Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2NİSAN1996SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Kanser Haftası
Hastalara
ücretsiz
muayene-
• Sağhk Bakanlığrnca
yayımlanan bildiride Türkiye'de
ölüm nedenleri arasında ikinci
sıraya yükselen kanserin erken
dönemde tanı konulabilmesinin ve
tedavinin hemen başlatılmasınm
yaşam şansını arttırdığı belirtildi.
ANKARA / tSTANBUL (Cumhuriyet) -
Kanser, dünyada her yıl 5 milyon, Türki-
ye'de de 50 bın kişinin ölümüne neden olu-
yor. Sağlık Bakanlığfnın Kanser Haftası
dolayısı ile yaptığı açıklamada kanserin te-
davisinde erken teşhisin başanyı arttırdığı
hatırlatıldı. Cumhurbaşkanı Süleyman De-
mirei. Türkiye'nin kansere karşı mücadele-
de umui verici bir seviyede oiduğunu söy-
ledi. Türk Kanser Derneği Başkanı Prof.
Dr. Ergun Göney, Türkiye'de kanserlı has-
ta sayısı konusunda sağlıklı bir istatistik bu-
lunmadığ:nı belirterek her yıl yaklaşık 200
bin yeni kanser hastasının teşhis ve tedavi
edildiğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Kan-
ser Haftası dolayısıyla yayımladığı mesajın-
da, Türkiye'nin kansere karşı mücadelede.
araştırmada, ilaç teknolojisınde kaydedilen
gelişmeler, onkoloji anabilim dallannın ku-
rulması yönünden gayretlerle umut verici
bir seviyede oiduğunu söyledi.
Demirel, kanserin dünyayı ilgilendiren
ortak bir sorun olduğuna dikkat çekerek
"Kesin çare bulunana kadar insanlan bu
hastalığın pencesinden kurtarmak için aras-
tırma çalışmalarını de\am ettirmek, kanse-
re martız kalanlann acılannı dindirme yot-
lannı aramak tıbbın görevidir. İnanıyoruın
ki, ünümüzdeki dönemde, üp bilimi bu afe-
tin çaresini ınutlaka bulacaktır. Türk tıbbı
da bu çareyi, bulunur bulunma/ hastalan-
mıza ulaşnracaktır" dedi.
Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de ölüm ne-
denleri arasında ikinci sıraya yükselen kan-
serin erken dönemde yakalanarak tanı ko-
nulabilmesinin ve tedavinin hemen ba$latıl-
masının yaşam şansını büyük ölçüde arttır-
dığını kaydetti.
Türk Kanser Derneği Başkanı Prof. Dr.
Ergun Göney, Türkiye'de kanserli hasta sa-
yısı konusunda sağlıklı bir istatistik bulun-
madığını belirterek "Toplumumuzda heryıl
yaklaşık 200 bin yeni kanser hastasının teş-
his ve tedavi edildiğini tahmin ediyoruz" de-
di.
Prof. Dr. Ergun Göney, dernek merkezin-
de düzenlediği basın toplantısında, hafta bo-
yunca gönüllü bir kuruluş olan Türk Kan-
ser Derneği "nde tüm hastalann muayene ve
tgflcİ^çnhirij ücrejjiiz olarak yapijacağıhı
söyledi.
Kanserin. kalp hastalıklanndan sonra ölü-
me neden olan başlıca hastalıklardan biri
oiduğunu belırten Prof. Dr. Göney erkek-
lerde başta akciğer kanseri olmak üzere ka-
Imbağırsak ve prostat kanserinın daha sık
görülmesine karşılık, kadınlarda da meme
ve rahirn kanserinın en çok görülen kanser
çeşitleri oiduğunu belirtti.
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesı Prof.
Dr. Selim Şeker de çevre kirliliğinde en
önemli kategorinin elektromanyetik kirlilik
oiduğunu belirterek "Elektromanyetikalan-
lar, kanser riskini artnnyor. Adale kasüma-
sına, yunıurtalarda kısııiaşmaya neden olu-
yor. Hücre bölünmesini etkileyerek kanser
riskini arthnyor" dedi.
Yer bulmak sorun
İstanbul'da
ölmek de
pahalı
KEREM ILGAZ
Istanbullular, hayat pahalıhğı sorunun-
dan ölütıce de kurtulamıyor. Ayda yaklaşık
3 bın defin ışleminin yapıldığı tstanbul'un
en tanınmış mezarlıklanndan Zincirlikuyu,
Aşiyan ve Karacaahmet mezarlıklannda bir
kişilik boş yerin fiyatı bu yıl 250 milyon li-
ra. Bunun yanında cenaze gününde de ce-
nazenin tabutlu ve lahitli gömülmesine gö-
re masraflar 8 milyon liraya kadar cıkıyor.
MezarlıklarMüdürlüğü'nün Istanbul Be-
lediyesi'ne bu yıl için verdiği tekliflere gö-
re tabutsuz cenaze defini 3 milyon lira, ta-
butlu defin 6 milyon lira. Yakınlannı hem
tabutla hem de lahitle gömmek isteyenler ıse
8 milyon lira ücret ödeyecek. Mezar bakım
ücretleri de yüzde yiiz artarak yılda 200 bm
liraya çıktı.
Ote yandan Istanbul dışına cenaze nakil
ücreti 4 milyon lira ve hareket merkezinden
itibaren gidiş dönüş için kilometre başına 7
bin liraoldu. Istanbul Mezarlık MüdürüCe-
lal Sevencan, insanlan yeni yapılmakta olan
mezarlıklara çekmek için Zincirlikuyu, Aşi-
yan. Karacaahmet gibi çok talep olan me-
zarlıklarda boş yer fiyatlannı pahalı tuttuk-
lannı ifade etti. Ancak bu mezarlıklarda
önemli ölçüde yer sorunu bulunduğundan
mezar yeri satışı, müdür onayı ıle gerçekle-
şiyor. Bunun yanında Hasdal, Avcılar. Ku-
laksız, Kocasinan, Anadoluhisan, Ümrani-
ye gibi mezarlıklarda mezar yerlerinin fiyat-
lan 5 milyon lira olarak belirlendi.
Günde ortalama 90 ile 110, ayda ıse 3 bi-
ni bulan defin işleminin yapıldığı Istan-
bul'da 156 mezarlığın yetmediği; yeni me-
zarlık alanlan açmaya çalıştıklannı söyle-
yen Sevencan, "ŞuandaOrtaköv,Emirgan,
Sanyer ve Topkapı çevresüideki bütün me-
zariıklar doludur. Buralarda bir kişilik yer
kalmadı^dedı. Sevencan müdürlüğün yeni
aidığı 660 dönümlük Kilyos Mezarlığı ile
İstanbul'da mezarlık yeri sorununun azaldı-
ğım vurguladı.
Barajın su toplama havzası çevresindeki köyler, denetimsizlik yüzünden hızla kentleşiyor
Büyükçekmece tehdit altında• İSKİ, su havzası çevresindeki
eski yapılaşmalan, koruma alanlan
dışına çıkarmaya çalışırken bir
yandan da yeni yapılaşmalan
önlemeye çalışıyor.
İstanbul Haber Servisi - Büyükçekmece
Barajı su toplama havzasındaki köyler. bü-
yük bir hızla kentleşiyor. Büyükçekmece
Belediyesi'nin bazı uygulamalan, su kay-
nağının kirlenmesine yol açacak tehlikeli
gelişmeler olarak değerlendiriliyor.
İSKİ, su kırliliğini önlemek için su hav-
zalanndaki eski yapılaşmalan koruma
alanlan dışına çıkarmaya çalışırken bıryan-
dan da yeni yapılaşmalan önlemeye çalışı-
yor.
Ancak su havzalanndaki yapılaşmalan
önlemede en önemli görev, su havzalan ke-
nanndaki ılçe ve belde belediyelerıne dü-
şüyor. Ilçe \e belde belediyeleri ise su hav-
zalannı koruma konusunda gerekii olan de-
neiınii yapmamakla eleştiriliyor. Bırakın
denetim yapmayı. birçok kaçak yapıya göz
yumduklan öne sürülüyor.
Küçükçekmece çevresindeki yapı laşma,
bu gölün suyunu kullanılamaz hale getirdi.
Bu olaydan yeterince ders çıkanlmamış ol-
sa gerek ki. Büyükçekmece de aynı sona
Ilçe ve belde belediyelerinin ilgisi/liği nedenivle Bihükçekmece Barajı hav/.açevresi hı/la vapılaşıvor.
doğru gıdıyor. Büyükçekmece Gölü kena-
nndaki Hezarfen Havaalaııı. Alarko villa-
lan baraj suyunu kırlcteceği ıçın U7un sü-
re tartışma konusu olnıuştu. Ancak bugün
baraj çevresindeki küçük köyler birer ken-
te dönüşmek üzere.
Büyükçekmece Gölü kcnarında bulunan
Çakmaklı Köyü'ndeki Büyükçckmccc Be-
lediyesi'nin bazı uygulamaları da yapılaş-
mayı hızlandıracak gelişmeler olarak de-
ğerlendiriliyor.
Planlarda gecekondu önleme bölgesı ola-
rak aynlan toplam 288 bin mctrckarelık ı-
kı parscl. Hazınc'den devralmdıktan sonra
üçüncü şahıslara. de\ ırşartlanna aykın ola-
rak satıldığı ıddıa edilıyor. Üçüncü şahıs-
lara satıldığı ya da kıralandığı iddia edılen
parsellenn daha küçük parsellere bölündü-
ğü \c bu alanlara göl manzaralı vıllalar ve
fabnkalar yapılacağı da ıddıalar arasında
veralıyor.
Bu konudaki ıddıalara ciddiyet katan,
Malıye Bakanlığı Arsa Ofisı Genel Mü-
dürlüğü'nün. Büyüçckmecc2. BölgcTapu
Sicıl Müdürlüğü'ne gönderdiğı >azı. Arsa
Of'isi'nin ya/ısında şöyle dcnilıyor:
"Genel rııüdürlüğümü/ mülkiyetinde bu-
lunan; İstanbul Büyükçekmece Çakmaklı
Kö> ü sınırlan içerisinde kalan 175 bin met-
rvkarelik 274 nu'lu parselin 38 milyar 500
nıihon liraya Bii\ ükçekmece Belediyesi'ne
satışı 28 Ekim 1994 tarihinde müdürlüğü-
nü/de yapılmış ve satış sırasında tapu kü-
tüğünc 1164 savılı Arsa Ofisi KanunıTnun
11. maddesi ve yönetmeliğimi/in 44. mad-
desi gereğince "Gcnel müdürlüğün .sattığı
arsa \e ara/ılen alanlar. en geç 5 yıl içinde
onaylı ımar planına uygun inşaat yapmak
zorundadırlar. Bu taşınma/ mallar üzerine
onaylı irnar planına uygun inşaat yapılma-
dıkça üçüncü şahıslara satılama?. bağışla-
namaz veya haczedilemez" şerhi konulmuş-
tur.
İlgi yazınızda bahse konu parselin 4 par-
çaya, ifra/ı sonucunda meydana gelen par-
seUerin belediyesince \apiian ihale suretiy-
le ve 1164 sayılı kanunun 11. maddesi şerhi
ile birlikte şahıslara satildığından bahisle
yukandaki şerhimmn 775 savılı >asanın 7.
8.9. maddeleri gereğince terkin edilip edit-
meyeceği ile vapılan işbu şahsa mmafakat
edilip edilmeyeceğinin bildirilmesi talep
edilmektedir.
dVnel nıüdürlüjiüınü/ce satışı yapılan ta-
şınmazlar üzerine tasdikli imar planına uy-
gun inşaat yapılmadıkça satılması müm-
kün değildir."
Aynı köydeki 113 bin 757 metrekarelik
1154 no'lu parselin de gecekondu önleme
bölgesi olarak aynldığı ve daha sonra Ha-
zıne'dcn devralındıktan sonra bü> ük bir ko-
nut pazarlama şırketıne tahsıs edıldiğı be-
lirtılıyor. Söz konusu pazarlama şirketinin
de buraya lüks konutlar yapıp satacağı ve
bu konuda gazetelere ilanlar verdıği. an-
cak gecekondu önleme bölgesınde bu tür
inşaat yapmanın yasal olmadıği iddiaı
ediliyor.
'16 Mart katliamı' davasmda MHP Genel Başkanı'na ağır suçlama
6
Zülküf Isot'u Türkes öldürtlü'• Katliama katılan Zülküf
Isot'un ablası Remziye
Akyol, 'davadan döndüğü
için öldürülen* kardeşinin
katliam emrini MHP Genel
Başkanı Alparslan
Türkeş'in verdiğini
söylediğini açıkladı.
• Remziye Akyol,
kardeşinin ölmeden önce
kendisine yaptığı
itiraflarda, katliamı
gerçekleştirenlerin birpolis
minibüsüyle olay yerine
geidigini ve silah ile
bombalan da bu polis
minibüsüyie taşıdıkiannı
anlattığını kaydetti.
İstanbul Haber Servisi -12 Ey-
lül öncesinin en kanlı olaylann-
dan bın olan
U
16 Mart katliamr
davasının en önemli tanıklanndan
Remziye Akyol. katliam emrini
MHP Genel Başkanı Alparslan
Türkeş'in verdiğini öne sürdü.
Akyol, ıddıasını, katliama katı-
lan, ancak "davadan döndüğü
için" öldürülen kardeşi Zülküf
İsot'un itiraflanna dayandınrken
kardeşinin eylemde bir polıs mı-
nibüsünün de kullanıldığını söy-
lediğini açıkladı.
İstanbul 6. Ağır Ceza Mahke-
mesi'nde dün görülen "16 Mart
kalliamr davası. gazetecilenn
yoğun ilgisi altında geçtı. DİSK
Genel Başkanı Rıdvan Budak ve
konfederasyon yöneticileri ile Is-
çi Partisi Genel Başkanı Doğu Pt-
rinçek'ın de izlediği duruşmada.
katliama katıldığı saptanan Zül-
küf İsot'un ablası Remziye Ak-
yol, tanık olarak ifade verdi. Kar-
deşinin ülkücü oiduğunu, Eminö-
nü ve Beyazıt Ülkü Ocaklan Der-
neği'nde ikinci adam olarak çalış-
tiğını ve zaman zaman "AJpars-
lan Türkeş'le bile görüşüvorum"
dediğini anlatan Akyol, İsot'un
katliamdan bir süre önce Kars'a
geldiğini söyledi. Katliamdan bir-
kaç gün önce eve gelen bir arka-
Nüfus kâğıdımı kaybettim.
Hükümsüzdür.
BEDRİ TL'RGUT
mekzorundayım" diyerek e\den
aynldığinı dile getiren Akyol. ga-
zetelerde katliamı okuduktan birkaç gün sonra ye-
niden eve gelen kardeşinin çok huzursuz oiduğunu
belirterek şöyle dedi:
"Ben huzursuzluğunun nedenini sorduğumda
'Acele askere gitmem gerek' diyordu. Sonra bana,
öğrencilerin öldüğü eyleme kendisinin de katıldığını,
hafta Adana'da görerek tanıdığım polis memuru
Mustafa Doğan ve Sıddık Polat'ın baskısıvla bbzat
bombayı attığını anlattı. Eylemin bizzat Türkeş ve ar-
kadaşlannca planlandığını söylemişti. E>lemi Mus-
tafa Doğan, Latıf Aktı. Sıddık Polat ve adlannı ha-
tuiamadıgım kişilerle gerçekleştirdiklerini anlatmış-
ta. Polisin v akalavabileceğini söv leverek uvardığımda
'Hayır. onlann çoğu da bizden.
Hatta, biz bu eylemi yaparken bir polis minibüsü
ILO raporu
'Sosyal güvenlik
kurumlan
özerk olmalı'
16 Mart katliamına katılanlardan Zül-
küf İsot'un abiası Remziye AkyoL yeniden
açılan '16 Mart katliamı' davasının dün-
kü duruşmasma da katıldı. Akvol. karde-
şinin katliam emrini MHP Cîenel Başka-
nı Alparslan Türkeş'in verdiğini söyledi-
ğini belirtti. Dumşmay ı DİSK Genel Baş-
, , -. kanı Rıd>an Budak. DİSK Örgütlenme
daşıyla göruşen kardeşinin, -Baş- Sekreteri Hulusi Kariı ve İP Genel Baş-
buğTurkeş ınemn. Çok acelegıt- 1 a m p ^ p f e r i n ç e k ^ i z f c d L ( F o t o g r ^ .
lar: YAHYA KOÇOĞLU)
kullandık. Bomba ve silahları polis minibüsüyle ta-
şıdık' dedi. Kendisine işkence vapılmamasını sağ-
larsak teslim olup her şeyi hiraf edeceğini sövlüvor-
du. Sonra askere gitti, 15 gün sonra askerden kaça-
rak geldi. Biy de onu Elazığ'a gönderdik Bir süre son-
ra da orada katliama kahldığını sö> lediği Latif Aktı
tarafından öldürüldü. Kardeşim. davadan döndüğü
için öldürüldü."
Remziye Akyol, 7 kez idam istemiyle aranan sa-
nık. eski polis memuru Mustafa Doğan'ı, dosyada-
ki fotoğrafından da teşhis crtı. Daha sonra ifadesi alı-
nan Akyol'un kocası Mehmet Akyol da Zülküf İsot'u
eve gelmediği için aradığını, Beyazıt'ta ülkücülenn
gittiği Küllük'tc bulduğunu, ıkna etmeve çalıştığı-
nı. ancak kendisine "Ben çok önemlivim. Ben ayn-
lırsam beni öldürürter, si/e de larar veririer" dcdı-
ğini belirtti.
17 yıl aradan sonra İsot ailesini buiarak davanın
açılmasını sağlayan müdahil avukatlardan Cem Alp-
tekin. katlıamın birkaç kışının biraraya gelerek ger-
çekleştırdiği bir ey lem olmadığını. aralannda döne-
min sıyası liderlennın ve emniyet yetkililerinin de
bulunduğu bir grup tarafından gerçekleştırıldiğini
kaydetti. Bu kişilenn ıfadelerinin alınması gerekti-
ğine dikkat çeken Alptekın, sanıklar Mustafa Doğan
ve Latif Aktı'nın tutuklanmasını istedi.
Bazı tanıkların ifadelerinin alınması gerektiğini
belirten mahkeme. tutuklama istemınde savcının gö-
rüş belirtmesi için dosvanın savcıya verilmcsi kara-
nnı vererek duruşmav ı erteledi.
Etiler Polis Okulu'nda huzursuzluk
'Kıdem engeUemesiyapütyor'
• Daha önce 19
Nisan 1996 günü
yapılacağı
açıklanan komiser
yardımcılığı
mezuniyet
töreninin 28
Haziran 1996'ya
ertelenrnesi,
kursiyerlerin
tepkisine neden
oldu. Kursiyerler,
"Süre
kıdemimizin
engellenmesi
amacıyla uzatıldı"
dediler.
AMCARA (Cumhuriyet Bürosu) - İs-
tanbul Etiler Polis Okulu'nda, daha ön-
ce 19 Nisan 1996'da biteceği kararlaştı-
nlan komiser yardımcılığı kursunun, 3
ay daha uzatılmast kursiyerler arasında
huzursuzluk yaratti.
Daha önce 19 Nisan 1996 günü yapı-
lacağı açıklanan mezuniyet töreninin 28
Haziran 1996'ya ertelenmesi. kursiyer-
lerin, "Polis Akademesi mezunlanndan
daha kıdemli olmamızın engellenmesi
amacıyla bu uzatnıaya gidildi" suçlama-
lanna neden oldu.
Polis okulunda yaklaşık 6 aydan beri
kurs gören 535 polis memurunun, kurs
süresinin uzatılmasından rahatsızlık
duyduklan öğrenildi. Kursun. gereksiz
yere 3 ay daha uzatılmasının devlet büt-
çesine 75 milyar liralık biryük getirece-
ği öne sürüldü.
Adalet Bakanı Mehmet Ağar'ın, F.m-
niyet Genel Müdürlüğü görevi sırasın-
da 8 Lylül 1 995 günü yayımladığı bir ge-
nelgeyle görev yapıp da üniversiteyi dı-
şandan bitiren 535 polis mernunınun.
Etiler Polis Okulu'nda 6 süreyle kursa
tabi tutulacağı bildirilmişti.
Eğitım Daire Başkanlığı tarafından 18
Eylül 1995 günü yayımlanan ikinci bir
genelgeyle de çalışma takvimi açıklan-
mış, ve kursun 19 Nisan 1996 günü so-
na ereceği ve aynı gün düzenlenecek
olan törenle kursiyerlere diploma veri-
leceği belirtilmişti.
Tüm programlannı 6 aya göre ayaria-
yıp ailelen ve çalıştıklan birimlerden
aynlan 535 polis memurunun. kurs sü-
resi 3 ay daha uzatılınca, programlannın
altüst olduğu, cvli olanlann zor duruma
düştüğü bildirildi.
Kurs süresinin uzatılmasının, kursi-
yerlerin daha önce görev yaptiklan bi-
rimlerde de hızmetin aksamasına yol aç-
tığı kaydedildi.
Gl'NEŞGlIRSON
ANKARA - Türkiye'ye,
sosyal güvenlik
sisteminde. 2050 yılına
cndeksli çözüm önerileri
sunan Uluslararası Çalışma
Örgütü (ILO), bunalımın
aşılması için. "sosyal
güvenlik kurumlarmın
ö/x'rk statülerinin yeniden
tanımlanmasına" öncclık
venlmesinı önerdi.
ILO'nun. hükümete
sunduğu "Sosyal Cüvenlik
ve Sağlık Sigortası Reform
Pn)jesi"nde. sosyal
güvenlik reform paketinin,
sağlıklı bir kurumsal ve
yönetsel çcrçeveyle
deslcklenmcsi
zorunluluğuna dikkat
çekılerek "Hükümete
reform programının
> ürütülmesi hakkında
tavsiyede bulunmak ve
sosval
ILO raporunda
"Hükümete reform
programının
yürütülmesi
hakkında tavsiycde
bulunmak ve sosyal
korumanın
gelecekteki
gclişimini
düzcnlcmek ûzere,
sürekli bir Sosyal
Koruma
Koordinasyon
Komitesi kurulması
tavsiye edilmiştir"
denildi.
korumanın
gelecekteki
gelişimini
dü/cnlemek
üzere, sürekli
bir 'Sosyal
Koruma
Koordinasyon
Komitesi'
kurulması
tavsiye
edilmiştir"
dcnıldı.
Raporun.
" lamamlavıcı
Sosyal Yardım
Politikalan"
başlıklı bölümünde. 65
yaşın üzerindekiler ile
maiuller için sosyal yardım
reformu yapılması
önensıne yer verildi.
Raporda, sorunlann
çözümü için önlemler
paketinin birlikte
uygulanması gerektığı
vurgulanırken önenlerden
bır ya da ikısının seçılmesi
durumunda refoımun
gerçekleşemeyeceğine
dikkat çekildi.
Kamusal sosya) güvenlik
kurumlanndaki
yapılanmanın, devlet.
işveren ve sıgortalı
kişilenn eşit temsil
edileceği biçimde. "malive
idari özerkHğe"
kavuşturulması gerektiğini
savunan ILO'nun.
hükümete sunduğu
öneriler. özetle şöyle
sıralandı:
- Pnm ödeyenler ve hak
sahıpleri, programın
denetimine ve politika
yapımına. şimdiye değın
olduğundan daha yüksek
düzeyde katılmalıdır.
- Dev let memuriyetı
kısıtlamalan. kurumlara,
kurulun onayıyla uzmanlar
veva övel sözleşmc
çerçevesinde yönetımi de
ıçermek u/ere. başka
personel alma fırsatı
vcrecek şekilde
gcyşetilmelıdir
- Örgütsel rcform ve
personel politıkasındaki
sınırlamalar
kaldınlmalıdır.
- Kamu sosyal güvenlik
kurumlanna ilişkın
mevzuatın, malı vc idari
bağımsızlık sağlamak ve
devlet, ışverenler ve
sigortalı kımselerin eşit
temsil edileceği bir
Başkanlar
Kurulu
oluşturulması
ıçın
değıştırilmesi
tav sıye
edilmiştir. Bu
kurula, bakanın
onayıyla
örgütün genel
başkanını ve
uygun gördügü
sürc ve
koşullarladiğer
personel ı
atamak üzere
yetki
verilmelidir.
Mevzuat, bakan. başkanlar
kurulu ve genel başkandan
herbınnın kendi yetki ve
sorumluluklannı
belırlemeli ve finansal
yönetıme ilişkin kurallan
tanımlamalıdır.
- Her kurum, sosyal
güvenlik yönetımi,
personel alımı ve görev
tahsisi açılanndan
kapsamlı şekılde gözden
geçınlmeli. bu ışi
danışmanlar üstienmelidir.
- Sorumluluk,
merkeziyetçilikten
uzaklaştınlmalı ve hesap
verme kademelerine dikkat
edilmelidir.
- Personel ve eğitim
politikalan gözden
geçirilmelidir.
- Vergi ve sosyal güvenlik
primi borçlannın her ikisi
için birleştirilmiş bir tahsil
sistemi kurulmalıdır.
Sağlık ve emeklilik sigortası raporu
'Sağlık sistemizenginlerikayunyor*
• Sağhk
Bakanlığı ile ortak
olarak hazırlanan
raporda, sağlık
sistemi içinde
emekliliğe dayalı
sosyal güvenlik
reformunun
uygulanmasının
şart olduğu
belirtildi.
Raporda,
ülkemizdeki
sağlık sisteminin,
zenginleri
kayırdığı
belirtildi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Sağ-
hk Bakanlığı. Hazine Müsteşarlığı,
Avustralya Sağlık Sigortası Komisyonu
ve Uluslararası Çalışma Bürosu tarafın-
dan hazırlanan raporda, Türkiye'deki sağ-
lık sisteminin 'zengin insanlan kayıran'
bir yöntem içinde yürütüldüğü vurgulan-
dı.'
"Türkiye'de SağlıkFinansmanı Emek-
lilik ve Sosyal Yardım Sistemieri Refor-
mu" başlıklı raporda, sağlık sisteminin
düzenlenebilmcsi için öncelikle emekli-
liğe dayalı sosyal güvenlik reformunun
uygulanmasının zorunlu olduğu belirtil-
di. Raporda. emeklilik sistemi reformun-
da, prim oranlannın yükseltileceği ve
emeklilik yaşının arttınlacağma dikkat
çekilerek sağlık hizmctleri için ayniacak
fonun da bu çerçevede yükseleceği ifade
edıldi. Aylıklardan kesilen primlerden
emeklilik ve sağlık olmak üzere iki ayn
f'ona kavıuık ııktarılması gerektiği ve bu
fonlann kesinlikle birdiğeri için kullanıl-
mamasının zorunlu olduğu da bildirildi.
Türkiye'de, sağlık hizmetlerinin 'zen-
gin insanlan kayıran' bir düzen içinde
yürütüldüğü vurgulanan raporda, sağhk
hizmetlerinin tek bir kuruluşun bünye-
sinde toplanması gerektiği kaydedildi.
Sosyal güvenlik kapsamında olmayan
yaşlı ve çocuklann sağlık hizmetleri için
devletin sübvanse edeceği bir fonun ku-
rulmasının zorunlu olduğu belirtilen ra-
porda, aynı devlet desteğınin düşük gelir
gruplan için de uygulanması gerektiği
vurgulandı. Raporda, özellikle Bağ-
Kur'lulann ödedikleri primierin yeniden
düzenlenmesi gerektiği belirtildi.
Raporda, yoksul yaşlılara tek kişi için
3 milyon, çift kişi için de 4.8 miryon lira
yardım yapılması gerektiği belirtilerek
sosyal güvenlik kapsamında olmayan bu
grup için sosyal yardım ödemesinin zo-
runlu olması gerektiği vurgulandı.