23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16TEMMUZ1996SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Nejat Ee/acıbaşı Çağdaş Sanat Müzesi olacakken bugun sular altında çurunıeye terk edilmiş Feshane'den sonra sanatçılar, bu kez inisivatifi eie alıp kendi muzelenni kendileri kurma havalini taşıvorlar. HABITAT sırasında Fındıklı Antrepo'da açt- lan 'Öteki' sergisivle tohumlan atılan bu girişinı, Ptastik Sanatlar Derneği bünyesinde gerçekliğe kavuşmayı bekliyor. Yıllardır eksikliği hissedilen çağdaş sanat müzesi konusunda bu kez sanatçılar kollan sıvadı Kendi müzeni kendin kurAHL ANTMEN Ankara Resım \e He>kel Muzesi eskı Kultur Bakanı Agâh Okta\ Cuner ın "ka- natlannın altında' son anda bogulmaktan kurtuldu (mu') lstanbul Resım ve Heykel Muzesı ne âlemde' Son zıyaretımızde "Ne olu- vor, nereye?" dıye muze go- re\lılerının pesimızden koş- tuğu salonlararasindagezer- ken bır salondan otekıne ı^ık- ların bır \akıhp sonduruldu- gu. sessız, lerk edılmı$. uze- rıne ılgısızlığın kokusu sın- mış bır tur depoydu (Depo- sundan ıse hıç soz açmaya- lım ) Varolançoğumuzemızbu haldeyken. Turkıve'de bugun urettıklerını bır muzede ser- gılenıe olanağından voksun çağdaş sanatçılar da >ıllardır bır muze ozlemınde Geçen ay ıçınde bu volda bır adım atıldı Resmı bır adım değıl Resmı adımlann da gen tepe- bıleceğını Nejat Eczacıbaşı Çağdaş SanatMüzesi olacak- ken bugun sular altında çuru- meye terk edılmış Feshane deneyimıvle yaşayan sanat- çılar bu kez ınısıvatıfı ele aiıp kendi muzelennı kendı- len kurma hayalını taşıyor- lar HABITAT sırasında Fın- dıklı Antrepo'da açılan "Öte- ki'" sergısıyle tohumlan atı- lan bu gınşım, Plastık Sanat- lar Demeğı bünyesinde ger- çekliğe kavuşmayı bekliyor Şımdılık elde, olası bırmuze- ye bırer >apıt vereceğıne söz veren 100'u aşkın sanatçının ımzası var Plastık Sanatlar Derneği Başkanı Hüsamet- rin Koçan konuvla ılgılı gı- nsımlennı anlattı - \rdinda Nejat Eczacıba- şıgibi sanata ciddrvefJe eğilen bir ışadanu, konuy u destekle- yen bir ><erel vönetim ve diın- ya çapmda uzmanlarfa suya duşen Eeshanedeııeyiminden • PSD Başkanı Hüsamettın Koçan, çağdaş müze kampanyası ıçın, Türkıye'de sanatçının uzun bır süre sanatının yanı sıra bu tür şeylerle de uğraşması gerektığını belırterek müzeyı kurmak gündemını de sanatçının oluşturacağını söylüyor Bugüne dek böyle adımlann atılmamasının eksıkhğıne değınen Koçan,"Bızım toplum olarak kendımızı sanata karşı aklayabıleceğımız bır projeye dönuşebıhr bu" dıyor sonra,sanafçılartlan cesur bir adım bu... HISAMETTİN KOÇAN - Turkıve'de muzeleroluştur- mak ve otekı etkınlıkler ko- nusunda adımlar atabılmek, o projeye sahıp olmakla bıre bır çozûmlenemıvor (, ünku Turkıve'de kronıkleşmiş bır onvargı var Bu on>argı. \ar olanla vetınmek adımatmak konusunda da bır rısk yuk- lenme sonucunu berabennde getırıyor Turkıvedebugune kadar belkı bırVaç tane muze kurulabılırdı Neden kurula- madı'BırıiKisi bumuzedii- şunı.esını tutkulu veetkılı bır bıçımde savunan ınsanların gen planda kalmasıdır Ikın- CIM nıuze olusjurma konu- sundakı ıvınıyetlı ınsanlann luzumsuz bır bıçımde tartıs.- maya ubı tutulmalandır Turkıve'de kurumsallaşabıl- mek veyenı yapılaroluştura- bılınek ıçın var olanı tartış- mak yenne, venı projelen tar- tışmava açmak gerekıyor Genye donuk tartışmaları aş- mak zorundav ız Feshane"yle ılgılı. ısmınden tutun da tarı- hı bır bınanın boyle bır alana kaydınlmasına kadar o kadar vok tartis.tık kı - Bu doneme denk geten bazı degişimferden de kaçı- nılmaz olarak etkilendi pro- je_ KOÇAN - Bu müze bır sanssızlık muzesı halınegel- dı Nejat Bev 'ın vefatı durak- samasına neden oldu Onun arkasmdan verel vonetım de- ğışti Refahlı vonetımlerlebu tur ışler yapmak ayn bır nsk bovutuna kavdı Amabu mu- ze bıze bır şey gosterdı ıvı- nıvetlı bır ınsan vardı. onun kar^ısmda ıvınıyetoranı yuk- sek bır yerel yonetım vardı ama bu ortamı değerlendıren Besteci vepiyanisî Toshiko Akiyoshi, orkestrasıyla sadece kendi bestelerini seslendiriyor 'Caz, yüzmek gibi bir şey...'DUYGU DURGUN Duke EUington ıle ozdeşles.en 'Big Band' gelenegının gunumuz temsılcısı Toshiko Akiyoshi Caz Orkestrası. Caz Festıvalı'nın ılgı çekıcı konserlennden bınyle cazseverlerın karşisına çıktı Sahnede adeta dev les.en 67 yisindakı bu kuçuk cusselı kadın, 50 yılı bulan muzık yaşamında, elestırmenlerden topladığı sayısız ovgunun yanı sıra pek çok odulun de sahıbı Muzık eleştırmenlerınce "Japonva'nın Duke EUingtonT dıye tanımlanan Toshiko Akivoshi ıle konser oncesınde goruştuk - Duke Ellington geleneği Ue orkestranız arasındaki ilişkiyi sız nasıl tanımlıyorsunuz? AKnOSHI- Insanlann genel tercıhı orkestramı Duke Ellıngton'ın orkestra geleneğı ıle ozdeşleştırmekten yana Sanırım bunun en önemlı nedenı, benım de tıpkı Duke gıbı orkestra şefı olmamın yanı sıra muzısyen olmam Fakat Duke ıle yaptığımız muzık aslında bırbınnden çok farklı - Ancak "Japoma'nın , # Duke Ellington'ı" olarak nitelendirilıyorsunuz? AKJVOSHJ-Oylemı' Bılmıyorum Eleştırmenler bu tıp karşılastırmalar vapmaktan hoslanıyor ama bu benım değıl, dınlevıcılenmın takdınne kalmış bır şey -SoyleşUerinizden birinde Amerika'da kadın ve Amerikalı olmavan muzisyenlene karşı a\ nma bir taurdan söz etmişsıniz. Ne tur bır aynmcıhk bu: Nedenlerinı nasıl açıkhyorsunuz? AKHOSHI- Karsilastığım sıkıntılardan ılkı Amenkah olmamamdı Grammy odüllu bır sanatçı olmam bıle ınsanlann 'o bizden bıri deP" vargısını değjştırmıyordu İkıncısı ıse Amenka da Doğulu kadınlar hakkında çok alçaltıcı onyargılann egemen olmasıydı Çeşıtlı fılmlerde gorursunüz, Doğulu kadınlar her zaman ışkence goren, tecavuz edılen, fahışelık yapan ınsanlar olarak gösterılır Bır kadın olmamın otesınde müzısyen kımlıgım başlangıçta ınsanlara yadırgatıcı geldı Fakat, muzığımı seven ınsanlar da oldu çevremde Zamanla. kendi adıma, butun bu onyargılardan etkılenmeyecek bır konuma gelebıldım sanınm - Big Band geleneğini sürduren Toshiko Akivoshi Orkestrası son yıllann en guçlu topluluklanndan biri olarak caz dunvasındaki verini almakta... Orkestranıza kendıne ozgu stilıni veren nedir? AKHOSHI- Lmarım dedıgınız gıbıdır K.anımca orkestramın en önemlı ozellığı sadece benım bestelerımı seslendınyor oluşu Tıpkı Duke Ellıngton'ın orkestrasında hâkım olan anlayış gıbı Bır başka ozellığı ıse nefeslı çalgılan one çıkaran vapısı Ve en önemlısı, ben ulkemın mırasını yaptıgım müzıge taşımaya çalışıyorum Köklubırcaz geleneğı ıçınde yetışmedım. ama benden once var olan bu geleneğe Japonya'nın kulturel mırasından yararlanarak yenı bır oz katmak ıstıyorum - Caz muzigini Japon kultur mirasıvla buJuşturmak konusunda vaptığınız çalışmalardan soz eder misiniz? AKIVOSHI - Bu çok zpr bır çalışmayı gerektırıyor Ülkem benım ıçın ınanılmaz bır kaynak Bır caz muzısyenı olarak bu mırası degerlendırmek gerçekten de çok zor Fakat, sansım vardı kı Amenka'ya gıdıp Oscar Pfeterson, Charles Mingus gıbı çok unlu caz muzisyenlennı tanıma ve onlarla çalı^ma fırsatı buldum Geldığım külturu gunumuz cazına u>arlamanın vollarını \menka'da buldum aslında O donemde muzık pıyasası, bugunün aksıne, yenıTıklere, alışılmadık seslere daha genış bır bakış açisıyla yaklaşıyordu - Japonya'da kalsaydınız. bugünkü kariverinize sahip olabilir mivdiniz? AKHOSHI- Bılmıyorum Bazı şey len onceden kestıremezsımz 40 yıl once Amenka'ya yerleştım ve belkı de bu sayede Japonya yı daha çok dusunmeye başladım Belkı kendi ulkemdekalsaydım. onun zengınlıklennı bugunku gıbı goremez. değerlendıremezdım - Genç kuşaktan Japon muzısyenlerin çahşmaiannı izfa'yor musunuz? \KIYOSHI - Evet, aralannda çok önemlı yetenekler var Fakat. yetennce ıyı değıller Caz, ovle bır şeydır kı okulda ofrenemezsınız Kendınıze aıt bır stı! gelıştırmek. kendi ayaklannızın ustunde durabılmek ıçın çok uzun ve zahmetlı bırdönemden geçmenız gerekır Pek çok müzısyen, bır başkasının yaptığını taklıt etmekle "kendün oldum' sanır, ama önemlı olan taklıt ettığınız o kışıyı de aşacak duzeye gelmektır Aslına bakarsınız, taklıt etmek bıle başlı başına zor bır ıştır Sanırrm caz. yuzmek gıbı bır şe> Halının ustunde y uzemeyeceğınıze gore suyagırmenızgerek Gözledığım kadanyla gençler doğal olarak veterınce denevıme sahıp değıller Ancak kendılerını nske atmıyorlar ve genellıkle kendılennden oncekı kuşağın mırasıyla yetınıyorlar Ikesının mjrasmı yaptığı mûzığe taşımaya çalışan Toshiko Akiyoshi, "Japonya'nın kulturel mırasından yararlanarak yenı bır oz katmak ıstıyorum" dıyor Cazı yuzmeye benzeten Akiyoshi, gençlenn nske atılmadıklannı söylüyor bır sanat ortamı yoktu Tur- kıye'dekı muzelerın hayatı- yetıne baktıgımızda gerek sa- natçılann, gerek sanat ızleyı- cılennın, gerek dev lenn ya da yerel yonetımlenn bu alana ılışkın ne kadar buyuk bır hantallık ve kısırlık ıçınde ol- duğunu gayet net görebılıyo- ruz Türkıye'de sadece ve sa- dece sanatçılar uretıyorlar Bınlerının bu sanatçıların urettıklennı toplumlayuzleş- mesını sağlaması gerekıyor Bu yok Turkıye'de sanatçı- nın, uzun bır sure sanatının yanı sıra bu tur şeylerle de uğraşması gerekmektedır Dolayısıyla müzeyı kurmak gündemını de sanatçı oluştu- racaktır Antrepo sergısı bu- nu bıze kanıtladı Çunku en yapıcı. en örgutleyıcı guç de şu anda galıba sanatçılann elınde bulundurduğu guç Bunun otesınde bır enerjık guç yok -Bumüzezortınluluğu,ge- reksinimi sanatçılarda artık birsorumluluğa donuşsun is- tiyorsunuz— KOÇAN - Evet, kesınlıkle bızım sorumluluğumuz Mu- zelerın bu garaoet, utandırıcı halını bızım seslendırmemız gerekıyor Başka aianlardan bu konuda çıglık yükselmesı ne yazık kı mumkun olmuyor Türkıye'de bır çagda$ sanat muzesı kurmak sadece bızım ınsanımız ıçın değıl, dünya ınsanıyla ıietışım kurmak açı- sından da bır kaçınılmazlık tstenıldığı zaman çok sayıda sanatçı yan yana ve ortak ure- tebılıyor O var olanda ınsanı buluşturmamak bence yaşa- dığımız doneme yöneltılmış en buyûk haksızhklardan bı- nsı olacak Onun ıçın de he- men bu muze kampanyasını başlattık - Antrepo'yu istiyorsunuz.- Peki stzce Antrepo bir çağdaş sanat müzesi için ideal bir me- kan mı? KOÇAN - Ayrıntılarla ılgı- lı epeyce düşünduk Bu pro- jeyle ılgılı bır danışma kuru- lu oluşturup, tum vönlerını tartışacağız Ama ılk aşama- da. bızım müzemızdırdıyebı- lecegımız, koleksıyonları ol- madan, tıpkı "Ötekı" sergı- sınde olduğu gıbı bıitün yara- tım alanlanna açık, koleksı- vonlan sık sık değışen bır yer, bırcanlılıkıstıyoruz Altyapı çalışmalan sonra gelecek - Bu tam anlamıvla 'müze' olmuyor— Orada sürekli ser- gi açın övleyse! KOÇÂN - Şu anda o mekâ- nın anahtarlan bızde ama me- kânı kullanma hakkı bızde değıl Mekânı Toplu Konut tdaresı HABITAT etkınlıkle- n ıçın Denızcılık lşletmele- n'ndenkıraladı Şuandamu- hattabımız da yok bu konuda Hukümetın dunımundan do- lay ı herkes kendını geçıcı gor- meye başladı Sonuçta bızım amacımız, kendımızı ıfade edebılecek bır aian bulmak. sonra onu derınleştırmek - Antrepo olmazsa başka bir mekân düşündunuz mu? KOÇAN-Çok ıyı bır me- kân var Fen Edebıyat Fakul- tesı lstanbul Ünıversıtesı'ne aıt ve şu anda boş ve son de- receuygun Antrepo'dançok daha cazıp bır mekan - Tûm olumsuz koşullara karşın umudunuzu bütünuy- le bağlamtşsınız bu projeye... KOÇAN - Bu muze heVke- sın malı olan bırmuze olacak Sahıplık ve aıdıyet duygusu doğrudan doğruya topluma aıt olacak Belkı bu proje et- rafında bız toplum olarak kendımızı aklıyabılınz Bu- gune kadar bu toplumda bu adımlann atılmamış olması kabahattır Eksıklıktır Bu projeyle sanatçı kendısıne sa- hıp çıktıgı ıçın aklanabılır Sermaye yatınm yapmadığı, sıyasetçıler sanatçıyı hep ce- zalandırdıklan ıçın attıkları adımnedenıyleonurlubırge- rekçeyle kendılerını aklaya- bılırler Bızım toplum olarak kendımızı sanata karşı akla- yabıleceğımız bır projeye dönuşebıhr bu ALINTILAR TAHSİN \1JCEL Özgürlük İmgesi Flaubert'ın Bouvard ıle Pecuchet'sınde Chavıg- nolles bucağının tecımen beledıye başkanı Foureau, demır bıleklı yonetıcı ozlemı çeker hep kendısı ıçın de bucağını demır bılekle yonetmesını sağlayacak yetkı- ler ıster Boyle bır adamın ozgurluklerden hoşlanma- masından daha doğal bır şey olamaz O da hoşlan- maz, sozunu bıle duymak ıstemez "Namuslu adamın ozgurluğe gereksınımı yoktur'" d lye kesıp atar Namus nedır onun ıçın'' Ozgurluğe hangı değerler adına kar- şı çıkar^ Sıkışınca 1848 devrımınden yanaymış gıbı gorunmekten çekınmedığıne gore, demır bıleğın kay- nağından çok, sertlığı çeker onu, omeğın, yerını ala- cak yonetımın daha sert olması koşuluyla, krallık yo- netımının yıkılması pek de canını sıkmaz Tek ısteğı be- ledıyesını yonetıp tecımını gelıştırdığı duzenın surme- sıdır ayaklanmadan korkar, ışçılerın palazlanmasın- dan, kıracıların azıtmasından korkar Kısacası Foure- au namus kavramını hıçbır aşkın değere baglamaz Namuslu adam ıçın gereklı olmadığını soyledığı oz- gurlukten ne anladığına geiınce, Flaubert bunu yalnız- ca sezdırmekle yetınır şu ya da bu bıçımde "namus- lu adam"ın rahatını kaçırabıfecek şu ya da bu bıçım- de "namuslu adam "ın ıçıne kuşku duşurebılecek her şey Ozlemınıduyduğubıryetkı bucağının yollannı sa- kıncalı "yolculara yasaklama hakkı" bır olçude goste- nr bunu yer değıştıren (dolayısıyla bellı bır devınımı, dolayısıyla bellı bır ozgurluğu kesınleyen) herkes onun ıçın gucul bır namus duşmanıdır Bıraz duşunulecek olursa, değer yargısı bır yana, Foureau'nun kafasındakı ozgurluk ımgesı ozanların- kıyle bırleşır ıster "Maestra et Errabunda' nın ozanı- nabakın, ıster "DenızMeltemı"nın, ıster "Sarhoş Ge- m/"nın ozanına, hepsının de ozlemı gok, denız, yuk- seklık, engınlıktır, engınlıkler ıçınde açılabıldığınce açıK mak, yanı Chavıgnolles beledıye başkanmın yasakla- maya can attığı edımdır XIX yuzyıl yazınınm "ozan duşmanı kenter" ızleğının kaynagı da ozan ıle kente- nn bu karşıt tutumlarında aranabılır Ama ozanın ken- terı ya da Foureau'nun deyımıyle namuslu adam"\ rahatsız eden yanı yalnızca bucaklarımızın yollarında dolaşması ya da engınlerde devınme ozlemınden soz etmesı değıldır Evınden çıkmadığı zaman da benzer bır suç ışler duşler ve/ya da duşunur Boylece, ken- dılığınden, şımdrnın, burası'nın ve ben ın sınırlannı aşarak araya başka yerler'ı, başka zamanlar ı başka benler'ı sokar, onların varlığını kesınler Bızım ıçın du- şunce ozgurluğunun başlangıcıdır bu edım bucağını başkasına kapatmak ısteyen Foureau ıçınse buyuk suç Gerek Stendal, gerek Flaubert romanlarrnda arada bır romanı "tehlıkelı" bulan kışı ve kurumlar çıkarır karşımıza Romanın tehlıkesıyse tıpkı şıınnkı gıbı (ama t XIX yuzyılda daha ağır bastığını unutmayalım) bızı başka yerlere başka zamanlara başka "ben lere, do- layısıyla başka değertere, başka duşuncelere ve baş- ka duyarlıklara yoneltme tehlıkesı değıl de ne olabı- lır^ Ne olursa olsun tutum yalnızca ktmı XIX yuzyıl Fransız kenterlenne ozgu değıldır Demokrat Partı donemınde, ozanın' Enklergene çı- çek açacak'" demesı rahatsız ederdı Pek oyle duş- lem ve duşunce ıçermemesıne karşın, Sıgnd Und- set'ın o yıllarda dılımıze çevırdığım Yarına Donuş'u de kısa bırbolum suresınce bır başka yerden, Rusya'dan soz ettığı ıçın bıraz can sıkmıştı Once yazann tahta- kurularıyla ılk kez Rusya'da karşılaştığını anlatan tum- ceyı atmadım dıye solcu arkadaşlar kızmışlardı Son- ra Yaşar Nabı Bey, "Keşke o sayfaları çıkarsaymışız, başımız ağrıyabılır" dıyerek kafamı karıştırmıştı "ıster ov, ıster yer, aynı şey adamlar hıçbır bıçımde bu ul- keden soz edılmesını ıstemıyorlar" dıye açıklıyordu Oyleydı herhalde başka yer, başka zaman başka ın- san onlan da rahatsız edıyordu Ya bu donemın 'öe- şuş çehrelı" buyuklerının kuçuk Amenka duşlen'? Çe- lışkılı gıbı gorunecek ya bu da aynı şeydı gerçekte bır başka yer ve başka ınsan duşu değıl, "tek' yer ve tek boyutluınsan"duşuydu BugununCharles Darvvin'ı yasaklayıp Mılton Friedman'ı baştacı eden kuresel- leşmecılıgt gıbı Bouvard ıle Pecuchet, "namuslu adam "ın bu duşu ulusal boyutta nasıl gerçekleştırdığını de çok guzel gostenr Chavıgnolles papazı, oğretmen Petıt ye kızgındır, evıne gelır, derslerınde kutsal tanhı "boşladığı" ıçın azarlar, ayınlere gelmemesını başına kakar Bır oğret- menın bu nedenle ışınden atılmayacağı soylenınce de "Yerını değıştırebılırier" dıye kesıp atar Petıt, ba- şı goğsunun ustunde, kendısını bekleyenı gorur "Son kuruşlannı dayola harcamış olarak Fransa'nm obur ucuna varacak, orada da, değışık adlar altında, aynı papazı, aynı eğıtım mudurunu, aynı valıyı bulacaktı, bakanına varıncaya dek, ağırzıncırının halkalan gıbıy- dı hepsı de 1 " Foureau'lar ve rahıp Jeufroy'lar, duze- nın temel taşlan Petıt'lerı duşunenlen ve duşleyen- len, boğar da boğar Onların egemenlığı surdukten sonra, "yonetım bıçımının fazla onemı yo/c"tur Kısa- cası Kazan'ın Rıhtımlar Ustunde'sını eleştırırken Ro- land Barthes'ın soyledığı gıbı geçer her şey "Işçıler çalışır, patronlar kollannı kavuşturur, papazlarda hem onlan, hem bunları doğru ışlevlennde kutsarlar' Ama, ne yaparlarsa yapsınlar, ozanı ortadan kaldı- ramazlar hıçbırzaman Flaubert'ın ıkı kafadan da, tum bonluklerıne karşın, ozanın yenılmezlığıne tanıklık eder • Bu yazı Alıntılar'ın ıkı yıllık toplamını kıtaplaştırmak uzere gozden geçınrken çıktı karşıma Hem otekıler- le aynı turdendı, hem de, rastlantı bu ya toplamı yuz dorde tamamlıyordu. Ama şu çok gurultuler koparan Duşunce Ozgurluğu ve Turkrye adlı ortak yapıtta yer aldığı ıçın Cumhunyet'te çıkmamıştı Yaklaşık bır bu- çuk yıllık bır gecıkmeyle onu da otekılere katarak hem krtabı, hem de ıkı yıllık çabayı ozanın ve ozgurluk tut- kusunun yenılmezlığıne ılışkın bıryazıyla noktalamak ıstedım BUGUN ENKA \AKFI etkınlıklen kapsamında saat 21 15 te 'Desperado' adlı fılm yeralıvor RLMELİHİSARI konserlerı kapsamında bu akşam saat 21 00 de Muazzez Erso\ konserı yer alıyor SAHAFCAFE etkınlıklen kapsamında'saat 19 00 da 'Öykü veRomanİşliğf'başlıklı sovlesi yeralıvor AKSANATetkınlıklen kapsamında saat 12 10 ve \Q OOda Vhaldi'nm 'DörtMevsim" konserı laser disc ten ızlenebılır Aziz Nesin Gülmece Ödülü sahiplepî açıklandı Kültür Ser>isi - tnkılap Kıtabevı tarafından duzenlenen 'Gulmece Oykusu Odüllen'nın -»ahıplen açıklandı Seçıcı kurulu tank Dursun K Konur Ertop Fendun Andaç ve Alı Nesınden oluşan vansjna 'tanınmış ve tanınmamış' olmak uzere ıkı dalda vapıldı Tanınmış vazarlar kategonsinde katılan 10 vapıt arasinda CenapGuvenın Bır Mahkeme Oykusu tanınmamıij vazarlar kategonsinde ıse katılan 44 yapıt arjsında Atav Sozer'ın 'Gullabıcı' adlı dosvalan odule değer bulundu Odul kazananlarla bırlıkte tanınmış vazarların 10 dosyasından en ıvı ovkuler bırantoloıı olarak ya\ımlanacak Odul tutarı 50 mılyona çıkanlan \z<7 Nesın Gulmece O) kusu Odulu'nde kazananlara odullerı kasım avında gerçekle^tırılecek olan TL\ \P Kıtap Fuan nda verılecek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle