27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 7 KASIM 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 9 Hükümetin vergi yüzsüzlerine af açıklaması ile 70 trilyon liralık gelirden vazgeçeceği hesaplanıyor 'Yasalkaçakçıhk kapısı açıldı' Murat Bekdik, ANKARA (Cumhumet Bürosu)- Hükümetin, 3 kay- nakpaketı çerçevesınde ha- zırladığı \ ergı v e SSK pnmı- ni ödemeyenlere af getıril- mesi, esnafa döviz bozâur- ma belgesi karşılığmda KDV indirimi sağlanması projele- rin ın kaçakçılığı reşv ik ede- ceği bildinldi. Hükümetin 3. kaynak pa- keri olarak açıkladıgı ve te- meliniSSKpinmleriile\er- gisini ödemeyenlere af geti- riimesi. esnafın döviz boz- durması durumunda satış be- yan ettiğı mal ıçrn KD\' in- dirimi almasını öngörendü- zenlemelercıddıyealınmadı. Türkiye Serbest Muhase- becî Mali Müşav irler ve Ye- minli Mali Müşav ırler Oda- Iarı Bırlıgi (TÜRMOB) Baş- kanı Mustafa Özvürek. >u ana kadar 190 trilyon lıralık ödenmeyen vergi borcu bu- lunduğunu. bu rakamın 130 trilyon lirasınm KlT'lere ve belediyelere ait oldugunu söyledi. Hükümetin. vergi cezası- nın yansını alma yönündekı projesiyle 70 trilyon liralık vergi gelirinden vazgeçtiği- ne dikkat çeken Özyürek. *Vergisini,priminizamamın- da ödeven insanlar "enayı' yerine konu-. yor. Vergisini ödeyeni, kaçırmaya ıtiyor" dedı. Dilzenlemelerin anayasanın vergide eşitlik ılkesineaykın olduğunu vurgula- yan Özyürek. bunun da altında stok af- fı gibi, kısa vadeli ilerisi tçin yeni kaçak- lar oluşturacak dazenlemeier olduğunu söyledi. Bavul ticaretı yapanlara mal satan es- nafa döviz bozdurma belgesi karşılığın- da KDV indinmi sağlamanın düşünüle- meyecek ve cıddıye alınamavacak bir Memduh Hacıoğlu. Mehmet Yıldınm. ZaferÇağJajan. Rıd\an Btıdak. Mükerrem Hiç. Hükümetin açıkladıgı paket sayısıyla birlikte kamuoyunun tepkisi de artıyor REFAHYOL değfl PAKETYOL koalisyomı EkonomiServtsi- Başbakan .Necmettin Er- foakan ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çil- ler tarafından önceki gün açıklanan 3 'üncü kaynak paketi, ekonomık çevreler tarafın- dan yeni bır "hayali paket" olarak nitelen- dinldı. iş dünyası, sendıkalar ve akademıs- yenler yeni kaynak paketınin Türkiye'nin ekonomik sorunlanna çözüm bulamayaca- gım ve hükümetin en kısa zamanda yapısal sorunlan ortadan kaldıracak köklü tedbir- leralması gerektigini kaydettıler. Türkiye Genç fşadamlan Demegi (TÜ- GİAD) Başkanı Murat Bekdik. hükümetin açıkladıgı yeni kaynak paketınin Türkiye'nin kısa vadelı kaynak sorunlanna çözüm bu- lacağına ınanmadığını belırterek. "Hükiime- tta yapması gereken,Türkne'yi enflasyon so- runundan, büyüme hızındaki bü\ ük istik- rarsızlıktan, yüksek faizden. gelir dağılımı- nın sürekli bozulmasından kurtaracak, ya- pısal reformlar içerecek. gerçekçi »e tutâriı orta vadeli bir ekonomik isn'krarprogramı- nı derhal_>üriûiüğe koymasMur" diye konuş- tu. Istanbul Sanay ı Odası (İSO)eski Başka- nı Memduh Hacıoğlu. hükümetin rüya gör- düğünü ve paketlennde masal anfattığını belirterek, işsızlık ve enflasyon gıbı gündem- dekı sorunlann çözülmesi gerektıgıni kay- detti. REFAHYOL"un vergi affına gitmesı- nı popülist polıtıkalann bir sonucu olarak nıteleyen Hacıoğlu, her vergi