Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
« NİSAN 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Genel Müdür Kılıçdaroğlu'na göre, artık yüzde 100 tahsilat yapılsa da ayda 3.4 trilyonluk zarardan kurtuluş yok
SSK primleri bütçeye yama olduANKARA (Cumhurivet
Rürosu) - Hükümetin kamu
açıklarımn en büyük suçlu-
lanndanbiri ilan ettiği Sosyal
Sigortaiar Kurumu'nda. tril-
yonlarla ifade edilen y ıllık za-
rann. bugüne kadarkı siyasi
ik.tıdarların eseri olduğu be-
lirtildi. SSK fonlannın uzun
yıllar deviet bütçesıne katkı
ol arak kullanıhp, binkim sağ-
lanmasının engellendiğinı
söyleyen SSK Genel Müdü-
rü Kemal Kılıçdaroğlu. "Bu
fonlarişletilseydi bugün ka-
munun kasasında 11.8 mil-
>ar dolar olurdu" dedi. Kı-
lıçdaroğlu. bugün gelinen
noktada SSK'nın primlerinin
tarnamı uhsil edilse bile ay-
lık zarann 3.4 trilyon liraya
ulaşmasının engellenemeye-
ceginı kaydetti.
SSK Geııel Müdürii Kemal
Kıhçdaroğlu. kurumun temel-
lerine ~dinamitkonduğunu"
sa\ unarak. "40 > ıllık bir za-
man kaybı söz konusu. 2000
yılma kadar. 40 mihar dolar
tutannda bilgisayar yatırınıı
yapılması öngörüldü. Başba-
kanlıktan, tasarruf genelgesi
nedeniyle çıkartılamadj. Va- neklerle anlattı. Kurumun, lar altında özetledı:
rın. işçi emeklilerinin maaşla-
rı ödenemezse. tasarruf ge-
nelgesi yiizünden olur" dedi.
Kılıçdaroslu. Türk-lş. Hak-
iş.DİSKveTİSKtemsiicite-
rine verdiği brıfıngte. kuru-
mun idari ve mali açıdan özerk
görünmesine karşin. yanlış
siyasi kararlarsonucu. tıkan-
ma noktasına geldiğini, ör-
personel politikasının. "Siya-
si amaçlı atamalar~nedeniy-
ledengeli olmadığını vurgu-
layan Kılıçdaroğlu, Başba-
kanlıSa kunımla ilgili atama-
lan yapmalannı önerdığını.
ancak. bu önerinin dikkate
aljnmadığını söyledı. Kılıç-
daroğlu. finansman darboğa-
zının nedenlenni. şu başlık-
- SSK'ye borcu olup da mal
\arlığı hacizli olmayan hiçbir
beledh eyok. Tiinı belediyele-
rin ûstüne gidiyoruz. Beledt-
ye Başkanlan. işçilerin ma-
aşlannı ödeyemıyoruz. primi
nasıl ödeyelim?" dhorlar.Ner-
gi ve Emekli Sandığı kesenek-
lerini de ödemiyorlar.
- Sosval Yardım Zamniı
alacağımız. 40 tnlyon lıra. 36 rülüyor.
trilyon lira da gecikme zam-
nıı alacağı var. Toplam alacak.
76 trilyon lira tutannda.
- 4.5 milyon sigortalının 30
gün üzerinden prim ödediği \e
rahsiların yüzde 1IN) vapılıdı-
ğı kabul edilirse: kurumu n ay -
lık prim gelirlerinin 26.5 tril-
yun lira. prim giderinin de
29.9 trilyon lira olnıası öngö-
- Konut kredileri. komik
rakanıiarlagerialınıyor. 1 mil-
>ar 656 milyon dolar konut
kredisi verilmiş. Bu kredinin
geri dönüş.ü. enflasyon büy ü-
düâü ölçüde yara aldı.
-978 bin 789 kişi, isteğe bağ-
lı sigortalı bulunuyor. Hiçbir
özel sigorta kuruluşu. bu ka-
dar çok isteğe bağlı sigortalı-
Sağlık Bakanı Aktuna:
Pilot calısma 1997de
Genel Saghk Sigortası gelîyor
BLLENT ECEVİT
AYTALYA-Sağlık Bakanı Yıldınnı
Aktuna, ilaçta KDVnin kaldınlabile-
ceğini. bunun ıçın Türk Eczacılan Bir-
liği ilegörüşeceklerinı belimı. Nüfusun
yüzde 40'ının sağlık gü\encesinın bu-
lunrr.adıgını anımsalan Bakan Aktuna.
Genel Sağlık Sigortası sistemi için ha-
zırlıkların sürdürüldüğü |997
baş.ında
Bilecik'te pilot uygulamaya geçileceğı-
ni söyledi.
CHP Antalva Milletvekili operatör
doktor Bekir KumbuL ilaçta KDVnin
kaldınlmasıyla denetlemenın yapıla-
mayacagını. bu mıktann yüzde I5"ten
yüzde 5 veya daha altına indırilmesı
gerektığini bıldirdi. Türk Eczacılan Bır-
liği Başkaııı MehmetDomaç,ilaç fiyat-
larının çok yükselmesıni gerekçe gös-
tcrerek "İlaçta KDV sılırlansın" şek-
lındeki önerisini Antalya'da da katıl-
dıkları bır toplantıda tekrarladı.
Başkan Domaç'ın önensine karşılık
Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna. "Pake-
ti hazırlayıp Bakanlar Kurulu'na suna-
lım. Bir de içeriği terkibi ay nı olaıılann
da fi>at esjtİiğini sağlanıak lazım. Bu-
nun için sizleri çağırıp künuşacağım.
KDVnin kaldınlması olabilir. Bakan-
lar Kurulu'na sunduktan sonra tartışı-
nz" şeklınde konuş.tu.
Aktuna. Türkiye'de 21 milyon civa-
rında insanın sağlık güvencesinin bu-
lunmadığını. bunun için Genel Sağlık
Sigortası reformu için çalışmalan hız-
landırdıklarını belirtti. Bakan Aktuna.
Yeşil Kart uygulamasını geçicı olarak
sağlık gü\ enccsi olmayanlar için çıkar-
dıklarını. yenı sıstemle herkesin sigor-
ta kapsamına alınacağını anlattı.
"Bu refornıda prim ödeyemeyenle-
rin primlerini onlar adına de\ let öde\ e-
cek" dıyeıı Bakan -\ktuna. "Burılar 5
kademeye ayrılacak. Böylece herkes
Türkiye'de sigortalanmış olacak. \asa-
lanse>kedi)oru/. 1996'mnsununa ka-
dar çıkarmayı hedeniyoruz" dedi.
Kamu borçlanma raporunda kriz sinyali
TUSİAD, antibiyotik
değil tedavi istedı
Ekonümi Senisi - TL SİAD. kamu gelır-gıder dengelerı-
'nin sağlanmasi için kısa \adeli acıl istıkrar tedbirleri yerıne.
orta ve uzun ladelı >apı>al önlem paket? istedı.
'"Türkiye'de kamu harcamaları \e kamu borçlanması-
mali disipiin gereği üzerine gözlem \e öneriler" ba^lıklı TL -
' SİAD raporu. bir basın toplantisıy la kamuoy una açıklandı. Türk
Sanayicileri \e lşadamları Derneği (TÜSİADl S'önetim Ku-
rulu Ba^kanı Halis Komili. Türkivc'deki kamu harcamalan-
nın \e buna bağlı olarak kamu borçlanmasının. sürekli olarak
\eekonomınin bütü-
nünü tehdit ederbi-
çinide büy ümesının.
kamııdabırmalıdı-
siplının tesis edıl-
mesi zorunluluğu-
nu gündeme getır-
diğinı belirttı. Ko-
mili. raporla ılgih
şunları söyledi:
"Bu rapordaan-
latılmaya çalışılan
acil \a da kısa dı>-
nemli istikrar ön-
lemlerinin gerekli
olduğu değil. Bu-
rada. bu uygula-
ntaların ancak. or-
ta \e u/ıın \adeli
bir yeniden >apı-
lanına programı
içinde etkili olabi-
leceğinin altını çizi-
yoruz. )ani kalıcı
düzenlemelere \e
bu kalıcı düzenlemeler için de ciddi bir siyasi kararlılık >e
kanıuoNU desteğine ihtiyaç var."
