Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 ARALIK 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
KUS BAKIŞI MEMET BAYDUR
'Umııdını kalacağıııa, enıeğin kalsın'Atasözlenne gereğinden fazla güve-
nen bırtoplum olmanın bedelini sürekli
ödüyoruz sanki yüzlerce yıldır. Böyle
dilşüniiyorum. ama öte yandan bu söz-
lerin \e deyışlenn içinde akıl incileri ve
düşünce kuyulan olduğu da bir başka
gerçektir. Bır toprağın kültüriinden şöy-
le bır deyiş çıkmışsa, bize laf düşmez:
Dıl yüreğın kepçesidir.
Atasözlen ve deyimlerle ilişkim oldu
bitti yoğun ve ganptir. Güldürür beni ço-
gu atasözü. Bir kesinliği bildiren ya da
bir kesinliğin altını çizen parlak sözler-
den çok, büyük ve çok sorulu bir bilme-
cenin anahtarlan gibi düşünüp duyum-
sanm onlan.
Hanı yüzü eskı bir harita gibi güzel
buruşmuş birköylünün yerdeki kırık bır
taş parçasına bakıp. "Evet, iki saat önce
buradan geçmişler, iki at, bir katır. Ma-
taralannda biraz su \ar. Birinin kolu kı-
nlmış. Ulardan biri bevaz, öbürii siyah.
Kadın ağlıvor. YoUaraıa bir yılan çıkmış.
LJsukrageçip gitmişler vanından. Ekmek-
leri, pejnirleri var iki günlük. Kolu kınk
olan şarkı söylüyor.
Tabancasında dört kurşun var~"fllan
gibi bır şeyler söylemesine benzer biraz
atasözleri ve deyimler. Hepsi dogrudur
bir bakjma.
"Dokuz Arabuı aklı bir incir çekirde-
ğini doldurmaz" dernı^ atalanmız. Aynı
atalar, "Densiz, deveye bintniş de ben Al-
lah'ı gördüm demiş"gıbı bir atasözünü
de söylemışler. Nediyelim,dertbirolsay-
dı ağjamak kolaydı.
Atasözlerimizin kımilerini yakın siya-
si tarihimize bağlamak son derece koiay-
dır. Göndermeleri ve çagnşımlany la ına-
nılmazgüzellikte, ironikbırbildiri sunar
gibidirbazı atasözleri. İki örnek verelim
hemen
"Bozuk saatin varsa köylüyc onart."
"Büyüğün yoksa şapkana danıs."
Bu iki atasözündeki kimi sözcüklen
nereye çekip yerleştirebiIiriz bir düşü-
nün?
Dil yüreğin kepçesidir gerçekten!
Çoban olmadan sürü olmaz, demişler.
Çok beslenen eşekler, atlarla tepişir,
demiş atalanmız.
Atasözlerimize gereğinden fazla gü-
venen bir toplum olduğumuzu söyleye-
rek başladım bu yazıya. Dogru mudur
bu? Şimdi bundan da kuşkuluyum doğ-
rusu. Bir atasözü, "Öğleni kıl, akşamı
biT divor.
": Marianne Greenwood).
T~ohn Berger'ın son kitabı
/ 'Fotokopiler'de yirmi dokuz kısa
%J hikâye ya da Berger'in deyimiyle
'fotokopi' var. Tümü olağanüstü
güzellikte, duru, usta işi, insanın sırtını
ürperten bir sesle yazılmış sayfalar. 'Bir
Dost Konuşuyor' hikâyesini Güzin'e ithaf
etmiş John Berger. Buradaki Güzin. Sayın
Güzin Dino'dur ve bu hikâye Abidin Dino
üstüne, onun hakkmda yazılmış en güzel
işlerden biridir. John Berger'ın bu
yapıtının da tez elden dilimize çevrilip
yayımJanmasını diliyorum.
Akşamı bilmek? Sabahın aydınlığına
hazırlıklı olmayı gerektirir bu bilgi. Ak-
şam bilgisi, sabahın kaçınılmazaydınlı-
ğını da içermelidir. yoksa bir işe yara-
maz. (Az kalsın "bir boka yaramaz"di-
yecektim.
Diyemedim.) Ne diyorduk? Aydınlık
düşüncesini ya da kavrammı içerme>cn
bir karanlık bilgisi hıçbır ışe yaramaz.
çünkü yanm bılgidır. Aynı şey, karanlı-
ğı bilmeyen aydınlık bilgiçlen için de
geçerlidır belki. Bıınlan düşünürken,
atalanmızdan bir bomba daha: "Sonra-
dan geien keiler, yurdun iyisini beUer."
Atalanmızın. hiç değilse bu sözleri.
bu atasözlerini söyleyen atalanmızın
muhalıfvealaycıinsanlarolduklannıdü-
şünüyorum. Bu yurdun güzellığı de bu-
radan kaynaklanıyor biraz belki. Ama
bir şey. içimdebirşey. hemen ivımserol-
ma dryor.
"Zenginle şaka olmazmış."
Öte vandan, "Lmudun kalacağına,
emeğJn kaJsın" dıyen ataya da inanarak
yazmaya devam edıyorum.
Bu pazar yazılarında daha çok yazın-
dan, şiirden, ti>atrodan, resımden, mü-
zikten söz açmak isti>orum: sonra bir
bakıyorum, güncel polıtikadan, haktan
hukuktan, msan ve hayvan haklanndan.
polisdevletinden, işkenceden. canımızı
sıkan. yüreğimizi daraltan sorunlardan
yazmışım yine.
Oysa her seferinde sıkı tembih ediyo-
rum kendime: Okuduğun kitapları, din-
lediğin müzikleri, anımsadığın şiirleri,
gördüğün ve gözünün önünden gıtmeyen
resimleri, fılmleri, oyunlan yaz. Görev
bölümü diyc bir kavram vardır. Her şe-
yemaydano/olma, haddıni*bil, bırakdi-
ğer konulan. aklı bu işlere senden çok
daha fazla eren insanlann kalemıne
1
Dört kitap okudum bu aralık ayında.
Birincisi benım çok sevip önemsediğim
değcrli bir yazar. değerli bir insan olan
John Berger'ın son kitabı. Fotokopiler.
Yirmi dokuz kısa hikâye ya da Berger'in
deyimiyle 'fotokopi' var kitapta. Tümü
olağanüstü güzellikte, duru, usta işi, in-
sanın sırtını ürperten bir sesle yazılmış
sayfalar:
Bir Kayanın Altında İki Köpek. Sokak
Tiyatrosu. Lakost Kazaklı Adam. Met-
ro'da Dilenen Adam. Bir Dost Konuşu-
yor. (Bu hikâyesini Güzin'e ithaf etmiş
John Berger).
Buradaki Güzin, Sayın Güzin Di-
no'dur ve bu hı kâye Abidin Dino üstüne,
onun hakkmda yazılmış en güzel işler-
den biridir. John Berger'ın bu yapıtının
da tez elden dilimize çevrilip yayımlan-
masını diliyorum.
Onu beklerken, son romanını, o güze-
lim "Düğüne" adlı romanı Cevat Ça-
pan'ın yazannı ve okurunu bilen Türk-
çesinden alıp okuyabilirsiniz. Ince, bil-
>e. sancısını sızısını tanıyan birbaşeser-
Jır o roman.
İkinci kitap Sayın Cahit Kayra'nın
Hoşçakal Bodrum adlı hikâye/anı kita-
bı. Daha birinci hikâyeden (Bodrum Bir
Senfonidır) başlayarak kapılıyorsunuz
kitaba. Müthiş bir gözlemci Sayın Kay-
ra, bir ironi ve kara alay ustası aynı za-
manda. Baştan sona düşündürücü, gül-
dürücü, üzücü ve gerçek olanlan, bir ta-
til kasabasına dönüşmüş bu eski-kentin
içinden, kendi külyutmaz eleklerinden
geçirerek anlatıyor.
Türkiye'nin bir boyutunu eşsiz güzel-
likte bir mizahla anlatan bir kitap Hoş-
çakal Bodrum. Üçüncü kitap Robert
Withers'ın Büyük Efendi'nin Sarayı ad-
lı kitabı.
On yedincı yüzyılın başında yazılmış,
odönemin Istanbul'unda Ingiltere Büyü-
kelçılıgı'nde görev yapan NVithers'in bır
çevirisi aslında bu yapıt. Özgün metnin
yazan, o zamanlar Venedik Büyükelçisi
olan Ottaviano Bon. 1653 yılında Ox-
ford Üniversitesı yayımlamış, kitabı.
Şimdi de bızim memlekette yayımlanı-
yor işte! Cahit Kayra'nın güzel Türkçe-
siyle. O yıllan. padişahın ve saray men-
suplannın yaşama bıçimlerini, yönetim
örgütü, saray protokolü, dinsel. inançlar
ve hukuksal konular üstüne bilgileredin-
mek istiyorsanız ve bütün bunlann gü-
nümüze nasıl yansıdığını görmek is-
tiyorsanız bu kitabı da okumak gerekiy-
orsevgiliokur.
Dördüncü kitaba gelince...
Kaıııa Sutrafilıııisansüre takddı
'Kama Sutra'nın yönetmcni Mira Nair.
Kültür Servisi - Dünyanın en ünlü
seks kitabının ülkesi. henüz kitabın
sinema uyarlamasını görmeye hazır
değil. Hindistan songünlerde
'Kama Sutra' adlı filmin sansüre
takılıp takılmayacağını merak
ediyor. Sansür kuruluysa çıplak ve
aynntılı sevişme sahnelerinin
filmden çıkanlması konusunda
kararlı. Benzeri daha önce
çekilmemiş olan film, eğer
kesıntisiz gösterilırse. Hindistan
fılm endüstrisinin kalbı
Bolly/wood'u temellerinden
sarsacak. Filmin yönetmeni,
"Mississippi Masala' \c 'Salaam
Bomba>' füınlennden tanıdığımız
Mira Nair. 'Kama Sutra"yı bir özel
göstenmde izleyeme şansını
yakalajanlar ikiye aynlmış
durumdalar: bazıları filmı baştan
sona pornografik bulurken.
aralannda sinema eleştirmenı Sunii
Sethi'nın de bulunduğu birgrup:
"Cinsei a> nntılar ön planda, ancak
Kama Sutra söz konusu olunca
farklı bir şc> bcklcmek aptalca olur.
Film zevksiz ve kaba olmamasına
karşın, yine de divaloglar pek çekilir
gibi değil ve öykü>e de pek yer
verilmemiş" diyorlar Filmin
yönetmeni Nair ise sansür karannın
alınmasına kısa bır süre kala,
filmıni Hindistan dışında gösterime
sokmaya hazırlanıyor.
Filmin sansürlü halınin kendi
ülkesinde gösterime girmc umudu
yüksek. Hindistan'ın sert sansür
anlayışına örnek olarak "Bandit
Queen" adlı film gösterilebilir.
Vurtdışı gösterimlerinde büyük
övgü toplayan film. Hindistan'da
gösterimden kaldınlmış ve
yönetmeni de sonunda filmi inkâr
etmişti. Ancak **BanditQueen" bile
Hindistan film sektörünü, "Kama
Sutra" kadar sarsmamıştı.
Yönetmen Nair filmin aynntılı
sevişme sahneleriyle dolu olduğunu
kabul ediyor, ancak pornografik
olmadığı konusunda iddialı. Bu
iddiasını Japon sinemasının aynı tür
filmlerinden örnekler vererek
desteklemeye çalışıyor. Eleştirmen
Sethi de Nair'in yanında; "Ben
fllmde hiçbir sakıncalı sahne
görmedim. Birkaç çıplak gögüs ve
birkaç çıplak kadın göriintüsü var o
kadar. Sevişme bütünüyle grafîk ve
estetik yönüyle eJe alınmış" dıyor.
YENİ TEŞVİK YASASI'NDAN HANGİ SEKTÖR NASIL YARARLANACAK? Sinema sanatçılanndan
Çin'eprotesto
Masrullah
magdurları
ofkelı
Avustralya ıle
. ticaret simdi
daha kolay
Bankalar
sanatın
pe$ine dü$tü
Hacizli malı ucuza almanın yolları
Paramza yön veren dergi
• — '• E K O N O M İ K
TRENDHER PAZAR BAYİNİZDEN ALMAYI UNUTMAVINIZ
NEWYORK(AA)-Cın'i
dünya film endüstrisıne
sansür uygulamakla
suçlayan sinema
sanatçılan. bu ülkenin
ABD Büyükelçisi Li
Daoyu'ya protesto
mektubu gönderdiler.
Aralannda Paul Newman
\e Bernardo
Bertolucci'nın de
bulunduğu 41 sanatçının
imzasını taşıyan mektupta,
Pekin yönetıminin,
sürgünde yaşayan Tıbetli
muhalif dini lider Dalai
Lama hakkmda film
yapmak ısteyen Walt
Disnej şirketini uyararak,
Dalai Lama hakkmda film
yapması halınde,
Çin'de gerçekleştirmek
istediği iş planlannın
tehlikeye girebileceğıni
bıldirmişti Mektupta,
-Disneyşirketidedahil
olmak üzere film
endüstrisinde yer alan tüm
vapımcı, yönetmen \e
o> unculan hükümetinizin
sansürcü tavnna açıkça
karşıkovmava
çağınyonız" denildi.
Pekın hükümetinin
sansürcü tutumundan ünlü
yönetmenler Jean-Jacques
Annaud ve Martin
Seorcese de zarar
görmüşlerdi. İlginç bir
raslantı sonucu aynı
yazgıyı paylaşan
yönetmenler, Tibet'te
çekim vapmalanna izin
verilmeyince devasa
tapınaklardan oluşan
setlerini özgün
ortamlanndan binlerce
kılometre uzakta inşa
ettirerek filmferinin
çekımıne başladılar.
Annaud. Brad Pitt'in rol
aldığı ve savaş sırasında
Tibet'e süriilen
Avusturyalı birdağcının
öyküsünü anlatan filmi
'Tibet'te Yedi Yıl'ın
çekimlerı içın, Arjantin'de
bır Budist Tapınağı inşa
ettirirken, Martin Scorcese
ise ekim ayından beri
büyük birgızlilikle
yüriittüğü ve Dalai
Lama"nın yaşamını konu
alan 'Kundun' adlı filmı
için hiç tanımamışoyuncu
kadrosuyla birlıkte
Cezayir'in Ouarzazate
köyüne taşınmıştı.
Susan Sarandon, Nora
Ephron, Spike Lee, Tim
Robbins, Barbara
Streisand ve Richard Gere
gibi sanatçılann da imzası
bulunan mektupta, "Riz,
hükümetinizle ve Çinli
meslestaşlanmızla iyı
iiişkiler kurmak istivoruz,
ancak bu ilişkilerin
temelinde ifade
özgürlüğüne saygı
yatmalıdır
r
'görüşû
belirrildi.
Sanatçılannyer protestosu
Fransa'nın Marsiha kentindetivatrooyununıı seyret-
tikten sonra dışan çıkan izle> ieiler, yerde yatan tiyat-
ro çaiışanlannı görünce şaşkınlık gecirdiler. Part-time
çalışan sanatçılar, hükümerin sosval giiveniik hakla-
nndan yararianmak istevenlerin minumum çalışma
saatinr > ükseitmesine tepkilerini yere yatarak göster-
diler. (Fotoğraf: REUTER)
Y A
'îkiyüzlü'jüriden
Peter Stein'a ödül
Peter Stein
başannın Allen'la Ameri-
kalı izleyici arasındaki so-
ğuk savaşı sona erdireceği
umuluyor.
• St. Petersburg Mü-
zesi 50 yıldan bu yana ko-
runan ve daha önce hiç ser-
gilenmeyen 59 yapıtı 31
mart tarihine kadar sergile-
mekaranaldı.
19501i yıllar-
da Dogu Al-
manya 'dan
getırtilen ya-
pıtlar arasın-
da, Honore
Daumier, Van
Gogh, Laut-
rec, Cezanne
gibi ressamla-
nn çalışmalan
bulunuyor.
• Isabelle
Adjani 7-18
mayıs tarihle-
ri arasında
gerçekleşecek
olan 50. Cannes Film Fes-
tivali'nde jüri temsilcisi
olarak görev yapacak.
• Bruce Wills ın Luc
Besson'un yeni filmi 'Le
cinquiemeelement'da baş-
rol oynaması bekleniyor.
Fılm, Cannes Film Festiva-
lı'nin yarışma dışı bölü-
münde gösterilecek
•AntoniaLogue ad-
lı 23 ya^ındakı Irlandalı kı-
zın henüz yazılmamış ilk
romanı için 8 yayınevi bir-
biriyleyanşagirdi. Yazann
gönderdiği 6 sayfalık öze-
tı çok beğenen yayınevle-
ri. 'Shadovv Box' adlı roma-
nın yayın hakkını almak
içın uğrasıyorlar. Söz ko-
nusu romanda gerçek ya-
şamdan üç kişi yer alıyor,
ABD'nın ilk ağır siklet
boks şampiyonu Jack
• Peter Stein. Alman-
ya'nm 10 yıldır verilmek-
te olan ve adını Yahudi yö-
netmen ve oyuncu Fritz
Kortner'den alan tiyatro
ödülünün bu yılki sahibi
oldu. Ülkenin tanınmış ti-
yatro dergi sı Theater He-
ute tarafından 198
7
'denbu
yana verilen
ödülü kaza-
nan Stein, jü-
riyi ikiyüzlü-
lükle suçladı.
Stein, sahneye
koyduğu ve
en başanlı ya-
pıtı olarak ka-
bul edilen Çe-
hov'un 'Üç
Kızkardeş'i
dahil olmak
üzere bütün
çalışmalannın
dergi tarafın-
dan yerden
yere vuruldu-
ğunu anımsatarak şöyle
konuştu: "Ya 13 yıldır ya-
lan yazdınız ya da ödül ge-
rekçesi gerçek dışı. Adını
kullandığınız ustayla çalış-
mtş olan ve halen aktif ola-
rak yönefmenlik yapan tek
kişi benim. 10 yıldır nere-
lerdeydiniz ?" "
• Abel Ferrara, 'Snake
Eyes' ve 'Cenaze'den son-
ra bir kez daha sinemanın
karanlık yanını keşfediyor.
'Blackout' adlı filmde al-
kol ve uyuşturucu batağına
saplanmış eski oyuncu ro-
lünde Matthew Modine.
eski kansı rolünde Beatri-
ce Dale, metresi rolünde
sanşın afet Claudia Schif-
fer ve uçuk yapımcısı ro-
lünde efsanevi yıldız Den-
nis Hopper rol alıyorlar.
• Sophie Marceau nun
son filmi
'Maıtjuise'de.
XVII. yüzyıl
Fransası'nda
yaşamış ünlü
yazarlar Moli-
ere'le Raci-
ne'in kalpleri-
nı aynı anda
çalan ünlü bir
kadın dansçı-
nın yaşamı an-
latılıyor. Fil-
min yönetme-
ni, 'Farinel-
li'den de tanı-
dığımız Vera . , , . , . . ,
Belmont Sophie Mareeu nun son filmı 'Manjuıse .
• Tommy Lee Jo-
Johnson, Oscar Wilde'ın
kuzenı Arthur Craven ve
eşi Mina Loy. Genellikle
senaryo ve tiyatro piyesi
çalışmalannda alışılagel-
mış bir şev olan sinopsisin
romanda da böylesine etki-
li olması, daha önce görül-
memiş bir olay. Romanın
bitince neye benzeyeceğiy-
se avn bir merak konusu.
• Nicole Kidman ve
Tom Cruise çifti Stanlcy
Kubrick yeni filmi 'Eyes
Wide Shut'da birlikte rol
alıyorlar. Birkıskançlık ve
tutku öyküsünü isjeyen
filmde rol alacak diğer ün-
lü isimler arasında Jenni-
fer Jason Leigh, Besson'un
'Le Cinquieme element'
adlı filminde de rol alan
Luke Perry ve Harvey Ke-
itel bulunuyor.
• JanİS Joplin'in yaşa-
mı bir kez daha sinemaya
aktarılıyor. 4 Ekim 1970
tarihinde. 27 .
yaşındayken
aşın dozda
uyuşturucu-
dan yaşamı-
nı yitiren
Joplin, sine-
ma dünyası
için iyi bir
esin kayna-
ğı. Bundan
önce Mark
Rydeü'in
The Rose'
adlı filmin-
de Bette
Midler'ın
canlandırdı-
ğı Joplin'in
yaşamını bu
kez de şarkı-
lan play-back seslendire-
cek olan Lili Taylor üstle-
niyor.
Ünlü şarkıcıyla ilgili bir
başka film projesindeyse
Texas'lı şarkıcı Melissa Et-
heridge'in rol alacağı söy-
leniyor.
• Mel Gibson Cehen-
nem Silahı ve Maverick'te-
ki rol arkadaşı Richard
Donner ve yapımcısı Joel
Silver'la yeniden bir arada.
'Conspiracy Theory' adlı
filmde paranoyak bir taksi
şoförünü canlandıran Gib-
son'ı bu kez FBI ajanları
kovalıyor. Bırmilyondola-
ra filmde oynamayı kabul
edcn Julia Roberts sevimli
avukat rolüyle bu kovala-
macada Gibson'ı yalnız bı-
rakmıvor.
'Kurtuluş Günü'nde
dünyamızı cesurca savu-
nan Will Smith'le birlikte
yeni bir Marslı öyküsünde
rol alıyor. 'Men in the
Black' adlı filmin yönet-
meni 'Get Shorty' ve
'Adams Ailesi' adlı filmle-
rin yönetm^ni Barry Son-
nenfeid. 1997 yazında ta-
mamlanması beklenen çe-
kimlere, Steven Spielberg
danışmanlık yapıyor.
• Henry James. Ame-
rika'nın en ünlü yazarla-
nndan biri olarak gösteri-
lir. Özel yaşamını sır gibi
saklamayı beceren sanatçı-
nın, aktif bir homoseksüel
olduğu öne sürüldü. Ame-
rikalı akademisyen Shel-
don Novick tarafından ya-
zılan kitapta yer alan iddia.
James'e yöneltilen cn cid-
di savlardan binni ortaya
koydu. Kitapta, James'in
genç erkekJere gönderdiği
aşk mektupla-
nna yer veril-
di. Henry Ja-
mes, Hollyvvo-
od'un son
günlerde en
çok başvurdu-
ğu yazarlardan
biri aynı za-
manda. Ja-
mes'in 'Bir
Kadının Pört-
resi' adlı yapı-
tı JaneCampi-
on tarafından
sinemaya
uyarlandı. Fil-
min başrolünü
Nicole Kid-
man oynuyor.
• Rembrandt'ın yapıt-
lannı sergileyen Mad-
rid'deki PradoMüzesi'nde
geçen günlerde ilginç bir
olay yaşandı. Ünlü ressa-
mın yapıtlannm sergilen-
diği bölüme giren genç bir
ressam, geçen yıl yaptıgı
bir tabloyu, sergilenen ya-
pıtlann arasına koydu. Mü-
zedeki yetkililerin dunjmu
fark etmemeleri sonucu
tablo, Rembrandt'ın yapıt-
lanyla birlikte sergilendi.
• VVoody Allen'ın bir
müzikal komedi niteliğin-
deki son filmi 'Everyone
Saysl LoveYou'adlı filmi,
geçen cuma New York'ta
gerçekleşen galasında bü-
yük alkış topladı. Basında
filmin ayakta alkış alma-
sından çokça söz edildi. Bu
Ferrara'mn filmi 'Blackout