Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24MART1996PAZAR HABERLER 23 Mayıs 1995'te başlatılan Galatasaray Lisesi önündeki .Jcayıp eyleminde 44. haftaya girildi G. Doğuhı anne çocuğımu aııyorHayat ile ölüm arasındaki ince çizgi Kayıp aileleri adına yapılan basın açıklamasında. "Orada, sürüsünü otlatan çoban gözaitına alınıp yol kenarında cesedi bulunabilir. Gece yatağınızdan kaldınlıp bilmediğiniz bir nedenle götürülebilirsiniz ve bir daha sizden haber alınamayabilir. Orada, hayat ile ölüm arasındaki çizgi inceciktir" denildi. İstanbul Haber Servisi - Kayıp ailelennin her cumartesi günü Galatasaray 'da gerçekleştirdileri oturma eylemine dün Güneydoğu illerinden anne ve babalar katıldı. Güneydoğu'da lWrdenbuvana2l8 kayıp olduğunu belirten anne ve babalar Istiklal Caddesi boyunca Kürtçe "Çocuklanmızı istiyonız, onlara ne yaptınız" diye haykırarak vürüdüler. Kayıp ailelen. 23 Mayıs 1995'te başlatıklan eylemleri 44. haftasını doldururken yine saat 12.00'de Galatasaray Lisesi önündeydiler. îhlalin olnıadığı toprak yok Bu kez aralannda Güneydoğu illerinden gelen acılı anneler babalar da vardı. Diyarbakır'dan gelen Ahmet Gündem, 1991 *in ilk kayıp olayı olduğu belirtilen oğullan Servet ve İbrahim Gündem'm hikâyesini Kürtçe anlattı. Kadriye Tanrıverdi, oğu 11arı Mehmet \e Ali'yi; Abdülrezzak İpek kayıp ikı oğlu Servet \e İkram'ı anlatn. AsiyeAydemiroğlu Hüseyin'ın.Harika Çiçek. Ali, İhsan veTahsin'in bulunmasını istedi. Güneydoğu illerinden gelenler. yanm saatlik eyl;m süresıni aşarak yakınlannın gözaitına alınışlannı tek tek ayaga kalkıp anlattılar. 21 martta gözaitına alındıktan iki ay sonra ölüsü bulunan Hasan Ocak"ın annesi Emine Ocak ise oglunun kaybolusunun yıldönümünde "Hasanımın günü bugün" diyerek hıçkınklara boguldu. Kayıp aileleri adma yapılan basın açıklamasında Türkiye'de insan haklannın ihlal edilmediği bir kans toprak olmadığı, ancak Güneydoğu illerinde yasamanın bambaşka olduğu belirtilerek şu ifadelere yer verildi: ~199rdeıibuyana 218 kişi gözaltında kaybcdildi. Orada. sürüsünü otlatan çoban gözaitına alınıp yol kenarında cesedi bulunabilir. Gece yatağınızdan kaldınlıp bilnıediğiniz bir nedenle götürülebilirsiniz ve bir daha sizden haber alınamayabilir. Orada, hayat ile ölüm arasındaki çizgi inceciktir. O kadar incedir ki dünün korucusu. yani de\ letin maaşlı bekçisi, bugün gözaitına alınabilir ve bir minibüs içinde kurşunlanıp yakılmış cesedi bulunabilir." En çok ka> ıp OHAL bölgesinde Açıklamada aynca gözaltında kayıp olaylannın en çok olağanüstü hal uygulanan illerde yaşandığı vurgulanarak "Ensık orada insanlar gelişigüzel gözaitına alınıyor, günaşın cesetler nulunuyor, yakınlannı arayan insanlar da gözaitına alınıvor ve gözaltında kaybediliyor"denildi. Basının Güneydoğu illerindeki olaylara ilgi gösfermediğj belirtilen VakınJannın bulunması için Güneydoğu'dan İstanbul'a gelen aileiere İtahan partamenterfer de destek verdi. (Fotoğrat: HATİCE TUNCER) açıklamaya şöyle devam edildi: "Bu tarafta yaşayan milyonlar. öte tarafta yaşananları bilmesin, görmesin. duvmasın diye cumhurbaşkanlan, başbakanlar. bakanlar suskun; savcılar, güvenlikten yetkililer. mülki amirler suskun. Bu sonımluluğumuz olsun. Herkesin kayıplara bir borcu var. Önlar artık konuşamıyor, Biz onlann sesiolalınnehiç susmavalım. Gittiğimiz her yere onlann sesini taşıvacak ve gelecek hafta yine burada buluşacagu." 'Kay ıp aileleri daha sonra Istiklal Caddesi bovunca ellcrinde fotoğraflarla Kürtçe "Çocuklarımızı isthoruz, onlan ne yaptınız 1 " diye bağırarak yürüdüler. Kayıp ailelennin oturma e\ lemine C'HP İstanbul ll Kadın Kurulu üyeleri ve aralannda Italyan Konıüııist Partisi Millenekili Angela Bellei'nin dc bulunduğu parti üyeleri de destek verdi. Haklarında 6 aydan 6 yıla kadar hapis cezası isteniyor Tutuklu yakınlanna 'iftira' davasıİstanbul Haber Servisi - İstanbul Cunıhurivet Bassavcılıgı. Ümraniye'de bulunan Üsküdar E Tipi Cezae\ i'nde 4 kişjnin ölümüyle sonuçlanan olaylarla ilgili olarak suç duyurusunda bulunan 10 tutuklu ve hükümlü yakınına '•iftira ettikleri" gerekçesiyle dava açtı. Tutuklu ve hükümlü yakınlan için 6 aydan 6 yıla kadar hapıs cezası isteniyor. İstanbul 11. AsliyeCeza Mahkemesi"nde açılan davanın iddianamesinde. tutuklu ve hiiWirg)(j ynkmı sanıkların, — . < $ " , ' • . - ' . « . . ' • haklarında suç duyurusunda bulunduğu Adalet Bakanlığı Müsteşarı Yusuf kenan Doğan ve Cezae\ leri Genel Müdürü Zeki Güngör'ün 'mağdur'oldukları belirtildi Iddianaınede. sanıkların "Mağdurlann sııçsu/olduklannı bildikleri halde iftirada bulıınduklan" ileri sürülerek "masıım kişiye suç atma" fiilini düzenleven Türk Ceza Kanunu'nun 285 1. maddesi uyarınca 6 aydan 6 yıla kadar hapisle cezalandınlmaları istendi. 3 ocak günü Üsküdar E Tipı ... ___,. (.ezaevi'nde meydana gelen olaylarda Rıza Boybaş. Abdülmecit Seçkin. Gültekin Beyhan ve Orhan Özen. vücutlarına aldıkları darbeler nedeniyle yasamını yitirmiy komadan çıkamayan Akın Durmaz \ e Cengiz Çalıkoparan'ın da aralannda bulunduğu 40'a yakın hükümlü de yaraianmıştı. Üsküdar E Tıpi Cezaevi'ndeki tuiuklu \e hükümlülerin yakınlan da 5 ocak günü İstanbul Cumhuriyet : duyurusunda NOTLAR / ORAL ÇALIŞLAR bulunmuşlar, adliyeönünde polislerin müdahalcsi sonucu çıkan olaylarda da 30 ki>i coplanarak gözaitına alınmıştı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Ergün koyuncuoğlu tarafmdan düzenlenen iddianamede. suç dusurusunda bulunan Hüseyin Ada, Şiikrii karaçelik. Feyzullah GömL Ali Rıza Erdoğan, Selvi Yiğit, Müslüm K.rdal. kemal Verlikaya, Servet Çetin, Erdal Aslan ve Hüseyin Özdemir sanık olarak gösterildi. Metin Göktepe'nin katilleri ve Manisalı çocuklar... M etin Göktepe genç bir meslektaşımızdı. Oldü- rüldü. katilleri biliniyor. Manisa'daki liseliler de gençti. çogunun yaşı he- nüz 18'e bile degmemişti. Metin Göktepe'nin ölümünün üzerinden !am 77 gün geçti. Göktepe'nin katillen el- lerini kollannı sallayarakdolaşıyorlar. Ma- nisa'daki liseli gençler.duvarlarayazı yaz- dıkları gerekçesiyle en ağır işkencelere uğradılar. 18 yaşından küçük kızlann cin- sel organlarına. erkeklerin de makatları- na cop sokulduğu doktor raporuyla sap- tandı. Metin Göktepenin katilleri polis- ti. Kamuoyundan gelen yoğun tepkileryü- zünden devlet yetkilileri. katillerin bulu- nup bir an önce yargı önüne çıkanlacağı sözünü vermek zorunda kalmışlardı. Göktepe'nin katilleri yargı önüne henüz çıkanlmadı,ama Manisalı liseli gençlerağır işkencelerden sonra tutuklandılar. Gökte- pe'nin katilleri serbest. liseli gençlerdev- letin güvenliğini korunıa adı altında tutuk- lu bulunuyorlar. Lstelik bütün gelecekle- rini etküeyecek ağır bir yCikü omuzlama- ya çalışıyorlar. Manisalı gençlere inanılmaz i^kence- leryapıldığı. kimsenın inkâr edemeyece- ği kadargerçektir. Bu insanlık dışı vahşe- ti de\ let yetkilileri iste>eler bir >aat için- de aydınlatır ve böyle bir i^kencenin bir daha yapılamaması için maddi ortamı ya- ratabilirler. Göktepe'nin katillen belllidir. Nevruz'u iki saatte Türk bayramı haline getiren hükümet. katıllerle ilgili \asal sü- reci istese hemen hızlandırabilir. katille- rin yargılanacağı gerçek bir yargı düzeni- ni işletebilir. Manisalı gençlerduvarlara yazı yazdı- ğı gerekçesiyle hâlâ hapishanedeler. ama Göktepe'nin katilleri serbest. Metin Gök- tepe'yi öldüren polisler devletin güvenli- ğini tehdit etmediği için özgürler. ama Manisalı gençler Devlet Güvenlik Mahke- mesi karanyla hapisteler. Manisalı gençler. bunca uzun tutuklu- lukran ve gördükleri ağır ışkencelerden sonra. sağlıklı insanlar olarak gelecekle- rini nasıl sürdürecekler? Onlann bundan sonra gösterebilecekleri öfkeli tepkilerin asıl sorumlusu kim olacak? Metin Göktepe cinayetinin üzerinden 77 gün geçtikten sonra katilleri ortalıkta dolasırken. hapse tıkılan ve mahkeme ka- ranyla hâlâ tutuklu bulunan Manisalı ço- cukların anne babalarına hangi haklı ge- rekçelerden söz edilebilir? Göktepe cinayeti ve Manisalı küçücük çocuklann hâlâ tutuklu bulunması. Türki- ye'deki yargı ve güvenlik mantığını açık- İaması bakımından iki çarpıcı örnektir. Göktepe'nin bilinen katilleri 77 gün için- de yargı önüne çıkarılamıyor. çıkanlsa bi- le tutuklanamıyor. Manisalı çocuklar ise hâlâ hapisteler. Genç meslektaşlan ve basın emekçile- ri Göktepe olayının üzerine kararlılıkla gitmeseler. Göktepe de yargı kayıtlarına faili meçhul olarak kaydedilecekti. Mer- divenden düşüp kafasını duvara çarptığı sahtekârlığına bir yenisi eklenecekti. Biz böyle bir ülkede gazetecilik yapıvoruz. Yargıçlar ve savcılar. adalei adına görev ye- rine getirdiklerini söyliiyorlar. Böyle bir ülkede siyaset adamlan demokrasi nutuk- lan atıyorlar... Manisa'daki gençlerin hâlâ hapiste ol- ınası hepimizin ayıbıdır. Aslında hapiste olan onlardeğil. bütün Türkiye. Devletin güvenliği adına onlar hapiste yatarken. güvenliği sağlamak iddiasındaki eski em- niyet müdürleri. valiler. bankayöneticili- ği peşinde koşuyorlar. Her şey ortaya çı- kıyor ve pişkinliklerini bozmuyorlar. Adalet ve güvenlik. Bunlarbirsistemin iki önemli ayağıdır. Eğer bir ülkede bu iki kuruına güven sarsılmışsa ve insanlar ar- tık adaleti başka yerlerde anyorlarsa. böy- le bir ülkede şjddet durmaz. hırsızhk ön- lenemez. Gazeteci arkadaşım Işık Vurtçu aylardır hapiste. İsmail Beşikçi. Levla Za- na, Hatip Dicle, Orhan Doğan \ e da ha bir- çok insanımız düşünceleri y üzünden ha- pisteler. Göktepe'nin katilleri bilindiği halde. bırakınız tutuklanmalarını. ellerini kollannı sallaya sallaya dolaşıyorlar Nasıl bir ülkede yas.adığımızın farkın- da mısımz? Rengarenk TV kanallannda eğ- lence sesleri ortalığı kaplıyor. Rengarenk TV kanallanndan. kanlı reality shovv 'la- nn ratingi yükseliyor. Merkez sağ partiler koalisyonunda 'Bozkurt' nidalanyla al- kı^lanan bakanlanmız arzı endam ediyor- lar. DısTicaret Bakanı VamanBe>'insek- reteri iken evlendiği eşi Ale% Hanım dış ti- caret şirketi kuruyor. Manisalı çocuklar hapiste. Metin Gök- tepe'nin adı sanı, adresi belli katilleri so- kakta. Polisler işkence yapmaya. yargıç- lar düs.ünce suçundan (!) aydın tutukla- maya devam ediyorlar. Bakan Bey'in hanımı ticari şirketler kuruyor. Bizler böyle bir ülkede yaşıyoruz. BAYRAM MEIL4L, DSP GENEL BAŞKANI ECEVİTTE GÖRÜŞTÜ Türk-îş, ANAYOL'a karşı destek istedi KALKIK HOROZ Çekic Güç ve Kürt Oevleti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-tş. ANAYOL hükünıetine karşı. DSP'den sosyal güvenlik sisteminin korunması için destek istedi. DSP Ge- nel Başkanı BülentEcevit'i TBMM'de ziyaret eden Türk-İş \'önetim Kurulu üyeleri. sosyal güvenlik sisteminin özel- leştirilmesine "fırsat verilmemesini" istedi ler Türk-lş Genel Başkanı Bayram Me- ral. Ecev it'e. w Ni>et önemli. Şiındilik geri adım atıldı.ama kafalanndaki dü- şüteve (sosyal güvenlik kuruluşlarını özelleştirme)fırsat verdirmeyeceğinize inanıvorum" dedi. Ecevit de. sosyal güveıılik kuruluş- lannın "özerkleştirilmesi" gerektığine dikkat çekerek. bunun için gereken ça- Frekans plansızlığından TRT seyredilemiyor MGK'den RTUK'e uyan AJSKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu <*MGK), özel radyo ve televizyonlann yayına baş- lamalarının ardından doğan frekans karmaşası nedeniyle TRT yayınlan- nın özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde kesintiye uğra- masından dolayı Radyo ve Televizyon Ost Kurulu'nun (RTÜK) uyanlması- nı benimsedi. MGK'nin Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel başkanlığında önceki gün yapılan toplantısında. TRT yayın- îannın Türkiye geneline ulaşma ora- nının, RTÜK tarafından yapılan fre- kans planlaması nedeniyle yüzde 98'den yüzde 70 düzeyine kadar düş- tüğüne dikkat çekildi. Devlet televizyonunun yayınlan- nın izne tabi olmasına karşın izinsiz frekans kullanan özel yayınlar nede- niyle Doğu ve Güneydoğu Anado- lu'daki bazı bölgelerde izlenememe- sinin üzerinde duruldu. Yerel özel ya- yınlar için ödenmesi gereken frekans ücretlerinin de tahsil edilemediğine dikkat çekilen toplantıda. Türkiye'de bazı bölgelerde izlenemeyen TRT ya- yınlannın Suudi Arabistan ve Suri- ye'ye ulaşmasının yarattığı çelişki üzerinde de duruldu. Ulusal frekans planı RTÜK'ün radyo ve telev izy on ya- yınlannı birdisiplin altına sokmayı ön- gören ulusal frekans pianının uygu- lanabilirliğideelealındı. Toplantıda, RTÜK'ün frekans planında, özellik- le sınır bölgelerinde stratejik öneme sahip ana vericilerin iptal edilmesini öneören düzenlemesine karşı çıkıl- dığı kaydedildi. MGK; TRT Türk Te- lecom veTelsiz Genel Müdürlüğü'nün, RTÜK'ün hazırladığı ulusal frekans planınayaptıkları itirazı haklı gördü. RTÜK'ün hazırladığı plan, yurt gene- linde 1800 adet TRT vericisinin bii- yük bir bölümünü "ana \ ı erici" düze- yinde iptal ederken birbölümü için de yerdeğiştirme zorunluluğu getiriyor. bay ı göstereceklerini söyledi. TBMM'de Ecevit"le göriişen Meral. özelleştirmeden sonra zorunıu emek- lilık ve geçici işçilik uygulamalannın sorun yarartığını belirterek dar gelirli y urttaşlann sorunlannın çözümlenme- sini istedıklerini söyledi. Türk-lş Genel Başkanı Bayram Me- ral. DSP liderine.Türk-İş'in hükümet- ten beklentilerini içeren ve geçen yıl si- yasi partilere gönderdikleri istek ve öneriler dosyasını verdi. Ecev it de dar gelirli kesimlere "acı ilaç içirilme>eçalışıldığınr anımsatarak 24 Ocak ve 5 Nisan'da gündeme geti- rilen ekonomik çözümlenn. ekonomi- deki hastalığı tedav i etmediğinüi görül- düğünü söyledi. Ekonomıyi çıkmaz- dan kurtarmak için emekçi kesimler- den aşırı özveri beklendiğini ifade eden Ecev it. sendika yöneticilerinin millet- vekili olamamasının eksiklik olduğu- nu vurguladı. •Şendikalı med>a da kalmadr Devletin. taşeronlaşiırma \e sendi- kasızlaştırma gibi uygulamalara öncü- lük ettiğini kaydeden Ecevit, "SendK kalı medya da kalmadr dedi. Dev le- tin ve özel sektörün üretime ve istih- dama yönelik yatınm yapmadığını da ifade eden Ecevit. "SSK'nin özelleşti- rilmesi durumunda, yeni bir banker trajedisinin ortaya çıkacağını sö>leye- rek yerinde bir uyan yapınıştınız" di- ye konuştu. Sosyal güvenlik sisteminin özelleştirilmesi projesinin, hükümet programından çıkanlmasına karşın. zi- hinlerden çıkanlmadığını da vurgula- yan Ecevit, Şili'de uygulanan modelin sonuçlarını örnek ii Baskın Oran BASKIN ORAN'IN KİTAPLARI KENAN EVREN'İN YAZILMAMIŞ ANILARI 350000 Fadıl Kcjcagöz'le bîriikte / 9 bs. SON DEFTER "KENAN EVREN'İN r AZ!LMAM(Ş ANİLARI - 2 / 2. bs. 300.000 ATATÛRKMİLLİYETÇİLİĞİ 400000 'Resmı ideolojl Dışı Br inceleme" /3. bs. NERDEOESKİMAPUSANELER 300000 TÜRK-YUNANİLİŞKİLERİNDEBATI 450000 TRAKYA SORUNU - gûnceiteştirilrnş / 2. bs. DEVLET DEVLETE KARŞI 350000 KALKIK HOROZ , •' 400000 'Çetaç Güç ve Kûrt DevtetT Gündemden düşmeyen "Çokiç Güç ve Kürt Devletfni BASKIN ORAN araştırdı ve yazdı "Çekiç Gûç" nedir? • Türklye'ye niçin ve nasıl geldi? • Neden tepki yaratıyor? • Or- tadoğuda petrol çıkarları ve Kürtler • T. Özal, "Prezident Buş"u nasıl yönlendirdi? • Saddam Şii ve Kürt ayaklanmalarını nasıl bastırdı? • "Güvenli Bölge" nasıl doğdu? • Çekiç Güç'ün iç ve uluslararası hukukta dayanağı var rnı? • Çekiç Güç'ün yapısı • ABD helikopterinden PKK'ye yardım atıl- ması olayı • Demirel: "Gök kubbeyi Ame- rikalıların başına yıkarım" • Kürtler devletin çatısını çatıyor • "Çekiç Güç helikopteri ya- ralı PKKIileri kurtardı" • Demirel, Çekiç Güç'e "çıban" diyor • Çekiç Güç jeti, kendi helikopterlerini vuruyor • Pişmiş aşa soğuk su: Prof. Mümtaz Soysal • Prof. Gö- nensay'ın harikulâde macerası • Yine De- mirel: "Çekiç Güç'ün altından yılan çıktı" • Çekiç Güç karargâhında Apo fotoğrafı • Çekiç Güç'ün lehindeki ve aleyhindeki gö- rüşler • Dublin'e giden yol • PKK-KDP ça- tışması • ABD, Çekiç Güç'e niye bu kadar önem veriyor? • ABD Kürt Devleti kurmaya niyetli mi? • Türkiye'nin K. Irak politikası var mı? • Türkiye'nin K. Iraktaki büyük çe- lişkisi ve nedeni... KİTAPÇILAR0A.400mLira • İsteklerînîıin tutarı kadar pasta ya da damga pulu gonderiniz. • Kitapçılara °»25 inditımlı ödemeli gönderılır •(LOİ VAVINEVt Meştutîy«ICackJe». No : <€/A y'enışeHır - 06420 / ANKAHA Tetefon (0-312)431 81 22-434 12 71 -434 49 96-434 49 99 Faks (0-312)43177 58 BtLOİ KtTABCVl Sakarya Caddesi. No : 8 Kızılay - 06420 / ANKARA Tefeton 10-312)4344106-4344:07 BİLOİ DAârTIM Nanıbahçe Sokak. No 17. Kat 1 Cağaloğlu - 34360' İSTANSUL Teleloo (0-212) 522 52 01 - 526 70 97 • Fa»s : (0-212) 527 41 19 MIKRO DINÇ Çağ Sarsanlap "Dünya yuvarlak mıdır?.. Döner mi?" Bu sorulan çocuklar bile sormuyor günümüzde.i» Oysa, 17. yüzyılın başlarında bu soruları sormak, heî le her ikisine de "evet" yanıtını vermek, "bilinenf yadsıma"nm ta kendisi... O günlere değin. bildiklerinin "mutlak bilgi" oldu- ğuna inanmış yüzbınlerce insan da böyle düşünü- yor ve Galileo Galilei'nin Engizisyon'ca "yargılan- masına", işkenceyö çekilmesine ve sonunda "ba- ğışlanabilmek" kaygısıyla "rtay/r"deyişine soluklanı- yordu... Ne var ki "yegâne bildikleri, hiçbir şey bilmedifa leri"ydi... Bugün ne GaltJei'yi yargılayan Engizisyon yargıç- larının adlarını ammsayan var, ne de Papa VIII. Ur- ban'ın kim olduğunu. Ama Galilei'nin bilimini yad^ sıyıp salondan çıkarken fısıldadığı "Gene de dönü- yor" sözü belleklere kazılı... Son günlerde Ortaçağ'a ilgi duyuyorum. Elimde^ ki kitap VVilliam McNeillin Dünya Tarihi. McNeill. Kültürel Çoğulculuğun Ortaya Çıkışı baş- lıklı bölümünü bitirirken şunları yazıyor: "Ortaçağ kalıplannı parçalayıp onlardan kurtulma hareketinde alınan yara çok büyüktü. O zamandan beri Avrupalılar bu kadar ölümcül bir acı veren ya da toplumun her yanına bu kadar yayılan belirsiz- liklerle karşılaşmadılar. Bununla birlikte geçirdikleri deneyimın böylesine sert olması, daha önce görûl- medik çapta insan dehasının ve bireysel çabanın or- taya konulmasını gerektırmişti. (...) Bunların katkısu faltaşı gibi açılmış gözlerinin önündeki -hem sözlük anlamında hem de mecazi anlamda- yeni bir dünr yanm güçlükleriyle karşı karşıya kalmamış olan ken^ dilerinden önceki ve sonraki çağlann insanlanndan çok daha bûyük olmuştu. Bunların ve binlerce öte- ki Avrupalının bu benzeri görülmedik olanaktan ya- rarlanma yolunda gösterdikleri üstün başarının ka- nıtı, bugün bızim ve tüm dünyanın mirasçısı oldur ğu Batı uygarlığının kendilehnden sonra ortaya çı- kan parlak tarihıdır." Gözlerimi yumup "Bilinmeyeni bilinir kılmak ve' bilgiyi bilgiyle yenip çağını sarsmak nasıl mümkün olabilir"diye soruyorum kendime... Hiç kuşkum yok ki. bugün de "mutlak" olduğu ka- bul edilen birçok bilginin yanhşlığını kanıtlamak için birileri bir yer\eröe çaba harcıyor, diğer "birileri" de sarsılıp çağını yenmeyi düşünmek yerine, onları yar- gılayacak(l) engizisyonlar kurmayı hayal ediyordur... Ne demeli, işin ucunda "eskiyi sürdürmeye" ko- şullanmış karanlıklar ile "eskiyeyeniyikatıp" insan- lığı "ilenye" götürmeye kararlı aydınlann çıkar çeliş- kisi olunca... Ana fikir: Galileo Galilei ve işkenceden geçirilmiş nice benzeri hâlâ yaşıyorlar. Çünkü dünya gene de dönüyor. Ana fikrin ana fikri: Dünyanın dönüşüyle geçen zaman. yalmzca ileriye doğru gider. Kısa... Kısa... Kısa... Kısa... Kısa. • Demokrasi gazetcsi muhabin Serpil Korkmaz'ın Teröıle Mücadele Şubc^i'ne bağlı polisler tarafından gözaitına alınmasi Çağdas Gazetecıler Derneği İstanbul Şubesi tarafından kınandı. Evi 20 mart günü polislerce basılan u' e\ arkatla^ı ile birlikte gözaitına alınan Korkmaz'ın İstanbul Emniyet MüdürTüğü'nde olduğu ılk ıkı üün kabul edilmemı'şti. • Bayındır Tıp Merkezi'nde tedavisi süren RP İstanbul Millet\ekili Aydın Menderes, gelecek hafta ABD'de bir rehabilitasyon merkezine İ önderilecek. I Türkıve K.amu-Sen Genel Başkanı Resul Akay, hükünıetin I9M6 yılı icın-\üzde 65 oranında enflasyon tahmini olduğuna dikkat vekerek. kamu çalısanları'na japılacak zam oranınm. en az yüzde 60 olması gerektiğini sa\undıı. ' ^ • 21 Mart Nevruz günü gözaitına alınan Proleter'î Halkın Birliği muhabiri Hatun Temizalp. dün serbest bırakıldı. > • RP Diyarbakır Mılletvekili \akup Hatipoğlu. lçişleri Bakanı Clkii Güney'ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na \erdiği soru önergesinde jandarma birliklerıne gönderildiği bıldirilen ve s ibadetlerle ilgili bazı düzenlemeleri içeren genelgenin doğru olup olmadığını sordu. • DİSK Genel Ba>kanı Rıd\an Budak. CHP ve • DSP'nin düzene ortak olduğunu öne sürerek. "Halbuki, düzene karşı çıksalar iktidar olacaklar" dedi. Budak. Türkive'de sosyal devletin yok edilmeye çalışıldığını belirtti. • Eskı TBMM Başkanı Necmettin K.araduman. millenekillerinin. Parlamento'daki denetim göre\ lerinı tam olarak yerine getıremediklerini belirtti. Karaduman. partilerdeki 'lider sultası'nın milletvekillerinin bjğmısız hareket etmesini -n engellediği görüşünü savundu. ,( • Dev let Bakanı İ nal Erkan. ANAYOL < hükümetinin ülke sorunlarını çözmekte kararlı .i olduğunu belirterek "Doğu ve Giineydoğu'nun sorunlarını çözeceğiz" dedi. r, • TBMM'de sınır j;üvenlıöi \e ytikseköğretim • sorunlarını incelemek için iki araştırma komisyonu ,•• kuruldu. • Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın İstanbul ! Başkonsolosu'nuneşinin Atatürk Havalimanı'nda karşılaştığı iddia edilen olayın doğru olup olmadığı konusunda Türk makamlarının inceleme başlattığını bildirdi. • RP Van miiletvekılj Fethullah Erbaş. Doğu ve i. Güneydoğu Anadolu bölgesinde 3 bin okuiun kapalı, - dört binden fazla ögretmenin de eksik olduğunu '- belirterek 8 yıllık eğıtinıin bu bölgelerde hâyal .• olduğunu iddia ctti. " ,^>