23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 3ĞUSTOS 1996 CUMARTESİ CUNIHURİYET SAYFA HABERLER Peninçek, Zruganov'la gtpüştü • ANKARA (Cumhuriyet BİTTOSU» - İşçi Partisi (fP) Geıel Başkanı Doğu Per nçek, Rusya Federasyonu Konünıst Partisi Genel Ba:kanı Gennady Zyuganov ile vfoskova'da görüştü. Iki p a r i liderinin gelecekte dşbrliği yapma konsunuda .görjş bırliğine vardıklan iaydedıldi. tPvaptığı açıLiamada, Perinçek başianlığındaki heyetin. çeştli partilerin davetlisi olaıak başlattıklan ziyaretler kapsamında ilk olarak Moikova'da temaslarda buluıduğu kaydedildi. Açıtlamada, Perinçek- Zytganov görüşmesinin geçliği belirtildi. RTS'den Alman makamlara uyarı • *ON\(AA)- Alrranya'daki Türk Vataıdaşlan Konseyi (RTS) BaşLanı YaşarBılgin, Alrranya'da Türk kurum ve kurıJuşlanna girişilen saldnlann Tiirkleri endi»elendirdiğıni belirterek. Alrrun güvenlik makımlannın, Türklerin can ve rral güvenliğıni sagkmalan gerektiğini söyledi. Bilgin. dün Bonn'da Alrrunya De\ let Bakanı Schelter ıle yaptığı görüşmeden sonra düzenlediği basın toplantısında. Almanlann, saldınlan "Türklerin iç meselesi olarak" görrr.elerinden son derece nıhatsız olduklannı belirtti ve Aiman politıkacılan, saldınlan kınamaya çağırdı. Bağ-Kur emeklileri • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Bağ-Kur emeklilennin sosyal yardım zammı l temmuzdan başlayarak l milyon liradan 4 ıniiyon 500 bin liraya çıkanldı. Resmi Gazete'nin dünkıi sayısında yayımlanan karara göre. 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diger Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Yasası hükürnlerine göre malullük, yaşlılık ve ölüm aylığı almakta olanlara ödenecek sosyal yardımı l terrimuzdan geçerli olmak üzere l milyon liradan 4 milyon 500 bin liraya çıkanldı. ÇHÜL Vakfı'na bağış • İstanbul Haber Senisi - Prof. Dr Orhan Kural'ın geçen hafta hesaba itiraz ettiği gerekçesiyle dövüldüöü Da Mario Restoran'ın sahibi. kendini affettirmek için Prof. Dr. KuraTın yönetiminde yer aldığı ÇEKÜL VakfVna 100 müyon lira bağışta bulundu. Etiler Da Mario Restoran'da. restoranın ortaklanndan Aytek Şavkan ile basın mensuplanna olayla ilgilı açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Orhan Kural. olaydan büyük üzüntü du> duğunu, ancak sorumlulan cezalandırmak yerine, konuyu olumlu bir yöne çekerek Cumhuriyet Savcılığı'na yaptığı şikâyeti geri aldığını söyledi. Yunanistan'da şap salgını • VriNA(AA)- Yunanistan'ın Meriç bölgesinde, küçiik ve büv ükbaş hayvanlarda »örülen şap hastalığı nedeniyle AB Veterinerlık Hizmetleri Daımi Komitesi tarafından. bu iilkeye uygulanan karantina kararının bir ay daha uzatıldığı açıklandı. Meriç bölgesindeki şap salgını nedeniyle, AB'nin. 12 Temmuz 1996 tarihinde uygulamaya koyduğu karantina karan çerçevesinde. Yunanistan"dan AB üyesi ülkelere dana. koyun. keçi ve domuz gibi canlı hayvanlarla et ve süt ihraç yasağı. eylül ayı başına kadar devam edecek. Özer Çiller'in açıklaması • İstanbul Haber Senisi - Özer Çiller, Abdullah Argun Çetın adlı kişinin iddialannın Çiller ailesiyle hiçbirilgisi olmadığını sö\ ledi. Özer Çiller yaptığı yazılı açıklamada. Abdullah Argun Çetin adlı kişinin, bastrryayın kuruluşlannı dolaşarak birçok öldürme ve bombalama olaylanna karştığını anlattığını, bu arada Çiller ailesiyle ilgili asılsız iddialarda bnılunduğunu belirtti. Marmaris'teki yangını soruşturan Orman İşletmesi ve TEDAŞ bilirkişileri, DPT kampında tehdit edildi Yangmasenaryo• Marmaris'teki orman yangını tamamen kontrol altına alınırken çıkış nedeni konusunda çelişkili senaryolar üretiliyor. Dün bölgeye giden Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, vatandaşın tüm zararlannın karşılacağını açıkladı. Orman Bakanı Halit Dağlı da yangında 4 bin 357 hektar ormanlık alanın zarar gördüğünü söyledi. M. EMİN BERBER MARMARİS -Binlerce hektar aian üzerinde etkili olan Marmaris onnan yangını, tamamen kontrol altına alındı. Yangının başlangıç nedeni araştırıhr- ken. çeşitli senaryolar üretilmeye baş- landığı görülüyor. Orman İşletmesi ve TEDAŞ bilirkişilerinin DPT kampında 'tehdit' edildikleri savlandı. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller. dün sabah yangın bölgesine gi- derek incelemelerde bulundu. Çiller. Marmaris'teki orman yangı- nında zarar gören alanın, en geç gele- cek bahara kadaryeşil hale getirilece- ğini bildirerek "Zarargörenlere tazmi- natlannı ödeyeceğiz. Siz tespitlerini ya- pın, Sosyal Yardımlaşma Fonu'ndan za- rarlannızın hepsini karşılayacağız" de- di. Çiller'in yanında bulunan Orman Bakanı Halit Dağlı da yangında 4 bin 357 hektar ormanlık alanın zarar gör- düğünedikkat çekti. Görgü tanıklarının verdikleri bilgi- lere göre yangın. Gökova Körfezi'nin güney kıyısındakı DPT tesislerinde ot- lann yakılarak yok edılmesi sırasında çıkmıştı. Tanıklar. DPT göre\ lilerinin şiddetlı rüzgânn ve yaşanan paniğin de etkisi ile v Jngının önüne geçemediği- ni, olayı gızlenıe çabasının ise ekiple- rin yöreve geç ulaşmasına neden oldu- ğunu vurguladı.Ancak daha sonraki günlerde yangının kim veva kimlerta- rafınadan çıkanldığı 'bir bilinmeyen' olarak kaldı. Senaryolar Marmaris yangınıyla ilgili üç senar- yo dillerde dolaşıyor: - Yangını yaşlan 11 dolayında olan DPT MiisteşarS'ardımcısı YavuzAnn- soy. DPT Daire Başkam Başak Kayıra ve DPT Başhukuk Müşaviri YavuzÖz- gediz'in çocuklan çıkarmıştı. Senaryo- ya göre. üç kafadar. ellerinde bulunan büyüteçlerle otlan yakıyor v e daha son- ra rüzgânn etkisıvie büyüyen yangın karşısında olay yerinden kaçıyorlardı. - Yangın. trafodan çıkmıştı. DPT te- sislerinde görev li bekçi, gelen bilirkışi heyetine, trafodan sağa sola ateşler sa- çıldığını söyleyecekti. Ancak yeminli ifadesi ıstenince, tesis bekçisi. duru- mun böyle olmadığını söylemek zorun- da kaldı. Aynca TEDAŞ yetkilileri, yangının trafodan çıkmasının olanak dışı oldugunu söylediler. Yangın sürer- ken bölgede elektrik bulunduğunu anımsatan yetkililer. Marmaris Kayma- kamı'nın güvenlik gerekçesiyle trafo- yu kapattırdığını söylediler. Şu anda trafo kapalı durumda. TEDAŞ yetkili- leri. DPT sorumlulan tarafından bir 'azizKk'yapılmaması için trafoyujan- darma gözetiminde tutuyorlar. - Gerçekligi üzerinde durulan senar- yoya gelince. DPT'deki çöp ve benzerı maddeleri açılan bir çukurda yakarak yok etmeyi 'alışkanlığa'dönüştüren gö- revliler, yangın günü de aynı uygula- mayı yaptılar. Ancak şiddetli riizgâr ateşi sağa-solasa\urdu. Görev lileryan- gına engel olamadılar ve korkunç yan- gın böyle başladı. Muğla Valisi A. Cemil Serhadllı. da- ha ilk gün DPT tesislerindeki görev ii- lerin tümü hakkında 'görevi ihmal' su- çundan dolayı soruşturma açılacağını söylerken, yangının gerçek anlamda kimler tarafından çıkarıldığının bilindi- gi vurguladı. Ancak, Ankara'dan gelen çelişkili bilgiler nedeniyle Orman Bakanı Halit Dağlı da dahil olmak üzere tüm yetki- lilerin net bir açıklama yapamamaları- na dikkat çekiliyor. Merkez Bankası. bazı basın ve yayın organlannda DPT mensuplannı ve çocuklannı itham al- tında bırakan iddialann doğru olmadı- ğını bildirdı. Merkez Bankası'ndan yapılan çıklamada. 27 temmuzda Mar- maris'te çıkan yangına ılaveten banka işletmelerinin bulunduğu bölgenin de henüz belirlenemeyen bir nedenle yan- gına marıız kaldığı v urgulanarak "Der- hal orman yangın ihbar merkczine ge- rekli ihbar yapılmış ve sitede bulunan kişiler taranndan vangın söndürme ça- lışmalanna girişilmiştir" denildı Bilirkişi incelemesi Marmaris orman vangınını yerinde saptamak amacıv la öncekı gün DPT te- Mslerine giden Örman tşletme avukatı ıle TEDAŞ bilirkişilerinin dövülmek- ten kurtulduklan savlandı. Bilirkişile- rin yetkililerce *Van ve Hakkâri've sü- rülürsünüz' di>e tehdit edildikleri de >avlararasında. Bilirkişinin. atesi hâlâ sönmemiş ve üzen toprakla örtülü 'suç unsunı çuku- ru' belirlediği öğrenildi. Aynca. son o- layın DPT kampında son 20 gün için- deki ıkinci yangın olduğu da bildirildi. DOĞAYA DARBE Olayda 6 çıkar' kuşkusu EBRU TOKTAR ANKARA - Marmaris ve Dilek Yanma- dası'nda çıkan yangınlar. Türkiye'ye özgü birçok bitki ve agaç türünü vok ederken, binlerce hayvanı da telef erti. Bodrum Gö- nüllüleri Derneği Başkanı Saynur Gelen- dost, Marmaris 'te 4 bin 500 hektar alan üze- rinde etkili olan yangınlann yalnızca Tür- kiye'de bulunan "günlük'"ağaçlannı da et- kilediğini bildirdi. Dogal Hayatı Koruma Derneği Genel Müdürü Nergiz Yazgan. Di- lek Yanmadası Milli Parkı'nda asırlık zey- tin ağaçlannın yandığını ve binlerce hayva- nın da telef olduğunu belirtti. Günlük ağaçlannın dünyada sadece Mar- maris. Fethiye ve Köyceğizde bulunduğu- na işaret eden Saynur Gelendost, bu ağaç- lardan elde edilen "sjğlayağı'"nın tıpta. koz- metikte. parfümlerin kokusunun sabitleşti- rilmesınde ve ilaç yapımında kullanıldığını vurguladı. Yangının Karacasöğüt'e kadar ilerlediğine işaret eden Gelendost, "Orman- daki birçok hayvan stkışarak. kaçamadan 6Wü"dedi. Dofal Hayatı K.oruma Derneği Genel Müdürü Nergiz Yazgan da Dilek Yanmada- sı Milli Parkı'nın 2 muhafaza memuru ve 5- 6 geçici işçi ile korunmaya çalışıldığına dik- kat çekti. Yangının Karine Dalyanı'nakadar ilerleyerek, Dilek Yanmadası'nın güney yü- zünü tamamen etkilediğini bildiren Yazgan. bu bölgedeki asırlık zeytinlerin tümünün yandığını v e binlerce hayvanın telef olduğu- nu kaydetti. 'Yanguı tesadüf değiT Yazgan, yangının 1994 yılında Büyük Menderes Deltasrnın Dilek Yanmadası Milli Parkr'na dahil edilmesi nedeniyle.çı- karlan zarar gören kişilerce çıkanlmış ola- bilecegi uyansında bulundu. Yazgan. Bü- yük Menderes Deltasf nın Dilek Yanmada- sı Milli Parkı'na katılmasından sonra. böl- gede inşaatsınırlamalannıöngören bir mas- ter planı çalışması yapıldığını belirtti. Yan- gının master planı çalışmalarının tamam- lanma aşamasında çıkmasının tesadüf ola- mayacağını sav unan Yazgan. şunlan söyle- di : "Yanguıdan bir gün önce, Orman Bakan- lığı'nca yürütülen master planı çalışnıalan kapsamında gerçekleştirilen (oplantı ve böl- ge inceleme gezüeriııe Orman Bakanhğı Müsteşar Yardımcısı Osman Taşkın"ın bas- kanlığında Kültür, Turi/nı. Bayındırbk ve Çevre bakanlıklan ile DSİ'den gelen u/man- lann \anı sıra, bölgede arsa spekülasyonu yapmalan ile bilinen kişilerin de sürekli ola- rak kaOlmalannın, çok doğru bir katüımcı- lık anlavışını v ansıtmadığından \e biliınsel ve tarafsız olması gereken çalışmaları /orlaş- tırdjğından endişe edilmektedir." Ankara Üniversitesı Orman Fakültesı De- kan Yardımcısı Doç. Dr. Barbaros Çetin. yangının Dilek Yanmadası Milli Parkı nın işletıminin özel bir şirkete verilmesinden sonra çıkmasının düşündürücü olduğunu sövledi. Marmaris'te binierce dönüm ormanın kül olmasına yol açan yangın, çe\ reci örgiitleri yasa boğdu. Çevrecilerede ateş düştüCELAL VILMAZ İZMİR-Marmaris'te3 bin hektara yakın orman alanını yok eden yangın söndürülürken. bu kez de çev reci ler arasında karşı- lılclı suçlamalarla süren çekişmeler alev lendi. Marmans orman yan- gınınm ikinci gününde tekne gezıntisı düzenle- yen Marmans Çev re Der- neği (ÇE\-DER)yönetı- ci ve bazı üyelerini duyar- sızlıkla suçlayarak istifa- ya çağıran Imdat A\cı. "Marmaris ormanlan ce- fada, ÇEV-DF.R sefada. Bu, çevreciliğe ihanettir. İstifa etmetneleri halinde parmağınıı keseceğim." diyor. "Banşın Türkiisü M ad- lı teknenin sahibi Imdat Avcı (42).ÇEV-DER Yönetim Kurulu"na istifa etmeleri için 10 Ağustos 1996 tari- hine kadar süre tanıdığını kaydetti. u Ben doğa savaşçısıvım" diyen Avcı. şunlan söyledi: u Doğa, insan veçevreiçin gerekirse kendimi feda ederinı. Marma- ris'te ormanlar \e dağlar ca\ır-ca>ır ja- narken ÇEN'-DER yöneticilerinin bazı üyelerle birlikte tekne gezintisine çıkma- lannı içime sindiremiyorum. Bundan ön- ceki tüm evlemlcrimde de doğava sahip çıkma bilincimu bedenimie pazarlık > apa- rak ortaya koydunı. Gerekirsedoğa için \e sergilenen duyarsızlıklar için bedenimi ölümeyatırınm. Eylemim. ÇE V-DER Yö- Marmaris Çevre Derneği yöneticilerini duyarsızkkla suçlayan İmdat Avcı. "Marmaris ormanlan cefada, ÇEV-DER sefada. Bu, çevreciliğe ihanettir. İstifa etmemeleri halinde parmagımı keseceğim" diyor. netim Kurulu'nun istifa etmesine kadar sürecek. 10 günlük süre içinde istifa et- mezlerse parmaklanmdan birini kesece- ÇEY-DER Yönetim Kurulu"nu protes- to için başlattığı eylemini hazırladığı pan- kartiarla halka ve vetkililere duyurmaya çalışan Imdat Av cı. teknesinde Marmaris Yat İskelesi'nde direnişini sürdürüyor... İmdat Avcı. geçmişte de değişik konu- larda benzeri evlemler gerçekleştirmiş. 1988 > ılında Cennet Adası'na giderek ne kadar çöp \arsa toplayıp, adaya yığmış. Bu uğraş. tam 3 avını almış. Daha sonra topladığı çöpleri almalan için yetkililere haber göndermiş. Kimse ilgilenmemiş. Bunun üze- rine 2 arkadaşının tekne- siyle çöpleri Marmaris is- kelesine getirmiş. Yine almamışlar. Bu kez çöp- lerle yolu kesmiş. Sonunda almak zorun- da kalmışlar, ama karako- lun yolu görünmüş Av- cı'ya. Sonuçtahalkındes- teğiyle serbest kalmış. Yunus eylemi Avcı nın dieer bireyle- mi de 1990 yılında bk- rayna'dan Marmaris'ege- tirilen yunus balıklanyla ilgili. Avcı, o mücadeleyi şöyle anlattı: "\unuslann çaresizliği karşısında > ine eylem yap- tım. Daracık kafeslerinde Yalancı Boğaz'tn kiriili- ğinde bekletilen balıkların vanına kadar ayağıma bağladığım zincir- le gittim. Daha sonra balıkların vanında- kiyata kendimi zincirledim. Kilidin anah- tannı denize atamadan polisler yetişti. Tekrar karakola getirildim. Halkın alkış- lan arasında serbest kaldıın. Halkın veru- ristlerin desteğini her evlemimde yanım- da buldum. Çünkü, ben çev re, insan ve do- ğa için savaşıvorunı." Bazı ÇE\-DERyönetıcileri isedurum- dan üzgün. Yaptıklannın hata olduğunu söylerken Avcıyı"parmak kesme evle- mi"nden vazgeçirmeye çalışıyorlar. Pro- testolann vetepkilerin "kansız''gösteril- mesini istiyorlar. 6 Sonımlular' yangını soruşturuyor OKTAY EKİNCİ Marmans çev resındekı yan- gın bölgesinde inceleme ya- panlar arasında 7. Cumhurbaş- kanı Kenan Evren de var. Emeklı general Evren. yetkıli olmasa bile. hâl "etkili" bir pa- sa olarak yangının neden çık- tığını araştınyor. Sonra da bir gazetecive düşünceMnı şöyle açıklıyor: "Daha önce orman- da mangallannıdoirip yangın çıkaran iki sarhoş 21 gün ceza aldı. Bu ct/alann cavdıncı ol- ması lazım..." (Millıyet - 31 7 1996) Haberı okuyunca yaklaşık 10 yıl öncesine gıdiyorutn. !9KÛ'lerinortalanna. . Bodrum'da. Marmaris'te. Göcek'te. Fethije'dc vc daha günevlerde Antalva'va kadar birçok yerde ormanlık kıyı alanları önce turizm merkezi ı- lan edılıyor. ardından da "sıra- da bekleyen vatırımcılara" 49 yıllığına kıralamvor. Derken bu arazılerde doğa katlıamı ve yağma yapılaşması vıne "ba- kanlık onaylı" plan ve proje- lerle gerçekleşiyor. Hertunzm merkezi ilanının altında da el- bette hep Evren ve Özal'ın im- zalan bulunuyor... Işte böylesi bir dönemde. Gökova Körfezi'nın Marmans ilçe sınırlanna giren Taşbükü me\kiındebırdenbırebaşlayan bir "inşaat" özellıkle dikkati- mizi çekmiştı. Dar ve toprak bir orman yo- luy la ulaşılabılen veçe\ resi de sık agaçlarla kaplı bu "orman içi" konumundakı kıyı arazısı- nın de dığerlen gibi "turiznı merkea" ılan edilmesi olanak- sızdı CünküantikCedrai(Se- dirı Adası'nın tam karşısmda- kı bu alan. aynı vıllarda ılan edilen "Gökova Körfezi Kıyı Kuşağı 1. Derece SİT alanı" içinde kalıyordu. Anıtlar Ku- rulu karanyla bu kuşakta "or- manı konımak" için gerekiı tesislerın dışında hiçbir bina yapılamazdı. Aynca "Özel Çevre Koruma BÖIgesi'" uygu- lanıası da ba^lamıştı ve buna göre de yine av nı arazı yııiv." "i- mar\asağı"getınlenorr ınlık bölgenin tam ortasında>dı... Işte böylesine katmerli bir ya- sal koruma ıçerisıne alınan Gökova Körfezi'nin Taşbükü Koyu'ndaki bu büvük "santj- ye" acaba neyin nesıydi'?.. llerleven a> larda bu inşaatın "devlete att"' olduğunu öğren- dık, Üstelik bölgedeki köylülere ait bazı özel mülkıyettekı alan- ların da "kamulaşbnlarak'' in- Cumhurbaşkanlığı'nca hazırlatılan trafik kazalan raporunda, raylı sistemlere önem verilmesi istendi Kazalara karşı luııııt: DemıryoluYUSUFOZKAN ANKARA - Türkij'e Cumhuriye- ti'nin kurulduğu yıllarda. tüm yurdu sarmak üzere planlanan. I980"li yıllar- da ise "komünist sistemi1 " diye adlandı- nlarak dışlanan "demir ağlar". son yıl- Jarda giderek ârtan ve yılda ortalama 7 bin kişinin ölümüyle sonuçlanan trafik kazalan nedeniyle yeniden "seçenek" olarak gündeme geldi. Cumhurbaşkan- lığı'nca hazırlatılan trafik kazalan rapo- runda. ulaşım ve taşımacılıkta raylı sis- temlere önem verilmesi gerektiği vur- gulandı. Birleşik Taşımacılık Çalısanla- n Sendikası (BTS), trafik kazalannda- ki can ve mal kaybının önlenmesi için "ülkenin her yanına güvenilir. ucuz ve hızlı demirvolu ulaşımı götürülmesi" gerektiğini bildirdi. Cumhurt»aşkanlıgı'nca hazırlatılan trafîk kazalanyla ilgili raporda. coğra- fi yapısı bakımından her türlü taşıma- nın yapılabileceği bir ülke olan Türki- ye'nin "ulaşım sistemienkötü olan" ül- kelerden birisi olduğu vurgulandı. Ba- tı'da. minibüsleyolcutaşımacılığı v"apı- lan tek ülkenin Türkiye olduğu ve dün- yada en çok otobüse sahip olan ülke ko- numunda bulunduğu kaydedilen rapor- 29 kişinin ölümü, yetkililerî harekete geçirdi Ölüm kavşağma yeni düzen ZONGULDAKfAA^-Karabük'ebaglı Eskipazarilçesi yakınlannda. 29 kişinin öîümü, 25 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasımn meydana geldiği kavşakta yeni düzenleme yapılacağı bildirildi. Karabük Valisi Ceraal Ayman, Gerede-Samsun Karayolu'nun Kemikli rampası ile Karabük kavşağı arasında bu yıl meydana geien 71 kazada. toplam 56 kişinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Bugüne kadar yapılan girişimlere rağmen, kavşak düzenlemesinin yapılmadığını anlatan Ayman, "Bu güzergahta anormal bir durum var. l luslararası transit taşımacılık yolu olduğu için, yoğun bir trafik akışı vaşanıvor. Günde ortalama 4-5 bin araç geçiyor. Özelliklc tiafta sonlannda trafik yoğunluğu daha da artıyor. Bu nedenlerden dolayı, böigede her an kaza riski bjulunuyor" dedı. Vali CemaJ Ayman, kavşakta yeni düzenleme yapılması için gerekli girişimlerde buiunduklanm, Karayollan yetkilileriyle çalışmalara başladıklannı bildirdi. da. 1989 yıh için. yolcu taşımada kara- yollannın yüzde 94.2'lik paya sahip ol- duğu belirtildi. Aynı duruınun yük taşı- macıiığı için de ;>öz konusu olduğu bil- dirilen raporda. "1955-60'lı yıllarda de- miryollannın yük taşımasındaki yüzde 55 doiavmda olan payı, 1989'da yüzde 9'adüşmüştür"denildi. Karayollarında ülke koşullarına ters düşen, güvenliği düşükbirtaşımahizmetinin hüküm sür- düğü vurgulanan Cumhurbaşkanlığı ra- porunda. "Bu nedenle, demirvolu, de- nizyolu ve havayolu ileilgili altyapının bir an önce iv ileştirilerek, yolcu ve >ük sa- hiplcri için daha cazip hale geterilerek bir taşıma hizmetinin sunulnıası gere- kir" denildi. Kamu Emekçilen Sendi- kaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı BTS Genel Sekreteri Sülevman Eryılmaz. dışa bağımlı bir ulaşım siste- mi olan karavolu ulaşımının yeterli tek- nikdonanımdan voksun olarak üötürül- meye çalışıldığını belirterek, "Bu yol- larda kaza olmaması mucizedir. Soru- nun çözümü demirvolu taşımacılığıdır. Demirvolu taşımacılığt gelişmediğj sü- rece'trafik canav an'hep olacaktır. Tra- fik canavan. ülkemizin ulaşım politika- lannı beliıieyen politikacüardır" dıve konuştu. Türkiye'deki hükümetlerin. demir- yollarını "yeniden yapılandırma" adı altında tasfiye etmeye çalıştıklannı sa- vunan Ery ılmaz. şu aörüşleri dıle getir- di: "Trafik sorununun çözümü. 1950'den bu yana yeni demirvolu döşemeyen, var olanı modernleştirmeven ve rrenlerimi- zin ticari hızını saatte 40-50 kolimetre- de bırakan politikalara son vermektir. İ'lkemizdeki kamyon sayısının Avrupa Birliği (AB) ülkeİeriııin toplamından fazla olmasına neden olan, ulaşıma ay- rılan büyük kaynaklan otobanlara >a- tıran ve bu otobanlarda yük kamyonu iş- leten saçmalıklan terk etmektir. Ama inatla tersi yapılıyor. Ülkemizin ulaşım sisteminde iîeri ülkelerdeolduğu gibi de- miryollanna, rav lı sisteme hak ettiği öne- mi vererek, karayollarındaki kitle katli- amının önüne geçme yerine, demirvol- lanmız tamamen tasfİve ediliyor." Demıryollarının tasfi>esinı Dünya Bankası'nın dayattığını kaydeden Er- yılmaz. şöyle konuştu: "Demiryolları- mız yabancılara devredilecek. Çünkü diğer bağımlı ülkelerde uygulanan özel- leştirme işlemlerinde satın alıcıiara ya- bancı bir ortak bulunması koşulu geti- rilmiştir. Yani Kıırtuluş Savaşı'nda ulu- sallaştırmak için onca can verdiğimiz,e- mek verdiğimi/ demirvollarunız tekrar empervalistlere dev redilecek. .'" şaat alanına katıldığı söyleni- yordu. Hızla sürdürülen inşa- atın bir "konferans merkezi" olacağı ve Turgut Özal'ın he- men aynı kıyı kuşagındakı Ot- lukkoyıı'nda yaptırdığı "dev- let konukevine vakın" bir ko- numda. "uluslararası toplantı te ağırlama tesisleri" olarak planladığı da edınılen bilgiler arasındaydı. Yine bövlesi bir "avncalıklıimarizninin" nasıl verildıgı yönündekı araştınna- ınız da beklediğımiz gibi so- nuçlanmış ve Bayındırlık Mü- dürlüğü'nden şu gerçek öğre- nılmişti. "Taşbiikü'ndekiulus- lararası kongre merkezi tesisle- ri insaan, Başbakanlığın tali- matı.vla ve Cumhurbaşka- nı'nın himavesinde yapılıyor_" Yanı. yine Özalın isteğıyle ve Evren'ınonayıvla... O yıllarda hem kamuoyu- nun hem de Anıtlar Kuru- lu'nun veduyarlı bölgebasını- nm yönelttıgi tüm eleştirilere rağmen, dev let olanaklarıyla inşaatı hızla tamamlanan bu te- Msler. ılerleven yıllarda "DPT'vv ait dinlenme ve tatil köyü" olarak kullanılmaya başlandı. Şimdi, aslında daha kunıluş aşamasında "ormana karşı saygjsızca" verilen izınlerle gerçekleşmış olan bu hukuk dışı yağma yapılaşmasındaki görevlı memurlar. yangından ötürü soruşturma geçiriyorlar. Diyelim ki yangın. gerçek- ten de DPT tesislerinde o gün bılinçsızce yakılan bırateşten çıktı ve bu atesi yakanlar suç- ludurlar! Pekı. ama bu ormanlık ala- nın içinde, böylesine bir tesısı vapanlann. yaptıranlann ve "onavlav'anlann" hıç mi suçu vok?" Doğa katliamını öncelikle kendı varlığıv la gerçekleştıren butesısın. üstüne üstlük taşıdı- gı "yangın potansiyeli" neden daha önce kımsenınaklına gel- medı?.. Kenan Evren de. o günlere dek ancak dar bir or- man yoluyla ulaşılabilen ve I. derece Slt alanı olan bu "has- sas" bölgede, devlet kongre merkezi adı altında gizli top- lantılar ve "kamplar" için in- şa edilen tesislere açıkça göz yumarken. acaba aynı "orman sevgisini''.taşımıyor muydu?.. Sözün kısası, olan yine ülke- mize ve ulusal zenginliğimize oldu. Onnanlanmızı. "vağmaate- şinin" içine atanlar ise şımdi yangın yerindeki külleri ara- sında gazetecılere poz verıp "suçju" anyorlar. Ormanlar Yangınlann suçlulan yakalanamıyor ANKAR.A (Cumhuriyet Bürosu)-Orman Mühendis- len Odası Genel Başkanı Sa- lih Sönmezışık. orman yan- gınlanna siyasi belirsizliğin yol açtığını savundu. Sön- mezışık. 19601ı yıllarda suçlusu bulunan orman yan- gını sayısı yüzde 33 iken. bu oranın günümüzde yüzde 10'a düştüğünü bildirdi. Or- mancılık Işkolu Kamu Çah- şanları Sendikası (OR- KAMSEN) Genel Başkanı Salih Usta da orman yangın- lannın seçim dönemlerinde arttığını söyledi. Sönmezışık, orman yan- gınlannın siyasi belirsizliğin fazla olduğu yıllarda arttığı- nı savunarak, Türkiye'de "ormanlardan ödün verme- nin" sıyasal iktidara giden yol olarak görüldüğünü söy- ledi. Sönmezışık, 1949- 1989 yıllan arasında 379 bin 415 hektar orman alanının genel seçim dönemlerinde ve orman affı yasasının çrk- tığı yıllarda yandığını belirt- ti
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle