Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 NİSAN 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
Necati Cumalı'nın 75. yaşı yann AKM Taksim Sahnesi'nde düzenlenen birgeceyle kutlanıyor
'Kimsenm haylazbk etmeye lıakkı yok'
DUYGUDLJRGlıN
llk şım 1949'da yayımlandı edebıyat
dergılerınde O zamanlar adı Ahmet
Necati Acar ıdı Bırturlu sevemedığı
soyadını mahkeme karan ıle
değıştırerek, adıyla uyum ıçınde olan
'Cumair soyadını aldı "Önce adından
başlamalı şiire" dıye duşunuvordu
çunku Necati Cumalı
Şıırle basJadıgı edebı>at yaşamını
roman oyku. tıyatro oyunu dallarında
verdığı sayısız urunu geçmışe degıl
yaşamın genelıne duyduğu ozlemle
dısıplınle, kımı zaman da "öfke'yle
buguniere taşıyan Cumalı. 8 nısanda
Taksim Sahnesi'nde, \azarlar
Sendıkası'nın gırışımıyle düzenlenen
gecede do&tlanyla bırlıkte 75 yaşını
kutlayacak
Yaşamını kalemhle kazanıvor
25 Ocak 1968 tarıhlı Cumhurıyet
gazetesınde Baki Sıiha Ediboğîu şov le
anlatıvor \ecati C umah v ı "Yıl 1939...
Ankara'da -o zamanki adı\la Hergele
Meydanı'nda- '15. ^ ıl" adlı bir kah\ede
mermer masalardan birinc oturmuş
ekmek parası için bir gazeteye hikâye
hazırbyordum. Tam da hikâyeyi
toparlayacağım sırada yanınıa 20
>aşlannda \ar yok, bir delikanlı
yaklaştı. Koltuğunun altında kalın kalın
kitaplar. notlar \ardı. Bcllı ki
kalnehaneyepekyakınolan \nkara
Hukuk Fakultesı'nde talebe idi." Orta
bo>lu, uzunca burunlu zayıf.
guîeryuzlu, dışlen bembeyaz olan bu
delikanlı Necati Cumalı'dır Izmır'ın
Urla ılçesındendır Muhacır bir aılenın
çocuğuydu \e şııre yenı basjamıştı
Edıboglu'na şıırlerını okuma>a
başladı Tum ısteğı. şıırlenm
yayınlatabılmektı
"Benim şiire başlamam başkalanna
benzemez" dıyor Necati Cumalı
"Önce öğrendim şiirin ne olduğunu;
sonra yazmaya başladım. Liseyi
bitirdiktcn sonra şür yazmaya
başladığımda \unus"tan başlayıp o
gune uzanan tum şairieri çok iyi
ögrenmiştim."
Şurle başlayan oyku, roman \e tıyatro
oyunu ıle suren yazın yaşamı boyunca
şıır her zaman farklı bir vere sahıp
Cumalı"nın yureğınde "Guzel
konuşan adamlar vardır. Guzel
konuşur, çoresine o\guler duzer.
kendini se>dirir. Her budala kendisine
hayran olacak bir başka budala daha
bulur sozun kısası. Oysa şair, sadece
kendisinin dostu ve duşmamdır.
Oncelikle yazdığınız şiiri kendiniz
sevmelisiniz."
Yaşamındakı her şey ı. ışını. kazancını
hep şııre gore duzenlemtş Cumalı
Yaşam onun ıçın nerede tukendıyse
orada değıştırmış duzenını Say ısız
çevreye gırıp ç.ıkmış Hukuk fakultesı
yıllarında Ankara"da. aralarında Orhan
ıırle ba^ladığı edebı\dt >dşdmını
roman. oykiı. tıyatro oyunu
3 dallarında \erdığı sayısız ürünü
geçmışe değıl. \a:>amın genelıne
duydugu ozlemle, dısıplınle. kımı zaman
da 'orke'yle bugünlere taşıyan Necati
Cumalı'nın yüreğınde şıır. her zaman
farklı bıryere
~T~\ o^una Yaşamadım Ben dıye bir
r£ şıırım \ardır Gerçekten de boşuna
JLJ yaşamadım Olanakları elden
geldiğınce zorlamaya ealıştım Kaderım
bana yaşama şansı \erdı "Bu yaşına
kadar ne yaptın' dıye sorulacak olursa,
alaeaklı çıkarım ben Kım*>enın haylazlık
etmeye hakkı yok yaşamda.
\eli.Okta> Rifat. MelihCe\det \nda\.
Vurullah \taç. Sabahattin ML C ahit
Sıtkı gıbı edebıyat adamlarının
olu^turduğu gruba katılmis bir sure
Ustaların arasinda venı \etme bır^a/ar
olarak Bıı unıversitesı de o çevre
olmuş "Ben aılenin en bu\uk
çocuğuvdunı anıa benim ağahe\lerim
onlar oldular. o\ le çok ^e\ oğrcndinı
ki." Oerı\e Orhan \elı ıle tadıııa
dovulma/anılarlOrnan \elı ııııı 'Ne
zaman o\ku yazmaktan \azge<,ıp >iıre
bas.lavaıaksın" \ollu takılmal ııını lın,
unutmuvorı kut.uk kuı,uk taıtişmalar
derken bir başka unıversitenın \dN.am
unıversıtesının kapıları aı,ılmı^onunde
Lrlada avukatlığa ba^ladığı donenıde
v azdıgı 'Zeliş'. "Nalınlar" \ e "Susuz
Vaz'gıbı vapıtlar vaşamla vasamın
gerçeklerıvle tanışıkhğın urunlen
C umalı'nın de\ı>ı\lc
Ancak avukatlığın şıırı oldurduğunu
gormuş i>11r verıne her gun da\a
dosvaları ıle karşı karsiva olmak bir
sure sonra usandtrmis C ıımalı yı
Sonra bırgun anıden Pans e gıtmeye
kdrarvermış Bır sise *>uıle yattıgı
gunler de olmuş anıa Pans tum
comertlığıvle yaşamının belkı de en
guzel gunlerını sunmus Cumalı \a
Turkeenın duınanın en guzel
dıllerınden bın olduğunu en onenılısı
dt. •yirdilı'olduğunu Paris te
duyumsanıiş Parıs'ten kalan anılar
ardsında en unutulmazı Perte\ Naili
Borata> ııı cvınde lanıstığı Vunanlı bir
dıl uzmanının su sozlerı "Ni>egeldinb
Paris'e.. Fransızcada i\i şür >azılmaz
ki. Duınanın en gu/el >iırlen sadece üç
dildc \a/ılır: Turkçe. \unanca \e
Ingili/ce."
Turkıve \e donusunde yaşamını
kalemıv le kazanmaya karar \eren
C ıımalı t,ok geı,meden bunun olanaklı
olmadıgını anlamı> \azabılmek ıçın
oıuelıkle \asaınını sıırdurecek uğraslar
bulmak gerektığını gormu>
^apnıacıktan \e takhtten kaçan salt
Geceyi TYS ve TOBAV düzenliyor
Turkı\e \a/arlar Seudıkasi \e TOB,-\\
du/enledıgı. "Necati C umah 75. ^aş' gecesı bugun saat
20 00de Istanbul Devlet Tıyatrosu Taksim
Sahnesı'nde gerçeklestırılecek Senaryosunu İ)\kü
\\wu'\n vazdiiiı Murat Karasu'nun \onetmcnlımnı
,SurjneU,vv b«n^t-CJo/Jer iisjjcjyvyr Occeye
konu<
>macı olarak \taol Behrannçlu. Zeki Coşknn,
Konur Ertop. Nedret Guvenı;. Mehmed Kemal,
Diknten Gurun l çart-r \e >ukran Kurdakul
katılırken. Sezen \ksu sarkılanyla. İsa Çelik ıse dıa
ustlendığı gece\ ı Haluk kurdoğlu, Serpil Tamer. Ali gostensn le konuk olatak
guzelı arayan çabası donemın
elestırmenlennce "Necati Cumalı'nın
şiiri. saçlannı gerive atmış bir balerinin
sadeliği gibidir"olarak
değerlendınlmış Pekı ya o ne dıyor,
Siınnın bugune uzanan sadelıgı.
tazelığı ıçın0
"Şür de eskir. Eskimez di>enler hata
edivor. Aslına bakılırsa, edebivat bir şür
mezariığıdır. Pek az şür ayakta
kalmıştir bugune dek. Valnız "ı> ı snr'
eskimez."
