Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmrivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmcni: Orhan Erinç #
Genei Yayın Koordmatorü: Hikmet
Çetinkaya # Yazıişlerı Müdiirleri:
fbrahim Yıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu)
# Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara
# Görsel Yönetmen: Fikret Eser
Dı^ Habcrk'r: Şinasi Danışoğlu 9 İstihbarat:
Cengiz Vıldırım #Ekonomı: Şülenl Kı/anlık
• K.ültür: Handan Senköken • Spor:
Abdülkadir Yücelman w Makaleler: Sanıi
Karaören 0 Düzelime Abdullah Yazıcı
• Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlıı • Bik'i-Bclgc:
Edibe Buğra • Yurt Haherleri: Mehniet Faraç
Ya\ınKurulu- İlhanSelçuk(Ba^kan).
Orhan Erinç. Okta> kurtböke.
Hikjııet Çetinka\ a. Şükran Soner,
Ergun BalCL Dinç Tayanç. İbrahim
Vıldı/. Orhan Burvalı. Mustafa
Balbav. Hakan Kara.
Ankara Temsiicısi: .Mustafa Balbav 0 Haber Müdürü: Doğan
Akın Alaıürk Buh an No: 125. Rat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel:
4195020 (7 hat). Faks: 4195027 0 İzmır Temsilcısi:
Serdar Kızık, H. Zıya Bl\. 1352 S. 2 3 Tel: 4411220.
Faks: 4419117 0 Adana Temsilcisi: Çetin V iğenoğlu,
inönü Cd. 119 S. No: 1 K.at: 1. Tel: 3522550. Faks. 3:02570
Müessese Müdürü: Erol Erkut 0
K.oordınatör: Ahmet Korulsan 0
Muhasebe: Bülent Yener 0 İdare:
Hüseyin Gürer 0 tşlenne: Öndcr
Çelik 0 Bılgı-tslem: Nail İnal 0
BıigısayarSistem: Mürüvef Çiler
MEDYA C: 0 Yönetim Kuru!
Ba^kanı - Genei Mııdür Gülbi
Erduran 0 Kıx>rdınatör Reh
Işıtman 0 Genel Müdür Yardımcıs
Mine Akdağ Tel 514 07 53
51 = 95 80-513 8460-61. Faks: 51
t.-nJ Cün Haber Aiarcsı. Basm ve Yawnc
i , ı i i u .-4."34 Ut PK C46 Ulanbul Tel lû 2l2l51205 U5 dûhatı Faks: ıO :12i 51 j I0TEMMUZ1996 Imsak: 3.38 Guneş: 5.34 Oğle: 13.17 İkindi: 17.14 Akşam: 20.45 Yatsı: 22.32
Erkin Koray
Bodrum'a
yerleşti
• Haber Merkezi -Türk
RDck'ının "baba"sı Erkin
Koray Bodrum'da
"Esterabim" adını verdiği
bır bar açtı. Koray'ı bannın
a<ıfjşmda. Pepsi Non Srop
Müzik Festıvali için
Bodrum'da bulunan
Moğollar ile Bulutsuzluk
Özlenu gruplarının
elemanları yalnız
bırakmadılar. Koray.
Bodruın Kalesi'ne bakan
bannın açıhşında. dostlarına
kü;ük bır konser de verdi.
TGC'den
Erbakan'a tepki
• İstanbul Haber Servisi-
Türkiye Gazeteciler
Cemiyetleri Başkanlar
Konseyi. Başbakan
Necmettin Erbakan'ın
basına karşı getirileceğinden
söz ertiği sınırlayıcı
önlemler ve yasaklan.
demokratik rejim açısından
endis.eyle karşıladıŞını
belırttı. Geçen ay
oluşturulan konsey. yeni
hükümetin güvenoyu
almasının ardından. 43
cemıyet başkanı veya
temsilcısi tarafından
imzalanan onak bir yazılı
açıklama yaptı.
'Alternatif şûra'
davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Milli Eğitim
Bakanlığı'nca düzenlenen
"Eğitim Şûrasf'na alternatif
olarak düzeniedikleri şûrada
alınan kararlan bakanlığa
iletmek üzere toplandıkları
sırada dövülerek gözalnna
alınan 57 öğrendnin
yargılanmasına başlandı.
Ankara 10. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde görülen
davanın diinkü
duruşmasmda kimlik
tespitınin ardından sorguları
yapılan öğrenciler. bakanlık
önündeki basm açıklamasını
izlemek üzere olay yerine
gittıklerini. ancak polisin
hiçbır uyarı yapmaksızın
saldırarak kendilerini
gözaltına aldığını
kaydettıler.
THY'ye ödül
• İstanbul Haber Senisi -
Türk Havayolları (THV).
dünyanın en uzun menzilli
uçağı olan A34Ü tipini
"dünyada en iyi kullanan
havayolu şirketi" olduğu
için Airbus S'rketi
tarafından Başarı Ödülü ile
ödüllendirildi. Holiday Inn
Oteli'nde düzenlenen
törende konuşan THY Genel
Müdürü Atilla Çelebi.
kuruluşun halen ellerinde 4
adet A340 tipi uçak
olduğunu. beşıncisinin de
önümüzdeki yıl filoya
katılacağını anlattı.
Aktuna'nın yeşil
kart girişimi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Sağlık Bakanı
Yıldınm Aktuna. haksız
yeşil kartalan kişilerin
saptaııması için valiliklere
genelge gönderdiğini
açıkladı. Sağlık Bakanı
Aktuna. dün yeni başlatılan
ve başlatılacak projelerle
ilgili basına bilgi venrken
hastane ücretlerini
ödeyememeleri nedeniyle
nüfus eüzdanlannı hastaneye
bırakanlara da yeşii kart
sağlanması için valiliklerden
hasta kimliklerinin
bakanlığa bildirilmesini
istediğinı söyledi.
Biyoloji olimpiyatı
• AS'KARA (Cumhuriyet
Bürosu)-tstanbul Özel Fatih
Erkek Feıı Lisesi öğrencisi
Mehniet Emin Y'ılmaz.
Ukrayna'da düzenlenen 7.
Uluslararası Biyoloji
Olimpiyatlarf nda 399 tam
puan üzerinden 397 puan ile
"birinciler birincisi" olarak
dünya rekoru kırdı. Dünya
rekortmeni Yılmaz ve
ekibiyle Norveç'te
düzenlenen Fizik
Olimpiyatı'nda dereceye
giren öğrenciler.
TÜBİTAK'ta düzenlenen
toplantıda basına tanıtıldı.
TL'BİTAK Başkanı Tosun
Terzioğlu, gençlerle gurur
duvduklarını belirtti.
FAO raporuna göre, eko-sistem kirlenmeyi kaldıramıyor, dip kesimlerdeki çölleşme giderek artıyor
Karadeniz karanhğa gömiUüyorAHMET ŞEFİK
TRABZON - Bırleşmiş Milletler
(BM) bünyesindeki Gıda ve Tarını
Orgütü (FAO) tarafından Karade-
niz'e yönelik olarak hazırlanan ra-
porda. kirlenmenin giderek arttığı.
Karadeniz eko-sisteminin kirlenme-
yi kaldıracak durumda olmadığı \e
dip kesimindeki çölleşmenin giderek
genişlediği beürtildi.
30 yıl öncesine kadar balığın bol
ve çeşitli olduğu vurgulanan rapor-
da Karadeniz'de en çok a\ lanan 23
türden bugün ancak hamsi. çaça.
mezgit. istavrit. tirsi. gümüş ve ka-
yabalıgının avlanabildiöi kaydedil-
di.
L'zmanlar. uluslararası toplulu-
gun desteği ve Karadeniz iHkeJerjnin
ortak çabaları ile Karadeniz'in kur-~
tanlabileceği ve besin kaynakları-
nın bollaşabileceğini sa\undular.
FAO uzmanlarından L. D. Mee ta-
rafından hazırlanan rapor. Karade-
niz'in içinde bulunduğu yok olma
sürecinigözlerönüneseriyor. 30 yıl
öncesine kadar Karadeniz'in çeşit-
lilik ve verimlilik bakımmdan dün-
yanın en zengin denizlerinden biri ol-
duğu \urgulanan raporda. kısa süre-
de Karadeniz'de "tam bir kıyametin
yaşandığı* beiirtildi.
Raporda camgöz. vatoz. mersin
balıgı. zargana, has kefal. altınbaş
kefal. lüfer. barbunya. palamut. ba-
• Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü.
Karadeniz"deki kirlenmenin ölümcül boyiitlara ulaştığına
dikkat çekerek, bölge ülkelerinin zaman geçirmeden
önlem almasını istedi. 30 yıl öncesine kadar dünyanın en
zengin balık rezervierine sahip olan Karadeniz'de bugün
yalnızca hamsi, çaça. mezgit, tirsi. istavrit, gümüş ve
kayabalığı avlanabiliyor.
zı kayabaliğı ve istavrit rürleri. kal-
kan. derepisisi ve dil balığının artık
eskisi kadar bulunmadığı. hatta bun-
lann bir kısmının eko-sistemden ta-
mamen çıkmış olduğu ifade edildi.
Geçmişte Karadeniz'de bol mik-
tarda bulunan yunusların özellikle
So\yet balıkçıları tarafından büyük
bir katliama uûratıldığı bildirilen ra-
porda.özellikle kirlenme dolayısıy-
ha-Aarnus sayısının fazla artmadığı.
tiim yunüs~baİ!ğı sa_\ısının milvon-
larla ifadelerin aksine I00 bin ci\a-
nnda bulunduğu iddia edildi.
Karadeniz'de bulunan tek fok tü-
rü olan akdenizfokunun ikiye kadar
indiği ve yakında tamamen eko-sis-
temden çıkacağı kaydedildi.
FAO raporunda Ikinci Dünya Sa-
vaşı'ndan sonra büyük artış gösteren
endüstrileşmenin Karadeniz açısın-
dan felaketieri arttırdığı belirtilerek
kirlenmenin bovutları açısından şu
noktalara dikkat çekildi.
• Karadeniz'e boşaian sıı \(Jlan bü-
>tik bir kirienme ile geliyor. A\ nca ka-
tı ve sı\ ı atıklar denizlere bırakılnor.
• Karadeniz'in 180 metreden da-
ha derin kısmında hayat yoktur. Bu-
nun yükselnıe tehlikesi devam et-
mektedir.
• Karadeniz'in besleyici alanları
tehdit altındadır. Karadeniz'in ilk
100 metresi çok verimlidir. Ancak bes-
le> ici alanlar özellikle endüstrile^me-
ye bağlı olarak eko-sistem kendini
taşıyamaz noktaya doğru hızla git-
mektedir.
• A\ rıca yanlış a\ lanma ve trol. ba-
lıkların beslenme alanlarını yok et-
nıekte. yumurtalarını dağıtmaktadır.
• L skumru ve palanıutun ka\ bol-
nıasına yönelik kesin veriler biılun-
mamakla birlikte. mersinbalığı-
nınka\ bolmasının, ırmaklara büyük
hidroelektrik santralları yapılması
ve yumurtalann denizlere ulaşma-
masından ka\ naklandığı saptanmış-
ör. Avnca aşın avcrlık onemli bir ne-
dendir.
• Irmaklar tarafından gelen her
tür kirletici olumsuz anlam taşımaz.
Başlangıçta bu kirlenme. deniz ve-
rimliliğini arttırmış. hamsi gibi ba-
lıkların gelişimine olumlu katkılar-
da bulunmus.tur. Ancak eko-sistem-
de yarattığı değişiklik. bazı organiz-
maların gelismesi için uygun ortam
yaratmıs.tır.
• İşte bunlardan biri olan ve
1980'lerde Amerika sahili çıkışlı bir
gemiden bırakıldığı saptanan mne-
miopsis lied>'. kısa sürede denizi iş-
gale başla>an canavaretobur, besini-
ni balık lavralan ve genç balıklardan
saglamıştır.
Çözümler
Raporda. Karadeniz'in kurtarıl-
masına yönelik uluslararası çabala-
rın son dönemlerde artış gösterdiği.
ancak bu çabaların ciddi biçimde or-
ganizeedilmesi gerektiği vurgulandı.
Karadenız'delcültürbalıkçılığının
geliştirilmesi gerektiği belirtilen ra-
porda. deniz kabuğu çiftliklerinin
kurulmasının önemli bir alternatif
olabilecegi ifadeedüdi. Raporun son
bölümünde şu görüşlere yer \ erildi:
"Karadeniz'i temizlemek, balıkçılı-
ğı yeniden yaşama döndiirebilmek
açısından tiim eylemler, işin olanak-
sızolmadığını göstermesi için küçük.
fakat seçilmiş yaratıcı basamaklaria
yerel çabalar üzerine kurulnıalıdır.
L luslararusı destek ve Karadeniz ül-
kelerinin çabalan üe bu gidiş tersine
döndürülebilir."
'Tam bir kıyametin yaşandığı' Karadeniz'de başta hamsi olmak üzere, bazı baJıklan
bulmak hâlâ nıümkün. ancak önlem alınmazsa. onlar da diğerleri gibi yok olacaklar
Kl LTİ R KALELERF Y4ĞMAYA DİREM1E ÇABASLNDA
'Gayrimenkul' hırsı
Türkiye'yi bitirdi
Bertha kasırgası caıı ahyor
Atlas Okyanusu'ndan esen kasırgalann ilki olan Bertha. bu yıl
Porto Riko'da felaketeyol açtı. Kasırga > üzünden birçok evin da-
mı uçtu. I
de öldü. Saatte \aklaşık 125 kilometre hızla esen Bertha kasırga-
sı ülkede yaşamı durdururken, insanlann tümü evlerine kapan-
dı. Korkuyla kasırgayı izle>en Porto Rikolu bu genç kadın da ko-
nıma güdüsü> le sıkı sıkı çocuklanna sanlarak bir an öncefelaketin
sonaermesini beklivor.(Fotoöraf: RELTERS)
Türkîye'nin aydınlık yüzüne yolculuklar
Eregji: Güzellik ve gîzem
• "Gayrimenkul zenginliği". Türkiye'nin
imar ve kalkınma politikasını. Ankara'nın ise
siyasal ittifak gündemini belirliyor. Yani bir
anlamda "ekonominin karakteri". politikayı
da kendine benzetiyor. Dağlara taşlara
tırmanan "imar pazarlamacılığf ülkeyi
yağmalarken, Troya ve Aliağa'da biravuç
insan kültürel mirası koruma savaşımı veriyor.
OKTAV EKİNCİ
r e n t a r
'
a
l
a r
'
s e
"en güveni-
lir" olduklarını ilan eden
"arsa ofısleri" tarafından
"şokfivaüarla"pazarlanıyor.
Üstelik "müstakil-imarlı
parseller" şeklinde...
Aynı manzarayı. Çanak-
kale'vi geçip Ayvacık'tan
sonra Kaz Dağlan'nı iner
inmez \ e Küçükkm u'da bu
kez Ege Denizi'yle buluşun-
ca çok daha müthiş \e akıl
almaz "imarcambazbklany-
la" görüyorsunuz.
ATAOL BEHR4MOĞLL
Masamda bir kitap duru-
yor: "Zanıan Sürecinde Ereğ-
li.'Y'azan: TevfikGürbudak.
Y'ayımlayan: ETADER
(Ereğli'yi Tanıma ve Tanıt-
ma Derneği.) Dernek Ereğ-
li'yi tanıtmak için neler yap-
tı. neleryapmakta. bilmiyo-
rum. Fakat Konya Ereğlisi
üstüne belki eksiklenne rağ-
men derli toplu bir kitabın
yayınını sağlamakla olumlu
bir iş yapmış. Kitabın önsö-
zündeki bir cümle. yazımın
başhğım da esinledi: "Ereğ-
li Uçemiz bugün ancak gö-
renlerin tanıdığı, bildiği, gü-
zel ve gelişmiş bir şehir ola-
rak bütün gizemhJedurmak-
tadır..."
Cumhurivet kenti
Niğde \e Bor üzerinden
yine çölümsü bir ovayı aşa-
rak bir ikindi üstü ulaştığımız Kon-
ya Ereğlisi, öncelikle. ancak Ba-
tı'daki kentlerimizde görmeye alış-
tığımız geni^. düzgün caddeleriyle
insanı şaşırtıyor. Az sonra. eski bil-
gilenmizin tazelenmesi ve edindi-
ğimiz yeni bilgilerle gizem çözül-
meye başhyor: Konya Ereğlisi. Cum-
huriyet'in kuruluş.undan sonraki ilk
on yılda, sanayileşme atılımının ilk
öncü kentlerinden...
Bir Sümerbank kuruluşu olan
Ereğli Pamuklu Sanayii Kuru-
mu'nun temeli 24 Kasım 1934"te
atılmış ve kurum 4 Nisan İ937'de
işletmeyeaçılmış. Fabrikanın maki-
neleri 1974ve 1983yıllanndaikikez
yenilenmiş, Ereğli. bu Sümerbank
kuruluşunun yanı sıra tanm alanın-
da fabrika ve işletmelere de sahip.
Geniş caddeler. çok geniş bir alana
yayılmış yerleşme birimleri böyle-
ce bir açıklama kazamyor.
Gizemin bir başka yönünü, Bele-
Konya Ereğlisi, Türkiye"de sana\ileşme atılımının öncü kentlerinden biri. Konya
Ereğlisi'nde düzenlenen şiir gecesine oldukça kalabalık bir izleyici grubu kanJdı.
diye Baş.kanı Kenan Akpınar'ın söy-
lediklen ve Ereğli Belediyesi Halk-
la İlişkiler Müdürü SamiEr'in ama-
törbirheyecanlaanlattıklan aydın-
latıyor: Beiediye. I995yılında 135
km. sıcak asfalt dökmüş.. 1996'da
hedef. 300 km.'iik soğuk asfait...
5000 konutluk bir tasan gerçekleş-
tirilmeaşamasında. Bunlar. Konya
Ereğlisi 'nde bulunduğumuz çok kı-
sa bir süre içinde öğrenebildikle-
rim. Eski dostum Kenan Akpınar
ve onun çalışma ve yazgı arkadaşı
Sami Er. sözcüğün tam anlamıyla pa-
çalan sıvamışlarvediyebilirim ki ya-
şamlannı bu beldenin kalkınması-
na. daha da aüzelleşmesine adamış-
lar...
Konya Ereğlisi'nde 1994 seçim-
lerinde soldaki partilerin toplam oy
oranı yüzde 50. Beiediye seçimle-
rini üstüsteCHP'ninkazanmasıde-
mek ki yine kişisel bas.arıyla ilgili...
Yerel tele\ iz>on kanallan. radyo ve
gazeteler sağın elindeymiş... Biz
başkanla göriişmeye gittiğimizde.
o cehennem sıcağında tesettürgiyim-
li iki genç kız vardı odada... Bu med-
ya kuaıluşlanndan biri adına başkan-
İa görüşme yapmay a gelmisler. Bi-
zim dinletiden de haberleri var...
Geleceklerini söylediler. Gelipgel-
mediklerini bilmiyorum...
Bir halk hizmeti
Gece. belediyeden arkadaşlar ve
başkacaaydınlarla. yine Ereğli Be-
lediyesi'ncebirhalk hizmeti olarak
düzenlenmiş büyük bir park-lokan-
tada yemek yiyoruz. CMP İlçe Baş-
kanı Sevgi Kökbudak. çok genç bir
avukat bayan. Yazımın girişindesö-
zünü ertiğim derneğin siyasal eği-
liminedir bilmiyorum: fakat yine söz
konusu kitapta. dernek yöneticile-
rinin fotoğrafları arasında. modern
görünümlü av ukat bayanlarınki gö-
ze çarpacak kadarçoğunlukta. Kon-
ya Ereğlisi belli ki. Cumhuriyet'in
çağdaş değerleriyle yoğrulmus bir
kent. Bundan sonraki seçim-
lerde sağ oylar daha da arta-
cak olursa. sorumluluğu sos-
yal demokrasinin ülke çapın-
daki siyasetini oîus,turanlar-
da aramak gerekir.
Ereğli'de kısa süreli bulu-
nuşumuz bu kentin güzellik-
lerini ve gizemini daha ya-
kından tanımaya ne yazık ki
yeterli olamadı. Ikindiüstü
girdiğimiz bu beldemizden,
ertesi sabah erken bir saatte
aynlmak zorundaydık...
Tarih \e doğa
O sabah. K riz Çayı çev re-
sinde doğa yürüyüşü yapa-
cak olan Ereğlili dostlar ara-
sında olabilmeyi çok ister-
dim.. Oradadoğanıngüzellik-
leriy le birlikte. Hititîer'e ka-
dar uzanan binlerce yıllık bir
tarihi ve aynı zamanda da Iv-
riz Koy Enstitüsü'nün adıy-
la özdeşleşen bir çağdaşlığı
birlikte duyumsamak için... Dün-
yadaki benzerleri arasında üçüncü
sırada yer alan Akgöl Kuş Cenne-
ti'ni görememek. sadece bir göz a-
tabildiğimiz Llu Cami'yi. Kervan-
saray'ı. Ereğli Müzesi'ni hakkıyla
gezip inceleyememek. Kapadok-
ya'nın devamı olan (fakat turizm
alanında gerekli yatırımlardan yok-
sun) bu zengin tarihi ve coğraryayı
içime gerektiğınce sindirememek, bir
başka fırsata mutlaka gidermek is-
tediğim bireksiklik olarak kaldı...
Konya Ereğlisi. yurdumuzun bir-
çok beldesi gibi. aydınlık yüzüyle,
güzellikleriyle. gizemiyle v e sorun-
lanyla. görülmeyi. tanınmayı, keş-
fedilmeyi. sorunlarına çözümler
önerilmeyi; Hitit'lerden Bizans'a.
talihsiz Cem Sultan'dan günümüz
Türkiyesi'ne uzanan baş döndürü-
cü tarihiyle s.airlerin. yazarlann, sa-
natçıların yapıtlarında yeniden ya-
ratılmayı bekliyor...
ÇANAKKL\LE/ALİ-
AGA-Ekonomik ve siyasal
bunalımlarülkesi haline ge-
len Türkiye'nin iki büyük
partisinin iki "profesör" un-
vanh liderı. acaba neden a> -
nı anda iki büyük "'gayri-
menkul zengini"?.. RE-
FAHYOL koalisvonunun
doruğundaki yine bu '•bü-
yük buluşma"acaba bir rast-
lantı mı, > oksa bir anlamda
artık Türkiye'nın "sosyo-
ekonomik" aynası mı'..
Bu sorunun yanıtını he-
merı tiim boyutlany la göre-
bilmek için İstanbulidan yo-
la çıkıp gündüz gözüyle Ça-
nakkale üzerinden İzmir'e
doğru inmekyetiyor. Elbet-
te bir de etrafa ""bu gözle"
bakmak gerekiyor.
Y'akın yıllara kadar sade-
ce Kumburgaz'a ve en çok
Silivri'ye dek uzanan "İs-
tanbul bağlantılı" kıy ı yağ-
ması. artık Kınalı sınırını da
çoktan aşarak "Tekirdağ in-
terlandıyla" birleşmiş ve bü-
tünleşmis. durumda. Üste-
lik bu yoğun ve akıl almaz
bir hızla yaygınlaşan "villa
\e tatil köy ü yapdaşmast". yi-
ne eskisi gibi artık karayo-
lu ile deniz arasına da sıkı-
şıp kalmamış.
Ybldan "Trakya'ya doğ-
ru "da binlerce \e belki de
yüzbinlerce "yazlık-duHeks
villa" siteleri yayılıyor. Ara-
da henüz boş. kalan ve ço-
ğunda ayçiçeği ekimi de sü-
Tatil metropoUeri
Edremit \e Ören'e dek
uzanan kıyı ku^ağı yine çok-
tan bir -tatil metropolü" ko-
numuna gelmiş. Şimdi ise
dubleks. tripleks villalar ve
hatta "tatil apartmanlan"
diyebileceâimiz dev beton
bloklar "Kaz Dağlan'nın"
zeytinlik yamaçlanna doğ-
ru tırmanıyorlar. O kadar ki
bu efsanevi İda Dağı'nın yi-
ne efsanev i sarp topoğrafŞ a-
sını bile "imara uygun" ha-
le getirerek...
Kuşkusuz ay nı "hızlı ge-
lişme" (! I bütün Ege ve Ak-
deniz kıyılarında. hatta ar-
tık Karadeniz kuşağında da
sürüyor. Metropollerde tı-
kanma noktasına gelen (çün-
kü kıpırdayacak yeri kalma-
> an) rant ve yağma yapılaş-
ması. bir uçtan öbür uca Tür-
kiye'nin rüm boş kalan alan-
larında artık "patlıyor." Ül-
kenin en büyük ve en güç-
lüekonomik sektörü kim ne
derse desin artık "gayrimen-
kul sektörü*". Böyleolunca
da gayrimenkul ekonomisi
"ülke siyasetine" de dam-
gasını vuruyor. En büyük
iki gayrimenkul zengini pro-
fesör siyasetçıyi. araların-
daki her türlü görüş aynlı-
ğına rağmen. sonunda "ül-
keyi yönetme ittifakına" iş-
te yine bu "gayrimenkul
ekonomisi" zorluyor...
Direnenler
Türkiye'nin yağmalan-
masına dayalı birekonomi
ve bu ekonominin iki zen-
gin liderinin peşinden gi-
denlerce oluşturulan bir ko-
alisyon. ülkenin değerlerine
sahip çıkmak için hâlâ "di-
renebilen" duyarlı çevrele-
re acaba ne gibi yeni sorum-
luluklaryüklüvor'.
7
..
Bu sorunun da yanıtını
\ erebilmek için yine bugiin-
lerde Çanakkale üzerinden
Aliağa'ya uzanmak belki de
yeterli.
Çanakkale'de yağmaya
karşı "uygarük cephesini'*
ayakta tutan dostlar yine Ya-
lı Han'dalar ve savaşımı sür-
dürüyorlar.
Herzamanki gibi çay iç-
mek için uğradığımızda. ,\r-
keoloji ve .Arkeologlar Der-
neği'nin Troya kazı alanla-
rı ve çevresi için başlattığı
"Tarihi Milli Barış Parkı"
kampanyasına destek ver-
mek isteyenler. av ludakı im-
za masasının önünde sıraya
girmişlerdi. Hele "bahriye-
li" askerlerın ve yedek su-
baylann bu kampanyaya im-
za atmak üzere Yaİı Han'a
aelmeleri ne kadar anlam-
hydı?..
Aliağa ise "7. EmekŞen-
likleri" nedeniv le sanki da-
ha bir coşkulu ve daha bir
umut dolu. Ankara da "çı-
karbirliği hükümeti" ülke
gündemini belirlerken. Ali-
ağa'da gündemi yine "insa-
na, emeğe ve doğava savgı"
belirliyor. Gencelli Termik
Santrâlıgirişimine karşı ta-
rihsel direnişin onurunu ta-
şıyan Aliağa ve tüm Bakır-
çay havzası. demokrat. hoş-
görülü ve yurtsever insanla-
nyla bin kere hak ertiği şen-
liİclerini 7. kez kutluyor...
^ültür kaleleri'
Evet. Gayrimenkul zen-
ginliği üzerine kurulan yağ-
macı ittifaklar ülkeyi nere-
ye götürebilir.' Bu karanlık
gidişe karşı aydınlığı savun-
mak ve sağlamak için neler
yapılabilir?..
Her iki sorunun da yanı-
tı İstanbul-Çanakkale-îzmir
kıyı kuşağında.
Dağlara taşlara tırmanan
"imar pazarlamacılığı" ve
betonlaşma. ulusal ekonomi-
nin ve Ankara siyasetinin
hem dayanağı hem de ayna-
sı.
Bu toz duman içerisinde
Yalı Han'daki imza kampan-
yası ve Aliağa'daki şenlik
günleri ise köklenni belki
de Troya'dan alan uygarlık
destanının ülkeyi v ine de bu
büyük yağmaya karşı
korumaya kararlı "kültür
kaleleri" aibiler...