Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 TEMMUZ 1996 PAZARTE:
OLAYLAR VE GORUŞLER
Bürokrasi ile Mücadele
Prof. Dr. ÇETIN YETKIN
G
erçekler <nfe bır çarpıtı-
lıyor kı. ınanılır gıbı de-
ğıl Hatta goz gore goıe
bovle yalan doîana baş-
\ uranlara bakınca. "Aca-
ba adam bizimle ala> mı
edi\or?" dıve de duşunduğum oluyor
Herşev ovlesineapaçıkken nasılda kal-
kıp tersını so> le>ehı11>orlar' Iş. olağan-
laştı çjktj Ama bır konu var kı. bu alan-
da gerçekler çarpıtılırken aslında ne \a-
pılmak ıstsndıgı pek de anlaşılamıyor
Hatta. soy lenenler kulağa da hoş gelebı-
lıvor Bunlann başındadj "burokrasiile
mücadele" ver alıyor
Once bilmeli> İ7 ki. bir de\ leti a>akta tu-
tan. toplumsal taşanıı olanaUı kıfan, ka-
mu du/enini saylavan, burokrasinin ta
kendisidir. O halde, neden "burokrasi ile
müeadele"?
Şımdı buv uk çoğunlugunuzun hemeıı
"\ahu. ben de bıktını şu burokrasiden.
Bir de\ letdairesinde işimi gorebilmek için
canım çıknor. Bugun git, jarın gel sozun-
den gına getirdinı. Elbette bununla mü-
cadele etmekgerek" dedığııııduyar gıbı-
y ım Ama zaten MZ boy le duşunduğunuz
ıçın bırılerı burokraM ıle muLadele etme-
ye kalkışiyorva Gerçekten sızın yakın-
dığınız burokraM değıl. kırtaMyecılık
fşın bıryonu de bu kırtasıyeulığı pekde
kolav lıkla ortadan kaldırabıleeek olan sı-
yasalotontesahıbıkışılerınbunuyapma-
yarak kendılennın burokrasiden vakııı-
makta olmaları Bır baska yonu de. bu-
rokrasi ıle mücadele edıyoruz dı>e dı>e
bazı >olsuzluklann engelİenebılmesı ıçın
konulnıuş olan onlemlenn \af dışı bıra-
kılmakta olması
Burokrasi olmadan hıçbır de\iet \ar
olamaz Dahası guçlu \e uzun omurlu
de\letler, \alnız guçlu burokraMİere sa-
hıp olabılen de\ letlcrdır Tanhe bakın
bu gerçeğı henıen gorursıınuz Salt bu
açıdan bıle burokrasi ıle mücadele etme-
ve kalkışmak. o de\let ıle mücadele et-
mek demeknr Hele. burokrasıv ı ortadan
kaldırmav ı bır başarırsanız. dev letı de or-
tadan kaldırmavı başarmış olursunuz
Burokratlar kımlerdır, bır goz atalım
Yargıçlar. savcılarburokrattır Şımdı bı-
n kalkıp da "Ben jargıçlar \e savcılarla
mücadele edeceğim. onlan ortadan kal-
dıracağım" derse, bu ne aniama gelır'
Subaylar. burokrattır Orduyu ortadan
kaldırabılırmısınız^Oğretmenlerdebu-
rokrattır Ama. yargının ışle\ ışındekı bo-
zukluklarla elbette mücadele edılecek \ e
bu bozukluklar ortadan kaldınlma>a ça-
lışılacaktır
Ne kı. yargıyla mücadele etmeye ve
hele onu ortadan kaldırmay a kalkişamaz-
sinız Subaylar (doğrusu. sılahlı kuvvet-
ler) ıçın de. oğretmenler (doğrusu eğı-
tımlıçınde buboyle Bunedenle "bu-
rokrasi ile mücadele" \anıltıcı. hedef sap-
tıncı bır sozdur Sorun. kişinın. bunun
bovle olduğunu bıle bıle >ıne bu sozu
kullanıpkullanmadığıdır Eğer bın "bu-
rokrasi ile mücadele"den bılınçsizce soz
ediNor, fakat gerçekte •'Kırtasivecilik ile
mücadele'1
etmeyı amaçlıvorsa, soz ko-
nusu olan bır anlatım yanılgısıdır Vok
eğer. bu ıkısı arasındakı başkalığı bılme-
sıne karşın yıne de "burokrasi ile müca-
dele" dey ıp duruyorsa, gerçek amacı de\ -
letı >ıpratmaktır
Burada bır adım daha oteve gıtmeden
bır noktanın altını çızmek ıstenm Dev-
letın. ozunde, bır toplurmal sınıtın or-
gutlenmış gucu olduğunu ben de bıJı>o-
rum Ancak, nerede olursa olsun. de\ let
gucunu ellerındebulunduranlar.aynı za-
manda kamu duzenını de sağlamak zo-
rundadırlar
Bunu yapamazlarsa devlet gucu. bu-
nu yapabıleceklerın elıne geçer Daha
onemlısı ıse. devletın soyut bır kavram.
bır tuzelkışılık olmaMdır Tıpkı. bır şır-
ket gıbı kurulduktan sonra onun ayn.
amatuzel bırkışilığı vardır Ne\arkı uv-
gulamada de\ letı de\ let gucunu ellenn-
de bulunduranlar yonetır Tıpkı. bır şır-
kette ona egemen olanlargıbı Buna kar-
şılık. devlet gucu. bırguçtur Onu hangı
amaçla kullanırsanız o amaea hızmet
eder Ben. de\ let gucunu. prızdekı elekt-
nğe benzetıvonım Bu elektrığı elektrık-
lı sandalvede de. ışkence araç gereçle-
nnde de. bır hastanın >aşamını kurtar-
mak ıçın tıbbı araç gereçlerde de. karan-
lıklan avdınlatmak ıçın de kullanabılır-
sınız
Onemlı olan gucun kendisi değıl o
gucu kımın ne amaçla kullandığıdır
Onun ıçındırkı.kapnalistyadasosyaljst
dev letlerden sozedılır \ıneaynı neden-
le Karl Mar\ de\ letı hemen ortadan kal-
dırmav ı değıl. onu ele geçırmev ı onermiş
bulunuvor Ustelık, sınıfsız toplum-dev-
Jet şu aşamada hıç de soz konusıı değıl
Bence bugun Turkıye Cumhurıyetı
De\letı pek de ehıl elierde bulunmuvor
ve de\ let gucu de zaman zaman ona> la-
njmayacak amaçlarla kullanılıvor Ama
vapılmasi gereken şe\ bu vuzden Turkı-
\e Cumhumetı Devletı'nı ortadan kal-
dırmak değıl. bu gucun doğru ellere geç-
mesinı sağlamava çalısmaktır Bu açık-
lamalardan sonra >anlıs anlasılmavaca-
ğırnı \arsa>arak sunu sovlevebılırım sa-
nı\orum Amacımız,de\ letiguçsüzleştir-
mek değil, tersine guçlu kılmak; ama bu
gucun de doğru elierde olmasına çaba
gö'stermek olmalıdır. Övle olsun ki, de\-
Ict. \oksullara \e duşkunlere kol kanat
gerebilsin, kamu hi/metlerini doğru dü-
rüst gorebilsin, adaleti sağlasın... Is,te bu
amaçlara da ancak guçlu bır burokrasi
ıle ula^abılırız
O halde. gerçek bov le olmasına karşın
kımılerıiKe burokrasi neden guçsuzles-
tırılmeve çalisılnor1
Soruvu bır baska
soru ıle \anıtlavabılırız Burokrasi guı,-
suzlesırse bundan kım şararlanacak1
Orneğın, vargı burokrasısı bır ışe yara-
maz duruma gelmeve baslarsa. emnıyet
orgutunun gucu >alnız \oksullara geçer
duruma du^erse. ordu \ urdu sa\ unama-
\acak duruma gelırse bundan kım çıkar
sağla\acaktır' Sanırım. konu >etennce
açıktır Konu açık olmasına açıktır da.
d<?\ letın ustduze>lenndegore\ >apankı-
mı kışjlenn nıçın "bürokrasiilemücade-
le"den soz ettıklen bıraz karanlıktır
Bu karanlığı bıraz olsun kaldırabılmek
ıçın once tarıhımıze sonra da henuz ta-
rıh sa> ılnıasa bıle \ asadığımız bazı olav-
lara bır goz atnıak gerekır Çunku. ulke-
mızın tarıhınde burokrasinin bas.ka \er-
lerdekınden daha ozel ve onemlı bır ye-
n \ar Cok uzağa gıtmemız de gerekmı-
vor II. Abdulhanıit"m baskıcı \onetımı-
ne kar^ı çıkanlar sı\ıl veaskerburokrat-
lardı L'lusal Kurtulus Savaşimızı basla-
tanlar \e ona onderlık edenlerde o\lev-
dı Bu sa\asin basansına katkıda bulunan
Istıklal Mahkemelerının vargıç\esa\cı-
ları da Ulusal kurtulus Sa\aşı'nın
TBMM'nın u>elerının buvuk çoğunluğu
v ıne burokratlardı Turkıve Cumhurıve-
tı nde laıklığı, bağımsızlığı. devnmlerı
Atatürk un ızınden >uru\erek savunan-
lar da, Demokrat Partı'nın baskıcı tutu-
mukarysındadırenenlerdeonlardı Gu-
numuze doğru gelelım Hayalı ıhracat
valan dolanına Gumruk Bakanlığfnın
>uksek burokratlan karşı çıkmıslardı
Anavasa Mahkenıesi de burokratlardan
olusuvor Orduva sızan gerıcılen butun
sivasal baskılara karşın kendı ıçlerınde
barındırmavan da askerı burokrasidır
[şin ozu şurada saklı Ulusal Kurtulus
Savaşımızda vedek ve muvazzaf subav
olarak sehtt v e gazı sav ısı dun> a sav aş ta-
rıhınde rekor denecek bır duze>dedır
Muvazzaf suba>lann bırer burokrat ol-
malarının yanı sıra yedek suba>lann tu-
mune vakını da sivıl burokrasiden gel-
mevdı Na. Turkıve bovlesıne bırburok-
rasıve sahıp olmasavdı ^
Ote vandan, polıse venlen av lık. onun
ancak gecekondu kırasını karşılavabılı-
vorsa ve hâlâ onun msan gıbı geçınme-
sını sağlayacak onlemler alınmıyorsa.
bunu ondan esırgevenler. ulke asayışının
duzelmesını ıstemıyorlar demektır Oğ-
retmen dersten sonra sımıt satmak zo-
rundav sa. bu ulkede doğru durust eğıtım
vapılmasıengelenıvoranlamınagelır Bır
de kalkıp bunlarla mucadeleve aırışile-
cek'
Uç kuruş a>lık alan memurun lojmanı
da elınden alınmava kalkılıvorsa. vaşam
sıkıntısından. çocuklanna bır lokma vı-
vecekbulmakka>gısındanbunalımagır-
mış bu memurla kamu hızmetlen vuru-
tulmeye >e!tenılıyorsa. daha doğrusu bu
hızmet vurumesın ıstenıvor demektır
Unıversıte oğretım uyelenne kıtap ala-
mayacakları kadarazavlık verılırse. ışte
unıversıtelerın duzeyı de bo>le olur
Sonuç: Acı gerçeğı gormek zorunda-
v ız "Bürokrasi ile mücadele" basarı ıle
vurutulmektedır' Burokrasımız ver yer
"zaafa uğramıştır bıle1
Bu mucadelevı vurutenlerın başarı
gostermelennı sağlavan bırsılahlan "bü-
rokrasi ile mücadele" adı altında yaptık-
ları ıse. otekılerı de bır gun bıle bır dev -
let gorevınde bulunmamiş. olanların.
"prens"lerın tılan burokrasinin en tepe
noktalanna atanmaları, vabancı dev let
vatandaşlannın ^a da kıbarcası ıle çıft
pasaportlulann onemlı burokratık gorev -
İere getınlmelerı. burokratiann ne denlı
boğazlarından kesselerde av sonunu ge-
tıremez duruma sokulmaları. bazı unı-
versıtelerın başına anaokulu vonetıcısı
katasındakı kıjılerın atanması ıle ol-
muştur Bu arada da. bu gelışmelerle eş-
zamanlı olarak. "de\leti küçültmek" de
pek ı_v ı bır şev ıniş gıbı gundeme gelmiş,
bulunuyor Amaçları. herhalde. kuçulte
kuçulte TC Devletfnı tumuvle vok et-
mek olsa uerek
II
ARADA BIR
ŞÜKRÜ GÜNBLLUT
"Selam Olsun...
Bu toprakların yaratma gucunden umutsuzluğa kapıl-
dığım gunlerde butun geçmış kulturumuzu yargılardım
"Ne yaptık, ne yarattık bugune dek?" derdım "Neyımız
var?" Bana, Osmanlı kulturunun unlu adlarını anımsa-
tırlarâı Dıvan şaırı unlu padışahlar Osmanlı oncesı bu-
yuklerımızı de saydıkları olurdu Sergerdeler, darbecıler.
cengâverler cıhangırler, unlu komutanlar, mıstıkler, er-
mışler, dervışler Farabı ve Ibnı Sina da mutlaka ekle-
nırdı
Gonlum bunlara akmıyordu Cengâverler değıldı ara-
dığım, mıstık sayıklamalar değıldı "Gerçek değer" arı-
yordum yaraya merhem olacak Bu ıklımı bu koşeyı an-
lamlı kılacak Bın yıllar boyunca bu halk. gerçek bır de-
ğer yaratamamış mıydı Koklerımızı saldığımız toprağı
hep bu tur adamlar mı oluşturacaktı
Bır gun turkuler anımsatıldı bana "Sen ne dıyorsun
f
"
dedıler • B/z turkulen yarattık Turkuler ışte bu toprak-
larda yaratıldı Onlar da mı sana bır şey soylemıyor?"
Turkuler Butun kultur varhğımız ıçınde araya araya
ışte onlar bulunmuştu Her şeyı yadsıyan katı gonlum,
turkulere varınca duraksadı Guvenıp tesellı bulacağım
turkuler vardı Varlığından onurlanacağım gonenece-
ğım Sağlıklı ormanlar her mevsım, yapraklarını dıplere
dokerek guçlenır Çıçekler dallar polenler toprakla ka-
rışıp ozsuyu olarak yenıden ormana yurur Taze şıvgın-
lar olmuş ataiarın koynunda surer
Bızım kultur toprağımızda bır tek turkuler var gıbıydı
Dıvan edebıyatı, "Klasık Turk Musıkısı" denılen muzığı-
mız, yanı ordan burdan devşırılmış altı yuz yıllık tum bır
saray kulturu, boyalı balonlar gıbı patlayıp yok olmuştu
"Özgur duşunce'ye gelınce, o bızım toprağımıza hıç
uğramamıştı Ne zaman bır zora uğrasak, bır yola gır-
sek. aynı yoldan geçışı duyuran bırturku buluyorduk ıçı-
mızde Eskı yaşanmışlık bıze guven ve guç venyordu
Toprağa karışmış eskı çıçeklerden, ağaçların govdesı-
ne yuruyen ozsuları gıbı Aziz Nesin'ın olumu turkulen
anımsattı bana Şımdıye dak turkuler vardı. şımdı Azız
Nesın de var toprağımızda
Toprağımız yenı oluşuyor Eskıden ben bu topraklar-
da, devlet ve dın baskısının yamacında ınsan bılıncının,
bılınçlı varlık olmanın onemı vurgulanamıyordu Duşun-
ce ozgurluğunu ılke edınıp. dın ve devlet baskılarına kar-
şı çıkarak bır aydınlanma çağını başlatacak yığıt yaşam-
lara rastfanmıyordu Bu gelenek yoktu Oysaulkelerıya-
şanmaya değer kılan, halklara kımlık veren tam da bu
tur kışıler ve ozgur yaratılardı Onların anısı, onlann tın-
sel (manevı) gucu ıdı Çağımızda butun dunyayı etkısı
altına alan Batı uygarhğının gızı bu adamlardı Tarıhlerın-
de bu adamlann anısı vardı Koklerı bu adamlara daya-
nıyordu Cengâverlere guçlupolıtıkacılara", eyyamcı-
lara, derleme sanatçı ve sahte duşun adamlarına değıl
Toprağımız Azız Nesın le yenı bır boyut kazandı Azız
Nesın bıze duşunce ve bılmcın ozgurluğunu ve onuru-
nu duyurdu Devletın, alışılmış kalıpların. ortaçağ ka-
ranlığının baskılarına toplumsal aptallık ve saplantılara
odunsuz ve bır omur boyu karşı gelebılmeyı oğrettı Bu
kavramlarla bırlıkte Atatürk, Nâzım Hikmet, Sabahat-
tin Ali, Muammer Aksoy, Turan Dursun, Uğur Mum-
cu, Bahriye Uçok gıbı çok yakın geçmışın yaşam or-
neklerını de anımsıyoruz Toprağımız yenı oluşuyor, ye-
nı surgunler ıçın zengınleşıyor Ustumuzdekı ortaçağ ka-
ranlığı, bu topraklardan beslenen çocuklarımızca orta-
dan kaldırılacaktır Onlara bıtmekte olan bu karanlığın
şafağından ve huzunlu yalnızlığımızdan Âşık Veysel'ın
dızelerıyle seslenmek ıstıyoruz 'Selam olsun kucakku-
cak "
Universite, Bozkır ve Orman
Prof. Dr. HÜLYA ITREKLİ ITl Uıımnlık Fakıılnsı
U
çakun baktıgımı? zaman ha\ a ber-
raksa altınıızda Istanbııl çok açık
gorunmektedır Marmara salıılın-
dekı verleşmelerden sonra buyuk
bırbözkırgoruntusu Kuçukçekme-
ce ve Buvukçekmece gollerını ıçı-
nealarakkuzev ormanlanmızddavanmaktadır Ben-
zerdurum Anadolu vakasi iı,Jndegeı,erlıdır Bugo-
runtu Istanbul'un ıklımınevelstanbullulara lavıkbır
goruntu değıldır
kuzev ormanlanmız ıse vapılaşma lehdıdı altın-
dadır Hem beledıve hem (ie Ankara burada vapı-
laşmay ı >asaklamak venne ı,eşıtlı vesilelerle tesv ık
etmektedır
>aptırım gucu olmadığı ıı,ın tazla bıı etkınlıju
olamavan TabiatveKutturVartıklannıKontmaKu-
rulu'nun uyeleıı kuzey ormanlannı koruma altına
alma karanndan sonra tesadulen (') işlerınden a\-
rılmişlardır
Aslında Istanbul un uç ımparatorluğun başken-
tı \e bır devrımcı cumhunvetın kultur kentı olarak
pekçok kultur varlıgını barındıran değerlı bır hazı-
ne olmasmı sağlavan esas oğe onun doğal degerle-
rıdır Dunvadakı konumu ve topografvasi vanında
ıklımı, bıtkı ortusu ve doğal su kavnaklan Istan-
bul'un tarıh bovunca "\aşanabilirbir_\er"olmasın-
da onemlı bır ver tutar \anı Istanbul a ozgıı doğal
değerler kultur değerlerınden daha onemsız dıve
duşunulemez Kuzev ormanlanmız Bızans \e Os-
manlı donetnlerındeen onemlı »u kavnağı olnıu^ ve
suv un şehre getırılmesi muhendıslık \ e mımarlık >ı-
heierlennın varatılmasına neden olmuştur \limar
Sinan ın oluşturdugu sıstemın bır parçasi olan siı ke-
nıerlen ve ozellıkle \1aglova Kemerı. estetıgı ve
teknığı ıle bılınmesı ve tıtızlıkle korunmasi gereklı
bır kultur varlıgımızdır Buaun ıse kuzev ormanla-
nmız povrazın vardımıvla İstanbul un havasını te-
mızleven ve bızım ııefes almamızı sağlavan çok
onemlı bırogedıı Içındebarındırdığı flora vefauna-
nın ozellıklerı ıle ve en onemlisi de şehre gore ko-
numu dolav ısıv la bır doğa mucızesıdır
Bunu algılavamavan ve zaten vannınnasıl olaca-
ğını gecev ı nerede geçırebıleceklerını bıle kestıre-
nıeven msanların bu bolgede agaçlan keserek ka-
çak olarak konut vapmalarını etık olarak hoş gore-
bılırız Orava kaçak ınşaat >apmamalarını sağla-
mak kurumsal bır gorev dır vebudabeledıyeveaıt-
tır
Ama Turkıve nın \e Istanbulun geleceğı konu-
sunda ıster kamuda ısterse ozel sektorde soz sahıbı
konuına gelmiş. varınları belırlı kojullarda devletı-
nıız ve kurumlarınca garantı altına dlınnıış olan ve
yaptıklanyla sadece kendılennı değıl. ısteselerde ıs-
temeseterde başka larını ve sadcce bugunu degıI ya-
rını daetkıle>en kışı vekurumlardan buduyarlılığı
beklemek heıkesin hakkıdır
Bu konumda olan ve hatta en on siralarda ver
alan Koçgrubundandahepımızın beklentısı buvon-
dedır Istanbul'un kuzev ormanlarında universite
kurmak verıne bozkır konumunda olan bolgede bır
urmersıte kurmaları ve ı,e\resını seşıllendırerek
"bozkır içinde bir \aha" kazandırmaları. kuzey or-
manlarında bına vapmak ıçın ağaçlan keserek >e-
sılın ortasında "kel bir bölge"ve neden olmaktan
çok daha onuılu bır davraniştır Istanbul avurduk-
ları damganın doğru verde olması, onlara ılerıde
~keşke"demeyeceklerı "i\i ki bura^ı aldık. yeşert-
n'k \e çe\ne\e kazandırdık~ dıvebıleceklerı bır ko-
numa getıımelen. kendı adları ve prestıjlerı açısın-
daıı da onemlıdırODTL M) vıl kadar once yenı
kanıpusuna taşındığında orası bozkırdı O>sa şım-
dı kampus vemveşil zevkleçahşilabılecek bırçev-
re Eğer mavıs sonlarında volunuzun duştuğu olur-
sa kampusa, ığdeçıçeklerının kokusu arasinda zev k-
ledolaşabılırsinız Ankard'nmbozkırı ve ıklımı du-
şunulurse Ataturk'un Ankara ıçın vaptıkları ve bu-
nun bırdevamıolatakODTl 'nunbaşansını çok da-
ha ıvı değerlendırmek mumkun olur
Cousteauıle vapılan çok venı bırsoyleşide nuk-
leer denemelere karşı vaptıgı savaştan dolavı bazı
çev relerde popülarıtesını kaybettığı. fakat adının v e
ununun mucadeleve buvuk destek ve değer kattığı,
pekçok kişmın Jacques Chirac"ı tanımadığı halde
tum dunvanın Jacques-\'ves Cousteau vu bıldığı
hatırlatıldığında Cousteau. sevgının ve ınsanın ken-
disinı başkalarıyla paylaşabılmesının mutluluğa
ulaşmanm volu oiduğunu. bılgı voluyla bılgının
ba^kalarına aktarılması ıleduny anın anlaşılmasının
pavlaşılabıleceğını bırtakım şeylerın zorla olama-
yacağını bıhnçlenmenınekolojıvı korumakaçisin-
dan en onemlı şe> olduğunu vurgulamaktadır (1)
Çevrebılım»e[ konularda yapılaniıatalar genellıkle
kotu yanıtlar. hemen gelmedığınden bu hataların
toplamının zararlannın da uzak gelecekte ortava
çıkmasından dolavı benden sonra tufan dedırtmevı
kolav laştırmaktadır
Llkemız ve dunya hepımızın olduğuna gore \e
ılerde de en ıvı olmasını ıstedığımıze gore. değer-
îennı korumak ve gelecek kuşaklara. yanı çocukla-
rımıza aktarmak vatandaşlık ve ınsanlık borcudur
Ne yazık kı. klışeleşmiş olan bu ya da buna benzer
cumlelerı herkes sik sik soy lemektedır. ama onem-
lı olan, ınsanın yaşam felsefesinı. değer sistemlerı-
nı ve yaşam şeklını bunun gereğmı venne getırecek
şekılde oluşturmasıdır
|1) "Jacques-\ ves Cousteau. Carned on the
Wınd An exclusıve ınten leu for the Suissaır Ga-
zette" bv Robert Weatherburn Swissair Gazette.
6%
TARTIŞMA
Sağduyuya Çağn
-^^- -w- uce onder M.
^ / Kemal
^ ^ / Ataturk'un
^f olumunden
• sonra
-JL. başlayan ve
i 946 Demokrat Partı ıktıdarı
ıle hız kazanan karşrdevnm
hareketlen Turkıvemızı
2000'e dort kala bır şerıatçı
partının hukumet ortaklığına
dek sunıkledı Ne diyelim.
sonımlulan kına vaksınlar!
Ellı yıldan ben cumhunyet
kurumlanna yonelık gencı
saldınlara. şerıat vanlılarına
verılen açık ve kapalı
odunlere. dev letın en
vaşamsal kademelermde
kadrolaşmalanna. goz gore
gore laık demokratık
cumhurıyet du^manlaıının
lıp gelışmesıne goz
vuman ve hatta çanak tutan
biyasal kadroların ve
zı'hnıvetın ulkeyı ta>ıdığı
uçurumun eşıgüidev ız
Durum gerçekten cıddi!
Açıkça takıvve vapan dını
sıvasete alet ederek
halkımızın kutsal dın
duvgulannı somuren hacda
kemalist rejimi vıkmak
uzere insanlanmıza venıin
ettiren. Sıvas ta 3"
avdınımızın vakılarak
oldurulmesinde başrollerde
ovnavan çagdaş sanatın
ıçıne tukuren oruç tutmadığı
ıçın ınsanları olduren. Batı
du^manı çağdaş değerlere
ters. laıklığı Islam dınının
zorakı egemenlığı ve
herkesin \lusluman
olarak jlgılayan
Menenıen de kubilav'ı
katleden çağdışı lran Molla
rejımme ovguler
duzenleyen yandaşları ve
uvelerı olan bırsiyasal partı
şu anda cumhunyet
hukumetının buyuk ortağı
Bu partmın genel başkanı da.
Atatürk Turkıvesı nın 54
Başbakanı Atam haberin
ola! ^a^m mılyondan tazla
gencını ımam-hatıp
lıselennde her vıl reıım
dev let ve Atatürk duşmanı
olarak yetiştıren bır başka
aymaz zıhnıyet orneğı
yeryuzunde gosterılebılır
mı' Bu lıselerde ımamlık ve
hatıphk vapmak uzere devlet
ehvle vetıştırılen
msanlarımızın çok buyuk bır
çoğunluğunun bu partının
ınılıtanları olarak dev letın
heı kadeınesınde reıımı
yıkmak uzere gorev
almasına bılerek veya
aymazlıkla goz y uman
sivasal kadrolar. yarattıklan
Frankeştayn ıle şımdı nasil
başedecekler' Açıkça
başedemıyorlar zaten
Gaflet, dalalct ve hıvanet her
yanı sardı ey halkırn. artık
u>an! Bosna'ya yardım dıye
mazlum halkımızdan
toplanan mılyarlan partısıne
aktaran Mercümek ın vargı
onunde suçu kanıtlanmış
ıken. şerıat rejımı ıle
vonetılen ulkelerden bu
partıye onemlı mıktarlarda
yardımlaryapıldığı savları
açıkça reddedılemezken
yanı partının bıranlamda
kokiı dışanda ıken.
başkanının ağırlığmın 2
katınca altını ve dıser servetı
H O D İ N
Ortaklığı
ile kurulan
A.G.
PARK TEKNIK ELEKTRIK MADENCIUK SAN. ve TIC. A.Ş.
Çayırhan'da Termik Santral için kömür ürefecektir.
Türk-Alman işbirliği ile gerçekleştirilecek bu yatırım
Türkiye ekonomisine ve elektrik üretimine büyük katkı yapacaktır.
PARK HOLDING A.Ş.
Yönetim Kuruiu Başkanı
Turgay CİNER
SAARBERG A.G.
Yönetim Kurulu Üyesi
VVerner EXTERNBRINK
açıklanamazken bu partı ıle
nasıl hukumet ortaklığı
kurulabılır' L'lkeyisanvorlar
e\ halkım. artık gör!
Hukumetın dığer ortağının
başı hakkında açılmış onca
Mechs soruşturmasi varken
ortulu odenektekı olçusuz
harcamalann anlaşilmaz
zengınleşmenın ve
dığerlerının hesabı venlmek
venne Yuce Dıvan dan
kaçmak ıçın her turlu
manevranın mubah
gorulebıldığı bır etık
yozlaşma ortamınday ız
Tanh. boy lesi koşullarda o
ulkelenn. devletlerın
parçalandığının sayısız
orneklerı ıle dolu Boylesı
bır hukumet ıle dev let
bırımlennde ıvıce
kadrolaşacak. Cumhunyet
kurumlarında cıddı
y ıkımlara yol açacak
gelışmelen Turkıve anık
kaldırabılecek durumda
değıl' Erdem ve sağduy u
gahp gelmelı ve çıkarcı
volsuzlukları ortbas etme
temellı çırkın, ahlak dı^ı
işbırlığınedayalı bu
koahsyon guvenoyu
almamalı \taturk'un
Turkivesi bu aşağılanmava
lavık değil! Lygar Turkıve
ınsanmdan oy alarak
TBMVCye gıden hıçbır
mılletvekılı boy lesine ağır
bır tanhsel vebalın altına
gıremez gırmemelı de'
kendılennı açıkça. 1 urk
halkı ve tarıh onunde bu
koahsyona guv enoy u
vermemeye çağınyorum
Korkmayın. Turkıye'nın
başka çozumlerı elbet vardır
Ata'nın buyurduğu gıbı.
"gereksinim duvduğunuz
guç. damarianmı/daki sovlu
kanda \ardır"!..
Prof. Dr. AHMET
SALTIK
Ataturkçu Dusunce
Derneğı Başkanı. Edırne
PENCERE
Hıpistiyan Demokrat
Partiler ve Bizimkiler...
Insanlık tanhınde 19 uncu yuzyıla varıncaya del
çağdaş anlamda sıyası partı yoktu
Yenı bır oluşum sıyasal partı
Amerıka bu ışte erkencıdır.
Neden''
•
18'ıncı yuzyılda, Avrupa, feodalıte ıle burjuvazı ara
sındakı çatışmayı yaşarken Amerıka değışık bır sı-
yasal ortam ıçındeydı Çunku Amerıka'da feodalıte
yoktu Avrupa'daarıstokrası toprakmulkıyetıneda
yanan sıyasal rejımın egemen sınıfıydı, sanayıleş-
meyle guçlenen burjuvazı, ıktıdara ortak olmak ıstı-
yordu
Amerıka ıse Avrupa'dan gelen goçmenlerın toplu-
muydu, bıleğı guçlu olan, Kızılderılılerın yaşadığı top-
raklara el koyuyordu Amerıka, kara Avrupası gıbı sı-
nıflara ayrılmamıştı, ama, ırkçılığa dayanan sınıflaş-
ma vardı, Afrıka'dan getırılen zencıler koleydıler.
Amerıka'da federalızmden yana olanlarla karşıtla-
rı, sıyasal yaşamın 18'ıncı yuzyıl sonunda ıkı kutbu-
nu oluşturdular, ıkı buyuk partı bu çelışkıye oturdu,
kuzeydekı sanayıcılerle guneydekı tarımcılar arasın-
dakı çatışma, Avrupa'dakı sıyasal ortama yabancı bır
polıtık coğrafyayı yansıtıyordu
Ulkelerın sıyasal doğasında benzerlıkler ve ayrı-
lıklarbulunabılır Amerıka'da Ingıltere'de olduğu gı-
bı soylulann ayrıcalıklarını korumak uzere bır partı ku-
rulmadı ya da emekçı sınıfını temsıl eden bır partı
oluşmadı.
•
Avrupa derın sınıfsal çelışkıler uzerıne yukselen bır
sıyasal tarıhı yaşadı Hırıstıyan demokratlar, sosyal
demokratlar, lıberal partiler. komunıstler, Avrupa'nın
gerçeklerınden turedıler
Tarıhsel gelışım ve toplumsal yapılanma, sıyasal
partılerın ıçerığını saptar Avrupa'da Hırıstıyan de-
mokrat partiler var Yaşlı kıtanın yaşadığı "uç R" bu
partılerın rengını vermıştır Nedır bu "uç R"^ "Ro-
nesansla Humanızma'nın ılk ışıklarını "Reform"\a
dınde donuşum donemını, "Revolusyon" yanı dev-
rımle Aydınlanma'yı ıçıne sındıren Avrupa'dakı Hırıs-
tıyan demokrat partılerı Turkıye'dekı dıncı veya şe-
rıatçı partıyle kıyaslamak olanaksızdır
Ikıncı Dunya Savaşı ndan sonra Almanya'da ve
Italya'da buyuk etkıler yaratan Hırıstıyan demokrat
partılerın bın "nazızm"e, otekı "faşızm"e karşı ağır-
lıklınıtelıklertaşıyorlardı demokrasının "olmazsaos-
mazılkesı" sayılan laıklığe karşı akımların urunu de-
ğıldıler
Hırıstıyanlık ıle Muslumanlığın ayrımı da buna ek-
lenebılır "Islam hukuku", otekı adıyla "şerıat", dev-
let duzenını de saptayan kurallardan oluşur Incıl'de
kamu hukuku yoktur Hınstıyanlıkta bu sorun yuzyıl-
larca once aşıldı
•
Amerıka ıle Avrupa nın sıyasal tarıhı arasında bıle
ayrımlar var Turkıye ıle Avrupa arasındakı ayrımlar
doğaldır kı çok daha denndır Ulkemızde "merkez
sağ partı" dedığımız zaman, ANAP ya da DYP'nın
dınseJ alandakı tutumlarına gore belkı Hınstıyan de-
mokrat partiler akla gelebılır ancak Hırıstıyan de-
mokrat partiler ozgurlukçudurler, bızım merkez sağ
partılen fıkır ozgurlugune karşı bır polıtıkayı bugun bı-
le ınatla surduruyorlar
Refah Partısı ıse dupeduz kadın haklarına karşıt ve
laıklığe ters bakan bır partı
•
Turkıye'de partiler yelpazesının bızım tarıhımıze
gore değerlemesı yapılmalı Bızım partiler. demok-
rasıyı kurmak ıçın değıl, engellemek ıçın kurulmuş
goruntusu yaratmıyorlar mı?
Avrupa ve Amerıka'da bunun tam tersı yaşandı.
T. MELİH
İNAL
SENİ
ÇOK
ÖZLÜYORUZ
Kanadalı, Riolu, Ispanyol,
Yenimahalleli \e Konur Sokak'tan
dostların adına
LĞLR TLNÇAY
tarih
topjjım
KULTUR GEZİLERİ SÜRÜYOR
Urartu Kazılorını Sürdüren
Prof. OKTAY BELLİ Rehberliğinde
VAN VE ÇEVRESİ
28AĞUSTOS- 1 EYLÜL 1996
FEST SEYflHAT ACENTASI (0-212) 258 25 73 • 258 25 89
Sahıbınden 1994 model beyaz Flash S
üzerınde 4x4 çıkışlı Payner radyo te>p, arka
koltuklar dahıl emnıyet kemerlı onjınal \e
yenı brandası olan ful aksesuarlı Flash S
Mesaı günlerı
Tel: 234 07 72
Cumartesı-Pazar
Cep Tel: 0532/212 82 55