Nasıl kalırbır snrgeleceğe7
" Kalıcı
şiirin içinde ha\at tohumu \ardır. Biçim
olarak sağlamdır. tek dizesini
değiştiremezsiniz.. Değerter, beğeniler
değişir belki, ama değişmeyen bir tek
şe> \ardir şürde: Du>gulan olanca
çıplaklığıv la anlatmak. Bakın Yahya
Kemal'e. \unus Emre\>e,
Baudleaırc'e.. Onlar niçin hâlâ
ayakta?"
Kendini hep denetlemiş
Bu yuzden kendı siırlenne karşı da
acımasız olmus. Cumalı Kendısını
ba^tan berı denetlemiş Çunku "Onlan
ben seçmezsem >aşam zaten sececekti...
55 >ıllık edebhatla uğraşımda iki dtfa
olen şaiıier gordum. Once bu
dumadan gittiler ardından şüıieri \ok
oldu."
Tabıı "Ben edebiyatçı olacağım'"
dıyerek edebıyatçı olunmuyor
Cumalı nın deyışıyle Oncelikle
kendıne karsı objektıf olmak zorunda
edebıyatçı "Bir genç geçenlerde geMi,
şürlerimi nasıl buluvorsunuz di>e. Ona
şunu dedim:
Sen şiiıiennin şür olduğuna emin
misin? Genç kuşağin oncelikle
kendisini çok i>i ek'ştırvbilmesi
gerekhvr." Sonra da t,alışmak, yaşamın
sunduğu olanakları lyı
değerlendırebılmek gelıyor
75 yıllık yaşamında. soyle bir genye
donup baktıgında ne dusunuyor. ne
hıssedıyor Necati Cumalı' "Boşuna
Vaşamadım Ben" dhebir şiirim vardır.
Gerçekten de boşuna >aşamadım.
Olanakları elden geldiğınce zorlamaya
çalıştım. Kaderim bana yaşama şansı
\erdi. Ben de bunun hesabını
\ermeliyim. -
Bu \a>ınd kadar ne
\aptın° di\e sorulacak olursa, alaeaklı
çıkanm ben. \aşamımı iyi
değerlendirmeye çalıştım. Çiinku
yaşam, bir alacak-\erccck meselesidir.
Kımsenın haylazlık etmeye hakkı yok
yaşamda."
Pekı yaolum1
"Ölum.. fazla duşundıiğûm bir konu
değil. Doğal bir şey belki, ama en çok
erken olumlersarstyorbeni.1
" $ımdı. en
buyuk mutluhtklan. h>eummadtğı bir
Verde, ummadıgı ınsanlardan gSrduğiı
yakınlıklardayaşıyor Sokakta.
yaşamın ıçındekı ınsaıılann 'Sizin
kitaplannızı okuyonım' deyışıyle
kı\annor
Bu yıl Goya yılı
Kültur Servisi - A\ rupa
başkentlennden Madnd de
bu yıl. Ispanyolların unlu
resşamı Goya nın doğu-
munun 250 yılı nedenıyle
çeşıtlı etkınlıkler duzenle-
nıyor Sanat tarıhının en
unlu veen se\ılen ısimle-
rınden. Ispanyolların gu-
ruru" sayılan sanatçı ıçın
düzenlenen ılk etkınlık
geçtığımız gunlerde Kral
Juan Carlos ı le Kraüçe So-
fıanınaçtığı PradoMuze-
sı'ndekı gorkemlı Goya
sergısı oldu Ispanya Kul-
tur \e Tunzm Bakanlıkla-
rı Goya % adı altında bir
tanıtım kampanyasi başlat-
tı
İspanyada bu yıl Go-
va'nın yaşamı \e sanatının
çeşıtlı yonlerını ırdeleven
16 sergı, beş kongre bıı
tılm. bir baie. bir oyun bir
de opera ızlenebılecek
Argentena Bankasi nın
sponsorlugunu ustlendığı
etkınlıklere toplam 3 mıl-
yon sterlın harcanıyor
Prado Muzesi"ndekı ser-
gınınbıletlen ıse •Ssterlın-
den satılı\or Sergıvı bın-
lerce kışının ızlemesı bek-
lenıvor
Goya Yılı nedenıyle ba-
zı otellerde unlu ressamın
yasdmına gondermede bu-
İunan etkınlıkler duzenlı-
yor
Go\a nın yemek yedığı
lokantalardd \emekler.
Goya nınsevdığıyemekle-
re gore düzenlenen monu-
ler buetkınlıklerınaraMn-
da yeralıyor
Prado Muzesı ndekı Go-
ya koleksıyonunda dunya-
ııın <,eşıtlı muzelerınden
odunçalınarak Npanva'ya
ılk kez gerı getınlen 30
adet resıın de bulunuyor
Sergı. sanatseverler ve sa-
nat tanhçılerı ıçın kaçırıl-
maz bir fırsaı olarak nıte-
lendınlısor
MDT'den yeni
bir yapıt: Post
Kulrur Servisi - Ankara Devlet Opera ve Balesı Modern
Dans Topluluğu reıı ve koreoarafisinı \IDT sanat vonet-
menı Be\han\Iurpln'nın vaptıgı I perdelık'Post'adhese-
nn dunya promıyerını 10 nisan çarşamba günu Opera Sah-
nesi'nde gerçekleştırıvor
Turk kulturel kaynaklannın dansla ıfadesını one çıkaran
çagdas dans tıyatrosu olma nıtelığıne sahıp ınsan psikolo-
jısını dans ve tıyatronun guvlıı bıleşımı ıle ısleven ozgun
bır öyküleme teknığı varatmavı anıaçlavan "Post", Münir
Nurertin Selçuk'tan
Dede Efendi've Sa-
adettin Kaj nak'tan
Refik Talat Alpman'a
dek uzanan bır klasık
Türk sanat mûzıgı re-
pertuvan eşlıgınde
MDT'nın ozgün sanat
arayışına venı ufuklar
açıvor nnısanve2-4-
11 mayıs tarıhlerınde
Opera Sahnesi'nde
Ankaralı ızleyıcılerle
buluşacak olan vapıt
Turk toplum yapısın-
dan çarpıcı otantık ız-
lenımlen ıçeren yakla-
şımı ıle geçmışı ve
şımdıyı kucaklayan
gelecek hakkında ke-
sıfiendırıcı ıtade bı-
tımlerıne ışık tutan nı-
telıgıyle parodı siste-
matığı ıçerısınde toplumun sosyo-kulturel degerleröıgusu-
nu hıcve donuk bır beden dılıyle ırdelıyor \apıtın dunya
promıyennı gert,eklestırecek oîan Modern Dans Topluluğu
ıse Ankara Dev let Opera ve Balesı bunvesınde kurulan ve
3 yıJlık bır geçmışe s>ahıp olan Turkıye nın ılk ve tek ku-
rumsallasmış dans topluluğu MDT. israıl deyapılan Suzan-
ne Dellal Lluslararası Dans \arışmasrnın gala gecesıne ve
ABD-Houston"dagerçekleştırılen L luslararası Sanat Festı-
valı ne katılarak Turkıveden bu ulkelere turne vapan ılk
dans topluluğu olma ozellığını tasıvor
L L U S L A R A R A S I I S T A N B U L F İ L M F E S T İ V A L İ
PORTRE ZHA\GYİ\ÎOL
1950 Çm. Xıandoğumlu
ZhangVimou son yıllarda
sınema dunyasında esen
'L'zakdoğu Rüzgarlan'nın en
başanlı temsılcılennden
Çınde Kultur Devnmı
sırasinda 16 yaşında genç bn;
aydın olan Zhang Yımou
once çıftçı ve çoban olarak
gorev lendırıldı. daha sonra
vasıfsız ışçı sıfatıyla bir
fabnkayayollandı Gençlık
donemınde fotograflar çeken
Zhang Yımou, bu alanda çeşıtlı oduller de
kazandı 1978 yılında venıden açılan
Pekın Fılm Enstıtusu'ne başvurdu 1982
vılına dek burada eğıtıııı gordıı
ve sınema karıverıne t,eşıtlı
tılmlerde gonıntıı vonctmcnı
olarak başladı llk fılnıı "Kızıl
DanTarlalan'Ma Berlın Fılm
festıvalı nde Mtın Avı
odıılunu kjzaııan Zlıang
^ ımou \enedık Fılm
Festıvalı nde "kırmızı Fener"
ıle Gumuş \slan "Qui.Ju'nun
Ovkusu" ıte Altın Aslan ve
"\aşaınak" tılnııvlede 1994
Cannes Fılın Festıvalı nde Jun
Ozel Odulu kazandı > onetmenın venı
tılmı "*>anghay Çetesi" bugun gostenlen
festıval tılmleıı arasindı
BENOĞLL EMEK: Bulutların Otesınde
iKiHt /S İO) Neşelı Gunler (I>IH) 21 Vh
BE>OĞLl FİT\Vl:OunduzOuzeIı <12<H
/v Mh Fıesta ıl^iH) 21 Mh
BE^OĞLl FİT\Ş-2: Viontz Reklam
Sutununda ıl2(Htj Ovunıın Kuralı (1* (M)
21 Wı içNoktarM Ith
BFNOĞLl F!T\V3: Jean Seberg ın
Gunluüunden Iİ2IH) /S 10/ Rock
Hudson ın O/el Fılmlen tl •><)<) 2! 10)
BE^OĞLl \LK\Z.\R:Bekıkahlann
C ınsel '»aşanıı (12 00 /S 50) Benden Sana
thoo 2i W)
kADIKO^ RLKS: Pans Randev uları
(12 00/ En Cok \rzulanan Erkek (I î 00)
Lçan Hollandalı r/A 30) Sanghay Ççtesı
BE\OĞLl EMEK: \em (12 00 /A 30)
Okvanusta Bir Damla (l^0<)> Kornel
Fstı nın Muhtesem ^olculuĞu(21 30)
BE>OĞLl FİTAŞ-I: Lzun Sessızlık (12 00
IS 30/ Derısi/ 11 i 00 21 30/
BEVOĞLL F İTA^2: Demır Yunıruk (12 00
İS 10/ Altm \nba <H()O 21 30)
BF^OĞLl FİT\Ş-3: Bedr&Ezcılı Yurek
Ruhı Su(/2OO 1X30) Adana-Pans (1 î 00
21 10)
BL^OĞLL 4LK.\Z.AR: Sersen Âsıklar
(12 00 İS 10/ Cılek veCıkolatar/>W
."7 10)
k.VDIKO'S REKS:Ltanç^/JW>; Cennetten
De Garıp 11 > 00/ Guneşın Sogudugu Gun
(İS 10) Buyuk Aldanı> (21 30/
K I R M I N
Nevv Yorklu sınema-
cı Mark Rappaport
ımzalı ıkı belgesel sı-
nema meraklıtannı be-
yazperdenın ıkı unlu
oyuncusunun gerçek
yaşamına ışık rutuyor
1992 tarıhlı "Rock
Hudson'ın Özel Rlmle-
ri" sınemada nice gu-
zel kadını open ama set
ışıklanndan uzakta per-
dedekı ımajından farklı bir yasam suren
Rock Hudson'ın Hollyvvood'da yaratılan
efsanesının ardındakı gerçek yaşamını ve
kışılığını sorguluyor Rappaport'un bu
belceselı. kulturel, snası ve cınsel mese-
lelere ısık tutan ozgun
bir smemasal yaşam
oykusu olarak deger-
lendırılıyor Rappa-
port un gunun progra-
nıında yer alan otekı
fılmı 1957 yılında 17
yaşında bir genç kız-
ken Otto Preminger ın
"\zize Jan"ı Kin açı-
lan bir oyunculuk ya-
rışmasını kazanarak
bır^ecede^ohretolan. Godard ın "Serse-
ri Vşıklar" tılmıvle ununu pekıştıren ve
sozde ıntıharina kadar çok ılgınç bıryaşam
suren Jean Seberg'ın vaşamına pencere
açıyor
Antonioni'nin gözleriyle yönettiği film
C L M H l R CANB\ZOĞLL
Dort oykuden oluşuyor Bulut-
lannÖtesinde( Al Dı La'Delle \u-
vole) İlk oykude Antonıonı nın
doğum yerı Ferrara da ıkı genç
karşılaşır ve bırbınne âşık olur
Bu ılışkı yatağa kadar uzanır. se-
vışırler ama cınsel bırleşme ol-
maz O andan sonra da olmaya-
caktır çunku erkek (Kım Rossı
Sruart) cınsel tutkunun aşkı old
duğune ınanmaktadır Ikıncı o
ku Portofınoda geçer. yağnıur
tında Sophie Marceau yonetnu
John Malko\ich"e babasını nasıl
oldurduğunu anlatmaktadır Bel-
kı de bu 'vahşidiyalog'un etkisi^
le yönetmen kıza karşı dayanıl-
maz tensel ıstek duy maya başlaı
Uçuncü oykude dort Panslı kah-
raman vardır Bırbırlenndenayn-
lan çıftler Fanny \rdant, Peter
VVeller, Chiara Caselli, Jean Reno
arasinda erotık ve "çıplak" bir tra
fık baslar Son oy kude y ağmuı -
lu bir gecede \ incent Perez, Irene
Jacob'a âşık olur ancak kendını
Tann'ya adamış Irene'nın bıı ı
kı gorecek halı yokrur
f983"te vav ımlanan Tiber Lze-
rinde Bowling (Quel Bovvlıng Su
Tevereladlı kıtabından alınan bu zor oykulerle Bir
Kadının Tanımlaması'ndan on uç vıl sonıa setlere
dondu Antonıonı 1985"te geçırdıgı telcın etkisivle
normal konuşamayan yazamayan. okuyaınavan
Mıchelangelo Antonıonı fılmı gozlenvle yonctmis
adeta Bakışi derın kamera sureklı yeııı peıueıeler
açıp geçmışten gelecege yolculukla me^gul
Antonıonı konuşamıyor fılm dekonuşmuvor bu-
yuk bolumde ama zaman evler bınalar nıımıkler
tepkıler sevgılerlenetesalansanatın^anlılıj;! \aı IKI
karede \ onetmenın katasındakılen kalbıvle anla!-
ması gıbı bırşev bu lılm Tabıı ba^aııda mutevazı-
lık gosterıp ıkınu voııetnıenlıgı vuklenen vetoplam
onbes dakıka suren prolog epılog ve arada ıkı mını
boluınu ıııeten \\ım \\endeis ın oneınlı pavı var
\vrıta senarvoııun buyuk bnlumunu va/an Tonino
Guerra ıle kot.asinın sesı vardımcisi destekleyıcı-
si kisaı.ası elı avagı olan Enrica \ntonionide (Fıl-
mın ı,ekını aşamaMnı belgeleınış) unutuimamalı
Bulutların Otesinde'nın dunya pıomıverı Vene-
dık Fılm SeıılıC'i ıuk vapılınıs daha o gece ulusla-
ı ııası elestırıiKnlı-i >.ı fılmı sok ovmus va da verııı
oıbıiK bdiumjştı Sonunda bir ortak vol bıılundıı
Bu vaşında kameı.ının aıdına geçen Antonıonı us-
ta elestırılmez ancak valnız saygı duyulur" denıle-
rek konu kapatıldı
Bulutların Otesınde nın dunvaya pazarlandığı
gıbı benzersız. dort donluk bir çalisma olduğunu
soylemek tazla abanılı olur yonetmenın ^eterlı
deretede ışe mudahale Ldememesi hareketı fazla
mekanıklestırmış oyuntular aıasındakı denn
\etenek taıkı Antonıonı nın stılını algılama eksık-
lıgıdıkkatçekıvor Vnc ıkjoruntıılcrvokgenış plan-
hı siradisi gorsel zengınlık u-4 duzevde Bulutların
Otesınde bir seııaryiKİıin sok sınema deısı olarakal-
mlannıalı
Yeni bir 6
Uçan Hollandah9
SLNGL ÇAPAN
Ortaçağ gezgıncı halk saırı
CampanelH'nın anlartığı oyku-
muz topraktan fırlamış. anıt gıbı
devasa boyutlarda bir ınsan ba%ı
heykelının ıçındekı savaşçılann
oldurulmesiy le başlar 16 yuzyıl-
da Upanyol boyunduruğuna baş-
kaldıran F'landre yoresındekı bu
kıyımdan bir tek Hollandalı (Re-
neGroothof) hayatta kalır. bolge-
nın derebeyı Netelneck"ın (WIIy
\\andermeulen) karisı Belle (Ing-
ridde\oos) tarafından kurtanlan
Ancak Belle ıle zına halınde
yakalanınca, lağıma sokulup ka-
dının kocası tarafından vurulan
Hollandalı. Campanellı'nın (Ni-
no Manfredi) kollannda olur
Hollandah'nın oğlunu doğurur-
ken Belle de olur 9 ay sonra Hız-
metkârlardan Lotte (Verle Dobbe-
laere) besler buyutur kuçuk Hol-
landalı yı Derebeyının çıftlığıne
6 yıl sonra gerı donen Campanel-
lı denızlerkralıbabası Lçan Hol-
landalı ustuneanlattıklanyladol-
dururçocuğun kafasını Nevarkı
aga maskesınıçıkararakkorettı-
ğı Campanelh"yı kovar toprakla-
rından Kuçuk Hollandalı da ne
pahasına olursa olsun, babasının
ızını surmeye yemın eder
Kaba hatlarıy la konusunu ozet-
ledıgımız "De \ liegende Hollan-
der-Lçan Hollandalı"y ı sikı sıne-
maseverlerın yıllar once festıval-
de gosterılmış "Rembrandt" tıl—
mıyleanımsayacakları Hollanda-
lı sınemacı JosStelling yazıp vo-
netmıs Son 20 yılda yaptıgı, az
ama oz 7 f ılmıy le dıkkatı çekmış
koyubırCızvıt-Katolıkeğıtımın-
den geçerek kendını yetistırmiş
Hollanda sınemasındakı 'Yeni
Dalga'nın babasi sayılan Peter
Greenavvay gıbı bir ressumın ba-
kışına sahıp. 1945 doğumlu Stel-
ling Flaman resmının klasiklen-
nı. Bosch'un bazı eserlennı çağ-
nştıran, gorsel bakımdan zengın
epey ozen \e emek sarf edılmış
uzunca, ama yer yer son derece et-
kılevıcı ve zevklı bir epık fresk
ortaya koymuş
Oldukça şaırane bir Bıııbır Ge-
ce masalı fantezısı nıtelığındekı
frenı bosalmis bir hayal gucunun
mahsulu "Uçan Hollandalı"" her-
kesın adından haberdar olduğu
ancak tam olarak bılemedığı yuz-
yıllardırçeşıtlı versıyonlara sahıp
unlu efsanenın yeni bir vorumu-
nu. adeta tmal gıbı kurulup du-
zenlenmış hanka goruntulerle ak-
tanvor
Ozüur duşuncey ı v e aklı temsıl
eden ltalyan halk ^aırı Campanel-
lı nın ıbuvuk Kıno Mantredı ku-
zev ruhunu yansıtan bu sıradisi
tılme Akdenız sicağını td^ıyor)
anlartığı 3 bolumden oluşan ve
16 vuzyılda geçen "Lçan Hol-
landalı" Campanellı nı babası-
nın dunyanın bııtun denızlennı
dolasan etsanev ı bir kaptan oldu-
ğuna ınandırdıgı kuçuk Hollan-
dalı'nın donemın kannakan^ık
tutucu ve cahıl Avrupasi nda ba-
basını (umudu) arayisinı hıkave
resmedıyor Mekân kullanımın-
dan dekorlanna kostumlennden
muzığıne resım gıbı goruntule-
rınden ıçerdığı fantastık bovuta
kadar usta işi zengın ve yoğun
bir sanat tanhı bulamacı nıtelığın-
dekı kuzevden gelen bu "Lçan
Hollandalı" kuşkusuz gunun en
onemlı fılmlennden