23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 TEMMUZ 1996 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Orta Asya petrolleri geçişi için Rusya'nın önerdiği hat, îstanbul'un kâbusu Boğazlar, saatHbomba• Askeri ve ekonomik anlamda stratejik öneme sahip Istanbul Boğazı halen yürürlükte olan geçişlerde bile sık sık facia atlatıyor. 12 milyonluk kentin kaderi kıla\uz kaptanlann elinde. Kıla\aız Kaptanlar Derneği Başkanı Aykut Erol. bir an önce dünya standartlannda bir anlaşmanın yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. PEVRLM SE\ İMAV Dünyanın ilgisini üstüne çeken az sa- yıda kentten biri hiç kuşkusuz Istan- bul'dur. Boğaz hem dogal güzellik hem de saatli bir bomba gibi îstanbul'un, giderek Türkiye'nin en önemli sorununa dönüşü- yor. Ekonomik. siyasi ve askeri önemi bu- îunan boğazlarda. gemi trafiğini düzen- lemeye yönelik birsıstemin oluşturulma- ması, Istanbullular ıçin büyük bir tehlike barındırıyor. Boğazlarda birçok kazanın kıl payı at- latıldıgına dikkat çekilerek olası bir kaza- da fstanbul'un özellikle kıyı şeridınde bu- B o ğ a z ' ı n g ü v e n l i ğ i n i t e h d i t e d e n u n s u r l a r 1- Sis, şiddetli akıntı, fırtına gibi kötü do|a koşullannda seyir, 2- Teknik ya da persone! açısından uygun bulunmayan gemiler, 3- Bulunan kuralları uyguiatacak, denetleyecek. karşılıkh bilgi akışını sağlayacak bir Gemi Trafik Hizmetleri'nin (VTS) olmaması. 4- Gemiierin kılavuz kaptan almaması, 5- Kıiavuz kaptanlann boğazlartn giriş ve çıkışına daha fazla sahip olabilecekieri istasyonJann kuaılmaması. 6- Mevcut kılavuz motorların radar, dümen gösfergesi, VHF ve projektörönün devamlı anzab olmakla biıiikte sayılannın yetersizliği, 7- Tüm dûnyada bulunan helikopter, römorkör ve palamar motoru servisinin hiç oîmayışı, 8- İstanbul Liman Tüzüğü'nün 36. maddesinin "Boğaz geçit yolunda ağ ve olta balıkçılığı yapılamaz"dennıesine karşın, birçok kiirekli ve motorlu teknenin burada a\ lanması. 9- Şehirhatlan vapurlan ve dolmuş motorlan kaptanlannın az eğitimli olup, transit geçişin yapıldıgı denizyolu kurallanna uymamalan. lunan tarihi binalarla insanlannın büyük zarar göreceği belirtildi. Rusya'nın Orta Asya petrollerini dün- yaya Karadeniz üzerinden pazarlamayı istemesinin de var olan tehlikeyi arttırdı- ğı vurgulanarak bu durumun çok yüksek tonajdapetrol yüklügemiierin Boğaz"dan geçmesi anlamına geldiği kaydedildi. Kılavuz Kaptanlar Derneği Başkanı Aykut Erol, İstanbul'un böylesi bir tehli- keyi mevcut gemi trafiğini düzenleyece- gi sistemle kaldırmasının mümkiin olma- dıgını bildirerek bir an önce dünya stan- dartlannda bir sistemin oluşturulması ge- rektıSini söyledi. Halk arasında sadece "radar sistemi" olarak bilinen gemi trafiğini düzenleyici sistemin birçok elektronik donanım taşı- dığına dikkat çeken Erol. günde yaklaşık 150. yılda ise 60 bın geminin geçtiği bir deniz yolunun son sistemle korunması ge- rektigini savundu. Erol. yeterli birsıstemin oluşturulama- ması nedeni) le boğazlardaki trafiğin şu anda tamamen kaptanlann becerisine baglı kalmış durumda olduğunu belirte- rek ~Bu İstanbul için büyük bir tehlike. 1 Temmuz 1994'te en son çıkanlan Boğaz- lar Trafıği Tüzüğü'ne baktığınızda Bo- ğaz'ın güvenliğini sağiayıcı tüm gerekli ka- nunlann mevcut olduğunu görürsünüz. Ancak bu kanunlar kâğıt üzerindekalnuş durumda. Gü\enlik sadece kanun çıkar- makla olmaz. Sistemi de kurmanız gere- kir" dedı. Söz konusu sistemin yaklaşık 100 mil- yon dolar bulacagını vurgulayan Erol. de- nizcilikle pek ilgisi olmayan kimı çevre- ierin bogazlann iki başına radar koymak- la bu sorunun ucuza çözümlenebılecegi- ni söylemelerini de eleştirerek "O kadar kolay olsaydı bürün dünya bu sisteme pa- ra yatırmazdı. Hangi geminin Boğaz'a gi- receğini bilmek yeterli değildir. Onemli olan bu gemiierin hangi rotada girtiğini kontrol etmektir" diye konuştu. Kaptanlann gözünde denizin yüzeyin- de şeritlere bölündüğünü anlatan Erol. iyi bir sistemle amaçlanan geçiş yapmakta olan gemiierin belirlenen bu şeritlerin içinde gidip gitmediğinin tespit edilmesi olduğunu belirtti. Erol. sistem sayesinde şeridinin dışına çıkan geminin fark edilerek alarm siste- miyle başta o gemi olmak üzere bölgede seyretmekte olan tüm gemiierin uyanla- cağını ve kazalann önlenebilecegini bil- dirdi. Küavuz kaptanlann bağımsı/laştınlması gerekiyor Aykut Erol. Boğaz'da meydana gelen kazalardan yüzde 85'nin geçiş yapmakta olan yabancı gemiierin kılavuz kaptan kullanmamalarından. kalan yüzde 15'nin de çarpışan gemiierin birinin kullanıp di- ğerinin kullanmamasından kaynaklandı- ğını söyledi. Sistemin oluşturulması için bugüne ka- dar2 kez ihaie açıldığını vurgulayan Erol, "Ancak ikisi de sonuçlanamadı. İhale, Türkive Denizcilik İşletmeleri'yle Deıüz- cilik MüstesarlığVnın arasındaortada kal- dı. Şimdi ne ihale var ne de sistem. Oysa bizi özerkleş,tirseler kendi kazancınuzla kendi sistemimizi kuranz" dedi. çevrecilerden tepki TAEK'e duyarsızlık suçlamasıİZMİR(CumhuriyetEgeBürosu)-Çer- nobil patlamasından sonra gerekli önlemle- ri almakta geç kalan Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEKl. yenı bir nükleer felakette alınacak önlemlerle ılgıli hazırlıklann yapıl- dığını açıklarken. Çev re Bakanlığı'nın "nük- leer felaket" durumunda "acil eylem pla- nı"nın olmadıgı öğrenildi. TAEK açıklamalarında, komşu ülkelerde bir nükleer kaza meydana gelmesi durumun- da ölçümleri yapacak ekip ve cihazları be- lirleyen "Türkiye'nin Tehlike Durumu Pla- nrnın hazırlandığı bildirilirken. Çevre Ba- kanlığı, çalışmalara henüz başlandığını açık- ladı. "Sağlığa zarar verecek kadar risk taşı- yan ve faaliyetierine de\am eden Ermenis- nuı'daki Medzamor. Bulgaristan'daki Kozlu- dov ve Ukrayna'daki Çernobil nükleer sant- rallannın faaliyeflerivle ilgili Türkiye'de ne gibi önlemler aunmaktadır** sorusunu Çev- re Bakanı adına yanıtlayan Genel Müdür Ali Çakı. şunları kaydettı: "CMası bir kaza duru- munda toplum ve çevTenin radyasyon tehli- kesinden korunması için Türkiye Atom Enerjisi Kurumu ile işbirliği yaparak karar almak. alınan kararlann uy gulanmasını sağ- lamak bakanlığımı/ın görevleri arasındadır. Buçerçevede, bakanlığımızca TAEK ile işbir- ligi yaparak ilgili kurunı ve kuruluşlann da kanidıgı toplantılarda santrallarfa ilgili konu- lar ele alınmış ve olası bir tehlike durumun- da zaman ka> betmeden gerekli önlemlerin alınnıası y önünde Acil Ey lem Planı çabşma- lan başlanJmışnr." '• Çernobil patlamasının üzerinden on yıl ğeçmesine karşın Acil Eylem Planı"nın hâ- |â hazırlanma aşamasında olmasına tepki gösteren çev reciler. TAEK ve Çev re Bakan- lığı'nı. Çernobil sonrası gösterdikleri **du- yarsızlığı" sürdürmekle suçladılar. SOS Akdeniz fzmir Sözcüsü Ayün Gen- coglu. nükleer santral kurmak için büy ük ça- ba harcavanlann. yanıbaşımızdaki tehlike- lerle ilgili somut bir plan bile hazırlayama- malannın ileride yaşanacak acılann göster- gesi olduğunu belirtti. Dilekçeci polis Once sürgün sonra ihraç NECATİ A^'GIN İZMİR - Içişlen Bakanlığı'na verdiği di- lekçede. çalışma koşullannı eleştiren polis âıemuru Kadir karakaş. önce Karaburun'a âürüldü ardından meslekten ihraç edildi. Sür- gün karannın iptali için Izmir4. Idare Mah- kemesı'ne dava açtıklannı belirten Karakaş'ın avukatı Mehmet.NurTerzi. uygulamanın hu- tuka aykın olduğunu söyledi. .' Izmir 4. îdare .Vfahkemesi'ne açtığı iptal davasında vaptığı yazılı savunmada. atama karannın hukuka aykın olduğunu belirten klehmet Nur Terzi. savunmasında şu görüş- tere yer verdi: ; "Niüvekkilim ne denüş de bu kadar cezayı re sürgünü hak etmiş? Bazı polislerin hatta- da 40 saat. bazılannın 60saat. bir kısmuun ise 72 saatgöre\ >apttğını belirterek kendilerinin bedenen ve nıhen viprandığını. carpıklık ve adalersi/Jik olduğunu, eşitlik ilkesinin hiçe sa- jıldtğmı söyiemi^tir. Söylediklerine katılma- nak >e uyguianan sistemin hukuk ve adale- ie ırvgun olduğunu söylemek mümkün değil- dir.L'sulünegöreyapmasa bile.doğrulan söv- teyerek demokratikeleştiri mekanizmasını iş- letcfl menıura bövlesi ağır cezalar verilmesi, hatta ailesi ve çocuklannın mağdur edilmesi bukuka ve adalet iikelerine tamamen aykın- dır Dilekçe verdiği için önce açığa alınmış, sonra 24 a> u/un süreli durdurma cezası üe eezılandırılmışhr. Bunun dışında. disiplin yö- netmenliğine av kın davranışına karşüık ver- Uer u/un süreli durdurma cezasıyeterli görül- meerek bir de tayini çıkanlmıştır. İşte bu is- lerr birtav in olma> ıp. ceza niteliğindedir. Ov - sa lavin işlemi ceza ve sürgün anlayışından uzak, objektif ölçütlere göre ve kamu yaran esas aknarak vapümalıdır." Kültür Bakanlığı, Mimarlar Odası ve TYS'nin paylaştığı binayı ellerinden geri alacak Güner'den son daldka golü• Eski Kültür Bakanı Agâh Oktay Güner'in. Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası'ndaki yerin kullanımına ilişkin protokolü tek taraflı olarak feshettiği bildirildi. İstanbul Haber Ser\isi - Es- kı Kültür Bakanı Agâh Oktay Güner'in. yeni hükümetin ku- rulmasından önce aldığı bir kararla Mimarlar Odası İstan- bul Büyükkent Şubesi'nin Türkiye Yazarlar Sendika- sı'yla paylaştığı Yıldız Sarayı Dış Karakol Binası'ndaki ye- rin kullanımına ilişkin proto- kolü tek taraflı olarak feshet- tiği bildirildi. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube- si'nin Kültür Bakanlığı Vla 2 Ocak 1995 tarihinde imzala- dığı protokole göre bina 10 yıl süreyleodanın kullanımına bı- rakılıyordu. Kültür Bakanlığı'na baglı Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Genel Müdürü Altan Akat'ın imzasıyla yapılan açıklamada protokolün feshe- dilerek. binanın söz konusu müdürlüğün kullanımına veri- leceği belirtiliyor. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şu- besi ise yürütmenin durdurul- ması ve yeni kararın iptali için idare mahkemesinde dava aç- tı. Şubenin yaptığı açıklama- da. ~ Sayın Güner tüm uygu- lamalanyla Mimarlar Öda- sı'na karşı açıkça cephe alnuş- tır. Ağırlıklı olarak külriir et- kinliklerinin gerçekleştirîldiği mekânlann protokol hiiküm- lerinin ve hukukun çignenme- sinden çekiniuneden Mimar- lar Odasf nın elinden alınma- ya çahşüması da bu cephe alı- şının açık birgöstergesidir" de- nildi. Açıklamada protokolün ta- mamen feshedilmesinden ön- ce ilk olarak 15 N'isan 1996 ta- rihinde toplantı salonunda ya- pılacak etkinlıklerin bildirildi- ğıyazıyı. KültürBakanlığf nın "Söz konusu etkinlikler dışın- da toplantı salonunda yeni bir faalivet yapılamaz" şeklinde yanıtladığı kaydedildi. Açık- İama şöyie devam ediyor: "Böylece. kullanmakta ol- duğumuz binadaki yegâne top- lantı salonu. özellikle de yoğun aktiv itelerimizin sürdürüldü- ğü H.\BITAT-II süresince boş kalnıası pahasına. sosyaL kül- türel ve sanatsal etkinüklerimi- ze kapatılmıştır. Bu konuda bakanla acil görüşme talebi- miz ise yanıtsız bırakıfmıştır. SayınGüner'ingiderayak aldı- ğı bövlesi bir kararla sadece Mimarlar Odası İstanbul Bü- yükkent Şubesi'ne değiL25 bi- ni aşkın üyesi ve gelenekselleş- miş demokratik mücadele an- layışıy la Mimarlar Odasf nın misyonuna karşı oldugu açık- tır." Şube ayrıca konuyla ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak isteyenleri, bugün Yıldız Sara- yı Dış Karakol Binası ndaki o- da merkezınde yapılmakta olan "HABITAT Iİ'nin ardın- dan değerlendirme toplanhla- rına" dav et ediyor. şube sekre- terliğinden verilen bilgiye gö- re. Istanbul'daki sivil toplum kuruluşları. bakanlığın bu ka- ranna karşın imza kampanya- sı başlartılar. Ayrıca bugünkü HABITAT II d'eğerlendirme- sınde Kültür Bakanlığınm si- v il toplum kuruluşlanna karşı takındıgı "anti-HABITAT' davranışlar da tartışılacak ve protesto edilecek. Dereceye girenlere 'mama' ödülüBirçoğumuzun evindeseverekbeslediği kediler,son yıllarda yarışmalann konukları olmaya başladı. Eskilerin belki de sadece arkadaşlıkları. şirinlikleri için baktıkları bu sevimli hay vanlar. artık güzetükJeri, bakımlan ve yetenekJerüıüı dikkate aündığı yanşnıalarda kıyasıya mücadele ediyor. Holiday Inn Crtmne Plaza ve Anatolia Hayvan Hastanesi'nin birtikte düzenledikleri "*II. Süper Kedi '96" yanşmasında da 'Siyam', '.\nkara', 'Persian' ve 'Sersest' cinslerinde toplam 29 kedi birinci olabilmek için yanştı. Holiday Inn Gteli'nde yapılan yanşmay a. İşadamı Süha Özgermi. tivatro sanatçısı Bema Laçin, yönetmen Halit Refiğ de jüri üyesi olarak katıldı. Didem Bayülgen'e ait "Ankara" cinsi 'l ğur" adlı kedinin birincilerin birincisi seçildiği yanşmada. cinslerin a>rı ay n birincileri de "Persian cinsi Maviş, Siyam Mişa, Ankara L'ğur, ayn renk gözleri olan Ankara cinsi VVîny ve serbest Susam" olarak sıralandılar. \anşmada dereceye giren kedilere Hilts firması da çeşitli mama ödülleri verdi. (FotoSraf:SAADETUSLU) CHP istanbul Milletvekili ve KEİPA Türk Grubu üyesi Ketenci 'Sağcılar, Orta Asya'da örgütleniyor' • Ahmet Güryüz Ketenci. başta Azerbaycan olmak üzere Orta Asya ülkelerinde, MHP'lilerin \e İslamcılann örgütlendiğini \xırguladı. Ketenci, Türkiye'deki solcuların Orta Asya'ya gitmek için otobüs biletlerinin bile olmadığmı söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP İstanbul Milletvekili ve Karadeniz Ekono- mik Işbirlıği Asamblesı (KEİPA) Türk Grubu üyesi .Ahmet Güryüz Ketenci. Orta Asya Türk cumhuriyetlerinde MHP'lilerin vedıncüerinörgütlendiğine dikkat çekerek "Türkiye solculannın oralara gitmek için otobüs "bileti bile vok" görüşünü dile eetirdi. Ketenci. KEİPA'nın 3 genel kurul toplantı- sının ardından hazırla- dığı raporda, bu ülke- lerle işbirliğinin hızlan- dınlması için hem Türk hükümetlerine hem de partisine büyük görev- ler düştüğünü vurgula- dı. Ahmet Güryüz Ke- tenci. KElPA'nı'n 11-13 haziran tarihleri arasın- da Azerbaycan'ın baş- kenti Bakü'de gerçek- leştınlen 3. genel kurul toplantısı sonrasında bir rapor hazırlayarak CHP grubuna sundu. KEÎPA'nın işlevlerinin anlatıldığı raporda. Türkiye'nin özellikle Orta Asya Türk cum- huriyetleri ile ilişkisine dikkat çekildi. Türki- ye'nin önemli bir po- tansiyel olmasına karşın. bu ülkelerle eko- nomik ilişkilerkonusunda. sorunlannı aşa- madığını vurgulayan Ketenci, bu konuda önlemler alınmasını ıstedi. Ketenci, başta Azerbaycan olmak üzere, Orta Asya Türk cumhunyetleri ile ilişkılerden sorumlu bir bakanlık kurulması. bu ülkelerdeki Türk YDH Cenel Başkanı Hüseyin Ergün 'Hükümetin ikiayağı scıkaf İstanbul Haber Servisi - Yeni De- mokrasi Hareketi. (YDH) eski genel başkanı Cem Bojiıer'in a>Tilmasından sonraki ikinci genei yönetim kurulu (GYK) topiantısını gerçekleştirdı. Toplantıda konuşan YDH Genel Baş- kant Hûseyin Ergün. "Bu hükümetin iki ayağı da sakattır. Hükümet kanıu- oytında daha baştan çürükleri sakla- ma hükümeriolarak nitetenmiştir" de- di. Ergün, HADEP kongresindeki bay- rak indirilmesi olayinın da provokas- yon olabileceğini ileri sürerek RP'nin hükümet kurulmadan önce olduğu gi- bi HADEP'in de üzerindeki "ambar- go"nun kaidınlmasının. Türkiye için yararlı olacağmı söyledi. YDH İstan- bul îl Merkezi'nde yapılan GYK top- lantısında genel politik durum değer- lendirildi. Ergün, son siyasal geiişme- leri değerlendirdiği konuşmasında, RP'nin hükümet olasıhğı üzerine ken- di önergesinin arkasında durmamak- la, ANAP'ı da son Mectis'in açılışm- dan berı "siyasi entrika konusundaen usta Mdere" sahip olmakla suçladi. DSP'yı de Necmettin Erbakan'ı, zaman aşımı gerekçesiyle Meclis so- ruşturmasından kurtarmakla ve erken seçimden vazgeçerek Erbakan'ın sır- tını sıvazlamakia eleştiren Ergün. "Süngünün, bocalayan sermayenin ve tetaşlı basının zoriamasıyla kurulan ve 45 gün sonra hem hukuksal hem de sa- yısal açıdan davanağı kalmamış olan hükümet bitti. İşadamlartnın istedik- teri D\'P-ANAP hükümtri. onlann si- yasal akülannm kısaokluğunu göster- di" dedi. işadamlannın sorunlanna pratik çözümler getirecek birelçilik kadrosunun gecıktıril- meden oluşturulmasını önerdi. CHPyöne- timine de bu ülkelerle ilişkilerin geliştiril- mesi önerisinde bulunan Ketenci. şu görüş- lereyerverdi: "*Bizim(CHP)programımjz- da, dış ticarct bakanlığı y ahut y urtdışında- ki Türklerle ilgili bir devlet bakanbğı acilen düşünülmetidir. Genel sekreterliğimize bağ- lı bir Avrasya yardımcılığı. yahut masası oluşturulmalıdır. Bu konuda bir Avrasya arşKi muttaka kurulmalıdır. Gerekirse ma- ] sadaçalışmak üzere pro- fesyonel uzmanlardüşü- nülrnelidir. Bu mümkün değilse, üniversitelerde genç öğretim üyelerin- den gönüllülerin burada istihdam edilmesinin yollan aranmalıdır. Bu- güne değin partimizin hiçbir kademesinde Av- rasya konusunda hiçbir etkinlik yapılmamış. ra- por düzenlenmenıiştir. Bütün bunlaryapılırken bu masanın başına mut- laka bir siyaset adamı getirilmelidir. Bakü'de MHP'lisi var. İslamcısı (RP)varvedeFethullah Hoca yandaşlan var. Hem siyasal örgütleri, hem ekonomik örgütle- ri, hem de eğitim örgüt- leri var. Ama Türkiye sok'ulannın oralara git- meye otobüs bileti bile vok." CUMHURİYET'TEN OKURLARA OKHAN ERtNÇ Anayasa ve Koalisyon Türkiye Cumhuriyeti'nin 54'üncü hükümeti, ge- çen hafta sonunda kuruluverdi. Erbakan Hoca ile Bayan Çiller'in özel sorunlarının çözümüne dayalı RP-DYP koalisyonu, 70 yıllık tarihsel birçizgiyi izle- yen Türkiye Cumhuriyeti'nin vardığı nokta açısından önem taşıyor. Anayasa. "Başlangıç" bölümünde "...laiklik ilke- sinin gereği olarak kutsal din duygulannın, devlet iş- lerine vepolitikaya kesinlikle kanştınlamayacağı"n\ vurgular. 2'nci maddesinde ise "Cumhuriyetin Nite- likleri"başlığıaltında, "...TürkiyeCumhuriyeti... baş- langıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokra- tik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir" der. Bu ilke- lere karşı oldugu bilinen RP'nin önderiiğinde oluşan hükümetin, takıyyeciliğe yeni boyutlar ekleyeceği daha protokolden anlaşılıyor. Erbakan Hoca, 24 Aralık seçimlerinde en fazla oy almalarında büyük etken olan ve her konuşmasın- da seçmenlerine söz verdiği "Çekiç Güç, faizci dü- zen ve memurlara uygulanacak eşel mobil" konu- larında çark etmiş görünüyor. Çekiç Güç, konusun- da "paşalara danışıp öyle karar vereceklerini" açık- lıyor. Zorunlu öğretimin sekiz yıla çıkarılması konu- suna da bir itirazı yok. Aynı görüşü savunan ortağın- dan küçük bir ödün koparmayı yeterli görüyor. La- ikliğin şampiyonlarından Bayan Çiller'in hoşgörü- süyle protokole. "ilkokuldan sonra öğrencilehn mes- lek eğitimine yönlendirilmeleri" gibi bir ibare konu- larak imam-hatip okullarınm orta kısımlarının korun- ması güvence altına alınıyor. Hesapça, DYP böyle davranarak Kuran kurslarının ilkokul düzeyinde sa- yılması görüşünü şimdilik ertelemiş oluyor. Sonuç, 1-1 berabere. Koalisyonla, Bayan Çiller sayesinde ülkenin yüz- de 79'luk bölümünün yüzde 21 'tik bölümünün istek- lerine uygun bir biçimde yaşamasını sağlamanın ilk adımı atılmış oluyor. Bu aşamada, iki merkez sağ (ANAP-DYP) ve iki merkez sol (DSP-CHP) partiden, şapkalarını takke ile değiştirmek niyetinde değillerse, sağlıklı bir de- ğerlendirme yapmaları bekleniyor. Önce, laik siste- mi şaibe altında bırakan; yolsuzluk, usulsüzlük, hır- sızlık, örtülü ödenek gibi olumsuzlukların sistemden değil, kişilerden kaynaklandığını inandırıcı bir biçim- de anlatmaları gerek. Bunu yapmadıklan sürece, RP'nin değirmenine geometrik katlanmayla artan bir hızla su taşımayı sürdürdükleri, kendi varlıklannı ve dolayısıyla da ülkenin geleceğini düşünmedikle- ri suçlamalarını sineye çekmeleri gerekiyor. İkinci beklenti; aymazlık, tutarsızlık, iç çekişme ve uzlaşma psikozunu bir yana bırakma zamanının ge- lip de geçmekte oluşu. Tabii 55'ınci hükümeti kur- ma ya da içinde yer almak gibi bir düşünceleri var- sa. • Kurucumuz, ustamız Ytınus Nadi'yi ölümünün 51 'inci yılında Edirnekapı Şehitliği'ndeki mezarı ba- şında 28 haziran günü saygı ve sevgiyle andık. Aynı günün akşamı, Türkiye'nin en uzun süreli bi- lim, kültür ve sanat ödülleri olan Yunus Nadi Ödül- leri'nin 50'nclsi sahiplerine dağıtıldı. Seçkin konuk- lann katıldığı tören, aynı zamanda ödüllerin saygın- lığının da bir göstergesiydi. • Kayıp çocuklarını arayan annelerle onlara destek verenler, ilk kez 56 hafta önce Galatasaray'da birara- yagelmişlerdi. Kayıpların bulunamamasınatepkile- rini, ellerindeki pankartlar ve karanfillerle ortaya ko- yarak dağılıyoıiardı. Tepkinin adı "Cumartesi Anne- leri" olmuştu. Ancak HABITAT Iİ'nin başlamasıyla polisin tutumu değişti ve gösterinın suç oluşturdu- ğu, yeni emniyet yöneticilerinin aklına geliverdi. Ar- tık her cumartesi televizyonlar ve gazete fotoğrafla- n, güvenlik güçlerinin acımasızca gözaltına alma uy- gulamalarını yansıtıyor. Bir an önce sona erdirilme- sini beklediğimiz uygulamalar, acıdır ama istanbul Haber Servisimizle, Fotoğraf Servisimizin önceden belli işlerinden biri haline dönüştü. • Usta çizer İsmail Gülgeç, bu hafta içinde yeniden aramızda olmanın hazırlıklarını yapıyor. "Hayvanlar" bandıyla çarşamba günü Cumhuriyet okurlan ile bu- luşacak olan Gülgeç'in gelecek günlerde yaşama geçireceği yeni tasarımları var. Hoş geldin Gülgeç. • Türkiye'deki zengin çinko hammaddesi ve petrol kaynaklarını işletmek isteyen iran'ın petrol ofisinin, Petkim rafinerileri ile Ereğli Demir-Çelik Fabrikası'nı satın almak için çaba gösterdiğini Esra Yener yaz- dı. • • ' TBMM TURBAN Yolsuzluğu ve Said Halim Paşa Yalısı Yangınını Araştırma Komisyonu'nun, genel müdürlük döneminde bazı bürokratların zimmetine para geçirmeleri ve evrakta sahtecijik yapmalan ge- rekçesiyle DYP Isparta Milletvekili Ömer Bilgin hak- kında suç duyurusunda bulunmaya hazırlandığını Ayşe Sayın haberleştirdi. • RP'nin, Kuzey Irak'taki muhalif gruplardan Kürdis- tan islami Hareket Partisi'ne, Güneydoğu ve Doğu bölgelerine yayın yapacak bir Kürtçe TV kurdurmak için hazırlık başlattığını Ergün Aksoy yazdı. • Ekonomiden sorumlu bakanlann her fırsatta dö- viz rezervlerinin yüksekliği ile övünmelerine karşın; rezervlerin bankalardaki döviz mevduat hesapları toplamından 10 milyar dolar daha az olduğunu Ba- nş Karcıoğlu ortaya koydu. • Sosyal Sigortalar Kurumu'nun hazırladığı taslağa göre, sigortasız işyerlerine yapılacak denetimde po- lis ve zabıta dahil olmak üzere birçok kurumun yar- dımcı olacağmı Tahsin Akça duyurdu. • Kamu kâğıtlarından elde edilen faiz gelirlerinin 1997 yılı başından itibaren vergilendirilmesi düşünü- lürken vergi mevzuatındaki açıklarnedeniyle bu ver- ginin toplanamayacağını Hacer Gemici yazdı. • Türkiye'de gün geçtikçe gelişen sermaye piyasa- larına, bir gün önce kurulmuş şirketin bile borsada işlem görebileceği "Yeni Şirketler Pazan"n\n eklen- diğini Sabiha Semerci duyurdu. • Özgür Ulusoy, art arda ekonomik krizle sarsılan Balkan ülkelerindeki krizlerin nedenlerini araştırdı. • Özel Fatih Koleji'nin, Büyükada'nın en tenha ye- rinde bulunan Orman Bakanlığı'na ait kamptaki te- settürlü tatilini Alper Turgut haberleştirdi, Hatice Tuncer görüntüledi. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta geçirmeniz dileği ve saygılarımızla.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle