Katalog

6 NİSAN 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 ANKARA. „ IŞIKKANSU SSK'nin fareleri kulisi ÇİZGİLİK K.ÎMİL UASARACl SSK'nin durumu ile ilgili olarak, Ankara'da peşpeşe toplantılar düzenleniyor. SSK'ye ilişkin yapılması olası değişikliklerde biraz da Türk-lş'e sorumluluk yüklemek isteyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Emin Kul, geçen hafta SSK Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu'nu da yanına alarak, Türk-iş Genel Merkezi'nde sendikacılara brifing verdi. Arkadaşımız Güneş Gürson'un toplantı öncesi yaptığı küçük bir ankette, şendikacıların, Uluslararası Çalışma Örgütü'nün hazırladığı sosyal güvenlik kurumlannda reform yapılmasını içeren raporu henüz okumadıkları ortaya çıktı. Brifingte uzun uzun SSK'nin içinde bulunduğu kötü durum dile getirildi. Sendikacılar dinlediler, dinlediler, ama tek bir soru bile soımadılar. Sonra da dağıldılar. Bu durumu Tarım-lş Sendikası Genel Sekreteri Baki Başdemir. şöyle özetledi: "Evdeki kedi, fareleri bir türlü rahat bırakmazmış. Fareler, soruna çözüm bulmak için toplanmışlar. Düşünmüş, taşınmışlar. Sonunda en küçük fare demiş ki, 'Kedinin boynuna çan asalım. Geldiğini duyunca, kaçarız' Alkış, kıyamet, fareler bu öneriyi kabul etmişler. Tam bu sırada köşede oturan yaşlı fare söze kanşmış, 'lyi de, çanı kedinin boynuna hangimız asacak?'diye. Sözünü bitirmiş ki, bakmış toplantı deliğinde tek bir fare kalmamış..." SSK üyelerine, çocukluğumuzdan bir sözcük oyununu anımsatalım: "Birim fare, ikim fare, üçüm fare, dördüm fare, beşim fare, altım fare, yedim fareeeee..." HARBİ SEMİH POROY T'nin ettiği TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Ulaştırma Bakanlığı bütçesi görüşülüyordu. Söz alan konuşmacılar, özellikle PTT'nın T'sinin bzelleştınlmesinden yanaydılar. Söz alanlardan RP Karaman Milletvekili Zeki Ünal, T'nin "kâr eden bir KİT" olduğunu ve özelleştirilmemesi gerektiğini belirttikten sonra, Ulaştırma Bakanı Ömer Barutçu'ya yakınmasını ıletti: "Sayın bakanım, benim özel bir sorunum var. Karaman'da telefon almak için başvuruda bulundum. Bana, 'PTT Genel Müdürlüğü'ne başvurmanız gerekir' dediler. Genel Müdür Cengiz Bulut'u aradım. llgileneceğini söyledi. Bir aydır haber çıkmadı. Bir milletvekiline yani!" Sayın Ünal, tutumunu her an değiştirebilir yani... Hanimiş B ireskidost, 10 yıl sonra üretimde insan beyninin, bedeninden daha önemli olacağına ilişkin savlara yer verip, yine 10 yıl sonra ınsanlann "Hani emek, en yüce değerdi? Bilgisayarların başında oturup üretimi yönlendirenler ve hayata hükmedenler varken, sokaklarda nasıl haykınhr o bildik sloganlar" dıye soracaklarını yazmış. "Hayata hükmedenler" dün de vardı, bugün de var, yann da olabilir. Ya emek? Insanoğlu, ateşin alazı, suyun gücü ile tanıştığından bu yana, uygariığın merdivenlerini teker teker tırmanıyor. Neyle? Dostumuzun gönderme yaptığı insan beyni ve bedenı ile... Yani emekle... Eski dostumuz, "Hani emek, en yüce değerdi" sorusunu yöneltmeden önce, kendisinin de bıreyi olduğu insanlık ailesinin geçirdiği evreleri gözünün önünden bir geçiriverseydi keşke... Asma bahçeli Babil'ı yapanın da, aya gıden roketi gerçekleştirenin de, görecelik kuramını geliştirenin de, bilgisayan topluma kazandıranın da emek olduğunun bilincine vanrdı. Uygarlığın, emeğin yüce değeri üzerinde yükseldiğini duyumsardı. Ah, eski dostumuz. Bugünkü dünya düzenı içinde "bildik sloganlar'dan kendini bir kurtarsa, Afrika'da açlıktan ölen bebelerin. yeryüzünün her köşesinde birbirinı boğazlayan insanlann durumunu daha iyi algılayabılecek... Sevgili dostumuz, siyaset meydanlarmda "hayata hükmedenleri" bir görse, sorduğu sorulann yanıtlannı bir çırpıda verebilecek... Danalar girmiş bostana Hamama giren müdür Hamama giden müdürün, kötü banka hizmetleri nedeniyle bir güzel yoğrulduğuna ilişkin reklamlar, tellaklan ayaklandırmış. Tellaklar, meslek onuriarı ile oynandığı kanısındalarmış. Buna şükretsinler. Yolsuzluk nedeniyle 1.5 yıl hapiste yatan eski Emlak Bankası Genel Müdürü Engin Civan, yaptığı ilk açıklamada, hamamda yıkanmayı çok özlediğini söylemiş. Yandı tellaklar. Civan'ın hamama gittiğini öğrenen dürüst vatandaşlar, bedava tellaklık yapmak için kuyruğa girerlerse, işin şakası yok, hepsi işsiz kalır... Ekran kararırken de şu sözler çınlar kulaklarımızda: "Yav Engin Bey, hani senin götürdüğün paralar var ya...." GADDAR DAVLT MMKURTCEBE "Deli dana" hastalığına ilişkin haberler çıkar çıkmaz, Tanm ve Köyişleri Bakanı Ismet Attila, yıllardır ingiltere'den et dışaltmına başvurmadığımızı açıklayıverdi. Genç muhabirimiz Ebru Toktar, iyi bir gazetecilik ömeği verip, Devlet istatistik Enstitüsü verilerine dayanarak, Türkiye'nin 1995 yılında ingiltere'den 20 ton 59 kılogram sığır eti satın aldığını beliıiedi. Herhalde Sayın Atilla, halkımıza deli dana yedırildiğini açıklamanın "devlet adamlığı"na yakışmayacağını düşünmüş olmalı ki, doğruyu söylememişti. Olayın bir de başka yönü var. Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği raporuna göz attığımızda, yılda 732 bin ton kırmızı et dışalımı yaptığımız ortaya çıkıyor. Gıdada Türkiye'nin dışa bağımlı hale getırildiği vurgulanan raporda, şu saptamaya yer verilmiş: "Döviz; et, süt fiyatlanna göre minimum yılda yüzde 25'ten fazla artmaktadır. Tüketici, bir yıl sonra kıymanın kilosunu 1 milyon liradan, etin kilosunu 1 milyon 300 bin liradan satın alacaktar." Nınni şoyledir "Dandini dandini dastana. Danalar girmiş bostana. Kov bostancı danayı, yemesin lahanayı." Bızde lahanayı genellıkle bostancı yediği için, deli danalar da halkımıza kalıyor. Çayınözü söğütleri Bir kişinin, düşünce yapısı, yaşam biçimi, toplum ve yurt sorunlanna bakışı, ülkenin yönetimıne ilişkin tutumu ile kendinizden çok uzakta olduğunu bilirsiniz de, bir acı gelişme sonrası, o güne değin hiç açığa çtkmamış yalın insan tarafı yakalayıverir sizı. Eski Başbakan Adnan Menderes'in oğlu, RP Istanbul Milletvekili Aydın Menderes, geçirdiği kaza sonrası tedavi için Amerika'ya uçmadan önce, bir açıklama yaptı. Açıklama, şöyle bitiyor: "Vatanın her köşesine, ama özellikle Çine Çayınözü söğütlerine benden selam olsun..." Aydın Menderes'in, ülkesine, sevdıği söğütlerin gölgesine sağlık içinde dönmesini gönülden dileriz... BULUT BEBEK MRAYÇIFTÇİ MIRMIRLAR ICLRDLR.AK LERî YEMtYECEKLERn 6 V£fe A VtASıKJtAR DıYE DELı KEDl l RASı TARİHTE BLGÜN MÜMTAZ ARIKAN 6 Nisan Karadeniz esintisi Bir yanda mıhlama, bir yanda hamsikuş. Bir yanda kara yemiş, bir yanda çay, fındık. Buğulu yaylalar. gökyüzü aynası göller. Deniz yeline vurgun. gelip geçen yaşamı alaya alan sıcak insanlar. Saçaklanna kurumuş mısır asılı ahşap evler. Doruklarda dağ keçileri, balıkçı barınaklannda takalar. Bildinız. Karadeniz'deyiz. Genel Başkanlığı'nı AN Rıza Uzuner'in, Genel Sekreterliği'ni de Turgırt Aydıner'in yaptığı "Karadeniz'in Özelliklerini Koruma Kulübü"nün 10. kuruluş yıldönümü, geçenlerde yapılan bir kokteyl ile kutlandı. Gelin, kulübün amaçlanndan kimilerıni öğrenelim: "Karadeniz'e özgü küttür mirasını ve geleneksel yapı mimarisini korumaya çalışmak. Halkın zengin mizah anlayışım ortaya koyan deriemeler yapmak. Karadeniz illerinin folklörünü özüne bağlı kalarak korumaya ve geliştirmeye çalışır. Karadeniz kadınımn doğal ve toplumsal yapıdan kaynaklanan sorunlannı çözmeye çalışır. Karadeniz illerinin yurtiçinde ve yurtdışında tanıtımını yapmak. Mahalle yemekleri tanrlmak. Bölgenin zengin bitki örtüsünü, av hayvanlannı ve doğal yapısını korumaya, deniz ve çevre kirienmesini önlemeye yardımcı olmak." Derneğin çalışmalarına ilgi duyanlar, (312) 446 35 00/105 numaralı telefondan Refik Maraşoğlu ile iletişim kurabilirler. BUYUK SIHIRBAZ HOUDINI &UGÜN, S S/ HARRY HOUDlNI, ER.ICH Vt/ElSS AtHYLA -•* ' CONSIN'DB OOGDU.ÖNCB TKAPE2CI OlARAk. ÇALIŞACAK, GIPEBEK SAHNEDE 'SİHtüBAZb YAPMAYA YÖNELECEtCTİg. BİR SÜRE SONRAr KENPİSIUE. SÜYÛK ÜN SAĞUYACAK OLAfJ "HUMARALARINI SERGlUYECEICTİR GÖML£ĞİHD£N, tciÜTLl SANOIKLAH - PAN, SA6LI OLARAK ATILPISI HAVUZ- LAEPAfJ KUGTULMA GÖSTERJLE&j. OMA, K£MDı ALAA1INDA"8UTUU ZA - MAMLAKIN EN S.UYÛK. SlHlRSAZI* r UMVAHIMI KA2ANDHZACAKTtl£.SOWri OYUNIAR'NDAN SfiZlLAKJ SÖRÜLÜYoft KATKIDA BULUNAN: ALPER BALLI. İLAN T.C. AKDAĞMADENİ KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1994 185 Esas Davacı Orman Işletme Müdürlüğii tarafından da\alılar Akdağmadenı Mal Müdürlüğü \e Ce\at Doğan ile Ahmet Alparslan aleyhine açılan kadastro tespıtının ıptalı davasının mahkememizde yapılan duruşması sırasında \enlen ara kararı gereğmce: Akdaâmadenı ilçcsı Abdurrahmanlı kö>ünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında Abdurrahmanlı köyü Kocagüney mevkiinde 108 ada 14 \e 15 no'lu parsellenn davalılar adına tespıt aördüğünü. bu nedenle >apılan tespıtın ıptali ile taşınma|ann o n T ı a n a d ı n a tescilıne karar %eriltnesıni talep ctmıv daNalılar Haşman. Celalettin. Temime. Mustafa Sebıle. Rakıbe. MOzcyyen. lstjaıl _ R e f l > e S e u m S e v g i , Tur^ut Remzıve Mehmet Rüştü Asıve, Bakı. Nazife. Harun Alparslan adlanna çıkartılan davetıyelenn teb|,g e d l | e m e d l ğ , v e a ç l k a d . S d e r S D redilemed.ğmden dava düekçesmin Bas.n »an Kurumu Müdürlüğü'nce .lanen tebl.gıne kararv e r i , m t l r Davahlâr n 9 5 9% S s a a t (W.40'a müsadif bulunan duru*maya gelmedıkleri veya birM*ıl ,1e temsıl ,-dilmedıklen. ,bra2 etnıek istedTklen bdeelen ıbr<S etmedıkleri takdirde tahkikat ve yargılanıaya yokluklannda bakılarak hükum kurula c a ğ l i l a n e n t c b h f t o | u n u r Basırı: 79480 İLAN TC " MARMARİS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1994-756 Davaci SS Uvdukent Kooperatıfı ^ekılı taraf.ndan davah Mersmhler Yapı Inş. Ith. Ihracat Lmt. şırketı aleyhine açılan tazmınat dava- sında davah Mersınlıler Yap. lnşaat lthalat thracat J.td. Şırketi bütün aramalara rağmen teblıgata elvenşlı adresı bulunamad.|.ndan. ıla- nen teblıgat yapılmasına karar venlmıştir. Yukanda esas numarası belırtilen dosyanın duruşması 16.5.1996 günu saat 09.00 dur. 7201 sa\ıh Tebligat Yasası'nın 28 %e 29. maddelerı uyanncaduruşma gününün ilanen tebl.ğıne. aynı yasanın 31. maddesı uyannca Ua- nm vayımlandıgı tanhten ıtibaren 15 gün icınde tebUgatm yapılmış saytlmasına. davalınm belirtılen gûnde kendmı bir vekılletemsılet- tirmediği. mazeret bildimıeden duruşmayagelmedığı takdirde. yoklugunda yargılama yap.lacagı %e karar \enlecegi ılanen teblıg olunur. 18.3.1996 Basın: 79151 , İLAN T.C. GAZİANTEP 2. SULH HIJKUK MAHKEMESt 1995617 Davacı Mehmet Baki Kaymaz vekili Av. Bekır Ayaz tarafından davalılar Celıle Çalışıcı vd. aleyhıne mahkememizde açıim ı ş bulunan Gazıantep ıli Şahınbey ılçesı Hoşgör Mah. Kargase'kmez mevkıı pafta 158. ada 1299. parsel 150'de ka> ıtlı tajinmazın ortakhğmın gıde- rılmesi davasının yapılan duruşmasında \enlen ara karan gereğmce Davalılardan Güley Yıldız. Halaf Doğan, Ömer Çetın. Mehmet Kava, İKas Yılmaz Abdurrahman Doğan. \bdüsselam Gürhanın tüm aramalara rağmen adresleri tespit edilemedığınden duruşma günü ve davetıye tebliğ edılememış olup. adı geçen davalıların duruşma gü- nü olan 10.5.1996 günü saat 9'da mahkemesalonunda hazır bulunmalan veva kendılerını bir vekılle temsıl .•ttırmelen. duruşmaya gel- medikleri \eya kendilenni bir vekılle temsil ettırmediklen takdirde duruşmanın yokluklannda yapılarak karar \erıleceğı davetiye teblı- âi verine kaim olmak üzere ilanen ılan olunur. Basııv 79304