Katalog

217EVLUL1996SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER PKKminibiise saUrdı • KAHRAIVUNMARAŞ (,4Aj -Jlahramanmaraş'ın <3»ksur ılçesınde. PKKlı te"örsr!erce köv rnnibL.-üne açıian ateş scıucu. I kişi öldü. 6 kişi .deyarâlandı. Kîhraıranmaraş, V'alisi S a m Çotur'dan alınan fci giye göre. saat 16.30'da Oöksun'dan Büyiıkçamurlu Koyü'ne giden minibüse. x>rnanlık alandan uzun -nanlulu silahlarla çapraz ateş aç;ldı. Yolculardan TMiay A:alay. hastaneye kadınlrken ha>atını _ica;.berti Yaralanan Ayşe \e D i e k Sanhan. Fatma. Önürhan. Dervış ve Sait To<. Gölvsun \e K.tfıraminmarav devlet ha^anelerinde tedav i altına alındı Aczmendiler mahkûm oldu • \l\KARA (AA) - ^An<ara". Asliye Ceza Mahkemesi. Yenimahalle'de birevi 'Aczmendi Derghı' halıne getırerek. münt top.ama>a çalıştiklan ve bu volia devrim kanunlanna muhalefet ettiklerı tzerekçe:>ıv le vargjlanan san:klar Mustafa Bulutlu. •Süleyman Artvınli. Veysel Akgiil. Mücait Akkoç ve C'uma Alı İnceler de, 677 sayılı kanunun I 2 ile TCK."nin 526 2 maddeleri •uyannca. 5"era\ hapis 300 -bin iira para cezasına çarptırıldılar. Mahkeme. snnıklan. aldıklan hapis cezalannı da paraya çe\ırerek l mihon 500'er J?in İira ağır para cezalanna mahkûm erti. Yılmaz-Türkiye gazetesi davası • ANKARA (AA) - ANAP Genel Bajkanı Mesut Yılmaz'ın. yayımlanan bir köşeyaziNinda "\olsuzluk yapmakla" suçlandıgı gerekçesıvle. Türkiye gazetesi ile köşe yazan Yalçın Özer hakkında açtığı 1 milyar hralık tazminat davasının görülmesine başlandı. Mahkeme hâkimi. taraf avukatlarına delil ve yazılı beyanlannı sunmalan içîn şüre \enlmesmi. tarafların ekonomik ve sosyal durumlannın araştınlması için ılgili yerlere yazı yazılmasını kararlaştırarak duruşmayı başka bir güne bırakti. AflAP'tan bakanlara takip • ANKARA (Cumhurhet Biirosu) - ANAP Genel Baskanı Mesut Yılmaz. hükümetin tanm kesimine yönelık uyguladığı politika nedeniyle çıftçilenn •"zulüm altında" olduğunu belirterek "Hükiimeti izliyoruz. Bu tutum sürdürülürse ANAP olarak bölgelere giderek üreticilere destek olmak için mitingler düzenleyecegiz" dedi. Yılmaz, dün partisinin merkez karar ve vönetim kurulu (MKYK) toplantısının ardından düzenledıği basın toplantısında. bakanları yakın izlemeye aldıklannı ve çok sayıda bakan hakkında gensoru önergesi vereceklenni söyledi. Çorum'da da içkiye sınırlama • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Çorum'da içki satışına sınırlama getirildi. Çorum Valiliği'nin Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan teblığinde. açık kadehli içki satışına sınırlama getirildiği kaydedıldi. Tebliğde. anayasanın 58. maddesinin çocukların kötü alışkanlıklardan korunmasını düzenledıği kaydedilerek 18vaşından küçüklere içki \e sigara satışı yasaklandı. Meral'den iddia • ANKARA (Cumhurivet Biirosu) - Türk-lş Genel Başkanı Bavram Meral. gazetecilere yaptığı açıkJamada. ABD'nin Jrak'ta uçuşa yasak bölgeyi genişletmesinin. petrol yataklannı bıraz daha içeri almak amacına dayandığını söyledi. Meral. işsizliğin ferörü beslediğini \urgularken ""PKK'nin dolarla militan topladığını" kayderti. Hükümetin. ABD'nin planını apaçık ortaya koymast gerektiğini belirten Meral. "Ver petrolü. benim ekonomimi canlandır. ölmüşsün kalmışsın. umurumda değil. ABD'nin planı budur" dedi. TeDioğlıı'ııa çekil baslosızirrat Bankası Yönetim Kuruluna RP üderi Erbakan'm adayına karşın Ankara'da seçimleri kazanan. ancak genel merkez yöneticilerince görevden alınan Mehmet Tellioğlu'na, il başkanlığına aday olmaması için Ziraat Bankası Yönetim Kurulu üyeliği teklif edildiği öne siirüldü. Erbakan'ın, 24 eylül kongresinden önce Tellioğlu ile görüşeceği bildirüdi. Erbakan kongrede zorlanacak RP Genel desteklediği adayın ıl başkanı seçilemediği Ankara il kongresinin 24 eylüide yenilenmesi kesinleşti. RP yönetimi, Ankara il örgütünün 'göstermelik" olarak nitelendirilen ikinci kongresinde de zorlanacak. RP teşkilatlan. genel merkezin muhalif kanada yönelik baskılarını fakslarla kınadı. CHPIi Keskin Türkiye açmaza gidiyor' GÜLÇİN İLCİ B l R D l R/ISPARTA - Partisinin Burdurörgütün- ce düzenlenen 73. kuru- luş. gecesine katılan CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, sorunlara çözüm bulma anlayışından uzak politikalarla Türkive'nin kronıkleşmiş sorunlannın daha büyük açmaza sürük- leneceğini söyledi. Kes- kin. "Refahvol hükiimeti terör vc enflasvon önleve- cek bir politik tercih için- dedeğildir"dedi. Burdur ve Isparta'da düzenlediği basın toplantılarında Tür- kiye malivesinın bir çö- küntüyü yaşadığını vur- gulayan Adnan Keskin. "Ülkemizin bu kronikleş- miş sorunlardan kendini kurtarabilmesi. iç barışı gerçekleştirebilmesi. bir tercih değişikliğini gerçek- leştirmesiv le özdeş olnıus- tur" dıye konuştu. fc MaliyeçöktıT CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin. Türki- ye'nin çöken kaınu mali- yesinin ancak ciddi bir ver- gi reformu ile düzlüğe çı- kabileceğine dikkat çeke- rek, ekonominin rant ek- seninden alınıp yeniden üretim eksenine oturtul- masının düzenin ezdigi emekçı vığınlann kurtu- luşu olacagını belirtti. CHP'nin düzenin ezdi- ği emekçi vığınlann par- risi olduğunu söyleyen Ad- nan ,Keskirt. sosyal. ekono- mik ve toplumsal alanda yaşanan olumsuz gelişme- lerin izleyıcisi %e takipçisi olacaklannı belirtti. HAZAL ATEŞ ANKARA - RP Genel Başkanı ve Başbakan Necmettin Erbakan'ın emri ile parti içinde yükselen muhalif sesler surtunılurken görevine son \erilen Ankara teşkilatının. genel merkez vöneticilerinın rüm baskılarına karşın 24 eylüide yenilenecek kongreye hazırlıklannı sürdürdüğü öğrenildı. RP genel merkez yöneticilerinin. Çankava Ilçe Seçim Kurulu'na yaptıklan başvuru sonucunda il kongresinin 24 e\ lülde yenılenme.si kesinleşti. "Hoca'ya itaat etmediği" gerekçesiyle görev ine son verilen \e venilenecek il seçimlerine katılmamasi için Ziraat Bankası Yönetim Kurulu üyeliği teklif edildiği öne sürülen Mehmet Tellioğlu'nun Erbakan'la görüşeceği bildirildi. RP genel merkez yönetıeilerinin. destekledıkleri adavın seçilemediği il kongresini iptal etme>ivle parti tabanında başlavan sıkıntı sürüvor. Ankara"ya faks yağmuru Teşkılatların. genel merkezin partinin genç kanadının önünü kapatmava yönelik çaiışmalarından rahatsızlığını genel merkeze çektiği fakslarla dile getirdiği öğrenildi. RP genel merkezinde kongre öncesinde sessizliğin egemen olduğu gözlenirken. parti yönetieilerı Klerkez Karar \'ürütme Kurulu (MKYK) kararıyla atanan 2^eki Çelik'in başkanlıSında ısrarettiâi belirtildi. RP MK"YK kararı ile " görev ine son \erilen tellioğlu'nun. gazetecilerin telefonlanna çıkmaması yönünde uvanldığı bildırilerek "Partiiçinde muhalefet varmış gibi gösterilmek istenivor. Bundan dolayı basınla görüşmeme \önünde emir gelmiştir"* yorumlan yapıldı. RP millenekileri. parti içinde va^anan sikıntılann muhalif bir ÇİZMEDEN Yl KARl MUSA KART kanadın varlığından değil, hükümetin icraatının halka yeterince anlatılamamasından kaynaklandığını söylediler. MKYK karanyla görevden alınan Tellioğlu'na il başkanlıgma tekrar aday olmaması için Ziraat Bankası Yönetim Kurulu üyeliği teklif edildiği öne sürüldü. Ziraaat Bankası yetkilılerinin. Devlet Bakanı Sabri Tekir'e bir yazı göndererek Tellioğlu'nun bankacılık deneyimi olmaması nedeniyle üyeliğe alınmasının mümkün olmadığını bildirdiği savunuldu. Tellioğlu. konuva ılişkin bir açıklama vapmakîan kaçınarak "Görevimin başındayım. Seçimlere de katılacağınT dedi Tellioğlu. "çekirdekten yetişme" RP'li. 1969 vılındaki Konya hareketinden bu yana RP'nin içinde olduğu kavdedilen Tellioğlu. Milli Türk Talebe Birliği ve Akıncılar hareketinde, Istanbul Büyükşehir Beledıye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte çalVştı 1975yılmda kuruculuğunu yaptığı Akıncılar Derneği'nde 1977-1978 arasıîîda aenel başkanlık yaptı. 1980 yılında da müfettişlik ve Göller Bölgesi Başmüfettışliği görevinde bulunan Tellioğlu. 12 Eylül döneminde Erbakan'ın isteğiyle 8 yıl kamuoyu önüne çıkmadı. Erbakan'ın adayı olarak gösterilen. genel merkezin baskılan sonucu MKYK karan ile Ankara (i Başkanlığf na atanan Zeki Çelik de Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek'e yakınlığı ile tanınıyor. Enerjı ve Tabiı Kaynaklar Bakanı Recai Kutan'ın da dünürü olan Çelik. RP'nin finansörlerinden olan Kalyon tnşaat'ın da ortaklanndan. Gökçek, MKYK kararı alınmadan önce de seçimleri kaybetmesine karşın Çelık'i Ankara İl Başkanı ilan etmişti. Abdülkadir Aksu istifa etti. Çiçek ve Coşkun'un da istifa ederek RP'ye geçecekleri bildirildi Refahhlar ANAP'tan kopmaya başladıANKARA (Cumhuriyet Biirosu)-ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz'ı. "etki- siz muhalefet" ve partivi Turgut Özal misvonundan uzaklaştırmakla suçlayan DivarbakırMiIletvekili Ab- dülkadir Aksu partisinden istifa ettı. İstifasmı dün TBMM Başkanlığf na ile- ten Aksu'nun RP'ye geç- mesi beklenirken. partıde- kı yaprak dökümünün An- kara Milletvekili Cemil Çi- çek ve Istanbul Milletveki- li AliCoşkun ile süreceği ku- lislerde dile getirildi. Ak- su, istifa gerekçesini ANAP'ın "özünden uzak- laştığı ve atalet içinde oldu- ğu" savına dayandınrken. ANAP Genel Sekreteri Ya- DSP'de üyelik kavgası kızıştı şar Okuyan. bu istifaya. "Bakanlık elinden gidene kadar en hızJı Yıl- mazcıydı. şimdi partiji suçluyor" diye tep- kı gösterdı. ANAP'ın geçen ay yapılan Olağan Bü- yük Kongresi sonrası oluşturulan Merkez Karar Yönetim Kunılu'na itiraz eden ve ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP yönetimini eleştirerek parti meclisi (PM) üyeliğinden istifa eden eski Genei Sekreter Faruk Sırakaya, cumhuriyet başsavcılığının 1993 Haziran ayından beri üye bildirilmediği gerekçesiyle genel merkezi uyardıgını söyledi. Sırakaya. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevtt'in kendisinin partinin üyesi olmadığına ilişkin sözlerine "Bu partide genel sekreter olabilirsiniz, PM iivesi olabilirsiniz, ama üye olmak kolav degildir. Zaten yasa gereği şu anda Etevit bile üye değil* 1 karşıiığını verdi. DSP'de olağanüsrü kurultay isteyenlerle genel merkez arasındaki kavga büyürken ihraçlarla kavganın nıahkemeye taşınması gündeme geldi. Merkez disiplin kurulunda (MDK), Edirne Milletvekili Erdal Kesebir ile 3 delege hakkında ihraç kararı verilirken henüz bu kararfann bildirilmediği öğrenildi. Kesebir ve arkadaşları, kararlann kendilerine iletilmesinden sonra yasal yoliara başvuracaklannı söylediler. DSP üst yönetimini eleştirerek PM üyeliğinden istifa eden Faruk Sırakaya'nın da ihraç istemiyle disiplin kuruluna verilmesi gündeme geldi. DSP iideri Ecevit'in "Üye yenilenmesi için baş> urmamış, gerek yok" açıklaması üzerine bu konu gündemden kalkarken üyelik tartışması başladı. Sırakaya. "Genel Başkan "üye değil' dedi, kesti attı. Bu partide genel sekreterfik ı apabilirsiniz, PM üyesi olabilirsiniz, ama üyelik kotay degildir. PM üyesi «ilup partiye üye olmamak herhalde si> asi tarihe geçecek bir oteydır" dedi. Sırakaya, partinin "mahkeme kapılanna düşmesine gönüllerinin razı olmadığını, ancak haklannı arayacaklannı" söyJedi. Yılmaz'ı. ANAP'ı "bölgepartisi"vapmak- la suçlayan Aksu'nun istıfasıyla AN'AP'ın parlamentodakı ^andalye sa\ ısı 129'a düş- tü. Eski Genel Başkan TurgutÖzalav akın- lığıyla bilinen Aksu. ^ı'ılmaz'a gönderdiği 2 sayfalık mektupla istifa gerekçelerini an- lattı. Mektubunda. ANAP'ın "birkişi\i.bir ekibi >a da bir grubu kahramanlaştırmak >a da iktidara taşıvarak kişisel rakipleri kar- şısında-daha avantajlı bir konuma getirmek için kurulmadığını"\ urgulavan Aksu. par- tinin şu anda "atalet" içinde olduğunu öne sürdü. RP'ye geçmesı bekle- nen Aksu. Başbakan Necmet- tin Erbakan \e bazı RP'li ba- kanlarla görüşmeler yapmış- tı. Partide, Yılmazyönetimin- den rahatsız olan Özal ekolün- den Cemil Çiçek'in de istifa- yı değerlendirdiği belirtilir- ken. daha önce RP'nin millet- vekillıği içinada> göstermek ıstediği A)i Coşkun 'un da RP ile temas halinde olduğu ile- n sürüldü. Kulislerde. RP"Jilerin eski MSP'li ve Turgut Özal'ın kar- deşi Korkut Ozal'a da trans- fer önerisi götürdüğü, ancak olumsuz yanıt aldıklan dile getirildi. Aksu'nun istıfasıyla ANAP'ın parlamentodaki san- dalye sayısı 129'a düşerken. bağımsızlann sayısı 10'ayük- seldi. Parlamentoda. diğer siyasi partilerin sandalye savılan şöyle: RP:'l59.'DYP: İ21. DSP: 74 (Edirne Milletvekili Erdal Kesebir ihraç edildi. an- cak karar henüz kendisıne tebliğ edilmedi). CHP: 49. BBP: 7. BTP: 1. IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr FRANKFURT - Sanki benım gelmemı beklemışler. Kendimi sert bir tartışmanın içinde buldum. Bir taraf sosyal devletı becerebildiğin- ce budamak ıstiyor. Sosyal yar- dımları. işsızlıkyardımlarını, sağlık harcamalarını. eğitim harcamala- rını. emeklılik harcamalarını filan... Öbür taraf ise can havliyle yıllar, çok uzun yıllar boyu kazanılmış nakla- rı kurtarmaya çabalıyor.. Parlamentodaki sayısal çoğun- luk sosyal devletin canına okumak isteyenlerden yana. Kazanılmış hakları savunması beklenen sos- yal demokrat muhalefet şaşkın se- pelek, yellim yepelek kuru laflarla bildik ve aşınmış tanıtlarla karşı çıkma çabasında. Sendikalar ken- di varoluşlarının derdine düşmüş- ler; sürekli üye kaybetmeierinin ne- denlerini bulamıyor; bulamadıkla- rı için daha da şaşınp etekleri bir- birine dolaşmış, ortada fır dönüyor- lar. Merkez sağ iktidarçok daha sa- kin ve kendine güvenli. Adım adım hedefe yürüyor. Benim geldiğim günlerde hedefe giden yolda en etkili adımlardan birini attılar. Bir ön- ceki Tırmtk'ı anımsayın. Sosyal devleti sosyal devlet yapan ilkele- rin tümü de ağır bir yara aldı. Kurt Sıntır, Kuzu Titrerken... Gerekçe pek kısa ve özlü: Sos- yal devlet olmanın gerektirdiği top- lumsal harcamalann ekonomiye getirdiği yükle Japonya 'nın, Ame- rika'nın, Uzakdoğu kaplanlarının rekabetine uzun süre karşı koy- mak mümkün değil. 0 halde bal- tayı sosyal devletin dallarına indı- receğiz, budayacağız. Başka ça- re yok. Sonra sayılara bakıyorsunuz. ih- racat rakamlanna: üretimi. eme- ğin verimlıliğini gösteren sayılara... Allah allah olumsuz hiçbir gelışme (yanı gelişmeme) yok. Örneğin ihracat düşmüyor, artı- yor. Ciddi bir pazar daralması söz konusu değil. Tersıne sosyalızmın yıkılmasından sonra Ukrayna, Lit- vanya. Estonya. Letonya. Beyaz Rusya. Rusya, Polonya, Çek Cum- huhyeti, Slovakya, Slovenya, Ro- manya, Macaristan, Bulgaristan filan yepyeni pazar olanakları ya- ratmışlar. Daha önce nınem zama- nından kalma Skodaların, Mosko- vvitch'lerın, Ladalann koştuğu so- kaklarda bugün Mercedesler, Opel- ler, VVV'ler koşmaya başlamış. Kamyon kamyon AEG, Bosch mar- ka buzdolapları, çamaşır. bulaşık makınelen bu pazarlara akıyor. Ec- zanelerinde Höchst, Bayer fabri- kalarında üretılmiş ilaçlar raflara sıralanmış. Yani dış ticaret söz ko- nusuysa her şey yolunda. Günlük yaşamda normal bir Al- man yurttaşının zorlandığı soru, "Bugün akşam yemeğinde Fran- sızşarabı mı ıçsem. italyanlarınki- nı ml yeğlesem: yoksa bu kez bir ispanyol şarabı mı denesem "den ıbaret. Peynir çeşitleri arasında bo- calıyorlar. Henüz üç yaşındakı ara- balarını yenilemenin zamanı gelip gelmedığini tartışıyorlar. Yaz tatil- lerini Antalya şeridinde mi, ispan- ya k/yılannda mı. Sardunya adasın- da mı geçireceklerine karar vere- miyor. aıle içinde sert tartışmalar yaşıyorlar. Yanı durum (refah), Hoca'nın "Yahu bıraz da biz ölsek" dediğin- den farksız. Ama gene de yürümeyen bir şeyler var. Alman sermayesi ufak ufak (ba- zan büyük büyük) tüyüyor. iç ve he- le hele dış ticaretten elde edilen dev kârlar. yatırım olarak ülkede kalmı- yor. Kalmayıncada işsizliğin üste- sinden gelinemıyor. Bütün Fede- rai Almanya göz önüne alındıkta yüzde 8 işsizlik var. Eski Doğu Al- manya topraklarında bu oran çok daha yüksek. Kuzey Denizi şeridin- de işsizliğin yüzde 30'ları aştığı ka- saba ve köylerden söz ediliyor. Ya- bancılar arasında işsizliğin öldürü- cü sonuçlarına alışılmış. Şımdi Al- manlara yönelen işsizlik tehdidi ül- keyi toplumsal bir paniğın kıyısına getirmiş. Bu durumda ne yapılır? Merkez sağ buna açık seçik bir yanıt veriyor: Pür (saf) kapitaliz- me dönüş. Yani tahterevalli örneği merkez sağ ve sosyal demokrat iktıdarlar arasında gidipgelen hükümetlerin sosyal demokratlara ait dönemle- rinde elde edilen kazanımlar. tuğ- la tuğla örülmüş Batı Avrupa sos- yal devletinin cenaze namazı ha- zırlıklarına hız verilmış. Deniyor ki: Ortalama 35 marka vurmuş saat ücretlenni, bu ekono- mı kaldıramaz. Bu kadar yüklü sos- yal harcamalann budanması, sağ- lanan kaynakların yeniden serma- yeye dönüşmesi şart. Ancak o za- man sermaye sahıplen yatınm yap- maya yanaşırlar. Yoksa işgücünün çok daha ucuz olduğu ülkelere sermaye göçü kaçınılmazdır. Daha kestirme bir deyişle kapi- talızmin insanı değil kân temel alan kuralları acımasızca işliyor. Kapi- talizmin vatanı Almanya, bir kez daha kapitalizmin ilk günlerinin ko- şullarına. vahşi kapitalizm günle- rine dönmeyı tartışıyor:Her şey kâr için. Altta kalanın canı çıksın! Altta kalanlann siyasal gücü ol- ması gereken sosyal demokratlar ve daha soldaki Marksıstleri zorlu günler bekliyor. Marksistleri bir başka yazıya bı- rakalım. Sosyal demokratlara ge- lince... Galıba gelmesek daha iyi. Ser- best piyasa ekonomisi ile sosyal devletı bir arada var edebılmek için teorik inciler döktürüyorlar. Yani kurdu, kuzuyu aynı sandala koyup karşı kıyıya geçırecekler. Kendile- ri kıireklere asılırken de kurda kaş- lannı çatarak bakıp "Hıııı, kötü kurt, sakın o kuzuyu yeme bakayım" di- yecekler. Kurt da kuzuyu yemeye- cek(?) Bugünlerdeki manzara ise şöy- le: Kurt hain haın ve keyıfle sırıtıyor. Kuzu da korkudan titriyor! POLİTtKA GU]\LÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA 'Amerikanvari' 15 Eylül 1996 Pazar... Kadıköy mendireği her pazar olduğu gibi gençler- ledolu. Kızlı-erkekli gruplartatil gününün tadını çıkarıyor. Bir yaşam sevinci dolu gözlerde... Bir fırtınanın, sevdayı körpe yüreklere taşıdığı bel- li... Gözlerde mutluluklar çoğalıyor, kendi iç evrenlerin- de pembe düşler giderek çoğalıyor, Genç kız, sev- danın girilmez sandıöı kapısından sessizce sokulu- yor. Belki zaman kendi başına yaratılıyor dilsiz bir ko- ronun bakışları arasında... O saatlerde Kadıköy vapuru iskeleye yanaşıyor. Bir pazar gününün telaşı, o simitçi çocuğun iki sevgiliye özlemle bakışı, Rıhtım Caddesi'nde bir şarkıyla bü- tünleşiyor... Birdelikanlı, uzun at kuyruğu saçı, yırtık bulicini, si- yah gömleği, kulağında küpesi, sırt çantasıyla o ters bakışları umursamadan yürüyor. Az ötede ağacın al- tında, masmavi gözlü kız arkadaşıyla buluşup sarmaş dolaş uzaklaşıyor... Günlerden pazar... Yaşamın o tatlı gürültüsü bir ezgiyle birleşiyor... Delikanlı genç kızın kulağına tam o sırada bir öpü- cük kondururken fısıldıyor: "Seni seviyorum biliyor musun?" Kız, başını önüne eğip yanıt veriyor: "Ben de..." Aynı zaman diliminde, bir başka büyük kentte ben- zer bir tutku yaşanıyor belki... Ama Istanbul büyük kent, özgürlükler burada da- ha sınırsız... Gençler kol kola, gençler sarmaş dolaş... Günlerden pazar, güneş Marmara'nın üzerinde pa- rıldıyor... • • • Kadıköy mendireği, her pazar olduğu gibi kızlı-er- kekli gençlerledolu... Polis bir anda mendireğe yöneliyor ve gençleri Amerikan filmlerinde olduğu gibi aramaya başlıyor... Yüzlerce genç şaşkın. Bir genç kız, sevgilısinin beline sanlmış ağlıyor. di- ğeri gözlerini boşluğa çevirmiş, sessizce duruyor... Gazetelerden 'Amerikanvariaramayöntemı'ni oku- yordum dün sabah: "Uyuşturucu kullananların, içki içenlerin, gençâşık- lann uğrak yeri olan Kadıköy mendireği, Narkotik Şu- be dedektifleri tarafından didik didik aramadan ge- çihlirken gençler filmlerdeki gibi duvar önünde bek- lediler. Arkadaşıyla birlikte gezmek için gittiğı men- direkte polisleh karşısında görünce şaşkına dönen bir kız gözyaşlanna boğuldu. Dedektifler, gençlere alkol ve uyuşturucunun kötülüklerıni anlatıp evlenne gön- derdiler..." Kadıköy'ün göbeğinde bir pazar günü yüz\erce gencin üstü başı aranıyor, ağızlan koklanıyor... Amerika'da ya da bir başka ülkede polis genç in- sanlan böyle sorumsuzca rahatsız edebilir mi? HayırL Amerika'da polis suçsuz insanlara böyle davran- maz... Ne New York'ta ne de bir başka kentte bir pazar gününün tadını çıkaran gençlerin "Siz alkol alıyorsu- nuz, uyuşturucu kullanıyorsunuz" gerekçesiyle üstü- nü başını aramaz, arayamaz... Amerika'da kimi eyaletlerde, 18 yaşından küçük- ler için 'içkiyasağı' vardır. Yine Kanada'da, 18 yaşın- dan küçük çocuklar, yanlannda aileleri bile olsa Vç- kili' restoranlara, eğlence yerlerine giremez... Amerika'da kimi eyaletlerde niçin içki yasağı konul- muştur 18 yaşından küçük çocuklar için? Şundan: Otomobil kazalarını önlemek için... Kimi valiler, 18 yaşından küçük çocuklar için içki ve sigara yasağını hangi gerekçeyle aldılar? Sağlığa zararlı olduğu için.. • • • 16 Eylül 1996 Pazar... Milliyetçi Hareket Partisi istanbul il Örgütü, Tü- nel'den Taksim Alanı'na doğru izinsiz yürüyüş yapı- yor... Yürüyüşün amacı, uyuşturucu ve alkole karşı öğ- retmen, öğrenci ve velileri uyarmak!.. Bin kişilik topluluk "Başbuğ Türkeş". "Türkeş ne- rede, bizoradayız", "Vurde vuralım, ölde ölelim" di- ye slogan atıyor, ardından 'tekbir' getiriyor... Aynı saatlerde Kadıköy'de rnendirekte polis, genç- leri '/\mer//canvar/'türden arıyor... Polis sözüm ona 'uyuşturucu avı' yapıyor, güpe- gündüz!.. Polisin 'gezip dolaşma özgürlüğü'nü engelleyici tavnna tepki gösterenler oldu mu diye epeyce bakın- dım. Ne yazık ki hiçbir demokratik kitle örgütü. bu an- lamsız, insanlık dışı 'Amerikanvari' aramaya ses çı- karmadı... Sonra kendi kendime sordum. "Acaba polis, Istanbul MHP örgütüyle birlikte mi çalışıyordu?" Çünkü polis, Kadıköy mendirekte gençleri ararken. MHP'liler de Tünel'den Taksim'e yürüyorlardı... Birden aklıma. 1995 milletvekili genel seçimlerin- de, MHP'den Izmir birinci bölge ikinci sırada aday gös- terilen Ali Rıza Gürbüz geldi. Gürbüz, Isviçre'de bir trilyon İira değerinde eroinh yakalanmamış mıydı? Olay meydana çıkınca izmir ör- gütü ve MHP Genel Merkezi birbirine girmemiş miy- di? Ne çabuk unutmuştuk daha on ay öncesi yaşanan 'eroin kaçakçılığı' olayını!.. • • • Milli Gazete yazarı ve RP istanbul il Yönetim Kuru- lu üyesi Sadık Albayrak a küçük bir not: "Nokta dergisineyaptığın açıklamayı sıkıysa köşen- de de yaz. Öyle kıvırıp durma. Yazamıyorsan gaze- teciliği bırak, politikaya devam et, sağa sola da göz- dağı verme. Böyle tehditler bize vız gelır. Nokta der- gisine yaptığın açıklamanın tümünü köşene alıp ya- yımlamazsan ben burada Milli Gazete okurlan ve RP'lileriçin yayımlayacağım. Demokrasilerde insan- lar düşüncelehni açıklamakta özgürdür. Unutma!.." Ayrıca şunu da belirteyim: 1980 askeri darbesin- den sonra Uzunada'ya ılk telefon açmanıza karşın hâ- lâ milletvekili olmamanız sizi üzdüğü kadar benı de üzüyor. inşallah gelecek seçimde muradınıza erersiniz. Amin!.. Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya >' Planet.com. TR Türk Kalp Vakfı 20. Yılını Kutluyor TÜRK KALP VAKFI Tel.: (0.212) 212 07 07 (PBX) Faks:(0212)212 6835