Katalog

16 KASIM 1996 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 13 ANKARA kulisiIŞIK KANSU Düş ile gerçek B ırlikte düş gorülür mü? Gorüldüğünu varsa/ıp iyi saatte olsunlara yolculuk \apalım: Memleketin birinde, bır yönetici varmış. Bu devlet yöneticsinin, aile boyu malları, aıle boyu parası pulu, aile boyu şırketleri de bulunurmuş. Her yenı devlet görevine geldğınde kaynağı kuşkulu mallanmn dökümünü verirmış. Bu ülkede kımilen; menkul ve gayrimenkullerındekı artışn kaynağını örtmek içın, ya başkasına çıkan yüksek rakamlı pıyango bletlerini, verilen ikramiyeden daha •azlasını ödeyerek satın alır ya da bir yakınının ölümü üzerine kenöisme tüyük bır mıras kaldığını ıleri sürermış. İşte, düşümuzdeki yönetici, biryakını olünce, kendisine yüksek miktarda para, değerli madenler kaldığını ileri sürmüş. Ama olen yakınının, bu paraları, değerli madenleri nereden bulduğu da kuşkuluymuş. Bunu araştıımaya kalkanlar olursa, bunu engelleyecek, kıyamet koparacak ınsanlar hazımnış Bu yönetici, verdiği mal beyanında. tüm gayrimenkullerı ıle menkullerini sıralarken, aıle boyu ortak olduğu şırketleri ve onlarda ne kadar hısseye sahip olduğunu bildirmış. Bildirmiş de, yurtdışında ve yurtiçinde aldığı kimı gayrimenkul ve menkullerin bu şirket aractlığıyla alındığı, dolayısıyla bu şirkete ait gibi gözüken Milletvekillepine dokunmak M illetvekıllenne dokunalım mı, dokunmayalım mı tartışması gündemde. Son gjnlerdeki gelişmeleri anımsayın. Bir milletvekilinın, askerlik yapmadığı savlanıyor. Bir başka mılletvekilinin arabasında trafik kazası sonucunda, bol miktarda tabanca, tufe< bulunuyor. Kimi mılletvekillerı içın Meclis soruşturması açılmış, falan filan. Şöyle bir düşünün. Sade bır vatandaş hakkında sahte evrak duzenleyip askerlik yapmadığına ılişkın bir sav olsa, ensesine yapışılmaz nı? Arabasının bagajında tabanca, tüfek taşıyan adamın gozünün yaşına bakarlar mı? Haksız kazanç sağladığı ileri sürülen küçük memur yakalandığmda suçüstü yapılmıyor mu? CHP Grup Başkanvekıli Önder Sav. TBMM Anayasa-Adalet Karma Komisyonu'nda mılletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkm 80'e yakın tezkerenin beklediğinden soz ediyor ve şöyle diyor: "Aslına bakarsınız, dokunulmazlık kurumunun yozlaşmasının temelinde, TBMM'nin bu konuda yeterli çabuklukta meselenin üzerine gidemeyişi yatıyor. Bir milletvekili hakkında bir sav olunca, dosya savcılıkça Adalet Bakanlığı'na, oradan Başbakanfığa, oradan TBMM Başkanlığı'na, oradan da TBMM Anayasa-Adalet Karma Komisyonu'na havale edifiyor. Adı lazım değil, şu anda bir milletvekili hakkında Anayasa- Adalet Karma Komisyonu'nda 6 ayn dokunulmazlığın kaldınlması tezkeresi var. Böyle olunca, elbette sokaktaki insan, milletvekillerinin, sade vatandaşların işlediği suçlar ile ilgili yapılan işlemlerin dışında bir muameleye tabi tutulduğu izlenimine kapılıyor." RP dışında, TBMM'deki hemen tüm partilerin, milletvekili dokunulmazlığının malların, aslında yöneticınin kendisine ait olduğu ortaya çıkmış. Bunca al takke ver külah arasında, "Yav, bu kadar yat, kat, otel, hamam sahibi şirket, kâr ediyor olmalı ki bunları satın a/abilsin. Kâr ettiğine göre de devlete vergi veriyordur herhalde. Şu şirketin bilançolarını bir görelim" dıyecek olmuşlar. O ülkenın bu ışlerden sorumlusu, o yönetıciyle yandaş örgütte olduğu ıçin, şirketin bilançolarını bir türlü göstermezmiş. Duşlenn, bilınçaltının aynası olduğu, bilincin kör kuyusuna itılen gerçekleri açığa çıkardığı söylenir. Duşten uyanmanın zamanı. Bir o kalmıştı, çalar saat de çalıyor. daraltılmasına ilişkin önerileri hazır. Ama örneğin, DYP'nin önerisi ile CHP'nin önerisi arasında farklar var. Hukukçuların dikkat çektiği gibi, DYP, sınırlı bir daraltmadan yana. Onların yorumuna göre, DYP önerisi, sözgelimi vergi kaçakçılığı, ateşli silahlar yasasına aykırılık gibi davranışlan dokunulmazlığın kaldınlması kapsamına almıyor. CHP'nin önerisi daha geniş bir daraltma getiriyor. Önder Sav, önerilerinin içeriğıni şoyle özetliyor: "Bize göre, milletvekili Meclis'teki düşünce ve çalışmalarından dolayı sorumsuz olmalı. Bu düşünce ve çalışmalannı dışanda açıklamaktan dolayı, milletvekillerinin sorumsuzluk hali devam etsin. Ama, diğer konularda, bir milletvekili, sade bir vatandaş gibi yargılansın." Onerıler. TBMM'de oluşturulacak bır komısyonda görüşülecek ve milletvekilleri kendileri hakkında önemlı bir sınav verecekler. Yuz bınlerm duşundurdugu 10 Kasım gününe dönelim. Atatürkçü Düşünce Derneği'nin öncüluğünde yapılan yurüyüş çoktan bıtmfşti. Binlerce, on bınlerce kişı, Anıtkabır'de kuyruğa girmişti. Kuyruktakıler. çatık kaşlı olmayan hoşbeşe giriyoriardı. Küçüklere, bağımsızlık savaşına, Cumhurıyetin kuruluşuna ılışkin bilgi kırıntıları aktarılıyordu. "Baba, Atatürk görünmüyor. Nerede uyuyor ki" benzeri meraklı sorular, yanıtsız bırakılmıyordu. Ataturk'u yapmacık. kuru olmayan bir sevgiyle selamlayan kalabalık, Anıttepe'den ayrılırken, bir o kadan geliyordu. Bu olayı, bir toplumbilimciye, ODTÜ öğretim üyesi Sayın Prof. Dr. Sencer Ayataya yorumlattık. Şunlan söyledi: "Toplumda, Atatürk ile inanç arasında yaygın bir kavga yok. Bu kavgayı, iki güç ekmeye çalışıyor. Birincisi, 'Turkiye'nın geçmışınde yapay, tepeden ınme, zoria kurulan bir cumhuriyet idaresi vardır. O da din düşmanlığıdır' diyen RP'nin köktendinci fanatikleri. ikincisi, anti-Atatürkçü, anti-cumhuriyetçi olduklan için, halkın da böyle olduğunu göstermek isteyen bugünkü ortamın neo-liberalleri. Ama, bu olay tepmeye başladı. Çünkü, halkın kafasında, biraz önce söylediğimiz türden bir ikilem yok. Atatürk'ü memleketi kurtaran bir komutan, kahraman, Türkiye için iyi şeyler yapmaya çalışmış, Cumhuriyeti kurmuş kişi olarak kabul eden bir halk var. Söz konusu ettiğimiz yeni liberaller son yıllarda, radikal Islamcılar da yıllardır, bu halk ile Atatürk arasında derin bir uçurum ve düşmanlık olduğu tezini işlediler. Anıtkabir'e yapılan milyonluk ziyaretler, işte bu tezi sa sıyor." Ayata, son günlerdeki gelişmelere bakarak, kimı yeni liberaller ıle RP'lilerin, halkın kendi bildıkleri gibi olmadığını görmeye başladıklannı savunuyor. Özellikle RP ılen gelenlerinin. Atatürk ıle uğraşmanın kendilerine zarar verdiğinin farkına vardıkları ınancında. Ayata, RP'nin bu tavrına karşı gösterilmesi gereken tepkiye farklı yönden bakıyor: "RP'nin, Atatürk demesiyle demokrasi arasında kilometrelerce mesafe olduğunu elbette biliyoruz. Eninde sonunda, onun hızını kesecek cümlelerdir bunlar. Ama, bu kadannı bile söylüyorlarsa, cumhuriyet rejimine bu ölçüde bile sahip çıkıyoriarsa, bırakın yapsınlar. Oradan bir adım daha gidip, 'Madem Ataturk'ün gaziliğini, vatanı kurtardığını kabul ediyorsunuz, dığer temel reformlan da cıddı düşünün' noktasına geçmek daha önemlidir." HA\"VANLAR İSMAH GÜLGEÇ GALERİ • ATÖLYE 2 9 3 8 9 7 8 (3HAT) CIHAT ARAL "Göç Resîmleri" IŞ BANKASI PARMAKKAPI SANAT GALERİSI / 5 Kasım - 27 Kasım Gutcrı Ba\ram vepazar <ıünkn dışında heraun 12 00-19tX) arası açıUır Istıkla! Cd Mes sehk SV No 2 Kat 2 Beyoğlu / Tel 244 20 21 ANTIK SANAT GALERİSİ AÇILIŞ SERGISI (16 Kasım 10 Aralık 1996) jtfUZAFFER AKYOL İBRAHİM BALABAN BURHAN UYGUR EŞREF ÜREN TAYFUR SANLIMAN İHSAN ŞURDUM AKA GÜNDÜZ TEMUR SELİM TURAN ERCAN AKÇETÎN Açılı? KoMeyli 16 kasım 1996 Saat 14 00-2000arası Adres Muhurdar Cd Özgür Apt No 59/3 Kadıköy (İSKİ Karşısı) Tel (0216)348 74 33 GALERİ PAZAR GÜNLERİ AÇIKTIR İSMAİL HAKKI OÜRU Resım Sergisı 16 Kasım-13 Aralık'96 GALERİ ARŞİV BağdatCd 270AkA*t 0 2 Kadıkoy 810SO ty 10216)36985 31 Nejdet Vergili 6 - 27 Kaıım 96 AQT!<MN Şakoyık Sk. No: 54/1 Nı>onto»ı Tel : 247 90 81 ADNAN ÇOKER d e r l e m e l e r 22 Kasım'a kadar uzatılmıştır. MİNE SANAT GALERİSİ Bahariye Cad. Sokullu Sok. No:1 Kadıköy-İST Tel: (0216) 345 64 40 Fax: 346 78 10 BOYA i VE - DESEN ÇALIŞMALARI Td: (0212) 244 22 49 - 245 St 23 (It&Malcad Sl Ant " * ' • • • Galeri Atölye ;Ş ilanlannız için: •293 89 78 (3 hat) KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK ÇİZGİLİK KÎMtL MASARACI HARBİ SEMİH POROY Çizerimiz Semih Poroy yıllık izninin bir bölümünü kullanacağından çizgilerine bir süre ara vermiştir. GADDAR DAVUT m «/ KURTCEBE OBS/L. .• / BULUT BEBEK MRAYÇİFTÇİ MIRMIRLAR UĞURDURAK ... BÖYLEE KiRU HAV/AL», SiSU İ / / • / . ' / • / • • '",> • VERSİML6R VETER! '/ / / TARİHTE BÜGUN MİMTAZARIKAS 16 Kasım CARUSO.SARKINr/UKTAN TUTUKiANDI! 19O6 'DA BUGÛM, UAJUJ nEHOG EfJgfCO CAH.USO, \ ^ , BİR. M(STI / SAYAA/ HANUAH SrAHHOPC, ' • - • ', SrŞ. AOAMItJ . _ _ K£NPİ£İtJİ t&AM4rs/2 B7T/ĞMİ KJt POL/S/U GÖ£Ai.rfı>JA ALPIĞ' &Ç<j BÜTÜM ZAMAMLAStfJ EfJ ÜULÜ PAHA SOM/EA, HAKK-lUPt PA\/A AÇILAM ŞA&.KICI, MAHKEAAEYE Mt'f, ÜS-rELİK. SUÇLJJ SULUHAeAK 1O &OLAS. PARA '