Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 EYLUL 1996 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DİSK Başkanlar
Kurulıı
• I Fstanbtl Haber Servisi -
DİSK Ba«kanlar fCurulu, îon
jgelişmeleri değerlendirmek
üzere bııgin İsünbulcia
ooplanacal. Yapılan
.^çıklamava göre. DİSK
<Genel Baş^anı Rıdvan
e u d a k . OLEVİS Marmara
:*>ubesı birusıncükı
ttoplantıdan önce. başta SSK
•*/« zorunlu tasarruf gibi
Bconuların de alınacağı bir
a?a>ın toplantısı
<t4tizenleyecek. Taksim
"Mevdanı'nda "DtSK'in
ı" gaze'eMnidağıtacak
"Enerji politikası
iflas etti'
M İZMİR(CurohurivetEge
Bürosu) - Çe\ reci ve gönüllü
kuruluşlar. "aldatmacaya.
VJJÖZ boyamaya \e yalana
dayalı * enerji politıkasının
i flas ettiğın belirterek en
Ivisa zamanda enerji
:>ürasının toplanmasını
isiediler. SOS Akdeniz İzmir
Bürosu'ndan Aylın
G'ençoğlu. rayali
tafıminlerderı vazgeçilip
gerçeâe dörıülmesini
isterken Gökova Sürekli
Eylem Kurulu Sozeüsü
Sa> nur Gelendos!. "Zaman
ı yenı enerji
polıtıkasınır saptanması
gerekiyor" dedi.
Hastanelere
imam ataması
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu)- Sağlık
BakanlığYnın. Daniştay'ın
hastanelere ımam
uygulamasında yürütmeyi
durdurması kararma karşı
yaptığı itiraz. Danıştay
Genel Kurulu'nca
reddedildi. Danıştay İdari
Dava Daireleri Genel Kurulu
karannda. Danıştay 5
Daîresi'nin yürütmenin
durdurulması yolunda
verdiğı karannın
koşullannın gerçekleştigi
belirtılerek. Sağlık
Bakanlığı'nın sav fannın,
kararın kaldırılmasını
gerektirecek nitelikte
bıılunmadıgı ifadeedıldi.
Çiller'den
Kazan'a yanıt
• .ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Dışişleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı Tansu
Çıller. "Türk dış polıtikası
lıiçbır ülkenin uhdesınde
degildır" dedı. Çiller. dün
düzenledıği basın
toplantısında. Adalet Bakanı
Şevket kazan'ın "Türk dış
politikası ABD'den
yönetiliyor. Sayın Çiller'e
Türk vatandaşlığının
öneminı anlatacağız"
sözlerinın anımsatılması
üzenne. "Böyle birkonuyu
basın aracılığıyla elbette
eevaplayamayız. Bu konuda
eğer böyle bir açıklama
olduy>a -ki tereddütüm var-
kendi aramızda bunlan
konuşarak hükümet
uörüşümüzü belli ederız"
dedi.
TGG açıklaması
• İstanbul Haber Servisi -
Türkiye GazetecilerCemiyeti
Başkanı Nail Güreli. Sanayi
ve Ticaret Bakanı Yalım
Erez'in promosyon
konusundaki yasayı kasıtlı
olarak çarpıtıp kamuovunu
yanıltmaya çalıştığını söyledi.
Erez'in dün promosyonla
ilgili sözleri üzerine bir
açıklama yapan Güreli.
"Başkalannı bilmeyız. ama
biz yıllardır promosyonun
birtakım kurallara
bağlanmasını. basının
kimliğine yakışır biçimde ve
makul ölçülerde olmasını
savunuvorduk" dedi.
Yargıya başvuracağmı söyleyen Kesebir ve arkadaşlannın bu hafta sonuna dek ihracı bekleniyor
DSP'de ihraç lıaftasıANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)
- DSP Genel Başkanı
Büient Ecevit
tarafından ihraç
istemıyle Merkez Disiplin
Kurulu'na (MDK) verilen
Edirne Milletvekili Erdal
Kesebir ile 8 delege arkadaşınm
kaderi bu hafta sonuna dek belli
olacak. MDK'nin 13 eylül günü
toplanarak Kesebir \e
arkadaşlan için ihraç karan
alabilecegi bildirildi. Kesebir,
uzun bir savunma yapmayı
düşünmedigini vurgulayarak
"Bu yapıdaki MDK beni
bağiamaz. Hakkımı yargı
önünde arayacağım" dedi
Kesebir. olaganüstü kurultay
için imza toplamaya devam
ettiklerinı. gerekli ımzayı
fazlasıyla genel merkezin önüne
koyacaklannı söyledi.
DSP MDK'nin geçen hafta
yaptığı toplantıda. Kesebir ve
arkadaşlan için ihraç istemi ele
alınmış ve bu kişilerin parti
faaliyetlerine katılmalarını
engellemek için tedbir
konulnıuştu. Savunma için
verilen bir haftalık sürenin 13
eylül günü dolacağına dikkat
çekilirken. bu tarıhte MDK'nin
toplanarak ihraç kararlarını
alabilecegi bildirildi. Kesebir.
"MDK iiyelerinin niteliklerine
inanmıyorum. Birinin kardeşi
genel merkezde çalışıyor. Genel
Sayman Yaşar Mengi'nin
yakınlan. partiye iş y apanlar
İVIDK'de. Geçen haftaki toplantı.
MDK üyelerine haber
verilmeden yapılmış" dedi. Bu
yapıdaki MDK'nin kendisini
baglamayacağını \ urgulayan
Kesebir. hakkını yargı önünde
arayacağını söyledi.
Olağanüstü kurultay istemlerinın
reddedildiğine dikkat çeken
Kesebir. "Genel merkez,
kurultay delegesi listesini
açıklasın. İmza toplamaya
devam ediyoruz. Gerekli inızayı
fazlasıyla önlerine koyacağız™
dıye konuştu.
Olaöaniistü kurultav i.stemlen
reddedilen delegeler adına
yapılan açıklamada da şöyle
denildi:
•*Baş\ urunun geçerli olabilmesi
için gerekli olan beşte bir rakamı
151 olarak gösterilmiş. kurultay
delegelerinin sayısı ise 750 olarak
açıklanmıştir. Bu, hayali bir
sayıdır. 2 Fkinı 1994
kurultay ında kurultay delege
sayısı 678 olarak gösterilmiş,
kurultay a katılanların ise 611 'de
kaldığı açıklannuştır. DSP
tiizüğünün 29. maddesi,
olağanüstü kurultay
başvurusunun kurultay
delegelerinin beşte biri ile
yapılabileceğini öngörmüştür. Bu
rakam da 136'drr. Başvuru 141
imza ile yapılmıştır. fmza
verenlerden 14'ünün inızalannı
geri çektikteri, 4'üniin DSP'den
ayrıhp başka partiye geçtikleri.
başv uruda imzası bulunan bir
partilinin de baş\ uru tarihinden
önce delegelikten istifa ettiği ileri
sünilnıüştür. Hangi demokratik
iilkede kurultay delege listeleri
hem delegelerden hem
medyadan gizlenmektedir?
Hangi demokratik ülkede
kurultay delegelerinin haklı
kurultay istemleri. böiücülük ve
hizipçilik olarak
suçlanmaktadır? DSP genel
merkezinin. resmi kurultay
delegesini açıklamasını talep
edİNoruz."
Hatay Barosu
'Kemalistler
neden
susuyor?'
İSKENDERl N (Cum-
huriyet) - Hatay Barosu
Başkanı Nabiİııâkyargıda-
kı gericı kadrolaşmanın
hızla sürdügüne dikkat çe-
kerek "Atatürkilkevedev-
rimlerinden adım adım
uzaldaşılıyor. Atatürkçü-
lerneden hâiâ suskun " de-
di.
Yargının bağımsız olma-
dığını vesorunlannyığıla-
rak arttığını v urgulayan
Hatay Barosu Başkanı Na-
bi Inal. şu değerlendirme-
leri yaptı.
"Bugün ülkemizde yar-
gı bagımsızdegildir. Hâki-
mi. sa\ cısı. a\ ukatı ile yar-
gı bağımsız olmadığı için
çarpıklıklaria karş> karşı-
ya kalınıruştır. Clkeninçag-
daşhktan çıkanlıpçaguıge-
risine. aydınlık yerine ka-
ranlıga gömülmesini iste-
yenJer kol gezmektedir. Ge-
rici kadrolaşma hareketi
biitütı hajy la de\am etmek-
tedir. Atatürk ilke ve dev-
rimlerinden adım adım
uzaklaşılmaktadır. Bu vol-
da sistemli ve hissettirilme-
den gerceklestirihnesine ça-
lışılan planlar uygulama-
ya konulmaktadır."
Baro Başkanı înal. öz-
gürlükçü demokrasıyi ve
hukukun üstünlüğünü sa-
vunanlann büyük bir ses-
sizlik içinde oluşunu da
üzüntüyle izlediöinı belirt-
tı. Înal. •'Atatürkçüler.dev-
rim ve iJkelerini savunan-
lann büy ük bölümü neden
suskunluk içinde. Bu ilke-
lerden ödün verilmesine
duyarsız kalanlar. konu-
nun ciddiyetini anlayama-
yanlar giderek çoğalmak-
tadu-** cörüşünü dile eetır-
dı.
Şanlıurfa Barosu Baş-
kanı Mehmet Alagöz de
y aptıgı açıklamada. yargı.
yürütme v e yasamanın ba-
ğımsız olamadığını öne
sürdü. Sıyasetin müdaha-
lesıne bırakılmış yargının
denetimi konusunda bir
şeyler beklemenin safdil-
lik olacagını sav unan baş-
kan Alagöz. şöyle dedi:
"Yargının, gerektiginde
dev letin en üst biriminden
en alt diizeyine kadar her-
kesi \e her yeri anında de-
netleyebilecekvecezalandı-
rabilecek biryapıya ka\ uş-
turulması gerekir. Nitekim
İSKİ > e Mercümek olayla-
nnda katedilen mesafeler
ve mevzuatengeli nedeniy-
leyapılamavan müdahale-
ter, jargıjı etkisiz bir gö-
riinüme itmiştir. \argının
önündeki tıkanıklıklar ve
çürüklükler büsbütün sis-
temi tıkamaktadır."
ÇİZMEDEN YL KARI MUSA KART TMMOB
'Kazan'm tavn
ikiyüzlülük'
A.NKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TBB Başkanı Prof.
Dr. Eralp Özgen'in adli yıl
açılış töreninde yaptığı ko-
nuşmaya suç duyurusu teh-
didiyle yanıt veren Adalet
Bakanı Şevket Kazan'ın. bir-
lik yönetiminde Özgen'ı dev-
re dışı bırakma arayışına uir-
dığı ögrenildi.. TMMOB Baş-
kanı Yavuz Önen. Özgen'e
suç duyurusu tehdidiv le ya-
nıt veren Adalet Bakanfnı
"ikiyüzlülük'"le suçladı.
Kazan'ın hukukçular ta-
rafından "A\ ukatlık yasasını
bilmiyor" değerlendirmcsıv -
le karşılaşan "TBB'de nispi
temsil formülünü" gerçek-
leştırme aravişında olduğu
bildirildi. "Akit" gazetesin-
deki birhabcrdede Kazan'ın
öngördüğü yasa deği^ıkliği-
nin yürürlüğe girdiği tarihten
itibaren TBB'de seçim ya-
pılrnasını saölamayı amaç-
ladığı kaydedildi.
Önen: Yargıtay Başkanı
Müfrt ütku ve Prof. Özgenin
hükümetin RP kanadıyla il-
gıli eleştırel açıklamalarına
yanıt veren Kazan'ın TBB
Başkanı hakkında gerekirse
suç duyurusunda bulunaca-
ğını bildirmesinın laik-anti-
laik çatışmasını alev lendirdi-
ğini vurguladı.
Kazan, 1291 yargıç ve savcıdan 980'inin kendi isteğiyle tayin istediğini belirtti
6
Siirgün kararnamesi
9
HSYK'de
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Adalet Bakanı Şevket kazan'm. bü-
y ük çoğunluğu laık. Atalürkçü \ e de-
mokrat olan >argıç \e savcıları kap-
sa\an 1291 kışılık. ~siirgün kararna-
mesi" ile ilgılı taslak. dün Hâkımler
ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda
(HSYK)görüşülmeyebaşlandı. Kazan.
taslağın görüşülmesının üç-dört gün
sürebıleceğını belırtirken taslağın kap-
samında herhangı bırdaraltma vapıl-
mayacağını söyledı.
Adalet Bakanı Kazan. dün kurul
toplantısmdan önce gazetecilenn so-
rularınıyanıtlarkenkararnamenmga-
_vet ıvı hazırlandığını sav undu. Kazan.
kendısının kurulun sadeçe bir üyesı
olduğunuanımsatarak "Önemliolan.
yüksek kurulun vereceği karardır. Ku-
ruldan ne karar çıkarsa çıksın saygı-
lıyız" dedı.
Kararnamede isimlen yeralan 1241
y argıç v e sav cıdan 980'ınin kendı ıs-
teğıvle tavın ıstedığını sav unan Ka-
zan. "Bu memleketin her tarafi birbi-
rinden güzeL her yerinde görev yapı-
!abilir"dfye konuştu. DGM'lerdegö-
rev yapan 30kadar vargıç ve savcının
görev sürelerinin uzatılacağını anım-
satan Kazan. kurul toplantısında bu ko-
nunun da görüşüleceğinı sövledı.
Bırgazetecının. "Attığımadımıge-
ri almanı" ^eklınde bir açıklaması ol-
duğunu anımsatması üzenne Kazan.
şöv le dedı: "Ben geri atrnanı diye bir
şe> yok. Ben kararnameyi geri alma-
dıın. Kararnanıc orada. Kararname-
dedeğiL bu bir taslaktir. Karan HSV K
verecek. Karar, \ üksek kurulun kara-
ndır. Benim karanm değiL Tepkiler ta-
mamen sunidir. Gerçekle bir alakası
yoktur. Elbette bu memlekette herhan-
gi bir tayin kararnamesinde. tayini v'i-
kan bir insanın beğendiği. beğenme-
diği şeylerolabiür. Bu nurmaldir. Ama,
bu memJeketin her tarafı de\ let hizme-
tine layık verlerdir. Onun için, zaten
Adalet Bakanlığı'nın atamalar konu-
kaııı Prof. Dr. Eralp Özgen ise
HS^'K'nın mevcut vapısinın. vargıç ba-
ğımsızlığını önemlı ölçüde ortadan
kaldırdığını belirtti. Özgen. "^eniTür-
ki\e" dcrgisının ağustos sayısında
"\'argıReformu"ba»lığıvlayayımla-
nan bövle^ısınde. Adalet Bakanı'nın
yüksek kurulun üzerınde dolavlı da
olsa bir etkiMiıın söz konusu olduğu-
ııu belirterek kurulun 7 üvesının de \ar-
gıtav \e Danıştay dan olması gerektı-
ğını bıldırdı. HS^'K'nın. bakan ve
mübte^arharıç 5 üyesının Danıştay ve
L«.azan, kararnamenin görüşülüp yayımlanmasının üç-
dört gün sürebileceğini söyledi.TBB Başkanı Özgen,
HSYK'nin görüştüğü 1291 kişilik vargıç ve savcılar
kararnamesinin içine. Atatürkçü, laik \ e demokrat
kişilerin yedirildiğini söyledi.
sunda bir yönetmeliği var. Hepsi bu
vönetmelik çerçe\esinde > ürür. O ne-
denle. burada hiç de ö> le basının \an-
sıttığı gibi sürgüntealakalı biryan >ok."
HSS'K'nın yakla^ık 5 >aat süren
toplantısmdan sonra Kazan. yaptığı
açıklamada da görüşmelenn aayet nor-
mal bir şekılde sürdüğünü belırterek
"Taslağın aşağı yukarı beste birini gö-
rüştük. Tam bir u> um içinde çalışıyo-
ruz"" dıye konuştu.
Türkiye Barolar Bırlıâı (TBB) Baş-
\'aruıtay 'dan .seçıldığını anımsatan Öz-
gen. bu üyelerin aynı zamanda seçil-
dıklen daırelerde de görev lenrun -;ür-
düğiinü. bu nedenle ışlerının çok ağır
olduğuna dikkat çektı. Özgen. şöy le
dedı: "Herşeydenönceyapılmasıge-
rekea HS YK üyesi olan >argıçlann, bu
görevleri devam ettiği sürece, kendi
dairelerindeki görev lerinden izinli sa-
y ılmalıdırlar. Bütün mesailerini bu ku-
rulun çalışmalanna vermeleri gerekir.
Ay nca. bu kurulun kendi personel mü-
düriüğü yoktur. Bunun sonucu olarak
atanıa listeleriAdakt Bakanlığı'nda ha-
zırlannıaktadır. Ve bu listeler kurula
sunulmakta. kurul da bu listeler ü/o
rinde çalışma yapmaktadır. Bu tak-
dirde yargıç güvencesi tehlikeye gir-
mektedir. N üksek kurulun teftiş kuru-
lu da bulunmamaktadır. Teftiş kuru-
lu bakana bağlı çalışmaktadır. O hal-
de gelecek her teftiş raporunda. her za-
man siyasi etkilerin sö/ konusu olma-
sı olasıdır. Bunlar yapılmadan
HSV K'nin bugün için gü\ence sağla-
dığını söy temek çok zordur."
Özgen. HSYK'nin görüştüğü 129!
kışılık yargıçlar ve savcılar kararna-
mesinin ıçıne. Atatürkçü. laık ve de-
mokrat vargıç ve savcılannbilınçlı bir
şekıide yedirildiğini belirtti. Özgen.
şunlan kaydettı. "Tabii bu 1291 kişi-
nin hepsi böyle değil. Çoğu gerekli
adamlar, ama içinde 10 kişi bile böyle
cezalandırılıyor olsa yargıç güvencesi
yara aiır. Çünkü benim inancım şudur
ki, insanlardan kahramanlık bekle-
memek lazımdır. Ohaldeyargıçgü»en-
cesini öylesaglamalıy ız kL yargıç ve sav-
cı kahramanlık yapmadan inancı doğ-
rultusunda karar \erebilsin. Elimiz-
deki supap. yüksek yargıçlanmızdır.
\ma onlar da insan. Onlann içinde de
belirli bir ideolojinin. bir siyasi görii-
şün adamı var da bunu etkilemek is-
terse bu her zaman, her kurumda kar-
şımıza çıkabilecek bir şey dir."
UZYAZII ORHAN BİRGİT
Amerikan haber ajansı Associated
Press, dün dünyanın dört bir yanında
abonesi olan gazete, radyo ve televiz-
yonlara geçtiği bültenler arasında bir
de araştırmaya yer verdi. Ajanslar, abo-
nelerinin editörlerine kolaylık olması
amacı ile böyle araştırmaları zaman
zaman bültenlerine alıyor. Dünkü araş-
tırma da bunlardan birisiydi ve "dün-
yanın baştan başa yolsuzluk skandal-
larıyla çalkalandığı" anımsatılarak, bu
yolsuzluklardan en guncel olanları sı-
ralanıyordu. AP ajansına göre yolsuz-
luk savlan Hindistan Kongre Partisi ve
İtalyan Komünist Partisi'ni iktidardan
düşürmüştü. Güney Kore'de iki dey-
let başkanı bu yüzden cezaevindeydi-
ter. Ajans, Bangladeş Başbakanı Ha-
lide Ziya ile ispanyol Başbakanı Feli-
pe Gonzales'in bu nedenle devrildik-
lerıni araştırma-haberinde anlatıyor.
NATO Genel Sekreteri VVilly Claes'ın
hakkındakı yolsuzluk savlan yüzünden
görevini bıraktığını yazıyordu. Amerikan
haber ajansının dünkü araştırma-habe-
rinde bızden de bir isim vardı. Ajans,
eski Türk Başbakanı Tansu Çiller'in
hakkındaki yolsuzluk iddiaları yüzün-
den. "itibardan düştüğünü", evetyan-
lış okumadınız, "iktidardan" değil, iti-
bardan düştüğünü yazıyordu.
Eminim. Tansu Çiller'in son Irak kri-
zi uzerine ayaküstü verdiği demeçleri
le yeniden güncelleşmeye çahştığı ya-
Kafası Kanşan Meslektaşlar
bancı basında, kendisinin Türkiye Cum-
hurfyeti hükümetinin Dışişleri Bakanı ve
Başbakan Yardımcısı olduğunu da
anımsayanlar, bu yazıdan dolayı iy/-
den iyiye kafalannın karıştığını fark et-
mişlerdir.
Bir haber kuruluşunun, örneğin bir
radyo ve televızyonun ya da gazete-
nin haberieriyle ilgili redaktörlerden bi-
risisiniz. Önünüze yukanda alıntılarını
yaptığım AP haberi getirildi. Bakıyor-
sunuz, bu ünlü Amerikan haber ajan-
sı, bütün dünyanın baştan başa yolsuz-
luk skandallarıyla çalkalandığını söyle-
yerek son yıl içinden çarpıcı ömekler
veriyor. Stz, bu bilınen doğruların ışı-
ğındasayılan isimleri biryananot edip
onlann skandallar sonundaki durum-
ları hakkında yazılanlan kendi bilgile-
riniz ya da arşiv kayıtlarınız içinde doğ-
rulatacaksınız.
Dünyanın sayılı haber ajansları için-
de olan AP'nın bu bülteninde yazılan
isimlerin de o isimlerin bugünkü durum-
larınında "c/oğrıLy"olduğundan kuşku-
nuz olmayacak bir küçük araştırma
sonunda, "acaba" dıyorsunuz kendi
kendinize, "Acaba Türk polıtıkacı için
yazılanlarmıyanlış, yoksa onun iktidar-
da olduğu mu doğru değil?"
Kısa bir araştırma, o arada belki de
kurumunuzun Ankara ya da \stan-
bul'daki muhabiri ile küçük bırtelefon
konuşması. dünyanın bunca önemlı
olayı içinde sıze anımsatıyor ki. Tansu
Çiiier adındaki bu pplıtikacıyı Hintli.
italyan, Güney Koreli, ispanyol meslek-
taşlarından ya da Bangladeşlı hem-
cinsınden farklı bir konumda tutan ay-
ncalık, onun sadece ve sadece Türk olu-
şundan doğmaktadır.
Şayet, bu ayncalığın nedenlerini araş-
tırmak için -yeterli vaktiniz var da- Ba-
yan Çiller'in ülkesi ile ilgılı geniş bılgi-
lere göz atarsanız göreceksiniz kı, Türk-
ler birçok ulusun yurttaşlanndan daha
çok kendilerini övmek ya da övülmek-
ten hoşlanırlar: "Türk gibi kuvvetlı",
"Çal/ş, övün, güven", "Bir Türk dün-
yaya bedeldir" gibi özdeyişleri vardır.
Ama özellıkle politik belleklerinm yete-
rince guçlü olmadığı da bir gerçektir.
Bundan ötürü de Hindıstan'ından Ko-
re'sine, italya'dan ispanya'ya. Bangla-
deş'ten NATO'ya kadar birçok devlet
ya da uluslararası örgütün yöneticileri
için göstermesi doğal olan tepkiyi, en
başta Tansu Çiller'in genel başkanlık
yaptığı partınin yöneticileri ve üyeleri ol-
mak üzere Türk halkı neredeyse unut-
mak üzeredir. Çünkü o ülkede bir baş-
ka eski başbakan, bundan yıllarca ön-
ce "Kışının hafızası. unutkanlıkla yok-
sundur'' gibilerinden bir özdeyişe im-
zasını atmış. kendi icraatına bu özde-
yişi adeta kalkan yapmıştır.
Kaç politika önde geleninin yolsuz-
luk savlan ile iktidardan düştüğü. par-
tisınin iktidarına mal olan bir sonuç ha-
zırladığı, istifa ettiğınin sıralandığı bir lis-
tede adınız geçecek. Ama sizden sa-
dece "itibardan düştüğünüz" biçımin-
de söz edilecek.
Bu ancak ünlü özdeyişlerimiz arasın-
da olan. tabıı bizden başka hiç kımse-
nin kendi dillerıne çeviremeyecekleri.
çevirseler bıle bir anlam çıkartamaya-
caklan "Biz bıze benzeriz" atasözü ile
açıklanabilir.
• • •
Ülkesınırlarını dört bir yandançevir-
mış bunca sorun arasında, bu araştır-
ma-haberini değerlendirmenin yeterli
biçimde güncel olmadığını düşünen-
lerimız de çıkacaktır. Onlar ve başka-
ları. Yanı Tansu Çiller'in örtülü ödenek-
le ilgili öykülerı ortaya atanlar, bu ko-
nudakı dosyalardan bahsedenler. so-
ruşturma önergeleri verenler, bu öner-
geleri destekleyenler ve dahi aynı kişi
ile ilgili başka olaylan da gündeme ge-
tirip sonra tümünü birden siyaset buz-
dolaplannın derin donduruculanna ko-
yanlar. acaba ünlü AP ajansının gün-
cel araştırma bülteni bir şeyler anlatı-
yor mu?
Yine dün bir gazetemizde yer alan bir
haberden öğrenıyoruz ki. Türkiye Dışiş-
leri Bakanı, 23 eylülde Birleşmiş Mil-
letler Genel Kurulu'na katılmak için
New York'a gitme hazırlıkları yapıyor-
muş. Beraberındeki heyete sadece
korumalan ıçin ondört görevli polis
memuru alacak olan Dışişleri Bakanı,
kendisinden önceki meslektaşlarının
kaldığı oteli beğenmediği için geceliği
4 bin dolardan bir suit odanın bulun-
duğu başka bir otelde yer ayırtmış. On
günlük gezinin ülke bütçesine 350 bin
dolara mal olacağı da bu haberde bil-
dıriliyordu.
Çok merak ediyorum:
AP bülteninde. adı yolsuzluklara
kanşan öteki politikacılann kimi
cezaevini. kimi siyasetten uzaklaşma
yolunu tutarken, "itibannıyitirmiş"bir
politikacı. ama "anlışanlı" Türk Dışiş-
leri Baka,ıı olarak bu geziye çıkan Tan-
su Çiller'e, Amerika'daki gazeteciler-
den, "Sizi ıktidarda tutan giz, hangi
yeteneğınizden geliyor" biçiminde bir
soru yöneftırse DYP Başkanı, partideki
vefalı arkadaşlarını mı. yoksa Erbakan
Hoca'yı mı öne çıkartacaK?
POLİTİKA GUNLUGÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Kim Galip Gelir?..
Yazımızı dün şöyle noktalamıştık:
"RP kurulu düzenin partisi mi, değil mi? RP'de
parti içi demokrasi işlıyor mu, işlemıyor mu? Haydi
bakalım RP'liler bu soruya yanıt verin!.."
Sorumuza değişik yanıtlar geldi. Adının açıklan-
masını istemeyen bir RP milletvekıli şöyle dedi:
"RP'de parti içi demokrasi işlemıyor, bizim RP de
biranda kurulu düzenin partisi oluverdi..."
Dedim ki:
"RP'de bir bölünme olabilir mi?"
Yanıt:
"Şu anda böyle birhava yok. Ama bir yıl sonra ne
olur bilinmez..."
Soru:
Mehmet Tellioğlu, 'Ben görevden alınmadım, sa-
dece Genel Başkan Yardımcısı Recai Kutan'ın ya-
zısı geldi. Görevden el çektırme MKYK'nin üçte iki ala-
cağı bir kararla olur' diyor..."
Yanıt:
"Öyle olması gerekir..."
Soru:
"RP Ankara // Başkanı Tellioğlu 'na görevden el
çektirme yazısını gönderen kişi Genel Başkan Yar-
dımcısı Recai Kutan'dır. Tellioğlu, Kutan'ı önemse-
miyor anlaşıldığı kadanyla..."
Yanıt:
"MKYK karan yok, Tellioğlu haklı. Kutan, tekbaşı-
na karar alamaz..."
Soru:
"Genel Başkan Necmettin Erbakan'a danışma-
mış mıdır?"
Yanıt:
"Orasını bilemiyorum..."
Soru:
"RP Ankara il Başkanı Tellioğlu, Genel Başkan Yar-
dımcısı Kutan'a kafa tutuyor. Diyor ki: 'Biz RP'nin 27
yıllık söylemme sahip çıkılmasını istiyoruz.' Soyler
misiniz bu ne demek?"
Yanıt:
"Tellioğlu doğru söylüyor. RP hani rantiyecilere
karşı savaş açacaktı?"
Soru:
"Siz onu RP milletvekili olarak Erbakan Hoca 'ya so-
run, bana değil..."
Yanıt:
"Zamanı gelince soracağız. Bu ışin arkasında olan-
ları RP tabanı ve delegeler çok lyi biliyor, tanıyor..."
Soru:
"Kim onlar, açıklar mısınız?"
Yanıt:
"RP Ankara II Kongresi'ni kaybeden Zeki Çelik'/n
arkasında Melih Gökçek. Recai Kutan görünse bi-
le, ANAP'lı Abdülkadir Aksu, Korkut Özal, Ali Coş-
kun ve Cemil Çiçek vardır..."
Soru:
"Hepsi bu kadar mı?"
Yanıt:
"Hayır değil... Köşe dönücü ve kendilerini 'dindar'
diye tanıtan işadamları, sanayiciler, yıyicıler ve sizin
sık sık yazdığınız 'din baronu'nun yakın çevresi..."
Soru:
"Din baronu yok mu?"
Yanıt:
"Oda varama, genplanda. Ancak iplerherzaman
olduğu gibi elinde..."
• • •
RP Ankara il Başkanı Mehmet Tellioğlu diyor ki:
"RP Genel Başkan Yardımcısı Recai Kutan beni gö-
revden alamaz, ancak Erbakan Hocamız 'Istemıyo-
rum' derse, il başkanlığından istifa ederim..."
Tellioğlu resmen kafa tutuyor!..
Acaba Tellioğlu kimden güç alıyor?
Yanıtı ortada: Oğuzhan Asiltürk ve Tayyip Erdo-
ğan...
RP içindeki 'radikal kanat' atağa geçıyor ve parti-
de 'mücahıtlergrubu' ile birlikte Erbakan'a karşı mu-
halefeti başlatıyorlar...
Ne diyor Rize Milletvekili Şevki Yılmaz:
"Refah V saran eski ıhlası, eski Allah 'a bağlılığı gö-
remiyorum. Bu büyük bir felakettir..."
RP içinde Şevki Yılmaz gibi düşünen kaç milletve-
kili bulunuyor?
Bunun da yanıtı hazır: 'Şu anda 25-30 milletveki-
li... '
RP Genel Merkezi bugüne dek sekiz ıl kongresini
geçersiz kıldı ve Ankara'nın da iptal edilmesiyle par-
ti içindeki hesaplaşma su yüzüne çıktı...
Hesaplaşma. RP içinde daha da artacak ve hare-
ketlilik kazanacak. Radikal kanat, RP içinde güç el-
de etmek için her yolu deneyecek.
Akit, Yeni Şafak adlı gazeteler RP içindeki radikal
kanada destek veriyor. Yine Kanal 7 televizyonunun
şimdilerde 'tarafsız' gözükse bile Tayyip Erdoğan'ın
etkisiyle 'radikalgrup'u destekleyeceği sanılıyor...
• • •
RP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tekdal'dan
sonra Rıza Ulucak. L
olup bitenleri' şöyle değerien-
dirıyor:
"Biz bir orduyuz, ast üstünü dinlemezse gereğiya-
pılır..."
Yeni Şafak yazarı Ahmet Taşgetiren bu sözlere ya-
nıt veriyor:
"6u noktada RP merkez yönetiminde ciddi bir za-
af gözleniyor. Sayın Tekdal ve Ulucak'm yaklaşımla-
rı bir 'cemaat parti' anlayışı çerçevesinde, 'sadakat'
işareti olarak görülebi/ir..."
RP'de sarsıntı başladı...
Bunun böyle olacağı zaten aylarönceden belli de-
ğil miydi?
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya m Pfanet.com. TR
DYP'den ağır eleştiri
'Yılmaz ABD'de
kumardan kurtulabilir'
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - DYP Grup Baş-
kanvekili Saffet ArıkanBe-
dük. tedavi gördüğü
ABD'de hükümetin Kuzey
Irak politikasını eleştiren
ANAPGene! Başkanı Me-
sut \ ılma/ ı suçladı. ANAP
liderı \'ılmaz'ın oğlunun
okulunu bahane ederek
ABD'de "ze\k-ü sefa âle-
mindebulunduğunu" sa\ u-
nan Bedük. "Başka önem-
li memleket meselesinde
yurtdışına kaçarek kumar-
dan kurtulmayollannıara-
dığını bahaneedecektir" de-
di.
Saffet Ankan Bedük. Yıl-
ınaz'ın herönemli ülke so-
rununda Türkıye'den kaç-
makla ünlü olduğunu ılerı
sürerek. "Şimdi öğreniyo-
ruz ki. Yılmaz, ABD'de ço-
cuğunun okul kaydını yap-
tırmak bahanesiyle sigara
bırakma ve zayıflama se-
anslanna katılmaktadır. Bir
önemii nıemlekef meselesi
söz konusu olduğunda yine
yurtdışına kaçarak. mutla-
ka bu sefer de kumardan
kurtuima yoüarınıaradığmı
bahane edecektir" dedı.