Katalog

SAYTA CUMHURİYET 27 KASIM 1996 ÇARŞAMBA 12 HABERLER CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümetin hedefinin yalnızca sansür getirmek olmadığını söyledi "Basıııı çökertmek istiyorlar'ANKARA (C«mhuriye* Bürosu) - Ya- lan haber ve dev let ıtibanna zedeleme ge- rekçesiyle utusaldûzeyde>'ayın yapan ba- sın organlanna LsıtlamalaT getirilmesine onay veren DYP Genel Başkanı ve Baş- bakan Yardımcısı TansuÇiHer. maddi zor- luk içindeki Anadolu basınına >öneldı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. hükü- metin yalnız sanşür getirmek değil, bası- nı çökertmek istediğini söyledi. Çiller. DYP grubunda yaptığı konuş- mada. amaçlannın. en ileri ülkelerde u\- guianan sistemi gerirmek olduğunu ileri sür- dü. Çiller. "En demokratik ülketerde ne var- sa onu getireeeğiz. Ancak. bunun bazısını alalım. bazısını almavalını demek olmaz. Dünyanın hiçbiriilkesinde bir basın kuru- lusunun sahibi. henı banka, r»em sigorta şir- keti, hem holding sahibi olamaz" görüşü- nü savundu. Batı iilkelerindeki yüksek ti- rajlı gazetelenn hiçbınnin, Türkıye'deki ba- zı basın kuruluşjannın sahip ol- duğu tesislere sahip olamadı- ğını vurgulayan Çiller. bunun haksız rekabet ve lekelleşme- den kaynaklandığını söyledi. Büyiik sanayi kuruluşlarına karşı kOBl'leri destekledikle- rini ve "Anadolu kaplanlan- nın" yaratıldığını belirten Çi ]- ler, tekelleşen ulusal basın a karşı, Anadolu basınını güçlen- direceklerıni bildirdı. Halkın doğru haber alma hakkı oldu- ğunu kaydeden Çiller. bunıı sağlamak için çıkanlacak ya- sanm "sansüryasasT olarak nı- telendirilemeyeceğini vursu- ladı. Çiller. "Sansür getirmiyo- nız, ancaktekzip mekanizma- sını çalıştıraıağiz. Tekzip ed§- yorsunuz.yayınlamaziar, mah- keme karan alırsımzy ine yaz- mazlar" dedı. Hükümete >ö- nelik. "Adnan Menderes dö- nemi" benzetmesi yapılarak tehditlersavurulduğunu iddia eden Çiller. "Milleticjnnedoğ- ruysa onu yapacağız. Tekelleş- meden doğan güçlerine daya- narak bizi dize getiremezler. Tehditlerden korkan namert- • DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Çiller, basında tekelleşmenin haber alma özgürlüğüne darbe vurduğunu ileri sürerken, "Biz sansür getirmiyoruz, ama tekzip mekanizmasını işleteceğiz" dedi. Hükümetin DYP kanadı, basın yasa taslağının, meslek kuruluşlannın görüşlerinin alınarak hazırlanması gerektiğini belirterek "Asgari müşterekler bulunur ve ortaya herkesin tatmin olacağı bir yasa çıkanlır" görüşünü dile getirdiler. DYP İçel Milletvekili TurhanGüven. ba- sın yasasının ilgili meslek kuruluşlarının görüşleri alınarak hazırlanması gerektiği- ni söyledi. Bu yasa kapsamında. basın ça- lışanlanna yönelik sendikalaşma ve bazı sosyal hakların korunması yönündeçalış- ma yapılması gerektiğini vurgulayan Gii- ven, asgari müştereklerde buluşulması ge- rektiğini söyledi. DYP Ankara Milletve- kili İlhan Aküzüm. basınla ilgili yasanın, ilgilileriyle yapılacak çalışmayla hazır- lanmasını isterken. buyasadeğişikliği için zamanlama yanlışlığına dikkat çekti. DYPgrubunun basına kapalı bölümün- de partisi adına basınla ilgili çalışmalan yürüten DYP Grup Başkanvekili Ali Rıza Gönül ve bazı milletvekilleri söz aldı. Gö- nüf. Cumhuriyef e yaptığı açıklamada. DYP'nin hükümet ortağı RP'nin çalışma- Jannın dışında ayn bir metin oluşturaca- ğını söyledi. Basınla ilgili meslek kuruluş- lannın ve brlim adamlannın görüşlerinin alındıktan \e Batı'daki düzenlemeler in- celendikten sonra metne son şeklin veri- leceğini dile getiren Gönül, "Temel ilke- miz, tekelleşmeye son vermek ve özgür re- kabetin yaratıJmasını sağlamak" di ye ko- nuştu. Basın çalışanlannın sosyal güven- celerine kavuşmalan için de özel çaba har- cadıklannı kaydeden Gönül. "Sayın Ç'û- ler'in talimatı mükemmel bir yasa hazır- lamamız yönünde. Hapis cezalannı para- ya çe\ireceğiz. Halkın haber alma hakkı- nın doğmdan sağlanması için tekelleşme- ye son verilecek"* dedi. Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ise hü- kümetin, "Basına sansür değil basını çö- kertme yasası haarlığı" ıçinde olduğunu söyledi. Hükümetin genel görüşme veardından gelmesi beklenen yasa önerisi ile siyasal ve toplumsal yaşamı kökten etkıleyecek bir girişim peşinde olduğunu kaydeden Bay- kal. "Keşke hazıriadıklan sadece habere sansür yasası olsaydı. Onunia nasıl müca- dele verileceğini ve sansürden hiç kimse- nin sonuç alamayacağını biliyoruz" görü- şünü dile getirdi. Hükümetin hedefinin haber değil, ba- sının kendisi olduğunu belirten Baykal. "Buyasanın amaçlan dikkate alındığında sansür hafif kalır. Şeytan aynnhda gizlidir. Bu bir intikam yasası, bir hesaplaşma ya- sasıdır" diye konuştu. Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay. grup- ta yaptıgı konuşmada, koalisyon ortakla- nnın basın özgürlüğünü kısıt- lamak için hazırlık yaptıkla- nnı söyledi. RP'nin gerçek amacının rejimi hayal ertiği sisteme dönüştürmek olduğu- nu vurgulayan Oktay. "Radi- kal sağcılar. terörün üstesinden demokrasiyi katlederek gele- ceklerine inanmaktadırlar" dedi. 'Dokunuruz' RP'li Kültür Bakanı Isma- il Kahraman. basın yasasının oldukça eski olduğunu, bu ne- denle düzenleme yapılmasını zorunlugördüklerini bıldırdi. "Basın yasasına dokunulmaz dijebirkuralyok*"diyen Kah- raman. \alan habere izin ver- memenin sansür anlamına gel- mediğini öne sürdü. Kültür Bakanlıgfnınöncekigeceta- mamlanan bütçe görüşmele- rinde. hükümet ortaklarının basına >önelik sansür girişi- mi sert dille eleştirildi. Iktıda- nn kalıcı olmadığı vurgula- nan konuşmalarda. koalisyon ortaklanna "Bu keskin kılıç muhalefette sizi kesecektir" tir" diye konuştu. Sakatlar Federasyonu Başkanı Faruk Ö/timurun da katıldığı toplantıda konuşan Bav kal "Bu bir intikam yasası, bir hesaplaşma vasasıdır" dedi. dendi DIŞ BASIN, HÜKÜMETtN TUTUMUNU ELEŞTtRDl 'Medyanın ipi çekiliyor' Çe\iri Servisi - Hükümetin basına sansür gırışımi. dış basında da eleştirı konusu oldu. Almanva'da ya- yımlanan StuttganerZeitung ve Stuttganer Nachrich- ten gazeteleri. hükümetin girişiminin "medyanın ipi- ni çekmeye yönelik"' olduğunu vurguladı. Stungarter Zeitung'da "Türk hükümeti med>anın ağzını kaparma planı hazırlı>or*' başlığıvla çıkan ha- berde. 3 kasımda meydana gelen Susurluk kazasının ardından yaşanan gelişmelere değinildi. Basınm bu ka- zadan sonra hergün devlet \e veraltı dünyasının iliş- kilerine > önelık yeni deta>iar \ erdığıni yazan gazete- deki haberde şu görüşlere yer \erildi: "Ancak koalisyon hükümeti. gerçek bir çaba göste- rerek olayı açığa ka\ uşfurmak yerine.sürekli rahalsız- iık verici detaylan gün ışığına çıkaranlan susrurmayı yeğiedL \'eni basın v asası volu> la nıedy anın ağzı kapa- nlacakn. Bunlardan aynolarak zaten >ar olan yasa. bir- çok kısıtlamalar oen'rivor. Gazeteler dağıtımlanndan önce toplanabiliyorva da günlerce kaparılabilivor. A>- nı kurallar RTİ K'ün birçok cezalar uyguladığı tele- vizyDnlar için de gecerli. Tiirkiye"deki gazeteciler mes- lekîerini icra ederken, geçen ay larda polis taraftndan gözahjndadövvlereköldürülen \fetin Göktepegibiya- şamlannı ka> bedivor." "Türk basınını susturmak için ağızlık". "Erbakan'ın İslamcı hükümeti "gazetecı te- rörüne' son \ermek istiyor" başlığını kullanan Stutt- garter Nachrichten. basına yöneiik sansür girişiminin zamanlamasına dikkat çekıyor. Çiller ve Erbakan'ın Susurluk kazasından sonra "köşeye sıkıştığım" yazan Nachrichten'deki haberde " .Medya hükümeti, devlet ve din islerinin birbirinden ayninıası anlamına gelen laisizmi anayasadan kaldırnıak istemekJe suçluyor." 1. ANADOH BASIN Y4Y1N KlRlLTAYI 'Memurlar bilgi verebilmeli'A>KARA(t umhuri\etBürosu)-1. Anadolu Basın Yavın Kurultayı'nda. 657 savılı Devlet Memurları Yasasfnda degişiklik yapılarak memurlann basına bilgi vermesinin sağlanması, Anadolu basınının Internet'e abone olması ve bakanlık yayınlannın Anadolu basınına ulaştınlması önerildi. Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü'nce düzenlenen "1. Anadolu Basın Yayın KurultayTdün sona erdi. Kurultayın >on gününde. "Anadolu basmında habercifik ve ulusal basına katkılarT. "Anadolu basmındaiktisinı teknolojisinin gelistirilmesi". "Yerelradyovetelevizyonlannsorunlan'" ve "Anadolu basını ve çalışanların sorunları" üzerinde çalışan komısyonların raporları görüşüldü. Komisyon raporıında. Anadolu basınının Internet'e abone olmasının sağlanması gerektiğı belırtılerek Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nce çıkanlan günlük, haftalık, aylık haber bültenlerinin yerel basına etkileri konusunda anket yapılması önerildi. Komisyon raporlannda yer alan diger öneriler şöyle: - 657 sayılı Devlet Memurları Yasasfnın 15. maddesinde değişiklik yapılarak devlet memurlannın basına bilgi vermeleri sağlanmalıdır. - Bakanlık ve kamu kuruluşlannın yayınlan Anadolu basınına düzenli olarak ulaştırılmalıdır. Yerel basının. valiliklerin teleks. faks ve bilgisayanndan yararlanması sağlanmalıdır. - Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün. yerel basındaçalışan genç elemanlar için eğitim vermesı yararlı olacaktır. Genel müdürlük, ayrıca )erel basına düşük fiyattan benzin. telefon, posta. kâğıt ve vergi muafiyeti konulannda da katkı sağlamalıdır. SLSLRLUKTAKİ KAZA Komisyonda görev dağdımı yapddı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Susurluk taki trafik kazasının ardından gündeme gelen ıddialar üzerine kurulan ve devlet- mafya-aşiıet ilişkisini araştıracak olan TBMM Araştırma Komisyonu'nun başkanlığına. skandalın boyutlarını küçük göstermeve çalışan RP'nin üyesi getfrildi. REFAHYOL dengesinin korunduğu komisyonda başkanlığa RP Nevşehir Milletvekili Mehmet Elkatmış seçilirken başkanvekilliğine de DYP Van Milletvekili Mahmut Yılbaş getırildı. Komisyon Başkanı Elkatmış. elinde belge olanları komisyona bilgi vermeye çağırırken "İddialann üzerine kararfaiıkla gideceği/" dedi. Komisyonun dün yaptığı toplantıda başkanlığa Elkatmış'ın yanı sıra. ANAP Sinop Millervekili Yaşar Topçu. başkanvekilliğine de DSP Aydın Milletvekili Sema ttşkinsüt ile ANAP Izmir Milletvekili Metin Öney aday oldu. Yapılan oylamada Elkatmış. muhalefetin 4 oyuna karşın. iktidar partili üyelerin 5 oyuyla başkanlığa seçildi. Komisyon sözcülüğüne RP Gaziantep Milletvekili Bedri Incetahtacı. kâtip üyeliğede ANAPIı Öney getirildi. Komisyonda. RP Karabük Milletvekili Hayrettin DUekcan. CHP İçel Milletvekili Fikri Sağlar ile DYP Tekirdağ Milletvekili Nüiat İlgün yer alıyor. Toplantı sonrası açıklama yapan Komisyon Başkanı Elkatmış, "Komisyonumuz, kararblıkla, karanlıkta kalan bazı olaylan aydmlatmak için bugünden iribaren resmen gö'reve başlamıştır. Göre>imizin ağırlıgmı biliyomz" dedi. TBMM Araştırma Komisyonu'nun büyük bir sorumluluk taşıdığına dikkat çeken Elkatmış. "Şimdi. iddia edildiği gibi mafya-siyaset-polis ilişkilerinin olup olmadığını araştiracağız. Karanlıkta kalan olaylan araştıracağız. Kamuoyuna sesleniyorum; herkes elindeki belgeleri. bilgileri bize iietsin, bunlan ciddiyetle değerlendireceğiz" diye konuştu. Doku örneklerinde yapılan incelemede, Çatlı'nın kokain kullandığı kesinleşti Somşturmada somut bir şey yok Haber Merkezi - Jstanbul DGM Başsavcılığfnın, D\P Şanlıurfa Milletvekili Sedat Edip Bucak'ın ifadesinin alınmasını isteyen baş- vurusunun henüz TBMM Başkan- lığı'naulaşmadığı bildirildi. TBMM Başkanvekili UluçGürkan,~Şuana kadar Meclis'e gelen bir başv uru yok. Yazı, milletv ekilinin doğrudan kendisine gitıniş olabilir. Ya da pos- tadagecikmeolabilir" dedi. Susur- luk'taki kazadan sonra Abduliah Çatu'nın iizennden çıkan silah ta- şıma ruhsatı ile ilgili bilgi isteyen Susurluk Sa\cısı Nihat Arûran da bekletiliyor. Yapılan incelemede Abduliah Çath'nın kokain kullan- dığı kesinleşti. Ankara DGM Başsavcıhğı. Susur- luk kazasında yaşamım yitirmeyen tek kişi olan Sedat Edip Bucak'ın ifadesinin alınmasını isteyen yazı- nın Istanbul DGM Başsavcıhğı ta- rafından hazırlandığını ve TBMM Başkanlığı'na gönderildiğini bildir- mişti. Susurluk Cumhuriyet Savcı- sı: susturucu. sahte kimlık. sahte ÇataJcaBtlediveBaşkiinlığıncadüzenlenen"Çevreve gi z -k o n u ,u p a n e J .pî r o f .0 rha nKura |,Pn,f.Dİ:.4hmet Samsunlu. sanatçı Leyla Tekiil ve Esin A\şar'ın da katılımıyla gerçekleştirildi. Panelde konuşan Çatal- ca Belediye Başkanı Fırat Aykut. yeşil alanın giderek azaldığım belirterek,"Yeşili neredeyse bundan son- ra mezariık ve saksılarda göreceğiz" dedi. Panelde çe\ reciliğin ilk adımı olarak sigaranm bırakılması ge- rektiği kay dedilirken göçün de çe\Tenin kiriennıesinde önemli bir neden olduğu bildirildi. Panelde, Tiir- kiye'nin çe\ re sorunlannın ancak 2050 y ılında çözümlenebileceği savunularak, "Çünkii nüfusun artışı ancak o vülarda duracak" denildi. pasaport. ruhsatsızsilahlarveuyuş- turucu madde ele geçirilen kazayla ilgili soruşturmanın, TBMM Türk Ceza Yasası'nın 313. maddesi uya- nnca "çete örgüttenmesi"ne daya- narak yürütülmesini istemişti. Sedat Bucak. kazayla ilgili oiarak HBB'ye yaptığı ilk açıklamada, sav- olığın istemi olmamasına karşın birkaç gün içinde ifade vereceğini belirtmişti. Bucak. sağlık durumu düzelmesine karşın savcılığa git- medi. ANKA'nın haberine göre Çat- h'nın, dönemin Emniyet Genel Mü- dürü MehmetAğar'ın imzasıyla al- dıöı öne sürülen ruhsat ile ilgili araş- tırma yapan savcı Artıran, henüz yeterli bilgiye sahip olmadıklannı bildirdi. Kendi soruşturmasının ruh- satla sınırlı olduğunu belirten Artı- ran. Ağar'ın da aralannda bulun- duğu ilgili yöneticilerin imza sir- külerinin "acetekaydıyla" istenme- sine karşın henüz kendisine ulaş- madığını dile getirdi. Öte yandan Abduliah Çatlı'nın doku örneklerinde yapılan inceleme- de kokain kullandığı kesinleşti. An- kara'da bulunan emniyet ve jandar- ma kriminal daresinde yapılan araş- tırmalardaözel biryöntem kullanıl- dı. înceiemelere göre Abduliah Çat- lı'nın Susurluk'ta meydana gelen kaza öncesi kokain kullandığı anla- şıldı. Çatlı'nın uyuşturucu bağım- lısı olup olmadığı ise bilinmiyor. ÇALIŞANLARIN SORULARI / SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL Sigortasız ya da boşta geçen süreler Sorıı: 1975 yüı aralık ayinda SSK'ye bağlı bir işyerinde çalışmaya baş- ladım. 1990 v ılına kadar aralıklı olarak 9 v ıl 9 ay prim ödedim. 1990yılmda bir üniversitey e okutman olarak girdim. Halen gö- reve devanı etmekteyim. Emekli Sandığı'na bağlı olarak çalış- tığım sürenin 6 yıl 4 ay olduğunu söy lediler. Sorulanm: 1. SSK'ye bağlı çalıştığım süre içindeki prim borçlanmı ödeyerek 20 >ib- mı tamamlayip. bir kadın iştirakçi olarak EmekU Sandığı'ndan emekli olabiiir miylm? 2. EmekliSandığı'na ödemeyapıp emek- li olabilir miyim? 3. Emeli Sandığı ndan emekli olmam için (en kısa sürede) nasıl bir yol izlemem gerekir? N.G. ' YANIT: 1. Sosyal Sigortalar Yasası, sigortasız geçen sürelerden yan- lızca, askerlik süresi için borçlanma hakkı tanımıştır. Sigortalılar. as- kerlik süresi dışında sigortalı geçmesi gerekirken sigortasız geçen ça- lışma sürelerini yasanın 79. maddesi uyannca. "5yıliçerisinde mahke- meye başvurarak alacakları ilanı ile ispatlayabilirierse. bunlann mah- keme karannda belirtilen aylık kazanç toplamlan ile prim ödeme gün sayılan nazara alınır." Kısaca, sigortasız çalıştığınız ya da boşta geçen süreleriniz için borç- lanma ve ödeme yapmanız söz konusu değildir. 2. TC Emekli Sandığı Yasası Ek Madde 31'de. sosyal güvenlik ku- rumları dışında geçen sürelerden hangilerinin, borçlanma kapsamında olduğu açıklanmaktadır. Bu açıklamaya göre Emekli Sandığı iştirakçi- lerinin: "a) Emekliliğe tabi olmaksızın doktora öğrenimi veya tipta uzmanlık içinynrtiçindeveya yurtdışındageçirdikleri normal doktora veyauzman- lık öğrenim süreİeri. b) Avukatlık stajını açıkta iken vapanlann. normal staj süreleri. c) Gerekli yerlerden gerekli onay ı almak koşulu ile 'yabancı mem- leketlerde ve\a yabancı kuruluşlarda görev alan veya bilgi ve görgüle- rini arttırmak, staj yapmak üzere vurtdışına gönderilenlerden' Emekli Sandığı kapsamı dışında geçen süreleri, d) 5434 sayılı TC Emekli Sandığı Kanunu'na tabi olarak halen hizmette bulunanlardan evvelce (E) cetveli veya yevmiyeli olarak geçen ve borçlandırılmayan süreleri", borçlanma kapsamındadır. Gönderipizde yeterli bilgi olmadığı için bu soruyu yukanya aldığı- mız borçlanma kapsamındaki süreleri belirterek yanıtlıyoruz. 3. Emekli Sandığı Yasası uyannca kadın iştirakçilere20 tamyıl (7.200 gün) toplam prim ve kesenek ödemeleri koşuluyla, emekli aylığı bağ- lanmaktadır. Emekli Sandığı'ndan en kısa sürede emekli olabilmeniz, bugüne kadar toplam olarak 16 yıl 1 aylık prim \e kesenek ödediğiniz süreyi, 20 tam yıla tamamlamamza bağlıdır. Bu da 3 yıl 11 ay (1.410 gün) Emekli Sandığı "na bağlı olarakçalışmanız gerektiği anlamına gel- mektedir. POLİTİKA VE ÖTESİ MEIBIED KEMAL İpfan Ordusu Direniyor... Ben ABC'yi ilk ondan öğrendim, bir daha da unut- madım. ABC'de diye başladım, çünkü Latince harf- ler benim ilkokula başladığım yıl başlamıştı. Her şe- yin başı iyidir. Istiklal llkokulu başladığım oldu, Da- nende Hanım da hocam. Öğretmenin adını söyle- yemezdik. Kimimiz Darende derdik, kimimiz Da- lende. Öğretmenin adını söylemeye çok zor alıştık. Okulun birinci sınıfının içindeki kaJabalığazordüş- tük, zor alıştık. Okul, öğretmen, kara tahta, ak te- beşir dostumuz oldu. Bu dostluk yıllarca sürdü. Li- se sıralarındayken bile gördüğümüzde yolunu ke- ser, elini öperdik. Okulumuz, Samanpazan'nın biraz altında, bir okullar zincirinin içindeydi. Tepede Sakarya ilkoku- lu, istiklal ilkokulu, Albayrak llkokulu, onun yanın- da Hususi Bizim Mektep, Yahudi mahallesinde de Yahudi llkokulu vardı. Yahudi llkokulu'nu, Yahudi ma- hallesi sarmalardı. 1927'lerin Ankarası yazı değişmiş, yazının kültü- rü de değişmeye yatıyor. Öğretmenler, yazının de- ğişmesiyle birlikte kendileri de değişiyorlardı. Yıllar sonra gördüğüm biröğretmenim bana, "En zevkli öğretmenliğın ilkokul öğretmenliği olduğu- nu"söylemişti. İlkokul öğretmenliği öğrenciyi yoğu- ran, biçım veren, kaynaştıran dönemdir. Birçok öğ- retmen görür, tanır, ilişki kurarız, ama en belirgin öğ- retmenin ilkokul olduğunu unutmayız. Bundan elli yıl önce öğretmenliğin adı, "iıian or- dusu"yüu. Böyle söylenir, böyle anılırdı. Bugün öğretmen, öteki bürokrasi kesimlerinde olduğu gibi yoksulluk içindedir. Hakkını aramak için sokaklara dökülmüştür. Öğretmen örgütsüzdür. Da- ha pek yakında Ankara'da Kızılay alanında topla- nanlar. özgürlüğü, laikliği, sendikayı istiyorlar. Güvenlik bulamadığı için öğretmenler kırsal alan- larda görev alamamaktadırlar. Güney Anadolu'da kırlarda, bayırlarda öğretmensiz okullarda ders ver- mek isteseler bile güvensizlikten okullara giremiyor- lar. Iktidara seslenirken "öğrenciyi, öğretmeni döv- meyi bırak, çetelerin hakkından gel" diye seslen- mektedir. Öğretmen sahipsizdir. Ücret konusuna gelince; ücretler yetersizdir. Mil- yonlann yetersizliğinden ötürü alınan ücretler do- yurucu değildir. Öğretmen günü var. Öğretmen kıyımından ötürü öğretmen istenen ye- re gidemiyor, göreve başlayamıyor. Oğretmenleri ikiye ayırıyorlar: "Iki tür öğretmen var. Zıtlık iki tür öğretimin nite- liğinde belirğinleşir. Inanç öğretmeni için değiş- mez hakikatler vardır. Bu iki öğretmen arasındaki ayırım, Türkiye'de son yarım yüzyılın siyasal savaşımını oluşturdu. Medrese öğretimini canlandırdılar siyasal iktidar- lar, Atatürk 'ün laik öğretmenlerini düşman biidiler." Bugün gene savaşan Atatürk'ün irfan ordusudur. Öğretmenin değerini yitirdik, bilemedik. B U L M A C A SEDAT YAŞA\A\ 1 2 3 4SOLDAN SAĞA: 1/Deniz balıklannı taşımaya yarayan sepet.2/Uzak...'£r- den çavuşa kadar olan askerlere ve- rilen ad. 3/ Habeş soylusu... Tasan. 4/ Hinduizm 'in temel ilkesi olan hiçbir „ varlığı incitmeme " anlayışı.S/Aksaray j ilinde. tüf kayalara oyulmuş pek çok 8 dinsel yapının bu- g lunduğu ünlü vadi... Çıplak vücut resmı. 6/ Ba- kınn sımgesı... Boru sesı. 7/ Eskiden Rum korsanlan- na venlen ad. 8/ Molibden elementınınsimgesı... Ürü- 3 nekanşmış yabancı madde. 4 9/ Hayvan pisliği... Başör- 5 tüsü olarak kullanılan bir tür ıpekli dokuma. YL ! K.-\RIDAN AŞAĞIYA: 1/Zeytın toplama işçısı. 2/ 6 Bir etkmliğingeçici olarak g durduruldugu süre... Işın demeti. 3/Birderebeyin hımayesine gırip kendini onun hız- metıneadayan kimse... Işlenmemiş, ekılmemış toprak. 4/Bir renk... Yanılgı. 5/Bakıra çinko katılarak elde edilen sar renk- te alaşım. 6/ Federico Garcia Lorca'nm tanınmış bir oyunu... "O ma\ i gözlü bir —'di Mınnacık bir kadın sevdi" (Nâ- zımHikmet), 7/Yunanmitolojisindeaşktanrısı... Dörtteker- leklı ve kapalı bir at arabası. 8/Gizli görevli... Çeşitli metal- larden yapılan ince v e uzun nesne. 9/Dinsel inançlan olmayan... Şöhret... Bir nota. SERİK İCR.\ MÜDÜRLÜĞÜ 163 ÖRNEK NO'LU ÖDEME EMRtSİN İLANEN TEBLİĞİ Sayı: 1W6 1868 Alacaklı Mehmet Ali Öz Vek. Av. İsa Özyiğit'e 618.295.890-TL ve masraflarını ödemeye borçlu, Angel Bar Kadriye köyü Belek Serik adresinde mukim. Ahmet Atamış adma gönderilen 163 örnek nolu ödeme emri ad- resiniz bulunamadığından bahisle bila teblı| dosvamıza iade edilmiş olup. zabıtaca yaptırıîan tahkikat neticesin- de de adresınizin tespiti mümkün olmadığından ve tespit edılemediğinden gerekli tebligatın gazete ile ilan sureti ile yapılmasına karar verilmiştır. Bu ilanın gazete ile neşrinden itibaren kanuni sürelere 15 gün ilave ile 25 gün içinde borcu ödemeniz. takip da- yanağı senetler kambıyo senedı niteliğini haiz değilse 20 gün içinde mercıye şıkâyet etmeniz. senetler altındaki im- za kendinize ait değilse yine 20gün içinde ıcra tetkik mer- ciine bildirmeniz, aksi halde ımzanın kendinize ait oldu- ğunun kabul edileceği, imzayı haksız yere inkâr ederse- niz para cezası ile cezalandınlaeağınız. borçlu olmadığı- nızveyaborcun itfa veya imhal edildiği veyaalacağınza- manaşımına uğradıgı hakkında bir itırazınız varsa sebep- leri ile birlikte 20 gün içinde tetkik merciine müracaatla itirazınızın kabul edildiğine daır bir karar getirmeniz, ak- si halde cebrı ıcraya devam olunacağı, borç ödenmez ve- ya ıtiraz etmezsenız 1IK 'nun 74. maddesi gereğince 25 gün içinde mal beyanında bulunmaz iseniz veya hakikate ay- kın be\anda bulunursanız hapsen tazyikle cezalandınla- cağınız hususları ilanen tebliğ olunur. 13.11.1996 Basın: 118071 AKTOR KEAN CİHAN ÜNAL 2 ARALIK 1996 SAAT: 19.00 ve 21.30 YUNUS EMRE KÜLTÜR MERKEZİ ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞI BAKIRKÖY ŞUBESİ 543 67 09 - 583 57 32