Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 NİSAN 1996 CUMARTESİ HABERLER Cezaevleri Sevk 'şimdilik' yok •Adalet Bakanlığı yetkilileri, yeni tip cezaevi yapılmadan sevk olmayacağını söyleyerek "Ancak bir firar ya da isyan olursa sevk ve nakıl gündeme gelebilir" dediler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Ümraniye ve Buca başta olmafc üzere terör suçlularının banndırıldıklan cezaevlerinde şimdilik sevk ya da naklin düşünülmedığı bildinldi. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tutukevleri Genel Müdürlüğü yetkilileri. yenı tipte projelendiren bölge cezaev lerinden henüz inşaatı bitenin bulunmadığını anımsatarak "Şu anda elimiz kolumuz bağlı dunımda. Çiinkü henüz inşaatı tamamlanmış yeni cezaevimiz yok. nereye sevk yapacağK?** dediler. Bugünkü dunımda ancak bir tünel olayının ortaya çıkması. firar ya da toplu isyanın yaşanması halınde sevk veva naklin gündeme gelebileceğıni kaydeden yetkililer. -Terör suçlusu hükümlü \e tutukiu ailelerinin. çeşitli çevrelerin etkisine kapılıp da kaygılanmasına gerek yok" diye konuştular. Ceza \e Tutukev leri Genel Müdürlüğü \etkilileri, terör suçlulannın barındınldığı cezaev lerının. "Türk Cezaeti Modeli'ne göre tümüniin venıden inşa edilecegini. geçen dönemde projeve alınan 400'er kişilık Divarbakır ve Denizli cezae\lerinin bu ay içinde ınşaatının biteceğini bildirdiler. 1996 yıli yatırım programına alınan. ) ine 400'er kişilik Bolu. Düzce. Sırnak. UluborJu ve YaJvaç cezaev lerinin. arsaları temin edildikten sonra yıl sonuna doğru inşaatlannın famamlanacağını kaydeden yetkililer. inşaatı vanm kalan Ayaş. Kars. Kartal. Csküdar. Corum v e Kınkkale cezaevlerinin de bu yıl içinde bitirilebileceğini söylediler. 1996 yılında yeni tip cezaevlerinin \apımına büyük hız venleceğini anımsatan yetkililer. kapatılan 74 ilçe cezaevinın satılması suretiyle elde edilecek gelirin. bölge cezaev lerinin yapımında kullanılacağını anlattılar. Tutukluya dokunma' kampanyası ANKARA (Cumhuriyet Biirosu)-Buca ve Ümranive ola>Iannın yinelemnesinden endişe eden Tutukiu Aileleri Yardımlaşma Derneği. "TutsakJara özgürlük" kampanyası başlattı. Bir aydır "boyalı medya ve televizyonda". cezaev lerine yönelik "kışkutıc»"saldın planlan yapıldığını belirten tutukiu aileleri temsılcileri, eski Emniyet Genel Müdiirü Mehmet Ağar'ın Adalet Bakanlığı görev inden alınmasmı talep ettiler. Eskişehir Cezaevi'nin tekrar açılarak hücre sistemine geçilmesine karşı çıkan aileler. tutukluları "islah"* adı altında "*düzeni sorgulamayan kitleler halrnegefirme"*amaçlı bir uygulamaya geçilmek istendiğini savundular. Ümraniye Cezaev i olaylannda yaşamını yitirenlerin yanı sıra birçok rutuklunun yaralandığını ve 3 kişinin bitkisel hayata girdiğini hatırlatan tutukiu aileleri temsilcileri, "Tekrar saldın olmasın. Özgürlükleri ellerinden alınmış çocuklanmızı kendi hailerine bıraksınlar. Onlar terörist değilier" dediler. Aileler. tutukluların rüm yakınlarının potansiyel suçlu olarak görüldüğünü vurgulayarak kamuoyunu duyarlı davranmaya çağınrken şunlan söylediler: "*Ben insanım. demokratım diyen tüm insaıılan yanımızda görmek istiyoruz. Çabamız af için değil. özgürlük için. Fikir suçlularının zaten beyinleri özgür. Tekrar kavgalar başlamasın, analar ağlamasın. Onları doğurduk. büvüttük ve öldürtmeyeeeğiz.'* Hukukçular, 5 Nisan Avukatlar Günü'nü kutluyor "5 Nisan Avukatlar Günü" dün Ankara'da düzenlenen bir toplantida kutlandı.TBB Başkam Özgen. toplartıda yaptığı konuşma da şeriatçılann köşebaşlannı rutmava başladığını söyleyerek, laiklik uyansı yapü. 'Avukat gidince mafya gelîr'Haber Merkezi - Türkiye Barolar Birli- ği (TBB) Başkanı EralpOzgen. savunma- nın bağımsız olmadığı bir ülkede yargı ba- ğımsızlığındansözetmeninolanaksızoldu- ğunu vurgularken. Türkiye'yi ortaçağ ka- ranlıgına götürmek isteyen şeriatçı güçle- rin "köşe başlannr rutmaya başladıklannı söyledi. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ge- nel Başkanı Şanal Saruhan, avukatlan n in- san haklan savunucusu olduğunu belirterek "Avukatlar susunca mafya konuşuyor" de- di. Adalet Bakanlığı'na eski Emnı>et Ge- nel Müdürii Mehmet Ağarın getirilmesi- ne tepki göstermeyen barolan eJeştiren Sa- ruhan. "Adalete yerleşen karakola, barola- nınız değil.yürekli bir yargıç karşı çıkıjor" görüşünü dile getirdi. "5 Nisan AvukatlarGüniTdün Ankara'da düzenlenen birtoplantıyla kutlandı. TBB'nin Ankara Adliyesi Konferans Salonu'nda dü- zenlediği toplantıya Adalet Bakanı Mehmet Ağar'ın katılmaması dikkat çekti. Toplan- tının açılışında konuşan TBB Başkanı Öz- gen. avukatlık mesleğınin ve ülkenin en önemlı sorunlanndan birinin yargı refor- mu olduğunu kaydetti. "Atatürk ilkderinden sapmavacağız* Özgen. Türkiye'nin en önemli sorunu- nun laiklik karşıtı güçlerin giderek dev let içinde kadrolaşması olduğunu anlatarak la- ikJigin hukukdev lerinin temeli olduğunu vur- guladı ve şöyle devam etti: " Laiklik insan haklarına saygılı olmanın ve demokratik rejimin temelidir. İ'lkemiz- de laiklik ilkesini anayasadan çıkaramaya- Kazan, Avukatlar Günü nedeniyle yaptığı koıuışınada lıukuka say gı istediklerini söyledi. caklannı anlavan karanlık giiçler, laiklik kavramının içini boşaltarak onu anlamsı/ bir kavram haline sokmaya çalışnıaktadırlar. Bu amaçla anayasamızın laiklik anlay ışının tenıelini ortaya koy an tanımını ortaya koy an 24. maddesinin son fıkrasını \ ürüıiükten kaldırmava çalışmaktadırlar. Bu karanlık giiçler, ögretim birliği yasa- sına a> kırı olarak dinsel eğitime dayanan li- seleraracıüğıv la gelecek kuşaklan kendi ka- ranhklanna çekmeve çalışı\orlar. Nihavct aynıgüçlerlaik kisi ve kurumlan korkutma. vıpratnıa kampanvasına girişniişlerdir. Çağ- daş Türk hukukçulan. Atatürk ilkelerin- den. çağdaşlıktan \e laiklikten sapmavacak- lardır." Ankara Barosu Başkanı Tunca> Alem- daroğlu da "Dvvlelin temelini oluşturan ve adaleti gerveklcştin.'n. vargılama iflemidir. Bu işlemde göre\ alan sa\-sa\unma-karar unsurlannı birbirinden avrı tutmak. bi/i adil olma>an >argılama>a götüriir. Adaleti ancak doğru \e gü\enli bir >argılama ile gerçekleşfirebiliri/" dive konuştu. 'Sugden'inyasağınıkaldmn' ERGÜN AKSOY A]\KAR.4-PK.K"lilerleyakın ilişki içinde olduğu savıyla 1994 yılında Türkiye'ye girişi yasaklanan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Ma>>ası Şefi Jonathan Sugden için devreye giren Ingiltere hükümeti, Türkiye'nin Londra Büyükelçiligi aracılığıyla Başbakan Mesut Yılmaz'dan. karann tekrar gözden geçırilmesini istedi. Sugden, uluslararası bir kuruluşun Türkiye temsilcisi olduğunu belirterek Türkiye hükümetine benzer bir başvurunun L'luslarası Af Örgütü Genel Merkezi tarafından da yapılacağını söyledi. Sugden, *"Görevimi yapıyorum. Türkiye'vı kanşrırma gibi bir davranış içine girmedün" dedi. Dev lette reform vaadiyle ANAYOL azınlık hükümetini kuran Başbakan Mesut Yılmaz'a. insan haklan konusunda ilk başvuru Ingiliz hükümetinden geldi. ingiltere Dışişleri Bakanlığı. Türkiye'nin Londra Büyükelçiligi aracılığıvla Başbakan Mesut Yılmaz'a başvurarak. Sugden için uygulanan yasağın gözden geçirilmesini istedi. Türkiye'nin Londra Büyükelçiliği'nden, İngiliziere. "Herkesiçin Türkiye'ye girmek serbesttir. Ancak bazı kişiler, Türkive'nin menfaatlerine zarar verdikleri için giriş > asağı • PKK'lilerle yakın ilişki içinde olduğu savıyla 1994 yılında Türkiye'ye girişi yasaklanan Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye Masası Şefi Jonathan Sugden için Ingiliz hükümeti devreye girdi. Türkiye'nin Londra Büyükelçiligi aracılığıyla Başbakan Mesut Yılmaz'a yapılan başvuruda. Sugden"in Türkiye'ye girmesine izin verilmesi istendi. hakkımızı uyguluvoruz" yanıtı verildîği bildirildi. Sugden. 1994 yılının cjlüJ ayında Içişleri Bakanlığı tarafından Türkiye'ye girişinin yasaklandığını belirterek önümüzdeki günlerde kendisi ile ilgili giriş yasağının kaldırılması yönünde Uluslararası Af Örgütü Genel Merkezi'nin de Yılmaz hükümetine acil başvuru mektubu göndereceğini kavdetti. Sugden. "PKK'libir tutukiu Ue temasta bulunduğum için Türkiye'ye girişim >asakiandı. Chsa ben göre\ imi vapıvorunı. Türkiye'yi kanştirma gibi bir dav ranış içinde girmedim" dedi. Yılmaz hükümetinden Uluslararası Af Örgütü olarak beklentilerini de açıklavan Sugden, Cumhuriyefe şu açıklamayı yaptı: "Birkaç v ıldır Türkiye'den istediklerimiz değişmedi. İsteklerimi/in vapılması kolay ve nıütevazı şevler. Türkive'nin insan haklan konusunda birkaç adım atmasını beklivoru/. Bunlann başında da düşünce özgürlüğünü sınırlavan ceza maddelerinin ee/a kanunundan çıkarılması gerekir. Gö/altı süreleri uluslararası anlaşmalarda belirtiien sürelere çekilsin. Türkiye'de gözaltı süreleri oldukça uzun. Gözaltina alınan bütün sanıklar avukatlan ile görüştürülmeli. Gözaltında kavıp, yargısu infaz vv gözaltında işkence iddiaları ile ilgili bugüne kadar vapılan başvurular ciddi bir şekilde araştınlmalı. Bu iddialar için tarafsız bir konıisvon kurulmalt \e ciddi şekilde ele alınnıalı." Sugden. ANAYOL azınlık hükümeti tarafından insan haklanndan j.orumlu Dev let Bakanlığfnın kaldınlmasını da eleştirerek, bunun uluslararasi alanda Türkiye ıçııı kötü bir puan olduğunu sövledi. Sugden. "Oysa bu bakanlığa bağlı ba/ı konıisvonlar. insan haklan açısından ivi çalışmalar yaptı. İnsan haklan bakanlığının yeniden kurulmasıgerekir. lürkiveaçısından bunun yararlı olacağı kanısındav ız" dıye konuştu. ÇHD Genel Başkanı Saruhan "5 Nisan Avukatlar Günü" nedeniyle dün yayımla- dığı mesajda. avukatlann bire>in haklarını savunma görev ini üstlendiklerinı anımsata- rak. baroîarı "vesayetten" kurtaracak ve mesleki sorunlan çözmevi hedefleven bir "Avukatlık Yasası"na sahip olamadıklannı vurguladı. Türkev i'nin insan haklan sorununa dik- kat çeken Saruhan. şu görüşlen dile t;etir- di: "Mesleğiniiz her gün >eni bir İnsan hak- kı ihlali ile beslenen ülkemizde. kendi hak- larını dahi sav ıınarna/ durunıa dü>nıüştür. Her alanda olduğu gibi avukatlık mesleği- nin sorunlannı çö/ecek güç, a»ukatlann >e onlanıı örgütlerinin gücüdür. Av ukat insan haklannın sav unucusudur. İnsan haklannı koruyan temel güç. hukuktur." Istanbul Barosu 118 yaşında İstanbul Barosu'nun kuruluşunun 118. yıldönümü veav ukaflargünü nedenıv lc dü- zenlenen törende konuşan Lstanbul Barosu Başkanı Turgut Ra/an. avukatlık mesleği- nin Türki>e'de giderek ölmekte olduğunu vurgulavarak şunlan söyledi: "Günümü/de hukuka av kınlığı tespit gö- rev i ne va/ık ki vargı dışı güçlere enıanetedi- liyor. En hatırfı kişiler bile bu yolu seçi>or. Artık mahkemeve düsen insanlanmız avu- katınıdeğil, işini çözecek adanıını arıvor. Bu tablo karşısında hiçbir şev vapmavan dev- let ise Türk av ukatlarına savaş ilan etmiştir. Devletin en önemli görev lerinden biri huku- ka a> kınlığı saptama görevidir. Artık huku- ka savgı istivoruz. Mesleğimiz ancak o za- man saygmlık kazanır." Av ukatlar Günü kapsamın- da Ankara Barosu tarafın- dan düzenlenen tören nede- niyle Baro Başkanı Tuncay Aİemdaroğlu'na bir mesaj gönderen Cumhurbaşkanı Sülevman Demire). ~Sa>un- nıa. adaletin tecellisi ve tev- zii bakımından vazgeçilmez bir unsurdur" dedi. Savunma göreviyle vü- kiimlü av ukatlann. vatandaş- devlet ilişkilerinin çağdaş çerçevede yürümesi açısın- dan kutsal bir görev i yaptık- larını belirten Demirel. "Ba- rolann vesavetten tam anla- mıvla kurtanlması \e avu- katlığın çağdaş meslek ölçü- lerine ve uv gun çalışma orta- mına kavuşturulması şart- tır~ diye devam etti. Ankara Barosu Başkanı Aİemdaroğlu'na bir kutlama mesajı gönderen Başbakan Mesut Yılmaz. -Niteliği ge- reği kutsal bir meslek olan avukatlığın ileri meslek stan- dartlanna ve daha da çağ- daş çalışma şartlanna kav uş- turulması. hukuk dev leti o\- manın bir gereğidir"dedi. Demirel, Taşanlar için devredeANK.4RA (Cumhuriyet Büro- su)-ANAYOL hükümetinde uzun süredir sıkıntıva neden olan vali- Ierkararnamesindeki uzlaşmazlık aşılamadı. Dahaönce lOilin vali- si için rezerv koyan Cumhurbaş- kanı Sülevman Demirel'in. lstan- bul Emni>et Müdürü Orhan Ta- şanlar için dev reye girdiği öne sü- riildü. Içişleri Bakanı Ulkü Gü- ney. yaklaşık 60 valinin değiştiri- leceğini belirterek "Bunu bir sa- niv ede, bir günde yapacaksınız, bu mümkiin mü? Bir-iki gün içinde atamalar vapılacak" dedi. MİT Müsteşan'nın da >urtdı- şında güvenli bir yere atandıktan sonra yerine yeni bir isim arana- cağı öğrenildi. \alileri önemli oranda değiştir- meyi planlayan ANAYOL hüküme- tinin uzun süredir üzerinde çalış- tığı karamame bunalımı çözüle- medi. Başbakan Mesut Yılmaz ile DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, sorunun çözümü için 5 kez birara- > a gelirken, liderlerin "Anlaştık" açıklamalanna karşın kararname dün de onay için Köşk'e gönderil- medi. tçişleri Bakanı Ülkü Güney. ka- rarname konusunda koalisyon or- takları arasında herhangi bir so- run bulunmadığını ve atamalann bir-iki gün içinde gerçekleşeceği- ni söyledi. Gecikme nedeninin "daha iyi ve daha tecrübeliyi" aramaktan kaynaklandığını sav unan Güney, u 40 tane, 50 tane, 60tane valiyi de- ğiştireceksiniz. Bunu birsaniyede, bir günde vapacaksınız. Bu müm- kün mü? Bir koalisvon hükümeti, bir ortağımız var. Koalisvon orta- ğımız ile aramızda bir problem yoktur" diye konuştu. Kararname bunalımı sürerken. Cumhurbaşkanı Demirel'in. İstan- bul Emniyet Müdürlüğü'nden alı- narak Kocaeli ve>a Antalya Vali- liği'ne atanması düşünülen Orhan Taşanlar için devreye girdiği ileri sürüldü. Kulislerde. Cumhurbaş- kanı Demirel'in, Taşanlar'ın Em- niyet Genel Müdürlüğü'ne geti- rilmesini istediğı dilegefirildi. An- Başbakan \'ılmaz. partisinin baş- kanlık divanı toplantı.sında Adalet Bakanı Mehmet Ağar ve Dev let Bakanı Ünal Erkan'dan şikâyetçi oldu. Yılmaz. Çiller'le üzerinde uzlaştıklan isimlerin atanmasına bu ikı bakanın karşı çıkmasının anlaş- mazlık varattığını sövlerken. Çil- ler. Erkan v e Ağar'ı sav uııarak ka- rarnamenin genel bir uzlaşmav la çıkmak zorunda oiduğunu dile ge- tirdi. Mehmet Ağarda yaptığı açık- lamada. bir azınlık hükümetinın işba^ındaolmadığını, DYP'lilenn de görüşlerinin alınması gerekti- ğini söyledi. Emniyet kökenli ba- Kemal \azıcıoğlu'nu lstanbul Em- niyet Müdürlüğü 'ne atama düşün- cesinde buldu. Emnivet Genel Mü- dürlüğü'ne ise Trabzon Valisi Ala- addin Yüksel'ingetirilmesi karar- laştırıldı. Avrasyagemisininkaçı- nlması olayında güvenlik açısın- dan fiyasko vaşanmasına karşın Yüksel'in bu uörevegetirilmesin- de DYP'lı Bekir Aksoy ile bazı ANAPmilletvekillerininetkili ol- duğu belırtildi. DYP grubundaki İçişleri kökenli milletvekilleri şun- lar: Mehmet Ağar (eski Emnivet Genel Müdürü). Ünal Erkan (es- ki Olaûanü.stü Hal Bölue Valisi). • Kulislerde, Cumhurbaşkanı Demirerin, lstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden ahnarak Kocaeli veya Antalya Valiliği'ne atanması düşünülen Orhan Taşanlar için devreye girdiği ve Taşanlar"ın Emniyet Genel Müdürlüğü'ne getiritmesini istediği dile getirildi. cak Taşanlar'ın da. daha önce bu göreve getirilmek istenen İzmir Emniyet Müdürü Kemal Yazıcıoğ- lugibi hiç valilik yapmadığı için bu göreve getirilmesinde sıkınti doğa- bileceği belirtildi. Kararname bu- nalımının temel nedeninin. DYP içindeki emniyet müdürü ve vali kökenli milletvekili ve bakanlann atamalara müdahale etmesi oldu- ğu bildirildi. İki liderve görev li ba- kanlar, ClküGüne> ve Nahit.Men- teşe'nin üzerinde anlaştığı çok sa- yıda isme DYP içindeki emnivet kökenli bakan ve milletvekillerin- den itirazlar geldi. Bunun üzerine. kan ve milletvekilleri, ANAP'ın merkeze almak istediği Şırnak Va- lisi Kamil Acun'un yennde kal- ması için direndiler. Ancak ANAP'lılarbu sorunun Başbakan Yılmaz'ın '•prestij meselesi"hali- ne geldiğini belirterek Acun'un merkeze alınmasında ısrar ettiler. Uzun süren tartışmaların ardından Acun'un Ardahan Valiliği'ne atan- ması benimsendi.Emniyet Genel Müdürlüğü'ne getinlmek istenen İzmir Emniyet Müdürü Kemal Ya- zıcıoğlu da DYP'lilerin engeline ta- kıldırDYP'li Ağar. Erkan ve Ak- so)'u aşamayan ANAP, çözümü Necdet.Men^irlEski lstanbul Em- niyet Müdürü). Bekir Aksoy (es- ki İçişleri Bakanlığı Müsteşan). Havri Kozakçıoğlu (eski lstanbul Valisi). .\lahmutYılbaş(eski Van Valisi), SafTet Ankan Bedük (es- ki Malatya \alisi). Alınan bilgiye göre anlaşmazlığın aşılmaya çalı- şıldığı kararnamede. istanbul Va- liliği'ne İzmir Valisi Kutlu Ak- taş'ın, İzmirNaliliği'nedeÇanak- kale Valisi Hüsnü Tuğlu ya da Er- zıncan Valısi Recep^azıcıoğlu'nun atanııidMÖngörülüvor. Samsuıı \'a- liliği'ne Vüksel Çavuşoğiu, Van \'alilıt;i'ne Binızöl Valisi Abdül- kadirSan düşünülüyor. Eski Şır- nak Valisi Mustafa Malay'ın da Ordu Valiliği için adı geçerken. Merkez Valisi Oğuz Kaan Kök- sal'ın Adana. Çanakkale Valisi Hüsnü Tuğlu'nun Bursa. Merkez Valisi Muzaffer Ecemiş'in Urfa. Urfa Valisi Ziyaettin Akbulut'un Konya.eski Isparta Valisi YusufZi- ya Ğöksunun Denizli. Mülkive Başmüfettişi Halil Uluso>'un da Şırnak Yalilığf ne getirilmesi ön- görülü>or. İçişleri bürokratlarından İsmet Gürbüz CKetek'in Trabzon. İcel Valisi Gökhan Avduier'in Sakar- ya. İçişleri Bakanlığı Personel Ge- nel Müdürlüğü'nde Daire Başka- nı olan Erdal Ata'nın Rize, Mar- din Valisi Ahmet Kayhanjn Erzu- rum, Ordu Valisi GünerÖzmen'in merkez. İçişleri Bakanlığı Müste- şar \ardımcısı Metin fiyas Ak- soy'un da Kayseri Valiliği'neata- nabileceği bildirildi. Yalova Valiliği"ne Sülevman Oğuz. Burdur Valiliği'ne Erhan Tanju. Kayseri Valiliği'ne Mem- duhOğuzdüşünülüvor. Ordu Va- lisi Güner Özmen'ın merkeze. Adana Vali Vekili Sami Duru- kan'ın Kırşehir Valiliği'ne atana- bilecekleri kaydedildi. .\nkara \ alisi Erdoğan Şahinoğ- lu. Divarbakır Valisi Doğan Hati- poğlu. Gaziantep Valisi Muam- merGürel'in yennde kalacagı. kal- dınlması planlanan OHAL Valili- ği'nin de vekâleten vürütülmesi- ne devam ediJeceği belırtildi. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU OPdu,Aydmlar,Demokpasi... Türk ordusunun kendıne özgü geleneklere sahip ol- duğu biliniyor. imparatorluğun çözülüş dönemlerinden bu yana or- du sıyasetin içinde, giderek de önünde yer almıştır. 1908 darbesiyle birlikte ülke yönetimi esas olarak ordunun eline geçmiş, Kurtuluş Savaşı'nın ise sade- ce askeri önderliği değil siyasal hedefleri de ordu kadrolarınca belirlenmiştir... Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda öncülük or- du kadrolarındadır. Ülkenin birinci ve ikinci cumhurbaşkanlan bu kad- roların önderleriydi. 1950'lere gelindiğinde, elli yıllık birikimi olan, mo- narşiyi devirmiş, bir dünya savaşının ateşinden geç- miş, Kurtuluş Savaşı'nı başanyla gerçekleştirmiş, cumhuriyet kurmuş bir hareket ve gelenek söz ko- nusuydu... 1960 darbesi, başkaca etkenlerin yanı sıra, Türk Or- dusu'nun "devrimci", "darbeci" geleneklerinin de sonucudur... • • • Yüzyıl başlarında burjuva demokratik devrimine öncülük eden ordu kadrolan, Kurtuluş Savaşı sonra- sında Türkiye burjuvazısıni kendi elleriyle oluşturdu. 1950 hareketi, bu devşırme burjuvaziyle büyük top- rak sahipleri bağlaşıklığının ordu ağırtıklı, eski kadro- lann elinden siyasal iktidarı almasıdır. 60 sonrasındaki toplumsal hareketliliğin orduyu et- kilememesi, ordunun bu oluşumların dışında kalma- sı olanaksızdı... 70 ve 80 darbeleri, daha da palazla- nan yerli burjuvazinin ve emperyalist güçlerin, ordu- nun "darbeci" karakterini gerici bir yönde kullandır- mayı başarmalarıdır. • • • ittihat ve Terakki'nin önder kadrolarını oluşturan subaylar. aynı zamanda belli kültür düzeyi olan yurt- sever aydınlardı. Kurtuluş Savaşı'nı yöneten ve son- raki reformların gerçekleştirilmesınde öncülük yapan subay kadrolan da, ülke aydınları arasında ön sıra- larda yer almaktaydılar. Sivil toplumun, sivil kurum- ların gelışmesine bağlı olarak subayltk mesleği öteki meslekler arasında doğal yerini aldı. Günümüz Tür- kiye toplumunda subay, gördüğü eğitimin ve ordu ge- leneklerinin sonucunda, cumhuriyetçi-laik değerlere bağlı, yurtsever bir orta tabaka aydınıdır. Bir meslek topluluğu olarak belli ekonomik ayncalıklara sahip olsalar da, ülkedeki ekonomik çöküntü süreçlerinin onları ötekı orta tabaka meslek gruplarıyla gittikçe ya- kınlaştırdığını söylemek sanıyorum ki yanlış olmaya- caktır... • • • Cumhuriyetçı-laık değerlerle eğitilen, ülkedeki iç savaş koşullarının geriliminı yaşayan, öteki orta ta- baka aydınları ve meslek topluluklan gibi ekonomik çöküntüden de etkilenmemesi olanaksız subay kad- rolarının, ülke sorunları karşısında duyarsız kalmala- rı beklenemez. Cumhuriyetçi-laik değerlere (ülkenin çağdaş kimlığine) yönelmış tehditlerin suskun seyir- cileri olmaları istenemez... Subaylar, bağımsızlık, çağ- daşlık, demokrasi ve toplumsal adalet için harcanan çabalarda, çekilen acılarda, orta tabakaların öteki meslek gruplarıyla, bütün aydınlarla dayanışma için- deolmakkonumundadır... Bütün sorun, "darheci"ge- leneğin günümüz koşullannda herhangi bir ilerici iş- levinin söz konusu olamayacağının herkesçe anlaşıl- ması, ordudan bu yönde beklentılere de orduya bu yönde suçlama ve saldırılara da son verilmesi gerek- tiğidir... Ordunun günümüz koşullarındaki konumu üstüne düşünmek; demokrasiyle zerrece ilişkisi bu- lunmayan çağdışı çevrelerin sözümona demokrasi adı- na yönelttikleri demagojik ve çirkin saldınlara karşı or- dunun laik-yurtsever kimliğini savunmak; ülke için yaşamsal önem taşıyan bu büyük kurumun çok da- ha demokrat, daha çağdaş, toplumun öteki kesim- leriyle iletışime daha açık bir yapı kazanması için dü- şünce ve öneri oluşturmak, günümüzde toplumcu- aydınlanmacı çevrelerin sanıyorum ki önemli biröde- vi sayılmalıdır.. KlSA... KlSA... • Başbakan Mesut Yılmaz. üniversite öğrencilerinden "çatışmavı değiL tartişma ve divaloğu" öne almalannı isteyerek, sorumlulukları yerine getirirken hoşgörüyle dav ranılmasını önerdL • Demokratik Mücadele Platformu, yeni "5 Nisan" kararlannın gündemde olduğunu. ancak sendikalann "fedakârlık" adına teslimiyetçi birtutum takındıklan görüşünü savundu. • DİSk'e bağlı Yeraltı Maden-İş Sendikası Şube Başkam Ramiz Kabalakk tüm kamu kuruluşlannda çalışanlann ikramivelerini ve fonlarda biriken paralannı geri aldıklarını belirterek "Bir tek Zonguldak maden işçileri alamadı" dedi. H Türkive'deki asgari ücretın. Avrupa Birliği ülkelerindeki ortalamanın 10da l i kadar olduğu ve Türk işçi>inin haftada 10 saat daha fazla çalıştığı bildirildi. • Yaz sezonuna giren İstanbul Havayollan. bu yıl ilk kez İngiltere'nin Cardiff \e İrlanda'nın Belfast havalimanlanndan Türkiye'ye haftada bir sefer düzenlivor. • Ümraniye Milli Eğitim Müdürlüğü'nce ilçe genelinde düzenlenen ortaokullararası bilgi yanşmasmı Piri Reis Ortaokulu kazandı. • Eski İstanbul Buvükşehir Beledivesi Başkanı Nurettin Sözen ile İ'mranhe Beledive Başkanı Şinasi Öktem. Lmranive Hekimbaşı Çöplüğü'ndeki patlamaya ilişkin olarak. görev i ihmal suçundan vargılandıklan dnvada 610'ar bin lira para cezasına nıahkûm oldular. • DSP, olağanüstü hal bölgesindeki illerde halkın, kamu yöneticilerinin ve kitle örgütlerinin sorunlannı incelemek üzere Güne>doğu'ya bir heyet gönderdi. • Cumhurbaşkanı Sülevman Demirel'in, Filistin l lusal >önttimi Başkanı \aser Arafat'ı telefonla aravarak geçen hafta ABD've vaptığı çalışma zhareti hâkkında bilgi verdiği bildirildi. • HEP'in kapatılmasına karşı açılan dava kararlan, Türkiye açısından baglayıcı en yüksek mahkeme olan Avrupa tnsan Haklan Divanı'na götürüldü. Divan'ın karannı bu yıl sonunda vermesi bekleniyor. • Askeri Yargıtay, kuruluşunun 82'nci yıldönümünü kutluvor. Askeri Yargıtay Başkanı Hava Hâkinı Tuğgeneral Önder Ayhan ve üyeler, Anıtkabir'i zivaret ederek çelenk kov up saygı duruşunda bulundu. • Yargıtay. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in tartışmalı servetiyle ilgili tartışmaya yeni birboyut getirdi. 4. Hukuk Dairesi. "Çiller'in inanılmaz servetınin kökeni karanlıktır" diyen gazeteci-yazar Emin Çölaşan'ın 900 mil>on lira tazminat ödemeye . mahkûm edildiği kararı onayladı. • D\ P İstanbul .Milletvekili Namık kemal Zeybek'in TB.MM'deki odasma gizlice girerek dolaplarda bulunan belgeleri kanşhran şüpheli bir kişi yakalandı.