07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 1996 PAZAR 8 PAZAR KONUGU Yıllardıryaptığı programlarla çocuklann sevgilisi olan Banş Manço tarikat bağlalantısı savlarını yalanhyor 'Düşüncesini paylaşan insana değerveririm' i3 4J1V C/J3 Banş Manço adını Türkiye'de yaşayan hemen hemen herkes oiliyor. Omuzlanna dökülen saçlan, uzun, aşağı knnk bıyıklan, parmaklanndaki sayısız yüzükleri onun simgesi oldu. Son birkaç yıldır Banş Manço'nun sık sık Uzakdoğu'da konserler verdiği, televizyon programlanna çıktığı dikkatlerden kaçmıyor. Özellikle Japonya'yı komşu kapısı yaptı. Barış Marçonun Uzakdoğu'ya bu ilgisi, bazı söylentilere göre yöresel birdini tarikatla ilişkisine bağlandı. Bu gerçekten böyle miydi? Banş Manço, Türkiye'yi bırakıp Japonya'ya nıı yerleşecekti? 38 yılı aşkın bir süredir kendini müzik dünyasında gündemde tutmayı başaran Banş Manço'yla Japonya bağlantısını, tarikat üyesi olup olmadığını, hakkında çıkan öbür söylentileri ayrıntısıyla konuştuk. SÖYLEŞİ LEYLA TAVŞANOĞLU 1 Japonya 'yagitmefikriniz ner- den çıktı, nastl gelişri? - Bu çok yeni bir fikir degil. Bu proje- nin ilk tohumlan 1990'da atıldı. 1991 "de çok ciddi bjçimde tepe noktasına ulaştı. Tepe noktasına ulaştıktan sonra biraz du- ruldu. Bunun ardından Japonya'dan çok tanınmış eğitim ve medya uzmanian ts- tanbul'a geldiler ve benimle görüşmeler yaptılar. 1995'te çok uzun bir turneye çıktık. Banş Manço ve Kurtalan Ekspres olarak Japonya'nın 17 kentinde müzikal bir rurne yaptık. Bildiğiniz Banş Manço şarkılan vardı programda. Bu turne sıra- sında da konu çok ciddi gündeme geldi. Aşağı yukan bir yıl önce, 1995'in hazi- ran ayında Türkiye'ye döndügümde. ar- tık ayyuka çıkmış olan bu konu basının da gündemine geldi. Bunun üzerine ben durumu ana hatlanyla izah ettim. Açık- larnamın üzerine. "Banş gidiyor, Japon- ya'ya kaçıyor. Zavallı çocuklar ne yapa- caklar?" kabilinden magazinsel haber- lerçıktı. ^ • ^ • B Peki işin özü nedir? - Türkiye'yi tümüyle bırakıp bir yere gidiyor değilim. Bu söz konusu bile ola- maz. Benim burada e\im. eşim. çocuk- lanm. kurulu birdüzenim ve işim var. 38 yıldır süren bir kariyerim. medyatik bir kişiliğim var. Bunu bırakıp da gitmem söz konusu değil tabii ki. Ama mesaimin büyük bölümünü Japonya'ya ayırmak gi- bi bir durum söz konusu. Bu da 1998 yı- lında gerçekleşecek. İşin özü şu: Biliyor- sunuz. dünyada çocuk programcılığı, gençliğe yönelik programcılık, hafif bel- gesel, seyahatname biçimi progranı yapı- mında önemli bir açık bulunuyor. Çünkü dünyada bu işi yapan çok az insan var. Ben bu türden ilk programları 1988'de hazırlamaya başlamıştım. Ondan 15 yıl öncesinde böyle bir projem vardı. Sade- ce 1988'destartaldı. • • • M Uzun zamandır çocuklara hi- tap eden şarkılar söylüyordunuz zaten... -Çocuklara da tıitap eden şarkılar söy- lüyordum. Burada araya birdahi eki koy- mak gerekiyor. Bunlaresas olarak 'Arka- daşım Eşek'. estagfurullah 'AyT. diler... Çocuklar bu şarkılan çok sev- -Tabii. Birden bire klasık çocuk şarkı- lan dışında şarkılar çıktı ortaya. 'AyT ör- neğin ağırsarkastik birşarkıdır. 'Arkada- şıın Eşek" daha şeker. daha pastoral... Kır- sal kesımdeyaşadrktan sonra kente gelin- BARIŞ MANÇO Istanbul, 1943 doğıımht. Sahneye ilk kez 1958'de çıktı. Titrk etnik-rock müziğinin öncüsii olarak, kencli grubıı Kurtalan Ekspres 'le birlikte Türkiye de ve pek çok yabancı iilkede konserler verdi. 200 'iin üzerinde sarkı besteledi. 12 altın ve bir platin albüm-kaset ödiilü kazandı. I988yılında TRT I televizyomına çocuk ve aileye yönelik eğitici ve eğlendihci bir diinya belgeseli programı önerdi. Progranı, bu vılın haziran ayında ekrana veda etti. 300 den fazla ödüle sahip. Şarkılan Japonca, Ytınanca, Bulgarca, Arapça, Farsça, Kiirtçe ve tbraniceve çevrilerek verel sanatçılar tarafından seslendirildi. ce birtakım şeylerin hatırlanması, bun- dan dolayı yazılan mektuplar filan... Bun- lar edebiyatımızda da örnekleri olan şey- ler. Ben de bunlan kafadan yaratmadım. Yılların birikimi. çok okumam sonucu ortaya çıkan yapıtlar... Insanın bütün bir kariyeri boyunca böyle şarkılar ancak üç tane çıkar. 38 yıllık kariyerimde 300 ta- ne şarkı yazdtm. Ama bunlar içinde ço- cuklara direkt hıtap eden üç-dört tanedir. Benim. tele\ iz>onda yaptığım aileye yö- nelik belgesd program çocuklan ekran başına çivilediği için ben artık işi gücü bı- rakıp çocuklara yönelik programlar yapı- yormuşum izlenimi doğdu. Üstelik ben bundan katiyyen rahatsız değilim: çok büyük keyif de alıyorum. Bu da dünyada bazı insanların dikkatini çekti. Burada konuşmamın başına dönmek istiyorum. Dünyada çocuk programcılığı çocuga, ai- leye yönelik hafif belgesel. hafif seya- hatname türü program yapımcılığında büyük sıkıntı var. Dünyada bunu yapan iki-üç kişi var. Böyle bir şey Türkiye"den de çıktı. Halk önce bilincalrı. sonra da bi- linçli olarak bu programlardan büyük ke- yif aldı. Sekiz yıl içinde büyük başarı ka- zandı. Burada TRT yöneticilerine de te- TÜRKIYE'DE BİR "İLK" DAHA ÎSTEKA İSTANBUL EGİIİM HİMTLERİA.Ş. A m . GÜZEL SANATLAR LİSESİ İSTEK EĞİTİM ZİNCİRİNİN 3. HALKASI İlkokul mezunlarının yetenek smavı ile alınacağı orta hazırlık sınıfı kayıtları devam ediyor • Anadolu Lisesi statüsünde eğitim • Modern araç gereçler • Güzel sanatlar eğitimi • Üniversiteye hazırlık İSTEK BELDE GÜZEL SANATLAR LİSESİ MÜZİK Burhaniye Cad. Rasimağa Sok. ÜSKÜDAR (0216) 333 01 02 - 333 74 06 İSTEK KEMAL ATATÜRK GÜZEL SANATLAR LİSESİ RESİM Tarabya Cad. TARABYA (0212) 262 75 75 - 262 42 57 İSTEK ATANUR OĞUZ GÜZEL SANATLAR LİSESİ BALE VE TİYATRO Mecidiye Mah. Şakirkesebir Sok. No:28 BALMUMCU (0212) 211 34 60 - 211 34 61 İSTEK ULUĞBEY GÜZEL SANATLAR LİSESİ GELENEKSEL TÜRK EL SANATLARI Atalar Cad. Yukan Rahmanlar / KARTAL (0216) 353 43 92 - 374 50 29 İSTEK VAKFININ TEMEL EGİTİM İLKELERİ "Demokratik, laik, hukukun üstünlüğüne inanan, insan haklarına saygılı, Atatürkçü düşüncenin ışığında »Yurt ve Dünya sorunlarına duyarlı, »İnsan ve vatandaşlık hak- larına saygılı, •Barışçı, »Çevreci, »Gerçekçi, •Girişimci, «Estetik anlayışı gelişmiş, •Kendisiyle barışık , kişilikli, üretken ve uyumlu nesiller yetiştirmektir." şekkür borçluyum. Çünkü güvendiler ve bana. "Bunu yap" dediler. Tam 306 haf- ta oldu. Dile kolay. 306 hafta, böyle bir programı yürütmek gerçekten başan. Bu- nu hem ekıbimin, hem de kendimin ba- şarısı olarak kabul ediyorum. Bu birta- kım dikkatleri çekti. Önce ABD'de. son- ra Japonya'da en son da Israıl'de büyük il- gi uyandırdı. Burada yaptığım şeyleri kendilerine de yapıp yapamayacağımı sordular. Ben de ölçtüm. biçtim. tarttım. "Valla, japabiliriz" dedim. Japonya ola- yı ondan sonra alev lendi. Ondan sonra iş Israil'e sıçradı. Şimdi sırada üç ülke da- ha var. Güney Afrika. Malezya ve Filipin- ler... Filipinler ve Güney Afrika televiz- yonlannda gün boyu süren çocuk ve gençlik programları var. • • M Bu tekliflerin hepsini birden mi kabul edeceksiniz, yoksa araların- dan seçim mi yapacaksınız? - Beş. altı. on haftalık blok programlar hazırlayacağız. Örneğin bunu oldugu gi- bi Güney Afnka televizyonuna vereceğiz. Güney Afrika"da KTV dive bir kanal var. Çocuklara yönelik programlar yayımlı- yor. Ama adı çocuk programı. Bunlan bütün aile seyrediyor. Bir süre önce Isra- il'den geldim. Orada Ghannel 6 var. yani Kanal 6. O da gün bo> u çocuk \e aileye yönelik ya- yın yapıyor. O kanala da çıktım bu prog- ramlan yayınlamak üzere. Filipinler'de Barkada diye bir kanal var. Kısaltılmışı 'Kada'. Kada. çeteanlamınageliyor. ama şeker çete. Bunlann hepsinin arkasında da Amerikan babalar gibi güçlü 'Nickel Odeon" var. Bu Universal stüdyolannm hazırladığı günlük çocuk kanalı. Hepsi- nin arkasında bu var. Bunlar gözlerini dört açmış dünyayı tanyorlar. Nerede bi- risi bu konuda bir şey yaparsa hemen onunla temasa geçiyorlar. Bu insanlar be- ni buldular. Şimdi dört bir yandan çekiş- tiriyorlar. Ben bu günlerde şaka yapmaktan da bi- raz ürküyorum. Çünkü şakalar da yanlış anlaşılıyor. Bülbülün çektiği dili belası örneği, geçmişte başıma neler geldi. Bu- gün burada. Çumhuriyet'te bulunmam aslında nimet. O konuyu hiç açmayalım daha iyi. ^mm^m Sizin bazı tarikat bağlantıları- nız olduğu söylendi. Japonya 'yagidişi- niz, L'zakdoğu 'da bir tarikat yakınlığı- na bağlandı. Bir aralık Fettullah Ho- ca 'cı olduğunuz yayıldu Bunlann aslı nedir? - Demişlerdir. muhtemeldir. Ben daha da çok duydum. Rahmetli Ce- malSüreya'nın birkitabı vardı. Benimle ilgili olarak. "Onun için Süleymancı da derler, ama bilmem ki" diye bitiriyordu. Çok sevdiğim Kurthan Fişek Hoca da "Neçabuk unuttun Başbuğuna araba he- dijeettiğini'" diye yazmıştı da "Aman ho- cam. sağdan soldan duyduğunuz şf\leri ne olur ya/mayın. Sizin ya/ılarınız çok okunuyor. Bu nereden çıktı?" diye birkaç kez onunla telefonla konuştuğum oldu. Tarikata ginmek için din olması gerekir. Japonya'da din diye bir şey yok. Japon halkının yüzde 70'i dinsiz. Bu Mao'nun bıyıklanna benzedi. "Japonya"da Budist- ler var. Budizme siz tarikat demeye kal- karsanız bunun altından kalkamazsınız. Budizm daha çok bir felsefedir. Ben dini pek kabul etmemekJe birlikte de, hadi di- ydim, bu bir okuMur", diye anlatmaya çalıştım. Budizm içinde bir kol vardır. Bunlar Japonya"da bir türsiviltoplum ör- gütüdür. Okullan, üniversiteleri. belli bir cemaatleri vardır. Kendilerini Budizme adamışlardır. Bunlara tarikat derseniz o zaman tarikatın anlamı da ortadan kalkı- yor. Tarikatın bizde bilinen anlamını ora- ya yapıştırmaya kalkarsanız anlam kar- maşası ortaya çıkar. tnsanların kafasını kanştınrsınız. Çok fazla araştırmadan ga- rip varsayımlarla birtakım Don Klişot'luk- lar yapmayın, diye de dilimin döndüğü yerde anlartım. Zaten o saatten sonra biz kötü kişi olduk.Neyin ne olduğunu anla- mak istemiyorlar. birtakım şeyleri kabul etmek istemiyorlar. ı Herhangi bir karara vardinız mı! - Ben hepsine birden bir şeyler yapma karanna vardım. Tam anlamıyla yedi kö- şeli Banş oldum. yedi .kanlı Banş olma- sam bile. Bu hükümet işbaşındayken de böyle söylemek doğnı mu, bilmem. ••••• Bu hükümet belki ilerde yedi karıya da cevaz verebilir... -Onu çok meraklılan düşünebilir. Ben bunu burada latife olsun diye söyledim. ğil mi? I Size ülkücü de demişlerdi, de- - Evet. Dahası da var. Ben askere ko- münist olarak gittim. "Atın şu komünisti askere" diye beni Polatlı'ya göndermiş- lerdi. Meğer ben komünistmişim. Ama ben bilmiyordum. Harta bir albay bana. u Bu Mao bıvıkJar da nedir?" diye sor- muştu da ben. "Aman albavım, ne bıyığı? Mao kösedir" demiştim de, "Ann komü- nisti kışlava" diye öfkelenmişti. •••••• Se kadar askerlik yaptınız? - O dönem herkes on beş ay yapıyor- du; ben 20 ay yaptım. Çünkü. "Geç gel- din" sonra da "Aaa, seni erken almışız" filan deyip bir kanşıklık yaptılar. Ben de sesimi çıkarmadım. Hazır başlamışken bitirmek istiyordum. Birde Personel Ka- nunu gereği 26 gün de oradan eklendi. O zamanlar komünistlere öyle yapıyorlardı. dü? I /ş sağırlar diyaloğuna mı dön- -O kadar ağırolmasa bile benziyor. Ül- kemizde birbirimizi anlamama gibi bir eğilim var. Belki de anlamak istememek. Anlayıp da yine bildiği gibi görünmek... Benim düşüncem seninkenden üstün. Bi- zim çocukluğumuzda o "Benim babam senüı babam döwr"di. Demek ki şimdi de, benim düşüncem senin düşünceni dö- ver. biçiminde ortaya çıkıyc Düşünce bir dövüş haline dönmüşse birçok şeye geçmiş olsun. demek lazım. Bu lafı ben o kadar kolay telaffuz edemiyorum. Çün- kü yarının, öbür günün Türkiyesi beni çok düşündürüyor. Onun da anahtarınm sadece çocuklarda olduğu düşüncesi için- de ben 20 yıla yakın bir zamandır çoluk çocukla haşır neşirim. On beş yıldır bu- nu ciddiye aldım. Sekiz yıldır da ekran- dadavul çalarak bir şeyler yapmayaçalı- şıyorum. Konuşmamızda nereden nereye geldik. Esas olarak konuyu toparlamak gerekirse bu topraklarda va da dünyanın herhangi bir yerindeki topraklarda yaşa- yan insanlann kişisel düşüncelerinin hiç- birisiyle alıp veremeyeceğim hiçbir şey yok. O insanlann herhangi birisi. Afri- ka'da büyücüye inanan on kişilik bir ka- bile bile olsa. beni kendinden gördüğü andan itibaren ben bundan gurur duya- nm. Çünkü insan dünyadaki en değerli şeyini, düşüncelenni benimle paylaşmak- tadır. Beni, bu düşünceleri paylaşmaya layık bulmaktadır. Ben böyle bir şeye, "Hayır", diyemem. Ne zaman ki bu dü- şünce tarzı, bu ideoloji karşısındakini yok etmeyi amaçlayan bir eyleme dönüşürse o zaman ben de kendi sınırlanmı koya- nm. Bence. demokrasi kuralları içinde herkesözgürdüşüncesindehaklıdır. Bun- lan sizinle paylaşıyorsa bence bundan go- cunmak değil. onur duymak gerekir. Bel- ki bazılanna bu düşünce fazla geniş, faz- la larj gelebilir. Ama ne yapayım ki be- nim yaklaşımım da böyle. Ben soldan sa- ğa bütün biryelpaze içinde yıllardıryeri- mi buldum. Bana birtakım şeyleri yakış- tırdılar. Ben. "Yaa, gerçekten öyle miymi- şim?" dedim. Kendimden şüphelendiğim arılar oldu. "Ben övlevmişim de haberim yokmuş", dedim. ^ • • • ^ Ben neymişim be abi, dediği- niz zamanlar oldu mu? -Onu diyen ben değilim. ama onu da birileri bana söylediklerini iddia ettiler. "Hiç alakası yok", diye yalanlamak zo- runda kaldım. onu da. • • • Bir zamanlar her parmağınız- da ayrıbiryüzük vardu Şimdi sadece tek bir yüziik takıyorsunuz- \eden yüzük sayısını azalttınız? - Bu. bir şövalye yüzüğü. bir zırh bu. Bunu takınca artık başka bir şey takmak istemiyorum. Bu, bugünle ilgili bir konu. Çok haklısınız. Ben çocuk programına başladığım gün yüzükleri çıkardım. mmtmm.\eden? • -Çünkü çocuğun boyu itibanyla dur- duğu >er benim ellerimleajnıhizada. Ço- cuk direkt olarak benim yüzüklerimle te- mas halinde oluyor. Programdaki çocuk- lara dokunuyorum. onlan okşuyorum. EI- lerimde onca yüzükle çocuk metalin te- masını alıyor. Ben çocuğa metal temasla yaklaşmak ıstemedim.O oraya Banş Abi- si'ne gelmiş. Ben de onu tanıyorum. Çün- kü yakasında ismi yazılı. "Hoş geldin Cem, merhaba Ebru, nasıisın. Mene"^- yince "Aaa, Banş Abi beni tanrvor", di- yorlar.Kurtalan Ekspres'in koca koca adamlan onlar için çalıyor. hata yapsalar bile düzeltivorlar Biz çocuga böyle yak- laşınca artık öyle yüzüklerle. takılarla bu baglantıyı zedelemek istemedik.Yüzük- ler.takılarsahneaksesuvarlanydı. Bu ka- dar yakın temasta da onlann yeri yoktu. Bunlan sekiz yıldır takmıyorum. Yalnız çocuk programlan dışında sahnede yine de takıvorum tabii. BANDIRMA KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN Sayı: 1964/75 Es. 1994,51 Kar. Davacılar Tevfik Bülbül. vs. tarafından. davalılar Kasbolat Atbakan, vs. aleyhlerine açılan tapu iptali ve tescil davasının mahkeme- mizde yapılan açık yaıgılaması sonunda: Mahkememiz 1964 75 Es. 199451 Kar. sayılı dava dosyasına esas olmak üzere, 28.8.1987 tarihınde yapılan keşıf esnasında fenni bilirkişi olarak bulunup bu fenni bilirkışı fen kontrol memuru Ali Polat'ın mahkemeye sunduğu 4.9.1987 tarihlı çaplı krokisinde yer alan ve kırmızı kalemle sınırlanan 1213 parselden çıkanlan ve krokide (A) olarak gösterilen 2980 m2 yüzölçümündeki kısmın 2213 parselden ifrazı ile ayrı bir parsel halinde numaralandınlarak davacılardan Tevfik Bülbül ve Necmettın adına 1 2"şer hisse olarak müş- terek malikler adına tapuya tespit ve tesçilıne. 2- Yine aynı bılır kişiye aıt çaplı krokide yer alan ve krokide (c) olarak gösterilen 2840 m2 yüzöiçümünde bulunan kısmın 1212 par- selden ifrazı ile ayrı bir parsel olarak davacılardan Tevfik ve Necmettın Bülbül adlarına 1/2'şer olmak kaydıyla müşterek malikleri ola- rak tapuya tespit ve tesçilıne. 3- Aynı krokide yer alan ve davacılara ifraz olunan ve (A) olarak gösterilen 2980 m2 yerin ifrazından sonra 2820 m2 yüzölçümlü. 1213 parsel olarak tespit gören bu yerin aynı parsel numarasını taşımak kaydı ile davalılar Haspolat Atbakan mirasçıları adına \2 his- se, Isa Azdemır mirasçıları adına 1<2 hısse olmak kaydıyla verasetıne iştirak olarak tapuya tespit ve tesciline. 4- Yine aynı krokide yer alan 1212 parselden ifraz görüp 2840 m2 olarak. ve (Ç) haıfi ile belirlenmek suretiyle davacılara verilen ye- rin ifrazından sonra bakiye kalan ve krokide (D) olarak gösterilen 5850 m2 yüzölçümündeki taşınmazın 1212 parsel numarası olarak ve U2 hıssenin Haspolat Atbakan mirasçılan adına verasete iştirak, 1/2 hissenin ise Isa Azdemir mirasçıları adına verasete iştirak ola- rak tapu>a tespit ve tesciline. 5- 1211 parsel üzerinde yukanda belirlenen gerekçe sonucu anlaşmazlık bulunmamış olmasına. bu parselin 2080 m2 yüzölçümlü olarak 1 2 hissenin Haspolat Atbakan mirasçılan adına verasete iştirak olarak, geri kalan 1/2 hissenin yine verasete iştirak olarak Isa Azdemir mirasçılan adına tapuya tespit ve tesciline. 6- Davacılardan Şerife Sungur'un davasının yukarıda belirtilen gerekçeye göre reddine, karar verilmiş. Dahilı davacı Yusuf Sungur ile. dahili davalılar Emine Baysal (Cihangir). Rahile Azdemir. Yılmaz Azdemir. Bilge Azdemir. Rengın Azdemir. Cankır (Cihangir) Azdemır'ın tebligata yarar açık adresleri tüm aramalara ragmen tespit edilemedığinden. mahkememiz 7.12.1994 gün ve 1964-75 es. 1994/51 kar. sayılı ışbukararı, adı gecen dahili davacı ve dahili davalılara ilanen teblığı edilmesine karar verildiğinden. işbu ilanın ilan tarihinden itibaren i 5 gün sonra karann dahili davacı ve dahili davalılara teblıg edılmış sayılacağı hususu ilanen teblig olunur. 29.7.1996 Basın: 103596 ILAN ISPARTA İCRA TETKİK MERCİİ HÂKİMLİĞİ'NDEN 199655 Esas Davacı Isparta Belediye Başkanlığı tarafından davalı Isparta ili. Halı Sarayı F Blok 1. kat No: 45 ad- resinde oturan Ömer Yasan aleyhine açılmış bulunan "Tahliye" davasının yapılan açık yargılaması sı- rasmda verilen ara kararı gereğince; Davalı tüm aramalara rağmen bulunamadığından kendısine tebligatın yapılamadıgı ve tebliğe yarar açık adresi tespit edilemediğı anlaşılmakla adı geçene duruşma günü olan 13.09.1996 günü saat Ö9'da mahkememizde hazır olması veyahut kendisini bir vekille temsil ettirmesi. aksı takdirde yokluğunda yargılamaya devam olunup karar verileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 100100 İLAN BANDIRMA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1995/529 Mahkememize davacı Hüseyin Yürekli vekili tarafından davalı Petsan Petrol Sanayii ve Tic. Lmt. Şirketı aleyhine açtığı iflas davasının açık yargılamasmda alınan ara kararı uyarınca; Mahkememize davalı Petsan Petrol Sanayii ve Tic. Lmt. Şirketi aleyhine ıflas davasının açıldığı. açı- lan budavaya ilan tarihinden itibaren duruşmanın yapılacağı 3.10.1996 günü saat 09.45"e kadar dava- ya müdahale ve itiraz edilmesi, müdahale ve itiraz edilmedigi takdirde davalı şirket olan Petsan Petrol Sanayi ve Tic. Lmt. Şirketi'nin iflasına karar verHeceği hususu ilanen duyurulur. 23.7.1996 Basın: 103590 BAHAİ DİNİ HAKKINDA AÇIKLAMALAR KİTABI YAYINLANMIŞTIR BİLGI İÇİN, BAHA BASIM DAĞITIM SAN. VE TİC. A.Ş. 0(212)252 50 94 0(212)245 69 89 Romanlarınız ve ansiklppedileriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle