Katalog

22KASIM 1996CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER DVP'den ANAP tabanına çağrı • ANKARA (Cumhuriyet " Bünosu)-İçişleri Bakanı \e DYP Istanbul Mılleuekili Meral Akşener. ANAP tabanını partisine katılmaya çağırdı. Akşener. dün partasinin il başkanlığına yaptığı ziyarette. 3 kasım 'yerel araseçimlerinin galibinin DYP olduğunu öne sürdü. "Güneş balçıkla * sıvanmaz" diyen Akşener. •"dünyada yaşandığını öne ' sürdüğü kadın Rönesansının Türkiye'ye • partîsi kanalıyla -yansıtılacağınj savundu. Jet-Pa'nın reklamına tepki • A.NKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Kent Kooperatifleri Merkez Birliği (Kent-Koop) Başkanı Muammer Niksarlı. Jet-Pa adlı konut üreticisı finnanın bir ' süredir tele\ izyonlarda ' yay ımlanan rekiamında. "konut kooperatifçiligjnin "kötülenerek. hedef "gösterildiğini belırterek. bu reklamın incelemeye alınmaii konusunda Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na . başvuruda bulunduklannı bildirdı. Niksarlı. Jet-Pa hakkında. rekabet kuruluna da hak.sız rekabet konusunda başv uruda bulunacaklarını söyledi. TBMM KİT Komisyonu • ANKARA (AA)-Milli Piyango(MP) İdaresı. 1994 yıl'ı hesaplarının ıncelendiği TBMM KİT Komisyonu'nda. yogun olarak "kumar alışkanlığına neden olduğu" eleştirilerine hedef oldu. Talih oyunlannın. ülke ekonomisme herhangı bır katkısının bulunmadığını da sa\unan komısyon üyeleri. idarenin talih oyunlan ışletmecıliğinden vazgeçmesini. sadece bu rüroyunlann denetimıni yapmasını isteyerek Sayısal Loto'nun kurulması için açılan jhalenin yeniden incelenmesı yönünde Komisyon Başkanlığı'na iki önerge \erdiler. Soruşturma Komisyonu • ANKARA(AA)- TEDAŞ ihalelerinde görevini kötüye kuliandığı iddiasıyla eski Başbakan Tansu Çiller hakkında kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu nihai kararını 25 kasım pazartesi günii \erecek. Çalışmalannı dün de sürdüren komisyon toplantısında açıklama yapan DSP Sinop Millervekili Vfetin Bostancıoğlu. eski Enerji ve Tabii Kay naklar Bakanı Şinasi Altıner hakkında kurulan komisyonun raporımu istediklerini belirterek "Hukukta birbinne bağlı dosyalar \ardır. incelemeyi derinleştirdık'" dedi. Erbakan-Çiller davası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Necmenin Erbakan'ın. 1994 yılındaki çeşitli konuşmalarında RP'nın tüzelkişilığıne hakaret ettiğı gerekçesivle DYP Genel Başkanı Tansu Çiller [hakkında açtığı 1 milyar •'iralık manev i tazminat davasının dünkü duruşmasında mahkeme hâkimi. Süleyman Mercümek'in Bosna için toplanan paralan zimmetine geçirdiği gerekçesiyle yargılandığı -Istanbul 7"nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen yazının ce\abının geldiğini \e da\anın devam ettiğinin bildirildiğini söyledi. Hâkim. Mercümek da\asının sonucunun "beklenmesine karar vererek ,duruşmayı başka bır güne erteledi. Kumarhaneler açılıyor • ANK\HA (AA) - Grand Yazıcı Marmaris îçmeler Tatil Köyü Casinosu'nun işletmecisi, Yega Marmaris Tur. Tic. A.Ş.'nın sahibi Ahmet Hamoğlu. mahkeme • kararıvla casınosunu .müşteriye açabilecek. Bu dava sonucunun. aynı şekilde kapatılan 50 kadar casinoya örnek teşkil -edeceğını belirten yetkililer. "Yeni işletme ızni vermek zorunda kalacağımız -kumarhanelerle bırlikte "Türkıye'deki casino sayısı 100'ün üzenne çıkacak" dedi ler. Cıngıllıoğlu Çiller'in holdingine, Halk Bankası da Cmgıllıoğlu'na kredi verdi Bitmeyen yolsuzhıklarDOĞAN AKIN ANKARA - DYP Genel Başkanı. Başba- kan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller'in. servetine ilişkin operasyonlarda merkez işlevi gören Marsan Marmara Hol- ding A.Ş.'nin kredi bağlantılan ve yurtdışı- na para transferi. kamu bankalanna kadar uzanan trilyonlarca liralık ilişkileri de ortaya serdi. Tansu Çiller'in eşi ÖzerL'çuran Çiller. ai- lenin servetine ilişkin belgeli haberler üzeri- ne 17 Hazıran 1994'te yaptığı yazılı açıkla- mada, ABD'dekı varlıklannı 1 milyon 646 bin 50ü dolar olarak gösterdı. Bu rakamın 1 milyon 47 6 bin dolannın Marsan Holdıng ta- rafından ABD'de satın alınan alışveriş mer- kezı. otel (Holida> Innl \e apartman dairesıne ödendı- ğinı kaydeden Özer Çiller. adı geçen üç gaynmenkul için bu ülkeye 925 bin do- lar transferedildığinı bıldır- di. Tansu Çiller de. 22 Ha- zıran 1994'teyaptığı yazılı açıklamada. Marsan Hol- dıng'in ABD'dekı alımlan yapan "GCD" adlı şirketı aldığını itiraf ederek eşinin değinmedıği ortaklık yapı- sını dıle getirdi. Tansu Çil- ler. ABD'ye gönderilen pa- ra konusunda da şu açıkla- mayıyaptr "Dışanyayolla- nan, GCD iştirakjyle iJgili paranın kay nağına gelince: bunlar sahibi olduğumuz Marsan Holding'in mali imkânlanndan, Marso (7- Eleven) hisselerinin satışla- nndan karşılanmıştır. Mar- san Holding'in mali imkân- lan ise. politikaya girmeden elden çıkarttığımız şahsi gayrimenkullerimizin »e hisseltrimizin satışıyla sağ- lanmıştır..." Demirbank sahnede san Holding kanalıyla 29.7.1992 tarihinde banka kanalıyla Amerika'ya rransfer edildi. Daha sonra Marsan Holding tarafından De- mirbank'tan alınan 400 bin dolar kredi, 10.9.1992 tarihinde yine aynı banka kanalıy- la ABD'ye gönderildi. Geri kalan 425 bin do- lar ise, Marsan Holding'in sahibi olduğu Marso hisselerinin (7-Ele^en) satışından sağ- lanan paralarla 13.9.1993 tarihinde transfe- riyle tamamlanmıştır." Tansu Çiller'in. ~politika>a girmeden ön- ce gayrimenkulsatışından sağlanan Marsan olanaklanyla ABD'ye para transfer edildiği" açıklaması: eşinin 400 bin dolarlık Demir- bank kredisi \e kendısınin aynca \erdığıni belirttıği 100 bin dolarlık kaynak açıklaına- sı\ la yalanlanmış oldu. Çiller çiftıne y akmlığıyla bilinen Demir- bank'ın sahibi HalitCıngıllıoğlu'nun. sahibi olduğu şirketleraracılığıylahükümetin DYP kanadınınyönetiminde bulunan Halk Banka- sı'ndan. 1995"in ikıncı yansı ile 1996 başın- daaldığı nakdı \e gayrınakdi kredilerin top- lamının. bugünkü kur üzerinden 6 tnlyon lı- ravı (58 milyon 250 bin dolar \e 2 mil\on marklaştığına i^aret edildi. Çiller'in holdin- gine kredi \eren Demirbank. Hollanda'da Halk Bankası ıle "Demir-Halkbank'* adlı bır ortaklık da kurdu. Ortaklıkta Gngıllıog- lu'nun payı \üzde 30. Halk Bankası'nın pa- >ı da vüzde 70 olarak belırlendı. Halk Ban- kası 60 miKon Hollanda Guldeni (>aklasık 35 miKon dolar) sermavesi olan ortaklıkta- ki payını. 26 Ağustos 1996'da vaklaşık 5.3 ÖzerL'çuran Çiller ise 2" Ekim 1995"te vaptığu "kendi sorularına \erdiği kendi >anıtlannı içeren" açıklamasinda, ABD'ye para transferi konusunda şunlan söyledi: "Marsan'ın banka ha\a- lesiyle yolladığı para rutan toplam 925 bin ABD Dola- n'dır. Bu rutar üç taksitte joilanmıştır. Önce. benden alınan 100 bin dolar, Mar- ÇİZMEDEN YL KARI MUSA KART Basın ipin ucunu bırakmıyor Mehmet Ağar'ın Erzurum \alisi olduğu sıra- da Bahçelie\ ler katliamı sanıkJanndan Haluk Kırcı'nın nikâh tanıkJığını vaptığı iddialan fo- toğraflaria kanıtlandı. milyon dolar ödeyerek yüzde 45'e çıkarmak ıstedı. Bu dönemde Başbakanlık Hazine Müste- şarlığf na bağlı Bankalar Yeminli Murakıp- lan Kurulu tarafından düzenlenen raporda. "... Bankaya (Halk Bankası), iştirak olarak herhangi bir getirisi bulunmayan \e yurtdışı banka me\ cutlannınönemli bir tutarının bu- lunduğu Demir-Halkbank'taki iştirak pa>ı- nıneldençıkanlmasıve Bankalar Kanunu'na a>kınlık \aratan asımın giderilmesi için i\e- di olarak çaiışmalara başlanması gerekmek- tedir" denılerek ortaklığa karşı çıkıldı. Ha- zine. Halk Bankasf nın. Cıngıllıoğlu ile or- taklıktaki hissesini yüzde 30'dan 45'e çıkar- ma istemine ret yanıtı \erdiği 2 Eylül 1996 tarihli yazıda da. rapora gönderme yapılarak özetle şöyle dedi: "... Halk Bankasf nın. fon >önetimi >e likidite rasyolann- da bir önceki > ıla göre önemli düşüşler mej dana geldiği. bu- nun en önemli nedenlerinden birinin31.12.1995 tarihiitiba- n\la Demir-Halkbank\e Ban- que de Bosphore'da tutulan depolardan 3 rrihon 210 mil- yar 525 miNon lira, Türkiy e'de \eıieşikfirmalarakullandın- lan kredilerin teminatını oluş- rurmak üzere, anılan bankala- rarehnedildigi\e dolayısnla bu tutar üzerinde bankanın (Halk Bankası) kısa vadede ta- sarruf imkânı bulunmadığu Vurtdışı bankalar nezdinde \adeli tutulan dö\iz depolan- nın 1995 sonu itibamla top- lam 27 rrihon 789 miKar 876 milyon lira olduğu. bunun 9 trihon 551 milyar 157 milyon lirasının Demir-Halkbank'a plase edildiği (y atinldığı)-. tes- pit edilmiştir..." "... Demir-Halkbank'a ya- pılan döviz depolan tutannın 9trilyon52l milyar216mihon lira olduğu. bu durumun Ban- kalar Kanunu'nun ,W2- mad- desine ay kınlık oluşturduğu... tcspit edilerek, Söz konusu ra- por çerçevesinde yapılan de- ğerlendirme sonucu Demir- Halkbank nezdindeki yü/de 30'luk sermaye pay ınızın y üz- de 45'e çıkanlması. Hazine MüsteşarlığTnca uygun göriil- memt'ktedir." Hazıne'nin uyanlanna kar- ^ın. Halk Bankası ile Demir- bank arasındakı ortaklığın sürdüğü bildirildi. Marsan, Meclis denetiminden kaçırüdı Çillerler'in servet üssü olan Marsan Holding'in 1993, 1994 ve 1995yıllanna ait bilançoları Ticaret Sicili 'ne verilmediği için bakanhk ve Meclis 'e de gönderilmedi ESRA YENER A\KARA - DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Tansu Çiller'in belgelerle suçlanan ser\e- tinin odağında bulunan Marsan Marmara Holdins A.Ş'nin 1993-1995 yıllarî hesapları gizlendi. TBMM MaKarlığı Soruşturma Komısyonu'nun ıstemi üzerine Çiller ailesinin şir- keti Marsan Holding'in bı- lançolannı arayan Sanayi \e Ticaret Bakanlıöı. şırke- tin 1993-1994-1995 vılla- rı hesaplarını Ticaret Sici- li'ne vermedigini ortaya çıkardı. Bakanhk. Ticaret Sicili'ne de \erilmeyen holdingin kayıtlarını TBMM'ye gönderemedi. Sahibi olduğu Marsan Hol- ding'in 1993 yılı kazançları ıçın 1994'de \ergi kaçırdığı Cumhuri- yet tarafından ortay a çıkanlan Çil- ler'in şirketinin hesaplan. bu ko- nuda denetim yetkisi bulunan Sa- nayi ve Ticaret Bakanlığı ile so- ruşturma komisyonu oluşturan TBMM'den de saklandı. Marsan Çiller'in para transferi komisyonu kanştırdı ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - DYP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in, yurtdışına para transferiy le iîgıîi belgeîerin basına sızması, TBMM Malvarlığı Komisyonu'nda kavgaya yol açtı. Komisyonun DYP'ti üyeleri. muhalefeti basına belge sızdırmakla suçlayınca kapalı toplantıda çıkan tartışmalar dışanya kadar yansıdı. DYP'lilerin baskılan üzerine Komisyon Başkanı RP'İi Naci Terzi, basına bilgi sızdırdığı saptanan üyeleri, TBM\1 Başkanlığı'na başvurarak üyelikten düşürmekle tehdit etti. Basına yansıyan belgeîerin komisyona ulaştığını doğrulamaya hazırlanan Terzi'ye. DYP'li Mahmut Yılbaş'ın müdahale etmesi dikkat çekti. TBMM MaKariığı Komisyonu'nun dünkü toplantısında. komisyona ulaşan \e Çiller ailesinin Halh Cmgıllıoğlu'na ait Demirbank aracılığıyla ABD'ye 925 bin dolar transfer ettiğini belgeleyen banka dekonru ele alındı. Ancak toplantıda. belgenin incelenmesinden çok basına nasıl sızdınldığmın tartışıldığı biidirildi. Komisyon üyeleri arasındaki tartışmalar koridorlara da yansıdı. Toplantıda, iktidar millet\ekillerinin baskılan ile basına haber sızdınlmaması yönünde ilke kararı alındı. Toplantıda. bır başka tartışmanın da Çiller ailesine ait şirketlerin hesaplannm Ticaret Sicili 'nden istenmesinde yaşandığı belirtildi. Toplantıdan sonrabasm toplantısı düzenleyen Komisyon Başkanı Naci Terzi, komisyona ulaşan belgenin basına sızmasından rahatsız olduklannı söylerken. DYP'li Yılbaş. "haberierm doğru olmadığı*'şeklinde bu cümleyi düzeltmesmı istedi. Holdıng'ın. Çıller'in başbakan ol- duğu 1993-1995 yıllanna ait kâr- zarar tablolarını ve bilançolarını Ticaret Sicili'ne de bildirmediğı ortaya çıktı. TBMM Çiller'in MaKarhğını Soruşturma Komisyonu. Sanayi ve Ticaret Bakanlığf ndan komisyon- da ıncelenen şirketlerin 1991 yı- lından sonraki bilanço \ e kâr-zarar cetvellerini isterti. Çiller'in ortak \eya sahip oldu- ğu tüm şirketlerin bilançolarını ge- nel kurul raporlarında bulan Sana- yi \e Ticaret Bakanlığı, yalnızca Marsan Marmara Holdina'in 1993. 1994\e 1995 yıllarını genel kurul raporlarında bilançolan bu- lamadı. Yetkililer. tüm şirketlerin kâr-za- rar cet\elleri ile bilançolannı Tica- ret Sicili'ne bildirmekte zorunlu olduklanna dikkat çekerek. "Tîca- ret Sicili Adalet Bakanhğı bünye- sindey di. Şirketin bilançolarını bil- dirmemesi suçtur. .Araştırma baş- latilması gerekir" dedıler. Ticaret Sıcih'nın Sanayi \e Ti- caret Bakanlığı'na yenı geçtığıni bildiren yetkililer. "Sicilde gerekli toparlamayı yapnıaya çalışıyoruz" diye konuştular. Cumhuriyet tarafından ortaya çıkarılan Marsan Marmara Hol- ding'in kurumlar\ergısi beyanna- meferine aöre. şirket"l987," 1988. 1989 ve l990yıllanndadev- lete tek kuruş \ergı ödemedi. Çiller çıftinin ABD \e Tür- kıye'deedındıklerı varlıkların önemli bir bölümünü üzerine kaydettıklerı Marsan Hol- ding. 1991 yılında sadece 10 milyon 221 bin lira kurumlar veraisi ödemekle yetındı. Marsan. 1992'de 8 milyon 549 bin lira kurumlar vergisi öde- di. 1993 yılı için de yalnızca 3Ü milyon 406 bin liralık kâr gösteren şirket. bu y ıl elde et- tiği 7 milyar 414 milyon lira- iıkkazancın 7 milyar37 6 mil- yon liralık bölümünü şırket sermayesıne eklenmiş göste- rerek \ergiye tabı kazançtan çıkarttı. Ancak sennaye art- tırımı konusundaki yasal ge- reklerın yerine getirilmediğı. böy- lece Marsan Holdıng'ın 1993 yılı kazançlan için 1994 yılında \ergi kaçırmış olduğu belgelerle saptan- dı. Sahibi başbakanlık yapmış Marsan Holding'in 198^-1993 dö- nemi arasındaki 7 yılda ödediği toplam kurumlar vergisı. 25 mil- yon lira ücret alan bir işçinin bir yılda ödediği gelir \ergisinin de gerisinde kalarak 29 milyon 609 bin lira oldu. IRMIKI AYDIN ETVGİN e - mail: engin (a planet.com.tr POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİTNKAYA Haluk Kırcı Abdullah Çatlı'nın yerine geçtiği iddia edilen Ankara Bahçelievler sanığı Haluk Kırcı'nın nikâh şahidi kim? Eski içişleri Bakanı ve DYP Elazığ Miiletvekili Mehmet Ağar!.. Bir cemaat liderinin polis kolejleri ve polis aka- demisinde 'şeriatçı örgüt/enme' yaptığına ilişkin 'çok gizli rapor'un üzerine gitmeyen kim? Bir dönemin Emnıyet Genel Müdürü Mehmet Ağar!.. Şimdi sıkı durun ve Haluk Kırcı'nın Hürriyet'te y- eralan açıklamasını birlikte okuyalım: "S ay önce Istanbul'da bir kahvede otururken infaz ekipleri tarafından gözaltına alındım. Huku- ki boşluk yüzünden beni yeniden cezaevine gön- dermek istiyorlardı. istanbul Emniyet Müdühü- ğü'negötürüldüm. Bu arada 'Aptes almak istiyo- rum' diyerek emniyet binasındaki tuvalete girdim ve buradan firar ettim. Daha sonra Türkmenis- tan'a geçtim..." Eski ülkücü ve Ankara Bahçelievler katliamının sanığı yedi kez idamdan dönmüş, 10 yıl hapis yat- tıktan sonra 'şartlı tahliyeden' yararlanmıştı. Ancak daha sonra cezasını tamamlamadığı gerekçesiy- le aranmaya başlanmıştı... Haluk Kırcı şimdı diyor ki: "Benim mafyayla filan ilişkım yok. Türkmenis- tan 'da bir şantiyede nafakamı çıkarmaya çalışan birisiyim. Ben 'Hocaefendı'n/n fikirlerini benimsi- yor ve o doğrultuda çalışıyorum..." Demek ki Haluk Kırcı 'hidayete' eripTürkmenis- tan'da 'Türk-lslam sentezi'ni yaymaya çalışıyor... Haluk Kırca'nın çok sevdiğı hocaefendi ya da hocaefendiler kim? Onların adlarını yazmaya gerek yok, bilen bili- yor... İşin ilginç yanı Haluk Kırcı'nın istanbul Emniyet Müdürlüğü'nden nasıl kaçtığıdır? Çünkü Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nden 'aptes almak için' tuvalete gidip sonra da elinizi kolunu- zu sallaya sallaya çıkamazsınız... Nasıl çıkarsınız? Ancak ve ancak polislerin yardımıyla... • • • Son 15 gündür kafam oldukça karışık... Susurluk'taki kazayla ortaya çıkan Sedat Bu- cak, Abdullah Çatlı, Hüseyin Kocadağ ilişkisi ve bu zincirin birbirine bağlı halkalan benim kimi so- ruları yeniden gündeme getirmeme neden oluyor... Son olarak Haluk Kırcı'nın açıklaması bir nokta üzerinde iyice düşünmemizi ve medyadaki 'Hoca- efendi' hayranlannın da bu konuda kafa yormala- rını, başta Mesut Yılmaz, Deniz Baykal, Bülent Ecevit'in olaya bu açıdan bakmalarını gerektiri- yor... Haluk Kırcı, istanbul Emniyet Müdürlüğü'nden nasıl kaçtı ya da nasıl kaçırıldı? içişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü is- tihbarat Daire Başkanlığfnın 10 Mart 1992 tarih. 400/1 (...92) sayılı yazısında 'tarikat şeyhi'n\n Tür- kiye genelinde olduğu gibi polis kolejleri, polis aka- demisi ve polis okullarında 'hukuk devletinin' ni- teliğini değiştirıp 'şehat devleti' kurmak için çalış- ma gösterdikleri açıkça belirtilmiştir... Ancak, bu 'çok gizli' rapor daha sonra 'yasalara uygun' olarak ortadan kaldınlmıştır. Hangi tarihte? Mehmet Ağar, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne atandıktan hemen sonra... Şimdi soruyoruz: "Istanbul Emniyet Müdürlüğü'nden 'aptes al- mak için' tuvalete gidip daha sonra kaçtığını söy- leyen Haluk Kırcı'ya bir Nurcu cemaatiyle ilişkisi olan polisler yardım etmişler midir?" • • • Haiuk Kırcı nerelidir? Erzurumlu... Mehmet Ağar 1992 yılında neredeydi? Erzurum'da vali... Nurcu tarikatının lideri nerelidir? Erzurumlu... Haluk Kırcı İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden firar edıp Türkmenistan'a nasıl gidiyor? Orasını bilmiyoruz... Haluk Kırcı'nın ağzından öğrendiğimiz şu: "Ben bir Nurcu liderin fikirlerini benimsedim ve o doğ- rultuda çalışıyorum..." Acaba Haluk Kırcı, Türkmenistan'da hangi şan- tiyede çalışıyor, o şantiyenin başındaki asıl patron, Nurcu liderin cemaatiyle ne kadar ilişkili? Bir başka önemli konu, o cemaatin kimi üyele- rinin takma ad -kod adı- kullanmalandır... Soruyorum: "Bir şeriatçı gazetenin genel yayın yönetmeni daha önce VVashıngton temsilcisiyken niçin is- mail Yediler adını kullandı, gerçekadı o tarihte ni- çin künyede yer almadı?" Gazeteler ve televizyonlar Haluk Kırcı'nın istan- bul Emniyet Müdürlüğü'nden firar edişinin ve Ağar'ın 'çok gizli raporu'nun uzerıne gıderlerse yeni bulgular gün ışığına çıkacaktır... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (n Planet.com. TR "Yiğidi öldür hakkını yeme" demişler. Doğu Perinçek'in hakkını yemesek bile geciktir- dik. Uzun lafa, ince açıklama- ya gerek yok. Kusurdu. düzel- tiyoruz. "Susurlukkazası" pislikle, re- zillikle tıka basa dolmuş Türki- ye bardağını taşıran damla ol- du. Kanlı ve kirli ilişkiler yuma- ğında ipin ucu ele geçti. Bıra- kılmazsa, bırakmazsakyumak çözülür. Şu anda karşılıklı "çe- kiştirme" aşamasını yaşıyoruz. Çete reisleri, aşiret reisleri. si- yaset reisleri, mafya reisleri ka- ranlığa çekiyorlar; ilericiler, de- mokratlar, yurtseverleraydınlı- ğa. Aydınlığa çekenler safında Aydınlık'm payı, işlevi çok be- lirleyici. Susurluk'un ardından medyada yer alan pek çok bil- ginin hemen tümü Aydınlık kaynaklıydı. Kimileri kaynak göstermekten çekinmediler. Yiğidin hakkını yiğide verdiler. Kimileri büyük gazete, büyük TV kanalı diye geçen şanlarına Yiğidin Gecikmiş Hakkı kremsürülürdiyepişkinliğevu- rup, Aydınlık'tan alıp yayımla- dıkları bilgileri "kendi özel is- tihbaratlan" kılıfında sundular. Olsun. Gün; bunun hesabı- nın görüleceği gün değil; pisli- ğin. saldırının üstesinden gel- me günü... Nitekim Aydınlıkçılar da bu ayrıntılara takılıp kalmadılar. Mafya-Aşiret-Devlet üçgeninin gün ışığına çıkmasına hizmet eden her eylem. her katkı. her yayın onlarca da öncelik taşı- dı. Aydınlık, Doğu Perinçek'in önderliğıni yaptığı işçı Partı- s/'nin yayın organı. Türkiye'de- ki karanlığın dağılmasında Ay- dınlık'ın payı büyük. Bu küçük. ama haftalık yayın organı, is- tihbarat kanallarının zenginliği, çeşitliliği ile övünen pek çok gazete, TV kanalını kıskandıra- cak kaynaklara sahip. Ama da- ha önemlisi pek çok anlı şanlı gazete ve TV kanalını utandıra- cak bir cesarete de sahip. Nitekim 12 Eylül karanlığını aşmakta. ıpliklerın pazara çık- masında belirleyici işlevler ta- şıyan ünlü MİT fîaporu'nun gün ışığı görmesinin onuru Pe- rinçek'e. yol arkadaşlarına ve yayın organlanna ait. Susurluk öncesinde büyük medyanın pek yüz vermediği, vermemekle kalmayıp, "Yok canım.. bu kadar da olmaz'' burnu büyüklüğüyle görmez- likten geldiği "2. MİTRaporu" da Perinçek ve arkadaşları sa- yesınde gün ışığı gördü. Raporun önemi Susurluk ka- zasından sonra bilince çıktı. Her satırı doğruydu. Satırlar daha dikkatli okundu ve Su- surluk'u izleyen günlerde iyi sı- nav veren medyanın ana kay- nakları oldu. Tam da bu noktada, 1980 öncesinde kalması gereken si- yasal çekişmelerin de itisiyle, yakışıksız imalar da duyuldu. Yalın bir soru dolandı ortada: Doğu Pennçek bu bilgileri ne- reden alıyor? Doğu Perinçek'in yanıtını bil- miyorum. Merak da etmiyo- rum. Tartışılacak noktanın bu- rası olmadığını biliyorum ama. Haberin kaynağı değil. habe- rin doğru olup olmadığı önem- li. Ege'de. "Cami avlusunda kerhane muhabbeti duyul- maz" derler. Karanlık ve pis iş- lerle ilgili bilginin kaynağı da ka- ranlık ve pis işlerle uğraşanlar- dır. Hüner; kendin temız kala- rak o haber kaynaklarına ula- şabilmekte; o kaynakların ha- beri sana neden sızdırdığını kavrayabilmekte; sızdırılan ha- berin doğru olup olmadığını sezip denetleyebilecek bilgi. deney ve siyasal kültür biriki- mine sahip olmaktadır. Perinçek ve arkadaşları bu sınavdan yüz akı ile çıktılar. Not: Kimseye akıl öğretme- ye niyetim yok. Haddim de de- ğil. Ama ülkede mafyanın, maf- yalaşmış siyaset esnafının, si- yasal itibar kazanmış, mafyay- la kucaklaşmış korucu aşiret- lerinin ördüğü suç duvarları yükselirken bu duvarda gedik açmak için canını dişine fakan- ların birbiriyle didişmesini anla- mak mümkün değil. ÖDP'nin Ankara eylemi sıra- sında Ufuk Uras'ın yaptığı ko- nuşmayı gazetelerden okuyup ona yönelik bir karalama kam- panyası açılacağına, Ufuk Uras'atelefon edip "Kardeşim sen ne dedin? Bunları böyle mi dedin" diye sorulaydı, 12 Eylül öncesi didişmelerin tuza- ğına düşülmezdi. Örneğin ben sordum. Ufuk Uras'ın. ortada kanlı çeteler kol gezerken Perinçek'e saldır- mayacak kadar sol duyulu ol- duğuna bir kez daha tanık ol- dum. TEDAŞ'ta Çffler'i Refah savundu AYŞESAYLN - Hükümetın büyük ortağı RP. kendi gi- rişimiyle kurulan TEDAŞ Soruşturma Komisyo- nu'nda DYP Genel Başka- nı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'i sa\undu. REFAHYOL hükümetı ön- cesinde Tansu Çiller'in TEDAŞ'taki usufsüzlükle- re göz yumduğu gerekçe- siyle soruşturma önergesi veren RP, hükümet ortaklı- ğını sürdürebilmek için çark etti. DYP \e RP'li üyeler. Çiller'in u göre\iih- nıalle suçlanamayacağını" ilen sürerken CHP'Ii Hay- dar Ovmak, ait komisyon raporundan çıkardığı \e "Yüce Di\an'a sevk" iste- mini içeren bölümü, kişi- sel görüşü olarak yeniden gündeme getirdi. DSP Sinop Miiletvekili Metin Bostancıoğlu'nun başkanlığında toplanan TEDAS Soruşturma Ko- misyonu. ait komisyon ra- porunu görüştü. Ancak ait komisyon raporunu. "bii- tün çabşmalann özeti" ola- rak değerlendiren komis- yon bu konuda herhangi birojlama yapmadı. Edinilen bilgiye göre Bostancıoğlu. bütün üye- lerden. hazırlanacak ko- misyon raporu ile ilgili gö- rüşlerini aldı. Komisyon, yurtdışında bulunan DYP'li üye Hasan Deniz- kurdu'nun da bulunması amacıyla toplantıyı gele- cek pazartesi tıününe erte- ledi. Komisyon Başkanı Bos- tancıoğlu. Hasankurdu'na telefonla ulaştığını ve top- lantıya da\et ettiğini belir- terek "Gelse de gelmese de biz pazartesi günü toplana- rak nihai karanmızı \ere- ceğiz"1 dedi.