Katalog

16TEMMU21996SAÜ CUMHURİYET SAYFA 13 HAYVANLAR ISMAIL GÎLGEÇ Deniz SOM bıtgıtet:hHp://www.pfaBet.com.<r/Xn Elettronikposla:Deniz.Som9ploMt.com.tr Tek0.212.5120505Faks:0.212.5124497 Dağdakiler: Işin sonu nereye varacak? F ransa Basın Ajansı'nın Türki- ye'deki muhabirı Kadri Gür- sel, geçen yıl Çelik Hare- kÖAtı'nı izlemek üzere Kuzey Irak'a geçmiş, dönüşünde Reuters'in fotomuhabiri Fatih Sanbaş'la birlikte PKK'liler tarafından kaçırılmıştı... Nusaybin yakınlarında yol kesen PKK'liler. 31 Mart 1995 akşamt Kadri ve Fatih'i alıp götürmüşler; 26 gün dağ- larda rehın tutmuşlardı... Kadri, yaşadıkları "macera"yı "Dağ- dakiler" kitabında anlatıyor... Ama da- ha Kuzey Irak'a giderken kendi içinde bır çelişkı yaşıyor: "Türk makamları yabancı basına gü- venmiyorlardı, PKK'liler ıse Türk bası- nına... Ben ise netam olarak birine, ne de ötekine aittım... Bu gerçek bir kim- lik sorunuydu... Ve bu kimlik sorunuy- la bu kadarçarpıcı biçimde ilk defa Ku- zey Irak'ta yüzyüze gelmıştım. Yaban- cı basın mensubu oluşum güvensizlik yaratırsa bunu Türklüğümle aşıyor- dum, tersi durumda da malum işte... Kimdim ben allahaşkına? Kendimı böyle acayıp hissetmemiştım." Başlangıçta Habur'dan geçiş izni ve- rilmediğinde seviniyor; fakat "maale- sef" izin çıkıyor... Türkiye'ye döndü- ğünde de, Kuzey Irak izlenımlenni yaz- maya fırsatı olmadan kendini dağlarda buluyor; "On iki yıldıronlan sadece ıki durum- da görmüştük; televizyon ekranlarında sıralanmış cesetler ve konuşan itirafçı- lar olarak... Bu ınsanlar şimdi dağdaki gündelık halleriyle karşımızda duruyor- lardı. Bir bakıma en mahrem halleriy- le." Kadri, dağda zoru başarıyor; hiç de alışık olmadığı bir ortamda 26 gün ya- şıyor... Kurtulduktan sonra bir zoru da- ha başarıyor; Dağdakiler kitabında ıSESSÎZ SEDASIZ NURİKURTCEBE MAAL£SEF ÇOkL AZAO/K. MA HE/2 )kî ÜASTADA AJZ DAMA/2./NA J2AGTLAYAM4P/K /.. 5=3*-.. yansızlığını koruyor: "Dağdakiler üzerinde çalışırken amacım metni hemen hersiyasi görüş- ten, toplumun hemen her kesiminden okur için hazmedılebilir kılmaktı. Bu ne- denle nesnellikten uzaklaşmamaya gayret ettim. Istanbul'a döndüğümde, artık onla- rı yakından tanıyan biri olduğum dü- şüncesiyle santrım, bana bır de şu so~ ru çok soruldu: 'Bu işin sonu nereye varacak?' Bu kitap bu soruya cevap verme, nokta koyma iddiasındadeğil. Dağda- kiler, sorunun cevabı üzerine kafa yo- ranlara düşünce gıdası sağlayabilmiş- se, amacına ulaşmış sayılır." Dağdakiler, akıcı veduru birdilleya- zılmış... Sorunun cevabı üzerine kafa yoran- ların da rahatlıkla anlayabileceği bir dıl- le! Burhan Özfatura üyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura izmir'deki belediye otobüslerinde, 65 yaşın üstündekilerin emekli kartlannı iptal etti; öğretmenlerin indirim oranını da azalttı. Emekli öğretmenler, öğretmenler tepkilerini dile getirmek isteyince de, "Onlar, parayı koyacak yer bulamıyor" gibilerinden alay dolu laf etti. Bir öğretmen, eski günleri anımsattı: "Takunyalı başkan, öğretmenlerle alay edeceğine onlara şükretmeli... Oğlu Fatih, Anadolu Lisesi'nde kopya çekerken yakalandığında, olay kamuoyuna yansıyacak diye nasıl da telaşlanmıştı. Öğretmen ise konuyu nasihat ederek kapatmış, çocuğa yaptığı şeyin ahlaksızlık olduğunu anlatmıştı. imdi bir de babasının yaptığına bakın..." Mert Ali Başanr'dan SÖZDEYİŞLER Masanın başında olmak ıçın masa başında oturmak yetmez. Dün Süleyman Demirel'e haksızlık yapılmıştı, bugün... D oç.Dr. Halime Küçükyılmazı tanıyorsunuz... Kesınleşmiş mahkeme karanna karşın, An- kara Üniversitesı'ne dönemi- yor... Çünkü üniversite yönetımi "öyle" istiyor! Ankara Üniversitesi Rektörti Prof.Dr. Günal Akbay ve Tıp Fakültesı Dekanı Prof.Dr. Semih Baskan a karşı açtığı 250'şer milyon liralık manevi tazminat davalarını da kazanmıştı Doc.Dr. Kü- çükyılmaz... Küçükyılmaz, yargı kararının uygula- nıp ünıversiteye dönmekten de vaz- geçmış değil. Ama nasıl. orası belli de- ğil! Doç.Dr. Halime Küçükyılmaz, daha önce ıki kez konuyu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e yansıtmış: şim- Bu ülkede hem satılan mal gen alınmaz. hem de satılan mıllet\ekıh ülke aen eıtse de buna alınmaz! dilerde üçüncü mektubu Çankaya'da: "Sayın Cumhurbaşktanım, Yasaklı olduğunuz devrede, 'top- lumda bir kişiye yapılmış haksızlık tüm topluma yapılmış demektir' sözünü ilk kez sızden duymuştum. Size yapılan haksızlığın kaldırılması için oy kullan- dım. Haksızlık bugün bana yapılmak- tadır. Size 25 Ekim 1995 ve 12 Şubat 1996'da ikı mektup yazarak türki- ye'nın en eski ve en köklü üniversite- sinin temsılcisı olan rektörün yargı ka- rarını hiçe saydığını bildirerek, mahke- me kararının ortada kalmaması ve ka- mu vicdanında hukuka saygının zede- lenmemesını ıstedim. Ekte gönderdiğım Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararında, 'Ke- sinleşen ıdare mahkemesi kararını uy- gulamayan davalılar Günal Akbay ve Semih Baskan. yasal dayanağı olma- yan tutanaklar düzenleyerek açıkça anayasaya aykırı davranışta bulun- muşlardır. idarenin, kesinleşmış mah- keme kararını tartışması, ona karşı ya- sal olmayan gerekçeler ileri sürerek ka- ran yerine getirmeme gibi bir hakkı yoktur. Bu biçimdeki davranış yargı ka- rarını tanımama anlamına gelen keyfi ve kasti bir davranış niteliğini gösterir' denilmektedir. Haksızlık bugün sadece bana yapıl- mamaktadtr. Haksızlık, mahkeme ka- ranna karşı yapılmaktadır; haksızlık, kararı veren mahkeme heyetine karşı yapılmaktadır; haksızlık, hnukuka kar- şı yapılmaktadır; haksızlık, hukuk dev- letine karşı yapılmaktadır. Haksızlığı yapan da, çağdaş Türkiye'nin hukuk- sai temejini oluşturmak üzere kurulan Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni temsil eden rektördür. Sayın Cumhurbaşkanım, Adalet bir gün herkese gerekebilir. Dün size gerekliydi. Bugün benim için gerekli. Yann Rektör Günal Akbay ve Dekan Semih Baskan için gerekmeye- ceğini hiç kimse söyleyemez. Yargı karannın kesinleştiği tam bir yıl olmasına rağmen karar hâlâ uygulan- mamıştır. Yargı kararının icaplarının ye- rine getirilmesi için gereğinin yapılma- sını saygılanmla arz ederım." Bektaşi, hoca efendiyi dinlerken gözyaşlarını tutamadı! smanlı'dan kalma eski bırfık- rayı; Bektaşi fıkrasını dönemin deyımlerıne de sadık kalarak. yazar ve eski öğretım üyele- rinden Prof.Dr. Çetin Yetkin anlattı; Cumalardan bir gün Bektaşi camiye vaaz dinlemeye gitmiş. Kürsüdekı hoca efendi, ki halk ara- sında alim diye tanınırmış, Bektaşi'yi :emaat arasında görünce. 'Bu da ar- :ık dine, ımana geliyor' düşüncesiyle ve Dnu daha da etkilemek amacıyla daha bır coşkulu konuşmaya başlamış. Ama bir de ne görsün? Bektaşi'nin göz pınarlan dolu dolu, neredeyse ağlayacak. Hoca efendi daha da coşmuş, daha oir bilgılı bilgili sözler etmeye koyul- muş. Bunun üzerine de Bektaşi artık göz- yaşlarını tutamamış. Hoca efendi daha da etkili sözler edince de Bektaşi başlamış hüngür hüngür ağlamaya. Vaaz bitınce, hoca efendi Bektaşi'nin yanına gelmış ve Anladım, sen de ar- tık bizdensin, ama niye böyle hüngür hüngür ağlarsın, onu anlayamadım' demiş. Bektaşi de nedeninı anlatmış: - Ben küçücük bır çocuk idim. Ba- bam benı sıbyan mektebine götürüp hoca efendıye teslım etti. Babam gider gıtmez de hoca efen- di bana 'Çıkar pantolonunu' dedi. Ben 'Aman hocam, ne yapıyorsun' deyınce de dedi ki; 'Sana hiç söyleme- dıler mi? Sıbyanda benden ıcazet alır- sın. Sonra iptida-i harıcte ve iptıda-ı harekette ve hareket-i dahilde orada- kı hoca efendiler sırasıyla aynı şeyı ya- parlar ve onladan da öylece icazet alır- sın. Sonra da dahilde, sahn-ısemanda ve sonunda da Süleymaniye'de icaze- tin bu yoldan gerçekleşir' Ben de ho- ca efendinin nıyetinı ve gelecekte ba- şıma gelecekleri böylece anlar anla- maz oradan kaçtım. Bektaşi bu açıklamayı yaptıktan sonra da demiş ki: - İşte hoca efendi, senin ilm-ü irfanı- nı görünce başından geçenleri düşün- düm de onun için böyle ağlarım." BAŞBAKANLIK GUMRUK IUL ŞTEŞARLIGl HALKALI GİRİŞ GÜMRÜK M C D Ü R L Ü Ğ C Abdı Ipekçı Cad. No: 28 3 Teş\ıkıye istanbul adresınde mu- ıim Viood Mobılye Dekerasyon ınşaat San. Tıc. AŞ fırması adı- ia Gümrük Gırış beyannamelerınden doğan \e karşılannda mık- arları göstenlen kamu alacaklarının tashılı ıçın çıkartılan teblı- ;atlar fırmasının adreste bulunamanıası »ebebıyle lade edılmış- T. 7201 sayılı teblıgat kanununun 28 \e 31. maddelerı gereğın- ,e teblıgat verıne kaim olmak üzere ılanen teblığıne karar venl- •nıştır. Yukanda behrtılen nedenler ileanılan adreste faalıyet gös- •eren şırketın belirtilen borcunun 15 gün ıçınde Gümrüğümüz >aymanlığı'na ödenmesı. aksı halde 6183 savılı A.A.T.L.H. ka- lununun 55-60 \e 114. maddelerı gereğınce ışlem yapılacağının ••ılınmesı ılanen teblığ olunur. Dosya No. Be>anname no tarıhı:Amme alacağı mıktarı: 403Ö r8102077 10.I1.1993124.437.0O0.-TL (Gelıreksığı» Basın 96952 BAŞBAKANLIK GÜMRÜK MUŞTEŞARLIGI HALKALI GİRİŞ GÜMRÜK MÜDÜRLÜĞÜ Abdı Ipekçı Cad. No: 28 3 Teşvıkıye İstanbul adre>ınde mu- kım Mood Mobilye Dekorasyon Inşaat San. Tıc. AŞ fırması adı- na Gümrük Gırış beyannamelerinden doğan \e karşılannda mık- tarları göstenlen kamu alaeaklarımn tashılı ıçın çıkartılan teblı- gatlar fırmasının adreste bulunamaması sebebıy le lade edılmış- tır. 7201 savılı teblıgat kanununun 28 ve 31. maddelerı gereğın- ce teblıgat verıne kaim olmak üzere ılanen teblığine karar verıl- mıştır. Yukarıda belirtilen nedenler ıleanılan adreste faalıvet gös- teren şırketın belirtilen borcunun 15 gün ıçınde Gümrüğümüz Savmanlığf na ödenmesı. aksı halde 6183 savılı A.A.T.L.H. ka- nununun 55-60 ve 114. maddelerı gereğınce ışlem yapılacağının bılınmesı ılanen teblığ olunur. Dosva No: Bevanname no tarıhı:Amme alacaâı mıktarı: • 4037 178102075.10.11 199349 951.000- TL~ (GehreksiSı) Basın: 96954 H4RBÎ SEMİH POROY GADDAR DAVUT SIRİKIRTCEBE BU Bl AVUÇ TOPRAKTA İSE BASUVAA AVA^slSı^«2 DE oPUN BAKIIAA/ 00 BULUT BEBEK MRAYÇIFTÇI ANPAN ITfBAREN B I L E HAVIRL1 Pt-SUN/ AAESLE&I'NIİZ Kİ3LELIK BASKA 1$ VOK ZATEN CÖUMPE BİR AVUC TOPRAK SÜNDEUK ALACAK MEREVE aDiyo NE l'Şt.. S1NIZ.. EUNlZE AVOANET PİVE...HAVDI ĞlCtVORUZ ARTIk C 6ı SüRÜ MIRMIRLAR I'ĞVRDURAK TARİHTE BUGÜN \n MTAZ ARIK.A\ 16 Temmuz HICRET.. 622'DS BUGÖN, H42BETİMUHAMMED, ME- PİNE KEHTİNE HİCRErÇGÖÇ) ETTİ. ÎSLAMİyETI KABUL ETTlHMEIC İÇİN SUTUN 6ÜCUYLE ÇAUÇAN HAZeer/ MUHAMMEO, MEKKE'O&Cİ AUMEyf K4BrCSSlNİN SÜREK U ENGELLEMEL£ftlYLE KARŞILAŞtyoePU.. ' , SONUNOA ONU OLOURMEYt VE£A4i$L£epJ- SUA/Ü ÖĞGEAJISN HAZ- RBTİ MUHAMMEP, MEKKE'YI GlZLlCB 7E/S- K£DİP, S£VX PA&NPAKİ glfi MAĞARAPA ÜÇ SÜN SAKLAUPI. DAHA SONRA, A2AT- Ll KÖl£S/], KAY/NPEDEiZ/ EgcJ getu£ H gİR ZEHBEeiE YOLA Ç/&eAK, POSTÇA MRŞIIANACA6I MEDİNE KENTİNE ULA.fr/..: • FATİH 3. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1995 1 122 Da\acı Nudıve Tanju tarafından açılan 1973 İstanbul S. Aslıve Hukuk Hâkımliği'nın 11.7.1973 tanh ve 1973551-615 savılı kararı ile verası tespıt edılen Eİhaç Salıh'ın kızı Hatıce'nın veraset ılamının ıptalı ıle yenıden veraset ılamı verilmesi istenmış olup vapılan açık vargılama sonunda karar verılmip olup. Htiküm: I- Da\anın kabulü ıle istanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 11.7.1973 tanh, 1973 551-615 ;>ayılı veraset ılamının ıpta- lıne 2- Mıras bırakan Eİhaç Salıh kızı Hatıce'nın mırası arazıde \e mülkte 576 pay sayılarak. (270). pavın26.Kev 1339- IS.C.ev 1342 d.lu Fatma NudıveTanju">a. (135) payın 1931 d.lu Emıne Avsel Öztürk'e. (135) pavın 1939 d.kı Nursel Yalım'a. (18) pavın 1934 d.lu N'evram Özelal'a. (6) pavın 1939 d.lu Fusun Tanca'ya, (6) payın 1936 d.lu Fatma Gülen Özpu- lat'a. (6) pavın 1947d.lu Ayşeeül Demıreanlı'va aıdıvetine. verasetın bu şekılde geçerlı olmasına. 3- 248.300 lıra harçtan. peşın alınan 125.000 lıranın mahsubu ile bakıve 123.300 iıra harcın davacıdan alınmasına. 4- Davacı tarafından yapılan 5.036.000 lıra vargılama gıdennin davalılardan alınarak davacıya venlmesıne daır temyız yolu açık ola- rak davacının viizüne karşı davalıların vokluğunda açıkça okunupanlatıldığına daır Eİhaç Salıh kızı olan \e 1304 vıhndaölen. ancak mı- rasçılan tespıt edıleme\en Fatma'nın mırasçılarına ılanen tebliğ olunur. 9."? 1996 Basıır 9""95() İSTANBUL 1. SULH H İ K L Î K HAKEVU.IGI'NDEN Savı 1QQ6 95 Müm. Tavını Da\acılar Zulal Sışman. Bılal Şışman \s,. vekılı \\ Ömer Luttl Çelık nrafindan da\alı >'asar Şışman alevhıne açılan mümessıl tavını davasında 'enlen ara kararı gereğınce; 28 3.1995 tarıhinde vefat eden Fatma Şışman'ın nıraiçılarından olduğu \eraset belgesınden anlaşılmakla Yd^ar Şı:»ınan'ın sJresı bılınmedığınden \ e ılanen dunışma gunünün (eblığıne karar \ erıldığm- <en. duruşmanın 25 9 |9% gunu saal Î0 3O'da vapılacağı adresı bılın- ne 1 enın adına teblığ verıne kaim olmak üzere karar verıldı. flan olunur 8.7 1996 Basın 97460 ZEYTtNBURNU SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN HÜKÜM ÖZETİ Esas No 1996 70 va.si Karar No. 1996 67 va.sı Hâkım: Kemal Güzel 20998 Kâtıp: Zarıf Nalbantoğlu Mahkenıemıze aıt 9 7.1996 tanhlı 1996 70 \j»ı esas 1996 67 vası karar savılı ılanıla Hasan Albavrak \esa_vet altınaalınarak kendısıne Rafet Alba>rak vası tavın edılmış- tir. 9.7.1996 Basın: 98064 ILANDIR Esas No: [975 I Karar No: 1994 186 Davacı Bakı Turan tarafından davalılar Muhıttın Balat. llhan Balat ve Selahattin Balat alev- hıne mahkememıze açılan tespıte ıtıraz ve tescıl davasının vapılan açık vargılaması sonunda: Davaeı tarafından davalılar aleyhıne açılan davanın reddıne. dava konusu VIuş ılı Malazgırt ıl- çesı Kılıççı köyü Keban me\kıındekı a) 60.000 m2 yüzölçümlü tarla vasfında 6 parsel sayılı ta^ınmazın davalı Muhıttın Balat adına. b) 60.000 m2 yüzölçümlü tarla vasfında 7 parsel savı- lı taşınmazın davaiı Burhan Balat adına. c) 57.700 m2 yüzölçümlü tarla vasfındakı 5 parsel sa- vılı ta>ınmazın davaiı Selahattin Balat adına. tapuya kayıt ve tescılıne daır verilen 7.6.1994 ta- nhlı karar davacı Bakı Turan tarafından 27.9.1994 tanhlı dılekçe ıle temyız edılmiş olup. da- vaiı llhan Balat tüm aramalara rağmen adreM tespıt edılmedığınden karar ve temyız dılekçesı teblığ edılemedığınden. ılanen teblığıne ılan tarıhınden 15 gün sonra teblıgatm yapılması sa- vılmasina ılaneıftebhö olunur. 29 5 1996 " Basın: 96689 SARTVTR SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 996 347 Mahkememızın 2.7.1996 tanh 996 347 esas 996 526 karar sayılı ılamı ıle Aydın. Nazıllı. Güzelköy köyü 03601 cılt. 32 sayfa. 22 ha- nede nüfusa kayıtlı Hıdayet ıle Emıne'den 1337'de doğma Zclıha Baykala. aynı yerde nüfusa kayıt- lı kızı Emıne Emel Baykal \ası ta- yın edılmiştır. Ilan olunur. Basin• 9"8S7