affının sıste- mi daha çok çürütriiğünü söyledi. Istanbul Ticaret Odası (ITO) Yönetim Ku- rulu Başkanı Mehmet Yıldınm. ılk paket- ten elde edildıği açıklanan yaklaşık 10 mıl- yar dolarlık gelırin doğru olmadıgını belir- terek Eğer ortada bö>le bir gelir varsa, niye hükünıetortavabonosürüvordabueldeet- tiği gelirie k; borcu kapatmryor" diye ko- nuştu. Ankara Sanayi Odası Başkanı (ASO) Za- ferÇ agjavan da ekonomik istikran sağlamak ıçın siyasi bır ırade ve kararlılık istedigine dikkat çekerek, koalisyon hükümetinin bu kararlılıktan yoksun olduğunu ıfade etti. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak ise REFAHYOL'un borçlanmanın adını kaynak yaratmak koyduğunu belırterek. gerek yur- tiçine gerek bankalara borçlanarak gerekse yurtdışından döv ız toplayarak, üretimle il- gısı olmayan ve ülkenın ekonomisini aJfüst eden borçlanmalannı devam ettirdiklerini söyledi. Istanbul Üniversitesi ögretim üyesi Prof. Mükerrem Hiç. hükümetin ekonomide de köklü önlemler yerine bazı palyatiftedbir- ler almakla yetındiginı ifade etti. İsadamı Ishak Alaton, vergi affinın büyük bır haksızlık olduğunu belirterek. paketin genelde ilk ikısinden farklı olmadığını ve borçlanma temeline dayandıgını söyledi. Türk-iş'e bağlı Türk Harb-fş Sendikası Ge- nel Başkanı İzzetÇetinde açıklanan yeni kay- nak paketıyle öngörülen, yurtdışında çalı- şan Türk işçilerine emeklılik hakkı tanınma- sını eleştirerek" \urtdışındaki vatandaşla- ra emekülik hakkı sağlanması, yok etme po- litikasının son perdesi olacaktır" dedı. uygulama olduğunu belırten Özyürek, "Yeni kaçakçılık kapılan açdıyor. Bu dü- zenleme düşünülemez bile" dedi. ANAP Samsun Milletvekili, eski TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Baş- kanı ve Malıye Bakanlığı Müsteşan Bil- tekinÖzdemirde, KDV indirimi için ka- bul edilecek belgelerin Vergi Yasası'nda tek tek belirtildığini, bu düzenlemenın ön- celıkle yasaya aykın olduğunu söyledi. KDV indirimi göriişünün, düşünülme- den. uygulaması tartışıJmadan. uzman- lann süzgecınden geçırilmeden hiçbir yasal dayanagı bulunmadan açıklandı- ğını söyleyen Özdemir de, uygulamanın ciddiye bile alınamayacağını söyledi. Paketin vergi affi gıbi kısadönemli ge- lirgetirici, ancak uzun dönemde kaynak- lan kaçıncı planlarla dolu olduğunu, hıç- biryapısalönlem içermedıgini vurgula- yarak. "\ergi affı anavasaya tamamen a>kındır"dedi. Çalışma Bakanlığı yetkililen ise. 3. kay- nak paketınde öngörülen yurtdışındakı ış- çilere Türkiye'de emekülik hakkı getınl- mesıne ilişkın düzenlemenın 3201 sayı- lı yasada yapılacak değışiklikle gerçek- leştirilecegini belirttiler. Yetkililer, yurt- dışındakı ışçilerin her bınnden alınacak 12 bin 500 dolarlık prim kesintisiyle sağ- lanacakgelirekarşılıkkurumunpasifsi- gortalı sayısının artmasma neden oluna- cağını belirterek, "3 yıl sonra kurum prim kesinrisj olmaksızın kendi kaynak- lanndanmaaşödemekzorundakalacak 1 * dediler. Hak-İş Genel Baskanı Salim Uslu. üçüncü kaynak paketınde sosyal boyu- tun öne çıkanldiginı savunurken. kay- nak paketlerınin sıkça yenılenmesinin hükümetlerin çalıştığında klasik metot- lann dışında kaynak yaratacak olanaklara sahip olduğunu gösterdiğinı ileri sürdü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Kumbaracıbaşı. Erbakan'ınyenilenpeh- livan gibi boş paketlere doymadığını ile- ri sürerek "Cçüncü kav nakpakctinin açı- hş merasimi geleneksel tuluat tivatrosu- na döndü. Bu ortaov ununda DY'Pptşekâr durumuna düşmüştür, ne var ki pişekâr merasimde gelenek dışı bir suskunJuk içindeydi" dedi. TOFAS Tempra 'kuş'a dönüyor BIİRSA (AAj - Bedelsız otomobil ithaline ılişkın kararnamenın yayımlanmasınm ardından ıç pazar daralmasını gerekçe göstererek. geçen hafta 1011 işçinın işine son veren TOFAŞ'ta. gelecek yıl sonunda yeni bir otomobJl modelmın üretimıne başlanacak. TOFAŞ Basm ve Halkla llişkiler Sorumlusu Erol Dallı, Palio ya da Marea adlı modeller arasında bır tercih yapılacağını ve belirlenen modelin üretimıne gelecek yıl sonundan ıtibaren başlanacağını bildirdi. Dallı. TOFAŞ'ta üretimı sürdürülen Tempra modelinin yakın bir zamanda "kuş serisi"nin üretiminin yapıldığı Mısır'da da bantlara konulacağını belırterek, bu çalışmalar için 500 mılyon dolarlık yatınm gerçekleştırildıgini kaydettı. TOFAŞ'ta geçen hafta 1011 işçinin işıne. üretimın yavaşlaması \e ıçpazann daralması nedenıyle son venldiğini vurgulayan Dallı. fabrikada başka kısıntının söz konusu olmadığını ifade etti. Dallı. TOFAŞ'takı Koç Grubu hisse senetlerinın Italyan F1AT fabrikasına devredılmesi için görüşmeler yapıldıgına dair iddialara ılışkin olarak. bu iddıalann gerçegi yansıtmadığını söyledi. Böyle bir görüşmenin yapılması halmde mutiaka İMKB'ye bıldırilmek zorunda olunduğuna işaret eden Dallı. "Eğer bövle bir durum söz konusu olsavdı. f\IKB tarafından borsada oynayaoiarı aydınlatmak için açıklama »apılırdı. Böyle bir görüşmenin olması durumunda TOFAŞ, borsayı yanılttığı için büyük cezalara çarptırılırdı"dedı. Kiraya verilecek santrallann ve şebeke işletmesinin denetimsiz kalacağı vurgulandı Enerji sektörü tekeflere bırakdacak ANKAR4 (Cumhuriyet Büro- su) - Hükümetin. ışleyen enerji santrallan ıle elektrik şebekelenni kiralayarak gelır saglama projesi- ni açıklamasının ardından. özellik- le Uzaniar'a devredilen Çukurova. Kepez. Aktaşelektrik santrallanyla bölgesel tekel oluşturulduğuna dik- kat çekildı. Maden Mühendisleri Odası. elektrik santrallannın gelir elde et- mek için özelleştirilmesiyle Tür- kiye'nin 20 yıl sonra enerji buna- lımına gireceğı uyansında bulundu. Eski Türkiye Elektrik Kurumu (TEK) Genel Müdürü Sedat Yıl- dız. projelerin uygulamaya gırme- sinin çok zor olduğuna dikkat çe- kerken "Enerji veTabii Kaynaklar Bakanlıgı'nın de>redilen santralla- n ne denetleyecek ne de yönledire- cek elaenıanı bile yok" dedi. Türk Mimar ve Mühendis Oda- lan Birhği'ne (TÜRMOB) bağlı MMO'dan dün yapılan yazılı açık- lamada. Çukurova Elektırik A.Ş. Aktaş ve Kepez Elektrık'ın Uzan- lar'a dev rinin ardından bölgesel te- keller oluştuğuna. yatınmlann ve enerji fiyatlanndaki sorunlann çö- zülemediğıne dikkat çekildi. Hükümetin. elektrik santrallan- nın ışletme haklannı devrederken hangi ölçütleri dikkate alacağının bildirilmediği. bu projenin enerji yatınmlanna katkısının neolacağı- nın ölçülmedığı v urgulanan açıkla- mada. şu sorulara yanıt istendi: - Satışlann ardından bu santral- larda çauşanlarui haklan nasıl gü* vence altına alınacak? - Santral ve madenlerdeki yatı- nmlar için alınan borçlarHazine'ye mi bırakılacak? - Kömür sahalannın devri nasıl yapılacak? TehJikeü gidiş Açıklamada. ülkenin enerji açı- ğının giderilmesı için yapılacak ya- tırımJarın uluslarası tekellere bıra- kılmasının tehlıkelerine dikkat çe- kilirken. halen tekelleşmeyi önle- yecek yasalann çıkanlmadığı vur- gulandı Açıklamada, "İktidar 2 mihardolarparabulacağım diye ül- kenin geleceğini tehfikeye atama/. 20 yıl bo> unca ve 20 yüın sonunda yeni, farklı kri/lerv neden olacak bu uyguJama kabul edilemez" der- di. Eski TEK Genel Müdürü Yıldız da Cumhurhef e yaptıgı açıklama- da. bu santrallann kiralanmasında. şebeke işletme hakkının devrinde birçok yasal sorun bulunduğunu söyledi. Enerji fiyatlannın kimın tarafın- dan belirleneceği. yatanmlann na- sıl izleneceği. santrallann nasıl de- netleneceği. tekelleşmenin nasıl ön- leneceği gibi sorunlann çözümünün kolay olmadığına dikkat çeken Yıl- dız da Çukurova Elektrik, Aktaş Elektrik ömeklerini gösterdi. Yıl- dız. ''Bakanlığın bu santralları, vatınmlan denetleyecek adamı bile vok" dedi. Termik santrallarile bu santrallara kömür üreten h'rryit iş- letmelerinde örgütlü bulunan sendıkalar birlikte mücade- le etme kararı aldılar. Sendıkalar Santrallar kiralanamaz ÖZCANÖZGDR ML'ĞLA- Aralannda Yatagan, Gökova ve Yenıköy Termik Santrallan'nın da bulunduğu 12 termik santralın ışletme haklannın 20 yıllıgına özel sektöre devredılmesi tepkiyle karşıla^ıyor. Santrallann ' özelleştinlememesi sonucunda hükümetin kıralamayoluna başvurmasına karşı sendikalartepkilerini dile getiriyor. Uygulamaya karşı 'güçbirliği' karan alan Tes-fş Sendikası Yatağân Şube Başkanı ErolSoğancı ve Maden-tş Sendikası Yatağan Şube Başkanı İbrahim Kocabıyık. "Ülkemizin 70 > ıllık birikimi olan KİT'lerin serma>e>e peşkeş çekilmesine izin vermeveceğiz" dediler. Termik santrallar ile bu santrallara kömür üreten linvit işletmelerinde örgütlü sendıkalar birlikte rnücadele etme karan aldı. BENCE ÎZZETTİN ÖNDER 24 Kasım Bılem/yorum niçin bazı mesleklerde ya da durum- larda özel anma günleri olur! Acaba insanlar bu an- ma günleri ıle unutkanlıklannı mı yenmeye çalışmak- tadır! bu tür öze) günleri ben içten gelen bir dürtü ol- maktan çok, bıraz yönlendirme, biraz da gönül alma olarak nitelendiriyorum. Zaman zaman, "Oğretmen- ler Günü"nün de böyle bir şey olduğunu düşünmek- ten kendimi alamıyorum. Öğretmeni sevmenin dpğal bir yanı yok mu ki böy- le bir gün ihdas edilmiş? Öğrencilerın öğretmen sev- gisini ölçebilsek, acaba nasıl bir sonuca ulaşınz! Bı- lemıyorum, acaba kaç öğrencı uzun süre ayrı kaldı- ğında oğretmenini özler ya da kaç öğrencı boş za- manında öğretmeni ile sohbet etmeyi yeğler. Öğrencilerın bu kafa karmaşası fevkalade anlam- lıdır. Zira onlar, Dir taraftan körpe beyinlennde öğret- menler tarafından bır şeyler uyarıldığını fark ederken, diğer taraftan da biraz da belirfi-belirsiz bır biçimde, kafalannın ve hatta tüm davranışlarının nasıl biçım- lendirildiğini (belki de ezildiğini!) algılamaktalar. Biz- leremekli olduğumuzda kaç öğrenci yetiştirdi diye tal- tif edilirken, belki de insanlık tarihine kaç kafayı ezdi diye geçmekteyiz. Öğrencinin algılaması doğrudur, fa- kat belki de öğrenci tepkisel olmasın diye. psikoloji- si bu algılamayı bilinç düzeyine yükseltmemektedir. Boylece öğrenci, fizik duraganlık içinde ruh karma- şası yaşamaktadır. Okullardaki çağdışı dayak bir ya- na, sıra. tabur, hazırol ve rahat komutları gibi en ka- ba forme etme yöntemleri dışında, acaba kaç öğret- men elinı öpmeye yeltenen öğrencısinden elinı çeke- rek, onunla çağdaş toka yaparak, onlara aynı düzey- de insanlar olduklan fikrini aşılamaktadır? Acaba kaç öğretmen öğrencisinin söylediğinı, ast-üst ılışkısine girmeden ve onu hiç kesmeden samimi olarak din- leyip, onunla ciddi tartışmaya girmektedir? Kaç öğ- retmen mesleği dışındaki ilişkilerinde (örneğın, kan- tinde yemek kuyruğu veya bir pastanede çay içmek gıbi) öğrencileri ile eşit ilişkiye girmektedir? * • • Bilgi birzulümaracınadadönüştürülebilir. Toplum- sal bir urün olan bilgi toplumla paylaşıld/ğında bıray- dınlanma aracı işlevi görür. Buna karşın toplumun bir kesiti doğrultusunda geliştirilen bilgi ise toplumu kö- leleştıren gizlı bir baskı ve zulüm aracı işlevi görur. Özel- likle de iktisat alanında bilginın bu tür üretimı ve kul- lanımı çağlar boyunca görülmüş ve günumüzde de iyice yoğunlaştırılmıştır. Toplumda sermaye hâkimı- yeti yoğunlaşıp, kaynak yaratma ve denetleme üs- tünlüğü serrnayeye geçtikçe, bılgı de gıderek serma- yeye maddi ve ideolojik girdi sağlamaya yönelmek- tedir. Böylece oluşan bilgi, topluma doğrudan katkı yapmak bır yana, zamanla oluşan toplumsal sorun- lan da sermaye sınıfına zarar boyutu ile ele almaya ve ancak bu kadan ile geçıcı çözümler üretme gay- retine girmektedir. Üstelik de oluşturulan "duşünce mağaralan" ıle bir yandan sorunlar ve onların neden- leri çarptırılarak as/l adres gızlenirken, diğer yandan da sistem içı çözüm yollan empoze edilerek, siste- min ideolojik boyutu korunmaktadır. Sorunlann ço- zülmeden sürmesi olgusu algılamamıza ulaştıkça, kı- şilik bölünmesi yaşamaya başlanz. Ama bunu bu bı- çimde algılayıp anlatamayız, fakat tepkımiz "vur- kır"üan, toplumdan "el-etek çekmek"e kadar geniş bir yelpaze içinde oluşur. Ne var kı sermaye vur-kır davranışı bastırarak toplumdan el eteğini çekene ise efendi damgası vurarak gemisini yürütmektedır. Bu gidişi sorgulayabilecek olan potansiyel güç ay- dınlar, sanatçılar ve öğretmenlerdir. Sermayenın bu grupla mücadelesi daha da rafine bir düzeyde ger- çekleşmektedır. Bu grubun sendikal mücadele plat- formu ellennden alınarak, üretimden pay alma kapa- siteleri sisteme sadakatleri ile özdeşleştirilmeye ça- lışılmaktadır. Eğitim-Sen ve Öğretım Üyelerı Sendi- kası, bünyelerinde aynı grup emekçileri barındırarak halka sorunlan anlatmaya çalışmaktadır. Bu grupla- rın etkin örgütlenmelerinin engellenmesi, bunlann sis- temin çarpıklıklarını halka anlatmaya yönelik ideolo- jik ve siyasal baskıların bir sonucudur. Kısacası, tüm aydınlar sistemi deşifre ettiği derecede baskı altına alınmaya aday olmaktadır. Eğitim-Sen ve Oğretim Üyeleri Sendikası'nın temel mücadelesi, fikir emek- çilerinin vicdan ve kafalannı hür kılmaya yöneliktir. Eği- tim ve öğretim emekçileri birer meta olmaktan kur- tarılmalıdır. Bu duygu ile meslektaşlarımızın topluma vermeye çalıştığı mesajları yürekten destekliyoruz. • • • Öğretmenler Günü anıs/na tüm öğrenci ve mes- lektaşlanma bir armağan sunmak istiyorum. Bu ar- mağan. Walter A. Weisskopf'un Yabancılaşma ve İktisat adlı eseridir. Ufak bir tanıtım pasajı, kitabın ni- teliğı hakkında birfikir verebilir: "20. yüzyılın ikincı bü- yük dünya bunalımının (1971 - 72) hemcn öncesin- de yazılmış olan bu kitap, 'gelişrniş 'ya da sanayileş- miş denilen Batı toplumlannın bir eleştirisidir. Tarih- sel, ıktisadi, felsefi ve psikolojik boyutlann ışığında ınsanın yabancılaşma süreçlerinin incelendiğı bu ya- pıtta Batı toplumunda bütünsel, eleştırel aklın yerıni nasıl teknik-araçsal akıl yürütmeye bıraktığı ele alı- nır. Batı uygarlığının en büyük güçleri olduğu sanı- lan bilim, teknoloji ve iktisadi gelişmenin toplumu tehditedenPandora'nın Kutusuolduğuanlaşıldı. En azından getirdıkleri çözümler kadar sorun da üreten bu güçlerin yarattığı sorunlan çözmek ıçın Batı'da henüz anlamlı adım/ar atılamadı. Neden?" Hayvancılık Kongresi'nde özefleştirme uyansı DemireVden sanayicilerebaşarı ödülü Cumhurbaşkam Süleyman Demirel, dün İstanbul Ticaret Odası'nın (ITO) başanlı ihracatçılar ile yüksek düzeyde kurumlar ve geür vergisi ödeyenler için Çırağan Saravrnda diizenlediği ödül törenine kaüldı. Cumhurbaşkaru Demirel. törende yaptığı konuşmada, ülke yönetiminin yanlışı kaldınımav acağını belirterek ** Üke>i yönetenler, ülkeden gelen sese ne kadar iyi kulak veriıierse bu sesleri ne kadar iv i anlarsa, anlayabilirse ülkenin meseleleri o kadar düzgün gider" dedi. Demirel, Türkiye'nin bulunduğu noktada duramavacağını. ilerleyeceğini bildirerek. "Ama halk, beğendiğini getirir. beğenmediğini götüriir. Anıan buna iyi sahip çıkalım" diye konuştu. Cumhurbaşkam Sükyman Demirel, daha sonra gelir vergisinde 222 mihar 325 mihon lira ile ilk sırada ver alan A\dın Doğan'a ve kurumlar vergisinde 48 mirvar 351 milyon lira ile altın madaha kazanan Haznedar Ates Tuğla Sanayi AŞ'nin ödülünü de Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez'e verdi. Ekonomi Servisi- Hayvan- cılık sektörü, SEK ve EBK'nin Türkiye'deki mis- yonunun sona ermediğini sa- vunarak. özelleştirme şartna- melerinde. üretimin garanti altına alınmasını istedi. Türkiye Süt. Et. Gıda Sa- nayicileri ve Cretıcilen Bir- ligi'nin (SETBİR) Ankara'da düzenledığı Hayvancılık 2000-11 Kongresi'nin Tanm Bakanı Musa Demirci'ye su- nulan sonuç bildııgesındesek- törtemsilcileri problemlerini dile getırerek. hükümete so- mut çözüm önerileri sundular. Bildirgede, tanma dayalı sa- navi kuruluşlarının özelleş- tirme politikalannın ve yapı- lan işlemlerin yeniden göz- den geçirilmesi ve şartname- lerinde son 5 yılın ortalama üretiminin üzerinden ve aynı alanda faalıvet göstenneleri şartıvla hızmetlerın aksama- masının sağlanması gerekti- ği de ifade edildi. Havvancılığı bugünkü du- ruma düşüren hayvan ve hay- vansal ürünlerdış ticareti ve kredilendirmekonulannın bu- güne kadar yanlış vönlendi- rilmesini eleştiren bildirge- de, Tanm ve Köyışleri Ba- kanlığı'nın sektörle ışbırliği içinde olamasının önemine degılinildı. Fiyat ucuzlavacak İndirimli ekmekte un pazarlığı HÜLVAGENÇ Ucuza buğday satmaya baş- layan Toprak Mahsulleri Ofi- sı ile pazarlığa oturan un sa- nayicileri. fivatları ucuzlat- ma karan aldı. TMO'nun ki- losunu 22 bin 500 liradan sa- tacağını açıkladıgı tip 3 buğ- daydan yapılan bir çuval unu 1 milyon 450 bin liradan sat- ma garantisi veren un sanayı- cileri, bu şartlar altında ek- meğin 15 bin liradan satılma- ması için bir engel kalmadı- ğını ileri sürdüler Önceki gün TMO'nun sa- tışa çıkaracağı buğdaylarla il- gilı olarak TİVIO'da düzenle- nen toplantıya katılan Türki- ye Un Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu üyeleri, ucuz buğday karşılığında indirime razı oldu. Un sanayicilennın TMO'nun ucuza sattığı buğ- dayı alabilmek için ginşimde bulunmasının zaman alaca- gını kaydeden Türkiye Un Sa- nav icileri Derneği Genel Sek- reteri İlker Tanık, TMO'nun buğday stoklannı kendileri- ne bıldinnedigını ıfade ederek. "Türkiye genelinde buğday silolarnar. Buna karşın her >erde farklı kalitede buğ- day bulunuyor. l n sanayi- cilerinin nerede. hangi tip buğday bulacağını öğren- mesi zaman alır" dedi. Demeğin un sanayıcileri- nin görüşünü almadan indirim yönünde bir karar aldığını söyleyen ismının açıklanma- sını ıstemeyen bır un sanayi- cisi. kilosu 22 bin 500 liradan satın alınan buğdaydan yapı- lacak unun çuval fi>atının 1 milyon 450 bin lira olmasının mümkün olmadığını dile ge- tırerek. "Bunun matematik- sel bir açıklaması olamaz" dedi. Un sanayicisi, "Üreti- cinin gelecek > ıl buğda> ek- mesi sağlannıalı. Pirinç baş- ta olmak üzere bir çok ta- nm ürününde planlı prog- ramlı üretime ağırlık veril- meli" dedi. Sabancılarfason ürettirdikleri kahvcvi Carrefour 'da satacaklar.(Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Sabancı Grubu'nıuı pazarlama 'KejiFi Ekonomi Ser> isi- Son dönemde gıda sektörüne \ ap- tığı \atinmlarla dikkat çeken ve Çarrefour'a ortak olan Sabancı Holding. son olarak pazara sunduğu Türk kah- vesi "KeyiPi üretmekyerine pazarlamayı tercih etti. Hol- dıngin gıda şirketi MarSA KJS vetkililen. markasını verdiklen Keyif "ın Kadıköy bölgesi bayiıleri olan Özer Gıda tarafından üretilecegini, kendilerinin pazarlama \ e reklam maliyetlerini üstleneceğini söviediler. Önümüzdekı günlerde DanoneSA şirketiyle süt ve sütlü mamuller pazanna da girecek olan Sabancı Hol- ding.Çarrefour'da satışını yapacağı tüketim ürünlerinı çeşitlendirme yoluna gidıyor. Yüzde 84 ağırlığa sahip olan Türk kahvesi pazanndan 1987 yılında yüzde 15 pay almayı hedeflediklenni kaydeden yetkilıîer, pazar payının daha yüksekdüzeylere ulaşması durumunda Sa- bancı Holding'in üretimi düşünebileceğıni kaydettıler. Bugüne kadar Milka, Toblerone çıkolatalan ile Ja- cobs ve Ma.xwell House kahve çeşitlenni Türk pazan- na sunan Marsa Kraft Jacobs Suchard'ın yeni ürünü Türk kahvesi Kev if "in dün Sabancı Çenter'dayapılan ta- nıtım toplantısına katılan Sakıp Sabancı, Türk kahvesi Keyif "i pişirirken, Sabancı Holding şirketlerının de fa- lına baktı. Bu arada, ekonomik paketler, bedelsiz itha- lat gibi konulardaki sorulan yanıtlamaktan kaçınan Sa- kıp Sabancı "Baktık, baktık. falda Ankara çıkmadı. Ankara'nın adresi vok" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle