07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 11 KASIM 1996 PAZARTESİ 12 DIZIYAZI Uıfa' Bijaıılaıı• Urfa'nın kaçakçılar pazarı otantık gorunumüyle 1900'lu yılları andırıyor. Yaşlanmış sırt kaçakçıları, eskı kaçak gıysilerı kohne bır çarşının karanlık dukkânlarında yok pahasına pazarlıyorlar. Yaşamları mayınlı arazılerde korku ıle geçmış çoğu 8-9 çocuğunufcellekoltukta buyutmek ıçın can pazarında ömür tüketmış eskı kaçakçılar da şımdılerın yaşlı "dellal"ları olmuşlar. Onların bıraz daha zengınlerı köhne dukkânlarında, dunya markalarından habersızlıklerıyle "Temız eskıler" dıye becerıklı terzılerın ellerınden çıkmış kusursuz gıysilerı satarak 80 yıllık bır geleneğı de yaşatıyorlar. Yaşamları mayınlı arazilerde korku ile geçmış, çoğu 8-9 çocuğunu kelle koltukta büyütmek için can pazarın- da ömür tüketmiş eski kaçakçılar da şimdilerin yaşlı "dellal"ları olmuşlar. MEHMET FARAÇ Ş ANLIl RFA - Oncelen ''-S ceketı ust uste gı\er. ellerınde de bırkaç takım elbise bulundururlardı Tunı işlerı Aşagı Çarşı da durup V ıldız Mevdanı ndan ınen yabancıları kollamaktı Gorduklen ılk yabancıya hızla vaklaşır. mal satmaya çaltşırlardı "Kaçağ çeket var... Evy ı elbise var._" Sonralan Sıpahı Pazan ıle Halıular Pazarı nın tarıhı sokaklarını mekan tuttular Vavaş vavaş çoğunda halı satılan dukkanlan kaçak eşya ıle doldurdular Ardından bu dukkanlarda vetmedı onlara Kazancı Pazan'nın mevdanında çınar ağaçljrına çaktıklan çıvılen askı olarak kullandılar O y uzden çoğu kez "çınaraltı konfeksiyon" 1 olarak adlandırıldılar \ ıtrınlen yoktu modavı bılmezlerdı Ama onlar "Urfa'nın Bijanlanydı" Urta'nın tanhı kaçakçılar çarşısındayız Alman Fransız. ingılız gıysılerının yok pahasına satıldığı bır donem yoksulların şimdı de sosyetenın en çok uğradığı çarşı bu Çarşıdakı 10 dukkanda j urda kaçak olarak sokulan takım elbıse. ceket. pantolon kaban. yelek paltolar iatıhvor Ankara nın unlu polıtıkacılanndan \eşılçam'ın "artis"lerıne ışadamlarından Babıalı mensuplarına kadar her kesimden ınsanlar Urta ya geldıklennde kaçakçılar pazanna uğramadan edemıyorlar kaçakçılar pazannda 20 vıldırgıyecek satanlardan Abdullah Azmi Eroğlu'nun Sunveden getırrtığı gıvsıler Ingılız Italvan Alman Fransız malı Çoğu. \\ ico/Gino Di Roma. J ModeL, Longbein, \\oo/Coshmere damgasını taşıyor Ceketlerı 1 5-3 paltolan da 3-5 nıılvon lıra arasında fıyatlarla satıyor -Herkes gelip alıyor. Meraklısı çokbunlaraı" dedığı giysıler kendısıne gore "temiz eskiler". Bızle konuşurken bır taraftan da mezatta satılan gıysilen alıp bır eksper «ıbı teker teker kontrol edıyor Once kollannı sonra yakasını ve astannı Kafasını "Heee" dercesine sallayınca ceketın fıyatı "20 bin lira" artıvor Bu ışlemı her gun bırçok kez tekraredıyor Gozune kestırdığı gıysılen mezattan alıp dukkânına asıvor 'Kadir kolek$ın' Babasının bu ışı 50 yıldıryaptığını ondan kendısıne devredıldığını belırten Kadir Çılpan ın çarşıdakı ısmı. kendı deyışıyle "Kadir kolekşın* kaçakçılar pazannda satılan marka gıvsılenn Avrupa ulkelennden Kızılhaç aracalığıyla topLandığını Yahudı tucarlann da bunları kılo ıle alarak Surı\e ve getırdığını anlatan Çılpan "15-20 Mİ once kaçakçılar bunları bize getirırdi. Kimi kaçakçılar bunlan sırfta sınırdan geçirir, kimi de Cihegozu kapısından. Bunlar çok ivi nıallar. Hepsi Avrupa. Şimdi jasal vollarla geüjor" dıyor "Kadir Kolekşın"*ın 1 ıJe3 mılyon lıra arasinda fiyatla sattığı kalıtelı ceketlenn astarlannda ıse "Top Aochen, Brungsberg. Formtren. Cehec Mate, Herv is, Studio Colleti, Mellovv Dathing. Septieme, Sucuhlz, Lambscool, Original English" damgaları var Kaçakçılar pazannda her gun saat 09 30 ıle 12 00 arası mezat kuruluyor Urfalıljnn de\ışıv le "dellallar" (Tellal) pıyasaya getırılen gıvsilerı teker teker mezatta dolaşarak satma>a çalışıyorlar Bu "dellaPlardan Osman Doğrudağ 70 vaşında >0 \ıldır "dellallık" \api\or 80 >ılı aşkındır mezat kurulan bu çarşıda "Onceleri gramofon. halı gezdirirdim. Sonralan ise kaçak ceket. pantolon. elbisc gezdirnıeve başladım" dıvor Rama/an Alicanda >0 vıldır "dellallık" \apı\or Eskı kaçakçılardan \ ıllarca at sırtında mavınlı arazılerden kaçak eşva geçırmış Oncelen "Karavanı puşu, CebeKe zıbını. gabardin kumas. Acem salı" ta^ımıs Sonralan gıvsı getırmiş Surıveden Vislanınca "dellallığa" başlamış O da her sabah elıne aldıüı bır ceket va ÇağırınHakko y yuy geydirin sukkoyu Topal Hasano 1950'h yıllann unlu kaçakçılanndandı Kardeşı Mıço Elikeıle Urfa'nın kaçak eşya pıyasasını elınde tutardi Mayınîa dolu sınırdan Sunye'ye caniı ha>\ an sade yağ, tutun ve Adıyaman halılannı goturûr. donuşte de sırtlannda kumaş, kuru kahve, cebeîye. kara çar^af navlon çorap ve gecelık getınrlerdı Daha sonralan ışı ı>ıce buyuterek kaçak ceket. elbıse. paito, eşarp, çay getırerek pıyasaya lyıce hâkım oldular Hasano ıle kardeşının e\ len "Kötüler nıahksi" olarak adlandınlan Eyubıye Mahallesı'nın en yuksek yenndeydı Lahıt taştan yapılmiş çardaklı e\ ın arka \e onü dereydj Daha arkasında ıse Ahper Dağı \ardı Burası sankı kaçakçılar ıçın ozel ınşa edılmıştı Lahıt ta^tan oyulmuş mağaralann bazıları çardak bıçımınde yapılmış, ıncecık merdnenlerle >TikseUrdı Buralara çoğu zaman kaçak balyalar gızlenırdı Hasano o sabah tela^lıydı Toprak damın özennde bır öne bır gen\e. eîlen arkada gıdıp gelıyordu Telaşı dılıne vurmuş kendı kendıne konuşu>ordu "Nerde kaldı bu gâ>ur oğlu gâ\urlar™" İkı hanımı e\\ana oturmuş onu sesizce ızlerken bır çocuk telaşla gırdı ıçeme "Babo- eskerler dolaşi_" Hasano hemen çardağa koştu Tahta sandıktakı plaklardan bınnı usulca pıkaba yerle^tırdı Az sonra dönemm unlu turküculennden Bekço Bako'nun sesı damdakı dıreklere monta edılmıs; dev operlorlerden Ahper Dağı'nda yankılanmaya başladı "Buradan bir atlı geçti/Amaflyarama basti geçti.."* Bu turku böigede polisler olduğu mesajını \en\ordu Ahper Dağı nın eteklennde kaçak eşya taşıyan atlıiar parolav ı aimışlardı Gen donerek Ahper'ın denn mağaralanna gırdıler Ancak Ha^ano'nun telaşı da gıderek artmıştı Endışesjnı uç saat »onra gen donetı oğlu gıdermıştı "Babo« eskerler gettL." Hasano ıkjncı parolav ı \ermek ıçın pıkaba bu kez bır başka plak taktı ve sesı sonuna kadar açtı "Çağınn Hakko'\u /Geydirin Sakmu.J lYIiibarek olsuıı anacığun/ Gelinlen gü>egi..'' Bu turkunun anlamı da asa\ış berkemal demektı Âhper Dağfndakı kaçakçılar atlannı dortnala >urerek kaçak bal>alan a\lu>a atabılmı^lerdı Urfaîda kaçakçılar çok zor i>artlarda çalı^ırdı Dönemın unlu kaçakçılan Hınano, Fanızo, Emıne. Mahmude Şavak, Sülo Adule, Mıstığe ve benzerlen her gun bınlerce baha kaçak eşvavı kelle koltukta Surıye sınınndan \urda sokarlardı Kımı zaman sirtlanyla, kımı zaman at uzennde Kaçakçılann kıraladığı sırt hamallan ıse Surıye sınırından kente 55 kılometreyı sırtlannda 70 kıloluk \ukle >ürurlerdı Sırt hamallanndan KorHamme Polatkalesı Hasan. Arap Ahmet. Ga\ur Abdo %e dığerlen bu sınırlarda "Kaçağ çeket"uğrunajandarma ıle >ayısız kez **müsademe>e"gırmı^ler canlannı zor kurtarmışlardı Çoğu zaman \ol açmak ıçın arkasina odun bağlanan e^ekler ma\ınlarla bırlıkte havaya uçarlardı ama,Haleplı Mehmet. Faruzo Cemılo gıbı kaçakçılar bırer bacaklannı bu mayınlı sınırda kavbetmekten kurtulamamışlardı Va Reşit?.." Onu sınırda sırtında balyasiy la \akalayanjandarmalar aman vermemıştı Maym \uzunden sağa-sola da kjçjmamıştı Yalvanp yakarmalan da sonuç vermemıştı Sırtında balyasıvla "l'lan \urnia\ın benj~. Benyedi bacının tek kardaşı\anu."di\c bağıran Reşit bu topraklarda jandarma kurşununa yenilmişri. Cesedini "Kanlı kojnegınde" kuru ekmeğı kanına bula^mı^ halde bulmu^lardı 1960 lı yıllarda yaşanan bu olaya yakılan şıvan (ağıt) Eyübıye'de halen vankılanıyor Unlü kaçakçılardan. Şıraşo'nun MustafayıŞejhe ntn cesetlerı de Suruç ta, Sunye sinınnda kur^unlanmı^ sekılde bulunmu^tu Lrfa ıle Sunye"nın Halep kentı arasinda kapalı Çarsı, Hanel Sabun ve Hanel Bağur'dan ahnan eşyalarla yapılan kaçakçıiık 12 E\lul darbesı ıle onemlı olçude duraksadı Artık may ınlı arazılerde kımse olmuyor ama, kaçakçılar kendı vontemlenvle sının delmeve de\am edıvorlar da takım elbısev ı çarşıdakı dukkânlar arasinda "Bir mihon beş>uzelli.. beş >uz altmış.. >etmiş.. seksen.. sattım.'" dıye bağırarak dolaşıyor Kaçakçılar pazannın mezatında antıkaların satıldığı sosyete mezatlan gıbı \ uz mılyonlar konu^muyor I mılvon lıra \a da daha az fıvatla satı^a çıkarılan bır ceket 10 ar ya da 25"er bın lıra arttınlarak mezatta dolaijivor "Dellar satı^ın \uzde 5 ını alıyor Halil Alkanatda çarşının 50 yıllık mudav ımlerınden "Kaçakçılığın ez\ahını (çiiesini) çok çektik" dıyor Anlatımına gore kaçak gıysılenn satı>ı 1940 lı \ıllarda yasakmıs, \stan ıpek olduğu ıçın o donemlerde gıysılerden gumruk vergısı alınıyormus Tucarlar bu y uzden az kazanıyortnuş gıysı ıthalatından Bu nedenle gumruk kapılarından çok. mavınlı arazılerden (.anlarını tehlıkeye atarak gıvsı getırmelen daha kârlı oluvormus "Odonemde"dıvor "Halep'te Hansabun'da Yahudi ve Ermeni tuccarlar bunların kılosunıı 2.5 liradan toplarmış. Bıze de baKalar ıçinde tane ile satarlardı. F\\ı nıallar çıhardı. İnsan knmazdi ki bahmaya. Ama çarşının eski canlılığı kalmadı... Şimdi İran uzerinden \a da gemilerle getiri\or(ar." Dunyaca ünlü markalar ürfa'nın kaçakçılar pazannda hıç ummadığınız dunvaca unlu markalarla karsılasabılıyorsunuz Ka^mır İngılız Alman kuma^larından kadıtelennden vapılmı^gıysılerbu çarşıda \ok pahasına satılıyor Urta"nın markalardan habersızyoksul ınsanlan da Avrupa modasını yakından ızleven marka du^kunu kent zengınlerı de. burokratlar da 1-2 mılyon lıraya ceket. 3-5 mılvon lıraya palto satılan bu çarşıdan gıyınıvorlar Lrta nın kaçakçılar pazan otantık gorunumüyle 1900"lu yıllan andınyor Ya^lanmis sırt kaçakçıları eskı kaçak gıysilerı kohne bır çarşının karanlık dukkânlannda vok pahasına pazarlıyorlar \aşamlan mavınlı arazılerde korku ıle geçmi!} çoğu 8-9 çocuğunu kelle koltukta buyutmek ıçın can pazannda omur tüketmış eskı kaçakçılar da şımdılenn yaşlı "dellaTIarı olmuşlar Onlann bıraz daha zengınlen kohne dukkânlanrıda dunya markalanndan habersızlıklenvle "Temiz eskiler" dıye becerıklı terzılenn ellerınden çıkmış kusursuz gıvsılerı satarak 80 yıllık bır geleneğı de vaşatıyorlar Urfalılann deyımıvle bu çarşı "so\halar"(olu gıvsılen) satıldığı ıçın ~so>hagiyim sanayi'' (SGS) yada "çınaraltı konfeksiyon..." Kımılen bu gıvsılen gıverken "Rahmetlinin de bir kolu kısaymış." espnsıv le "oJu giysisfne dıkkat çekse de yoksulluk ve marka merakı surdukçe kaçakçılar pazan eskımeyecek Sürecek ÇALIŞANLARIN SORULARI /SORUNLARI \ILM\Z ŞÎPAL Sosyal güvenlik kuruırdarı, dul ve yetiııı aylıkları SORl: Oğretmen olan eşim. bir kalp krizi sonucu anıden \efat etti. Eşim \e ben. 1989>ıhnda Bulgaristan'dan goçmen olarak gel- miştiL Eşim. Bulgaristan'da oğretmendi. Turkiye've geldik- ten kısa bir sure sonra eşim bır ortaokulda oğretmen olarak çalışmaya başladı. Turkiye'deöyıld ırEmekli Sandığı'nabağ- lı oğretmenlik yapnıaklaydı. Ben ve3 çocuğumun durumu ne olacak? Ben çalışmıyorum. Bize maaş bağlanır mı? (S.S.) V AMT: ^4i4savılı TC Emeklı Sandığı Vasası nın 66 maddesiuya- rınca "Iştirakçilerdenfiilihizmetmuddetleri 10yıl\tdahafaz1aolan- lardanolenlerin'"eşlennekoşulsuz olarak dul avlığı bağlanmaktadır (, ocuklara da yaş ve oğrenım durumuna gore yetım avlığı bağlanır Beşyıldan çok veon vıldan azhızmetı bulunan ıştırakçılerın dul eş- lerıne ıse dul avlığı bağlanması ıçın yasanın Ek 13 maddesınde ba- ?ı koşullar aranmaktadır "Fiılı hızmet suresi 5 > ılı doldurduktan sonra vefat eden işrirakçile- rin. olum tarihinde başkasımn vardımı olmaksı/ın havatlarıııı doam ettiremeyecek derecede malul ve muhtaç bulunan dul eşlerine" dul avlığı bağlanır Hızmet suresi 10 vıl vedaha tazla olan ı^tırakvıleıın olumlerınde dul eşlere hıçbırkoşul aranmaksızın dul av lığı bağlanırken hızmet su- resi 5 yıl (dahıl) ıle 10 vıl (lıanç) arasinda olanların olumleıınde dul eşlere "malul ve muhtaç" olmalan koşuluvla dul av lıgı bağlanmak- tadır Iştırakçinın olum tarihinde 18 yasinı doldurmamis ^ocuklar la orta oğretımde 20 vaşinı \e vuksekoğrenım yapnıakta ıse 25 va- şını doldurmamış ı,ocuklara yetım aylığı bağlanır Emeklı Sandığfnda dul avlığı bağlanması ı<,ın aranan sıırenın 10 vıl olmasına karşılık Sosval Sıgortalar Vısası nda dul av lığı bağlan- ması ıçın aranan sure 5 yıl Bağ-Kur ^asası nda ıse 3 vıldır •>06 sayılı Sosval Sıgortalar \asasfnın "Olum Sigortasından Av- lık Bağlama ŞartlarTna ılışkın 66 maddesıne gore "Toplamolarak I800gunveyaenaz5yıldan berisigortalıbulunup, sıgortalılık survsinin her vıl için ortalama olarak 180 gun malulluk. vaşlılık ve olum sigortalan primi odemiş durumda. olen sigortalının hak sahibi kimselerine avlık bağlanır." Bağ-Kur >asası nın4İ maddesı ıle "Olumavlıgından\ararlanma koşulîan" belırlenmıştır Bu belırleme ıle "Olum tarihinde en az uç tam >ıl prim odemiş olan" Bağ-Kur sıgortalısının eş ve çocuklanna dul ve vetım avlığı bağlanır Esinız Emeklı Sandığı ıştırakçısı olmayıp SSK va da Bağ-Kur sı- gortalısı olsavdı sıze "malul" ve "muhtaç" olma koşulu aranmak- sızın dul avlığı bağlanırdı Dılerız kı vasal dıızenleme ıle bu haksızlık ortadan kalkar ve sos- val gtıveıılık kurumlan arasinda hıç olmazsa dul ve vetım avlığı bağ- lama kosullarma eşıtlık sağlanır POLtTİKA VE ÖTESt MEHMED KEMAL Köy Enstitüleri... Bızde "gunluk" ustalarının başta gelenlennden bı- rı deSalah Birsel'dır Lamı cımı yokSalah Babaon- de gelır Bugunlerde yenı bır "gunluk" daha pıyasaya çık- tı Adı Yanlış Parmak, 'Gunluk 1992 "dır Künyesı-" ne boyle konmuş "Gunluk 1992 " Bızım edebıyatımızda gunluk tutmak yoktur O- nun ıçın gunluklere rastlanmaz Eskılerden rastla- dıklarımız Ataç, Akbal... Yenılerden de Naim Tira- lı, Behzat Ay var Hanı konuiar gunluk olur, olmaz bır ayrımı yoktur Bu yazılarda bır tehlıke var. gunlukle anıyı karış- tırmamak Ataç'ın "gunce"\er\ basılırken boyle bır tehlıkeyle karşılaşmışlar Sonra her gunluk başını alıp bırbırınden ayrılmış Ataç'ın yaşamı bır bılge g/bıdır Bır olayın değerı zamanla değışır, lyı anılır, kotu anılır, tarıh olur Bır şeyı kuçumsuyorlar mı "O mu, o tarıh oldu" derler Coğrafya olmasın da tarıh olsun Bır zamanlar sıyasal hayatımızda bır "ruh" vardı Bır şeyı kuçumsemek mı ıstıyorsunuz başına ya da kuyruğuna bır "ruh" eklerdınız "Kuvayı Mıllıye Ru- hu"gıbı Olur du bır "ruh"1 Demokratların ağzından duşmezdı, ruhu hemen şaha kaldırırlardı Bızım eskıler boyle derlerdı bızım yenılerde de ozenıyorlar, ozenıyorlar, ama pek be- ceremıyorlar, ruhla ruhsuzu bırbırıne karıştınyorlar • ; Koç ve Sabancı'dan sonra gelen zengınlerımız- den Feyyaz Berker de Koy Enstıtulen'nı arıyor, Koy Enstıtulerı ruhunu çağırıyor Boyledır ışte kımı bu- lur yıtırır, kımı yıtırdığını arar Eğıtımde gen kalmış ulkeler bır atılım yapmak ıs- tedıklerı zaman karşılarmda hep Koy Enstıtulen'nı gormuşlerdır Koy Enstıtulerı bıze ozgu bır buluştur, bızım yaratıcılığımızdır Şımdı Avrupa Bırlığı, gumruk bırlığı aradığımız gı- bı bır zamanlar da Koy Enstıtulerını kapattığımız Halkevlerı'nı aramışızdır Bakın Halkevlerı'nı, Koy Enstıtulen'nı arayan Fey- yaz Berker ne dıyor Bunu vaktıyle dese adı ko- munıste çıkardı, bugun demokrat oluyor "Bız eğıtım kadrolarının yetışmesınde buyuk za- man yıttrdık Atatürk zamanında Halkevlen ve Koy Enstıtulerı kurulmuştu Amacı koyden başlayarak, eğıtımde kadrolaşmayı gerçekleştırmektı O gunun şartlan ıçinde doğru ve yapılması gereken şeyler- dı Şehırlerde 55-60 mılyon ınsanımız yaşıyordu 2000'lı yıllarda yuzde BO'ımız şehırlerde yaşaya- cak Eğıtım sıstemı bu yapısal değışıklığe gore eğı- tım kadrolanndan başlayarak değıştırılmelı " Kurdun Meyhanesı'nde ıçıyorduk Hurrem Ho- ca (Arman) Hasanoglan a gıdecekmış ordakı şa- ırlere dondu "Hadı sızı de gotureyım " Olurdu, olmazdı şaırlerden dordu, beşı: "Gıdelım" dedı Yenışehır Istasyonu'ndan yola çıktık O zamanlar trenle gıdılırdı Koy Enstıtulerı'nın şahı olan enstıtuyu boyle gor- dum Sonradan, erüÜKtıler suç olunca şaırlerın bu gı- dışlerı de suç sayıldı Hasan M Yücel yargılanır- ken bu yolculuğu da sordular "Şaır/erın gece vaktı enstıtude ne ışı vardı 7 " Sahı ne ışı vardı'' BULMACA SEP4ritff4I4\ SOLDA> SAĞA: 1/ Farklı ulkelerce dolaşıma çıkarıl- mış ıkı paranın bırbırıyle değıştı- rılmesı II Kırkpı- nargureşlennıdu- zenlemekle yu- kumlü kışı Çam ağacından yapıl- mış su testısı 3/ Tann'nın herkese verdığıne ınanılan nımet Argoda hamam 4/ Pullu vekılçıklı ufakbır balık 5/Halkınaşağıtaba- kası Bır nota 6/ Hatav ılınde bır ılçe Eskı dılde dugün zıy afetı 7/Bırhaber ajansının sımgesı Bıtkı 1 2 3 4 5 6 7 8 5 6 O L R O UİR M I U ç E T M A T Iyadaçıçekbağlamı 8/\e- 4 mek Hz Vluhammed m sav aşlanndan soz eden ya- pıtlara venlen ad 9/Basa- " mak bıçımınde yeryuzu şeklı Maksat V1KARIDAN AŞAĞrYA: 1/ lstanbul'un Edırnekapı semtmde bulunan ve Bızans mozaık ianatının en guzel or- neklennı banndıran yapı Bır kurk hayvanı II Bır suyun denıze y a da gole dokulduğu ver Lrperme 3/ Aptes alma sırasında ağıza su alma 4/Davanıklı guçlu Bırsoruekı 5/ Duman lekesı Gemılenn mızana dıreğının gensındekı yelken 6/Bababt olmuş çocuk \urdumuzun bır bolgesı II "Hıkmet Lnlü Turk ressamı Çıkar >ol. çare 8/ Bırgıda maddesı Bırçok kesıcı ağız taşıyan donerkesme takımı 9/ Inanç ve bılgıyı kılıseyle bagdaştırmaya çalışan ortaçağ felsefesı ILAN T.C. RİZE SULH HUKUK MAHKEMESİ HÂ- KİMLİĞİ'NDEN EsasNo 1993 "21 Davacı Zekerya Bostan vekılı tarafından davalılar Em- nye Kose \e 15 arkadaşı alevhıne mahkememızde açılan taksım davasının yapılan açık vargılaması sırasında ven- len ara karan gereğınce Davaeı vekılı Av Yunus Gulbaş tarafından Rıze mer- kez Fener mahallesınde kaın tapunun pafta 54. 55. ada 305 parsel no 2 de kayıtlı taşınmazın muvekkılı ıle da- valılar arasinda hisselı bulundugunu mumkun ıse aynen taksımını mumkun olmadığı takdırde satış suretıvle or- taklıgının gıderılmesıne karar venlmesını ıstemıştır Davalılardandahılıdavalı Yakupkızı AsıyeEryılmaz"a dava dılekçesmın teblığ edılmedığı adresının meçhul ve tanıy an v e bılen olmadığı v e ay rıca kendısıne kavy um ta- vını da\ası açıldığı ve kendısıne dava dılekçesmın Teblı- gat Kanunu nun 28 ve 29 devamı maddelerı ve teblıgat tuzuğunun 46 47 48. 49 devamı maddelen gereğınce kendısıne dava dılekçesmın ılan yoluyla vapılmasına ka- rar verılmıştır Davalı Yakıp Kızı Asıye Eryılmaz ın duruşma gunu olan 29 11 1996 gunu saat 09 00'da mahkememız salo- nunda hazırbulunmasi veya bır vekıl ılekendısını temsıl ettırmesi aksı halde duruşmaların gıvabında yapılarak yokluğunda karar venleceğı dava dılekçesı yerıne kaım olmak uzere ılanen teblığı olunur 18 10 1996 Basın 114^60
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle