23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26OCAK1996CUMA 12 HABERLER 6 AdaIet ve Demokrasi Haftası' etkiıılikleriHaber Merkezi - Gazetemiz yazarı Uğur Mumcu ile Prof. Dr. Muammer Aksov anısına düzenlenen veönceki gün başlayan "Adaletve Demokrasi Haftası" etkinlikleri tüm yurtta sürüyor. CHP Beşıktaş Gençlik Kolu'nun. Mumcu anisına düzenledıği "Satranç Turnuvası"nda konuşan gazetemiz Spor Servisi Şefi Abdülkadir Yücelman. dü- şüncenin önemini savunan Mumcu'nun, düşünmeye dayalı birsporolan satranç- la anılmasının güzelliğine değindi. 21 kişinin katıldığı turnuvanın fınali, 28 O- cak Pazar günü yapılacak. CHP BahçelievlerGençlik Kolu'nun, Necip FazjJ Kısakürek Kültür Merke- zi'nde önceki akşam düzenlediği anma toplantısında konuşan CHP llçe Başka- nı İbrahim Elmas. devletın verdıği söz- leri yerine getirmediğini, Uğur Mum- cu'nun katillerinin bulunmamasının, başka gazetecılerin öldürülmesine mey- dan bıraktığını söyledi. Kadıköy Beledıyesi "nce Caddebostan Kültür Merkezi nde düzenlenen anma törenınde, ErolGeyrantarafından Mum- cu için hazırlanan "Bir Pulsuz Dilekçe" belgeseli gösterildjL Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Türkiye'nin Uğur Mumcu ıle birlıkte birçok aydını- m. yazannı, bilım adamını teröre kurban verdiğini belirtti. Gazetemizyazan Şük- ran Soner de, Türkıye'de Uğur Mum- cu'nun kişiliğinde özdeşleşen dürüst. çalışkan. demokrasi âşığı insanlara olan özlemin arttığını söyledi. Uğur Mumcu cinayetinin faillerinin üç yıldır buluna- madığına dikkat çeken Soner, "Failferin bulunup yargıya teslim edilmesi. Türki- ye'nin demokrasi, insan haklan ve çağ- daşlık yolunda önemli bir adım arOğının simgesini oluşturacak" dedı. Anma top- lantısı, Mumcu'nun 25 Ağustos 1975 ta- rihinde gazetemizde yayımlanan "Sesle- niş*yazısından hazırlanan "Vurulduk Ey Halkım Unutma Bta" adlı kasedin gös- terimiyle sona erdi. Uğur Mumcu, Adalet ve Demokrasi Haftası etkinlikleri çerçevesindeyurtça- pında düzenlenen etkinliklerle anılıyor. Mülkiyeliler Birliğı Vakfı, faili meçhul cinayetlerin aydınlatılamamasını kamu vıcdanjnı zedeleyen birsorun olarak de- ğerlendirdı. Mülkiyeliler Birlıği Vakfı. Uğur Mumcu'nun öldürülüşünün 3. yıldönü- mü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada. "Güldal Mumcu'nun, Uğur Mum- cu'nun devlet tarafından ortadan kaldı- rüdığının kendisine söylendiği ^eklinde- ki açıklamasu bu bakımdan dikkat çeki- ckür" görüşünü dile getirdi Açıklama- da. özetle şöyle dendi: "Bir ülkede aydınlatılamayan alanla- nn bulunmasu o ülkenin bütün vatan- daşları için ciddi bir tehlikedir. Ve ban- şın kurulmasının önündekien önemli en- gellerden biridir. Bundan dolayı. Mülki- yeliler Biriiği Vakfi ve Mülkiyeliler Birü- ği, Uğur Mumcu'nun katillerinin bir an önce bulunarak cezaiandınlmasını iste- mektedir." Gazetemiz, Uğur Mumcu Araştırma- cı Gazetecilik Vakfı (um:ag) ve bazı kıt- le örgütlerinin desteğiyle düzenlenen Adalet ve Demokrasi Haftası kapsamın- da dün Ankara Sanat Tiyatrosu'nda dev- let sanatçılannın sunduğu bir şiir dinle- tisı yapıldı. ErhanGökgücü'nün yönet- tiğı dinletide, FundaGökgücü, Meral.Ni- ron, Şahin Ergüney, Mert Tanık ve Ku- büay Pembeklioğlu çağdaş Türk şiirleri- nin seçkın örneklerini sundular. Lğur Mumcu, katledilişinin üçüncü yılında Atatürk Vakfi tarafından Martı Sanatevi'nde düzenlenen "Susrurulan- lar" başlıklı bir etkinlikte anıkh. Etkınlıkte, Vakıf başkanı OsmanŞen- türk bir konuşma yaptı, Mumcu'nun Al- manya'da verdiği bir konferansın kayıt- lan multivizyon aracılığıyla izlendi ve Uğur Mumcu'nun "Sesleniş" adlı yazısı okundu. Etkınliöe, Aylan Aigan şiir \e şarkılaria, Selda Bağcân da "UğurlarOl- sun" şarkısıyla katıldı. Etkinliğin sonun- da izleyicılerin katılımına açık bir forum gerçekleştinldı. Tepkiler sürüyor İzmırSerbest Muhasebeci Mali Müşa- virler Odası Başkanı Necmettin Keleş, Mumcu cinayetinin üzerinden 3 yıl geç- mesıne karşın faıllennın bulunamaması- nın \e bu cinayetlere yenilerinin eklen- mesının. endişelerini arttırdığını belirte- rek, demokrasinin tüm kurum ve kuru- luşlanna sahip çıkılmasını istedi. Manisa'dan Atatürkçü Düşünce Der- Ankara DGM'nin yeni Başsavcısı Cevdet Volkan, Mumcu suikastını değerlendirdi 4 Biraz da şans yardım etmelT • Ankara DGM Başsavcısı Cevdet Volkan, başta Uğur Mumcu olmak üzere faili meçhul siyasi cinayetlerin aydınlatılabilmesi için her türlü olanağı kullanmaya çalıştıklannı belirterek "Bu olaylar çözülmez değil. Çözülür. Ama aradan üç yıl geçtikten sonra sonuca gidebilmek çok kolay değil. Biraz şans yardım etmeli. Hiç umulmadık bir ifade, bizi sonuca götürebilir" dedi. ANKARA (ANKA)-Ankara DGM'nin yeni başsavcısı Cevdet Volkan, başta Uğur Mumcu'ya yönelik suikast olmak üzere faili meçhul siyasi cinayetlerin aydınlatılabilmesi için her türlü olanağı kullanmaya çalıştıklannı belirterek "Bu olaylar çözülmez değil. Çözülür. Ama aradan üç yıt geçtikten sonra sonuca gidebilmek çok kolay değil. Biraz şans yardım etmeli. Hiç umulmadık bir ifade, bizi sonuca götürebflir"dedi. Volkan, Mumcu soruşturmasını yürüten DGM savcılanyla güvenlik görevlilerinin de görevlerini "^okiyj" yaptıklaruıı savundu Nusret Demiral'ın, yaş haddfriden emeklıye aynlması üzerine Ankara DGM Başsavcılığf na atanan Cevdet Volkan, ANKA'nın Mumcu suikastı soruşturmasıyla ilgili sorulannı yanıtladı. - Yeni başsavcı olarak sizden açıklama beklentisi var. Faili meçhul dosyalar silbaştan ele alınacak mı? Mumcu cinayeti başta olmak üzere bu dosvalarla ilgili yeni görevlendirmeler olabilir mi? VOLKAN - Bizim mahkememizin yargı çevresınde işlenen öldürme olaylan var. O bir gerçek, savcıhğımızca yapılabilecek her türlü araştırma. soruşturma daha önce yapılmış. tmkânlar ölçüsünde. Intikal eden ihbarlar, basına yansıyan konular hep değerlendırilmiş. Ama failler tabıi belirlenememiş. Şımdı yapılan her ihbar. alınan bilgiler, ilgili diğer bınmlerde değerlendirilecek (Emniyet-MİT). Sadece savcıhk yapamaz kı - Bu olaylann tek başına başsa\cılık tarafından çözüleceği, diğer birinılerin bundan daha az sorumlu olduklan göriişüne katılır mısınız? VOLKAN - Yasalann verdiği her türlü imkânlan kullanmaya çalışıyoruz. Ama bu da her olayın failıni bulacaksmız demek değil. Varsa delil zaten değerlendiriliyor. Ama şu bir gerçek, geçen her gün işlenen bu gibi suçlann faillerinin bulunmasını güçleştinyor. - Faili meçhullerin aydınlatılamayışında tek başına DGM'ler mi sorumludur? İstihbarat. güvenlik, bu sorumluluğu ne ölçüde paylaşmalı? VOLKAN - Kamuoyu bunu biliyor, yasalanmıza göre savcıhk o işin sahibidir. Olayın aydınlatılmasından birinci derecede sorumludur. Başsavcı ve savcı olarak biz 7 kişiyiz, tek bir olayla ilgilenmiyor ki bu arkadaşlanmız, yılda 300-400 değişik olay geliyor. Bunlan birbirinden ayırt etmek de mümkün değil. Savcıhk olayı yönlendirir. Savcıhk bu görevleri yerine getirmiş. Görevini yapmadı diyemem. Bu da kendine göre görevini yapıyor, ama bazı olaylann özelliği var. Hele aradan üç sene geçtikten sonra onu yeniden ele alıp bir sonuca gidebilmek de çok kolay değil. Hiç ummadığınız bir yerde ele geçen birinin ifadesi, bizi sonuca götürebilir. Bu konuda gazetelerde çıkan şeyler hep değerlendirilmiş. Mumcu ailesiyle görüştüm. Onlann dile gerirdikleri yanlıştır da diyemem. Onlar o şekilde düşünüyor, değerlendiriliyor. Biz bunlardan da yararlanmak istıyoruz. Bizim işimize yarayabilecek bir şey öğrendiklerinde kesinlikle bize gelebileceklerini anlaftım. Anlayışla da karşıladılar. Şu anda Uğur Mumcu olayının çözülüp çözülmediği konusunda bir şey demem mümkün değil. Sıcağı sıcağına yapılması önemli - Bu konuda özel bir soruşturma ekibi oluşturulması önerisi yapılabilir mi? Savcı sayısının arttınlması, olayı çözmeye yeter mi? Aradan uzun zaman geçince çözülrne şansı azalryor mu? VOLKAN - Savcı sayısıyla bunun bir ilgisi yok. Bu, birazcık.. şartlar yardım edecek, çözülmez değil, çözülür, ama şu anda nasıl çözülür, onu bilemeyiz. Bu gibi olaylarda zaman çok önemli. Olaydan hemen sonra doğru ya da yardımcı olabilecek delil elde edilip de üzerine gidilebilmesi halinde çok rahat çözülebılırdi. Zaman hep aleyhimize çalışıyor. Savcıhk olarak, bizim kısa sürede sonuca Gazetemiz yazarı Uğur Mumcu anısına CHP Beşiktaş Gençlik Kolu'nun Mumcu Anırı önünde düzenlediği tö- ren (üstte) ve Satranç Turnuvası (üstte küçük resim); Bahçelilevler CHP Gençlik Kolu anma toplantısı (solda). Atatürk VaJdVnın etldnliğinine de Selda Bağcan, 'Uğurlar Olsun' şarkısryla katıldı (sağda). Diyarbakır DCM Başsavcısı Bekir Selcuk 'Faili meçhullerin çoğu kırsal olaylar' DİYARBAKIR (Cnmhuriyet) - PKK'nin silahlı eyletne başiadığı 1984"ten bu yana Diyarbakırtla faaliyet gösteren Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM), 1996 yılma 11 bin 887 faili meçhul dosya ile girdi. DGM Başsavcısı Beirir SeJçnk, faili meçhul dosyalann çoğunlugunu kırsaîdaki olaylann oluşturduğunu söyledi. Diyarbakır DGM, 1995 yılmda sommluluk alanına giren Diyarbaktr, Batman, Bitiis, Bingöl, Hakkâri. Mardin, Muş, Siirt, Şırnak, $anlıurfa ve Van illerinden başsavcılığa yansı- yan 5 bin 523 dosyaya baktı. Bunlardan 2 bin 512'si hakkın- da kamu davası açılırken l I55'i için de takipsizlik karan ve- rildi. 1856 dosya ise failleri tespit edilemediğinden "fatU nieçhul" dosyalara aktanldı. Genelde maym döseme, öldürme, yaralama, yakma, sabo- fâj olaylannı iceren dosyalann büyük çoğunluğu PKK ve Hizbuilah eylemleri başta oimak üzere devlete karşı işieaeu suçlan kapsıyor. Geçen yd, DGM'yebağhdörtmahkemedegörülen731 da- va hakkında mahkûmiyet, 1841 'i için de beraat karan veri- lirken 4 bin 802 sanıgııı beraat, 1600'ünün de mahkûm edil- digi bettrtildi. Aynı yıl 2 bini tutuklu 10 bine yakm sanık da aynı mahkemede yargı landı. " Diyarbakır DGM'de 1 ] bin 887 dosya bu yıla aktanldı. MusaAnter cinayeti aydınlanamadı DGM Başsavcısı BekirSelçuk,geçen yıl aralannda bazı ga- zeteci cinayetinin de bulundûğu birçok faüi meçhuî oJayın aydınlatıldığını belirterek şöyJe dedi: "Ancak, bölgede işlenen ve bizce önemK otan gazeteci Mu- sa Anter rinayetini avdinlatamadık. Bu olayın ü/t'rinde has- sasiyetie duruyomz. Geçen >ıl Olağanüstü Hal Bölgest'nde 1994 yıhna oranla daha az olay meydana »etirken.yakaknan sanık sayısında aroş okfu. ÖzeOikie şehir merkezJerinde işle- nen birçok faili meçhul cinayet a>dınlatıklı.'" Faili meçhul cinayetlerin kabanklığına da değinen Selçuk, "FaiHeri tespit edileme>enveyakalanama\an dosyalan hemen kapatmnonız. Her yıl devrediyoruz. Çünkö iki yıl sonra bir sanık çıkjp geçmişyıllardaki birolayla ilgiliifade verebffin Ba- zı olaylann faiHeri belki çalışmalarda 51dürülii\or.Ama ismi belB olmadığından dosya bizde \ ıllaaa kapanmıyor" dedi. gidebılmemiz sadece bizim savcılığın işi değil. Diğer birimlerin de işi. Basına da görev düşüyor. Yalnız bu olay için söylemiyorum. Basın, olayı ortaya çıkanyor. Bir yerde delil. ihbar mahiyetinde de olsa bazı deliller, ileri sürüyor. Kamuoyuyla birlikte suçu işleyenler de bunu öğreniyor. Hazırlık soruşturmasının gizliliğinde de amaç bu. Mumcu olayında arkadaşlanmız çok iyi niyetle ele almışlar dosyayı. 3-4 ay içinde {olaydan sonraki) çok iyi çalışmalar yapmışlar. Faili meçhullerden biz de rahatsızız - Faili meçhul siyasi cinayetlerin voğunluğu, toplumu ciddi şekilde rahatsız ediyor. Savcılıklar için faili bilinen dosvalar da önemli mutlaka, tüm Türkive'de faili meçhul olay yoğunluğunu nasıl açıklayabiliriz? Temel eksiklik nedir acaba? VOLKAN - Biz adliyeciler olarak bu işleri çözmeyi herkesten çok istenz. Bu tür olaylan çözmek bizim için büyük mutluluk kaynağı olur. Temel eksikliklerin neler olduğu. siyasi zeminlerde dile getiriliyor. Beni adliyeci olarak en çok üzen olay faili meçhul olaylardır. Sadece öldürme değil. Yılda gelen bin olayın 200'ü failı meçhul kalıyorsa bu, tüm toplumu rahatsız eder, yalnız bizi değil. Ankara'ya yılda 50-60 bin dosya geliyor. Çoğu basıt olaylar bunlar. 40 bin kadar. Geriye 20 bin olay kalıyor. 15 bin olayda sanık mahkeme önüne götürülüyor. Geriye kalan 5 bin olay faili meçhul kalıyor. Bu işleri çözecek olan makam, siyasi makamdır. - TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu raponı var bir de_ VOLKAN - Tümünü okumadım. İnceledim yalnızca. Bazı tespitler var. Vanlan sonuç doğru mudur yanhş mıdır, bir şey diyemem. Ama bazı şüphelı durumlar da var. Ama her şeyın yazılmasını, yasayla çizılen sınırlann aşılmasını çok doğru bulmuyorum. Çünkü her basın organı kendine göre yorum yapıyor. Olaylann çözülebilmesinde yasa sınırlannda kalmanın faydası \ar. Benim görev anlayışım bu. neği. Manisa Barosu, Diş Hekimleri, Ha- rita Mühendisleri, Inşaat Mühendisleri, Mimarlar, Ziraat Mühendisleri ve Tabip odalannca yapılan ortak basın açıklama- sında, katillerin bulunamamasına karşın Mumcu cinayetıni işleyenlerin belli ol- duğu vurgulanarak, "Bunlar, demokra- siyeveçağdaş laikcumhuriŞete karşıolan karanlık güçlerdir. Muammer Aksoy'u, Bahriye Uçok'u, Turan Dursun'u, Musa Anter'i, Onat Kutlar'ı öldüren güçler, ay- nı güçlerdir'' denildi. Pir Sultan Abdal Derneği Buca Şube- sı'nce yapılan açıklamada. "Faili meçhul cinayetleri, yargısız infazlan, ilkel bir öç alma duygusuyla işleyerek demokratik kitleleri örgütsüzlüğe, korkuya, paniğe yönelterek yönetmeye çalışnoıiar. Bu ci- nayetferin failleri meçhul değil, bellidir" denildi. CHP Kâğıthane Gençlik Kolu üyele- rince yapılan açıklamada, Uğur Mum- cu'yu öldürenler protesto edildi ve "Uğurlar ve Metinler ne ilkti ne son ola- caktır. Ta ki halkımız uyanıp da 'Yeter' dediği zaman katiller ve cellatlar rahat uvuvamavacaknr"denildi. Ankara'da da anıldı Şimdi sıra kimde? ECETEMELKURAN ANKARA - L'gur Mumcu'nun tanıdık tanımadık bütün dostlan. buyur ediliyor salona. Dostlann içine ışliyor Albinoni'nın 'Adagio'su. Iç cebinde Türkiye tanhini. kanı ve gözyaşını taşıyan dostlara, "Merhaba" dıyor Güldal Mumcu: "SLdn kavganız Lğur'un kavgası L ğur'un kavgası sizin. Bir olup geldiniz. İsyanınızı dirence dönüştürdünüz. Bir olup geldiniz. Öfkenizi sorgulamaya dönüştürdünüz. Hoş geldiniz. Acıyı bala dönüştürdünüz." Dostlar, "Bira/ da duygıılanalım" diye gelmediler öncekı gece. Gelişleri bir eylem, bu gece burada duruşlan, bir yanıt. Mumcu, Tülay Bursa'nın sesınden soruyor çünkü: "Ne yazayım bugün?" Metin Göktepe cınayetini mi, satılan tersanelen mı. öğrenolerin açlık grevini mi? Oysa O .. "Canım bir dağ başında kır çiçekleri toplamak istiyor. Kıbns'tan kopup geien ılık güne> riugârlanyla Ege'nin güneşli sabahlanndan kaçamak gelen ışıklarla, ülkemin dört bir yanından toplayacagım kır çiçeklerini bir vazoya yerleştirip "Işte' desem, 'ışte yıllarca yazmak isteyip de yazamadığım bunlar, işte b l ' " toplainaya hiç vakit kalmıyor. Büyük ekranda kızgın yüzü Mumcu'nun. İşte yeniden, yorulmadan, kendi sesiyle soruyor: "İnsanlar, insanlar njçin hapis >*atar? Niçin acı çekerler? Njçin?" Mumcu, ağır yanıtını veriyor sorunun: "İşte bugünkü düzen gibi bir düzen sürsfln drye!" Yanıt, öfkelendiriyor salondakileri: ^Uğurlar ölmez! Uğurlar amez!" Öfke, Işık Kansu'nun yazdığı "L'ğur Mumcu'nun Anabesi" ile yer değiştınyorgecede. Çünkü hiçbir slogan geri getirmiyor topraga düşenleri. Dostlara. alfabeyi akılda tutup yola devam etmek düşüyor. Atatürkçülüğün A'sıyla başlıyor alfabe, bağımsızlıktan geçiyor yolu. E emeği, N namusu anlatıyor, "V vanz, Y \ığınlarla, Z zorbalığa karşC Derken, "Sorgulayan Yaşam, Sorgulanmayan Ölüm". Bombadan bugüne, bir türlü sonuna gelinmeyen çatallı yol anlatılıyor. "Katüler buiunacak. biraz sabredin" diyenler ve Mumcu'nun yazdığı yazılardan, onlara verdiği yanıtlar. "Unutma bizi!"' sanki Mumcu'nun asıl sözü. "Nasıl olsa öldük" der gibi, öyleyse "Sakın umıtmayuı bizi''. Fîkret KızıJok'un bestesiyle "Sesleniş" okunuyor: "Dağ gibi karayağız birer defikannydık.'' Yeri kaplayan sıyah örtünün bir köşesinden, kızlı oğlanlı gençler çıkıyor. Acıyı ve kendi ölümlerini, dansla üretiyorlar yeniden. Vurulup düşüyorlar sonra: "Vurulduk ey haDam, unutma bizi!" Kara örtünün her köşesinden ölüler diriliyor. vurulan çocuklar. Topraktan çıkıp ölümü anlatıyorlar. Birtakım kara adamlar, onlann gözüne tutuyorlar izleme ışıklannı. sonra izleyenlere. Işıldaklar. ölüm gibi yakalıyor izleyenlerin yüzlerini. Sıra kimde diye soruyor, çiğ ışık, kim öldürülecek? Korku aydınlık beyinlerin izini sürüyor salonda, gözleri kamaşıyor çocukJann, korkuyorîar. Genç bedenler toprağa sığmıyor artık, mezarlanndan doğruluyor. Işıldaklar söylüyor: Sıra sjze gelecek! ÖlenJer, son bir kez anlatmak için durulması gereken yeri, kara örtünün ortasındaki beyaz karede duruyorlar. Birleşip bir top çiçek oluyorlar. Çocuklar, çiçeklere çiçek ekliyor elleriyle. Son kez anlatıyorlar. Fîkret Kızılok, Metin Akpınar, Mümtaz SmsaL Oktay Ekşi, Ah° Sirmen, Doğan Taşdelen, Turgut Kazan, Algan Hacaloğlu. Şükrü GüneL INami Çağan, Ahmet Güryıiz Ketenci ve Bülent Tanla'nm da aralannda bulundûğu konuklara: "Özgürfüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz şimdi, hep birtikteyiz ey halkım, unutma bizi, unutma bizi, unutma bizL." Büyük ekranda, Türkiye tanhinın kanla yunmuş bölümleri canlanıyor. Deniz Gezmiş, duruşmaya giriyor. Sanki yargılayacak olan O, hışımla. Bomba patlıyor Mumcu'nun sokağında. Salonda en yüksek sesle söylenıyor özgürlük marşı: "Vurulduk ağlamadık / Dövüştük değişmedik / Kaçmadık tükenmedik / Unutma bizi unutma bizi / Mezar taşlannda sakın unutma bizL" ANKARA NOTLARI MÜŞERREF HEKİMOĞLU Güvercin Evlerinde Mumlar Yıllarca önce peribacalarına bakıp el çırpıyor Ha- miye Çolakoğlu, yüzlerce güvercin kanat çırpıyor havada. Sanatçımız da karar veriyor, güvercinleri ya- pıtlannda da uçuracak. Uğur Mumcu'nun evindeyiz, geceyarısından son- ra 24 Ocak'a dönüyor saatler. Güldal Mumcu, gü- vercin evlerindeki mumları yakarken anlattı Hamiye Çolakoğlu. O akşamı yaşadığım için mutluyum, pa- no olayını izJedim baştan sona, Hacettepe Üniversi- tesi Seramik Bölümü araştırmacı ve öğrencilerinin ortak ürünü bu. Apartmanın girişinde karşı duvarda, seramiğin gizemini de yansıtan bir yapıt, taştan oyul- muş gibi yüce dağlarda bir kaya parçasından Uğur fışkırmış gibi bakıyor, başının çevresinden yuvarlak çizgiler uzanıyor, dünyayı kucaklar gibi, uzaya uzanır gibi, ölümsüzlüğü vurgular gibi... Ben de düşünüyorum. Uğur Mumcu öldü mü aca- ba? Üç yıl önce bir sabah haberi alıp koştuğum za- man vücudundan kopan parçalan gördüm her yer- de. Oysa giderek diriliyor, dikiliyor, belleğimizde, yü- reğimizde, krtaplarda, şarkılarda, sokaklarda, alanlarr da... Kimi yerel yöneticiler adını siliyor, ama izini sile- bilirler mi? Güldal Mumcu yine bir anıt gibi dikiliyor panonun önünde, çocuklan, annesi, babası, karde- şi, dostlan çevresinde. Acısını güzel taşıyor, güzel savaşıyor, güzel direniyor. Başta vakıf, güzelliklerüre- tiyor, güzel gülümsüyor. O akıllı, gerçekçi bir kadın, katiller bulunmadı, cinayet aydınlanmadı, ama bu gc~ revi yapamayanları karartan bir olay. Oysa Mum- cu'nun ışığı giderek deliyor karanlığı, toplumun du- yarlığı da derinleşiyor giderek. Bu duyarlığa yanıt ve- remeyenlerdevletimizin gücünü, vatandaşlık onuru- muzu zedeliyor ancak. Onarılması güç yaralar açılı- yor. Kuşkusuz inandırıcı politikalar oluşturarak suç- luyu bularak hukukun üstünlüğünü sağlayarak ona- rılacak tüm yaralar. Evinin önünde, bombalandığı yer- de başlayan anma töreninde de seslendi yüzlerce ki- şi. Eski Barolar Biriiği Başkanı Önder Sav da uyan- cı bir konuşmayla görevlileri katilleri bulmaya çağır- dı. Devletin bu ağır yükü uzun süre taşıyamayacağı- nı vurguladı. An/t duvarda kırmızı karanfiller, mumlar yakıyor genç kızlar, sloganlar atılıyor, bir ölüm yıldö- nümü değil, bir doğum günü gibi bir ölümlünün ölüm- süzlüğünü kutlar gibi şenlik türü bir olay yaşanıyor. Bir uçak geçiyor tepemızden, ardında Uğur Mumcu seni unutmadık, yaz;sı. Türküler başlıyor sonra Yiği- dim aslanım burda yatıyor. Çankaya tepelerinde güneş parlıyor, güneşi topla- yıp götürüyoruz Uğur Mumcu'ya. O klibi görmenizi dilerim. Güvercin evlerindeki mumlann yanmasını beklerken ızledim ben. Fikret Kızılok'un müziğiyle bir yolculuk, yitirdiğimiz aydın- lan kucakladık, karanlık cinayetlere karşın ışığını yi- tirmeyenlerı. Bedrettin Cömert'leri, Muammer Ak- soy'ları, Bahriye Üçok'ları, Turan Dursun'lan, Sı- vas'taki yangında kül olanlan... Uğur Mumcu'nun se- si, Fikret Kızılok'un müziği çınlıyor kulağımda: Vurulduk ey halkım unutma bizi. • • • Evedönünce Uğur Mumcu Vakfı'nın yayımladığı ki- tabın sayfalannda ulaştım sabaha. Üçüncü yılda gü- zel bir selam Uğur Mumcu'ya. Yine ortak bir ürün, emeği geçenleri içten kutluyorum. Yazımı da kitap- tan bir bölümle sona erdiriyorum: Bir gün sesJmiz, hepinizin kulaklannda yankılana- cak ey halkım, unutma bizi. Özgüriüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz, şimdi hep birtikteyiz, ey halkım-unutma- bizi-. Kitabın kapağında unutmadık seni yazısı da var. Anma töreninde gökyüzüne de yazıldı unutulmadığı. Ama yeter mi unutanlan, unutturmak isteyenleri uyar- mak da bir görev hepimiz için. Çağdaş Yaşamı Des- tekleme Derneği çağnsındaAtatürkçülüğü, laik, çağ- daş cumhuriyeti, ulusal bütünlüğü, evrensel insan haklannı, demokrasiyi savunmanın inançlı, yürekli simgesi Uğur Mumcu 'yu hep birlikte anmaya çağı- nyor bizi. Bir günlük, bir törenlik çağn değil bu. Bir uyan, bir göreve, eyleme de çağrı bence. Karanlığı delmek için ışığını yansıtmaya çağınyor aydınlan. Yan yana, dam- la damla, sonra ortalık güneşler içinde. BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 SOLDAN SAĞA: 1/ Arazi üzerinde- ki çeşitli noktaia- nn yükseltilerıni belirlemek ama- cıyla yapılan iş- lemlenn tümü. 2/ Mevki, makam... Bir ay adı. 3/ Iz- mir'in bir ılçesi... Karakter. 4/Uyu- şuk, mıskın. 5/ Aritmetikte bir kuvvetin derecesı- ni veren sayı... tki anlamı olan bir " sözcüğün akla en az gelen an- lamının amaçlanarak kulla- nılması sanatı. 6/ Sergen... Özsu. 7/Neodim elementinin simgesi... Katışıksız... Bir yüzey ölçüsü birimı. 8/ Ge- zintiyeri. 9/Bezdenbiçilmış elbise... Kemanyayı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/Müzikte geceden esinlenen ya da geceyi çağnştıran bes- te. 2/ Oylumlu... Çarpışma, sarsıntı. 3/Yüreğin, gevşeyip kasılmasından ileri gelen kımıldanışı... Notada durak ışare- ti. 4/Fazla bön, avanak... Hatay ilinde bir ınnak. 5/Orta- oyunundataklitçi. 6/Eylemleri olumsuzyapmakta kullanı- lan ek... lsa peygambenn doğum yeri olan köy. 7/ Atlann alınlannda bulunan ve burunlarına doğru uzanan beyaz leke... Rütbesız asker. 8/ "Kuvvet. güç" anlamında eski bir sözcük... Radyumun simgesi. 9/Fas'ın plaka işareti... Saç- ma söz. TURGUTLU ŞULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 1995753 E. Malıye Hazinesi'nı temsılen Av. Sabriye Kayış mahke- memize vermiş olduğu dilekçesi ile Turgutlu Yiğitler Mah. 605 ada. 8 parsel numarasmda kayıtlı taşınmaz maliki Fat- ma Döverler'ın 13.1.1991 tarihinde dul ve çocuksuz ola- rak mirasçı bırakmadan vefat ettiğıni MK'nin 448'incı 'maddesı gereğınce mirasçı bırakmaksızın vefat eden kişi- nin mirasmm Hazine'ye intikal edeceğinı, bu nedenle 8 parseldeki Fatma Döverlerhissesinın Hazine'ye intıkali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini ta- lep etmıştır Fatma Döverler'ın mırasçılannm 06.03.1996 günü saat 9.30'da yapılacak olan duruşmada hazırbulunmadıklan ve- ya kendılennı bir vekille temsıl ettırmedıklen takdırde gı- yaplannda karar venleceği ılanolunur. 03.01.1996 Basın: 67400
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle