Katalog

İAYFA CUMHURİYET 31 TEMMUZ 1996 ÇARŞAMBA 12 DIZIYAZI • DSP. 14 Kasım 1985"te resmen kuruldu. • 23K.asım 1985 te ılk DSP Kurucular Kunılu toplandı \e Bülent Ecevit yasaklı olduğu için. eşi Rahşan Ecevit genel başkan seçıldı. • 1987'de DSP. "iki başlT oldu. Bir Rahşan Ecevit lıderliğindeki DSP. bir de genel merkezin deyimişle "korsan kongreyle 1 " 14 Haziran 1987'de toplanan olağanüstü kurucular kurulu toplantısında genel başkanlığına seçilen Celal Kürkoğlu başkanlığındaki DSP olmak üzere DSP'nin tarihi: Yönetim heptartışıldıikı parti ortaya çıktı. • "GerçekDSPhangisi" tartışmaları arasında, Anayasa Mahkemesi, DSP'yi iki kez uyardı. Anayasa Mahkemesi, 2-3 Temmuz 1987'de 27 il ve 174 ilçe örgütünün kurucular kurulunca oluşturulmadığı ve ihraç edilen 233 kurucu üyenın kuruculuk sıfatını yitirmediğini belirterek. DSP'ye iki ayrı ihtar verdi. • 13 Eylül 1987'de toplanan kurucular kurulu. Bülent Ecevit'i genel başkanlığa<seçti. Bu toplantı da tartışmalara yol açtı, oy kullanan 314 kişiden 97 sinin imzasının sahte olduğu öne sürüldü. Kürkoğlu ve arkadaşlan seçimlerden önce SHP'ye geçtiler. • 1987 başında DSP'nin TBMM'de grubu oldu. SHP'den ayrılan milletvekilleri hülle partisi kurarak DSP'ye geçtiler. Böylece daha önce de Halkçı Parti'den ayrılan milletvekilleriyle birlıkte DSP'nin Meclis'te 24 kişilik bir grubu oldu. • 30 Kasım 1987 tarihinde genel seçimlerde DSP yüzde 10'luk ülke barajını aşamadı. DSP yüzde 8.6 oranında oy alınca, Bülent ve Rahşan Ecevit, aktif siyasetten çekildiklerini açıkladılar. •3 Aralık 1987, örgütlerden gelen istekler üzerine Ecevit, "faal siya*tten çekilme" karannı erteledi ve yönetimde boşluk yaratmamak ıçin kurultaya kadar parti genel başkanlığını sürdüreceğini açıkladı. • 7 Mart 1988'de toplanan DSP 1. Olağan Kurultayf nda. Ecevit kendi yerine Necdet Karababa'yı aday gösterdi. Karababa, genel başkanlığa seçildi. • l6Ocak 1989'daDSP olağanüstü kurultayı toplandı ve Bülent Ecevit oybırliğiyle yeniden genel başkan seçildi. Rahşan Ecevit de Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi oldu. Örgüt, RahşanEcevit'e teslim Ecevitler Türk siyasetine danıgasını vurmuş iki isim. Eşlerin daha çok geri . planda olduğu, sosyal ilişkilerle uğraştığı siyasi yaşamda Rahşan Ecevit aykırı bir örnek. Her zaman eşiyle birlikte ve ön planda oldu. • ^ ^ SP'nin I A llyılhk • • kısa I M tarihi, - t - ^ Bülent Ecevit ile eşi Rahşan Ecevit'in çevresindeki değişen kişilerin, kadroların tarihi. Bülent Ecevit. yasaklı olduğu dönemde "emanetçisi" olan eşi Rahşan Ecevit'ten daha sonra liderliği aldı. ama örgüt hep eşinın egemenliğinde kaldı. Rahşan Ecevit bugün de Genel Başkan Yardimcısı olarak örgütlerin görevden alınması, atanrnası, üye seçme ve geri çevirmenin tek sorumlusu... Rahşan Ecevit, milletvekillerine karışmıyor. Meclis'e uğradığı hiç görülmedi. Ancak, buna karşılık, milletvekilleri de Beşevler'deki küçük genel merkez binasına ıığrayamıyor. Genel merkez, Rahşan Ecevit önderliğinde özerk bir birim gibi çalışıyor, meclis grubu ayn. Ecevitler'in Meclis'tekı en güvendiklerı kişi de, Grup Başkanvekili Hüsamettin Ozkan. Özkan. Ecevit'in "özel kalem müdürü" gıbı çalışırken; zaman zaman T ü r c v K ö s e rcevit partinin "emanetçisi" olan eşinden liderliği aldı. Ama Genel Başkan Yardımcısı olan Rahşan Ecevit, örgütlerin görevden alınması, atanması, üye seçme ve geri çevirmenin tek sorumlusu olarak görev yapıyor. "gazetecilere bilgi aktaran milletvekillerini saptamak" gıbi ek görev ler de üstlenıyor! DSP'nin bir grup toplantısında çok sayıda milletvekilinin "ANAYOL'a çekimser destek" politikasından duyduklan rahatsızlığı dile getirmelerinin ardından, bu haberler basına vansıvınca ortalık kanştı. Özkan, milletvekillerini tek tek arayarak, gazetecilerin haber kaynağının kim olduğunu soruşturmaya başladı. Ozkan. DSP grubunda Prof. Mümtaz Soysal, DSP'nin "CHP'ye döneriz" kompleksini atması gerektiğini düşünüyor 4 Bu örgüt yapısıyla olmaz' D SP Grup Başkanve- kıli.Zonguldak Mıl- letvekih Prof Dr. Mümta/Soysal. par- tısının örgütlenme an- layışı konusundaki rahatsızlığını gizlemiyor. Soysal. sorulanmıza şu yanıtlan verdi: - Solun etkisizleştiği, marjinalleş- tiği göriişüne katıbyor musunuz? - Solun marjınalleşmemesı ge- rek. Solun ıktıdardaolması gerekır- dı. Toplumda 15 yıldırhem sınıf- sal. hem bölgesel uçurumlan arttı- ran bırekonomık, sosyal model uy- gulandı. Böyle bir modelin uygu- landığı ülkede. solun tek başına ik- tidarolması. solda çözüm reçetele- ri bulunması gerekirdi. Türkıye'de- ki durum bir ölçüde dünyadaki so- lun davansıması. Dünyada da Sov - yetler Birlıği'nin dağılmasından sonra bir şaşkınlık \ar. Türkıye'ye özgü nedenler de var. Bu da Türkı- yetfe sol parti modeli üzerinde gö- rüş berraklığı ortaya çıkmamasıy- la ilgılı. Solda gördüğümüz partı- ler. sol bir parti modelinın ne olma- sı gerektiğı konusunda açık seçik bir görüşesahıpdegıl Bugünküdağı- nıklık. HP-SHP-İTHPveCHP-DSP olarak görünen tabloda bir yerde hizipçilik. örgüt yaygınlaşmasına karşılık. bunun örgüt içi hizipkav- galarına çerçeve oluşturması: bir yanda da örgütienmey i sınırlı tutan bir yaklaşım var. SHP-CHP çizgı- sınde tek parti döneminden devra- lınan bir örgüt yapısı var. Sol par- tıye yakışmayan kışisel çekışme- ler söz konusu. DSP'de ise parti ku- ruculan Ecevit ile eşinde. geçmış- te sütten ağızlan yandığı için yoğur- du üfleyerek yeme anlayışı var. Burada da üye sayısını sınırlı tut- mak. belli sınırlar aşılınca da av ık- lamaian gereklı görerek. örgütleri sık aralıklarla rev izyondan geçirme eğilımi \ar. Sol bir parti darbır üve- likle. sınırlı bir örgüt yapısıyla ka- lamaz. Sol parti kitle partisi olma- lıdır. Kitlesel sol partinin. yalnız mülkı taksımata göre örgütlenme de- ğil, fabrikalarda. sendikalarda da uzantısı olınalı. Anayasa dcğişıklik- lerine uyum yasalarının önemını bu nedenle »ürekli vurguluyoruz DSP gıbi "sol" adını taşıyan bir partinin çok >aygın bir örgütü ol- ması. çok sayıda üyesı olması ge- rekırdı. Üyelikterastgelelikten söz etmiyoruz. Üyelikte kademelendir- ra, sol bir parti bu modeli degiştır- mek zorundadır Türkiye de insan- lar bir vereaıt olmak istıyor. RP'lı bir iktıdar karşısında birçok insan. "Bizdeçahşalıın*' diyor. Şıı parti ya- pısı, onları ıçıne almaya çok elve- nşlı degıl. tnsanlar ceplennde bir kimlık !»örmek istiyor. - DSP'de bir 'C'HP kompleksi' olduğu değerlendirmesi yapılıyor. göriişünü nasıl deferlendirivorsu- nuz? - Korkarım doğru bir teşhıs Oy sınırını zorlayabilmek için bu örgüt anlayışını değıştimıemiz gerekir. Temizlığinı muhafaza eden. ama daha yaygın bırörgütlenmeye geç- memiz gerekir. Seçım kampanya- sı boyunca yaygın bir örgütün ge- rekliliği bir kez daha ortaya çıktı. "Sol bir parti dar bir üyelikle, sınırlı bir örgüt yapısıyla kalamaz. Sol parti kitle partisi olmalıdır. Kitlesel sol partinin, yalnız mülki taksimata göre örgütlenme değil, fabrikalarda, sendikalarda da uzantısı olmalı." meolabılir. Tamam. rastgeleüyeal- mayalım, ama partıye yakınlık du- yan herkesı de bir biçimde ılişkilen- dırmek gerekir. Üyelerde aday tes- pitinde olduğu gıbı gerekli süzgeç- lerden geçırilebilır. - Ama partinizde bu konuda son derece katı bir tutum \ ar_ - Evet. Geçmışteki delege oyun- lanna bir tepki bu. Bunu doğal sa- yıyorum. ama bu modelin dondu- rulupkalmasıyanlış. Parti kurucu- 'lannın bu tepkilerden hareket etme- sini anlıyorum. Ama bundan son- Örgiidenme kapılan açılırsa, par- tinin CHP'ye benzeyeceği kaygısı dile getirilivor. Siz örgüdenme ko- nusundaki bu göriişlerinizi Bülent Ecev ıt'e Uettiniz mi? -Zaman zaman konuşuruz. *CHP ile bulaşılmasın. o hastalık bize de geçer" demyorsa. öbür taraf da ra- hat degıl kı. onlar da rahatsız. Bölücülük yapmıyoruz' - DSP'nin, Ecevit se\ gisiyle gele- bileceği noktanın sınınna ulaştığı - DSP'de, yönetimden farklı dü- şünenler şimdiye dek hep partiyi terk etmek zorunda kaldı. Örgüt- lenme modelinin değişebileceği umu- dunu taşıyor musunuz? - Belkı de yetennce dile getırıl- memış olması buna yol açtı. Şım- di herkes bunu yapmalıdır. görüş- lerini dilegetirmeİidir. Bu. partıde "bölücülük, partiyi zayıflatıcılık" dıye alınmamalıdır. Zordur. ama umutluyum. - DSP'nin seçimlerden sonra iz- lediği politika da eleştiri konusu ol- du. ANAYOL hükümetine dolayfa destek politikası rahatsıziık yarat- tı_ -Çekimsertutum rahatsıziıkya- rattı. ANAP-DYPkoalısyonunado- laylı desteğimız, onlarla bütünleş- mişız gıbi bir ızlenim yarattı. CHP bitirildr • -DahaöncekipartinizCHP'nin tarihsel misyonunu tamamiadığı gö- rüşüne katılıyor musunuz? -CHP bıtinldı. Doğru yönetılmış olsaydı. cumhurıyetı kuran parti- nin hâlâ bir misyonu olması gere- kirdi. Partı, ortakaklı seferber edeme- di. "YenisoTdedilcr. neolduğunu anlayabilmiş değiliın. Hizip kav- gaları nedenıyle donma. tıkanma oldu. DSP. o cunıhuriyeti kurmuş geleneği çağa taşıyabilecek bir par- tidir - DSP tarafi hiçbir zaman solda birleşme konusunu gündemine al- madı gerçi ama. bu konu önümüz- deki dönemde >eniden gündemege- lebilir mi? - Birleşme fetiş haline geldi. Onu yapmakla işin bitmedigini SHP- CHP birleşmesi gösterdi. 1 + 1=2 etmiyor. bazen 1.5 hatta bazen de 0.5 edıyor. Soldakı güçlenn bir araya getirilmesinden önce mevcut eksikliklerin giderilmesi gerekir. - CHP ile seçim ittifakı gündeme gelebilir mi? - Ittıfak da mevcut yapılardaki eksıkhkier nedenıyle ehenşlı değıl. - RP'li bir iktidarda nasıl bir mu- halefet stratejisi izlenmeli? - Sadece laıklığı öne çıkarmak yanlış olur. Sadece çarşaf korku- sutaşıyankadınlarpartıyedoluşur. RP'nin başarısı. büyük ölçüde so- lun başarısızlığına bağlıdır. Muha- lefet stratejisini düzen degişiklıği temasına dayandırmak gerekir. Laıklıkde düzen değışikliğinın çağ- daş çızgıye oturtulması açısından önemlıdır. Cevdet Selvi: Solda 12 Eylül gölgesi D SP Genel Başkan Yardımcı- sı. Istanbul Milletvekilı Cev- det Selvi de. son ara verel seçimlerde partinin pek de parlak so- nuçlar alamaması üzenne, örgıit- lenmenın önemı üzerine bazı uya- nlarda bulunuyor. Selvi. solda tı- kanmışlık görüntüsünün temelinin 12 Evlül'deatıldıgını.bu dönemde halkın örgütsüz hale getırıldığıni söy lüyor. "Komünist" olarak danı- galanan sol partilerin legal olarak ül- keyı yönetme ıddıasıvla ortaya çı- kamadığını savunan SeKı. "Solun hatası, 12 Eylül'ü yaşamış, bedel ödemiş insanların örgütlülüğeönem vermemesi oldu. Sol birleşme yeri- ne, o ağır denejimlerden vararlan- ma yerine. birbiriyle kavgaya girdi. Yeni dünya düzeni drve estirilen ka- sırgaya da pek çok solcu dav anama- dı. Yeni dünya düzenine uyum sağ- layacağız diye var olan temel de yok edildi'*dıvor. Solun önii açıktır Selvi, umutsuz insanların RP'ye y öneldığıni. ancak bu partinin de dü- zenin parçası olduğunun kısa sü- rede ortaya çıktığını vurgulayarak. sözlennı şöy le sürdürüyor: "RP'nin, düzenin en sadık temsilcisi haline geleceğinden kimse kuşku duyma- sın. RP'nin de, CHP'nin de gerçek \ üzü ortayaçıkn. RP'nin iktidaraget- mesiyle sola yeni bir imkan açılmış- tır. Artık, dinci. radikaL merkez. li- beral, nıuhafazakâr sağ ile sosyal demokrat olup da ilkelerinden vaz- geçmiş sol bütün halk tarafından 15 yıldır denendi. Artık. gerçek solun önüaçılmıştır.Türkiye'nin kurtulu- şu da buradadır. 15 vıldır şağın her türlüsü denendi. tüketildi. L Ikev i bu halegetirdikr. L mut sokJur. solun önü açıktır. SoL kısır çekişmelerden kur- tulmak zorundadır. Sol; kurtuluş olduğunu somut biçimde vurgula- mak ve halkla bütünleşmek zorun- dadır. Bunlann havata geçmesi için de, bir güce ihtiyaç vardır. Bu güç de, örgütlülüktür. Bu örgütlülüğü. parsellenmiş parti örgütlülüğü gibi almamak lazımdır." 'Son şans, DSP' Solun ülkenın gündemini yaka- lamaM gerektiğini \urgulayan Sel- vi. "Bugün. pariamento ile halkın gündemi tamamen farklt Pariamen- to halktan kopmuştur. tnsanlar ça- resizlik içinde. sokaklarda itle kur- dun pençesine atılmıştır"görüşünü dile getırıyor. Selvi.solda 15yıldıryıpranma ol- duğunu söylerken, DSP ile ilgilı so- rulanmıza "DSP buna dahil edile- mez. Onun için Türkive'nin sonın- larını çözmede son şans DSP'dir. DSP. artık sorumluluğunu ve göre- vini daha etkin bir biçimde dile ge- tirecektir. Çözüm yeri, DSP'dir" vanıtını verivor. terör estirerek hafiyeliğe soyunurken, aralannda çok sayıda profesörün, eski bürokratın da bulunduğu DSP milletvekillerinin gazetecilerle konuşma, birlikte görünme konusundaki ürkekliği de gözlerden kaçmadı. DSP'nin kuruluşundan bu yana en iddialı olduğu ve en çok eleştirilere hedef olduğu konu, tabanda örgütlenme. Ancak bu "tabanda örgütlenme" iddiasına karşın, son seçimlerde listeler daha önce ağır bir dille suçlanan SHP kökenli adaylarla dolduruldu ve TBMM'de yeni dönemin ilk transferi deDSP'den ANAP'aoldu. Üstelik, DSP'den istifa eden iki milletvekili. sağ partilere, ANAP ve DYP'ye geçti. DSP'nin kısa tarihi boyunca; önce "En temiz lider Ecevit, en kavgasız yer DSP"diye DSP'ye geçenler; daha sonra "Parti içi demokrasi yok. Aile partisi" diverek kaçtılar. Vönetimin değişmeyen tek ısmi, Genel Sayman Yaşar Mengi oldu. Bülent Ecevit ve Rahşan Ecevit'in yurt gezilerine milletvekilleri bile davet edilmezken. Yaşar Mengi sürekli yanlannda oldu. DSP'de eleştiri okları Rahşan Ecevit üzerinde yoğunlaşıyor. Milletvekillerinin şikâyetleri bitmek bilmıyor: Gece yansı hiçbir yetkilı kurul toplanmadan Rahşan Ecev it tarafından görevden alınan il örgütleri, üye kayıtlanna ambargo konması, ilçelere 150'den fazla üye fişi venlmemesi, aylardır Parti Meclisi'nin toplanmaması, günlük işlerin Rahşan Ecevit'in sözlü talimatı ile yürütülmesi... Liste uzuyor! DSP artık partileşmeli Elbette. bu eleştiriler "milletvekilinin adının vazılmamasr kaydıyla anlatılıyor. Yasa gereği, üye sayısı 150'nin üzerine çıkarsa delege seçimleri yapılması gerektiğinden, birçok yerde üye sayısının 149'da tutulduğu ya da en fazla 150 üye kaydedildiği belirtiliyor. Milletvekilleri, "Seçim kampanyası boyunca bize yardım eden insanlan partiye üye bile yapamıyoruz. Fevkalede kapalı bir yapı" diye yakınıyorlar. DSP grubu içinde, özellikle örgütlenme anlayışından rahatsız milletvekillerinin sayısı az değil. Ancak, daha önce yönetime başkaldırmış olanlann malum yazgılan bilindiğinden, şimdilik susmayı yeğliyorlar. "DSP var olan yapısıyla ulaşabileceği oy sınınna gekli. Artık bir aile partisi olarak oy oranını daha fazla yükseltemez" yargısı da sıklıkla dile getiriliyor. Son ara yerel seçimlerde. özellikle Güneydoğu bölgesinde sandık başında parti görevlisi bulunmadığına, bazı yerlerde ise adaylann kendilerine bile oy vermediğine ve "sıfir" oy alındığına dikkat çekiliyor. Milletvekilleri , "DSP artık partileşmeli" diyorlar. Yarın: Bülent Ecevit ne düşünüyor? Ertuğrul Cünay'ın DSP'ye isyanı. Uluç Cürkan'ın örgütlenme önerisi POLİTİKA VE ÖTESİ MEHMED KEIVIAL Herkesin Payı Var... Şu Süleyman Mercümek'in Araştırma Komisyo- nu'na giderken kostak kostak yürüyüşüne bayılıyo- njm. O ne yürüyüş, o ne poz veriş!.. Gazetecilere de gün doğuyor, durmadan resmıni çekiyorlar. 'Mühür kimde ise Süleyman odur' derler. Bu Sü- leyman'da mühür değil, kasa var. Bu Süleyman'a Re- fah'ın kasası diyorlar. Öyle böyle bir kasa değil. için- de, dolar, mark, Ingiliz liraları... Sayısız dövizi olan güleç olur. Yürürken gülüyor, otururken, konuşurken gülüyor. Gülücükler içinde bir kasa... Vaktiyle Güzide Kasa- cı diye bir şarkıcı vardı. durmadan gülücükler saçar, uzun soluklu kahkahalar atardı. Mercümek bir ara ortahkta pek görünmüyordu, ye- niden yargıç karşısına çıktı. Az konuşurdu, şimdi şa- kıyor: "Türkiye, benim gerçek gücümü bilmiyor. Davalar hele birbitsin, Türkiye'nin tüm borcunu ben silece- ğim." Bunları yargıçlar önünde söylüyor Yargıçlar dinli- yor. Gizli kasa değil, açık kasa. Devam: "Ben çok güvenilir bir insanım, itibarım var. Yurt- dışında bulunan 100 mılyar dolar hesabı Türkiye'ye getiririm." Mercümek bilgi veriyor komısyona, ağzını açtıkça inciler saçıyor. Şu inciler saçılsın, daha neler öğrene- ceğiz. Para kasasından dövizler çıkıyor, siyaset kasasın- dan ne haberler yayılıyor. 'Fransız ıstihbaratına yakın- lığıyla tanınan Suudi destekli' El Vatan El Arabı der- gisi, akan suyu şöyle dalgalandırıyor: Erbakan'/ iktidara ABD getirdi." Hoppala! Gördünüz mü kasada neler var? Elde bir Diyojen fenerı, herkes bir şeyler arıyor: "Er- bakancılık Humeynicilığe karşı..." Şu bilgiler var: "Erbakan, radikal Islama karşı ılımlı birşerıatçı cep- he kurarak bölge çapında bir Islamcılık akımı yaratı- yor. Bu amaçla ABD ile anlaşarak bölgede stratejik oynuyor. Amerikan politıkalan çerçevesinde Iran, Su- dan, Suriye ile karşı karşıya gelebilir. Bu profede Is- lam ortak pazan, fslam NATO'su, islam dinan orta- ya çıkar." Süleyman Mercümek'in dünyanın türlü bankalann- da bulunan dövizleri de işe yarayacaktır. Süleyman, "Hele davalar bitsin!.." diyor. "Hele davalar bir bitsin!" Bundan önceki 'deli dana' krizinde 650 milyar za- rara uğradık. 650 milyar ECU, 64 trilycn 740 milyar eder. Bu yüzden 'deli dana' fonundan tek kuruş alı- \ namadı. Başımızda olanlar sıkıştılar mı 'Bu milletin kör ku- ruşunu kımseye yedirmeyiz' derler. Bakın hem de trilyona uzanan rakamlaria nasıl yedırıyorlar. Yıllardır katı bir Amerikan düşmanıydı Erbakan... Ama son atılımlara bakılınca, "Amerikancı oldu". Erba- > kan'a Amerikancı diyen, DSP'nin lideri Ecevrt'tir. • • • < Geceyi bırakırken ölü sayısı 12'yi bulmuştu. Saba- ha kadar daha da artabilirdı. Korkuyla sabahı buldum. Bizim gazetenin başlığında "Uzlaşma sağlandı" de- • niliyordu. ; Içimden bir "oh" çektım. Umutsuzluk, yeriniuzjaş- ! maya bırakmıştı. Aydınlann arabuluculuğu sonuç ver- ' mışti. Oral Çalışlar görüşmelerin olumlu geçtiğini ve perde arkasını anlatıyordu. Kritik dakikalar, Bakan Kazan'ın gafını yenmişti. Her şey gibi uzlaşma gö- rüşmelerinin de bir perde gerisi vardı, şöyleydi: "Türkiye kritik birkonuyu, epeyce yara alsa da at- lattı. Tabıi sorunlar bitmedi. 70 güne yaklaşan ölüm orucu, tutuklular üzerinde büyük bir tahrıbat yarattı. Birçoğu yaşamı boyunca kalıcı sağlık sorunlarıyla yüz yüze kalacak. Şimdi sıra, cezaevlerindekı insan haklan sorunlannın çözümünde." Uzlaşmada herkes gibi aydınların da payı büyük- ; tür. Kazan "ikna" mı, "pazarlık" mı diye boşa tartışıyor. Bundan sonra ne olacak? BULMACA SEDAT YAŞAYAS 1 2 3 4 5 6 7 SOLDAN SAĞA: 1/Osmanlı kapı- kulu ocaklanna as- ' ker ve saraya hiz- 2 metlı yetıştınlmek üzere Hırıstıyan 3 gençlcrın toplan- ması usulü. 2J \'ü- cutta bırıken azot- lu madde... Belırlı devlet işlerinı çe- vırmekle görev li kuruluşlan her bı- n.3/Gücünegü\e- 8 nerek başkalannın q hakkını alan... Is- landığı zaman kolayca bi- çımlendırılebılenyumuşak ^ ve yağlı toprak. 4/ Lokman- ruhu... Bir hay\an 5/ İyı yaşamak ıçın gereklı her 3 şey... Boyun eğen. 6/ ila- 4 ve... Yat limanı. II Apsent 5 adlı ıçkının yapıldığı çok acıbirıtırlıbitkı.&'tlkçag- 6 larda yaşamış. günümüze 7 fosıllen kalmış bir sürün- 8 gen.9/Akarsukıyısındabu- g lunanağaçlık... "'Halkıçın- de muteber bir — yok dev let gıbı Olmaya de\ let cıhanda bir nefes sıhhat gıbı" (Kanunı Sultan Süleyman) YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir aygıtı ya da makıneyı oluşturan parçaların tümü. 11 Cınsel zevklen çağnştıran. cın;>el ıstek uyandıran... Ta\la- da birsayı. 3/Incehastalık.. Iskambıldekı maçarengıneve- rılen birbaşkaad. 4/Almanya'da bir kent. 5/Kaz Dağı'nın mıtolojıkdönemlerdekıadı... Hissesenetlenndetemettüku- ponlannın dışında kalan ana bölüm. 6/ Rady umun sımgesı... Bırılimız. 7/Mısır'dakı üç büyük pıramıtten bın (Dığerleri Keops ve Kefren)-8/Ermenıstan'ın başkentı... Radon elemen- tınin simgesi. 9/ Bir toplulukta çalışan insanların her bın. İZMİR 6. ASLIYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLtĞt'NDEN 19% 95 Davacı Imtaş Sıgorta Ittihadı Mıllı Türk A.Ş. \ ekılı Av. Sezai Ağustos tarafından davaılar Hüseyın Boz aleyhıne açılantazmınatdavası sebebıyle: izmır. Bornova. 277 so- kak no: 17 adresınde mukım davalı Hüseyın Boz adına çıkarılan davetıye bılateblığ lade edılmış \e zabıtaca y a- pılan araştırmada da adresı tespit edilemedığınden adına dava dılekçesının ve duruşma gününün ılanen tebhğıne kararvenlmıştır. Da\alı Hüseyın Boz'un İzmır6. Aslıye Hukuk Mahkemesı'nde duru^masmın yapılacağı 24.10.1996 günü saat 10.20'de hazır bulunması veyabır vekille kendısını teınsıl ettınnesı aksı takdırde tahkıkata \e yargılamaya yokluğunda de\am edıleceğı \e hükünı verılecefiı davetıye yenne kaım olmak üzere ılan olunur. 15.7.1996 ' BaMn- 100603