TL Sl.\D >'önetım Kurulu Cyesı Zekeriya ^ ıldırım. ha-
zırladıkları raporun. uygulanmakta olan malıye politikasının
sürdürülemezliğıni çok çarpıcı biçimde ortaya koyduğunu
bildirdi. Yıldınm. raporla. kamuoy unun dikkatini kamu fınans-
man açığının. ekonomık büyüme. istıhdam \e rekabet gücü
üzerindekı olumsuz etkilenne çekmeyı amaçladıklannı söy-
ledi. Yıldınm. konuşmasını şöy le sürdürdü'
"Konsolide bütçe açığının GSMH içindeki pajı 1995
yılında \üzde4.1'e ulaştı. ^eni bütçe tasarısına göre 1996
yılında bu rakanıın muhtemelen kriz koşullarını hazırla-
yan 1993 se\iyesini de aşacağı düşünülüyor. Krizin ardın-
daıı alınaıı tünı önlemlere rağmen. bugün gelinen nokta
yine krizöncesini hatırlatıyor." 1993-96 arasinda. personel
harcamalannın payı azalırken. iç borç t'aız odenıelerinin pa-
y ının arttığına işaret eden Yıldınm. bütçe üzerındeki faiz bas-
kisının. başta eğitim. sağlık. hukuk. \ergi ıdare>ı ve altyapı
hizmetleri olmak üzere bırçok alanda Türkiye'nın gereksinim
duyduğu yatınmlann yapılmasını engelledığını söyledi.
Komili: Kabcıdüzenlemeiergerekrvor.
>a hiznıetsunmuyor. kurum.
978 bin kişiden sağlık primi al-
madığı halde. onlara da sağ-
lık hi/meti \eriyor. Topluluk
sigortasından da. 62 bin a\u-
kat yararianıyor. Ayda 782 bin
lira prim öde\en 224 bin ta-
nnı sigortalısı ile 977 bin ta-
nnı sigortalısı yakınına. sağ-
lık hizmetkıi, sağlık primi ke-
silmediği halde. sunuluyor.
-1950-1982 tarihleria'rasın-
da bilgısayar konusunda bir
yatınm yapılmayan kurum.
1983 y ılında. bilgi gırış siste-
mi yatmmını yaptı. 1 yılda 1
milyon yazışmanın yapıldığı
SSK'da. 40 y ıllık zaman kay-
bının ardından: 2000 yılına
kadar. 40 nııly ar dolar tutarın-
da bilgisayar yatınmı yapıl-
ması öngörüldü. Yatınm. Baş.-
bakanlık Tasarruf Tedbirleri
genelgesi nedeniyleçıkartıla-
madı.
- Asgari ücret ile gösterge
tablosu karşılaştırıldığında.
1981 yılında. asgari ücretin 10
katı olan gösterge tablusunun
üst sının: 1995 yılında. asga-
ri ücretin gerisinde kalarak,
0.% dü/e\ ine indi.
Karayalçırf a göre DYP-SHP koalisyonunun, rant gelirlerini vergilendirme şansı yoktu
'Borca muhtaçtık, vergi alamadık'
BLLENT KIZANL1K
Eskı SHP Genel Başkanı
Murat Karayalçın. 5 Nisan
koşullannı Cumhuriyet'ede-
ğerlendirirken. borçlanmak
zorunda olan hükümetin fi-
nans kesımıne muhtaç kaldı-
ğı için. menkul kıymetlere
vergı getiremediğmı doğrulu-
yor. Paketin. kısa vadeli ön-
îemler içeren antibiyotik nı-
teliğınde olduğunu. ancak knz
atlatıldıktan sonra yapısal dü-
zenlemelerle ilgili yasalann çı-
kanldığını >a\unan Karayal-
çın. ıçborçso-
rununun. ken-
dı Ankara Be-
ledıye Baş-
kanlığı sira.sin-
da ııy guladığı.
"kamu >atı-
nmlanna or-
tak etme"
yöntemıyle
çözülebilece-
ğira de ıleri sü-
rüyor.
- O dönem-
de phasalar-
daki gelişme-
lerin aksine,
Merkez Bankası Başkam'nı
da istifay a zorlay an bir gecik-
me oldu dc\alüasyonda...
- O dönemde bana söy le-
nen Merkez Bankası'nın pi-
yasayı yeterınce izleyemedi-
ği \e de\alüasyonu zamana
yay an müdahaleler yapmadı-
ğıydı. O nedenle toplu ola-
rak böyle birde\alüasyon ka-
ran alındı şeklinde açıklama
yapıldı bana.
- Sizce 5 "Nisan Karaıian
kabcıçözüm içeriyor muy du?
Biz bunu antibiyotik teda>isi
olarak nitelendirmiştik.
- Şımdı bunun antibiyotik
olduğu doğru. Her antıbıyo-
tikte biraz da uy uşturucu \ ar-
dır. Kısa vadeli bır istıkrar pa-
ketiydi. Orta vadeli bir başka
önlemler paketi ile desteklen-
me>ı lazımdı. O yapılmaya
çalışıldı. 1W4 yılında Türki-
ye. ıdan. siyasi ve iktısadi ya-
pılanma.sı açısından önemlı
bıryıl yaşadı.
Bütün ıstikrarpaketlerinin
düzenleme politıkası yoktur.
O kriz atlatıldıktan sonra ba-
şa döndük. Aktif Vergısı ile
birlikte Gelir Vergısi yasala-
nnda değişiklik yapıldı. Çok
önemlı vergi indirim kaleın-
lerinin kaldınlması kararlaş-
tınldı. Menkul sermayegelir-
lennın vergilendırileceği ka-
rara bağlandı. Yüzde 5 vergi
uy gun görül-
dü. Ama ala-
madık. (,'iin-
kü onlara
muhtaçtık.
Eğer oradan
vergı alsay-
dık o faize
binecekti.
Borç almak
zorunday-
dık-. O'ne-
denle boynu-
muz biraz
eğriydi. Bıı-
rada siyasi
ırade"Ben
seni bir punduna getirsem bu
\ergiyialacağım*dedi. \lec-
lis ve hükümet siyasi iradesi-
ni bu konuda gösterdı.
Ayrıca 15 temınuzdan ıti-
baren v ergı y üzsüzlerını açık-
layacağımızı söy ledik ve açık-
ladık. Merkez Bankası Yasa-
sı'nı hazırladık. Merkez Ban-
kası'nın Hazine'ye borç ve-
ren bir kuruluş olmaktan çı-
kanlması ıçın bu ı>i yaptık.
Özellikle işçi sinıfı ıçinönem
taşıyan Antıtekel Yasası'dır.
Rekabet Yasası devrimci bır
atılıiTidı. Bu yasa A\rupa"da
Amerıka'da uzun süren mü-
cadeleler sonucunda çıkanl-
dı. Tüketicı Yasası da önem-
li olanlardan bırisi.
7
'nci 5
yıllıkkalkınmaplanını biryıl
ertelettık. bilivorsunuz.
KARAYALÇINDAN:
Eğer oradan v ergi
alsaydık o faize
binecekti. Borç almak
zorıındaydık. O nedenle
boynumuz biraz
eğriydi. Burada siyasi
irade "'Ben seni bir
punduna getirsera bu
\ergiyi alacağım" dedi.
Meclis \e hükümet
siyasi iradesini bu
konuda aösterdi.
I994'te yepyenı bır plan ha-
zırlattık. Planın getırdığı ıkı
yenilik var. Türkiye'de ilk de-
t'a bölgesel planlama çalı^-
malarını ba^latmayı plaıılı-
yorduk. Merkezı yönetımler.
ycrel yönetımleraraMiıda ılk
defa çok y apısal bır görev da-
ğılımını meydana getirmek
ıstıyorduk. Bunlartemel ya-
sal düzenienıelcrdır. Onenıli
olan bııdüzenlemelerın çıka-
nlmı^olmasıdır. Bunlan Mec-
lis'in izlemesı gerekır. Ben
1994'ten sonrakı olayları bı-
lemiyorum. Sadece çok kısa
vadeli antibiyotik değıldi. Ya-
nında vitamin de vermiştik.
-Türkiyenin bııgünkü eko-
nomik tablosundan meınnun
musunuz?
- Türkhe'de buuün teınel
sorun ıç borçlardır. 1.5 katril-
yona yakla^an ıç borcu görü-
yorum. Ba^kalanylakarijilaş-
tırıldığında bu ıç borç için.
çok dğırdenilemez. Ağırolan
vade ve faız yükü.
-Ama yakın geleceğimize
baktığımızda bu iç borç y ükü
oldukça ağır.Çok hıztıdiindü-
rülüyor.
