Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
j$0 AĞUSTOS 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ANAP'ta kongre
Mesut
Yılmaz'a
rakip yok
MİRDANE
~KOCAOĞLU
-ANKARA-ANAP'ın
kuruculanndan, Merkez
Karar Yönetım Kurulu
:fMKYK)ada\ı \ehbi
-Dinçerier. 24-25 ağustos
tarihlennde \apilacak olan
büyük kongrede Genel
Başkan Mesut Yılmaz'ın
karşısına ada> çıkmasının
"abesle iştigaT olduğunu
söyledı Kongrenın özenle
hazırlandığı. büvıik kongre
delegelennın büyük
çoğunluğunun. genel
merkez yönetıcilennın
telkinlenyle \e Mesut
Yıimaz'ı yenıden seçme
sözü \ererek
seçıldıklennın ılen
şîürüldüğüne dıkkat çeken
"Oınçerler. "Hiçbir
arkadaşımın
*£azanılmavacak bir vanşa
•gîrnıesini istemem" dedı
Mesut Yılmaz'ın hıçbır
^erekçe göstermeden 24
'Aralık seçımlennde
fnilletkvekili ada\ listesine
Tcoymadığı ve bugiine
kadar da bir kez bile
aramadığı partının
kuruculanndan Vehbı
Dinçerler. İzmır
Mılletvekılı IşınÇelebiya
da Yozgat Mılletvekıli
Lütfullah Kavalar ı aday
çıkarmak isteven
muhalıflere.
" Kazanamav acağınız
^anşa girmeyin"
yyansında bulundu.
(jj>inçerler. Cumhuriyet'e
•yjaptıgı açıklamada. bu
kongrede Mesut Yılmaz'a
jfarşı aday çıkmasının
-a.bes.le iştıgal olduğunu
$a\ unarak şo> le dedr
Mlçe ve il kongreleri ve
i>üv ük kongre güzelce
itazırianmıştır. Büvük
^ongre delegelerinin parti
Aönetiminin telkinleriv le
tn-liriendiği ve delegelerin
ijok büv ük çoğunluğunun
jyiesut \ ılma/'ı genel
başkan seçmek üzere söz
.vererek seçildikleri ileri
siirülmektedir. Nitekim. bu
iddialan doğrulavan
ı^ÜUer de vardır.
ıKa^anılamavacak bir
tyanşa hiçbir arkadaşımın
girmesini istemem. Belki
genel merkez \önetimi. bir
ada> çıksa da demokratik
t»ir mücadele göriintüsii
«Isa dive beklivordur.
Başpehlivanlar, \anlannda
jetişdirdikleri. kendi alt
İdasmanlartndaki
güreşçilerle idman güreşleri
>apar. Mesut ^ ılmaz'ın
böyle bir idnıana ihtiyacı
^okftır."
Kongre
oncesi 79
ılde anket
ÂNKARA (Cumhurivet
Bürosu)- ANAP'ın 24-25
iğustos tarihlerınde
"râpılacak kongresi
"öncesınde partı ıçi
muhalefet. genel başkan
adayı çıkarmak içın
ç'altşmalannı
yoğunlaştınrken. genel
rtierkez yönetimı de
"fcongreye halkın ve
lcamuoyunun ilgisini
t'ekmek ıçin harekete aeçti.
r
AKAP Genel Başkan "
"Yardımcısı Yaşar Okuyan.
^Seçim kampanvası gibi
bir kongre >apacağız.
Halkla kongre arasında
üetişim kuracağız" dedı
r
ANAP Genel Başkanı
"Mesut Yılmaz'a karşı parti
jçi muhalefetın bir ada>
£ikarnıası oiasılığı
Süçlenirken. genel merkez
Kâlâ bu oiasılığı zayıf
görüyor. Muhalefetin genel
başkan adayı çıkarması
halınde de başarıh
olama\acağı düşüncesınde
olan parti yönetimi.
kongrenin sönük
geçmemesi \e
-kamuoyunun ilgisinin
ısiağlanması içın birdizi
çaîışma gerçekleştirecek.
ftNAP Genel Başkan
-¥ardımcısı Okuyan'ın
verdiği bilgiyegöre,
4tongre\e on gün kala 79 il
ımerkezi ile bin ilçe
merkezınde anket
«lüzenlenecek. ANAP
-gençlik kollan tarafindan
-gerçekleştırılecek ankette,
ANAP a oy veren ya da
yermeyen yurttaşlara.
fANAP kongresine bir
mesajınız var mı? ANAP'a
bugiine kadar oy
_yermedi> seniz bunun
.pedeni nedir? Hangi
İcoşulda ANAP'a oy
^yerirsiniz ve ANAP'ın neler
yapmasını istivorsunuz?"
şekhnde sorular
vöneltilecek.
Adalet Bakanı, Mumcu ve Bitlis dosyalarmın ele alınması gerektiğini söyledi
Kazan'm Bitlis kuşkusu• Adalet Bakanı. kendisini
Diyarbakır'a götüren uçağın
havalandıktan kısa bir süre
sonra Ankara'da yere
çakılması sonucu yaşamını
yitiren \e ölümü "kaza mı,
sabotaj mı" tartışmalanna
neden olan eski Jandarma
Genel Komutanı Ortzeneral
Eşref Bitlis \e bombalı bir
suikast sonucu öldürülen
yazarımız Uğur Vtumcu"ya
ilişkin olaylann üzerine
gidılmesi gerektiğini söyledi.
ANKARA (Cumhurivet Büro-
su)-Adalet Bakanı Şevket Kazan.
kendisini Diyarbakır'a götüren
uçağın havalandıktan kısa bir sü-
re sonra Ankara'da yere çakılma-
sı sonucu yaşamını yitiren \e ölü-
mü "kaza ım, sabotaj mı" tartış-
malanna neden olan eskı Jandar-
ma Genel Komutanı Orgeneral Eş-
ref Bitlis \e bombalı bir suikast
sonucu öldürülen yazarımız Uğur
Mumcu'va ilişkin olaylann üzeri-
ne gidılmesi gerektiğini söyledi.
Kazan. "Bunlar, avrı olaylardır.
Mumcu olavı adli olduğu için Ada-
let Bakanı olarak ben araştınvo-
rum. Milli Sav unma Bakanlığı da
Bitlis olavının üzerine gitsin" de-
dı
Kazan. Cumhuriyefe yaptığı
açıklamada. 24 Aralık 1995 se-
çımlerınden öncekı 19 >asama
döneminde. "miUetvekiliolarak"
Eşref Bitlis, ve Uğur Mumcu dos-
ÇMerlO
gün
Başbakan
ANKARA (Cumhurivet
Bürosu) - Başbakan Nec-
mettinErbakan'ın Iran ve
Uzakdoğugezısı. DYP lı-
den \e Başbakan \ardım-
cısı Tansu Çüler'e 10 gün-
lük Başbakanlık olanağı
sağladı
Erbakan. koalısyon uz-
laşması uyannca "Başba-
kan \ekitİiği~ıu >ardımcı-
sı Çıller'e bırakacak. Cum-
hurbaşkanı Süleyman De-
mirel'ın onayladığı yasa
uvannca bürokrat atama-
lannın Cumhurbaşkanı.
Başbakan, Başbakan Yaı^
dımcısı \e ilgıli bakanın
ımzasını taşıyan 4'lü"ka-
rarnameyle yapılması ge-
rekırken. Çıller'in \ekâlet
döneminde 3 ımza yeterli
olacak.Çıller. DYP'liba-
kanlara bağlı icraatta tam
yetkili olabilecek.
Çiller.DYP-CHPkoalis-
yonunun ardından ılk kez
Başbakanlık koltuğuna otu-
racak.Çılier'in.DYP'hba-
kanlarla ilgili olan karanıa-
me ışlemlennde önünde-
ki tek engel Demirel ola-
cak.
Demirel. Çiller'ın gön-
derdığı kararnameleri is-
terse onaylamayabılecek
Jandarma Cenel Komutanı Bitlis'in yaşamını > itirdiği ucak ka/asının ardındaki gi/ perde>i aralanacak mı?
yalannın üzenne gıdılmcMnı ta-
İepettiğinı uırguladı Basına\an-
siyan haberlenn tartı>ınalı olan bu
ikı dos\anın ıhmal edilınemcM ge-
rektiğini ortava koyduğunu aııla-
tan Kazan. şunlan sö\ ledi
"İki olav da avrı a\ rı olavlardır.
L'ğur Mumcu cinaveti, doğrudan
adli olaydır. digeri tse askeri ola>-
dır. Bitlis olav ı. Milli Sav unma Ba-
kanlığı'nıngörev alanındadır. l ğur
Mumcu olavının ü/erine. adli bir
olav olduğu için Adalet Bakanı ola-
ne gitsin. Sonııç alınır ve\a alııı-
nıa/. Birçok olav da üzerinden uzun
zaman geçtikten sonra sonuçaiını-
vor.~
Kazjn. Genclkurmav Başkanlı-
rak gidivorum. Mumcu için araş- ğı'nııı "kaza" olarak açıkladığı
tırma vapıvorunı. Milli Sav unma Bıtlis'i taşivan uçağın düşmesıne
Bakanlığı da Bitlis olavının iizeri- ılıskın gelışmelere kuşkuyla mı
ÇİZ>1EDEN YL KARI MUSA KART
CHP Grup Başkanvekili Oya Araslı, skandalı TBMM gündemine getirdi
Devlet Bakanı Gül'e Malezya sorıısu
ANKARA (Cumhurivet Bürosu) -
CHP, Malezya"da yapılan 2.
Miîslüman Kadın Parlamenterler
Toplantısfnda vaşanan
"delegasyon" skandalını TBMM
gündemine getirdi. CHP Grup
Başkanvekili O\a Araslı. skandal
konusunda. De\ let Bakanı
Abdullah Gül tarafından
>anıtlanması ıstemi\le TBMM
Başkanlığı'na verdiği sonı
önergesinde. Malezya makamlan
ile göruşürken. "neden
Türkiye'nin dış ilişkilerinde
kullandığı olağan haberleşme
yollannı kullanmadığını" \e
konferansa delege olarak
bildınlen RP'lı kadın komısyonu
üvelerının masraflarının kım
tarafından karşılandığını sordu.
Araslı. dün TBMM Başkanlığı'na
ılettığı soru önergesinde. De\ let
Bakanı Gül'e. TBMM tarafından
göre\ lendirilen 4 kadın
parlamenterden olu^an
delegasvonun hükümetın
değışnıesı nedcnıyle vetkısiz hale
ueldıüı \e \erıne kendısinin
isımlenni vereceğı \enı bir
delegasvon gönderıleceği yolunda
birkonuşmavı Malezya'nın
Ankara Büyükelçisi iİe yapıp
\apmadığını sordu.
AraslTrun sorulan
Araslı'nın GiiPe \önelttiğı sorular
şıııılar: "TBMM'nin vaptığı bir
görevlendirnıevi bir bakan olarak
geçersi/ kılmak vctkisinin
bulunmadığını bilmemekte midir?
\alnız kadın parlamenteıierin
delege sıfatıvla katılabileceği bu
konferansa RP'li kadın
komisyonu üyelerinden.
milletvekili sıfatını taşımavan
kimseleri delege sıfatıv la
görev lendirirken. konferansın
niteliği >e kimlerin delege sıfatını
alabilecekleri konusunda bir
inceleme yapmava gerek
görmüşler midir? Dev let Bakanı
Abdullah Cül'ün inı/ası ile
görevlendirilmiş üç kişinin vol ve
Male/va'daki konaklama
masralları kimin tarafından
karşılanmıştır?"
yaklaştığı sorusuna "ŞüphedeğiL
ancak araştınlması gerekir. Bu ko-
nularda. çok sav ılarda haber, ga-
zetelerdevayımlandr vanıtını ver-
di.
Kazan. AA'ya > aptığı açıkla-
mada da daha önce TBMM'de yap-
tığı konuşmalarda, ıktıdara gel-
diklennde iki dos>ayı takıp edecek-
lennı söv lediğını anımsatarak. şun-
ları söyledi:
"Benim nahsettiğim ikidosvadan
birincisi Eşref Bitlis, ikincisi l ğur
Mumcu. Biz göreve geleli bir av ol-
du. Dolav ısıv la bu dosv aları ele al-
ma imkânım olmadı. Ama 15ağus-
tostan sonra bu konuları ele alaca-
Orgeneral Bitlis. 17 Şubat 1993
tarıhinde kendisini Divarbakır'a
götürmek üzere Ankara "dan hava-
lanan özel uçağın kısa bir süre son-
ra Yenımahalledeki Posta İşleme
Merkezı'nin bahçesıne düşmesi
üzerine vaşamını vıtınmştı Olav-
da. Emir Suba>ı Fahir Jşık. Pilot
Binbaşı Yaşar Erian. Pılot Yüzba-
şı Tuğrul Sezginler ve Teknisyen
Kıdemlı Başça\uş EminÖnerde
ölmüşlerdı.
Günevdoğu sorununa diyaloğa
açık >aklaşimıvla bılınen Eşref
Bıtlis'ı taşıyan uçağın düşmesi.
olav ın "kaza mı. sabotaj mı" oldu-
ğu tartışmasinı gundeme getırmış-
tı. Genelkurmay Başkanlığı. ola-
vın "uçağın motortarındaki buz-
lanmadan kav naklanan bir kaza"
olduğunu açıklamıştı
Yazarımız L'ğur Mum-
cu'nun. 24 Ocak Î993'te ara-
basınayerleştınlen birbom-
bayla öldürülmesınin ardın-
dan başlatılan soruşturma da
tartışmalara neden oldu.
Olayı ılk aşamada soruştur-
makla görev lendirilen döne-
mın Ankara Dev let Güvenlik
Mahkemesı Sa\cısı Ülkü
Coşkun. yazanmızın eşı Gül-
dal Mumcu'va. "olavın,an-
cak dev let isterse çözülebile-
ceğini" söv ledıği gerekçesıy-
le suçlandı. Güldal Mum-
cu'nun başvurusu üzerine.
Adalet Bakanlığı'nca yapı-
lan soruşturmada, Coşkun un
yürutmekle sorumlu olduğu
soruşturmav ı "savsakiadığı"
kararınavanlıp Milli Sav un-
ma Bakanlığı 'nca dısıplin ce-
zası uygulanması ıstendi
Ancak MSB. Coşkun hak-
kında bugüne kadar herhan-
gıbırişlemyapmadı. Güldal
Mumcu. bu gelışmeler üze-
rine. MSB hakkında da >ar-
gı yoluna başvıırdu.
Faili rneçhuUer
Kazan. kapanan faili meç-
hul dosyalann büvük bölü-
münün DıyarbakırDGM'nın
görev vaptığı Günevdoğu
Anadolu Bölgesı'nde olduğu-
nu bıldırdı.
Kazan. sözlerini şöyle sür-
dürdü:
"Bunun dışındaki bölge-
lerde de faili meçhul cinavet-
ler söz konusu olabilir. İstan-
bul'da SakıpSabana'nın kar-
deşinin failleri hâlâ bulunama-
dı. Bunlan arav ıp bulnıak her
şevden önce kolluk kuv vetle-
rinin görevi. Bu da İçişleri
Bakanlığı'nın emrindedir.
Kolluk kuv vetleri, faili \aka-
ladıktan sonra dosva açılıvor.
Tabii bu sanıklar bulunama-
dığı için bu dosvaiar vürü-
müyor. Rafta duruvor.
Bunun vanında öteden be-
ri adlivede. adalet mekaniz-
masında şikâvet edilen bir
husus var: Adli polis teşkila-
tının olmavışı. Adli polis teş-
kilatıolsaydı.Türkive'de De-
dekriflik Kanunu'na hiç ge-
rek kalmazdı. Bu faili meçhul
cinau'fler kolavlıkia ortava
çıkardı. Onun için adli polis
teşkilatını kurmak hususun-
da. Adalet Bakanlığı'nda çok
ciddi bir çalışnıa yapıv oruz."
SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR
Erbakan hükümeti de dığer
hükümetlergibi ilk iş olarak Kürt
sorunu konusunda bıryoklama
yaptı. Ardından "etkih ve yetki-
li'' çevrelerden gördüğü tepki
üzerine geri çekildiğinı itiraf et-
ti. Türkiye'de hükümet olmakla
iktidar olmanın aynı anlama gel-
mediği bir kez daha bu olayla ka-
nıtlandı.
Erbakan'ın aracılarlayürüttü-
ğü çözüm arayışı, "Devlet eşkı-
yayla pazarlık etmez" duvarına
çarparak başladığt yere geri dön-
dü. Kürt sorunu sertlik yoluna gır-
diğı andan itibaren "pazarlık"
konusu bizim siyasilerin dılın-
den hiç düşmüyor. Çözüm ça-
balarına girişilir gırişilmez akılla-
rına hemen pazarlık etmek gel-
diği için. birbirlerini de rahatlık-
la pazarlık etmekle suçlayabili-
yorlar.
Kürt sorununda çözüm ürete-
meyen kafalar, pazarlık edebi-
yatıyla gözleri küllüyorlar. Örne-
ğin Süleyman Demirel, bu ko-
nuda şımdiye kadar hangi fikir-
leri üretti, hangi çözüm yollan ko-
nusunda adımlar attı? Güven-
Gelin Sizinle Demokrasi Pazarlığı Yapalım
lik güçlerının ve ordunun bu ko-
nudakı eğilimini öğrenip onları
siyasilere aktarmak ve asker-
lerle "dayanışma içınde" bulun-
mak dışında sıyası bir lıder ola-
rak hangi katkıları yaptı?
"Askerlere havale"; Kürt so-
rununda becerıksız polıtıkacı-
nın sürekli sığındığı bir kaça-
mak haline dönüştü. Kürt soru-
nu yalnızca bir asayış sorunu
mu? Meseleyi böyle gören yö-
netıciler. işı çözmeye nıyetlen-
diklerı an, bunun üzerine "eşkı-
ya" dedikleriyle pazarlık yolları-
nı arıyorlar.
Kafalarında demokrasinın ve
insan haklarının en küçuk bir kı-
rıntısı olmadığı için yalnızca si-
lahlı çözümü biliyorlar veya si-
lahlı olanları nasıl sustururuz di-
ye düşünüyorlar. Bu anlayışın
da en tıpik örneklerinden birisi
yine Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel. Demirel. yöneticilik yap-
tığı 30 yıl boyunca anti-komü-
nizm onun yaşamınayön verdı.
Komünızm bıtti.. şımdi "bölü-
cülükle" mücadelenın başına
geçti. Daha önceleri. "Şu ko-
münizmi biryenelim ondan son-
ra demokrat oiabilirim" diyordu.
Şımdi ıse. "Bölüculük ve terör
olduğu sürece demokrasi ol-
maz" sözleriyle kafasında hıç-
bır şeyın değışmediği mesajını
veriyor.
Batılı bir ülkenin önde gelen
bir diplomatıyla öncekı gece bir
yemek yedik. Erbakan'ın Kürt
sorununda bazı gırişimlerde bu-
lunmasından umuda kapılmış-
lar. "Eğerbu noktada bazı başa-
rılarkazanabılırse Batı 'da ıtıba-
rı çokartar" dıyerek Erbakan'a
bazı kredıler açabileceklerıni
söyledi. Bahadönüp sordu: "Siz-
ce Kürt sorunu nasıl çözülür?"
Ben de demokrasiyle çözülür
cevabını verdim. Türkiye, de-
mokrasi ve insan hakları konu-
sunda özürlü bir ülke olduğu
için Kürt sorunu da sonunda si-
lahlara havale edildı dedim.
"Pazarlık edilmez" diye bağı-
ran politikacılar, acaba şu Kürt-
lere bazı demokratik haklar sağ-
layabilir miyız dıye hiç düşünü-
yorlar mı? Örneğin şiddete kar-
şı olan Kürtlerin. istedikleri gibı
örgütlenmeleri ve istedıklerinı
söylemelerı mümkün olamaz
mı? Yasalar ve genel anlayış bu
noktaya çekilemez mı? Bırakın
Kürtlerin kendi kimlikleriyle ör-
gütlenme ve ıfade özgürlüğü-
nü, adam bu konuda kımsenin
yazı yazmasına ve tartışma yap-
masına tahammül edemıyor.
Terörle Mücadele Yasası'nın
basın ve ifade özgürlüğüne yö-
nelik hükümleriyle ilgili tartış-
mayı hatırlarsınız. Başta Demi-
rel olmak üzere yazarı ve çizeri
susturan bu kanunu ne büyük
bir istekle savundular. Bunun.
şiddetle ne ilgisi vardı ki böyle
davranıyorlardı? Ama bu konu-
nun, Türkiye'de demokrasi olup
olmamasıyla çok ilgisi olduğu-
nu biliyoruz.
Türkiye'de Kürt sorunu ne za-
man şiddet boyutuna yöneldi?
1984 yılında. Pekı Türkiye'de
Kürt sorunu daha önce yok muy-
du? Vardı. ozamankı yaklaşım-
ları hatırlayanlarınız bilir. "Oza-
man da Kürt yok ki" diyerek yıl-
ları geçırdiler. Şimdi Kürtlerin ol-
duğu kabul edildi. Ama bu kez
onlara demokrasi yok. Ne iste-
dikleri gibi örgütlenebilırler ne
de istedikleri gibi konuşabilir-
ler.
"Pazarlık" etmeyen, o kahra-
man politikacılara şunu sormak
gerekiyor: Kürtlerin varlığını, de-
mokratik ve kültürel haklarınının
olduğunu kabul ediyor musu-
nuz?
Sızın sorununuz "pazarlık"fa-
lan değıl. Siz demokrat değilsi-
niz, söylediklerinizın hep Tür-
keş'le aynı içerıği taşıdığını fark
ediyor musunuz?
Gelin sizinle bir demokrasi
pazarlığı yapalım? Hangi küçük
demokrasi kırıntısına razı olabi-
lirsiniz? Siz Şerafettin Elçi'ye,
parlamentodakı seçilmış millet-
vekillerine tahammül edemedi-
niz. Kürtlere, "eşkıya"dediğiniz
PKK dışında bir seçenek bırak-
madınız!
POLİTİKA GUNLÜGU
HİKaiET ÇETİNKAYA
Dilan ile Berivan...
Görüntü yine aynıydı...
Duvarlar delik-deşik olmuştu. Salonun orta yerin-
de parçalanmış bir televızyon duruyordu Bırı polis,
ıkısi çocuk altı kişı ölmüştü...
Olay yerı Adana'nın Küçükdikıli beldesı Çınarlı Ma-
hallesı 10. Sokak'ta bulunan 68 No'lu gecekonduy-
du,
Ölenlerden Ömer Bayram 27. çocuklan Berivan
6, Dilan 2 yaşındaydı. Evde bulunan Rıdvan Altun
ve Abdurrahman Sarinın yaşları bılınmıyordu.
Çatışma sırasında emniyet amırı Nuri Kocabıyık
da başından vurulmuş, hastaneye kaldınlırken yolda
yaşamını yitırmıştı.
Omer Bayram ve aılesı. Batman'dan Adana'ya göç
etmiştı yıllarönce. Ömer, kardeşı Yılmaz Bayram'ın
anlattığına göre Adana'da ınşaatlarda sıvacı olarak ça-
lışıyordu. Yılmaz. şöyle diyordu:
"Ağabeyımin örgütle fılan ilgisi yok. Hayatında ka-
rakola bıle gıtmedi. O, kendi halinde bıradamdı..."
5 yaşındaki Gökhan Bayram çatışmadan sağ ola-
rak kurtulmuş, anne Yeter Bayram ise yaralı olarak
hastaneye kaldırılmıştı.
Çatışma haberini gazetelerde okudum. Sanırım siz-
\er de okudunuz. .
6 yaşındaki Berivan ile 2 yaşındaki Dilan neden öl-
dürülmüştü?
Polısın resmı açıklaması şöyleydr
"Evde bir patlama sesı duyuldu, sonra ortalık sa-
kinleştı. iki çocuk bombanın patlamasıyla ölmüş..."
Ben bu senaryoya ınanmadım. ya siz?
Samih Azmi Ezer'ın izlenimlerını birkaç kez oku-
dum Cumhuriyet'te Samih, bu kanlı olayı tüm ayrın-
tılarıyla şöyle aktarıyordu:
"Duvarlardelık deşıktı. Perdeler de oyle. Sayılama-
yacak kadar çok kurşun deliğı vardı evın her yerin-
de. Çocuklar sağdan soldan boş mermı kovanlan
topluyorlardı. Kalaşnıkoflara, değişık tipte tufek ve ta-
bancalara ait kovanlan.
Heryerde kan vardı. Merdıvenler, yerler, iskemle-
ler. Kan bırıkintılennın üzerı toprakla örtülmuştü. Dar-
madağın durumdaki salonda. parçalanmış bir tele-
vizyon, yarısı kopmuş bir teyp kasetı göze çarpıyor-
du. Bırde herşeye ınat sapasağlam, çalışan ve doğ-
ru zamanı gösteren bir duvar saatı.
Şiddetli bir çatışma olmuştu Kuçukdıkılı beldesi-
nin Çınarlı Mahallesı 'ndekı bu evde. Sabaha karşı po-
lisler gelmiş, ev kuşatılmış ve sonra sılah seslerı baş-
lamıştı. İkı saat surmüştu çatışma, ardından bir pat-
lama sesı duyulmuş, ortalığı derın bir sessızlık kap-
lamıştı. Çatışmanın bılançosu 6 ölu. ikı yaralı ıdı. Her
tarafı tahrıp olmuş eve kanın ve ölümun kokusu hâ-
kimdi."
• • •
Güvenlik güçlerı 27 yaşında evlı ve 3 çocuk baba-
sı Ömer Bayram'ın evını niçın basmıştı? Evde ölü ele
geçırilen Abdurrahman Sarı ve Rıdvan Altun kımdı?
Istersenız önce kanlı operasyon habennın bir bö-
lümünü birlikte okuyalım:
"Emniyet müdüriüğü açıklamasında, evde bulunan-
lann 'Teslim olun' çağnlanna ateşle karşılık vermele-
h üzerine çıkan çatışmanın ikı saat surdüğu, bu sıra-
da evde bir patlama sesı duyulduğu, sılah seslerının
kesilmesının ardından eve gırildığı, üç kişının sılahlı
çatışma sonucu öldüğü bıldinldi. Açıklamada, örgüt
mensuplanndan bırine aıt olduğu belirtılen bomba-
nın patlaması sonucu 2 çocuğun yaşamını yıtirdığı
kaydedıldi. Evde bulunan bir kadının ağır şekilde ya-
ralandığı ve devlet hastanesınde tedavı altına alındı-
ğının belırtıldığı açıklamada, bir çocuğun da kurta-
nldığı bildırildi. Açıklamada, evde yapılan aramada
üç tabanca, bu tabancalara aıt şarjör ve mermılenle
Rus yapımı parça tesirlı ikı el bombası ele geçirildı-
ği kaydedıldi.
Ölenlerin, ev sahibi Ömer Bayram (27) ile çocuk-
lan Dilan (2) ve Benvan (6), ayrıca Rıdvan Altun ve
Abdurrahman San olduğu, Ömer Bayram 'ın kansı Ye-
ter Bayram'ın yaralandığı, oğlu Gökhan Bayram(5)'ın
da yara almadan kurtulduğu öğrenıldı.
Adana Emniyet Müdürlüğü 'nun açıklamasında ay-
rıca, örgüt üyesı olduğu belirtılen Arıf Guneş adli ki-
şınin, Istanbul 'da yakalanıp önceki gece 01.00 sıra-
larında Adana 'ya getinldiği, bu kişının sorgulanma-
sı sonucu saat 02.00'de Rıdvan Altun 'un yakalandı-
ğı belirtıldı. Açıklamada, Altun'un Küçükdıkili'deki
evi gösterdiği, bu sırada çatışma çıktığı. Altun 'un da
polisin elinden kaçarak eve sığındığı ve.örgüt men-
suplanna katıldığı, çatışma sırasında da öldüğu bil-
dırildi. "
• • •
Bu olayda bir bit yeniğı var. istanbul'dan getirilen
ve PKK'Iİ olduğu öne sürülen Artf Güneş, Rıdvan Al-
tun'u yakalatıyor, o da polise Ömer Bayram'ın evıni
gösteriyor. Bunun üzerine polis Adana'nın Çınarlı Ma-
hallesi'ndeki Ömer Bayram'ın evıne gidip 'Teslim
olun' çağrısı yapıyor Işte bu sırada Rıdvan Altun po-
lisin elinden kurtulup. Ömer Bayram'ın evine sığını-
yor.
Sonra ne oluyor?
Adana Emniyet Müdürlüğü'nün basın açıklaması-
na göre polisin elinden kaçıp Ömer Bayramın evıne
sığınan ıhbarcı Rıdvan ve dığerlerı güvenlik güçleriy-
le çatışmaya giriyor.
Böyle senaryo yazılmaz. Bir hukuk devletınde yar-
gısız ınfaz yapılmaz. Bırı 2, diğerı 6 yaşında ikı çocu-
ğun öldürülmesinden sorumlu kımlerdır? Emniyet
amiri Nuri Kocabıyık'ın başından vurularak öldürül-
mesinden sorumlu olanlar kımlerdır?
Eğer Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletiyse.
Adana'da yaşanan bu dramın sorumluları saptanıp
kamuoyuna teşhir edilmelidır
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hıkmet .Cetınkaya " Planet.com. TR
Necmettiıı Erbakaıı'daıı
Izzetbegoviç'e ziyaret
İstanbul Haber Servisi -
Başbakan Necmettin Erba-
kan, Türkıve'mn Bosna-
Hersek'emalı desteksere-
ceğini belırterek "Bosna-
Hersek'in irnarı konusun-
da Türkiye her fürlü kardeş-
lik vazifesini ifa edecektir"
dedı.
Başbakan Necmettin Er-
bakan. Türkıve'de bulunan
Bosna-Hersek Cumhurbaş-
kanı .Alha Izzetbegoviç'ı dün
sabah kalmakta olduğu Po-
Iat Rönesans Otel'de ziya-
ret ederek bir süre görüştü.
Başbakan Erbakan. görüş-
me sonrasında basına yap-
tığı açıklamada. İzzetbego-
vıç ile son olarak 3 \ıl ön-
ce görüstüğünü belırterek
Türkıve'nın Bosna-Her-
sek'ın kalkıııma \eonanm
hamlelen içın hertürlii var-
dımı yapacağını ıfade etti.
Başbakan Necmettin Er-
bakan. "Türkive, Bosna'va
her türlü maii desteği »ere-
cek. müteahhitler göndere-
ci'k. avnı zamanda askeri
konularda da mev cut anlaş-
malar uvarınca eğitim hiz-
nıetk'rini dev anı ettirecektir.
İnşallah varalarını kısa /a-
manda sarmış olarak, Bos-
na-Hersek"e lıu/ur içinde
bir sevahat vaparız" dı\e
konuştu.