Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21 MAYIS 1996 SALI
12 DIZIYAZI
Filip,Iskender ve
Makedon Güneşi
umeliYollarında
• Merkezden başlayan ana
cadde, Manastır'ın İstiklal
Caddesi. Yani hem iş merkezi
hem de gezintı mahallı.
Caddenın sağında solunda
İtalyan mımarisinin izlerini
taşıyan ıki-üç katlı binalar;
bunların alt katlarındaki
dükkânlarda daha çok kitle
tuketımıne yönelik mallarteşhir
edılıyor. En gözde dükkânlar,
elektronık eşya satan
mağazalar. Bir iki süpermarket
göze çarpıyor. İki ucunda bır iki
banka şubesının de yer aldığı
bu caddede, Manastır gençliği
piyasa yapıyor. Laleli'den
tanıdığımız bir kalabalık bu.
Üzerıne bir deri ceket bile değil,
bır eşofman takımı geçirmış
olan genç insanlar, hele ayakları
bır çıft "Adıdas" ya da
"Reebook" görmüşse, iyice
şışinerek volta atıyorlar.
J
C pasaportu taşıyan bırı ıçın
^unanıstan'dan çıkiş yapmak bıle. gınş
kadar olnıasa da. guç oluyor Polıs bır
kez daha. bır \uzunuze bır pasaporta
bakıvor sonra bır kez daha sonra bır daha
Makedonva sınınnda. bır de ıkı ulke (Yunanıstan-
Makedonya) arasında surup gıden çekışmeye alet
olma va da edılme tehlıkesı var
\unanlı polıs soruyor
- Nereye gıdıyorsun ' (\ere>e gıttığımız açık
değıl mı")
- Makedonva \a (Sakın ve guleryuzlu bır
ıfadeyle)
-Oyl'e bır ulke >okkı
r
- Yanı Uskup'e gıdıyorum. Manastır'a fılan
- Oranın adı Fırun lyanli:? hatırlıvorolabılınm)
(Sen o\le dıyorsan ovledır polıs efendı Şımdı sen
şu pasaporta \ur damganı da bız de ışimıze
bakalım )
Makedonya sınınnda ılk goze çarpan bakımlı
tannı alanlarının arasında yukselen temız pak
kovler Trak\a ve Batı Trakya koylennı andıran
bu kovler en azbu kovler kadar duzenlı ve
bakımlı Sınır ıle Manastır arasındakı koylerın
kımılenııde mınareler goze çarpıyor Çevre. tıpkı
Fılorınada olduğu gıbı bembevaz çıçekaçmış
elma ağaçları ıle dolu Manastır kentının
yamaıjannda yeı aldığı doruklan karla kaplı ıkı
dağ. Baba Dağı ıle Pelıster Dağı. gorkemlı
gorunumlerı ıle dağlık bır ulkeye, başka bır
ulkeye ayak bastığımızı v urguluvor adeta
Hurriyetin doğduğu topraklarda...
Manastır ora ıle vakın ılışkı ıçınde olmayan
bınne kaçınılmaz olarak Mustafa Kemal'ın
Askerı Idadı sını çağrıştınyor kım bılır. belkı de
resinı tanhın etkısı Idadı Manastır kentının
hemen gırışınde Hemen tanıyoruz goz
alişkanlığı olmalı Sonra kuçuk kentın
sokaklarında caddelennde bır keşıf turu yapıyor
arabayı bırakacak bır veranyoruz Buyukçe ıkı
camı bıze yol gostenvor. hemen yakında bır saat
kuleM saat kulesınm tepesinde bır hac Eh butun
bunlar anlayana. "burası merkez"" ya da
'centrum demenın bır başka bıçımı olmalı
Camıler ^unanistan"dakıler kadar harap
kaderlerıne terk edılnıı^ durumda değıl Yıne de
fazla bakımlı oldukları soylenemez. onarıma
ıhtıvaç duvuyorlar
Merkezden başlayan ana cadde. Manastır'ın
Ktıklal Caddesi \anı hem iş merkezi
hem de gezintı mahallı
Caddenın sağında solunda İtalyan mımansının
ızlerını taşıyan ıkı-uç katlı binalar. bunlann alt
katlarındaki dükkânlarda daha çok kıtle
tuketımıne yonelık mallar teşhır edılıyor En
gozde dükkânlar elektronık eşya satan
mağazalar Bır ıkı süpermarket goze çarpıyor Ikı
ueunda bır ıkı banka şubesının de ver aldığı bu
caddede Manastır gençliği pıyasa yapıyor
Lalelfden tanıdığımız bır kalabalık bu Uzenne
bır derı ceket bıle değıl bır eşofman takımı
geçınmş olan genç ınsanlar hele ayaklan bır çıft
"Adidas" ya da "Reebook" gormuşse. ıyıce
şışinerek volta atıyorlar
Eski ile yeninin catısması
Ana caddenın otekı ucunda hantal mı hantal.
devasa bırotel vukselıvor Hotel Epınal
Fransizca bır kelıme epınal \ncak otel. Fransız
zaratetınden çok hantal Rus kamyonlannı
çağnştırıyor Komunızmden kalma bu koca bına.
burokratık hantal yapıyı o kadar guzel sımgelıyor
kı Yol arkadaşımız Fent abı gormuş geçirmış
bm olarak açıklamayı vapıyor "Komunist Partisi
Resne'de Mülayim'in çalıştığı kafe-lokanta.
buralarda bu\uk toplantılar du/enkr. go*de
gosterisi vapardı. bu otel partinin bu tur
toplantıları için tasarlanmış olmalı." Otelın ıçı
bızdekı taşra otellennı aratıvor Otelın
çalişanlarından bu tesısı kımsenın satın almak
ıstemedığını dolavisiyla ozelleştırılemedığını
oğrenıvoruz
Bu otelın hemen vakınında bu kez Batılılar.
buvuk Manastır'a gore bır iş merkezi vapmişlar
Bızdekı camdan yapılma ışhanlarını andıran bına
hantal Sovyet tasarımının yanı başında gelışkın
Batı teknolojısım veestetığını simgelıvor Daha
guzel olduğu. goze daha hoş gorunduğu kesın.
ama o da en dz Fpınal Hotel kadar Manastır a
yabancı Bu Manastır 20 yuzyılın başındakı
mımarı yapısına donemez mı dıye bır soru
geçıvoraklımdan Aynı soru bızım kentlerımı;
ıçın de geçerlı değıl mı'
komunızmden kalma otelın bonıboş bızden
başka muştensı olmayan kocaman
yemekhanesınde bır guzel omlet yıyoruz
\andakı bolumde bır Batılı guzellık mustahzaratı
tırmasinın temsıkisi yerel pazarlamacılara
semıner verıvor "Absurd" bır manzara
Torpedo tamirhanesi ve ortalama
işçi yevmiyesi
Ertesı sabah Manastır'da venı bır >ehır turuna
çıkıyoruz italvan tıpı. Alnıan tıpı Sovvettoplu
konut tıpı. yenı kapıtalıst tıpı bınalardan kımını
beüenıvor. kınııne dudak bukuvoruz Sonra
arabadakı bır arızay ı gostermek ıçın bır tamırcı
soruyoruz Kentın çıkişındakı "Torpedo"yTJ
tavsıye edıyorlar Burası hem bırbenzın ıstasyonu
hem yedek parça satış yen hem de tamırhane
Çırak ustayı. arabanın plakasından Turk
olduğumuzu anlayan Makedon usta da "V ılmaz"ı
çağırıyor Bıraz ılende 4-5 tonluk kuçuk bır
tankerı elektrık supurgesı ıle temızleyen ortada
uzun boykı, kumral. sağlam yapılı. "Torpedo"
anorağı gıymış bır genç, bıze yaklaşiyor
"Suvlen bakam."
El sıkışıyoruz Derdımızı Yılmaz'ın yardımı ıle
ustaya anlattıktan sonra Y ılmaz'a donup
başlıyoruz sohbete Annesı babası bayram ıçın
Istanbul'a gıtmış Evlıymış. "çocuk" sorumuza
hafıf kızararak "yolda" karşılığını venyor
"Torpedo" Serv is Istasyonu'nda kuçuk bır
tankerın şorbru olarak çalışıyormuş Patron
oranın ustabaşısı ımış
- Ortalama ucret ne kadar'
- Yaklaşik 500 mark
Makedonlar da. tıpkı bızım gıbı. degerlerı
markla dolarla ıtade etmeyı tercıh edıyorlar
"Bizim paramızla 25 nıilyon kadar.. fena
sa>ılmaz" dıyoruz aramızda değerlendırmesını
y aparken
Parçayı değtştıren Arnavut Argon da bırkaç
kelıme Turkçe bılıyor "Arna>ut. Turkajnı
zaten" dıyor Amcası Izmır'e yerleşmi!}.
komısermış
Bır Manastır gozlemı daha Pıyasayı Daıvvoo adlı
Kore fırması tutmuş En ucuz arabalar ona aıtmış
Polıs arabalan bıle Daıvvoo marka
Anladığım kadanyla. Başkan Grigorm halk
tarafından sevılıyor Bosna-Hersek Savaşı'nın
bıtı>ı ve Vunan ambargosunun sona ermesı de
Makedonları gelecek ıçın lyımserolmaya ıtıyor
Yarın: Şirin Ohri, Arnavut
Kapısı Struga
Manastır dakı klasik binalardan biri.
Manastır'daki yeni yapılardan bırı, ış merkezi, sınema olarak kullanılıyor. Kentin genel dokusuna yabancı kalıyor.
II. Meşrutiyet'in
anayurdunda
M
anastır tdadısı gunumuzde muze olarak değer-
lendınlıyor Koca bınanın zengın bır muze ol-
duğu soylenemez Bır odası Atatürk'e ayrıl-
mış. Turkıye'den yollanan Ataturk"e aıt kımı
kı%ısele>yalarburadasergılenıyor Seçıleneşyalardanvb bu
muzeve (iaha anlamlı bır katkıda bulunmak ıvı olurmuş gı-
bı geldı bana İlgılılere duyurulur Dahası şu Selanık, Us-
kup. Drama. Serez gıbı Makedonva ve Batı Trakya kentle-
nnın II Meşrutıyet'ın ılanında onemlı rol oynadıkları bılı-
nır Eroer Paşa, hurnyet devnmının bayrağını Manastır'da
kaldırmamış mıydı' Oysa Manastırdakı muzede II Meşru-
tıyet'e ılışkın te'k bır fotoğraf yok Devletımızın Enver Pa-
şa"nın kemıklennı yurda getırebıleceğını duşunuyorum da.
hurrıvet kahramanlarının bu muzelere gırmesıne ızın \ere-
cegını hıçsanmıyorum Ohaldeışsıvılkuruluşlaraduşuyor,
vanı bızlere
Niyazi Bey'in Resnesi
II Me^rutıyet ın ılanında Kolağası INijazi Bej'ın oynadı-
ğı rolu butun tanh kıtaplan yazar Şımdılerde İslamcılar \e
lıberaller bunu mumkun olduğu kadar unurturmaya çalışı-
yorlar. ama unutulması mumkun değıl tabıı Manastır'ı ge-
rıdebırakıp PelibterDağı ıle Baba Dağı"nın arasındakı yem-
\e-5il vadıden ılerleyerek Resne'nınyolunuturuyoruz 30km
ılerıde Resne var kolağası Nıyazı Bey'ın memleketı Çık-
tığı daglar da bu dağlar olmalı Yol boyunca bır kez daha
bembeyaz çıçek açmış elma bahçelerı ıle karşılaşıyoruz Za-
ten Resne nın merkezındede bır elma heykelı var Sağaso-
\d tukındıktan ve bır ıkı kısjye sorduktan sonra merkezdekı
bır kahveye gırıyoruz
Turk olduğumuzu anlayan garson yok oluyor. bıraz son-
ra kısa boylu. esnıer. bıyıklı. guleryuzlu, ceket-kravatgıy-
mış bır başkası ılegelıyor "Hoşgeldiniz"dıyeelını uzatıyor
bu guleryuzlu genç sonra bayramımızı kutluyor \â\. Mü-
la\im. Bıze Resne hakkında bılgıler venyor. Resnelı Nıyazı
Be- 'ın evını tarıt edıyor O sırada karnımızın guruldamak-
ta clduğunu hissedıyoruz
- Yemek var mı burada Mula-
yım kardeş
1
- Var ama size garantı ede-
mem. ıçınde hınzır olabılır
Teşekkuredıpkahveıleyetını-
yoruz Turkıye ıle sıkı ılışkı ıçın-
de olup olmadıklannı soruyoruz
"Çok gidip gelen \ar, otobus 70
D\r>e goturup getiriyor" dıyor
"Yunanistan uzerinden vol daha
kısa. ama guçluk çıkarıvoriar.
Bulgarya uzerinden daha rahat"
dıyor tam o sırada ıkı katlı, ts-
tanbul plakalı bır otobus geçıyor
•*Aha bunlar göturuyor." Vlake-
donya'da "dışa açılmada başan-
lar kazandığı" soylenen Turk
ozel sektorunun pek ızıne rastla-
madık Bunun tek ıstısnası Istan-
bul plakalı ıkı katlı otobus oldu
Bunun sukse yarattığını, bızdekı
şehırlerarası otobus ışletmecılı-
ğının gerı duzevdekı Vunan ve
Makedon otobus ışletmecılığıne
fark attıgını belırtelım
ÇALIŞANLARIN SORULARISORLNLARI/ YILMAZ ŞİPAL
Ölen işçinin askerlîk borçlanmasuıııı kıdem tazıııîııatı
SORL: Birkamu kurumunda 17 vıldır işçiolarakçaüşaneşimi.emek-
liliğine 3 v ıl kala bir trafık kazasında ka> bettim.
Kendisi 2 vıllık askerliğini sigortaya borçlanmıştı. Ben \e i-
ki çocuğuma kıdem tazminatı ödemesi vapılırken askerlik
borçlanmasını hesaba katmadılar. Askerlik borçlanmasının
kıdem tazminatını. ancak işçinin kendi isteği iie emekli ofdu-
ğu zaman ödediklerini soylediler. Ben de işçivim. Benim bil-
diğim. kıdem tazminatının hesabına askerlik suresi de katı-
lır. Olen işçinin askerlik borçlanmasının kıdem tazminatı
odenmez nıi?
(A.G.)
VAMT:
İş \asası nın kıdem tazmınatına ılışkın 14 maddesınde şoyle de-
nılmektedır "T.C. Emekli Sandığı Kanunu ve Sosval Sigortalar
Kanunu'nun \e\a >alnız Sos\al Sigortalar Kanunu'na tabi ola-
rak sadece av nı v a da değişik kamu kuruluşlarında geçen hizmet
surelerinin birieştirilmesı surctivle Sosval Sigortalar Kanunu'na
gore yaşlılık ve>a malulluk avlığına >a da toptan odemeye hak ka-
zanan işçi>e. bu kamu kuruluşlarında geçirdiği hizmet sureleri-
nin toplamı uzerinden son kamu kuruluşu işverenince kıdem taz-
minatı odenir."
Yargıtay Hukuk Genel kurulu'nun 9 Mart 1994 gün. 1994 9-5 E-
sasve 1994 144 sayılı kararozetınde şoyle denılmektedır
(I) "OZET: Değişik kamu kuruluşlarında ve bu arada askerlikte
geçen hizmet surelerinin birleştirilebilmesi, kıdem tazminatının ode-
neceği fünı haller hakkında değil. işçinin sadece v aşlılık \ eva malulluk
av lığı va da toptan odeme almak amacı ile hizmet aktini bizzat feshet-
nıesi halinde soz konusu olabilecektir."
İş Vasası nın 14 nıaddeMiıde ve ışçınm olııınıınde kıdem tazmi-
natının vasal mırasçılara odenmesi ongorulnıuştur
~Olen işçinin borçlandığı askerlik siıresi >asal mirasçılara ödenecek
midir" sorusunun yanıtı Yargıtav 9 Hukuk Daıresf nce verılmiştır
(21 "OZET: Kamu kuruluşlarında geçen hizmetlerin kıdem tazmi-
natında hesaba katılabilmesi için iş akdinin v aşlılık va da malulluk a>-
lığına \a da toptan odemeye hak ka/anılması nedeniy le teshedilmiş ol-
ması gerekir. Bu duzenleme içinde "ölum" hali öngorulmuş değildir.
Bu nedenle askertik borçlanmasınm goz onüne alınması yasal değil-
dir. Karşı goruş, askerlik hizmeti yasasının ongorduğu birleştiri-
lecek hizmetlerden değildir. Bo/ma gerekçesinin bu yolda olma-
sı gerekir. Karşı goruş: \erel mahkeme kararı >asanın lafzına da
ruhuna da u\gundur. Olen kişi vaşlılık aylığına hak kazanmış
olup onun esasen hizmet akdini sona erdirmesi fiilen olanaksız-
dır. Bu durumda olen işçilerin mirasçılarının kıdem tazminatı ala-
maması gibi adalet duvgularını rencide edici sonuçlar doğabile-
cektir. Karşı goruş: Askerlik hizmeti yasanın ongördüğu birleş-
tirilecek hizmetlerden değildir. Bozma gerekçesinin bu yolda ol-
ması gerekir." Maıgıtay 9 Hukuk Daıresı 12 Mart 19*96 tarıh
I99> 1134 E^as ve 1996 5263 karar) Kisaca Vargıtay askerlik borç-
lanmasına ılışkın sureye kıdem tazminatı odenebılmesı ıçın ışçının ış
aktını yaşlılık ya da malulluk av lığı ya da toptan odeme almak ama-
cı ıle bozması koşulunu ongormuştur Kaynak (1) Lebıb Yalkın Ya-
yımlarıCılt \A 13 Sıra No 426
(2) Yasa Hukuk Dergısı, Nısan 1996, Sayı 172 3, sayfa 543
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EK3IEKÇİ
Dur Bakalım N'olacak!
Asiye Elıçın ın anlattıklarından heyecanlanıyorum,
1940'lann bır avuç aydını, yırmı yaşlarında yenı evlı bır
genç kız, Çıfteler Koy Enstıtusu'nde ıkı yıl çalıştı dıye
başına neler gelıyor^ Cezaevı anılannı anlatıyor
- Cezaevındekı kadınlann hep dışlerı dokulmuş, dış
etlerı butun yara, ıltıhap ıçınde Sebze yemıyorlar,
meyve yemıyorlar bunlar hıç Ispanak aldırdım kılolar-
ca, onları ayıklatıp çığ çıg salata yapıyorum, lımonla
onlara yedırıyorum Kadınlann on beş gun sonra goz-
len parladı1
Proteın almıyorlar, sadece kuru ekmek ve
bulgur çorbası yedıklerı ıçın Emın Turk Elıçın 'ın Vak-
fı (ETEV) ışlerını bıtırdıkten sonra yazacağım ınşallah.
- Eskışehır'de mahkemede yargılanırken halk nasıl
karşılıyordu sızı. tepkı gosterıyor muydu?
- Tam tersıne, bana saygı besledıler1
yanıtını verı-
yordu
Asıye Elıçın, Eskışehır'e gehşını anlatıyor:
- Gece beşte tren var Ankara'ya Eskışehır'e otele
gelınm, otelde yatarım, duruşmaya çıkar, arabaya bı-
ner ıstasyona gelırım her zaman Bu bır yıl surdu Fa-
kat ılk gelışlerden bınnde arabadan ındık, hamallar
geldıler, balyamı, valızlen aldılar, ben de arkalanndan
gıttım Valızlerım yok, balya orada duruyor Aman, ne-
reye gıttı? Yok Bavullanmyok O sırada, bırısı belırdı
orada, yakışıklı falan bıradam "Sorununuz mu var7
"
dedı "Evet valızlerım gıttı çaldılar galıba" dedım
"Şuraya karakola gıdelım1
' dedı
Anlatıyor Asıye Elıçın başına gelenlerı
"Gıttım Tespıt yaptılar, ne var, kıtaplar fılan Ben de
kıtaplan Ankara 'da bırakmışım Bılıyorum krıtıkbır do-
nemdı, farketmıştım Israrla da ustunde durdular, sak-
ladığım bır şey var mı dıye Nasıl olsa arayacaklardı.
Dedıler kı
- Bız valızlennızı buluruz merak etmeyın
Kendısını valı yardımcısı olarak tanıtan o yakışıklı
adam, 'Aynı zamanda gazetecıyım dedı Otele gıt-
meyın, buyurun bıze gıdelım çay ıçer konuşuruz Bu
konular benım de merakımı çekıyor Sabah bulurlar ar-
kadaşlar valızlerınızı1
'
Ben dayanamadım
- Bu adam polıs mı'5
- Polısmış'
Gıttık Fakato denlı guvenlıyım kı kendıme, 'Pekı gı-
delım' dedım Öyle çayırlık falan, bıraz kenar bıryer-
de, bahçe ıçınde ıkı katlı kuçuk bır ev Baktım orada
bır polıs gıysısı, şapkası duruyor Hemen paltosunu
goturdu, gıysıntn uzennı kapadı Ben hıç bozuntuya
vermedım Gıttım, bır koşeye oturdum Sıper aldım
adeta Bakalım, arkası ne getırecek? (Dur bakalım
n'olacak)
Konuştu yavaş yavaş, benı beğendığınden fılan soz
ettı, ışı azıtmaya başladı Saldırmaya, tutmaya çalışı-
yor Turlu turlu manevralar yapıyor Dıyor kı
- Ben nasıl olsa evleneceğım senınle
1
- Sen necı oluyorsun da, benımle evlenıyorsun, ken-
dıne gel
1
dıyorum Derken adamı koşede dovdum,
çok da guçlu bır kızdım o zaman Kuçuk parmağını
kırdım 'Sen çık dışarıya, ben gıdeceğım
1
' dedım, sa-
bahleyın "
- Sıze açıkça saldırmak ıstemış?
- Evet evet Sabah başka, yoğurtlu kebap ısmarla-
dı Tabıı yemedım Emnıyet muduru, oradakı muavın-
ler, benı sırk hayvanı gıbı gorduler (Sabah, Elıçın'ınba-
vulları teslım edılır karakolda)
Asıye Elıçın ılk duruşmayı anlatıyor şoyle
"Eskı bır bına vardı, Odun Pazarı dıye bır yerde,
orada yargılanıyordum Duruşma salonu o denU ka-
labaiıktı kı Ilk durvşma gergın brf hava ıçınde geçtı*
Bına, kalabalıktan yıkılacak dıye korktular Ahşap, bu-
yuk bır bına adlıye bınası Asıl ılgıncı eşıme (Emin
Türk EliçinJ yaptıkları ezıyet Gırdım hapıshaneye,
mahkemeye gıdeceğım Bır çavuş benı gormek ıste-
mış Gormek ıçın sıraya gırıyorlardı adeta Dedım kı
- Yarın arabayı getırsın
1
Çıkmadım dışarıya
- Kendısı gelsın
1
demış
- Kendım lazım değılım, araba lazım bana
1
dedım,
payladım
Eşım de geldı, oturdu duruşmada. Benı aldı, araba
ıle goturecek Çavuş
- Yuruterek gotureceğım sızı' dedı Baştan benı ara-
ba ıle goturdu de donuşte eşımle bırlıkte gelıyoruz ce-
zaevıne Eşım benı bırakacak Tartışmaya başladılar
Emın Turk de kendı bıçemıyle çıkışıyordu Çavuş
- Tutuklayacağım senı, dedı, kelepçe vurup Eskışe-
hır'de dolaştıracağım Ben hıç kımseyı dınlemem Be-
yefendı, meyefendı bana vız gelır
1
dedı
Ben cezaevıne gıttım Çavuş, Emın Turk'u gerçek-
ten bıleklenne kelepçe vurup Eskışehır'de dolaştırmış
Goturmuş savcıya, Emın Turk'un bır suçu yok Savcı
Emın Turk'e Haydı gıt
1
' demış
- Hayır, gıtmem
1
demış Emın Turk Bu adamın ce-
zasını verın Nereye bağlıysa ben bunu takıp edece-
ğım1
Dort-beş saat uğraşmış Emın Turk, çavuşun ce-
zalandırılmasmı sağlamak ıçın Komutanlık merkezi
Kutahya'da' demışler, oyle kurtuldu çavuş
1
• • •
Ankara'daTUYAP 3 .Kıtap Şenlığı guzel gıdıyor Pa-
zargunu "Gulgeç"te, İsmaıl Gülgeç'le bırlıkte "Do-
muzuna Yazılar"\ ımzaladık Kemal Gokhan Gürses
ıle Mahmut Makal da "Gulgeç 'teydıler Okurlarla ne
guzel soyleştık Tumu.domuzuçoksevıyoriardı Okur-
lar, İsmaıl Gülgeç'le, Kemal Gokhan Gurses'e, "Sızıyı-
ne Cumhunyet'te beklıyoruz'" dedıler
Yarın TUYAP ta 3 Sokak'ta "Umıt Yaymcılık"ta sa-
at 14 00-18 00 arasında "Çarıklılar" ıle "Tijkıyle Kuy-
ruğu"nu ımzalayacağım Yarın Jülide Gülizar da bır-
lıkte olacak, kıtaplarını ımzalayacak
BULMACA
SOLDANSAĞA:
l/Bebeğmduşıme-
mesı ıçın beşiğe
ya da salıncağa
bağlanan enlı bez
kuşak 2/Tumor
"Haksoyleyenev-
vel dahı menfûr ı-
dı gerçı Haınlere
amma kı — yenı
çıktf(ZıyaPaşa)
3/Şarkının »ert bır
bıçımde\urgu!an-
dığı dısko muzık 8
uslubu Kapalı g
bır yerın ısısını
ayarlayan aygıt 4/ Kent
elektrık akımını baâlavan
kuruluş Bır soru sozu 5/
Bır tur denıztaşımacılığı
Bırnota 6/GenellıkleGu-
ney Amerıka"da uretılen
kahtelı bır kah\e cınsi 7/
Bırburçadı Sığırsurusu
8/Herhangı bırenerjıvı de-
vınımeçevırenavgıt Es-
kı Mısır'da guneş tanrısı
9/Surulmemış otburumuş
toprak Donuk renklı
YLKARIDAIN AŞAĞJVA:
1/Taşlık ve çalılık ver 2/ Kadd-ı dıldara kımı — dedı kı-
mıelıf Herkesınmaksudubırammarıvayetmuhtelıf (Ka-
nunı Sultan Sulevman) Avrupada bır başkent 3/Tek at
koşturularak çekılen bır araba 4/Şarkı turku Gemıde
teslım satı^" anlamında kullanılan tıcarı kisaltma Tanta-
lın sımgesı 5/Kımı balıklann ıste kurutularak vapılan pas-
tırması 6/Bolum. kol Tellı balıkçıi 7/Dınseltoren llen-
me beddua 8/Antalva nın tuıistık bır ılçesı Karakter 9/
L'zaklık anlatmakta kullanılan soz Muslumanlarca belır-
lı zamanlarda okunması adet olan dualar ve Kuran avetlen