- Hakhsınız. size katılıyo-
rum. Çok hızlı ödeniyor. Be-
nını bır önerinı var. Ankara
Belediye Başkanı iken uygu-
lamış olduğum model bura-
da da uygulanabilir diye dü-
^ünüyorunı. Ankara'dakent-
selyenılemeprojelerinde. ka-
mulas.tırma bedelmı ödeınek
yerine. yurtta^lanmızı.gece-
kondu sahiplennı ıkna edip.
gelecekıe uygulayacağımız
projelen kars.ılık göstererek bu
borcu ödememektı. Iç borç-
lanma ıçın bence bu model pe-
kâid ı^letılebilır. Türkiye ılk
defa 1996 yılından itıbaren
t'izıkı planlama yapma ola-
nağını elde ettı. Bu borcun
bir bölümü. önemlı bir bölü-
müıçın. beııim Ankara'da uy-
guladığım yöntem işletilebi-
lır. Bundan sonra yapılacak
yenı planlarla birlikte. Proje
üzerinden bellı yerler verıle-
bilir pekâlâ. Bu temel sorun
olarak gönnüş olduğumuz bu
yükün ağırlığı çok büyük öl-
çüde hafıflctilebılır.
-Faiz getirisini karşılav al)i-
lir nıi? Rantiye bundan nıem-
nun olur mu?
- Efendım bu bır müzake-
re projesidir. Mesela ben Dık-
men N'adisı'nde böyle yap-
nııştım. Kar^ıiığında bir ko-
nut. Ama bu yetmez dıyor.
Bılmem şurdan da ^u kadar-
lıktıcarialanveyadükkân is-
terim diyor. Bu bır müzake-
re projesidir.
- Türkiye*nin geleceğini na-
sıl görüyorsunuz?
- Türkiye giiçlü bir ülke.
Avrupa'nın ıktisadi olarak al-
tıncı büyük gücü. §u anda
resmı gelir 165 mılyar dolar.
Bu konuda zaman harcay an
kı^ıler. Prof. .\ltuğ mesela..
bunun bır ınislı olduğunu söy -
ler. Yanı Türkiye'nin 350 mil-
yar dolar gücü var. Türkiye bir
patlama noktasındadır. Temel
sorun. bir solcu olarak gelir
dağılımının çok kötü olması-
dır. Bu nedenle sosval de-
mokratlann. aydınlann. sol-
culann bu konuya dikkatleri-
ni yoğunlaştırmalan gerekir.
Türkıye'nın gelir dağılımına
bakıldığında Avrupa'nın en
kötü ülkesı sayılır. Bu neden-
le bu gücü bizim halkla pay-
laşacağımız bir programa
oturtmamız gerekiyor. Bu da
bence Türkıye'nin solculan-
nın temel görev idir.
I§ÇININEVREMNDEN
ŞÜKRAN SONER
Mumla Aranıyor
Daha önce Emlak Bankası yönetim kurulu üyeliği
de yapmış bir özel bankanın müdürütelevızyonda so-
ruları yanıtlıyor. "Bu hükümetin programında önce-
likle yer alan kamu bankalarının özelleştınlebıleceğı-
ne hiç ınanmıyorum. ilk uygulaması ortada. Tam ka-
mu bankası sayılmayan ve bankalar içinde çokönem-
lı bir konumda olan Iş Bankası yönetimine atananlar
içinde bankacılık geçmişı ve bilgısı olan bır tek kişi
yok. Hapsi de ikipartinin son seçimlerde kazanama-
mış muteber kışileri. Banka yönetımı bütün KİT'ler-
de olduğu üzere arpalık olarak kullanılıyor. Partilerbu
kaynaklardan asla vazgeçmeye niyetli değiller..."
Banka Muduru devamla kendısinın Emlak Banka-
sı yönetimındekı deneyımıne de dayanarak, kamu
bankalarında bütun kararların, verilen kredilerin, mik-
tarlannın. en sıradan ışlemlere kadar siyasi ıktidarın,
başbakan ve bakanların ıradelenne bağlı olduğunu an-
latıyor.
Kamuoyunda 'Civangate' rezaletı olarak bilinen Se-
lim Edes ve Engin Civan arasındakı ruşvet olayı,
kredı ılişkısının de dönemin iktidarından, başbakanın-
dan habersiz gerçekleşmesınin söz konusu olama-
yacağını söyluyor. Adını vermeden bu ışın Özal'dan
habersiz, talimatsız yapılmasının olanaksız olduğunu
açıklıyor.
• • •
5 Nisan Kararları'nın ıkınci yıldönümü nedenı ile ki-
mi verileraçıklanıyor, değerlendirmeler yapılıyor. Ban-
kaların kârlan son iki yılda yüzde yüzü aşmış. Holding-
ler yatırımla değil, ama üretimi kısıtlayarak, kaynak-
larını ranta aktararak. uretmeden kazanmanın, krızi kâr-
la atlatmanın yolunu bulmuşlar.
Olan çahşanlara, yoksul halk yığınlarma olmuş. Ça-
lışanın, halk yığınlarının ödediği çok ağır bedele, yok-
sullaşmaya karşın sağlanan binkim değerlendirilme-
diğınden ekonomı yıne SOS verıyormuş. Kapıda ye-
ni knz, yeni acı reçeteler bekliyormuş. Kimın umurun-
da?
Ana-Yol'cular, deviet kaynaklanndan. kredilerden pay-
larını alan medya ve holdıng sozculen, çalışanlardan,
halk yığınlarının sırtından yeni krıze kaynak yaratma,
günü kurtarmanın derdınde. Yenı moda çözüm reçe-
telerı üretiyorlar. Çiller'ın 5 Nisan paketinin sihirli re-
çetesinde çalışanlar yoksullaşırken. özelleştirme mu-
cizesi ile yaratılan kaynaklar uretıme akacaktı.
Özelleştirme hemen heruygulamasında. vurgun. ka-
mu malının yağmaîanması. yolsuzluk ve tabii kı çalı-
şanlar için ışını kaybetmeyı, çok daha düşük ücret-
lerle, olumsuz koşullarda çalışmayı, ilgili özelleştirılen
KİT ile bağlantılı korunan üretıcinin ve tüketicinin de
büyük kayıplarını getirdi. Örneğin sut, et ureticisi, ma-
lını özelleştirılen kuruma daha ucuza satmak zorun-
da bırakılırken yoksul tuketıcı daha pahalıya et. süt
almak zorunda kaldı.
KtTlerın kamu yararı gözetımı ortadan kalkınca,
daha ilk yıllardan özelleştirme çalışanlar için ışsizlik,
yoksullaşma. yoksul halk için daha fazla sömurülme
anlamına geldı: üretım kapasıtesinin gerılemesı ve de
kamuya beklenen gehr sağlanamaması koşulu ile bir-
likte.
Şimdi Yılmaz iktidarı için yeni sihırii reçetelerde, bo-
yutları katlanmış olarak aynı şeyler var. Medya yıldız-
larının ağızlarındaki yenı sakızın. sağlık ve eğitimde
özelleştirme olmasını sız rastlantı mı sanıyorsunuz?
Bu kez hızlandırılmış özelleştirme. kamu çalışanları-
nın, işçilerin ücretlerinı daha daha aşağ4ya çekme yet-
meyecek. iç ve dış borçlanmanın, sıcak paranın yük-
sek faızı ile doğan açıklar öylesine katlanıyor, delik öy-
lesınebüyüyorki... Kamu harcamalannın uretimi dur-
duracak biçimde kısıtlanmış olması yetmıyor.
Kımı harcamaların bır kalemde silinmesı yolları ara-
narak. sağlık hızmetlerinın. eğitımin, SSK'nin özel-
leştirilmesı gündeme gelıyor. Gelın görun ki en kârlı
alanlardaki uretimden bile rant gehrinın dayanılmaz çe-
kicılıği karşısında vazgeçmış özel sermaye. özelleş-
tırmenın sadece vurgun, soygun boyutunda var.
Sağlık ve eğıtimdekı özelleştirme düşlerı çok kısır
ve sonuçları açısından ınsan haklan ile çatışan boyut-
larda kalıyor. Biryanda da sadece sağlık ve eğitim de-
ğil. kamuya aıt butun alanlar ve en can alıcı üretim,
yatınmlarda, 'gözden çıkarma', 'para bulunamama-
sı' nedenı ile yaratılan akıl dışı zararlar var.
Unıversrtelerde. eğitim. sağlık kurumlannda. KİT'ler-
de, büyük kamu yatırımlarının tümünde. 'onla, yüzle'
sayılan rakamlar bulunamadığı için, 'milyarla, trılyar-
/a'sayılan rakamlarla zararlar yaratılıyor.
Türkiye'de soyguna, vurguna, mafya düzenine 'dur'
diyecek. yoksul çoğunluktan yana olanını unuttuk,
en sınırlı ölçülerı ile 'akıl dışı, ahlak dışı' işler yap-
mayacak siyasi kadrolar. iktidar mumla aranıyor.
RKANALTINSOY
KISA KISA... KISA KISA... KISA KI
• Vietnam'daki ilk Japon yatmmını Suzuki
gerçekleştiriyor. Suzuki ile Vietnam Ağır Sanayi
Bakanlığı'na bağlı Vıkyno Fabrıkası arasinda imzalanan
anlaşma çerçevesınde ilk yıl 500 kadar aracın üretilmesi
planlanıyor.
• Renault Grubu'nun 1995 net kârının
2.139 milyon frank olduğu açıklandı.
Böylece şirket üst üste son dokuz yılı kârla
kapamış oldu.
• Audi Türkiye Genel Distribütörü Doğuş
Otomotıv. 15-16 mart tarihlerinde
Kayseri'de "Audı Güvenli Sürüş Teknikleri"
konulu bir eğitim programı düzenledi.
• Skoda'nın Çek Cumhurıyeti'ndeki fabrikası tam
kapasiteyle çalışmasına rağmen talebi karşılayamıyor.
Şirket. sendikayla anlaşma yaparak şubat ayında
işçilehni iki kez cumartesı vardiyasında çalıştırdı.
Farlarınızı yakın, fark edilin
• Mercedes-Benz Türk, 1995 yılında 641 adet otobus
ihraç ederek 180.8 milyon DM tutannda bır ciro
gerçekleştirdı. Geçen yıl Ürdün'e 30 adet 0304 tipi
şehırlerarası otobus satan Mercedes, bu yıl da açılan
yeni bir ihaleyi kazandı ve Ürdün'e 50 otobus daha
gönderıyor.
• BMW, dünyanın en tanınmış
markalarının yer alacağı ''BMW Lifestyle
Evenıng" düzenlıyor. BMVV'nın en yeni
dört modelinin sergileneceği gecede diğer
firmalar da kendı ürünlerıni
sergileyecek.
O
tomobilin ön ve arka farları aslında geceleyın
görmek ve görülmek için tasarianmıştır. Ama
artık farların gündüzleyin kullanımı da Kuzey
Avrupa ve Amerıka'da yaygınlaşmaya başladı.
Nedeni basit. Gündüz de olsa farları yanan bir araç.
yanmayana göre daha kolay fark edıliyor.
Motosikletlerde günün her saatinde farların
kullanılması bir zorunluluk. Bu sayede trafikte diğer
büyük araçlar tarafından kazara sıkıştınlmaktan
kurtuluyorlar. Yüksek hızlarda gidilen şehirlerarası
yollarda da gündüz farların yanması ya da en
azından bir araca yaklaşırken selektörle uyarılması
güvenlik açısından önemlıdir. Araştırmalar, gündüz
farların kullanılmasının kazaları azalttığını gösteriyor.
1997'den ıtibaren ABD'de satılan bütün araçlarda
Honda Civic 3 kapı
Türkiye'de
H
onda'nın en
gelişmiş
motor
teknolojisini
yansıtan VTEC
motorlu Civic 3
kapı 1.6 Vtı satışa
sunuldu. Şu anda
ithal edilmeyen ünlü CRX modelinde de kullanılan
bu motor sadece 1.6 litrelik hacmine rağmen 7600
dakika/devirde 160 beygir gücü sağlıyor. Zengin
aksesuarlarının yanında çift hava yastığı. kısa turlu
direksiyon ve spor vites kutusuna da sahip olan
Civic 1.6 Vti'nin fiyatı 2 milyar 95 milyon. •
kontak anahtarı çevrıldiğinde otomatık olarak yanan
farlar zorunlu olacak. Şehir içinde de korna yerine
selektörlerin kullanılması, gürültü kirliliğini azaltan ve
"şiddetli" olmayan bir yöntemdir.
Gündüz gorüş uzaklığının azaldığı yağmur, sis ve kar
gıbı durumlarda farlar mutlaka yakılmalıdır. Sis farları,
özellikle de arka sis farları artık bütün araçlarda
standart, ama ne yazık ki arka sis farlarını doğru
kullanan surücü pek yok.
Bu farlar sadece ya da çok yoğun yağmur ve kar
yağışı sırasında kullanılır. Diğer durumlarda bunların
kullanılması, arkadan gelen araçlardaki sürücülerinin
gözünü alır. Bır de trafik sıkışıksa arkadaki sürücüye
tam bir işkence çektirir. Her koşulda fark edilebilmek
için farlarınızı yakın! •
Opel Vectra'dan
servise çağrı
O
pel, yenı modelı Vectra'nın ön emniyet kemeri
bağlama cıvatalarının kontrolü için şubat ayına
kadar üretilen bütün Vectraları servıslere
çağırıyor. Alman otomobil dergisi "Auto Motor und
Sport" adına bağımsız test standartları organizasyonu
TÜV Bayern Sachsen tarafından gerçekleştirilen
çarpışma testinde denenen Vectra'da sürücü
tarafındaki emniyet kemeri bağlama cıvatasının çıktığı
belirlendi. Bunun üzerine Opel, TUV'ü. diğer Vectralar
üzerinde araştırma yapmak üzere görevlendırdi ve
kontrol edilen 1770 aracın hepsinde. bağlama
cıvatalarının Opel emniyet spesıfıkasyonlarına uygun
olduğu bulundu. Fakat Opel yine de herhangı bir riski
ortadan kaldırmak ıçın böyle bır çağrıda bulundu. •
DEJK, gözlemci üyelik statüsü verecek
KOBİ'lere dışa açılma olanağı
\ • A-
Ekonomi Senisi -Gümrük birliğiyle
birlikte gerek yuri içinden gerekse yurt
dışından önemli kredi potansiyeline sahip
küçük ve orta büyüklükteki işletmelere
(KOBİ) bir destek de Dış Ekonomik
İlişkiler Konseyf nden (DEİK)
geldi. DEİK. KOBİ'lere daha
fazla destek sağlamak amacıy la
gözlemci üyelik statüsü veriyor.
Konseyden yapılan açıklamada.
Türkiyenin Avrupa Birligi ile
gümrük birliğine gırmesiy le birlikte ^°
orta ve küçük ölçekli firmaların dışa
açılmasının daha büyük önem kazandığı
vurgulandı.
Y'önetim Kurulu Başkanı Fuat Miras v e
tcra Kurulu Başkanı Feyyaz Berker
imzasıyla yapılan açıklamada. DEİK'in
1995 yılının ikinci yarısında yaptığı
• ^
toplantılara iiç bine yakın yerli ve yabancı
firmanın katıldığı belirtilerek. bu
toplantılarda her bir Türk firmanın 6
yabancı şirketle görüşmüş olmasının. bu
hızmetlerıni desteklediği
ıfadeedıldı. Açıklamada. gözlemci
'*\ üyelerın. asıl üyelerin ödediği
^ ^ ^ % aıdatın üçte birıni ödemek
* ^ P ç suretiyle DEİK imkânlarından
r
^Fğ büy ük ölçüde faydalanabileceği
,{f behnilerek bu imkânlar şöyle
; ; Ç >
sıralandı:
"V ıllık ortak toplantılarına katılma.
yeni piyasalar belirleme, sınai işbiriiği. dış
ticaret ağını genişletme \e çeşitlendirme.
hizmet sektörlerini y urtdışına açma. yeni
iş imkânları ortaya çıkarnıa ile işbirliğine
yönelik araştırma ve bilgilendirme
faaliyetleri sağlama."
TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURU
AKBANK T.A.Ş.
CÇÜNCÜ YATIRIM FONU (A-TİPİ FON)
İÇTÜZÜK DEĞİŞİKLİĞİ
Akbank T A.J. l'<,urku ^'atırım Konu Muzuğunun 111. ıııaddeM yeniden dü/.cnlennıis.
Sermaye Piyasası Kurulunca 18 03 1996 tarılı vc KVD ÎK Sayı ile onaylanan yonı
ıçtüzuk metnı 28 03 1996 tarihınde tıcarel sıcilinc tescıl, d 3 ' H l'/>6 tarıh vc 4(111 savılı
T Ticaret skil Gazete.si nde ılan fdilini-.ur
/çtıtzuk deflışıklığı ile bırlıltte.
20 000 ve dııha fazla olan katılma helgclcnnın fona ı.ıtle cdılmeMnde 2 i»;ımu
rtnceden ba^vurması gereken yalırınuılann \enı du/t-nlenen ınjddc ık- pj\
sjviMna bakılmaksızın alım-satım \apnuva vctkılı ,Mi!>ck-rc a^g.ırı 2 ı>gıınu
oncc-den ba^\urarak -.atıs ihhar fornıu du/cnlcmekrı /orunlu h.ık- ^etırılınıMir
AKBANK
T ü r k A n o n i m Ş i r k e t ı