23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
,'28 EYLÜL 1996 CUMARTES) CUMHURİYET SAYFA HABERLER Onman işletme memurlarına saldırı - • İstanbuf Haber Servisi - Tirkıye Erozyonla JVlücadele. Ağaçlandırma ve JDoğal \'arJ/klan Koruma Vakfı (TEMA) tarafından yapılan yazılı açıklamada, y:eçen perşembe günü .Karasu Ormanı'nda kaçak g>öunlara el koymak ısteyen ı»rman ışletme memurlarına silahiı saldırı vapıldığı rjielırtilerek. "Örmanda d^rive gezen işletme şefi, X memur ve bır şofor. kaçak tpmruk yüklü bir traktöre el ko\du. Ancak o sırada pompalı tüfekle açılan ateş yt üzünden 3 memur yaralanmiştır. Şişlı Etfal rlastanesi'ne kaldınlan ağır varalı memur Yaşar Yalnız, tıayati tehlıkeyı atlatamazken diğer fftetnurlar taburcu edildi"' denıldı. 'Bu hükürnet süneden zanarlı' • ANKARA (A\KA)- ANAP Genel Başkan -Yardımcısı Mehmet Keçecıler. REFAHYOL hükümetının içte \e dışta birbırleriyle tutarsiî politikaJar izledıgını öne sürerken. bu hükümetın en geç yılbaşinda görevden ^ıdeceğinı iddıa etti Mehmet Keçeciler. parti f'enel merkezınde üzenledığı basın töplantısında. REFAHYOL Tıükümetını eleştirirken her alanda en çok zamlann bu hükümet döneminde •yapıldığını beliıttı. Çiftçilerin alacak üriin tiedellerının karşılığını yenı şıeni almaya başlamalarını -ve açıklanan alım $yatlannın çok daha §şağılara düştüöünü j>a\unan Keçecıler. "Bu hükümet. buğday çıftçisıne süne \e kımıldan. pamuk üretıcısine beyaz sınekten. îındık üretıcılerine ise fındık kurdundan daha çok îararvenyor dedi. Kamu çalışanına sendika hakkı • A.NKARA (AA) - Enerji Vapı-Yol Sen Genel Başkanı l?w£i(z Faydaîı, kamu çjflfşanfarinin. 6yıldır ^ürdürdükleri grevli ve Toplusözleşmeli sendikal hak mueadelesınden gen adım atmayacaklannı bildırdı. Cengiz Faydalı. \aptığı yazılı açıklamada. Türkıye Kamu-Sen'e baglı Türk Genel Hızmet-Sen <penel Başkanı SeKer Korkut'un "Anayasanın 53. maddesıne göre. kamu çalışanlanna grevli. toplusözleşmelı sendika hakkınm verilmesı mümkün değildır" şeklınde açıkfama yaptıgını belırterek. bu açıklamavı esefle k'arşıladıklannı kayderti. Erbakan'ın ağır sanayi hamlesi • ANKARA (ANKA) - Başbakan Necmettin Erbakan. 1970'li yıllarda •çok meşhıırolan ve •neredeyse adıyla anılan •1'ağır sanayi hamlesi" projesinı yenıden gündeme getirdi. Erbakan. yayımladığı bir genelgeyle ^anayınin rekabet gücünü ve ihracatı arttırmaya y'önelık çalişma yapmak a'macıvla "Stratejik Âraştırmalar ve Teknoloji Gelıştırme Başmüşavırliği" oluşturdu. Erbakan, y'ayımladıği genelgede, Stratejik Âraştırmalar \e Teknoloji Gelıştirme Bas,müşa\irhğTnın sanayinin geiişmesi için çalışmalaryapma amacına yönelik olarak oJuşturulduğunu belirrti. Namaz vaktine 1 saat eklenecek • ANKARA (ANKA) - Dıyanet Işlen Başkanlığı'ndan yapılan k l d her yıl mart dyının son pazar günü saat ©'l.OO'debaşlaşıpeylül "ay ının son pazar günü saat f>2.00'ye kadar de\am eden jlen saat uygulamasının bu vıl Enerji \e Tabıı Kaynaklar Bakanhğı tarafından 27 ekıme kadar uzatıldığı belirtildı. JjJaşkanlıkça daha önce Çazırlanan Dıy anet takvıminde ilerı saat uygulamasının 27 eylülde bıteceğı beklentısıyle namaz l'akıtlerının göstenldıği fcaydedilen açıklamada "Bu ^ebeple tak\ ımlerde îiılunan namaz \akıtleri setvelındekı saatlere ^urtıçınde29E\lül 1996 ?azar gününden 26 Ekim 1,996 Cumartesı gününe ,adar 1 saat ila\e edilmesi :erekmektedır" denıldı. Başbakan'm Mısır'a yapacağı ziyarete, yoğun pazarlıklar sonucu olumlu yanıt verildi Erbakan'a zorald randevuANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mısır yönetimi. terör örgütü Müslüman Kardeş,- ler'e ılımlı yaklaşımından rahatsızhk duy- duğu Başbakan Necmettin Erbakan a. "iki ülke arasındaki özel öneme sahip ilişkiler" gerekçesiy le "kerhen" istedıği tarihte ran- devu \ erdı. Erbakan 'ın. 2-8 ekim günlen ara- sındaLibya\e Nijerya'yı ziyaretlerinin de kesinleştiğı bildınldı. DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in. "hükümette uyum" kaygısıyla sessız kal- dığı diş polıtikada bunalıma neden olan ge- zilere bakanları itiraz ettı. Başbakan Necmettin Erbakan. Iran \e Uzakdoğu'nun ardından Afrıka'dakı Müs- lüman ülkelere yapmavı planladıgı gezı programını. büv ükelçıierle doğrudan gö- rüşerek bizzat düzenledi Mısıryönetımı. y o- HADEP'in bayrak davası • Mısır hükümeti. Erbakan'a kerhen istediği tarihte randevu verdi. Çiiler"in 'uyum' ha\asına karşın Ağar, Erbakan'ın Libya gezisine karşı. Erbakan'ın. kabinede çatlağa neden olan Libya ve Nijerya ziyaretierini iptal ettiği konusunda birbilgi bulunmadığı öğrenildi. ğun pazarlıklar sonucunda Erbakan'ın 2-4 ekim günlen arasındaki rande\u istemine. dün olumlu yanıt verdı. Dıplomatık kay nak- lar. Misir De\ let Başkanı Hüsnü >liiba- rek'ın Ankara'yı zıvaretınde Erbakan'ın. terör örgütü Müslüman Kardeşler konu- sunda arabuluculuk vapmak istemesıne tep- ki gösterdiğını. ancak Kahıre vönetımının. "iki ülkearasındaki özel ilişki" nedenıv le ran- de\u tanhını onayladığını bıldırdıler. Aynı kaynaklar, Tansu Çıller'in de başbakanlığı döneminde Fas'ın Kazablanka kentındekı bırtoplantıdan sonraarabayla Libya yageç- tığını. ancak bu görüşmenın dıplomatık açı- dan ayn bıramaç taşıdığını ka\dettıler. Ka\- naklar, uluslararası ambargonun uygulan- dığı ve Türkıye ale> htarı polıtikalany la bi- linen Libya yönetimınıÇi11er'inotarihte zi- yaret etmesının nedenının bu ülkenın \u- ınuşaması ve uluslararası topluluğa yenıden katılmasını hedenedığine dıkkat çektıler. Erbakan'ın. Libya \e Nijerya ziyaretie- rini ıptal ettığı konusunda henüz bır bılgı bulunmadığı öğrenildi. ÇtUer. dıplomatla- rın da bılgisi dışında gerçekleşen görüşme- lere lııçbır tepkı göstermeyerek. "Başba- kan istediği>legörüşür" açıklamasmı yapar- ken. Erbakan'ın. ABD'ninterörüdestekle- yen ülkeler lıstesine aldığı Sudan ve Lıb- ya'yagıtmesine DYP'li İçişleri Bakanı Meh- met Ağar ıtıraz etti. Ağar. Cumhuriyet'e v ap- tığı açıklamada. "Ben Lib>a\\a gidilniesi- ne taraftar olmadığımı Bakanlar Kuru- lu'nda söyledim. (İmza konusunda) Ne ya- pacağınıa. ancak karamameöniime geldik- ten sonra karar veririm'* dedı. DYP Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı da. ~Dün\ada terörist de\let olarak ilan edilen birtakım dev letlerle görüşmenin zamanı >e zemini ivi ayarlanmalıdır. Birini kazanırken. birçoğunu kay betme tehlike- siv lekarşı karşıy a kainıav aiım. Ancak rned- yaya vansıdığı kadar biiyiik bovutlu her- hangi bir problenı yoktur" dedı. 'İddianamede duygusal ifadeler var' (CumhuriyetBü- rosu)-Halkın De- mokrası Partı- si'nın (HADEP) 2. Olagan Kong- resi'nde Türk bay rağının ın- dınlmesı ıle ılgilı da\anın iddıanamesıninduygusal ifa- deler taşıdıgı \e bir sıvası görüşün yansıması olduğu ileri sürüldü Sanıklar. dava dosyasında bulunan kanıt- lann suç unsuru taşımadığı- nı ve dava konusu "bayrak indirme"olayıyla ılgılen ol- madığını öne sürerken. sanık avukatları davada iki siyası görüşün çarpıştığını kaydet- tiler. Ankara I No'lu Devlet Güvenlik Mahkemebi'nde (DGM) görülen davada. sa- vunma. mahkemenın dava- ya bakmakla görevli olma- dıöını ilerı sürdü. Iddıana- menın HADEP ıle PKK ara- sında ilışkı bulunduğu savı üzenne kurulduğunu belırten sanık avukatları. partılerın tüzelkjşılikleri olduğu \ e bu- nunla ılgilı olarak yargıla- ma yetkısının Anayasa Mah- kemesı'ne aıt olduğunu sa- vundular. Savunma avukat- lannın dosya hakkında gö- revsizlıkkararı venlmesı is- temı mahkeme heyetınce ov - bırliğıyle reddedıldi. Sanıkların ıfadelerının ahnması ışlemı yaklaşik 9 saat sürdü. Ankara Merkez Kapalı Cezaevı'nde kalan sanıklar Sım Sakık, Nebahat AltioL Kudret Cözütok \ e MeühaOzcan ılk günkü otu- ruma öğleden sonra getinl- diler. Sanıklar. Ankara Mer- kez Kapaiı Cezaev ı yöneti- mınin Dıyarbakır Ceza- ev ı'ndeyaşanan olaylan ba- hane ederek kendılerını du- ruşmaya geç gönderdığını savundular. Evinde yapılan aramada ERNK rozeti bulunduğu ile- rı sürülen HADEP Bursa de- legesı KudretGözütok. Bur- sa Emnıyetfnin kendısine "komplo'' kurduöunu savun- du. Polısın. tstanbul DGM'de yargılanan bır müvekkiline ait bazı dokümanlan dosya içinden alarak kendisıne ait- miş gıbi tutanak tutulduğu- nu v urgulayan Gözütok. y a- şamı boyunca hıç PKK ro- zeti görmediğıni belırterek mahkeme başkanına rozeti görmek istedı- ğmı bıldirdı Sanıklar- dan ard^tırmacı - yazar İlhan Akalın da ev ın- de yasak dergıler bu- lunduğu ıddialarını reddetti. Evinde bazı dergılerın bu- lunduğunu. ancak bunlann -yasak >avın değiLvasaklan- nuşyakin" olduğunu sav unan Akalın. ıfadesını alan savcı- nın dergılerı önemsemedı- ğinı söyledı. Sav cının kendisıne "Bun- lann suç unsuru taşımadığı- nı bilivoru/ İlhan Bey. Bun- lardanevinıdevüziercesi \ar* dedığını anlatması üzerıne söz alan ve aynı zamanda soruşturmay ı y ürüten duruş- ma savcısı Nuh Mete Vük- sel. "Tarafımı/dan sanığa böyie bir sözün söylenmesi söz konusu değildir'' dedı Sav unmalann tamamlan- masının ardından kısa bırara veren mahkeme başkanı. sa- nıklardan Sırrı Sakık. Melı- ha Özcan, Yaşar Küpefi, Ömer Doyuran. tlhan Aka-' lın. Ethem Bingöl. Nebahat Altıok. Dursun Turan, Bay- ram Ünal. Ferhan Türk v e Tevfik Ka>a"nın tahlıyelerı- ne karar v enldiğiııi açıkladı. ÇIZMEDEN YX KARI MUSA KART A.NAP muhalefeti sertleştiriyor! Poşomn sekınuBcıkiiıukurtanh • Bakan Demirci'nin Çorum'da açıkladığı çeltik taban fiyatını az bulan üreticilerin protestosunu, milietvekili Hatipoğlu'nun mikrofondan 'Çörekçi Paşa'dan size selam getirdim' sözleri önledi. Ha\a Ku\>etleri komutanı Ahmet Çörekçi hemşerilerine bir selamıyla bakanı kurtardı. Ml'STAFA ^QL^ APAR ÇORl'M-Tarım ve Köy Işleri tiakanı Musa DemircL, Osman- cık Beledıye bınası balkonundan çeltik taban fiyatlarını açıklar- ken. fıyatlan yetersız bulan üre- ticilerin protestoları ıle karşılaş- tı Üreticilerin "Az.az~dıyetem- po tutması üzenne bır an şaşıran ve sıısan Demirci'nin ımdadına TBMM Başkanvekili ve RPÇo- rum Mıllenekili ^asin Hatipoğ- lu yetışti. Hatıpoğlu, bakanın önündeki rnıkrofona yaklaşarak "Sizlere Çörekçi Paşa'dan selam getirdim" diye konuşunca kala- balığın alkışla yanıt vermesi dik- katçektı. Çeltik taban fiyatlarının Ço- rum'un Osmancık ilçesindeaçık- lanması sırasında Refah Partılı- ler ilginç tepkilerle karşılaştılar. İktıdara hazırhksiz yakalandık- ları şeklınde eleştırılere uğrayan Refah Partılıler. taban fiyatları- nı yetersız bulan uretıcılere de "50 \ersek 60 isterler" mantığı ıle yaklaşınca protesto edıldiler farım ve Köy İşlerı Bakanı Musa Demirci. Osmancık Bele- diye bınası balkonundan çeltik taban fiyatlarını açıklarken. fi- yatları yetersız bulan üreticilerin serttepkısıvlekarşılaştı. "Az,az" dıye tempo tutarak Bakanı ko- nuşturmayan üretıcıler. tepkileri- ni sürdürünce Bakan Demirci şa- şırarak konuşmasını kesmek zo- runda kaldı. Ancak protestolar artınca Demırcınin ımdadına TBMM Başkanvekili ve RPÇo- rum Milietvekili Yasin Hatipoğ- lu yetışti. Hatıpoğlu. bakanın önündeki mikrofona yaklaşarak kalabalığa. "Sizlere Çörekçi Pa- şa'dan selam getirdim"dedı. Os- mancıklı olan Hava Kuvvetlerı Komutanı Orgeneral Ahmet Çö- rekçi ıle Çorum'a gelmeden ön- ce görüşrüğünü. Paşa'nın çeltik taban fıyatının üreticiyı mağdur etmeyecek ve beklentısını karşı- layacak şekilde belirlenmesıni ıs- tedığıni anlatan Hatipoglu. "Pa- şa sizlerle vakından ilgileniyor. Onun selamını getirdim" şeklın- de konuşunca. alanda toplanan ve tepkileri artan üretıcıler. Çö- rekçi "nınselamına alkışlarla kar- şılık verip toplantı yerınden ay- rıldılar. Konuşmasını kısa kesip belediye başkanının odasına ge- çen Tarım ve Köy İşlerı Bakanı Musa Demirci ıle beraberındekı Refah Partılı Çorum mılletvekil- lerının kendı aralarında kısa bır değerlendırme yaptıklan görüldü. IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr Bir Avrupa masalıdır. Çeşitli ülkelerde değişik versiyonları anlatılır. Büyücü çırağı ustasın- dan sulan çağırmayı öğrenmiş. Kurakhğa çare olsun diye de hüner göstermeye kalkışmış. Sulan çağırmış. Sular gelmiş. Durmadan gelmiş. Geldikçe gelmiş. Ama çırak suları geri göndermeyi bilmıyormuş. So- nunda büyücü çırağı da, köy- lüler de sularda boğulmuşlar. Türkiye'nin güneydoğusunda birsorun var. Çetrefil birsorun. Kürt yurttaşlanmız. eşit haklı yurttaş olmaktan, aynlıp ba- ğımsız bir Kürt devleti kurma- ya kadar uzanan geniş ve kar- maşık bir siyasal istemler yel- pazesinde hareketlendiler. Bu istemler daha demokratik çö- zümler çerçevesindeyken dev- letin dizgınlerini ele geçirmiş, elinde tutmayı yaşam alışkan- lığına dönüştürmüş şahinler'ın duvarına çarptı. En masum de- mokratik eylem girişimleri sert bir devlet terörüyle yanıtlandı. Sonunda şiddetı temel ey- lem biçimi olarak seçmiş bir si- yasal örgüt, PKK, Kürt kitleleri içinde ağırlık kazandı. Öteki Kürt örgütlenmelerı hızla tasfi- ye oldu. PKK, Kürt hareketinın Büyücü Çırağı Sularda Boğuldu siyasal temsılcilığinde rakıpsiz kaldı. PKK'ye, PKK'nin yön- temlerıyle yanıt verilrnesi yeğ- lendı. Şiddet şıddeti doğurdu. Şiddet tırmandı. Güneydoğu bir kan ve ölüm bölgesine dö- nüştü. Şiddete karşı şiddet, Türkiye'ye özgü bır çözüm de- ğil. Daha önce de deneyen ül- keler oldu. Hâlâ deneyen baş- ka ülkeler de var. Başarıya ulaşan yok ama... Dersalınamadı. Demokratik, siyasal, kültürel çözüm seçe- neklerıni savunanları vatan ha- inliği ıle suçlayan medya tetık- çileri, silah lobileri. militarist dar- görüşlülük, eyyamcı politikacı- lar kol kola gırdi ve Güneydo- ğu sorununu içinden çıkılmaz bır kördüğüme dönüştürdü. "Kolordu - Korucu - Özel Tim" üçlemesinden oluşan as- keri önlemlerie terörün üste- sınden gelinebıleceği sanıldı. Bu konudakı uyarılar ya sağır duvarlara çarptı ya da öneren- lerı DGM'lere sürükledi. Bugün gelinen nokta bu. Ama bugün gelinen noktada altı çizilmesi gereken bunlar- dan ıbaretdeğıl. Yazının girişınde aktanlan bü- yücü ç/rağ/'nın yol açtıkların- dan farksız durumdayız. Terörü kurutsun dıye koru- cular, özel tımler çağrıldı. Ama çağırdığı sulan denetlemeyi bil- meyen büyücü çırağından fark- sız, korucuların ve özel timin yol açtıklarıyla uğraşılıyor. (Uğ- raşıldığından da emin değilim ya...) Son günlerdeki (örneğin dünkü) gazete haberlerini şöy- le bir anımsaym. Varto'da özel timcilerden birinin göz koydu- ğu kadın, bir polis memuruyla ilişki kurdu diye polısin evi ba- sıldı. Polis memuru, öldürme- yi meslek bellemiş özel timci- lerce öldürüldü. Cinayetın ört- bas edilmesi ıçın Varto'daki ev- lerin damlarına yığılmış otlar ateşe verildi (Doğuyu bilirse- niz. kışlık otu yakmanın ne an- lama geldiğini de bilırsinız. Bu. o aılenın hayvanlarının yok pa- hasına elden çıkarılması ve ai- lenın açlığı demektir). Bununla dayetinilmedi. Kasabanın her- yerine kurşun yağdırıldı. Varto gençleri grup grup gözaltına alındı ve Ankara'ya, istanbul'a haberuçuruldu: PKK, Varto'yu bastı. Çatışma sürûyor". Varto'yu PKK değil. büyücü çırağının çağırdığı sular bas- mıştı ve sular sel olup Varto'da kapanması zor yaralar açmış- tı. Haberin ılk basamağı med- yada kocaman kocaman yer aldı. Son basamağına yer bile vermeyenter oldu. Yüksekova'da PKK adına köy basan, mezra basan, fidye için adam kaçıran, adam öldüren. "failı meçhuller"\n sayısını artı- ranların, biri amir rütbesinde 4 özel timcı ile 12 korucu olduğu ortaya çıktı. Yüksekova'yı da büyücü çıraklarının çağırdığı sular basmış, dağlardan kan derelerı akmıştı. Daha geçen kış, Güçlüko- nak'ta PKK'nin minibüsten in- dirdiği 10-15 köylüyü kurşuna dizdiğini, minibüsü de yaktığı- nı bırinci sayfalardan okumuş- tuk. Sonra kurşuna dizenlerin de minibüsü yakanların da özel tim olduğu ortaya çıktı. (Tek sü- tunluk haberler halınde yansı- dı, ama yansıdı). Ellerine silah tutuşturulmuş korucu çetelerıyle, kendıni ger- çekten Rambo sanan özel tim- cilerle güneydoğu sorununu çözebileceklerini sananlar bü- yücü çıraklandır. Çağınp akırtık- ları kan derelerinde bu ülkenin gencecik çocukları boğuluyor. "Şehit vermiş" ev. köy sayısı durmadan artıyor. Ama büyücü çırakları gene de ve inatla suları çağınp de- reler akıtıyorlar. Kan dereleri... ••• Şu kalan boşluğa bir reklam sıkıştıracağım. okuyun: Özgür- lük ve Dayanışma Partisi'nin (ÖDP) paraya gereksinimi var (Hep vardı. Hep olacak). ÖDP İstanbul il yönetıminin paraya daha çok gereksinimi var. O yüzden bu akşam, Sirkeci Gar Lokantası'nda bir yemek dü- zenledıler. Adam başına iki mil- yona bir güzel yenip içilecek. Fi- yat fazla gelmesin. Sıradan bır boğaz lokantasında ıkı katını ödersinız. Üstelik eşi dostu, es- ki-yeni yol arkadaşlannı da gö- rür hasret giderirsiniz. Biletleri kapıdan da alabiliyorsunuz. Ak- şama daha güzel, daha haklı bir Türkiye için hep birlikte kadeh kaldırmak üzere... POLİltKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Üniformalı Çete... Hürrıyet gazetesinin dün bırinci sayfadan verdi- ği haber şöyleydı: "Adana ve Kocaeli'nde birsüre önce çökertilen üniformalı çeteninben&ri, Hakkâri'nin Yüksekova llçesı'nde ortaya çıkarılJi- Kendılerine PKK'lı süsü verip köylere baskın duzen/eyen ve adam kaçırıp ftdye isteyen Hakkârı Czel Harekât Şube Müdür- lüğü 'nde görevli 4 polis 'Ve 6 köy korucusu yaka- landı. Üniformalı çete rrensubu olduğu belirlenen eski itırafçı Kahraman Bilgiç de gözaltına alındı, Bilgiç 'ın, 8 ay önce Yü^sekova 'da CHP eskı Mil- ietvekili Esat Canan'ın ^eğeni Abdullah Canan'/n öldürülmesinde tetiği çeken kışi olduğu belirlendı. Ayrıca Yüksekova 'dan >az döneminde başka yer- lere tayin olan güvenlik mensuplan arasında da çeteyle bağlantısı olan kşılerin bulunabıleceği, so- njşturmanın bu yönde de sürdürüldüğü belırtildi. Soruşturma sırasında gözaltına alınan 6 korucudan 5'ının adları şoyle: Mehmet Emin Ergen, Nec- mettin Huzur, Osman Ergün, Abdülkerim Özcük, Osman Özpınar." Bu haber Cumhuriyet'te de yer aldı, öteki gaze- telerdede... Şimdi burada duralım ve 27 Mart 1996'da. "Po- lıtika Günlüğü" köşesınde "Canan'ı Kımler Öldür- dü?" başlıklı yazımızın bır bölümünü yenıden kö- şemize aktaralım: "CHP raporunu okuyuncu tüylerimiz diken diken oldu... Abdullah Canan'ınyaşadıklan ve daha sonra ölü olarak bulunması, gerçekten üzennde önemle du- rulması gereken bır nokta..." Bu önemlı nokta neydı acaba? Biz bunu CHP mil- letvekıllerı Ercan Karakaş Mahmut Işık ve Mus- tafa Yıldız'ın hazırladıklan raporda görmüştük... Yüksekova hem terör hem de esrar-eroin kaçak- çılığının en yoğun olduğu bölgeydı. Çevre köyler- de terör nedenıyle büyük göç yaşandığı için de Yüksekova'nın 28 bın olan nüfusu 70 bine çıkmış- tı. işsizliğın ve yoksulluğun ıvme kazandığı toplum- larda ne olurdu? Soygun, kaçakçılık ve terör... * • * Eski milietvekili Esat Canan'ın yeğenı Abdullah Ca- nan'ı kim öldürmüştü? Şimdi yıne aynı tarihli yazımıza bir göz ata\ım: "CHP raporunda, Abdullah Canan olayı ilginç bir çizgi oluşturuyor. 1991 genel seçımlerinde ANAP'tan milietvekili seçilen, daha sonra CHP'ye geçen Esat Canan'ın yeğeni olan Abdullah Ca- nan 'ın Karlı Koyu 'ndeki evının çevresınde bır sığı- nak bulunuyor. Bu sığınakta dört terörist ölü ola- rak ele geçıhlırken eroin ve esrar yapımında kulla- nılan malzemeler de ortaya çıkıyor. Burada iki ayn görüş var: 1- Güvenlik güçlenne göre sığınak Abdullah Canan 'ın evinın bitişiğinde. 2- Karlı köylülerine göre sığınakAbdullah Canan 'ın evinın iki kilometre uzağında... Olay tarihi, 22 Eylül 1995... Iddiaya göre aralıkayı başlannda Hakkân Koman: do Tugay Komutanlığı 'na bağlı Yüksekova Koman- do TaburKomutanlığı'nca, Abdullah Canan'ın köy- deki evi -aynca 10 başka ev- tahrip ediliyor. Şimdi Abdullah Canan ve dığer köylüler ne ya- pacak? Mahkemeye başvuracaklar. Onlarda Yük- sekova Mahkemesi'ne başvurup hasar saptaması yaptırıyorlar. Aynca Cumhuriyet Savcılığı'na da di- lekçe verip Tabur Komutanlığı hakkında suç duyu- rusunda bulunuyorlar... CHP raporunda olayın gelişimi şöyle: Yüksekova Komando Tabur Komutanı Bınbaşı E.Y., Abdullah Canan ve suç duyurusunda bulu- nan iki kişiyi ilçe jandarma komutanlığı aracılığıyla makamına çağınyor, çay ısmarlıyor. Daha sonra 15 subay ve astsubayı odaya alıp şöyle diyor: 'Beyler, sizleri şikâyet edenlerın elebaşları bun- lar. Onları çok lyi tanıyın'." • • • Yüksekova'dayakalanan 'üniformalıçete'nin iş- lediği cinayetler de vardır, gasp olaylan da... Burada devlet önemlı bır ışlev yapmış, Yükseko- va'da ve yöresindeki 'faılimeçhul cinayetlen' işle- yenleri, soygun yapanlan yakalamıştır... CHP milletvekilleri Ercan Karakaş, Mahmut Işık ve Mustafa Yıldız'ı, bu olayı derinliğine araştırıp, tam 7 ay önce kamuoyuna yansıttıklan için yürek- ten kutluyoruz... Eğer CHP bugün yüzde 10 barajını aşamayıp Meclis dışında kalsaydı, Yüksekova'daki 'üniforma- lılar çetesi' yakalanmayacak, başta Abdullah Ca- nan o)mak üzere yöredeki tüm faili meçhul cinayet- ler ve gasp olaylan belkı de aydınlanmayacaktı... Yüksekova'daki 'ünıformalılar çetesi'. kayma- kam Aydın Tetikoğlu ve Sınır Jandarma Tabur Ko- mutanlığı'nın yoğun çabasıyla ortaya çıkanlmıştır. Çetenin, itirafçı Kahraman Bilgıç'le işbırliği yap- tığı da böylece anlaşılmıştır Şimdi sıra, bu çetenin Yüksekova'dan başka yerlere atanan 'kollarına' gelmıştir. Askerı ve sıvıl yetkililerin bu olayı tüm bağlantıla- rıyla ortaya çıkaracağına inanmak istiyoruz... Internefc http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetınkaya u> Planet.com. TR HİKMET ÇETİNKAYA AŞIK KADINLAR SOKAĞI Once bakıştılar Soluksuz ka/dı/ar bır sure. Erkek. kadının elıne dokundu. sonra başını onune eğdı usulca.. Bır zaman tunelinöen geçıyor gıbıydıler. Belkı bıraz da duş yorgunuydular. Kadın ıçındekı coşkuyu dışa vuramıyordu Gozlennı kaçırıyordu erkeğın gozlennden Bırden "kırmızı mektuplara" daldı. Dedı kı: "Bır çıçegı bıle yumuşacık dokunuşlara sahıp bır . aşkla seven sana ınat, ben ; çıglık çığlığa bagırarak dıkenlerı sevmeyı sürdüreceğım..." 3O0.C0OTL C Çağ Pazariama A.Ş. Yerebatart Caddesı Salkımsöğüt Sokak No: 9/B Cağatoğiu- btanbu! Te!:514 01 95/96 Posta çeki 10.; 666322
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle