Plaketi", Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası alanda tajııtılması. dış polıtıkasının başanyla uygulanması hizmetlerine karşılık bir takdir ifadesi olarak veriiiyor. İHD yöneticileri 3 hükümlü için özel af istemiyle Cumhurbaşkanı Demirel'e başvurdu Cezaevinde ölümü beldiyorlar• İnsan Haklan Derneği yöneticileri ile avukatlan, S.Ç.. 'Reşit Kayran ve Polat İyit hakkında anayasal hakkı olan özel affı kullanması için Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e başvurdular. HÜLYATOPCL Değişık cezaev lennde bulunan \e çogunlukla akcığer kansen olan siyasi suçlardan turuklu ya dâ hükumlü 3 kişi cezaevinde ölümü bekliyor. İnsan Haklan Derneği yöneticileri ile avukatlan. S.Ç.. Reşit Kayran ve Polat İyit için anayasal hakkı olan özel affı kullanması için Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e başvurdular. Cezaevlerindekı sağlıksız koşullar bazı tutuklu ya da hükümlülerin ölümcül hastalıklara yakalanmasına neden oluyor. Geçen yıl ölümcül hastalıklar yüzünden Tuncay Altaş. Süleyman Özer. Mustafa Kaya, Yunus Yaman ve NaziriÇalışkan yaşamını yitırdi. Çalışkan tahliye edildikten bıra>. Mustafa Kaya ise bır hafta sonra öldü. Içinde bulunduğumuz günlerde de üç kişi Yaşamahakkuukorumayadavet Cezaevlerinde yaşanan örgüt içi infazlara dikkat çeken İnsan Haklan Oerneği (İHD) İstanbul Şubesi. demokratik kitle örgütierini ve aydınlan. "yaşama hakkuu konımaya davef etti. Yaşama hakkıy la iigili basın açıklamasına. İHD İstanbul Şube Başkanı Nimet Tannkulu, HADEP Genel Sekreteri Mehmet Satan. Bayrampaşa Cezaevi'nde "ajanlık" iddiasıyla öMürüIen TKP-ML/TtKKO üyesi Hasan Hüseyin Er'in ağabeyi Mustafa Şahin Er ve avukat Eren Keskin kankb. Örgüt içi infazlann arttığını belirten Tannkulu. "Kısa bir süre içinde. Bayrampaşa'da Hasan Hüsevin Er, Ankara Merkez Kapab Cezaevi'nde Fatma Özyurt, Ramis Şişman. Ulaş Şahintörk ile Buca Cezaevi'nde İbrahim Sertel'in örgüt arkadaşlan taranndan öldürülnıesini, insan haklan ihlali olarak göriivonı/. İHO olarak 'yaşama hakkını korumava davet' isimli metni imzaya açacağız" dedi. (Fotoğraf: ALPER TURGÛT) cezaevinde ölümü bekliyor. Halen Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde bulunan 12 yıl 6 aya hükümlü 16 yaşındaki S.K.'nin hastalığı karaciğer sirozu. 1994 yılından berı bu cezaevinde bulunan S.K.'nın en fazla 2 ay daha ya^ayabıleceği belirtıliyor. Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde bulunan Reşit Kayran ıse 35 yaşında ve 18 yıla hükümlü. Kanser hastası olan Kayran da gün say ıvor. Polat İyit de dığer ikı hükümlü gibı ölümü bekleyenlerden .. 3 Mayıs 1996 tarihinde tutuklanan İyit, Bayrampaşa Cezaevi'nde akciğer kanserine vakalanmış. Halen 2 NÖ'lu DGM'de yareılanıyor. Adli Tip Kurumu 25 Aralık 1996 tanhinde verdiğı raporda, "ölümcül hastalığa yakalanan İyit'in ne kadar yaşabüeceğini söy lemenin münıkün olmavacağım" ıfade edıyor. İyit'ın avukatı Mihriban Kırdök geçen günlerde mahkeme hevetine bu raporu sunarak müvekkılının tahliyesinı istedi. Mahkeme heyeti ise "her ne kadar ölümcül rahatsızhğı olsa da tutukluların devlet hastanelerine sev klerinin mümkün olabilecegini" belirterek tahliye istemini reddettı. DGM'nın bu karan üzerine lyit'in ailesi ve avukatlan "Polat tyit'e özgürlük" kampanvası başlattılar. İHD yöneticileri de S.K.. Reşit Kayran ve Polat İyit içm Cumhurbaşkanı Süleyman Demırel'e başvurdular İHD'liler. avukatlar ve bu kişilerin aılelen. Demirel'ın anayasal hakkı olan özel affı kullanarak bu kişilerin tahliye edilmesini bekliyorlar. Cazetecilik ilkeleri tartışılıyor Tarayla haber güveni zedeler' • Gazeteci ve iletişim uzmanı Dr. Hıfzı Topuz, televizyon programcılığı açısından bakıldığında para ile konuşturma olayının yadırganmaması gerektığini, ancak yöntemin pek çok tehlikeyi içinde banndırdığını; Prof.Dr.Ünsal Oskay ise "her şeyin tıpkı bir fahişe gibi aşkın hem nesnesi, hem satıcısı, hem kurbanı olarak yaşandığını" dile getirdi. İstanbul Haber Servisi-Ga- kanızmalan içinde alınması zetemızın. "Habere para vi- rüsü bulaşti" başlığı ile gün- deme getirdiğı kışılenn para karşılıgı konuşturulmasıyla il- gili tartışma sürüyor. Gazeteci ve iletişim uzma- nı Dr. Hıfn Topuz. telev izyon programcılığı açısından bakıl- dığında olayın yadırganma- ması gerektiğinı ancak yönte- min pek çok tehlikeyi ıçmde banndırdığını: Prof.br.l'nsal Os-kay ise "herseyin tıpkı bir fahişe gibi aşkın hem nesnesi. hem satıcısı. hem kurbanı ola- rak yasandığını" dıle getırdı. Times'tan Andrew Finkel. pa- rayla konuşturma yöntemınin basının güvenılırliğıni zede- leyebıleceğine dikkat çektı. Haluk Şahin'ın kendısıne yö- nelık eleştinlenni yanıtlayan Can Dündar-Haluk Şahin, •Parayla haber vayımlanırsa gazetecılık bıter, fahışelık başlar' diye vazmışü. Olavlar kendisini haklı çıkardı. Haluk Hoca'vla a>nı görüşü pavlaşj- TOrum" dedı. Gazeteci ve ile- tişim uzmanı Dr. Hıfzı Topuz, Fadime Şahin olav ının med- yadakı yansıtıhşbıçiminı •'re- alir> şo\ çeşidemesi"olarak değerlendırdi. Olaya teleuz- yon programcılığı açısından bakıldığında bunun yadırgan- maması gerektiğinı bıldıren Topuz. özetle şöyle konuş- ru: u O\ r unun kuralı böyle, iz- le> ici kazanmak ve rekiam al- mak için milyariar harcamak zorundasınız. Amaç gündemi canlı tutmak değil mi?" Hıfzı Topuz. Fadime $a- hin'ın konuşmasıyla önemlı gerçeklenn açığa çıktığını. bu yöntemle konuşmasına bir iti- razı olmamakla birlikte. pa- rayla konuşturulan kişinin gü- venılirliğıne şüphe ile bakmak gerektığini. uygulamanın yaygınlık kazanması tehlıke- sı içerdığını. Batı'da da benzer yöntemîer kullamlmasına karşın bizde ödendiği açıkJa- nan rakamlann çok yüksek ol- duğunu: ayrıca. finansmanı güçlü medya tekellerinin, ga- zetecılik becerisine ihtiyaç duymaksızın parayla haber kaynaklanna ulaşma dönemı başlatacakları gibi çekincele- ri olduğunu bildirdi. The Times'ın Türkiye mu- habıri Andrevv Finkel. Fadime Şahin'in para karşılıgı konuş- masını"kişinin anılannı para karşıhğı" satmak olarak de- ğerlendirdığıni söyledı. Bu çerçevede kalması koşuluyla olayı normal karşıladığını ifa- de eden Finkel,"Ancak. tatsız bir şey. Para karşıhğı konuşan kişinin açıklamalanna kuş- kuyla bakılır \e basının gü>«- nilirliğini zedeler" dedi Kin- ke!. konunun basının kendi içinde tartışılması ve bir ön- lem ahnacaksa, bunun yasa- larla değil, basının kendi me- gerektığını kaydettı. Marmara Üniversitesi tle- tjşunfakültesi Öğretım Cy,«i. si Prof. Dr. Ünsal Oskay, bü- tün bu ilişkilen. 19. yüzyıl or- talannda şaır Charles Baudea- laire'ın Kari Vlarx kadar bı- limsel olmasa da çok çarpıcı bır şekilde görerek ıfade ettı- ğı şu sözlenni aktararak de- ğerlendırdi: "Şimdi her şey. kardeşçe bir fuhuşa dönüştü. Herşey para- ya dönüştirse hayat buluyor. Ve her şey tıpkı bir fahişe gibi aşkın hem nesnesi. hem satıcı- sı. hem kurbanı olarak yaşanı- yor." Prof. Oskay. Türkıye'de hiç değilse aydınlann yaşadı- ğımız olayları bıraz daha de- rinden okuyup ırdelemelerı gereken bir dönem yaşandığı- nı behrterek. "Bizde şimdilik bu derinlikten çok "Alı okul- lanndan' mezunlann sayısal artışıyla yetinen bir okur-ya- zartik merakı devam ediyor" dedı. Para karşılıgı habercıli- ğm ahlakı bır sorun olduğun- dan hareketle tartışmayı de- nnleştırmek gerektığıne ına- nan Can Dündar ıse. Haluk Şahin'ın kendisıne yönelık eleştırılerıni "ciddiye aJdığı- nı" söyledı. Bu tartışmanın açılmasını bıle olumlu buldu- ğunu belirten Can Dündar. yaptığı açıklamada. "Mesleld etik bilincinin oluşumunda. iletişim üzerine kitaplannı \e yazılannı yıllardır dikkane iz- İediğimiz Sayın Haluk Şa- hin'in de pajı var. îhas Aktaş olayı patlayıp. 'çek deften ga- zetecıliğı' tartışması açıldı- ğında Şahin, 'Parayla haber > ayımlanırsa gazetecılik biter, fahişelik başlar' diye yazmış- tı. Olayiar kendisini haklı çı- kardı'' dedı. Mısır'da trafik dehşeti Türkıye'de olduğu gibi trafik kazalan büyük küçük rüm ülkelerin sorunu olmaya devam edivor. Yeni Trafik Yasası ile trafik kazalannın en aza indirilmesi hedeflenirken birçok ülke de benzeri önlemleri almava hazıriamyor. Ülkemizdeki çok ölümlü trafik kazalannın bir benzeri dün Mısır'da yaşandı. Bir yolcu otobüsünün köprüden uçması nedeniyle 24 kişi öldü. 32 kişi de yaralandı. (Fotoğraf: REUTERS) ÇHD'nin girişimi Narin'i tutuklama karanna itiraz • 11 avukat tutuklama kararının yasalara aykırı olduğu gerekçesiyle İstanbul 5 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne itiraz dilekçesini dün sundu. isUuıbul HaberServisi- Sabancı suıkastının sanıklanndan Mustafa Duyar'ın verdiğı ifade doğrultusunda tutuklanan avukat Metin Narin için bır grup meslektaşı. DGM'ye ıtirazda bulundu. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Halkm Hukuk Bürosu ve Genç Avukatlar Gınşımi üyesi 11 avukat. uygulamanın yasalara aykın olduğu gerekçesiyle tstanbul 5 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesf ne itıraz dilekçesini dün sundu. A\ ukatlann açıklaması Dılekçelerin verilmesınden sonra bir açıklama yapan avukat Cemal Yücel. Metin Narin'in tutuklanmasının usule ve yasalara aykırı bir karar olduğunu, "yardım veyataklıktan" tutuklanmasına neden olan tek delılin. Mustafa Duyar'ın ifadesinde geçen bir göriişme olduğunu öne sürdü. Metin Narin'in de ifadesinde "Mustafa Duyar'a ev temin ettiği" ıddıalannı reddettığını kaydeden avukat Yücel. "Tutuklama nedeni oluşmamıştır. Metin Narin Uahlara kurban edildi. Suikasta uğray an Sabancı değil sıradan bir kişi olsay dı. Narin serbest bırakılırdı. Meslektaşımız önümüzdeki günlerde mahkemeye çıkacak, tahliye edileceğini sanıvoruz" diye konuştu. Bakan Çelik hakkındaki gensoru reddedildî ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik hakkında SSK sınavında usulsüzlük ve torpil yapıldığı iddiasıyla verilen gensoru önergesinın gündeme alınması. RP ve DYP'lı milletvekıllerinin oylanyla reddedildi. Oylamaya katılan 463 milletvekılınden 247'sı ret oyu verırken 216 milletvekili, gensorunun gündeme alınması yönünde oy kullandılar. Görüşmeler sırasında CHP'liler ile Çelik ve oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Kamer Genç arasında tartışmalar yaşandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Necati Çelik: CHP Malatya Milletvekili Ayhan Fırat ve 38 arkadaşınca verilen gensoru önergesınin ön görüşmesi sırasında kendisiyle ilgıli ıddialan yanıtlamaktan çok. CHP'lı bakanların görev yaptığı döneme ilişkin suçlamalarda bulundu. Başbakan Necmettin Erbakan. görüşmeler sırasında genel kurula gelerek Çelik'e destek verdi. RP'li Musa aldı. Bazı CHP'liler kürsünün önüne kadar yürüyerek Genç'e tepkı gösterirken CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da oturduğu yerden Genç'e, " Yazıklar olsun. o kürsüye yakışmıyorsun" diye bağırdı. • SSK sınavında usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla Necati Çelik hakJanda verilen gensoru REFAHYOL'un oylanyla reddedildi. Gensoru görüşmeleri sırasında CHP'liler ile Necati Çelik ve oturumu yöneten Kamer Genç arasında tartışma çıktı, CHP'H Moğultay'a, konuşması için söz vermeyen Genç, CHP'lilerden tepki aldı. Uzunkaya'nın konuşması sırasında sataşmada bulunduğu iddasıyla söz isteyen CHP'li Mehmet Moğolta>'a. kürsüden konuşması için söz vermeven TBMM Başkanvekih Kamer Genç. CHP'lilerden yoğun tepki Görüşmeler sırasında önerge sahibi Ayhan Fırat, SSK sınavına başından beri hile kanştırıldığını savunarak Çelik'in sınav ile ilgıli olarak bır hafta içinde üç kez yalan söylediğini öne sürdü. Fırat. "SSK sınav ı adil düzen sınavı değil. adi düzen sınavıdır" dedi. ANAP Grubu adına görüşlennı açıklayan istanbul Milletvekili Emin Kul da Çelik ve yakın çalışma arkadaşlarının soyadını taşıyan 114 kişinin sınavı kazandığına dikkat çekerek kazanacakların isimlerinin önceden bellı olduğunu savundu. CHP Grubu adına kürsüye çıkan Grup Başkanvekıli Nihad Matkap ıse yapılan hesaplamalara göre bir sınav kâğıdının 6 sanıyede değerlendirildiğıni vurgulayarak "Her ne kadar sayın bakana 'Jet Necati' diyorlarsa da jet hızıyla bile bu siirede sınav kâğıdının okunması mümkün degil" dedı. DSP İstanbul Milletvekili Cevdet Sehi ıse "Böyle bir sınav, Türkiye Cumhuriyeti'nde hiç göriilmemişfir" diye konuştu. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Manzara-i Umumiye... SBF fakülte kurulunda, hocamız rahmetli Prof. Seha Meray ile aynı köşede otururduk. Çok uza- yan tartışmaların belırlı bır aşamasında hep söz alır- dı.. Ve hep aynı şeylerı soylerdı: - Neyı tartıştığımızı anımsıyor muyuz? Sonra temel öğelerı, yenı baştan teker teker sı- ralardı. Dağılan tartışmanın hedefine ulaşmasına önemli bir katkıda bulunmuş olurdu. Çünkü bir tehlike her zaman vardır: Ağaçlara bak- maktan ormanı görememek! Üstelik de bazıları özel bır çaba gösterirler; insan- lar ağaçlara avanak avanak bakıp da ormanı unut- sunlardıye... * • • Elbette kı Susurluk da çok önemli. Kıbrıs da... A- maonların önemi, "manzara-iumumiye"n\n (genel görıinüm) daha da onemlı olduğunu unutturmarm- lı. Bakın son ıki hafta içinde neler oldu: - RP uzantısı Mıllı Gençlık Vakfı. İstanbul Abdi ipekçı Spor Salonu'nda bır "Fetih Gecesi" düzen- ledi. Açılan bır pankartı görüntülemek isteyen ga- zeteciler, dövüldü. TV kameraları ve fotoğraf makı- neleri kırıldı... Ve de saldın uzerıne içerıye girmek is- teyen "polislersokulmadı"! - Başbakan Erbakan, İstanbul Emniyeti için so- ruşturma açılması emrı verdı... Nedeni. hakkında tu- tuklama karan bulunan Aczmendı Şeyhi Müsliim Gündüz'ün 24 yaşındaki Fadime Şahin ile basflıp yakalanması. Yani polisın gorevıni yapması! - Sabıka dosyası haylı kalabalık olan.. "Atatürk- çüyüm diye gelenlenn yuzüne tükürün " dıyen.. kol- tugunaoturduğu ılkgün, "Türkıye'de iplerpu.Jann e//r?de"dıyedemeç veren.. kurşun kalemle "sınav"(\) yaptırıp, yandaşlarını devlete dolduran.. yaşayan en büyük ışçi önderı Halil Tunç'un SSK'deki göre- vınden alınması ıçın yırtınan.. ışçılık yapmadan "ış- çi lıderliğı" yapmış olan.. bir bakan; RP'lı bir bele- dıye sınırları içmde Atatürk heykelı diktiren bir ge- neralı "hedef" gosterdi. - 51 tarıkat ve "cemaat" şeyhi, TC Başbakanlık Konutu'nda "iftar" yemeğıne çağnldı. Konuklar -ya- salann ve hatta anayasanın yasaklamasına karşın- yemeğe sarıklan ve cüppelerıyle katıldılar. (Aczmen- dıler de DGM'dekı duruşmada sarıklarını ve cüppe- lerını çıkarmadılar). - RTÜK uzmanları, şeriatçı TV'lerı suçlayan rapor- lar hazırladılar. Bu TV'lerın "Arap-lslam külturünü benimsetmek''ve "kadın- erkekaynmına halkıalış- tırmak" amacına yonelık yayımlara hız verdıklerıni vurguladılar. Ama en çok ızlenen TV kanallarına ce- zalaryağdıranRTUK'ün. buraporlarıdıkkatealma- dığı ve şeriatçı TV'lere göz yumduğu ortaya çıktı. - RP'nın. "suç işleyen" milletvekıllerinin dokunul- mazlıklarının kalkmasına nıçin karşı olduğu anlaşıl- dı. Cumhuriyet, Meclıs'te en fazla suç dosyası bu- lunan partinın RP olduğunu sergıledı. Erbakan'ın da içinde bulunduğu milletvekıllerı ile ılgilı suçlamalar şunlardı: Halkı din ve mezhep farkı gözeterek kış- kırtmak... Atatürk'e saldırmak... Görevli memura hakaret... PKK propagandası... • • • • Bütün bunlara karşı, ınsanlartepkisir mi kaldılar? Elbette ki hayır! Cumhuriyet tarihinde ilk kez, askeri savcılık bır ba- kan hakkında "orduya hakaret" davası açtı. Böyle- ce Çalışma Bakanı Necati Çelik, Sıvas'ta 37 ınsa- nımızı çıragıbı yakanların avukatı olan. şeriatçı "ün- lü" Adalet Bakanı'nın da önüne geçti. Milli Savunma Bakanı. askerlerın tepkısinı dile getirdiğıne kuşku olmayan bir demeç verdi. Devrim yasalarının ve Türk Ceza Kanunu'nun "herkese ıs- tısnasız uygulanması"m ıstedı. "Aksihalde vakıtge- çebilır, gıdişatı onleyemeyız" dedi. Bir bakanın ağ- zından, yasaların uygulanmamasının eleştırilmesi, "sıvıl muhtıra" olarak değerlendirildı. Demirel'in DYP'Iİ Necmettin Cevheri'ye şöyle dedığıduyuldu: "12 Mart'ta mazeretın vardı, 12 Ey- lül'de de... Peki şimdı neyı savunacaksın?" Ve DYP'Iİ Esat Kıratlıoğiu konuştu: "Tehlike burnu- muzun ucunda... Bunu seziyorum." • • • Işte "genel gorunum" bu! RP, devleti içten ele geçırme çabasını hızlandın- yor. Şerıatçılığı ve şeriatçılan yasallaştırıyor. Yasa- ların onlara uygulanmasını engellıyor. Sivil yadaas- ker, Atatürk'e sahıp çıkan herkese, bakanının ağ- zından gözdağı venyor... Ve hatta. polisı suç işle- nen yere sokmuyor... Yanı burnunun dikıne gıdiyor! Çünkü -Yüce Divan korkusu ıçındekı- Tansu Çil- ler'inhükümeti bozamayacağındanemin.. "Fırsaf's lyi değerlendırmeye çalışıyor. Ama korku dağları sarınca; DYP'nın su alan ge- misini terk edenlerin gıderek çoğalmasının kaçınıl- mazlaşacağını unutuyor... Ve de "alıştıra alıştıra" devleti ele geçireceğinı sanarken; kendisıne karşı alınacaken sert önlemleri bıle, herkesın hoşgörü ile karşılamaya hazırlandığını göremıyor! Dimyat'takı pirınç ve evdekı bulgur hesabı... Karne parası yine gündemde tSTANBUL / \NK-\RA (Cumhuriyet) - İlk ve orta dereceli okulların varı yıl tatılıne girmesıne 9 gün ka- la. okullarda farkli fiyatlar- la karne parası toplanması- na yönelık tepkıler yenıden gündeme geldi. istanbul ll Mılli Eğıtim Müdürlüğü. okul müdürlüklerine gön- derdiğı genelgeyle velıler- den. belırlenen eğitıme kat- kı pavı dışında hiçbir ısım altında para toplanamaya- cağını bildirdi istanbul II Milli Eğıtim Müdürlüğü'nün okul mü- dürlüklerıne gönderdığı "basılı belge paralarTna ıli^kın genelgesınde. spor kolu. pul. fotoğraf. karne. dıploma harcı. takdir v e te- şekkür belgelen ıçınyapıîa- cak harcamaların, \eliler- den alınan eğitıme katkı pa- yından yapılacağı kavdedil- dı. Genelgede. yoksul öğ- rencılerın karne ve dıploma paralannın okullarda topla- nan genel katkı payından karşılanacağı belinıldı. İstanbul 11 Mıllı Eğıtim Müdürlüğü'nün genelge- sinde. okul müdürlüklerinin karneler için 30 bin Iıra. dıplomalarıçin lOObınlira. takdir ve teşekkür belgelen için 15 bin lira ödeyerek bu belgelen Çapa'daki Milli Eğıtim Devlet Kitapları Müdürlüğü'nden edınebıle- cekleri kaydedıldı. Velılerın örgütlenerek paralı eğitıme karşı çıkma- larını isteyen Eeitım-Sen Genel Özlük-HukukveTlS Sekreteri Müslüm Şahin, "Karneler fahiş fiyatla pa- zarlanıyor"dedı. \luslum Şahin. dün yap- tığı yazılı açıklamada. yan v ıl tatıli öncesınde karnele- nn Mıllı Eğıtim Vakfı'nm belırledıği 30 bin liraya de- ğil. 250 bin liraya varan fi- vatlarla satıldığını bildirdi. Şahin. öğretmenlerin tahsıl- darlığa zorlandığına dikkat çekerek "Kayıt paraları. katkı payları. hizmetli. elektrik. su, bilgisayar, ısın- ma giderleri için velilerden alınan bağış adı alhndaki paralardan sonra şimdi de karneler fahiş fiyatla pazar- lanıvor"dedı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle