Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 AĞUSTOS 1996 PAZARTESİ
HABERLER
Meral: Işsizlik
teröpü
pompalıyor
• ERZIRIM(AA)-
Türk-İ^ Geııel Başkanı
Bayram Meral. Türki>e"de
yatırımlanıı durma
noktasıııa ueldiğini
sa\unarak 'İ^ızJik. terörii
pompaiıyor' dedi.
Türk-İş I- Eğitim
Semınerf ne katılmak
üzere Erzurunı'a gelen
Meral. gazetecılere \aptiğı
açıklamada. öneeki
hükümetlerın uyguladığı
ekoııomık polıtikalar
nedeniy le sennayenin
yatırımdan çekılerek faize
yöneldiğıni \e bıı durumun
bugün de de\am ettiğıni
söyledi. "Batıda yatırını
yapılmıyorsa. doğuda
havdi haydi yapılmaz '
diyen Meral. doğuda
yapilacak yatırımlann
göçü önleyeceğinı ve
terörü azaltaeağını belirttı.
Türkıye'nın çok büyük
soruniarı olduğunu anlatan
Meral. herkesm Türkıye'yi
se\mesi \e kalkınnıasi ıçin
mücadele \ermesı
gerektiğini söy ledi.
"SSK'yi
özelleştirme
yağmadır'
• BIRSA(ANKA)-
Emeklı-Sen Genel Başkanı
İbrahinı Şahın. tek
altenıatif olarak eleştirilen
özelleştirme rüzgârlarıyla
"abluka" altına alıııan
sosyal güvenlik
kuruluşlarının
yağnıalannıak
istendiöinı öne sürdü.
Şahın. sendıkantn Bursa 1.
Nolu şubesinın
kongresinde yaptığı
koıuı^mada. kendilennin.
sosval gihenlık sorununun
çözümüne yönelık
toplantılara alınnıadığını
belirterek faalıyetlerının
engellenıııeMne yönelık
baskrları kınadı. Çalışma
\e Sosyal Giivenlık
Bakanhğı'mn sendikanın
hukuksal dayanağı
olmadığı gerekçesiy le
İçışlerı Bakanlığı'na
başv urduğunu belırten
Şahiıı. Ankara \'aliliği
tarat'ıııdan seııdıka
aleyhme açılan kapatma
da\a.siııııı. seııdıka iehıne
soııuçlandığım vurguladı.
Çelik: İpin
ucu kaçmış
• KOCAEl.İ(lBA)-
Çalışma \e Sosyal
Güvenlik Bakaııı
Necati Çelık.
Türkıyede de\ let daıreleri
\e hastanelerınde bir
başıbozukhık oiduğunu
söyledi Celık. "Ipın ueıı
kaçmış. bız yakalamaya
çalışıyoruz" dedı. Bazı ılçe
z:\aretlen ıçın Kocaeli'nde
bulunan Çalışma \e Sosyal
Gihenlık Bakani Necati
Çelik. >apttğı açıklamada.
Türkiye'de hastane \e
de\ let daırelennde bır
başıbozuklıık bulunduâunu
anlatrı Bakarı Celık. "SSK
Okmeydanı
Hastanesı'ndekı iki üzüeü
olay içın ıncelemelere
başladık Bunun ıçın
bütün ilgılilerı
talimatlandırdık.
Türkiye'de de\ let daireleri
ve hastanelerde ipin ucu
kaçmıştır. Biz zaten ipin
ucunu yakalamaya
çalışiyoruz" dedi.
'Ülkücü İşçi
Kurultayı'
• ANKARA (ANKA)-
Ülküm İşçiler Demeği. işçi
sorunlannı tartışmak üzere
18 ağustos giinü Ankara
Selim Sırn Tarcan Spor
Salonu'nda "Tiirk bçısı
Kurultay ı" düzenleyecek.
Ülküm İşçiler Derneği
Genel Başkan Yardımeısi
Bekir Aktaş > aptığı yazılı
açıklamada. "Tiirk İşçisi
Kurultay ı'nda. ışçı
hareketıııın gehşimi.
bugün yaşanan sorunlar\e
çözüm önerilennin
tartışılacağını bildirdı.
Bütün meslek
dallannda çalışanları işçi
olarak nıtelendıren Aktaş.
kurultava katıiını çağnsı
yaptı.
Mahmut Özonur
Tes-İş Başkanı
• ANKARA (IBA)-
Türkıye Enerji Sıı \e Gaz
Işçileri Sendıkası (Tes-lş)
Olağanüstü Genel
Kurulu'nde genel
başkanlığa. daha önce
genel başkan yardımcılığı
göre\ıni yürüten Mahmut
Ozoııur seçildi. Tes-lş
Genel Merkezi'nde yapılan
genel kurulda 297 delege
oy kullandı. Mahmut
Ozonur I "3 oy la genel
başkanlığa seçılirken eskı
başkaıı Farıık Barut 121 oy
alabildı.
Şeriatçı üye JnuıalıııuRP'den RTÜK üyeliğine seçilen Mehmet Doğan'ın şeriatçı Akit gazetesinde köşe
yazarlığı, tartışmalara neden oldu. RTÜK hukukçuları, Doğan'ın durumunu inceliyor
BIZ BIZE
Hl'LYA KARABAĞLI
ANKARA -RP'den Radyo v e Tele\ izyon Cst
Kurulu (RTÜKl üyelığine seçildikten sonra
şeriatçı Akıt gazetesinde köşe yazarlığına
başlayan Mehmet Doğan'ın konumu. bazı üst
kurul üyelerinın tepkilerine neden oldu. RTÜK
yönetımınm bilgilendinlmedığine \e ikınci bir
göre\ konusunda oylanıa yapılmadığınadik-
kat çeken bazı üst kurul üyeleri, Mehmet Do-
ğan'ın tarafsızbirüyesayılamayacağını vur-
guladılar. Akit gazetesinde geçen hafta köşe
yazısı.aynca üst kurulla ilgili bırde söyleşi-
si yayımlanan Mehmet Doğan'ın durumu.
RTLK Hukuk Müşavırliği'nin hazırladığı ra-
porla sonuca bağlanacak. Üyelerin göre\ \e
vetkılerinı üç avn hükümde düzenleyen ilgi-
İi yasay a göre. Akıt gazetesı ile ilişkisi sakın-
calı bulunduğu takdirde Mehmet Doğan ya-
zılannı sürdüremeyecek. Doğan'ın Akit ga-
zetesinde y azmava de\ am etmesi durumun-
da üyeliğinın düşmesı gündeme gelecek.
RİT K'te. RP'lı üstkurul üyesi veeski Tür-
kiye Yazarlar Bırlıği Başkanı Mehmet Do-
ğan'ın şeriatçı Akıt gazetesinde köşe \azar-
lığına bajjlamaM bıınalım \arattı. 3484 sa\ı-
lı Özel Radyo \eTele\ızyon Yasası'nın "Cst
kurul üyeliği ile bağdaşma>an haller" mad-
desi ı^ığındadurumu ıncelemevealınan Meh-
met Doğan'a vönelik kararbu hafta aiınacak.
Cumhuriyet'e açıklamada bulunan bazı üve-
ler. Doğan'a du\ ulan tepkının bağlı oldukla-
rı yasanın kendi ıçlerinden delinmesınden
kaynaklandığını belirttıler. Güneş Müftüoğ-
lu'ndan önce RTÜK Başkanı olarak görev
vapan Ali Baransel'ın Koç Grubu temsileili-
ği. TRT'de açıkoturunı yönetıcıliği \e \öne-
tim kurulu üveliklennden ıstifa ettiğine dık-
kat çeken üst kurul üyeleri. bir üyenin ikinci
bır göre\inın yasa uyarınca olanaksız oldu-
ğunu dile getirdiler. Mehmet Doğan'ın bu
ili^kısinin. tarafi.ızlığmı y ıtırdıği anlanıını ta-
şıdığınadıkkatçeken yetkililer. konununya-
sayaaykırılıkyönüııden ırdelenmesini istedı-
ler.
Mehmet Doğan'ın. Akıt gazctesıııdeki ya-
zarlığı konusunda önceden RT( 'K Başkanı Gü-
neş Müftiioğlu ile dığer üvelere resmı bır bıl-
gi sunmadığı. Mürtüoğlu'ınm durumunun
Aki! gazetesinde y ay ınılanan anonslardan öğ-
renildığı bildırıldı. Müftüoğlu'nun. basinda
yeralan tepkılerı degözönünealarak hukuk-
çulara "incelensin" talımatı \erdıği öğrenıl-
dı. Eski Türkıye Yazarlar Bırliği Başkanı
'Radikal sağ, Refah Partisi iktidan ile tehlikeli bir tıvmanışa geçti'
'Aydınlarve aydınlanma hedef'ATAOL BEHRAMOGLU
Görünû^te koalısyon gerçekte
Refah iktıdarının ertesindeki bır
denıecınde Sayın Hüsamettin
Cindoruk, Refah bunu istemese
bıle bu ıktıdar dönemınde
"radikal sağ"ın güçleneeeğı
konusunda kaygılarını
belırtmiştı. Olaylar Sayın
Cindoruk'un öngörüsünü
doğıulamaktadır.
Prof İlhan Arsel'ın "Şeriattan
Kıssa'lar" adlı kitabına. Say ın
Arsel'e. kitapla ilgili yayını
nedenıy le "Teınpo" dergisine.
dergınin yazarı Kurthan Fişek
\e aılesıııe yönelik tehdıt \e
saldınlar. "Kajnak" va\ ınlarına
karşı düzenlencn molotof
kokteylli saldırı. Kırıkkalede
cuma nanıazı sonrasıııdakı
protesto y ürüy üşü. "Akit"
gazetesinın kışkırtıcı yayınları.
Diyanet Işleri Başkanı Mehmet
Nuri V ılmaz \e Profesör
Hüse>in Hatemi'nın talihsız
açıklamaları. aydınları \e
aydınlanmayı liedef alnıış çok
ciddi tehditlerdir. Kıtabı
Beyoğlu 2. Sulh Ceza
Mahkemesf nın karanyla
toplatılan Sayın Arsel'ın
sözleriyle. "Şeriatçı bir parti
iktidardadır di\e dergiler \e
kitaplar gericilerin
değerlendirnıeleri\ le ölçeğe
\ urulacak »lursa. nice sonıı
gelme/31 MartOla\ları'na
hazırlannıamı/ gerekir. Eğer
şeriatçılar. bu gibi gösteriler ve
tehditlerle sokağa hâkinı olacak
olurlarsa. bunun felaketli
sonuvlarından kimse. hatta RP
dahi kendini kurtaranıaz."
Aydın \e aydınlanma
düşmanlığının bır başka
göstergesı. yine son günlerde.
çağda.> 5/irinıizin en seçkın
ustalarından Attilâ İlhan'ın kırk
\ildan tazla bırsüre önce
yayımlanmiş unlü bır şıırındekı
birdizenın da\a konusiı
edilmcsidır. Bu gülünç. giilünç
olduğıı kadar da akıl almaz
ılkellıktckı anlayiş
benımsenecek \e yaygınlaşacak
olursa. Türkıye'de \e dünyada
ve ınsıniık tarihinın
başlangıcmdan bugüne kadar
edebıyat değerı ta^ıyan her
ürüııun bu sözümona ">argı"
karşısma çıkarılması gerekir. Ve
böy le bır yargılamadan. bızım
edebıyatımızdan örnekleyecek
olıırsak Mehmet Akif. Necip
Fazılgıbı "sağcı" yazarlarınıızın
bile "aklanarak" çıkabileccûı
Alternatif
cenaze töreni
gerginliği
İstanbul Haber Servisi - Öliiııı
onıcu \e süresiz açlıkgre\ i sonu-
cunda havatını kaybeden 12 ki-
şi için Sarıgazi'de düzenlenmek
istenen alternatif cenaze töreni.
asker ve polis tarafından engel-
lendi. Sabahın erken saatierinden
itibareıı İ mraniye. Dudullu.Sa-
mandıra \e Sanga/i'nin kilit nok-
talaıı. pan/erlereşliğindeki aske-
ri birlikler \e polis ekipleri tara-
fından kesildi. Sarıgazi Ceme-
vi'nin önünde yapılınası planla-
nan tören için toplanan 100 kişi-
lik birgnıp isegenişgii\enlikön-
lemlerini görünce dağıidı. Daha
sonra Sangazi Meydanf nda tek-
rar toplanan grup, Cumhuriyet
Caddesi'ni molotofkokteyülerle
ateşe \erdi \esi\ il polis otosu zan-
nettikleri 3 otomobili tahrip etti.
(Fotoğraf: ALPER TURGUTl
A N A P ' l ı B u r h a n K a r a
6
DYR, lnildiıııetiıı sığuıüsıdır'
SAMSLN (Cumhurivet)-
ANAP Genel Başkari
^'ardımcısı Burhan Kara.
Başbakan Necmettin
Erbakan ın ilk yurtdışı gezisini
Iran'a yapmasının "bir mesaj
olduğunu "savunarak
"Erbakan. Humeyni rejimine
bir adım daha yaklaşmıstır"
dedi. Türkiye'nin drşışieri
bakansız vönetıldiğinı öne
süren Kara. DYP'nin de
"hükümetin sığıntısı" olduğunu
söyledı.
ANAP'ın Samsun'da
düzenlediği bölge toplantısının
açıhşindalconuşan Kara.
REFAH\'OL hükümetinin
"ahiâki zafiyet" üzerine
kurulduğunu \e "aşiret gibi"
yönetildığinı belirterek ANAP
iktidan dönemınde Türkiye'nin
yakaladığı gelişmelerin. bu
hükümet döneminde
durduğunu öne sürdü.
Hükümetin üerçekte
REFAHYOL hükümetı
olmadığını "54. Erbakan
hükümeti" olduğunu sa\ unan
Kara. "D^•p. bu hükümetin
payandasıdır. sığıntısıdır" dedi.
DYP Genel Başkanı Tansu
Çiller'in. TB\1\)
araştırmalarından çekındıği için
her^eyi RP'ye bıraktığmı
söyleyen ANAP Geııel Başkan
\ardımcısı. "L'lke, dışişlerj
bakansız >önetilmektedir. İlk
kez bir dış gezhe başbakanın
yanında dışişleri bakanı
kahlmamaktadır.
Erbakan. ilk y urtdışı gezisini
İran'a yaparak mesaj \ermiştir.
Humey ni rejimine bir adım
dahayaklaşmıştır" diye
konuştu.
Başbakan Necnıettm
Erbakan'ın mulıaieferte başka.
iktidarda başka konuştuğunu
vurgulayan Kara. sözlerinı
şö\le sürdürdü:
"İlk l dönüşünü Çekiç Güç
oylamasında yaptı. Karşı çıktığı
Çekiç Güç'ü onayladı. ^'ıllarca
Batı yanlisi. Amerikancı" diye
insanlan suçladı. Şimdi kendi
Amerikancı oldu. \ ıllarva faİ2e
karşı çıkti. şimdi faizin adım
nema olarak değiştirerek
sistemeayak uydurdu. ^lemur
maaşlarını artırdı. peşinden
zamlaria. \erdiklerini geri aldı."
Kara. Kürt sorununun çözümü
için Kuzey Irak'takı Islami
Hareket lideri ŞeyhOsman'ın
de\reye sokulmaMmn da
"de* let ciddiy etiy le
bağdaşmadığını~ söyledi.
ku^kuludur.
Her iki olayda. yargının da nasıl
günün koşullarından. siyasal
iktıdarın konumundan
etkilendiğıni kaygıyla
izliyoruz...
Bu olgu. yine bırkaç gün önce
"Sevgîli Leyla, Uzun Bir
Sürgündü O Gece"adlı kitabı
toplatılan ve hakkında gıyabı
tutuklama kararı \erilen Mehdi
Zana'yla ilgili olarak. yayıncısı.
"Belge l luslararası Va>ıncılık"ın
sahiplerinden Ragıp
Zarakolu'nun açıklamasında
özlü bıçımde dile geliyor
"\azanmızın görüşleri belli
olduğuna \e değişmediğine
göre I993öncesi
yazarımızın kitaplan
\asaklamp mahkûm
edilmezken. şimdi niye
>asak)anmaktadır?
Konjonktürel bir adalet
anlayışı olıııa/."
Polisin gazetecıler
cemıyetını basabıldiği.
sadece geçen a> 3^
gazetecinin gözaltına
alındığı. şeriatçı tehdidın
alabildiğine azgınlaştığı,
bılim adamlarınm ve
yazarların ölümle tehdit
edildiği. devlet terörünün
yoğunlaştığı. bilimsel
araştırma yapmanın ve
özgürce yaratmanın
gıderek olanaksızlaşacağı
böyle bir ortamda.
yazarların. aydınlann.
sanatçıların ve bilım
çe\relerinın suskun
kalnıası beklenemez.
Başkanı olduğum
Türkıye \azarlar
Sendıkası'nın 500'ü aşkın
üyesi adına. bilimsellik
namusu \e kişisel
yürekliliğınden ötürü Sayın
Prof. İllıaıı Arsel'ı sevgi ve
saygıyla kutluyorum.
Kişisel olarak \e şu anda
temsıl ettığim örgütümüzle
her zaman yanında yer
alacağımızı bildirıyorum.
\azarlara. yayıncılara.
gazetecilere yönelik
şeriatçı tehditleri \e de\let
terörünü kınıyorum. Tüm
yurtse\er. demokrat. ilerici
kişi ve kurumlan, sanat ve
bilim çevrelerini
per\asızlaşan genci
tehdıde. aydın ve
aydınlanma düşmanlığına
karşı seslerini
yükseltmeye. basın
açıklamaları. gösteriler \e
hukuksal gırişimlerle
açıkça tav ır almaya. tehdit
altındaki yazar. bilim
adamı \eyayıne\lerinı
yalnız bırakmamaya
çağınyorum.
IRMIK AYDIN ENGİN
Ecevit'lerin yeğlediği örgütlen-
me yöntemine DSP'til-erin bir
kesiminden. "Bu kadar da sık-
mak olmaz ki kapıyı biraz ara-
lamak lazım. Üye olrhâk isteyip
Ecevitler barajını aşamayan ne
kadar çok değerli demokratik
solcu var "filan gibısinden ürkek
itirazlar gelirken CHP kanadı
çok daha saldırgan. çok daha
alaycı bir söylemi (üslup) yeğli-
yor
Ecevitler'i ruhsal sağlıklan kuş-
kulu. kedileri, demli çayları ve
dünyaya kapanmış pencerele-
ri ile tuhaf bır çift olarak tanım-
lıyorlar. Parti üyeliği için tek ko-
şulun. "BülentEcevit'eyağc/-
lık ve bu yağcılığın yeterlı olup
olmadığıntn Rahşan Ecevit ta-
rafından onaylanması^olduğu-
nu söylüyorlar.
Bu ne siyasal bir eleştiridir. ne
cıddıdır ne de saygın. Tek ko-
şulun Bülent Ecevit'e yağcılık
ve körükörüne ıtaat olduğunu
söyleyenler, örneğin bir Müm-
taz Soysal a. bir Ismail Cem e
bir (şimdi küs bile olsa) Ertuğ-
rul Günay'a ayıp etmiyorlar mı?
Geçelim.
DSP Yanlışından, CHP Batağma
Geçip CHP'ye gelelim.
Resmen söylenmese de CHP,
DSP'nin tam tersi (gıbi görü-
nen) bir örgütlenme modelini
benimsemiş: Sınırsızüye, sınır-
sız seçmen!
ilk bakışta. sosyal demokrat
partilerin, komünist kan kardeş-
leriyle yollarını ayırdıktan sonra
kadro partısine karşılık olarak
benimsedikleri kitle partisi he-
define uyumlu bir tercih mi?
• • •
Siyasal termınolojide sürü ile
kitle, kalabalık ile kitle. yığın ile
kitle arasında ince ama yaşam-
sal bir fark vardır. Dört yılda bır
sandık başına gidip oy veren. si-
yasal etkinliği bu eylemle sınır-
lı bır sosyal demokrat (?). üye ol-
sa n'oiur, olmasa ne olur? Seç-
menle üye arasında bir fark ol-
malı.
Parti üyeliği çok daha ciddi bir
siyasal seçme. bir siyasal et-
kinlik kararlılığı olsa gerek.
CHP'deki işleyiş, çok özetle-
nerek şöyle: ilçe kongrelerinde
üyelenn tamamı katılarak ıl kong-
resine gıdecek delege/eri seçı-
yorlar. ilçelerden gelen delege-
lerin oluşturduğu il kongresinde
ise kurultay delegeleri seçiliyor.
Bu süzgeçlerden geçen delege-
lerin oluşturduğu kurultayda da
partının başkanından ust yöne-
ticilerine kadar merkez yönetim
organlannın seçımi yapılıyor.
Bu ışleyış temsili (represanta-
tiv) demokrası denen sistemin
epey abartılmış bir uygulama-
sından başka bir şey değıl. Düz
bir parti üyesi için parti başka-
nının ve merkez organlarının se-
çimi, kendisının hiçbir etkısı ve
katılımı olmaksızın gerçekleşen,
gazete ve TV'lerden izleyebile-
ceği bir 'rtaöer'dirartık.
Üstelik bu yargı. modelin salt
kâğıt üstündeki, yani ideal işle-
yişi veri kabul edildiğinde böy-
le. CHP gerçeği acaba bu par-
ti içi temsili demokrasi modelı-
nin ideal işleyişine ne kadar ya-
kın ya da uzak?
Parti üyeliği bile siyasal tercıh-
lerden çok. hemşerilik, bölgeci-
lik. dinsel ınanç. mahallelik hat-
ta aşiret ilişkıleri çerçeyesınde
gerçekleşmiyor mu ? (Örneğin)
Bitlisliler. Tuncelililer. Sıvaslılar.
Karadenızliler. Aleviler. Kürt Ale-
vıler. Şafii Kürtler... CHP'nin il-
çe. ıl hatta kurultay kulislerinde
bu ve benzerı kimlik tanımla-
malarmı ne kadar çok işitiyo-
ruz. Gerı. hele sosyal demokra-
sı ıçın çok çok geri. utanılacak
kadar gerı kimlik tanımların ebe-
iik ettığı bir parti içi demokrasi-
den ne doğar? Olsa olsa bu
CHP doğar.
Böyle doğan bir siyasi parti
olabilir, ama herhalde sosyal
demokrat bir siyasal örgütlen-
me oıamaz.
Böylesi kongrelerden seçilen
delegeler için kendine, yakınla-
rına. köylülerine, hemşerilerine
iş bulmak. siyasal tercihlerinin
çok önüne geçebilir ve geçiyor.
il ve kurultay delegeliğine tır-
manıldığında ıse artık ufak tefek
muteahhitlik ışlerinde kapalı ka-
pılann daha kolay açılması müm-
kün olur. Hele hele partinin mer-
kez organlarını belirleyecek bir
delege kitlesini denetleyebilen,
yönlendirebilenler için büyük
ihaleler kazanmak çantada
keklik sayılır. Hele parti iktıda-
rın bir ucundan yapışmayı be-
cerebilmişse...
Bu tablo size CHP'yi yansıt-
mıyor mu? Elınizi vicdanınıza
koyun, CHP'de. kurultay dele-
gelenni beş yıldızlı başkent otel-
lerinde ağırlayan, yediren içiren.
kimi Alevıliğe. kimi Karadeniz-
liliğe, kimi Kürtlüğe. kimi Türk-
lüğe. kimi müteahhitliğe, kimi
fırıncılığa, kimi bilmem nerelili-
ğe yaslanmış siyaset bezirgân-
ların kazandığı ağırlığı anımsa-
yın...
Sonra da bu yazının fesat ruh-
lu bir gazetecinin iftiralan mı
yoksa kendi sosyal demokrat
olmadığı halde sosyal demok-
rasiyi çok cıddıye alan. çünkü
demokrasiyi ekmek kadar, su
kadar, hava kadar vazgeçilmez
bulan bır gazetecinin eleştirile-
ri mi olduğuna kendiniz karar
verin.
Mehmet Doğan'ın yayıncı ve yöneticı so-
rumluluğunda yayımlanan "Türkiye Kültür
veSanat Yıllığı 1995"'te. Genelkurmay. Ana-
yasa Mahkemesı. Danıştay. \argıtay. Sayış-
tay ba^kanlan v e Devlet Güv enlik Mahkeme-
ii IDGM) başsavcıları ıçın "Llkeninen ha-
jati sorunlan için sadece kendilerini söz sö>-
lemeye yetkili zannederler" ıfadesi kullanıl-
dı. Anayasa Mahkemesı Başkan/ VektaGün-
gör Öz'den'ın ağır bır bıçimde eleştmldıği
yıllıkta. Özden hakkında. "Anayasa Mahke-
mesı Başkanı devieti.y asalan \e tabulan. ken-
di kişiliğine bir payanda olarak kullanmak-
ta" tümcesi yazıldı. Laik sistemin tanhine
düşman olduğıı \ urgulanan bölümde de "Ha-
lâ Osmanlı padişahlannı aşağılamak, ilkokul-
daki minimini beyinlere müsamerelerde yap-
nrdığımız bir iğıçnçliktir" denildı
ERDAL ATABEK
Trafik Duası...
Dua etmek ınsanı rahatlatır.
Dualar da. adaklar ve kurbanlar da insanlık tarihi
kadar eskı bir kültürün ürünleridır. istekleri. dilekleri,
umutları. beklentileri temsil ederler. Çoktannlı dinle-
rin çeşitli tanrılanna da konuyla ilgili dualar edilir, kur-
banlar verilirdi. Tektannlı dinler tek bir tanrı inancıyla
bütün dilekleri, bütün umutları Tann'ya yakararak,
onun iznıni alarak gerçekleştirmeye çağırır. Günü-
müzde de Müslüman olsun. Hıristiyan ya da Musevi
olsun tektannlı dinlerın inançlı insanlan bu yollarla
umutlarını gerçekleştirmeye çalışırlar.
Dua etmek insanı rahatlatır ama sorunları çözmez.
Sorunları çözmek içın bilimsel aklı kullanmanız ge-
rekir.
Sonra istiyorsanız duanızı da yaparsınız.
Türkiye Cumhurıyeti'nin yeni Çevre Bakanı Ziya-
eddin Tokar, trafik kazalannın önlenmesi ıçin mev-
lid okutup kurban kestırmiş.
Kimsenin inancına kımsenın karışmaya hakkı olma-
dığına inanıyoruz. Bu tavır. her inanca (elbette inan-
mamaya da) duyduğumuz saygının gereğidir.
islam dininin •'önce tedbir, sonra dua" prensibini
de biliyoruz. Biliyoruz kı "önce deveni sıkıca bağla,
sonra Allah'a emanet et" denmiştir.
Tedbir, bilimsel akılla alınır.
Türkiye Cumhuriyetı de bilimsel akıl temelinde ku-
rulmuştur.
Atatürk'ün "En hakıki mürşit ilimdir" sözü de bu-
nun için söylenmıştır.
Trafik kazaları da orman yangınlan da sel baskın-
ları da ınsanların yanlışlarından doğar. insanların sü-
rücü olarak, yol bakımı olarak. ağaçları kesen kişiler
olarak. ateşın tehlikelerini görmeyerek yaptıkları yan-
lışlar sonradan karşımıza "doğal afetler" ya da "ka-
zalar" olarak çıkar.
Bunların çözümunü "ınsan iradesi"rit bir yana bı-
rakarakTanrı'dan beklerseniz, "ışinizAllah'akalmış"
olur.
Olasılıkla Çevre Bakanı da ışleri dua ile çözeceği-
ni sanıp hiçbir ış yapmayacak değıldir. O da bu işle-
rin hayatla nasıl bağdaşacağını bilmektedir. Amatop-
iumun gıdişinı "kadercı/ık" anlaytştna çeviren işaret-
ler Refah Partisi iktidarıyla birlikte iktıdar desteğıyle
artmaktadır.
Refah Partisi sanıldığı gibi ödün falan vermemek-
tedır. Gereken süreyı kazasız belasız geçırmenın yol-
larını aramakta. bu arada "kadrolaşmaktadır."
Kendi kadrolarını "kesınlıkle ödün vermeden" ha-
yatı yöneten ışlere yerleştirdikten sonra çok şey de-
ğişecektır.
Değişecek de ne olacaktır?
Toplumun yüzyıllar boyunca edindiği kültür yatkın-
lığıyla "kadercilik" toplumda güçlenecektır.
Insan iradesi ve bırey sorumluluğu devreden çıka-
rıldıktan sonra bütün ışferin başarısı ya da başansız-
lığı "semavıgüçlerin" hoşnut olupolmamasına bağ-
lanacaktır.
Trafik kazaları Tann'nın verdiği ceza kabul edilecek-
tir.
Orman yangınlan işlenen günahların cezası sayıla-
cakt/r.
Sel felaketi kulluklarını unutanlara ihtar olacaktır.
insanlar kendi hatalannı sorgulamak yerine günah-
kâr kullara yönelik öfkelere sürüklenecektir.
Tedbirler de sorunların nedenlerine değil. onlara
yol açan günahkâr kullara yönelik olacaktır.
Bilimsel aklı terkedıp kaderciliğe yönelişın tarihte
bilinen gıdişi budur.
• • •
Bilimsel aklın bulunuşu kendiliğinden olmamış, ye-
nilgilerın yaşanmasıyla ortaya çıkmıştır. Sorunların
"kader kısmef'e bağlana bağlana büyümesi sonuç-
ta çeşitli yenılgilere yol açmıştır.
Savaş yenılgileri, çöken ekonomi, altüst olan top-
lumsal dengeler "kadercilik" anlayışının -güçlüklerle
de olsa- bırakılmasına, bilimsel aklın üstünlüğünün -
çaresızlikle de olsa- kabul edilmesıne yol açmıştır.
Bilimsel akılla yönetilen toplumların da sorunları
vardır.
Onlar da bilimsel akılla çözülecektir.
Türkıye de aslında doğru dürüst ulaşamadığı bilim-
sel akıl yolunu bırakıp kadercilik kulvarına geçmeye
başladığına göre, sonuç gene değışmeyecektir.
Önce yenilecek. sonra öğrenecektir.
işimiz gerçekten de Allah'a kaldı.
İstifacılann
Çeşme toplantısı
• D^'P'den ayrılan milletvekilleri. yeni
parti ve grup kurma çalışmalarını
sürdürüvorlar. İstifacılar. alternatif bir
hükümet hazırhğı içinde olduklannı
açıkladılar.
İZMIR(CumhuriyetEge
Bürosu)- DYP'den ayrılan
millet\ekıllennın yeni ya-
sama döneminde hem par-
tilerini kurma hem de
TBMM'de grup ohiîturma
çabalan sürüyor. Istifacı mil-
lenekillen.RP-D\'Pkoalis-
yonuna alternatif bır hükü-
met hazırhğı içinde olduk-
lannı açıkladı.
D^'P'den ayrılan millet-
\ekillerinden İsmetSezgin.
Rıfat Serdaroğlu. \Iehmet
Köstepen. Ca\ it Çağlar \ e
Necdet Menzir. dün Çeş-
me'de tzmirli işadamlany la
bıraraya geldi.
Toplantıya Ege Sanayıci
ve İşadamları Demeği Baş-
kanı Samim Si\ri. Ege Genç
İşadamları Denıeğı Başka-
nı Cüneyt Karagülle ile sa-
nay icilerden Mazhar Zor-
lu. Kemal Zoıiu. YılmazTc-
mizocak. Erdoğan Özsoy,
Mehmet Ali Mola>, Tufan
ÜnaLMuratDemirerve Ke-
mal Çolakoğlu'nun katıldı-
ğı bildirıldi.
Basina kapalı oiarak ya-
pılan toplantıdan önce gaze-
tecilerin sorularını yanıtla-
yan İsmet Sezgin. Türk hal-
kının temız toplum arayışı
içinde olduğunu söyledi.
Siyasetın kirlendığı bır
ortamda demokrat kişiler
arandığmadikkat çeken Sez-
eın. venı va>ama dönemın-
de hem partilerini hem de
TBMMiie grup kuracakla-
nnı söyledi. Sezgin. "Türk
haikı. si\ asi ahlaka bağlı, la-
ik. demokratik kişiler an-
>or. Ben vearkadaşlanm po-
İitikadan hiçbir şe> bekle-
miyoruz. Beklediklerimizin
hepsini aldık. de\letin en
yiiksek kademelerinde bu-
lunduk. Beklediğimiz tek şey.
demokrasiye borcumuzu
ödemek. halkın ara>ışfan-
na ce\ ap \ermek \e merkez
sağı toplamaktır. Biz her-
hangi bir partiye gitsevdik.
bugün değil 10 sene önce gi-
derdik. Bizim yolurnu/ a> n.
bazı tele\iz>on yorumeula-
nnın gitmemezi önerdiği >ol
ayndır"' diye konuştu.
Izmir Mılienekilı Meh-
met Köstepen de toplantı-
ııın amacmın. İzmirlı ışa-
damlannın düşüncelenni al-
mak ve bilgi sunmak oldu-
ğunu kaydederek. merkez
sağı birleştirmeyeçalıştıkla-
nnı belirtti. Köstepen. "Mec-
lis'e D\ P kanadından \edi-
ğer partilerden geleeek olan
arkadaşlarla merkez sağı
birleştirme grubu oluşfura-
cağız. 20-25 kişilik bu grup-
la daha sonra partimi/i ku-
racağız. Merkez sağı hedef-
leyen bu grup. bu hüküme-
tin yerine \enisini sağlaya-
cak koalisyonu da gerçek-
leştirecektir"dedi. J
,