23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yay ın Yonetmenı Orhan Erinç 0 Genel Yavın Koordinatorü Hiknıet Çerinka\a 9 Yazn^lerı MuJurlen İbrahim Yıldız, Dinç Ta>an< (Sonınıiııı 0 Haber Merkezı Muduru. llakan Kara 0) Gorsel Vonetmen. Fikret Eser D]} Hjberler Ergun Balcı0 Ktıhbarjt Cengiz Yıldırım 0 Eknnomı Bültnt Kızanıık 0 KultLir Handan Senköken 0 Spor: Abdüjkadir Yücelman 0 Makaiclcr Sami Karaören 0 Düzelrme Abdullah Ya/ıcı • FotoSrat" Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belac Edibe Buğra 0 \ un Hjbcrlen Mehmet Faraç YayınKurulu Ilhan Selçuk I Bj^kan ı. Orhan Erinç. Ok(a\ Kurtböke. Hikmet Çrtinkaj a, Şükran Soner, Ergun BakL Dinç T»>anç, İbrahim >. ıldız. Orhan Bursalı. ıMustafa Balba>.HakanKara. Ankarj TenüilciM Mustafa Balba> •HaberMuduru Doğan Akın AtatiırkBuKanNo 125. Kat 4. BakanlıJdar-Ankaıa Tel 411 >50:Ü r hat). Faks 4I9502"7 • Izmır Temülcısı Serdar Kıak. H Zı>a Blv 1352 S 2 3 Tel 4411220. Fak». 4419117 # Adana Tenısılcısı. Çetin Yiğenoğlu. Inonu Cd II9 S. No I Kat. I. TeJ 3522550. Faks. 3522570 Mue>M;se Mûdürii Erol Erkut 0 Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bûlenl Yener 0 Idare Hüseyin Gürer 0 l$letme Önder Çelik 0 Bılgı-lşlem. Nail Inal 0 Bılgısayar Sıstem Miiriive» Çfler MEOYA C: 0 Yonetım Kurulu Başkanı - Genel Mudur Cûlbin Erduran #> Koordınatür Reba Işıtman 0 Genel Mudur VanltmeiM \line Akdağ Tel 514 07 53 - 5I3s>5 80-5138460-61.1-ak.s 5118466 YayıınUtan >e Bssjn: >enı Gun Haber ^ansi. Ba.Mn \t Yaşınalık A S TürLv.aiı C ad !") 4 i Caialoilu U ' U l,ı PK 246 kunbui f cl lO :12ı 5 12 05 (15 ıM halı fakv 1(1 212/513 »5 1IMAYISI996 tmsak: 3.59 Güneş: 5.43 Öğle: 13.08 Ikindi: 17.00 Akşam: 20.18 Yatsı: 21.55 96 yazının giysileri • İstanbul Haber Servisi - YıldırımMayruk 1996 yaz "Couture" koieksıyonu, düzenlenen bir defiley le modaseverlere tanıtıldı. Defilede konuşan Mayruk. her zamandan daha özgür, daha renkli ve daha dişi birkadın amaçladıklannı söyledi. Yerlı ve yabancı mankenlerin katıldığı defilede. transparan ve denn dekolteler izleyıcilerden büyük alkış aldı. Merkez Av Komisyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Merkez Av Komisyonu. 1996-1997 av me\siminde uyulacak kararları belırlemek üzere, Orman Bakanlığı Müsteşarı Hayri Berk'in başkanlığında dün toplandı. Toplantının açılışında konuşan Müsteşar Berk. doğal dengenin bozulmamasının herkesin istegi olduğunu belırttı. Komisyonun, av lanma içın ahnacak kararlarda ülke menfaatını göz önünde bulunduracağına dikkati çeken Ha>ri Berk. doğal çevrenın ve biyolojik zenginliklerin korunmasının büyük önem kazandığını kaydetti. Yann annenize isterseniz armağan alın, isterseniz almayın, ama şu üç sözcüğü söylemeyi unutmayın: Seni sevfyorum aıuıeFİGENATALAV Yann AnnelerGünü Annenize ne aldınız' 1 Bol- ca rekiamı yapılan pahalı bırgiysi ya da mutfak eşyası mı? Kredi kartınızın hesabından alışveriş yapmasını sağlayacak ek kredi kartı mı? Paris'e bir uçak bıleti rni? Yoksa beyaz bır karanfil mi° Belkı de kendi ördüğünüz bir kazağı ya da yapa- cağınız birpastayı armağan edeceksıniz anneni- ze. Ya da para verecek, "Ne istersen onu al anne- ciğim" diyeceksiniz. Her tür "gün"e karşı olan- lardansanız Anneler Günü'nü de görmezden ge- lir, hiçbir şey almayabilırsiniz. Nasıl bir armağan alacağınız ya da aîmayacağınız size kalmış. Bı- zimse Anneler Günü için sıze küçük bir önerı- miz var: Bu günü. annenizle ya da çocuğunuzLı ilişkilerinizi gözden geçırmeye a>ınn. Anneler Günü düşüncesi. ABD'nin Philadelp- hıa kentinde yaşayan Anna Jarvis'in. 9 Mayis 1906 da çok sevdıği annesinı kaybetmesı ve Jar- vis'in. annesine duyduğu sevgıyi ıfade etmek amacıyla8 Ma>ıs 1908 de bır anmatörenı düzen- lemesıyle doğdu. Anna Jarvıs. törenı düzenledı- ğitarihı. kendisi içın "Annel«rGiiııü'*olarak ılan etti. Amacı yalnızca. annesine sevgisini birbıçim- de ifade etmekti. 1912 yılına kadar sadece Phi- ladelphia kentinde kutlanan Anneler Günü. 1914 yılı mayıs ayının ikincı pazar günü. ABD'de res- mi olarak kutlanmaya başlandı. Türkiye'de ıse An- neler Günü ilk kez 1962 yılında kutlandı. Anne- ler Günü"nün sembolü. temızliği ve sevgıyi ifa- de eden beyaz karanfil oldu. Sonra bu en koşul- suz sevginin ıfadesi için belırlenen Anneler Gü- nü de dıger günler gibi tüketim pıyasasına kur- ban oldu. Mağazalann vitrinleri. televızyon ekranlan. ga- zete sayfalan. SevgililerGünü'nde. BabalarGü- nü'nde ve yılbaşında olduğu gibi insanları. çıl- gınca para harcamaya çağırdı "Annenizi bizim şirketimizle tatile gönderin". "Anneni/e en ivi Anneler Günü armağanı. çelik tencere takımr. "En güzel Anneler Günü armağanları bizim ma- ğazamızda". "Anneniz bu armağana çok sevine- cek". "Annenize sevginizi falan marka eşarpla gösterin" Bu tüketim kuşamıasının sizı sarmasına ızın ver- meyin. Armağan almak da vermek de güzel. Ama armağan almayı sev miyorsanız, heje de ~gün" zo- ruyla armağan almaya karşıysanız. sevgiyı gös- termenin başkayollan olduğunu düşünüyorsanız. çıkın "nealaca^mstresinden"'. Özürlü bircoeuk annesi olan Nevin Eracar Başar'ın yaptığı >apın: Annenizle. çocuğunuzla olan ilişkilerinizi göz- den geçırin. kendinizleyüzleşm. Annenızı üzdüv- senizondanözürdileyin. yaşamdan hoşnutsanız. sizi dünyaya getırdiği için ona teşekküredın. Ona "Senise%T\orum'"deyin. Birşevlersunmak ıstıyor- sanız onu da yapın. Unutmayın. annelen mutlu eden ek kredi kartlan. pahalı armaganlar. tatıller değil. yalnızca sizin varlığınızdır. Annenizi üzdüvstni/ varın ondan özür dile>in. sizi dünvava getirdigi ve biiyüttügü için ona teşekkür edin. Otistik Ece'nin annesi Nevin Eracar Başar artık yaşama başka bir pencereden bakıyor 6 Beırim için öclül, Ece'nin annesi olmak' 13 yaşındakı otistik Ece'nin annesi Ne- vin Eracar Başar. yann kızından bıldıgi- miz anlamda Anneler Günü armağanı al- mayacak. Yanı, ne yanağı Öpülecek ne çı- çek sunulacak ne de "AnnelerGünün kut- lu olsun anneciğim" denilecek. Onun ar- mağanı. Ece'nin annesi olmak. Eracar Ba- şar. varın kızına teşekkür edecek: davra- nışlanv la annesinı eğittigi. >aşama başka birpencereden bakmasını sağladığı için... Marmara Cniversıtesı öğretım üyesı. Yrd. Doç. Dr. psıkolog Ne\in Eracar Ba- şar. "özüıiü çocuk annesi olmavı" şöyle anlatıvor: "Küçük çocuklan. bebekleri olan anne- ler,sürekli bebeklerinin sağbğn la üzbakım- iam la ilgilenirier. Ama o annelerin işigün- den giine azalır. Çünkü insan vavrusu her geçen gün gelişme gösterir ve >a\aş >a\aş bazı ihrivaclarını kendisi karşilmabilecek hale gelir. Ben. vaşamımın orfa çağlannı da geıide bırakmaktav mı. Bedensel olarak zoıiannorum. Ece'nin hamo lapmasına yardım ederken, "Nıye bu kadar vorul- dum ?" diye düşünüyorum. Doğa bu vaşta artık kadına çocukvermhor. İnsanın fizik- sel gücü belli bir yaşa kadar davanıyor. Sonra giiciinüz kalmıyor. Hâlâ her şe\idii- şünmek çok zor. \e hep bö> le devanı ede- ceğini bilivorsunuz. Bu çokzor. Başka özür- lü çocuklarm anneleriv le konuştuğum za- man bu insanlann bu tür şej lerden hiç va- kınmadıklarını görü}oru m. 15 vaşına gel- miş bir çocuğun özbakımına > ardımcı ol- maktan vakınmıvorlar. Annelerin asıl ya- kındıklan -benim de katıldığım- bu ço- Mevin Eracar Başar. "otistik bir çocuk annesi olmak, çok enerji tüketici ve insanın za- nıanını ve gücünü bloke edici bir yaşam demek" divor. cuklann bizim desteğimiz ounadığı zaman \aşamlannı nasıl sürdürecekleri. Ne der- nekler ne örgün kurumlar ne vavgın ku- rumlar actsından bu konuda bir gelişme vok. Otistik birçocukannesiolmak.çokener- ji tüketici ve insanın zamanını ve gücünü blokeedki biryaşamdemek. Bualandaeği- tim \ apan. egiticiler yetiştiren. tedavi eden ben bile bu güçliikleri taşadım. 'Her şev ı bırakıpemeklı olayım. Ece'yı alıpbırkö- >e verleşevım' gibi diişüncelerinı oldu. Ama bu düşüncelerin vaşamunı vönlendir- mesine izin vermedim. Ece'den dolaj ı bel- ki de daha fazla çalıştım. Bu bir savunma olabilir. Kuafbregitmekten de Ece'nin yal- nız kalmaması için çeşitli çözüm yolları bulup ihrivaçduvduğum kadar gece gez- melerinden devazgeçmedim. İşimi hiçak- satmadım ve sorunlanmı işime vansıtma- nıava çalıştım. Özüriü annelerc çalışmala- nnı öneriyorum. Çalışma vasamu insanı güçlendiriyor. Hem varatıcılığı arttınvor hem de depres>ondan çıkmava vardımcı oiuvor. Önunla katettiğim volu gözden geçirdi- ğimde ise Ece'nin özei bir vapısı olmasına rağmen kendi tarzında ilerlivor olduğunu görmek bana övünç duygusu \eri\or. Ece'nin annesiobnanınbana getirdiği bu." Pekı.va Anneler Günü... Nevin Eracar Başar, kendi annesine her Anneler Gü- nü'nde bır şeyler sunduğunu hatırlatarak "Kendi çocuklanmla öyle olmadı" dıyor veeklıvor: "Ece'yle olamazdı zaten. ama Ece'nin normal olan abisiv le de olmadı. Bu bende başlangıçta hüzün varattı. Sonra bu tür günlere karşı felst'fem değişti. Bu günleri. çocuklanmla olan ilişkiierimi gözden ge- çirmenıe, kendimle karşılaşmama, hesap- laşnıama fırsat olarak görmeye başladım» Ece'nin annesi olmak benim için ödül. Çünkü en zor amıelik bu." Bu arada. fotoğraf çekımı içın Ece'ye "Annenin vanına ottırur nıusun" diye so- rulduğunda. Ece. "OUırmam" diye yanıt veriyor. Nevin Eracar Başar. Ece'nin bu yanıtından çok hoşnut. Bunu şöyle açık- İıyor: "Bu yaşlardaki kızlar. anneleriv le çartsıriar. \nnevle çatişma, normal denn lenleriçin bağıntsızlaşma demektir.Ece'nin bu tepkivi gösterebilmesi, benim için göz- vaşartacak kadar sevindirici." Nev ın Eracar Başar. Ece doğmadan ön- ce kızı olsun diye çok dua ettığını. yaşa- yamadıklannı çocuğunda gerçekleştırmek ısteyen pek çok anne gıbı onun da kızına dantelli gıysılergıydırmek. onu süslemek gıbı ısteklen bulunduğunu anlatıyor. Bir kızı oluyor. ama beklentilen gerçekleş- mıyor. Eracar Başar. "Havalkınklığı>aşadım. ama Ece'nin istediğim biçimde dav ran- masının olanaksıziıgı beni eğitti. Bundan dolayı ona teşekkür edivorum" dıyor. 'HM-M. v r oppala, bu da nerden çık- tı?" demeyeceğinizi umu- yoruz. Çünkü ne zaman yeni hir"ekonomikpaket"açılsaka- zığı dönerdolaşır, fukaralarla orta sı- nıfa kısmet olur. O bakımdan "Tur- kish fast-food çeşitlerTni bir kez da- ha anımsamakta yarar var. Fast-food. malumunuz hem hazır yemek anla- mına geliyor hem de ucuz tarafından kann doyurma demek olu>or. Şu aya- küstü atıştırma ışinı Amerikan usu- lüne göre yaparsanız artık pek ucuz değil. En hafifinden bırkaç yüz bini cepten çıkarmakgerekiyor. ama mo- danın ucuzu da böyle olur. Onun için de biz gene babadan kalma "fast-fb- od" çeşitlerine bakalım. Peynir-ekmek... ilinenenyaygınmillifast-fo- od budur: Pe>nirekmek ' ha- zır yemek. Bıldığınız ekme- ğı alır. yansının içine bıldiğıniz pey- nıri koyarsınız. kamınızdoyar. Yalnız ekmekler iyıce küçüldüğü içın yan- sı da sandviç gibi oldu. Peynirde al- MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Turkish Fast-food Çeşitleri... CJD hastalığı İzmir'de deli inek paniği İZMİR(Cumhuriyet Ege Bürosu) - Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakül- tesi Hastanesinde CJD (Creutzfeldt - Jakob) hastalığı belirtileri tasıyan birhastanın tedav ı altına alınmâsı. İz- mir'de "deli inek" hastalığı panıgi ya- rattı. Her iki hastalığın benzerbelırti- lerle ortaya çıktığını kaydeden yetki- lıler. iki hastalık arasında bağlantı ol- duğunun kanıtlanamadığını söylediler. * DEÜ Hastanesı Tıp Fakültesi Nö- roloji KlınığVne "unutkanlık, beyin fonksiyonlannda kayıp" şikâyetleriy- le 1.5 ay önce başvuran 70 yaşındaki Hayri funç Ali adlı kişide CJD hasta- lığından şüphelenilmesi. basında "de- li inek"olarak yorumlandı. CJD has- talığının deli inek hastalığıyla ileben- zerklınıkbelirtılertaşıdığını.ancakbu iki hastalık arasında bir bağlantının henüz kanıtlanamadığını vurgulayan nöroloji anabilim dalı yetkilileri. şu bil- gileri verdiler: "Her iki hastalığın da beyin hasta- lığı olmaları, giderek ilerleyerek kay- ba yol açmalan. bunama tar/ında dü- şünceyetilerininyıkılmasına nedenol- malan. nörolojik sinir sisitemini etki- lemeleri gibi ortak noktalan vardır. CJD hastaljğının havvanlardan bulaş- tığı henüz kanıtlanamamıştır. Hayri Tunç Ali adlı hasrava yapılan EEG, manyetik rezonans ve beyin-omurilik sıvısı incelemesL CJD hastalığı süphe- sini pekiştirmiştir. CJD, doğadan insa- na bulaşan bir yavaş virüs hastalığı olarak düşüniilmektedir. Bazı kişiler de bu hasfaJıgı, insanın kendi genetik mutasyonu ile dokulartnda oluşan de- ğişiklik olarak yorumlamaktadıriar." Hastaya CJD öntanısı konulduğunu belırten yetkılıler. kesın tanmın ölüm sonrası otopsi ile ortaya konulacağı- nı söylediler Ogretmenler Nakil işlemleri tamamlandı AıNKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitım Bakanlığı. ögretmenlerin 1996 yılı isteğe bağlı yer değıştirme işlemlerini tamamladı. Nakil isteğin- de bulunan 25 bin 677 öğretmenden 17 bin 121 "inin yerdeğiştirmeleri uy- gun bulundu. Milli Eğitim Bakanlığı'ndan yapı- lan yazılı açıklamaya göre. ögretmen- lerin hizmet puanı ve ıllerin öğretmen gereksinimi dikkate alınarak yapılan değerlendirme sonucunda. yer değiş- tirme isteğinde bulunan 61 branştan 25 bin 677 öğretmenden 17 bin 121'inin nakilleri gerçekleştirildi. 6 bin 70 ög- retmenin serbest iller arasında nakil- leri gerçekleştinlirken 3 bin 477 öğ- retmen. serbest illerden Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu illerine atandı. 3 bin 133 öğretmen. zorunlu bölge hiz- meti kapsamındakı ıllerden serbest bölge illerine atanırken 2 bin 440 öğ- retmen de zorunlu bölge hizmeti îlle- ri arasında yatay geçiş yaptı. 2 bin 1 öğretmen de eş durumu nedeniyle yer deöıştırdi. Bakanlık açıklamasında. nakil iste- ğinde bulunan 25 bin 677 öğretmen- den 20 bin 334'ünün gerekli koşulla- n tasıdığı. başvurulann yüzde 84.22'si- nin nakledıldiğı kaydedildi. tınla yanştığı için kınntılanyla ye- tinmek gerekir. Böylece eskilerin çok iyi bildiği "Peyni^kurtyapar" sözü- ne kulak vermek doğru olur. Şimdı du- rup dururken peynir yiyip de kurt- lanmanın zamanı mı? Eğer lor bulur- sanız mesele yok. ekmeğin içine lor koyar, yersıniz. Lorbulamazsanız ku- ru ekmek de olur. Bildiğınız gibi ek- mekte kolesterin de yoktur. Böylece hem zarardan kurtuluyorsunuz hem de kolesterin derdıniz olmuyor. Ham- burgerlerin kolesterinı arttırdığını bı- lıyorsunuzdeğil mi? Peynirde yene- cekse iyice yağsızının yenmesinde sayısız yarar vardır. Hem paranızı. hem sağlığınızıkoruyacak bırçeşit ola- rak "imansız pe> nir-ucuzekmek" mö- nüsünü hararetle önenyoruz. Simit-çay W y rken ışe gıtmek zorunda ka- m^ lan işçi. memurvatandaşlan- * •* mızınayncaünıversiteöğren- cileriningözdefast-food'udur. Birsı- mit-bir çaydan oluşan ana mönüye ek olarak "keyif ça>ı" adıyla anılan ikinci bırçay da içılebılır. Bu milli kah- valtımız. uluslararası arenada büy ük bir başarı kazanarak "mısır ge\ reği- süt" karmasını yenmıştır. Büyük rek- lamlarla ulu.sumuza y utturulmay a ça- lışılan ve kıvamı bakımından sunta ke- miımeye. tadı ıtıbany la kazmaması- na benzeyen "mısırgevreği-süt" kar- ması. u simit-çay" ikilisınin büyük performansı karşısında mağlup ol- maktan kurtulamamışttr. "Simit-çay " bileşimi akşam dönüşlerinın de kur- tancısı olup kazınmış mıdelerle çiri- şe dönmüş ağızları düzeltmeye bire bir gelir. Yengen tost... u "Turkish fast-food" gözde- si de "tost" denen alafranga numaranın örfve âdetlerimi- ze tıyarlanmış biçimıdır. "Yenge"nin nasıl tatlı. ne denli yenip y utulacak bir nesneolduğuna ilişkin birazyakışık- sız bir imayı banndınyorolsa da "yen- gen tosf ıçınde hem kaşar peyninni hem de .-.ucııgu pışınlmış ıkı ekmek dilımı olarak her zaman hazırdır. Nor- mal kaşarlı tosta göre lezzcti artmış. doy unıcuyanıgüçlendirilmı-ftir. Kal- bi sağlam olmayanlara tav.siye edil- mez, zira içindekı kolesterin miktan yüksektir. Yengen tostu yalayıp yut- manın da her zaman riski vardır. Kokoreç... H ayvan bağırsaklarının yan y ana dizilip ateşte kızartı Ima- sı sonucunda elde edilen pek leziz bir fast-food çeşididir. içinin te- mizlendiğini düşünmenizdaha rahat- latıcıdır. ama işın erbabı temizlenme- miş olanının daha lezzetli olduğunu iddia eder. Zaten. bu memlekette yaşayıp bun- ca şeyi yemeye alıştıktan sonra kim- senın de kokoreçın içindekt nesneyi merak edecek halı kalmamıştır. O kadar kırmızı biberle kekik otu- nu üstüne döktükten sonra yenmeye- cek bir şey olmadığına ilişkin uzman görüşleri de dikkate alınırsa "koko- reç"in harıka bir buluş olduğunda kimsenın kuşkusu kalmaz. Balık-ekmek... F abancılann "sea-food"çeşitle- rine inat. milli "balık-ekmek" çeşidimizgerçekten büyük bir buluştur. Özellıkle Istanbul'da Emi- nönü nhtımında tezgâh açan balık-ek- mekçıler. denızdeki sandalda balık- lan kızartarak bu alanda dev ntn yap- mışlardır. Balığın kızartma kokusunun bu- raın buranı ü.stıinüze sinmesi de ca- basıdır. (Kızarmış balık kokusu ekst- rasayılmaz. fiyatadahildir.) Kızarmış balığınızı ekmeğin içine konulmuş oiarakalırsınız. asılmışbirtorbaiçin- deki soğanlardan istediğiniz kadar alırsınız, sonra da elinizi sabunla yı- kayacağınız seyyar lavaboda işinizi gö- rürsünüz. Seyyar turşucu hemenoracıktadır. Böylece buzhane balığı da olsa denı- ze karşı balığınızı yemiş. karnınızı doyurmuş olursunuz. Biz ne paketler görmüşüz. öyle kolay kolay korkmayız...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle