23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 EYLUL1996 SALI 14 KULTUR Istanbııl SanatFııaıa TTuarda bu yıl 46 sı sanat galerisi /-/ olmak üzere toplam 55 kuruluş. A. 44'ü yabancî. toplam 272 sanatçı yeralıyor. Aynca Fransa'dan MAC 2000 tarafından getinlen sanatçılann ve ıkı sanat eleştirmeninin de katılacağı 6. İstanbul Sanat Fuarfnda çeşitli söyleşiler ve paneller gerçekleştirilecek. Ikinci TÜYAP Genç Sanatçılar Resim Yanşması'nda sergilenmeye değer bulunan yapıtlar yer alacak. İlk kez düzenlenen TÜYAP Sanat Eleştirmeni Yanşmasf- na başvuru da 22 eyliile dek sürecek. Kültür Servisi - TÜYAP Tûm Fuarcıhk Yapım AŞ tarafından düzenlenen 6. Istanbul Sanat Fuarı. 17-22 eylül tarihleri arasında TÜYAP Istanbul Sergi Sarayı'nda yapılacak. Geçen yıl 5.sı düzenlenen ve 19.700 sanatseverin gezdiği Sanat Fuan'na bu yıl 46"sı sanat galerisi olmak üzere toplam 55 kuruluş, 44'ü yabancı, toplam 272 sanatçı katılıyor. Aynca Fransa'dan MAC 2000 (Çağdaş Sanatlar Manifestasyonu) taraftndan getirilen 12 Fransız sanatçı ve iki sanat eleştirmenin katılımlanyla TÜYAP 6. İstanbul Sanat Fuan'nın daha da ilgi çekici olacağı umuluyor. Eleştirmen olarak plastik sanatlara katkılan nedeniyle Ahmet Köksal'a \erilen bu > ılki şükran ödülü töreni, açılış günü saat 12.00'de yapılacak. Aynı törende 2. TÜYAP Genç Sanatçılar Resim Yanşması ödülleri de \enlecek. Sanat Fuarı"nda her gün ünlü bir sanatçımızla yapılacak olan söyleşiler, sanatseverlere bu sanatçılan daha yakından tanıma fırsatı verecek. Aynca, "sanatta taklitçilik ve kopvacıhk", 'sanat eleştirisi". "sanat yayınlan ve sanat izleyicisi*, 'Türkhe'deyanşmalı sergiler", 'de\letsergiJeri ve ödüİler', 'modernizm-postmodernizm', "devlet sanat politikası" v e 'sanat kummlan ilişkisı" gibi konularda düzenlenecek panellerde sanatımızın sorunlan tartışılacak. Fuar kapsamında güzel sanatlar eğitimi gören gençleri teşvik etmek amacıyla bu yıl ikincisi düzenlenen 'Tl Y\P Genç Sanatçılar Resim Yanşmasf nda ödül \e mansiyon alan ve Doğan Paksoy, Prof. Ergin İnan, Kaya Ozsezgin, Prof. Kemal lskender, Mehmet Ergüven, Sezer Tansuğ\e Özer kabaş'tan oluşan seçici kurul tarafından sergilenmeye değer bulunan yapıtlar. fuar süresince sergilenecek. TÜYAP'ın bu >ıl ilk kez plastik sanatlar alanında sanat eleştirmeni yetişmesine destek olmak amacıyla düzenlediği 'TÜYAP Sanat Eleştirmeni Yanşması'na başvuru ise 22 eylül pazar günü saat 17.00'ye dek sürecek. Seçici Kurulu'nda Hami Çağdaş, Kaya Ozsezgin, Mehmet Ergüven, Refik Durbaş ve Sezer Tansuğ'un bulunduğu 'TÜYAP Sanat Eleştirmeni Yanşması'na fuar süresince sergilenen bir yapıt \eya sanatçısı ile ilgili eleştiri yazısı ile katılınabilecek. Yarışma sonuçları kasım ayında düzenlenecek 15. TÜYAP İstanbul Kitap Fuarfnda açıklanacak. MAC 2000, 12 sanatçıyla fuara katılıyor Kültür Senisi- Av rupa'nın en çok ilgı çeken çağda^ sanat organızasv on- lanndan M.İC 2000 •Manifestation d"Art Contemporain' (Çağdaş Sanat- lar Manifestasyonu). 6. Istanbul Sa- nat Fuan'na 4 hevkeltıraş ve 8 res- samdan oluşan 12 sanatçıyla katılı- yor. 12 vı1dan bu >ana geleneksel ola- rak her vıl kasım ayında Pans"te dü- zenlejıen ve resmı rakamlara göre 21 bin sanatsever ve profesyonel tara- fından ızlenen MAC 20O0. 1984 yı- lında ressam Concha S. Benedito ta- rafından kuruldu. Fransa'da yaşayan çağdaş sanatın nabzını tutan, genel- likle ikınci pazar diye anılan. daha çok uluslararası alanda kabul görmüş ve hayatta olmayan sanatçılann daha önce satılmış yapıtlannın pazarlan- dığı. çok az yenı yeteneklere yer ve- ren uluslararası bir galeriler organı- zasyonu olan F1AC ile aynı salonlan paylaşan MAC 2000. daha çok sana- tın tanıtımını güden tavnyla da Fl AC ile rekabet haîınde. Fransa'da vaşayan sanatçılardan oluşan 2 bın kadar aday sanatçı dos- yası arasından her y ıl çağdaş. nıtelik- li 100 kadar sanatçı seçilmekte; nor- malınde galenlere sunulan standlar. bu kez sanatçılara sunularak her sa- natçının son bir yılda yaptığı en yenı işlennı sergıledıği birer kişısel sergi- ler (one man shovv) organizasyonunu oluşturmakta Sanatseverlerle direkt olarak baş başa bırakılan sanatçının yapıtlarını savunması. sanat tüketicı- sıyle yüz yüze kar:;ilaşması sonucu oluşan etkıleşimle sanatçının kendı yapıtlan ile daha iyi hesaplaşmasına katkıda bulunması açısından dünya- dakı bu boyutta tek organizasyon olan MAC 2000. zaman zaman da ulusla- rarası sanat fuarlannda bir grup sa- natçı ile çıkartmalaryapmakta. MAC 2000 organizasyonuyla ts- tanbul Sanat Fuan'na katılacak sa- natçılar ıse 1988den bu yana çalış- malarını Pans'te sürdüren A. Onay Akbaş. 1983-84 vıllan arasında Mı- sır'dayaptığı çali:jmalar\eçeşıtlı ül- kelerde açtığı sergılerle dikkat çeken Frederic Amblard. 1985 ten bugüne MAC 2000'ın başkanlığını yürüten Concha Benedito. gravür ve bronz heykel çalışmaianyla Berlın. Pansve Nevv York'ta sergıler düzenleyen Hene Bourdin. heykel sanatçısı Jean-Paul Boyer. heykeltıraş Chab- lais. Henri Guibal. Machat. 13. Ak- denız Çağdaş Sanatlar ve 1981 Saınt Domingue Plastik Sanatlar bienal- lerındeödülleralan Dominikli sanat- çı Radhames Mejia. François Millon, Paris'te guzel sanatlar öğretimıni sür- duren Monique Orsini ve Laurence VVeiller. 6. İstanbul Sanat Fuan'nda 1-Semiramis (Galeri Baraz), 2- N'uri İyem (Evin Sanat Galerisi), 3- Faruk Cimok (Galeri Lebriz), 4- Mehmet Nazım (Bilim Sanat Galerisi) ve 5- Turan Erol'un (Galeri Baraz) yapıtlan yer alıvor. Fuara 45 galeri katılıyor Alkent Actuel Art, KaşCaleri. Reform Sanat Galerisi. Ekol Sanat Galerisi. Gale- ri Gug, Galeri Pago. Tem Sanat Galerisi. Galeri Artıst. İstasyon Sanat Merkezi, Ar- tısan Sanat Galerisi. MEB Sanat Galerisi. Hobı Sanat Galerisi. lirart Sanat Galeri- si, Falez Sanat Galerisi. KızıltoprakSanat Galerisi. Doku Sanat Galensı. Maltepe Sa- nat Galerisi. Galen SZ. Opera Sanat Ga- lerisi. Arda Sanat Galerisi. Sevimce Sanat Galerisi. Seher Sanat Galerisi, Ümit Yaşar Sanat Galerisi. Galeri Lebriz. Toprakbank Sanat Galerisi. Sıyah Beyaz Sanat Gale- nsı, Artemis Sanat Merkezi. Ürün Sanat Galensı, Almelek Sanat Galerisi. Karsu Tekstıl Sanat Galensı. Armoni Sanat Ga- lerisi. Dam Galen. İlavda Sanat Galerisi. Passıon Sanat Galerısi. Art Home Sanat Galerisi. Galen Soyut. Ares Sanat Evi. E\ın Sanat Galerisi, Arrium Sungur Sa- nat Evi. Galeri Baraz. Bilim Sanat Gale- risi. Mınyatür Sanat Galensı. Yurtdışından katılan aaleriler: MAC 2000. ArtesTruttura, Artesegno ETKİNLİKLER BIGÜN 12.00-13.00 TLYAPŞükran Ödülü ve2. TÜYAP Genç Sanatçılar Resim Yanşması Ödülü torenlerı. 13.00- 17.00 Günümüz çağdaş Fransız sanatı ile ılgılı program: MAC 2000'ın getırdığı 12 Fran- sız sanatçının basına tanıtımı. Konferanslar: "Daniel- Henry Kahnwe- iler. Bir Biiyiik Sanat Pazariavıcısımn Ma- cerası" (Konuşmacı:Patrick Jillesl. '21. Yüzyıl Uluslararası Olacak Ya da Hıç Var Olmayacak' (Konuşmacı: Françoise Mon- nin). "Fransa'da Yaşavan ReMm- Alternatıf- ler. Gerçekler. Yönelımler' (Konusma- cr.Fredrıc Abmlard) 18EYLÜLÇARŞAMBA 14.00- 16.00 komet Performdnsı Ya- kup 1,16.00- 18.00 Panel: Sanatta Taklit- çilik". (Yöneten: Semra Germaner. Katı- lanlar. Kemal lskender. Haşim İNur GüreL Ztvnep Vasa Yaman) İ9EYLİLPERŞEMBE 14.00-16.00 Söyleşı: Ergin tnan. 16.00- 18.00 Panel 'Türkiye'de Vânşmalı Sergi- ler, De\let Sergileri \e ÖdiiUer' Cı'öneten- AbdülkadirGümaz. katılanlar De\TİmEr- biL Mehmet Giileryüz. Kaya Ozsezgin). 20 EYLÜL CUMA 14.00-16.00 Söyleşı. Mehmet Aksoy. 16.00-18.00 Panel: 'Sanat EleştirisLSanat Yayınlan \e Sanat İzleyicisi'l Yöneten: Ke- mal lskender. katılanlar Sezer Tansuğ. Ha- mi Çağdaş, Ekrem Kahraman). 21 EYLÜL CLMARTESİ 14.00-16.00 Söyleşı:TuranErol. 16.00- 18.00 Panel. •Modernizm- Postmoder- nizm'ı Yöneten- Mehmet Ergüven. katılan- lar: Bülent Özer, Ali Akay, Enis Batur). 22E^LÜLR\ZAR 14.00-16.00 Söyleşı: Özer Kabaş. 16.00-18.00 Panel. 'De>letSanat Potitikası %e Sanat kummlan İlişkisi'l Yöneten. Hü- samettin Koçan. katılanlar: Kıymet Giray; Hasan Bülent Kahraman. Jamer Le>ent) Altıncı yılma ulaşan îstanbul Sanat Fuan bu yıl da sanat ortamınm tartışma arenasına dönüşebilir Küçüciik, lormızL, yuvariak çıkartmalar AHl ANTMEN Sanat galenlerinin biraz tedirgin edı- cı bir y anı vardır. Bir müzeye girer gibi elinı kolunu sallayarak gıremez ınsan. Belkı bu. sanat galerisının eninde sonun- da bir tür "tecime\i" oluşundan. gırer girmez insanın üzenne çe\rilen gözler- den (alıcı nıı değıl mı?). bir köşede du- ran fiy at listelennden kaynaklanıyordur. Kimı yapıtlann kenanna köşesıne ılişti- rilmış küçük. kırmızı yuvarlak çıkartma- lar da ızley ıcıy !e sanat yapıtı arasındakı büyüyü büsbütün altüst eder. Karşısında- ki yapıtın bir mal olduğu tescillenmiştır. Bunun da ötesı var: Kimin oturma oda- sında, ne tür mobilyalann arasına katıla- cağı gibi düşünceler hücum eder insanın zihnine. Simdi o yapıtı, salt yapıtın ken- dısı olarak gör görebılirsen! Sanat fuarlannda bu duygu herhalde büyük ölçekte yaşanıyordur. Yine de ız- ley icinın fuarlara. tek başına galeriler- den daha çok ilgı gösterdiği bir gerçek. Alıcı. hatta sanat izleyicisi olsun olma- sın farklı yaş gruplanndan, kesımlerden çok sayıda kışı fuarları zıyaret ediyor. Bu yıl altıncısı gerçekleştınlen İstanbul Sanat Fuan çerçevesınde baktığımızda; yaşamında daha önce hıç müzeye.gale- riye gitmemiş pek çok kimsenın sanatla ilk buluşmasını yaşadığı yer oluyor, fu- arın gerçekleştiriidiği TÜYAP Sergı Sa- rayı. İlk yıllannda Plastik Sanatlar Derne- ğı'nce düzenlenen. iki yıldır da bir danış- manlarkuruluylaTÜYAP'ın kendı başı- na yürüttüğü İstanbul Sanat Fuan. işte bu noktada büy ük önem kazanıyor. Burada kımi ınsanlar. gerçekten ilk kez. Türki- ye'de üretilen sanatla karşı karşıya geli- yor. Temelde müzesızlık sonınıı nede- niyle vıllardır işlevinın > *üstiinde~ bek- lentilereyolaçan İstanbui Sanat Fuan'na y öneltilen eleştirilerin pek çoğu bu nok- tada düğümlenıyor. Fuara bu yıl katıl- mayan Galeri Ne\ 'in sahıbı Haldun Dos- toğlu'nun değindığı gibi. "Üzüeü olan, fuarda ilk defa sanat eserleriy le karşıla- şan kesimin.Türk sanatının bundan iba- ret olduğunu zannetmesi." (Cumhunyet. 18 Eylül 1995). '__ Birkaç günlük ticari fuar Sanat ortamında bir kesımın. bu gibi kaygılarından kaynaklanan nedenlerle birkaç günlük tıcarı bir fuarla ilgili bek- lentılerı anıyor. Plastik Sanatlar Derne- ğı'nın "elini çekmesiyle" sanırız TL- YAP'ın ticari yönü. etkinliğın kimlığin- de de belırleyıci rol oynuyor. Bir hafta- lık bir fuann, olmayan çağdaş sanatlar müzemizin yerini birkaç günlüğünedol- durmasını bekleyemeyeceğimiz bir ger- çek. Ancak ulusai ölçekte kalitesı düşen, üstelik yurtdışından katılan. "şöyle böy- ler bıle dıy emeyeceğımiz birkaç galeriy - le de "uluslararası kimliğe" büründüğü iddıa edılen l^tanbul Sanat Fuan'nın elindeki kozu iyı değerlendırmeM sanı- nz herkesin beklentı>>ı. fuandüzenleven- lenn de görevi. Önceki yıllarda fuar yönetım kurulu başkanlığı yapan Hüsamettin Kocan'a bu noktada katılmamak nıümkün değı!: "Öteki fuarlarda izleyici, önüne konan- larla eğeristerse bir iletişime giriyor. Söz- gelimi kitap fuarında, bütün kitapları tii- ketmesi, hepsiyle birebir ilişkiye girmesi nıümkün nıü? Oysa sanat fuarında izle- yici orada yer alan her işle görsel bir et- kileşim içine girdiği için hepsini tüketebi- liyor." İstanbul Sanat Fuarı. ışte bu nok- tada TÜ\ AP'ın bütün ötekı tıcan etkın- liklenndenaynlıyor. ayrılmakdurumun- da. Her sanat fuarında Türkrye'de sanat- sal üretımi çeşitli açılardan ırdeleyen çok sayıda konferanb. söy leşi ve panelın ger- çekleştinlmesı o tıcarı gorünümünun se- v ımsizlığınden sıynlmak, kımdüzenler- se düzenlesin belli bir mısyonla yola çı- kıldığınıgösterebılmekgerekçesıyleya- pılıyor kuşkusuz Bu y ıl da fuar. bu gibi etkınlıkler açısından oldukça yüklü. İki de yanşma düzenlenmış. Güzel sanatlar eğitimi gören gençlen desteklemek ama- cı> la düzenlenen TÜYAP Genç Sanatçı- lar Resim Yanşması çok olumlu bırgı- rişım. Birde yaşamında hıç eleştın yaz- mamış gençlere yönelik Sanat Eleştir- meni Yanşması var Seçıçı kurulda yer alan Hami Çağdaş. Kaya Ozsezgin. Meh- met Ergüven, Refik Durbaş ve başta Se- zer Tansuğ'a başka bir bağlamda sorsay- dık. sanat eleştınsinın v ıllann binkimiy- le ılintilı bir yazı tüni olduğunu söyleye- cekleri büyük olasılık. Yoksa yayın or- ganlarında. sergı kataloglarında yınnı yıldır hepaynı eleştırmenleryazıyorolur nıuydu'1 Ancak bu seçici kurul. Türkı- ye'de artık yenı soluklara gereksinım du- yulduğunu düşünüyor olmalı ki yaşa- mında hıç eleştın yazmamış taptaze ısimlere ele^tırmenlığın kapılarını açma- yı uygun görmüşler. Gerçekten çok "iyi- niyetli'" bir girişim! Düşen, kalite oluyor Bu yılkı sanat fuarının listesinde 46 galen görünuyor. Stand fivatları arttık- ça galen say ısında sanıyoruz pek bir dü- şüş görülmüyor Düşen. kalite oluyor. Geçen y ıllarda fuara katılan kimı nıtelik- lı galeriler artık katılmıyor. Sanat fuan- nın heryılki temel meselesi olan. "Fu- an PSD mi düzenlesin, galericiler mi dü- zenlesin?" tartışmalan bakalım bu yıl da yapılacak mı? Geçen yıl bir sanatçının Mahmutpaşa pazanna benzettiği tstanbul Sanat Fu- an'nda. bu yıl da yaşanacaklann ışığın- da, Türkıye'nın genel koşulları da gö- zardı edilmeden sanınz ya yepyeni bir yapılanmaya doğru gıdilmesi ya da her türlü beklentiden vazgeçip kendı halıne bırakılması gerekiyor. Ancak bunu ya- parken. "fuara her türiü insan geliyor. herdüzeydeeserolnıasılaam* türunden. kötü gazete. kötü dergı. kötü telev ızyon. körü müzık. körii sınema. kötü tıyatro. kötü sanat yapıp. "millet bunu istiyor'" y olundaki bay ağı görüşe benzer bir tav ır- la onaya çıkanlann. belkı de milletın as- lında "bunu" hıç ıstemediğinı de gözö- nünde bulundurması gerekiyor. Kupon \erip gazete satmak (o^utturmak değil). telev ızyondan başka eğlencesı olamayan insanlara her kanalda benzer eğlenceler sunarak ıster ıstemez TV seyrettirmek mümkün oluyor da kimse kımsev 1 "mil- let bunu istiyor" dıye ne sınemaya ne tı- yatroya ne de sanat fuarlanna götürebı- liyor. Geçen yılki sanat fuannda izleyi- ci sayısınındüştüğü söy leniyordu. Buyıl da kararı ızleyıcı verecek. YAZI ODASI SELİM İLERİ Kırk Yaşında Bir Roman Şahap Sıtkı'nın Gün Görmeyen Sokak'\ yaklaşık kırk yaşında bir roman. Ocak 1958 tarihinde Varlık Yayınları arasında çıkmış. O zaman 'görmeyen' de- ğil. 'görm/yen'yazılıyormuş. Bu romanı kitaphğıma altmışlı yıllarda katmış olma- lıyım. Uzun yıllargeçtı, okuyamadım. Gün Görmeyen Sokak'ın nice zamanlar Varlık'ın kitap satış listesin- den bir türlü eksilmediğini hatırlıyorum. Şahap Sıtkı'nın öykülerıni. başka romanlannı oku- dum. Hele romanlannda, savruk anlatımı okuru te- dirgin eder. Konudan konuya sıçranılır, kişiler arası bağlar gevşektir. romanın mımarisi özensiz kurul- muştur. Bununla birlikte Şahap Sıtkı'dan hiç etkilenmedi- ğimi söylersem yalan olur. Bir öyküsünde ağır ruhsal bunalımla ölü etı yıyen bir adamı anlatıyordu. Gün- lerce huzurum kaçtı. Gün Görmeyen Sokak taşra kentinde geçiyor. Her ikısı de 1967 basımlı Horoz Değırmeni'y\e Kimin /ç/n'in odak noktaları Istanbul'dur. Horoz Değirmeni, galiba Demokrat Parti dönemin- deki yaşamaları anlatıyordu. Genç bir kadını met'es tutmuş bir milletvekili portresi çtzilmişti. Bu roman- da Adana'ya, Kaysen'ye uzanan bir Anadolu çizgısi de söz konusuydu. Ikinci Dünya Savaşı yıllarını anlatan Kimin İçin, ün- lü Asmalımescit meyhanelerini, Balıkpazan'nı, Pet- rograd Pastanesi'nı tasvır eder. Romanın yan kişile-. ri arasında Cahit Sıtkı yla Sait Faik de görünürler.: Kimin Için'de 'yaşanmış'ın izlerıni yakalamak olası-" dır. Gün Görmeyen Sokak'a gelince, bence Şahap Sıt-, kı'nın en başarılı romanı. Birtakım anlatım. dile geti-: riş savrukluklan yıne sürüp gidiyor; ya da, yazıldığı, tarıh düşünülürse, Şahap Sıtkı daha başlangıçta o. savrukluklara yenik düşmüş. Bir yandan da küçük bir taşra kentının trajık içe kapanıklığı şiddetle duyum- sanıyor. Yabana atılacak bir başarı değil bu... Ama Gün Görmeyen Sokak hıç ilgi toplamamış. Zaten Şahap Sıtkı'nın bütün eserı pek ılgi devşıre- memiş. Antalya'yı andırır bu taşra kenti, Gün Görmeyen Sokak'ta öylesine ustaca çizilmiş ki, yalnız doğa ve sokak tasvirlerını okumak bile tat veriyor. Üstelik ara-, dan kırk yıla yakın bir zaman geçmışken... Kitabın arka kapağında şöyle deniyor: "Anadolu şehırlennden birınde bir kenar mahal- lenın dekoru ıçinde mutevazı ınsanların gündelik ya- şayışlannı anlatan bu romanında Şahap Sıtkı bize ın- sanca duygulan sağlam bir dil malzemesıyle sunu- yor." Romanı okudukça, o "insanca duygulann" karma- şık ruh süreçleri olduklarını saptıyorsunuz. Hem de, romanımızda Gün Görmeyen Sokak'a kadar pek öy- le gönül rahatlığıyla, sere serpe deşilmemiş süreç-. ler... Roman, taşra dünyasındaki kişilere bölünerek sü- rerken, bütün bu kışilerin iç dünyalarını, evlerın dört duvan arasına sıkışmış gızli hayatlarını yansıtmayi, amaçlıyor. Öğretmen kan-kocayı tanıyoruz önce: Emin, karı- sı Nurseren'le bütün cinsel ilişkilerınde başansiz kal- mıştır. Bu evlilik derın sessızlıklerle beş altı yıldan bu yana kopma noktasına gelmışse de, Nurseren hem Emın'eacıdığından, hem çevre baskısından aynlma- yı henüz düşünmemektedır. Eşraf ailesinin oğlu Se- lâmi, yoksul düştükleri 0 günlerde, doludizgın cinsel arzularını yosma yaradılışlı bir kadınla tatmın edecek- tir önceleri. Bir de, bütün erkeklerin hemen her ak- şam uğradığı meyhanenin sahibi Ismail'ın serüveni var. Ismaıl ıkıde bir de müşterisı erkeklere tutulmak- tadır... işte bu karmaşık ruh dünyaları Gün Görme- yen Sokak'ın görüngelerını oluşturur. Belki daha ustaca yazılabilirdı. Başına buyruk, sev- diği balıkçıyla düşüp kalkan öğretmen Muazzez tipi öteki baş kişiler arasına katılabilirdı. Kişiler konuşur- larken birbirlerine keşke fıkra anlatmasaydılar... ... Öte yandan bunların önemı olmadığını düşünü- yorum. Kırk yıla yakın bir zaman. Gün Görmeyen So- kak'ı, ne olursa olsun gündem dışı bırakamamış: Taşranın. üstelik şimdı, taşralaşmış büyük kentle- rimizin dar gönüllü hayatlarında bugün de ne çok Nurseren, Emin. Muazzez, Ismail yaşıyor kim bilir! Onların romancıları pek yok artık. Gün Görmeyen Sokak ise döneminde önemsen- memış. Oysa arka kapak yazısında şunlar da yazılı: "Gün- den güne gelişmekte olan yeni romantmızın değer- li denemelerınden bir yenısi olan bu eserı okurları- mızın beğeneceğıni umuyoruz." Yeni romanımızın şımdi de günden güne gelişmek- te olduğunu söyleyebilir miyiz? 'Titanik', Broadvvay müzikali oluyor Kültür Senisi- Deniz tıcaret tarihinin en büyük kazası olan Titanik faciası, Broadvvay müzikali oluyor. 14 Nisan 1912'de iki bin iki \üz altı \olcu ve mürettebattan beş yüz on iıçünün hayatını yitirdığı kazanın öncesınde yaşandığı \arsayilan olaylardan oluşan müzıkalin. yaklaşık on üç milyon dolara mal olacağı bıldınldı Dekorları. upera dünyasının devı olarak adlandınlan Rıchard Jone» tarafından hazırlanacak olan müzıkalin. Broadvvay'de sahnelenen en pahalı oyun olacağı söylenıyor. Galası önümüzdekı yıl şubat-man aylannda yapılacak olan Titanik müzikaİının yapımmı. Dodger Productions üstlenıyor. Soz konusu şirket tarafından sahneye konan ve büviık başarı kazanan oyunlar arasında "ICral ve Ben". "Dün Gece Yolda Gıderken Cok Komık Bir Şey Oldu". 'Denemeye Bile Gerek Kalmadan İş Dünyasında Nasıl Başanlı Olunur?" bulunuyor. En iyi tenis fotoğrafları Kültür Senisi - EN1CA Uluslararası Bayanlar Tenis Turnuvası kapsamında düzenlenen 'En 1yı Tenis Fotoğrafları Yanşması' ödül töreni ENK.A Sadı Gülçelik Tesısleri'nde yapıldı 8-14 temmuz tarihleri arasında gerçekleştınlen turnuvada çekılen fotoğraflar ıkı ayn dalda yanştı. \'ayımlanmış fotoğraf dalında bırıncilığe Nokta dergisi foto muhabiri Mehmet Bars, ikincıliğe Ekonomik Trend dergısindcn Senih Gürmen'in fotoğrafları değer görüldü. Ya\ımlanmamış fotoğraf dalında ıse bırıncilığı Alper Tunga Çatal. ikincıliği Millıyet gazetesı foto muhabiri Ercan Arslan kazandı \'arışmanın seçici kurulunda fotoğraf sanatçısı Anı Çelık -\re\\an. Ara Güler. Enka Ladıes Open Organizasyon Komıtesi Başkanı Yav uz Kocaömer. Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Ba^kanı Hüsamettin Koçan ve Spor Gazetesı Genel Yayın Yonetmenı llhan Uzundurukan yeraldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle