25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 3 OCAK 1996 ÇARŞAMBA 12 KULTUR Tunç Başaran, Ayla Kutlu'nun öyküsünden uyarladığı 'Sen de Gitme Triyandafilis' adlı yeni filmini tamamladı Gerçelde düşün iç içe geçtiği bir öykü Kültür Servisi- 'Uçurtmayı V'urmasınlar'. 'Piano Piano Bacaksız' fılnılerinin yönetmeni Tunç Başaran. son filmi "Sen de Gitme Triyandafilis'in çekimlerini tamamladı. Ayla Kutlu'nun aynı adlı öyküsünden sinemaya aktarılan film, Türk- Fransız-Yunan ortak çalışması. Tümü Anrakva'da çekilen filmin yapımcılığını Magnum Film Jale Başaran üstlenmiş. senarvo ise Macit Koper, Ayla Kutlu ve Tunç Başaran'ın imzasını taşıyor. Görüntü yönetmenliğini Colin Mounier'in yaptığı filmde Işık Yenersu, Olivia Bonamy. Fikret Hakan, Lorein Gotier, Meriç Başaran ro! alıyor. 'Sen de Gitme Triayandafilis'. dili. dini, ırkı ayn olan ınsanlann tüm aynlıklanna rağmen birbirlerini nasıl sevdikleri. koruduklannı anlatan. 'hayal ve gerçeğin iç içe geçtiği'bir çalışma. Filmin oyunculanndan Işık Yenersu'nun rahatsızlığı dolayısıyla katılamadıgı basıı> toplantısında Tunç Başaran ve filmin oyunculanndan Meriç Başaran ve Fikret Hakan, 'Sen de Gitme Triyandafilis'in çekim sürecini anlattılar. 1930'lu yıllann Hatay'ında yaşayan levanten bir ailenin çok güzel. ama zekâsı 10 yaşında bir çocuğun zekâsına eşit genç kızı Triyandafilis ile yıllarca ona bakan Sultan arasındaki sevgi dolu ilişkiyi anlatan filmi son derece güç doğa koşullanna rağmen başanyla tamamladıklannı belirten Tunç Başaran, ekibi oluşturan her oyuncunun gösterdiği üstün performans kadar, Antakya halkının sevgi dolu yaklaşımının da çekim sürecinin başansında önemli olduğunu söyledi. Triyandafilis rolünü üstlenen genç Fransız oyuncu Olivia Bonamy'nin ve öykünün önemli kahramanlanndan Sultan'ı canlandıran tiyatro sanatçısı Işık Yenersu'nun oyunculuğundan övgüyle söz eden Başaran, Ayla Kutlu'nun öyküsünü sinemaya 'Türk sinema tarihinin en sinematografik öykülerinden biri olduğu için' aktardığını belirtti. Euroimages'dan malı destek alan filmin nisan ayı içerisinde gösterime hazır hale gelmesi bekleniyor. Filmin ilk gösterimi ise Paris ya da Strasbourg'da gerçekleşecek. Iskenderun Soğukoluk'ta 1933 tarihli bir konağı restore edip 4 hafta çalıştıklannı söyleyen Başaran'a göre mekân filmin adeta cansız bir oyuncusu. Mekânın filmi oluşturan önemli unsurlardan biri olduğuna dikkat çeken Başaran öykünün geçtiği yer olan Antakya'nın insanlanyla . kültür mozaiğı \e dogasıyla eşsiz bir tamamlayıcı öğe olduğunu belirtiyor. 'Sen de Gitme Triyandafilis' in başlangıç maliyeti 38 milyar lirayı buluyor. Sesli olarak çekilmesi ise filmin bundan sonraki teknik aşamalannın maliyetini 42 milyar liraya yükseltiyor. Tunç Başaran'ın Ayla Kutlu'nun aynı adb öyküsünden sinemaya aktardığı 'Sende Gitme Triyandafilis' adlı son filminde, görüntü yönetmenliği- ni Colin Mounier üsrieniyor, Işık Yenersu, Olivia Bonarm. Fikret ' Hakan. Lorein Gotier, Meriç Başaran rol alıvor. Leonardo Da Vinci'nin ünlü yapıtının ardmdaki doğanın hayal ürünü olmadığı iddia ediliyor Moııa Iisa'ıını arkasnıdaki manzara... L Kültür Servisi - Mona Lisa'nın sol omzunun arkasında kalan köprüyü fark ettiniz mi hiç? Leonardo Da Vinci'nin bu efsanev i resmine bakanlar. Mona Lisa'nın gizemli tebessümüne takılıp kalırlargenellikle, Mona Lisa'nın sakin duruşuyla tezat oluşturan arkadaki vahşi doğa manzarası fantezi bir dünyaymış gibi görünür. gözardı edilir... Sanat tanhçilerinın bakış açısı da bundan pek farklı degildır söz konusu resme: "Rönesans SanatT adlı kitabında \Valter Pater. Mona Lisa'nın arkasındaki manzarayı. "fantastik bir doğa parçasrdıye tanımlamıştı. Ondan tam 100 yıl sonra yazdığı bir Leonardo bivografisinde. sanat tarihçisi Kenneth Clark da şöyle diyordu: "İlk resminden son resimlerine kadar, Leonardo Da Vinci jçin bir resmin ideal fonu. fantastik dağ tepeleri olmuştur..." Genelde bu yönde olan görüşlerle birlikte. Leonardo Da Vinci'nin "Mona Lisa"stnın arkasındaki köprü de görmezlikten gelinmiş. Görmezlikten gelinmesinin bir başka nedeni de belki de gerçekten çok zor görünür oluşu. Çok dikkatli bir gözün ancak seçebileceği köprü. başı sonu ve manzaranın bütünüyle bir baglantısı olmaksızın bir hayalet görüntü gibi duruyor resmin içinde. Bu belli belirsiz görüntünün gerçekten de bir köprü olup olmadığını bugüne dek kimse araştırmamıştı. Ancak şimdi Mona Lisa'nın arkasındaki manzaraya dair yeni bir tartışma açan birisi çıktı: Italya'nın Arezzo kentinden. Cark) Starnazzi adında biröğretmen. Leonardo Da Vinci'nin. Mona Lisa'yı tam olarak neıvde yaptığını keşfettiğini iddia ediyor. Starnazzi 'ye göre. Leonardo, Mona Lisa'yı Floransa'daki Ouarata Kalesi'nin tepesınde yapmıştı. "Bu durumda"diyor Starnazzi. "Mona Lisa'nın arkasındaki manzarada yer alan köprü. Arno'nun üzerindeki Buriano Köprüsü'nün ta kendisi." Böylece resimde eonardo Da Vinci'nin "Mona Lisa"sınm arkasındaki manzaranın, kurmaca bir manzara olmadığı iddia ediliyor. îtalya'nın Arazzo kentinde yaşayan Carlo Starnazzi adlı bir öğretmenin yaptığı araştırmaya göre, bugüne dek hayal ürünü olarak bilinen manzarayı, Leonardo aslında Arno nehrine bakarak yapmış. yer alan nehrin, Leonardo'nun fantezisi olmadığı, aksine ressamın çok sevdiği Arno nehri olduğu ortaya çıkıyor. Starnazzi. resmin arkasında yer alan ve pek çok kişinin bir yola benzettigi görüntünün de aslında Arno nehri olduğunu vurguluyor. Akadenıisyenler araştırmaya şüpheyle biakıyor tarnazzi'yegöre Leonardo, Mona Lisa'yı Floransa'daki Quarata Kalesi'nin tepesinde yapmıştı. Ancak kale, bundan birkaç yüzyıl önce yıkılmış, Buriano Köprüsü ise hâlâ yerinde duruyor. Arno'ya 'kuşbakışf nı bilgisayar yoluyla yeniden Ancak Starnazzi'nin sözünü ettiği Quarata Kalesi. bundan birkaç yüzyıl önce yıkılmış. Geride kalan harabelerden ise köprü görünmüyor. Quarata Kalesi yıkılmamış olsaydı. Italyan turizmciler. Mona Lisa'nın 'fonunda* resim çektirmek ısteyen turistlerden bir ser\et edinebilirdi herhalde! Buriano Köprüsü ise hâlâ yerinde duruyor. 1240-1277 yıllan arasında inşa edilen bu yedi kemerli köprü. Floransa'nın en ünlü köprüsü "Fonte \eechio"dan yaklaşık bir yüz yıl daha eski. Köprünün Mona Lisa ile olan olası bağlantısının açıklanmasından sonra. Italyan turizmciler burayı da Italya'nın furizm hazinelerinden biri haline getirmek içiıı kollan sıvamışlarbile. Ancak madalyonun bir de öteki yüzü \ar. Buriano Köprüsü. sellerden sular altında kalma tehlikesiyle yaşayan Floransa'yı bu tehlikeden kurtarmak için girişimlerı süren bir kanal projesinin merkezinde bulunuyor. kuran Starnazzi, ortaya çıkan görüntüyle gerçek görüntü arasında tıpatıp uyan yedi ana nokta bulmuş ve bunun yeterli kanıt olduğuna inanıyor. Köprünün yakınında oturan emekli \eteriner Mario Lucherini. kanal projesinin akıllıca olmadığını. sellerkontrol altında tutulsa bile Arno'nun yüzde 70 oranında çamurlu sulannın hem Buriano Köprüsü'ne hem de kasabasına zarar \ereceğini söylüyor. Köprüyle "Mona Lisa bağlanhsı~nın. bu nedenle tam zamanında ortaya çıktığı ve eğer söz konusu iddia gerçekse. yetkililerin bu köprüyü yıkma projesi de büy ük bir olasılıkla suya dü^müş olacak. Carlo Starnazzi ise kanal projesiyle kendi 'buluşu' konusunda bırbaglantı olmadığı konusunda ısrarlı. "Kanal projesine ket \uruyorsa. bundan mutluluk duvanm" divor Starnazzi. "Ama benim buluşumun bu konuyla hiç ilgisi yok." Leonardo Da \ r inci'nin Quarata Kalesi'nden Arno'ya 'kuşbakışı'nı bilgisayar yoluyla yeniden kuran Starnazzi. ortaya çıkan görüntüyle gerçek görüntü arasında tıpatıp uyan yedi ana nokta bulmuş. Starnazzi, Leonardo'nun resmettiği manzaranın kurmaca olmadığını kanıtlamak için bunun yeterli kanıt olduğuna inanıyor. Sanatçının. şövalyesini alıp kaleye çıktığı yolunda değil Starnazzi'nin iddiası: "Leonardo'nun Mona Lisa resmini. 1503 yılının bahannda döndüğü Floransa'daki atölyesinde yapmış olduğunu biliyoruz. Ama arkadaki manzara. kanımca Leonardo'nun kaleden baktığında gördüğü görüntüler ve Arezzo kentinin doğal görüntüleriyle birleşririlerek gerçekleştirilmiş." Manzarada yer alan dağların. genelde Leonardo'nun Alp'lere seyahatleri sırasında edindigi izlenimlerden esinlenerek yapılmış olduğu yolundaki yaygın kanıya karşın. bunlann Toskana'nın dağlan olduğunu belirtiyor Starnazzi. Tarihsel \eriler. Starnazzi"nin teorisini destekliyor. Quarata Kalesi'nde Cesare Borgia adlı soylu için çalışan \ e haritalar çizen Leonardo'nun 1502 yılında 21 haziran-29 temmuz arasında 40 gün geçirdiğini belirtiyor Starnazzi. Carlo Starnazzi. elindeki verilerle ve ortaya attığı iddiayla ilgili gelecek yıl mart ayında yayımlanmak üzere bir rapor hazırlıyor. Akademisyenler ise Starnazzi'nin araştırmalarına şüpheyle bakıyor. Leonardo Da Vinci Müzesi'nden Alessandro Veraosi. resimdeki köprünün tamamen "sembolik" olduğu görüşünde. Hanard Ünıversitesi öğretim görevlilerinden, Leonardo uzmanı Carlo Vecce ise biraz daha hoşgörülü davranarak, Starnazzi'nin etkileyici gözlemlerde bulunduğunu belirtiyor. Aıuıa Pa\iova'nm külleri Kültür Servisi - Efsanev ı Rus balçrın Anna Pavlova. ölümünden 65 yıl sonra bu kez külle- riylegündemegeldi. 1931 yılındaHollanda'da bir otel odasında ölü bulunan Anna Pavlo- va'nin ölümünden bu yana kuzey Londra'da- ki e\ i yakınlarında mermer bir \ azo ıçınde bu- lunan külleri, aradan yanm y üzyılı aşkm bir sü- re geçtıkten sonra belki de Rusya'ya götürü- lecek. Zamanında Saint-Seans'ın hüzünlü "Kuğu'sunu 4 binı aşkın performansla ölüm- süzleştıren ünlü balenn Pavlo\a üzenne yapı- lan yeni bir araştırma. sanatçının ölümünden öncekı son arzusunun "Komünizminçöküşün- den sonra se\gili Rusyası'na dönnıek" olduğu yolunda yeni kanıtlar bulunduğuna dikkat çe- kiyor. Pa\lo\a'nın yaşamıyla ilgılı genış çap- lı araştırmalar yapan Hollan- dalı ressam Jean Thomassen. Anna Pa\lo\a'nın "kapitalist görüşleri ve yaşam biçimine karşın. gönlü hep Rusya'day- dı" dıyor. Ünlü balennın ölümünden bunca yıl sonra küllennın ha- la tartışma konusu oluşu. 1931 yıhnda Hollanda'daki ölümünün ardından ortaya bir vasiyet belgesi çıkmamasına dayanıyor. Pavlova'nın külle- nnin nerede korunması gerek- tiği. ölümünden bu yana Rus ve lngiliz konsolosluklan ara- sında hep tartışma konusu olarak kaldı. Hatta tartışrna- ya, Hollanda Kraliçesi Beat- rix bile katıldı. Anna Pavlo\a'nın yaşamıyla ılgili geçtiği- miz günlerde yeni vayımlanan bir kitap, Hol- landa'da çeşıtli arşivlerden yola çıkarak yeni venler ortaya koyuyor. Bir Pavlo\a fanatiği olan Jean Thomassen, söz konusu kıtabm çok kapsamlı bir araştırmaya dayandığını ve Pav- lova'nın yaşamıyla ilgili kımi karanlık nokta- lan günışığına çıkardığını belirtiyor. Kitapta yer alan iddialardan bınsi. Pavlova'nın mena- jeri ve eşı olarak bihnen \lctor Dandre'nın. gerçekte sanatçıyla resmi bir evliliğı olmadı- ğı... Thomassen'e göre. "Dandre. bir mafya gangsteriydi. Külleri Londra'da Golders Gre- en Krematonumu'nda Anna'nın vanında ver alıyor, ama aslında çöpe aülmalı! Yaşamı bo- yunca Anna'yı sömüren ve ölümc sürükleyen ödur." Thomassen. Anna Pavlova'nın aslında ölü- münden önce Rusya'ya dönmek istedığini an- cak yolsuzluktan aranan 'kocası' Dandre ne- deniyle ülkesine dönemediğinı de sözlerine ekliyor. Öte yandan. Sigmund Freud ve Peter Sellers gibi pek çok ünlünün küllennın bulun- dugu Golders Green Krematoryumu görev li- lerinden Harvey Thonıas. "Bizim bildiğimiz kadanyla. Anna Pavlova'nın böyle bir 'son ar- zusu' yoktu. çünkü belgeleri yok" dıyor. "Bu konunun gündeme gelmesi bile söz konusu de- ğil. Aynca Rusya'daki son getişmeleri gözönün- de bulunduracak olursak. Anna'nın düşman- ları yine güç kazanmaya başla- dılar ve küllerinin güvence al- tında olup olmayacağı belli de- ğü." 1909 yılında Çarlik Bale- sı'nde başbalenn olan Anna Pav lova yaşammı tüm dünya- da klasik baleyı tamtmakla ge- çirdı. 1913'te Çarlık Bale- si'nden ayrıldıktan sonra La- urent Novikoff v e Pierre \1adi- moroff gibi eşlerle bir dünya- nın çeşitli ülkelerinde gösteri- ler sunan Pavlova'nun dansı. disıplmle zarafetın. şiirsel ha- raketin ve insan bedenınde so- mutlaşmış büyünün ifadesi olarak görüldü. 1914 yılında Victor Dand- re'nin menajerliği altında ba- gımsız turnelere çıkan ve genelde geleneksel bale örneklerini dünyanın pek çok köşesine ta- şıyan Anna Pav lova'nın bir diğer özelliği, et- nik danslara olan tutkusuydu. Polonya. Maca- ristan, Rus ve Meksika danslannı yorumlayan ünlü balerin. Hindistan ve Japonya gezılerin- den sonra da bu ülkelerin danslanyla ilgılen- meye başladı. Ünlü balerinin Golders Green Krematoryumu'nda korunan küllerine. hafta- da ortalama bır kişi gelıp bakıyormus... Jean Thomassen. bunun çok üzücü olduğunu belır- terek, "Anna'nın küllerinin Rusya'ya iadeedil- mesi için tek başıma da olsa nıücadelcmi sür- düreceğûn" dıyor. Doisneau'nun fotoğraflanndaki Paris Kültür Servisi - Fotoğraflarıy - la Paris'ın şiirsel bir portresini çi- zen ünlü fotoğraf sanatçısı Ro- bert Doisneau'nun yaşamını ko- nu alan ve yaşamı boyunca çek- tiği fotoğraflarından oluşan genış kapsamlı bir seçki. "Bir Fotoğ- rafçuıın Yaşamr başlığıy la A\ ru- pa'da yayımlandı. Doisneau'nun fotoğraflanndaki Paris. herkesin zihnindeki Paris imajıy la örtüşür: anıtsal. romantik. şık... Oy sa Do- isneau'nun bir başka yönü de v ar- dı. Aslında o anıtsal Paris'ten çok. 1910-20'li yıllarda gençliğini ge- çirdiği Paris'in banliyölerini sev i- yordu daha çok. Fotoğraf maki- nesiyle. dönüp dolaşıp oralarda bulurdu kendıni. Gentilly ve Montrouge'un va- roşlarında çektıği fotoğraflar. fo- toğrafçının alışılagelmış şık Paris afişlerine hayranlık duyanların pek beğenisine uygun olmayacak türdendi. Bomboş. harap sokak- lar, çirkin, izbe evler, yeşillikten yoksun çorak alanlar... "Bunlar nefret ettiğim, saçmasapan gö- rüntülerdi" diyordu Doisneau. "ama onlarsız yapamayacağım küçük sahneleridi aynı zaman- da..." Doisneau'nun bir fotoğrafın- da. yeni evli bir çift arnavut kal- dınmlı bomboş bir sokaktahaya- letler gibi bir kafeye doğru git- mektedirler. Kafe k'apalıdır, ama bu pek önemli değildir. fotoğraf- taki bu iki insan öylesine gerçek- dışı görünmektedirler kı... Bır başka fotoğrafta. karşıdan karşı- ya geçmekte olan iki kız çocugıı vardır. yolun öteki tarafındakı sütçüye yönelmişlerdir. yaşı daha büyük olan kızın elinde bir süt kovası vardır. öteki eliyle oyun- cak bebeğmı .sürüklergibı küçük kızın elinden tutmuştur. Tepele- rinde kocaman apartman blokla- rı vardır. ve sütçünün neon ışık- ları kadardır boylan... Doisneau'nun fotoğraflarının her zaman gerçeküstü bir boyııtu v ar. Sade. ama ay nı zamanda gör- kemli fotoğraflar... En iyi fotoğ- raflarında. izleyıciyi tedirgin cden. kötü bir şey olmak üzerey- miş hissi veren. zamanın aslında o anda donmamış olmaması ge- rektiği düşüncesini uyandıran bir voûunluk vardır... Bir zamanlar menajerinin de söylemış olduğu gibi. "hüznün fotoğraflandır" bunlar. Âşıkların, sokaklardaki coşkunun. dostane kafelerin gö- rüntüsünün ardında hep bir yal- nızlık hissine rastlanır Doisne- au'nun fotoğraflannda. Bu fotoğ- rafların bir başka özelliği. asla "kendi zamanlannı' taşınıamala- rıdır. Izleyenin yüklediğı zaman- da varolan fotoğraflardır bunlar. Doisneau. fotoğrafçının "olay- lan tersinden görebilen kişi" tanı- mına inananlardandı. Ancak, olaylara 'lersinden bakabilme' yeteneği olsa da asla geriye bakan insanlardan değildi Robert Dois- neau. Eski fotoğraflannabakmak onu üzüyordu ve geçmişte kalan fotoğrafîannı yok sayıyordu. "Ai- le albümüme bakmak gibi bir şey" demişti bir söyleşisinde. "Zamanın geçişinin ağırhğı çökü- yor üzerime. yaşlandığunı hissedi- yorum." Robert Doisneau. yine Paris fotoğraflanyla ünlü bir başka fo- toğrafçının. EugeneAtget'in "he- men yok oluverecek şeyleri göre- bilme yeteneği'"ne hayranlık du- yardı. Aslında bu. kendi fotoğraf- lanyla ilgili de önemli bir ipucu veriyor. Doisneau. fotoğralann- da. sanki idam sehpasında dur- muş. "Lütfen, bir dakika daha ve- rin bana" diyordu. Doisneau eski fotoğraflarına bakmıyordu ama, fotoğraflarına konu olmuş kişiler içm aynı şey geçerli degildi. 1950 tarihli ünlü fotoğrafı "Le Baiser de l'Hotel de ViMe"deki çiftlerden bazılan. Do- isneau'nun fotoğraflanndaki 'ha- yalidünyanın'gerçekligini kanıt- lamak için davalar bile açmış. "Bir Fotoğrafçının Yaşamı" ad- lı kitapta. Doisneau'nun erken dönem fotoğraflan da yer alıyor. Ünlü fotoğrafçının ilk 'resmi bi- yografisi' olan bu kitapta. Doisne- au ile bir söyleşi de yer alıyor. Ama kitapta Doısneau'ya dairen önemli ipucu. hem eğlenceli gö- rüntülerı bir kareye sığdırmak. hem de herkesin bir gün öleceği gerçeğini ortaya koymak adına çektiği fotoğraflan. Tuhaf bir rastlantı ki, fotoğraflannda ne- şeyle hüznü kaynaştıran bu ünlü fotoğrafçının geçen yılki ölümü de I Nisan gününe rastlamıştı... Erzurum Müzesi'nden çalınan eserler bulundu ERZURUM (AA)- Erzurum Müzesi'nden bir süre önce çalınan tarihi eserler bulundu. Tarihi eserlerin kayboldugunu tespit eden müze yetkililerinin durumu bildirmesi üzerine soruşturma ba^latan Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Masası ekipleri, şüphelendiklen Hilmi Özkorucuklu'nun evine baskın düzenledi. Evdeyapılan aramada. Erzurum Müzesi'nden çalındığı anlaşılan. çeşitli dönemlere ait 21 adet tarihi eser ele geçirildi. Tarihi eserler müze müdürlüğüne teslim edildi. Gülay Semercioglu ilk kişisel sergisini açıyop Kültür Servisi- Ressam Gülay Semercioglu 18 ocak perşembe günü Taksim Sanat Galerisi'nde ilk kişisel sergisini açıyor. Bu sergisinde sanatçı. sergi . mekânının iki duvarını kullanarak iki büyük yapıt gerçekleştirmiş. Biri 12 metre diğeri ise 8 metre olan bu resimler daha önceki resimlerinin birer uzantısı. Gülay Semercioglu İlk kübist denemelerinden sonra yatay. dikey ve diagonal formlardan oluşan. gittikçe daha da sadeleşen bir uygulamaya yönelmiş. Mümkün olduğunca az araçla çalışan. süslü ifade tarzına karşı ekonomik ıfade' tarzını benimseyen sanatçı. simetri \e düzeni seviyor. Sergi 31 Ocak tarıhine kadar Istanbul Büyükşehir Beledıyesı Taksim Sanat Galerisi'nde izlenebilir. 'Ölesiye Yopgunluk' Kültür Servisi - İstanbul Fransız Kültür Merkezi. ocak ayı içerisinde Türkiye'de ilk kez gösterime girecek olan Michel Blanc'ın "Ölesiye Yorgunluk" filmini sinemaseverlere sunacak. Başrollerini Michel Blanc. Carole Bouquet. Josiane Balasko ve Philippe Noıret'in paylaştıkları filmin diğer oyunculan Christian Clav ier. Charlotte Gainsbourg. Thierry Lehermitte ve Mathilde May. Bertrand Blier'ın fikrinden esinlenerek senaryoyu oluşturan Michel Blanc, 1994 Cannes Film Festivali'nde "Ölesiye Yorgunluk" ile en iyi senaryo ödülü kazandı. Bu film, "Gölgede Yürümek" isimli komedisinden 9 sene sonra. oyuncu. yönetmen ve senarist Michel Blanc'ın yönettiği ikinci film. Mizah ciddi bir iştır diyen Michel Blanc, "Gölgede Yürümek" filminden sonra. ünlü insanlar ve etrafındakiler ile ilgili bir film yapmak istediğini ve bunu Bertrand Blier'e aktardığını söylüyor. Film, Istanbul Fransız Kültür Merkezi'nde Türkçe altyazılı olarak 16, 17. 18 ve 19 ocak tarihlennde 15.3Ove 19.00 seanslannda gösterilecek. Modern Dans Topluluğu'ndan Türk motifleri ANK.AR.A - (AA) Dev let Opera ve Balesi bünyesinde kurulan Modern DansTopluluğu (MDT), Türk motiflerinden oluşturulan "Türk Koreograflan" programının prömiyeriyle 6 ocakta izleyici karşısına çıkıyor. Programda. \asemin Erkan Altıokların Tuluğhan Uğurlu'nun müziğiyle yaptığı "Kalkın Gıdelım", Okay Temiz ve Aka Gündüz Kutbay'ın "Demli Çay" adlı yapıtlan. Binnaz Aydan'ın [şık Başel ve Melih Seskır'ın halk müziği uyarlamasıyia yarattığı "Hars", Cihan Yöntem'in Tevfik Akbaşlf nın müziğiyle yaptığı "Mutasyon". MDT dansçılanndan Ihsan Bengier'in ilk koreografi çalışması olan ve Soner Özer'in özgün müziğiyle gerçekleştirdiği "Onlar Kimdi Biliyor musun" yer alıyor. Modern Dans Topluluğu'nun Türk Koreograflan proeramı 6.13.17 ve 27 Ocak'ta Öpera Sahnesi'nde izlenebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle